• Sonuç bulunamadı

3.3. Ampirik Bulgular

3.3.2. Etki - Tepki Analizi

Bir değişkenin başka bir değişkenden kaynaklanan etkiye verdiği tepki, VAR modellerinde analiz edilen ilişki çeşitlerinden birisidir. Değişkenlerin birinde meydana gelen bir şok sadece söz konusu değişkeni etkilemez, bu etki VAR modelinin dinamik yapısı nedeniyle diğer içsel değişkenlerin tümüne aktarılır. Etki - tepki fonksiyonları, değişkenlerin birindeki dışsal bir şokun diğer değişkenler üzerindeki etkisini takip etmek için kullanılır.

Bu çalışmada, her değişkenin dikeyleştirilmiş etkilere verdiği tepkiler incelenmektedir. Genellikle değişkenlerdeki şoklar birbirlerinden bağımsız değildir. Diğer bir deyişle, bir değişkendeki şok başka bir değişkendeki şokla birlikte hareket etme eğilimindedir. Bu nedenle değişkenler arasındaki gerçek dinamik ilişkiyi daha iyi temsil etmek için şoklar dikeyleştirilerek birbirinden bağımsız hale getirilir. Dikeyleştirilmiş şoklarda, sıralamada önce yerleştirilen değişkene uygulanan bir şok, sıralamada sonra gelen değişkene uygulanan bir şoku ifade eder. Ancak tersi geçerli değildir. Örneğin; faiz oranlarına uygulanan bir şok döviz kurunda bir değişikliğe neden olurken, döviz kurunda meydan gelen şok faiz oranlarını etkilemeyecektir. Değişkenlerin sıralaması değiştiğinde tepkiler de önemli ölçüde değişeceği için etki - tepki analizinin sonuçları değişkenlerin sıralamasına duyarlıdır. Reel ekonomik sistemde hemen her şey başka birşeye bağlı olsa da, değişkenler arasındaki nedensel ilişki yukarıda belirtildiği gibi varsayılmıştır25.

Sonuçların benzer çıkması nedeniyle, çalışmanın bu bölümünde sadece parasal büyüklük olarak para tabanının seçildiği modele ait etki -

tepki grafikleri raporlanmaktadır.26 Grafik 3.1. faiz oranı, döviz kuru ve para tabanı değişkenlerine uygulanan bir standart sapmalık pozitif şok karşısında, enflasyonda meydana gelen değişiklikleri gösteren etki - tepki fonksiyonlarını içermektedir. Yatay eksen şokun verilmesinden sonraki 48 aylık zaman dilimini temsil ederken, dikey eksen değişkenlerin tepkisini göstermektedir. Buna ek olarak, sürekli çizgiler nokta tahminleri, kesikli çizgiler de bir standart sapmalık güven aralığını ifade etmektedir.

Faiz oranlarında meydana gelen bir standart sapmalık şoka enflasyonun tepkisi beklendiği gibi pozitiftir. Grafik 3.1.’e göre, faiz oranlarında meydana gelen pozitif bir şok birinci aydan itibaren enflasyon oranının artmasına neden olmaktadır. İkinci ay sonunda ise bu artış en yüksek düzeye ulaşmaktadır. Üçüncü aydan itibaren şok etkisini yitirmeye başlamakta ve 14. ayda tamamen ortadan kalkmaktadır. İstatistiksel olarak anlamlı olan bu durum, faiz oranları ile enflasyon arasında öngörülebilir bir ilişkinin varlığını göstermektedir.

Para Tabanındaki artış olarak ölçülen parasal bir genişleme şoku ise ilk dönemde enflasyon oranında bir artışa neden olmaktadır. İkinci dönemden sonra düşmeye başlayan enflasyon oranı, dördüncü dönemde tekrar yükselerek dokuzuncu ayda istikrara kavuşmaktadır. Ancak enflasyonun parasal şoka verdiği bu pozitif tepki istatistiksel olarak anlamlı görünmemektedir. Bu sonuç, TCMB bilançosunda yer alan parasal büyüklüklerde meydana gelen değişmelerin enflasyon üzerinde öngörülebilir bir etki yaratmadığını göstermektedir.

Döviz kurunda meydana gelen bir standart sapmalık şok, enflasyon oranında oldukça yüksek bir artışa neden olmaktadır. Hızla etkisini yitiren bu şok dördüncü aydan itibaren istatistiksel olarak anlamlılığını yitirmektedir. Bu durum, yerli parada meydana gelen değer kaybının enflasyon üzerinde kısa süreli ancak yüksek bir pozitif etkisinin olduğunu göstermektedir.

26 Tüm dönemde MBP_D, NIV, PRSLTBN_D, ve RP _D serilerinin dahil edildiği modellerden elde edilen etki - tepki fonksiyonları Ek 8’de gösterilirken; birinci ve ikinci alt dönemlerde PRTBN_D, MBP_D, NIV, PRSLTBN_D, ve RP _D serilerinin dahil edildiği etki - tepki fonksiyonları sırasıyla Ek 9 ve Ek 10’da gösterilmektedir.

ENF`nin FAIZ`e Tepkisi

ENF`nin PRTBN_D`ye Tepkisi

ENF`nin KUR`a Tepkisi

ENF`nin ENF`ye Tepkisi

Aylar Aylar Birim Birim Aylar Aylar Birim Birim -0.2 0.0 0.2 0.4 0.6 0.8 1.0 1.2 5 10 15 20 25 30 35 40 45 -.5 -.4 -.3 -.2 -.1 .0 .1 .2 .3 .4 5 10 15 20 25 30 35 40 45 -0.2 0.0 0.2 0.4 0.6 0.8 1.0 5 10 15 20 25 30 35 40 45 -0.4 0.0 0.4 0.8 1.2 1.6 5 10 15 20 25 30 35 40 45

Etki - tepki analizi sonuçlarına göre, faiz oranları ve döviz kurundaki şoklar Türkiye’deki enflasyonun yönünün belirlenmesinde önemli bir yere sahiptir. Faiz oranındaki şokun etkisi, döviz kurundaki şokla kıyaslandığında daha güçlü ve uzun sürelidir. Enflasyonun kendi şokuna verdiği tepki de enflasyonun kendi kendini beslediğini göstermesi açısından önemli bir ampirik bulgudur.

Bir standart sapmalık para arzı şokuna diğer değişkenlerin verdiği tepki ise Grafik 3.2.’de gösterilmektedir.

Faiz oranı parasal büyüklüklerde meydana gelen değişikliğe, önce düşme trendi sonra da yükseliş trendi göstererek, beklentiler yönünde tepki vermiştir. Şoktan sonraki ikinci ayda taban yapan faiz oranları yükseliş trendine girdikten sonra beşinci aydan itibaren istikrara kavuşmaktadır. Faiz değişkeninin verdiği negatif tepkiye bağlı olarak ortaya çıkan ilk etki literatürde “likidite etkisi” olarak bilinirken, pozitif yöndeki ikinci etki “gelir etkisi” olarak bilinmektedir.

Sanayi üretim endeksi para tabanında meydana gelen bir standart sapmalık şoka pozitif yönde bir tepki vermiştir. İkinci aydan itibaren azalmaya başlayan bu pozitif etki sekizinci ayda istikrara kavuşuncaya kadar devam etmiştir. Bu pozitif etki, parasal şokun ardından düşen faizlerin harcamaları ve dolayısıyla üretimi arttırmasından kaynaklanmaktadır.

Aylar -1.2 -0.8 -0.4 0.0 0.4 0.8 5 10 15 20 25 30 35 40 45 Aylar Birim Birim Aylar Aylar Birim Birim

FAIZ`in PRTBN_D'ye Tepkisi

SUE`nin PRTBN_D'ye Tepkisi

KUR`un PRTBN_D`ye Tepkisi

-.04 -.03 -.02 -.01 .00 .01 .02 .03 .04 5 10 15 20 25 30 35 40 45 -.020 -.015 -.010 -.005 .000 .005 .010 5 10 15 20 25 30 35 40 45

PRTBN_D`nin PRTBN_D'ye Tepkisi

-.02 -.01 .00 .01 .02 .03 .04 5 10 15 20 25 30 35 40 45

Benzer Belgeler