• Sonuç bulunamadı

Bu çalıĢmada, yüz yüze (kontrol grubu) ve karma öğrenme (deney grubu) ortamlarında bulunan öğrencilerin sosyal bulunuĢluk düzeyleri, araĢtırmaya dayalı öğrenme topluluğu ölçeğinin sosyal bulunuĢluk boyutunun son-test puanlarına göre incelenmiĢtir. Ayrıca, deney grubunun facebook üzerinden yürüttükleri tartıĢma metinlerine, içerik analizi yapılarak bu grup için sosyal bulunuĢluk geliĢimlerine bakılmıĢtır. Son-test sonuçlarına göre yüz yüze (kontrol grubu) ve karma öğrenme (deney grubu) ortamlarında bulunan öğrencilerin, sosyal bulunuĢluğun; duyuşsal

iletişim ve açık iletişim alt boyutları arasında bir fark bulunamamıĢtır. Bu sonuç,

karma öğrenme ortamında bulunan öğrencilerin, yüz yüze öğrenme ortamında da öğrenim gördükleri ve birbirlerini hakkında yeterince bilgi sahibi oldukları için, iletiĢim kurmaktan çekinmediklerini göstermektedir.

Son-testlerden elde edilen diğer bir sonuç ise sosyal bulunuĢluğun alt boyutlarından olan grup kohezyonu boyutu deney ve kontrol grupları arasında farklılık göstermiĢtir. Deney grubunun grup kohezyonu puanları kontrol grubuna göre daha yüksek bulunmuĢtur. Çevrimiçi ve karma öğrenme ortamlarında

baĢlangıçta düĢük olan grup olma hissi, zaman geçtikçe bireyler arasında daha kuvvetli hissedilmeye baĢlamaktadır (Akyol, 2009). Deney grubu öğrencilerinin, facebook üzerinden yürüttükleri tartıĢmalar öğrencilerin etkileĢim ve iletiĢim becerilerinin oldukça artmasına ve grup arkadaĢlarının bir bütün olarak hissetmesine neden olmuĢtur. Moore (1989)‟un ifade ettiği sosyal bulunuĢluğu sağlayan öğrenci- öğrenci etkileĢimi, facebook sayesinde oldukça artıĢ göstermiĢtir. Facebook aracılığıyla öğrenciler istedikleri zaman grup arkadaĢları ile iletiĢime geçip ders ile ilgili tartıĢma fırsatı bulmuĢtur.

Nitel verilerin analizinden elde edilen sonuçlara göre, karma öğrenme ortamında beĢ hafta boyunca yapılan her projede öğrencilerin sosyal bulunuĢluk gösterdiği görülmüĢtür. Facebook üzerinden yapılan tartıĢmalarda sosyal bulunuĢlukla ilgili olarak öğrenciler, dört projede toplam 170 adet kod kullanmıĢtır yani bir öğrenci ortalama 12 ifadede bulunmuĢtur. Bu durum sosyal paylaĢımın ve bulunuĢluğun bir yordayıcısı olarak görülebilir.

5.3.2. BiliĢsel BulunuĢluk

Bu çalıĢmada, yüz yüze (kontrol grubu) ve karma öğrenme (deney grubu) ortamlarında bulunan öğrencilerin biliĢsel bulunuĢluk düzeyleri, araĢtırmaya dayalı öğrenme topluluğu ölçeğinin biliĢsel bulunuĢluk boyutunun son-test puanlarına göre incelenmiĢtir. Ayrıca, deney grubunun facebook üzerinden yürüttükleri tartıĢma metinlerine içerik analizi yapılarak bu grup için biliĢsel bulunuĢluk geliĢimleri bakılmıĢtır.

Son-test sonuçlarına göre, yüz yüze (kontrol grubu) ve karma öğrenme (deney grubu) ortamlarında bulunan öğrencilerin, biliĢsel bulunuĢluğun; başlangıç olay,

bütünleştirme ve değerlendirme alt boyutları arasında bir fark bulunamamıĢtır.

Yapılan araĢtırmalar, biliĢsel bulunuĢluk seviyesinin keĢfetme aĢamasının ilerisindeki aĢamalara (bütünleĢtirme-değerlendirme) nadiren geçtiğini göstermektedir (Garrison vd., 2001; Fahy, Crawford, ve Ally, 2001; Kanuka ve Anderson, 1998; Meyer, 2004; Murphy, 2004; Vaughan ve Garrison, 2005).

Son-testlerden elde edilen diğer bir sonuç ise biliĢsel bulunuĢluğun alt boyutlarından olan keşfetme boyutu deney ve kontrol grupları arasında anlamlı farklılık göstermiĢtir. Deney grubunun keşfetme boyutu puanları kontrol grubuna göre daha yüksek bulunmuĢtur. Ġnternetin ve sosyal medyanın getirmiĢ olduğu yenilikler ve kolaylıklar oldukça açıktır. Öğrenciler artık istedikleri bilgiye kolayca ve en kısa sürede ulaĢma imkânına sahiptir. Deney grubu öğrencilerinin projeleri facebook üzerinden yürütmesi onların kontrol grubuna göre keĢfetme becerilerinin geliĢmesine oldukça geliĢmesine neden olmuĢtur. Öğrenciler, gerekli olan materyal ve düĢünceleri araĢtırmayı bireysel veya iĢbirlikli olarak gerçekleĢtirmiĢtir (Swan vd., 2008). Öğrenciler paylaĢılan bu bilgi ve kaynaklarla ilgili fikirlerini, deneyimlerini paylaĢarak yeni bilgilere ulaĢmıĢlardır.

Nitel verilerin analizinden elde edilen sonuçlara göre, karma öğrenme ortamında beĢ hafta boyunca yapılan her projede öğrencilerin biliĢsel bulunuĢluk gösterdiği görülmüĢtür. Facebook üzerinden yapılan tartıĢmalarda, biliĢsel bulunuĢlukla ilgili olarak öğrenciler, dört projede toplam 336 adet kod kullanmıĢtır, yani bir öğrenci ortalama 24 ifade de bulunmuĢtur. Mazman (2009) facebook‟un eğitsel kullanımı oluĢturan boyutlarında birisinin “kaynak/materyal paylaĢımı” olduğunu ortaya koymuĢtur. Yapılan içerik analizi sonuçlarında, biliĢsel bulunuĢluk boyutunun keĢfetme temasının oldukça yüksek oranda çıkması, öğrencilerin facebook‟un eğitsel kullanımının boyutlarından biri olan bilgi ve materyal paylaĢımında bulunduklarının, birbirlerinin paylaĢımlarından yararlandıklarının bir göstergesidir.

5.3.3. Öğretimsel BulunuĢluk

Bu çalıĢmada, yüz yüze (kontrol grubu) ve karma öğrenme (deney grubu) ortamlarında bulunan öğrencilerin öğretimsel bulunuĢluk düzeyleri, araĢtırmaya dayalı öğrenme topluluğu ölçeğinin öğretimsel bulunuĢluk boyutunun son-test puanlarına göre incelenmiĢtir. Ayrıca, deney grubunun facebook üzerinden yürüttükleri tartıĢma metinlerine içerik analizi yapılarak bu grup için öğretimsel bulunuĢluk geliĢimleri bakılmıĢtır.

Son-test sonuçlarına göre, yüz yüze (kontrol grubu) ve karma öğrenme (deney grubu) ortamlarında bulunan öğrencilerin, öğretimsel bulunuĢluğun; tasarım ve

organizasyon, tartışmayı kolaylaştırma ve doğrudan öğretim alt boyutları arasında

anlamlı bir fark bulunamamıĢtır. Öğretimsel bulunuĢluk, eğitim-öğretimin resmi olarak baĢlangıcı öncesi ve süreci boyunca devam etmektedir (Lazarevic, 2011). Öğretmen tarafından ders konuları aynı öğretim teknikleri kullanılarak her iki öğrenme grubuna da, sınıf ortamında aktarılmıĢtır. Bu durum, yüz yüze ve karma öğrenme ortamlarında uygulanan, araĢtırmaya dayalı öğrenme topluluğu modeline uygun olarak belirlenen öğretim stratejilerinin, yöntemin, öğrenme aktivitelerinin, etkili ve baĢarılı olduğunu göstermektedir. Öğretmen, her iki öğrenme ortamının hazırlanması ve uygulanması sürecinde rolünü aynı düzeyde yerine getirmektedir. Bu nedenle her iki grup içinde öğretimsel bulunuĢluğun hemen hemen aynı düzeylerde olmasına neden olmuĢtur. Öğretimsel bulunuĢluk, öğretim tasarımı ile yakından ilgilidir. Öğretim tasarımı, uzaktan eğitim sürecinin baĢarılı olmasında ve öğretimsel bulunuĢluğun gerçekleĢmesinde oldukça önemli bir rol oynamaktadır (Winfield, Mealy ve Scheibel, 1998). Bu yüzden, baĢarılı bir öğretim tasarımı ile yapılan bir çevrimiçi öğrenme ortamının, yüzyüze öğrenme ortamı kadar etkili olduğu görülmektedir (So ve Brush, 2008).

Nitel verilerin analizinden elde edilen sonuçlara göre, karma öğrenme ortamında beĢ hafta boyunca yapılan her projede öğrencilerin öğretimsel bulunuĢluk gösterdiği görülmüĢtür. Facebook üzerinden yapılan tartıĢmalarda, öğretimsel bulunuĢlukla ilgili olarak öğrenciler, dört projede toplam 76 adet kod kullanmıĢtır yani bir öğrenci ortalama 5 ifade de bulunmuĢtur. Yapılan birçok araĢtırmada, öğretimsel bulunuĢluğun diğer bulunuĢluklara göre az kodlanmasının sebebi olarak öğrencilerin öğretimsel bulunuĢluğu sadece öğretmenin sorumluluğu ve görevi olarak görmesi olduğu belirtilmiĢtir (Akyol, 2009; Rourke ve Anderson, 2002; Shea vd., 2006).

Benzer Belgeler