• Sonuç bulunamadı

yatırım yapılan döneme göre değişmektedir. İlk hal-ka arz sırasında, şirket satın alma gerçekleşmeden önce veya sonra yapılan yatırımlardaki riskler farklı-dır. İlk halka arz sırasında yapılan yatırımlarda, satın almanın başarısız olması ve şirketin tasfiye olması riski olup, getiri ve risk en fazladır. Halka arz ve sa-tın alma arasında da şirketin tasfiye olma riski vardır.

Ancak piyasa fiyatını referans alarak alım-satım yap-mak mümkündür. Satın alma işlemi tamamlandıktan sonra yapılan yatırımlar ise normal hisse senetlerine yapılan yatırımlara benzer riski taşımaktadır.

Bununla birlikte, söz konusu yatırımcılar hisselerini borsada veya tezgahüstü piyasada satma fırsatına sahip olup, isterlerse satın alma işlemini kabul etme-yerek yatırımlarını geri alabilmektedir.

A. ABD

Satın alma amaçlı şirketlerin ilk halka arzı, girişim sermayesi uygulamalarında başı çeken ABD’de gö-rülmüştür.

1980’li yıllarda faaliyeti olmayan şirketler tezgahüstü piyasada işlem görmeye başlamıştır. “Blank check”

(açık çek) olarak bilinen bu şirketler halk arzdan sonra faaliyeti olan bir şirketi satın almaktaydı/bir-leşmekteydi. Bu şirketlerin hisse fiyatları genellikle 1 $’dı. Ancak, zamanla yatırımcıları mağdur edecek şekilde hisse bölünmesi ve kayıt dışı hisselerin satıl-ması gibi örneklere rastlansatıl-ması sonucunda, 1990’da bu uygulamalara bir düzenleme getirilmiştir. “Penny Stock Act” olarak adlandırılan yasayla “düşük fiyat-lı hisselerin” (penny stock) tanımı yapılmış ve bu hisseleri ihraç eden şirketlere yönelik düzenlemeler

getirilmiştir. Düzenlemede, fiyatı 5 $’ın altında olan ve piyasa değeri 5 milyon $’ın altında olan şirketler tarafından ihraç edilen hisseler “düşük fiyatlı hisse”

olarak sınıflanmıştır. Aracı kurumdan da bu hisseleri yatırımcıya satmadan önce şirketlerin riskini anlatan bir form doldurması istenmiştir.

Aynı yasada blank check şirketlerinin de tanımı ya-pılmış, böylece bu şirketler bir düzenlemeye tabi ol-muştur. Buna göre,

• faaliyeti olmayan,

• faaliyeti olan bir şirket veya şirketleri satın al-mayı ya da bunlarla birleşmeyi hedefleyen bir iş planı olan,

• düşük fiyatlı hisse (penny stock) ihraç eden, şirketler “blank check” şirket sınıfına girmiştir. Dü-zenleme ile, söz konusu şirketlere kamuyu aydınlat-ma yükümlülükleri getirilmiş, hisse senedi ihracına limit konulmuş, belirli bir sürede satın alma işleminin tamamlanması istenmiştir. Ayrıca, yatırımcının satın alma işlemini kabul etmediği durumda, yatırımları-nın geri ödenmesi hakkı verilmiştir. Düzenlemenin ardından “blank check” halka arzları önemli bir şe-kilde azalmıştır.

1993 yılında bir yatırım şirketi kurucusu olan Da-vid Nussbaum, faaliyeti olmayan “satın alma amaçlı şirket” diye tanımladığı şirketi tezgahüstü piyasada halka arz etmiştir. Hisselerin halka arz fiyatı 5 $’ın üstünde ve toplam piyasa değeri 5 milyon $’dan fazla olduğu için halka açılan şirket “blank check”

olarak tanımlanmamış ve ilgili düzenlemelere tabi olmamıştır. Bununla birlikte, yatırımcı güvenini ka-zanmak için, ilgili yasada “blank check” şirketlere getirilen düzenlemelere benzer uygulamaları benim-semiştir. Yine de bazı farklılıklar mevcuttur. Örneğin blank check şirketlerde toplam varlıkların %90’ının emanet hesaplarda tutulması istenirken, satın alma amaçlı şirketlerde bu oran %85’tir. Blank check şir-ketlerin ilk halka arz ile satın alma işlemi tamam-lanana kadar bir piyasada işlem görmesi yasaklan-mışken, satın alma amaçlı şirketlerde böyle bir kısıt yoktur. Blank check şirketlerin, halka arz sonrası 18 ay içinde satın alma işlemini tamamlaması beklenir-ken, satın alma amaçlı şirketlerde bu süre 24 aydır.

1993 yılında ilk halka arzın ardından 13 satın alma

Araştırma

amaçlı şirket daha halka açılmış, devam eden yıl-larda OTC Bulletin Board ve Pink Sheets gibi tezga-hüstü piyasalarda işlem gören şirket sayısı artmıştır.

Bu piyasalarda işlem gören diğer şirketler gibi satın alma amaçlı şirketlerin de ABD Menkul Kıymetler ve Borsalar Komisyonuna (SEC) kayıt olması gerekir.

Kayıt olurken, şirketin faaliyetleri, ihraç edilecek his-se his-senetlerinin özellikleri ve şirket yönetimi hakkın-da bilgilerin sunulması istenir.

Tezgahüstü piyasada ilgi görmeye başlayan bu şir-ketler, zamanla organize piyasada işlem görmeye başlamıştır. İlk defa 2005 yılında satın alma amaçlı bir şirket Amerikan Borsasına (şimdiki ismiyle NYSE AMEX) kote olmuştur. Ardından 2008 yılında Nasdaq ve New York Borsasında da bu şirketler işlem gör-meye başlamıştır.

Kotasyon koşulları borsadan borsaya değişmekle birlikte genellikle benzer şartlar aranmaktadır. Bu

nedenle sadece NYSE AMEX’teki koşullara değinile-cektir.

Borsadaki diğer şirket halka arzlarında olduğu gibi satın alma amaçlı şirketlerin hisselerinin en az 400 kişiye satılması ve en az 1,1 milyon hissenin halka açılması istenir. Toplam piyasa değerinin en az 250 milyon $ (halka açık kısmın 200 milyon $) olması beklenir. Minimum halka arz fiyatının 4 $ olması ge-rekir. Satın alma amaçlı şirketler, toplam halka arz tutarının %90’ını emanet hesapta tutmalıdır.

Satın alma işleminin gerçekleşmesi için ortakların (sponsorlar, yöneticiler ve %10’dan fazla paya sahip olan ortaklar hariç) çoğunluk oyu gerekir. Satın alma işlemine onay vermeyen yatırımcıya şirketteki payı oranında emanet hesaptaki fondan karşılık verilir ve yatırımcı ortaklıktan çıkar.

Toplam varlıkların en az %80’inin satın almada kul-lanılması beklenir. Şirket 3 yıl içinde satın alma iş-lemini gerçekleştiremez ise kurucuların paylarından feragat etmesi gereklidir. Benzer şekilde halka arza aracılık eden aracı kurumun hizmet bedeli (bir bö-lümü) daha sonra tahsil edilmek üzere emanet he-sapta tutulmuşsa, aracı kurum satın alma işlemi ge-çekleşmediği takdirde söz konusu hakkından feragat etmelidir.

Satın alma amaçlı şirketler doğası gereği riskli yatı-rımlar olduğu için borsalar genellikle her başvuru-da, kurucu ve diğer şirket yöneticilerinin deneyimi ve etkinliği, şirketin satın alma işlemini gerçekleş-tirebilme potansiyeli gibi konularda değerlendirme yapmaktadır.

Giderek yaygınlaşan bu şirketler sadece bireysel yatırımcıların değil, serbest yatırım fonu gibi büyük kurumsal yatırımcıların da ilgisini çekmiştir. Yine de halka arzda ortak sayısına getirilen alt sınır (ör: 400) bir anlamda bireysel yatırımcıların da yatırım yap-masını gerekli kılmaktadır.

Borsalarda işlem gören satın alma amaçlı şirketlerin halka arz verilerine bakıldığında, 2007 yılının 11 mil-yar $ ile en fazla fon toplanan yıl olduğu görülmekte-dir. Bu çıkışta, Morgan Stanley, Goldman Sachs gibi büyük yatırım bankalarının bu dönemde satın alma amaçlı şirketlerin halka arzına aracılık etmeye

başla-Araştırma

ması düşüş yaşanmıştır. 2010 ve 2011’de toparlanma ol-muşsa da, bu şirketlerin halka arz tutarı 1 milyar $’ın altında kalmıştır.

Farklı bir iş modeli benimseyen satın alma amaçlı şirketler, akademisyen ve araştırmacıların da ilgisini çekmiş, bu şirketlere ilişkin çeşitli analizler ve çalış-malar yapılmıştır. Oxford Üniversitesinden Jenkinson ve Sousa’ın yaptığı araştırma bunlardan biridir. Söz konusu çalışmada 2003-2008 arasında ABD’de halka açılan 58 satın alma amaçlı şirket seçilmiş ve çeşitli

verileri incelenmiştir. Bu şirketlerden 43’ü satın alma işlemini tamamlamıştır. Ortalama halka arz tutarı 69 milyon $’dır. Emanetteki hesapta da bu tutarın %85 ile %100’ü (ortalama %91’i) arasında bir bölümü saklanmıştır. Halka arz sonrası kurucular şirketin or-talama %19’una ortak olmuştur. Satın alma duyuru-su, incelenen şirketlerde ortalama 378 gündür. Bir şirkette bu süre 62 güne inmiştir. Duyurudan sonra da genellikle 250-300 gün arasında satın alma işlemi tamamlanmıştır.

Çalışmada, satın alma işlemini tamamlayan şirket-lerin satın alma sırasındaki piyasa değerinin ema-net hesaptaki tutarın üzerine çıktığı görülmektedir.

Tasfiye olan şirketlerde ise, şirketin piyasa değeri emanet hesaptaki tutarın altına düşmüştür. Bir diğer ifadeyle, satın alma işlemi tamamlanan şirketlere yatırım yapan kişiler kazanç sağlarken, diğerleri za-rar etmiştir. Bununla birlikte, tasfiye olan şirketlerin ilk halka arzında elde edilen ortalama tutarın (79,5 milyon $), satın alma işlemini tamamlayan şirketle-rin ortalama halka arz tutarından fazla olması dikkat çekmektedir.

Aynı çalışmada satın alma amaçlı şirketlerin fiyat hareketleri incelenmiş-tir. Genellikle satın alma duyurusuna kadar fiyat hareketlerinde önemli bir değişim olmazken, duyuru sonrası işlem hacmi ve fiyat artışları gözlenmiştir. Belirli bir dönem sonra da söz konusu hareketlenme azalmıştır. Satın alma işlemi tamamlandığı za-man da benzer şekilde bir dalgalanma gözlen-miştir.

Jenkinson ve Sousa ayrıca, satın almayı ta-mamlayan 43 şirketin normal hisse senetleri gibi işlem görmeye baş-ladıktan sonraki fiyat hareketlerini

gözlemiş-Araştırma

ABD’de Borsalara Kote Olan Satın Alma Amaçlı Şirketler

Satın Alma Amaçlı Şirketlere Yönelik Anket

Ortalama Maksimum Minimum Tamamı (58)

Halka Arz Tutarı (mn. $) 69.0 196.7 9.1

Emanet Hesaptaki Fon/Halka Arz Tutarı 91.3% 100.0% 85.0%

Halka Arz Sonrası Kurucu Ortaklık Payı 19.1% 35.0% 15.3%

Halka Arz ile Satın Alma Arası Dönem (gün) 378 602 62 Duyuru Sonrası Piyasa Değeri/Emanet Hesap 99.7% 151.5% 91.9%

Duyuru Öncesi Piyasa Değeri/Emanet Hesap 107.3% 224.3% 79.0%

Satın Alma İşlemi Tamamlanan Şirketler (43)

Halka Arz Tutarı (mn. $) 65.3 196.7 9.1

Emanet Hesaptaki Fon/Halka Arz Tutarı 90.7% 100.0% 85.0%

Halka Arz Sonrası Kurucu Ortaklık Payı 19.2% 35.0% 15.7%

Halka Arz ile Satın Alma Arası Dönem (gün) 364 588 62 Duyuru Sonrası Piyasa Değeri/Emanet Hesap 100.7% 151.5% 92.6%

Duyuru Öncesi Piyasa Değeri/Emanet Hesap 110.7% 224.3% 79.0%

Tasfiye Olan Şirketler (15)

Halka Arz Tutarı (mn. $) 79.5 150.0 19.0

Emanet Hesaptaki Fon/Halka Arz Tutarı 93.1% 100.0% 85.0%

Halka Arz Sonrası Kurucu Ortaklık Payı 19.0% 24.0% 15.3%

Halka Arz ile Fesih Olma Arası Dönem (gün) 420 602 148 Duyuru sonrası Piyasa Değeri/Emanet Hesap 96.2% 99.2% 91.9%

Duyuru Öncesi Piyasa Değeri/Emanet Hesap 95.9% 99.2% 90.7%

Kaynak: Jenkinson ve Sousa (2010)

tir. Satın alma sonrasında ilk 4 hafta önemli bir deği-şim olmamış (ortalama %1,1 artış), ardından çoğu hisse fiyatlarında gerileme yaşanmıştır. 26. haftanın sonunda %7 fiyat artışı ile %39’a varan fiyat düşüş-leri görülmüştür.

B. Kanada

Kanada’nın en büyük borsası konumunda olan TMX Grup bünyesinde, Toronto Borsası (TSX) ile küçük ve orta ölçekli şirketlerin işlem gördüğü TSX Girişim Borsası (TSX Venture-TSXV) faaliyet göstermektedir.

Her ne kadar ABD’li borsalarda satın alma amaçlı şirketler ilk defa 2005 yılında işlem görmeye baş-lamış olsa da TSX Girişim Borsasında (TSXV) ben-zer bir uygulama (CPC programı) 1986 yılından beri devam etmektedir. TSX Girişim Borsası ve uygula-mayla ilgili daha detaylı bilgiye Sermaye Piyasasın-da Gündem’in Eylül 2011 tarihli sayısınPiyasasın-da yer alan Yurtdışında KOBİ Piyasaları adlı makaleden de ula-şılabilir.

Diğer taraftan TMX Grubun ana borsası olan Toron-to Borsasında (TSX) da satın alma amaçlı şirketler 2008 yılından itibaren kote olmaya başlamıştır.

TSX Girişim Borsası- CPC Programı

Havuz programı (Capital Pool Company Program) olarak tanımlanan bu uygulama ile faaliyeti olma-yan şirketler halka açılabilmektedir. Bu uygulamada başlangıçta 3 ila 6 profesyonel yatırımcı 100.000-500.000 C$ (98.000 $-492.000 $) sermaye ile faali-yeti olmayan şirketi (havuz şirket) kurar. Söz konusu kurucu ve yöneticiler için çeşitli kriterler belirlenmiş-ken, kişilerin yetkin olup olmadığına Borsa karar ve-rir.

Havuz şirketi, aracı kurum ve danışmanlar yardımıy-la izahname hazıryardımıy-layarak halka arz olur. İzahname-de, ne kadar hisse ihraç edileceği, halka arz fiyatı ile şirket kurucu ve yöneticilerine ilişkin bilgiler yer alır.

Aynı izahnamede havuz şirketinin herhangi bir faa-liyetinin ve nakit dışında bir varlığının olmadığı açık-ça belirtilir. Ayrıca, temettü gelirlerinin olmayacağı yatırımcılara hatırlatılırken, söz konusu halka arzın, şirket kurucu ve yöneticilerine güvenen yatırımcılara uygun olduğu, yatırımcıların bütün yatırımlarını kay-betme risklerinin olduğu belirtilir. İlerleyen dönemde faaliyeti olan uygun bir şirket bularak satın alma ni-yetinde oldukları belirtilir. Satın alma tamamlanana kadar araştırma ve değerlendirmelerin hangi yön-temle yapılacağı, hangi sektör ve bölgelerdeki şir-ketlere yöneleceği, satın alma sırasında yeni finans-man kullanılıp kullanmayacağı gibi konularda bilgi verilir. Varsa, daha önceden başlanmış satın alma pazarlıkları da izahnamede belirtilir.

İlk halka arzın 200.000 C$ ile 4.750.000 C$ (197.000

$-4.677.000 $) arasında, sermaye artırımı yoluyla yapılması gerekir. Şirketin hisselerinin minimum 200 kişiye satılması ve her bir kişinin en az 1.000 adet hisseye sahip olması istenir. Halka arzda minimum fiyat 0,1 C$’dır. Halka arz fiyatının, kurucuların baş-langıç hisseleri karşılığı ödedikleri hisse fiyatının iki katından fazla olmaması gerekir. Bir yatırımcı, halka arzda şirketin %2’sinden fazla payını alamamakta-dır. ABD’deki satın alma amaçlı şirketlerde genellikle şirket kurucularına yönelik kısıtlamalar mevcutken, yatırımcılara yönelik sınırlamalar belirtilmemiştir.

Başvurusu kabul olan havuz şirketinin hisseleri 2 gün içerisinde TSX Girişim Borsasında işlem görmeye başlar. 90 gün içinde yeterli sayıda yatırımcı

toplaya-Araştırma

mayıp halka arzı tamamlayamayan havuz şirketinin başvurusu iptal edilir. CPC şirketinin ilk halka arzın ardından yeni hisse ihraç etmesi yasaktır. ABD’deki satın alma amaçlı şirketlerde genellikle böyle bir kısıt yoktur.

Kote olduktan sonra en fazla 2 yıl içerisinde, havuz şirketinin gerekli fizibilite ve değerleme çalışmalarını yaptıktan sonra, faaliyet gösteren bir hedef şirke-ti satın alacağını duyurması istenir. ABD’deki satın alma amaçlı şirketlerde olduğu gibi CPC, iki yıl içe-risinde satın alma işlemini yapamazsa, kottan çı-kartılır. Hissedarlara da hisseleri oranında sermaye dağıtımı yapılır. Hedef şirketin faaliyetleri ve finansal durumu, şirket ortakları ve yöneticileri ile bu şirketin nasıl alınacağı (nakit, borçlanma vb.) gibi bilgilerin hazırlanan yeni izahname ile kamuya açıklanması gerekir.

CPC, satın alma işlemini mevcut hissedarların ona-yına sunar. Eğer satın alınacak hedef şirketin CPC kurucuları ile bir bağı yoksa, mevcut hissedarların onayına gerek yoktur. Bu uygulamadan farklı ola-rak genellikle ABD’deki satın alma amaçlı şirketlerde hissedarların çoğunluk oyuna ihtiyaç vardır. Satın alma işlemlerinin onaylanması ile yeni şirket, 2 gün içerisinde borsada işlem görmeye devam eder.

1986 yılından itibaren devam eden bu uygulamada 2.500’e yakın CPC şirketi kurulmuştur. Bu şirketle-rin %80’i satın alma işlemini gerçekleştirerek diğer

hisse senetleri gibi işlem görmeye başlamıştır. 2011 yılında 128 satın alma işlemi tamamlanmış olup, Temmuz 2012 itibariyle borsada 103 CPC işlem gör-mektedir. 2006-2011 yılları arası yapılan CPC’lerin halka arzı tutarı 10 milyar $’a yaklaşmıştır.

Toronto Borsası- Satın Alma Amaçlı Şirketler TMX grubu altındaki bir diğer borsa olan Toronto Borsasında 2008’den itibaren işlem görmeye başla-yan satın alma amaçlı şirketler için de benzer ko-şullar söz konusudur. Bununla birlikte, CPC progra-mı küçük ve orta ölçekli şirketlerin işlem gördüğü Toronto Girişim Borsasında yer aldığı için, Toronto Borsasında satın alma amaçlı şirketlerin kotasyon şartları daha yüksektir.

Buna göre, faaliyeti olmayan satın alma amaçlı şir-ket kurulduktan sonra izahname, sirküler ve şirşir-ket ana sözleşmesi ile borsaya başvurulur. CPC uygula-masının aksine şirket kurucu sayısına ilişkin bir sı-nırlama yoktur. İzahnamede şirketin varlıkları, ihraç edilecek hisse ve varantların özellikleri belirtilmelidir.

Borsa, ilgili belgelerin yanı sıra şirket kurucularının deneyimleri ve yetkinlikleri gibi diğer özellikleri de göz önünde bulundurur.

Başvurusu kabul edilen şirketlerin halka arzı sırasın-da en az 30 milyon C$’lık (29 milyon $) sermaye ar-tırımı yapması ve 300 kişiye şirket hisselerinin sa-tılması gerekir. CPC uygulamasında minimum hal-ka arz fiyatı 0,1 C$ iken, bu şirketler için 2 C$’dır.

10 gün içinde gerekli şartları karşılamayan halka arz başvurusu iptal edilir. Halka arz sonrasında kurucu-ların şirketteki paykurucu-larının %10 ile %20 arasında ol-ması gerekir. Halka arz sırasında ihraç edilen varant-ların satın alma işlemi tamamlanmadan önce itfa ol-maması gerekir.

Halka arz sonrası şirket varlıklarının %90’ının ema-net hesaplarda tutulması gerekir. Halka arz sonrası yapılan sermaye artırımlarında da elde edilen tu-tarın %90’ının emanet hesapta tutulması gerekir.

CPC’lerde böyle bir zorunluluk yoktur.

Halka arza aracılık eden aracı kurumların hizmet be-dellerinin yarısı emanet hesapta bulunmalı ve ödeme başarılı bir satın alma işleminden sonra yapılmalıdır.

Bu uygulama ABD’deki borsalarda isteğe bağlıdır.

Araştırma

Satın alma amaçlı şirketlerin 3 yıl içerisinde satın alma işlemini tamamlaması gerekir. CPC’lerde bu süre 2 yıldır. Halka açıldıktan 3 yıl içinde satın alma işlemi yapılmadığı durumda şirket feshedilir ve his-sedarların paylarının 30 iş gününde geri verilmesi gerekir. Satın alma işleminde güvenli hesapta tutu-lan fonların en az %80’inin kultutu-lanılması gerekir. Bu süreçte mali tablo ve diğer özel durum açıklamaları-nın yapılması istenir.

CPC uygulamasında olduğu gibi, satın alınacak şir-ketin faaliyetleri ve finansal durumu (son 3 yıllık de-netimden geçmiş mali tabloları), şirket ortakları ve yöneticileri ile bu şirketin nasıl alınacağı (nakit, borç-lanma vb.) gibi bilgilerin hazırlanan yeni izahname ile kamuya açıklanması gerekir.

Satın alma işleminin tamamlanması için hissedarların (kurucular dışında) çoğunluk oyunu alması gerekir.

Şirket birden fazla satın alma işlemi gerçekleştirebi-lir. Her bir işlemde onay gereklidir. Onay vermeyen hissedarların paylarının 30 iş gününde geri verilmesi gerekir.

2008 yılında satın alma amaçlı şirketlere yönelik ko-tasyon koşullarının getirildiği Toronto Borsasına çok ilgi olmamış, ilk defa 2010 yılında bir şirket kote ol-muştur. Temmuz 2012 itibariyle 3 satın alma amaçlı şirket işlem görmektedir. Şimdiye kadar henüz bir satın alma işlemi tamamlanmamıştır.

C. Kore

Girişim sermayesi uygulamalarında devlet teşvikleri-nin öne çıktığı ve girişim sermayeleriteşvikleri-nin yaygın oldu-ğu Kore’de, satın alma amaçlı şirketler 2009 yılında düzenlemede tanımlanmıştır. Bu şirketlerin sadece organize bir borsada işlem görmesi beklenmektedir.

Düzenlemede satın alma amaçlı şirketler “faaliyette olan bir şirketle birleşme amacı güden ve halka arz yoluyla hisse ihraç eden” işletmeler olarak tanımlan-mıştır. ABD ve Kanada’daki örneklerden farklı olarak satın alma yerine “birleşme” ifadesi kullanılmıştır. Bu noktada, satın alma amaçlı şirketlerin bir holding ya-pısına dönüşmesine engel olmak için böyle bir dü-zenlemenin getirildiği düşünülmektedir. Ayrıca, satın alma amaçlı şirketler sadece hisse senedi ihraç

ede-bilmektedir. Şirket kurucuları isterse hisse senedine çevrilebilir tahvil de ihraç edebilir.

Halka açılmak isteyen satın alma amaçlı şirketlerin minimum sermayesinin 10 milyar KRW (9 milyon $) olması beklenir. Eğer bir girişim sermayesi şirketinin satın alınması planlanıyorsa, söz konusu tutarın 5 milyar KRW olması yeterlidir. Girişim sermayesi şir-ketleri KOBİ yasalarına göre tanımlanmış olup, yeni teknoloji şirketleri gibi küçük ve orta ölçekli firmala-ra yatırım yapmaktadır. Halka arz sıfirmala-rasında hissele-rin en az 500 kişiye satılması gerekir. 90 gün içeri-sinde yeterli sayıya ulaşılmazsa halka arz iptal edilir.

Diğer örneklerden farklı olarak, halka arz fiyatına ilişkin herhangi bir sınırlama yoktur. Halka arzdan elde edilen tutarın %90’ının emanet hesapta tutul-ması beklenir. 36 ay içerisinde başka bir şirketle bir-leşme tamamlanmazsa şirket kottan çıkmaktadır.

Düzenlemenin ardından ilk defa Şubat 2010’da Kore Borsasına bir şirket kote olmuştur. Halihazırda, 16 satın alma amaçlı şirket halka açılmış olup, henüz hiçbir şirkette birleşme işlemi tamamlanmamıştır.

Benzer Belgeler