• Sonuç bulunamadı

Marmara Bölgesi’nin; başta İstanbul olmak üzere her alanda gelişmesinde, birçok hizmet sektörünün oluşmasında ve ülkenin diğer bölgelerinden sürekli göç almasında ulaşım yolları üzerindeki konumu önemli rol oynamaktadır. Türkiye’nin en önemli ithalat limanı olan Haydarpaşa Limanı ile ulusal ve uluslararası düzeyde ülkenin başlıca hava ulaşım merkezi olan İstanbul Yeni Havalimanı İstanbul’da yer almaktadır. Ayrıca, Kapıkule Sınır Kapısı’ndan Türkiye topraklarına giren Edirne-İstanbul kara ve demiryolu, çeşitli hatlarıyla Avrupa ile bağlantıyı sağlayan diğer ulaşım türlerini oluşturarak, İstanbul İli’nin sadece ülkesi içindeki değil, Avrupa ve Orta Doğu’daki önemini de güçlendirmektedir.

2020 Genel TUİK verilerine göre; İstanbul İli’nin toplam nüfusu 15.462.452 kişi olup Türkiye nüfusunun yaklaşık % 15’ini, Marmara Bölgesi’nin ise % 56’sını oluşturmaktadır. İstanbul’un sağladığı farklı iş olanakları, iyi ve kaliteli eğitim sunma gibi özellikler nedeniyle Türkiye’nin diğer bölgelerinde sürekli göç almaya yol açıp coğrafi açıdan dengeli bir gelişimin sağlanamaması söz konusu olmaktadır.

Sanayi sektörü açısından bakıldığında ülkemizdeki sanayi sektörünün önemli bir kısmının İstanbul’da yer seçmiş olup, Türkiye genelinde % 51’lik bir payla sanayi istihdamı gerçekleştiren Marmara Bölgesi içinde İstanbul’un payının ise % 65 olduğu görülmektedir.

Ülkenin çeşitli kesimleri ile Türkiye’yi diğer ülkelere bağlayan başlıca kara, deniz ve hava yolları İstanbul’un da içinde bulunduğu Marmara Bölgesi’nde birleşmektedir. Yani Avrupa ve Asya kıtalarını birbirine bağlayan en kısa kara ve deniz yolları Marmara Bölgesi üzerinden geçmekte ve bu yollar Karadeniz ülkelerini Akdeniz’e bağlayan deniz yolu ile de kesişmektedir.

Marmara Bölgesi’nin; başta İstanbul olmak üzere her alanda gelişmesinde, birçok hizmet sektörünün oluşmasında ve ülkenin diğer bölgelerinden sürekli göç almasında ulaşım yolları üzerindeki konumu önemli rol oynamaktadır. Türkiye’nin en önemli ithalat limanı olan Haydarpaşa Limanı ile ulusal ve uluslararası düzeyde ülkenin başlıca hava ulaşım merkezi olan İstanbul Yeni Havalimanı İstanbul’da yer almaktadır. Ayrıca, Kapıkule Sınır Kapısı’ndan Türkiye topraklarına giren Edirne-İstanbul kara ve demiryolu, çeşitli hatlarıyla Avrupa ile bağlantıyı sağlayan diğer ulaşım türlerini oluşturarak, İstanbul İli’nin sadece ülkesi içindeki değil, Avrupa ve Orta Doğu’daki önemini de güçlendirmektedir.

Silivri İstanbul’un Avrupa’ya açılan kara ve demiryolu ağının üzerinde olması itibariyle bölgesel ve ticari anlamda avantajlı bir konumdadır. Buna ilaveten İstanbul’a yakınlığı ona Türkiye’nin en büyük sanayi ve ticaret kentine açılan bir kapı niteliği de kazandırmaktadır. Ancak bugünkü durumda Silivri üç otoyol ve bir demiryoluyla İstanbul’a bağlanmasına rağmen kentin sınırındaki bir yerleşme olarak kırsal çeper içinde kalmakta ve buna uygun olarak ancak çevresindeki kırsal yerleşmelere ve deniz kenarındaki ikinci konutlara hizmet etmektedir. Buna rağmen merkezin hizmet ettiği alan Tüm İstanbul yüzölçümünün yaklaşık % 15-20’sidir. Yani Silivri merkezi kapasitesi ve derecesi düşük ancak etki alanı kırsal yerleşmeler nedeniyle geniş bir alt merkez olarak nitelenebilir.

Silivri İlçesi geneli itibariyle İstanbul Metropoliten alanının bir alt bölgesi olup, batıda Çorlu ve Çerkezköy yerleşmelerinin ve bu yerleşmelerdeki çalışma alanlarının etki alanında, batıda ise öncelikle Büyükçekmece-Beylikdüzü-Hadımköy-Avcılar altbölgelerini etki alanında ve aynı zamanda İstanbul Metropoliten Alanının merkezinin (MİA) hinterlandında kalmaktadır. Mevcut durumda Silivri ilçesi altbölgesi, idari, ekonomik, sosyal olarak İstanbul Metropoliten Alanı MİA’nın etkisinde, ekonomik ve sosyal olarak ta doğuda Büyükçekmece- Beylikdüzü- Hadımköy- Avcılar alt bölgelerinin, batıda ise Çorlu ve Çerkezköy yerleşmelerinin etki alanında kalmaktadır.

31 Şema 1.16. İstanbul Etki Alanları

1-32 Şema 1.17. Silivri İlçesi Etki Alanı ve Kentsel Kademelenme

2-33 2. BÖLÜM: ANALİZ ÇALIŞMALARI

2.1. DOĞAL YAPI ANALİZİ 2.1.1. EĞİM ANALİZİ

Planlama alanı eğim analizi incelendiğinde alanın genelinin % 0-2 ve % 2-5 eğime sahip düz ve düze yakın alanlardan oluştuğu ve planlama alanının genel olarak eğim açısından yerleşime elverişli olduğu görülmektedir.

Şema 2.1. Eğim Analizi

2-34 2.1.2. EŞYÜKSELTİ ANALİZİ

Planlama alanında en düşük yükselti değeri Boğluca Deresi ve yan kolunun bulunduğu dere aksı çevresinde görülmektedir. Dere aksından uzaklaştıkça yükseklik artmakta olup; en yüksek eşyükselti değeri 60 m’dir.

Şema 2.2. Eşyükselti Analizi

Meri 1/5000 ölçekli planda İSKİ Genel Müdürlüğü görüşü doğrultusunda Yapı Yasaklı Alan olarak belirlenen Taşkın Alanı sınırları ile eğim ve eşyükselti analizleri birlikte değerlendirildiğinde, eğimi % 0-2, % 2-5 aralığında olan düz ve düze yakın alanlar ile eşyükselti değeri 5-15 m aralığında olan alanların taşkın riski nedeniyle planlarda yapı yasaklı olarak belirlendiği tespit edilmiştir. Taşkın alanı bölgesinde Boğluca Deresi ve yan kolunu oluşturan Ağıl Deresi ıslah çalışmalarının tamamlanmış olduğu, yapılan taşkın modelleme ve analiz çalışmaları neticesinde taşkın riskinin minimize edildiği, 1/5000 ölçekli Revizyon Nazım İmar Planı çalışması kapsamında talep ettiğimiz İSKİ Genel Müdürlüğü görüşü ile tarafımıza iletilmiştir. Bu doğrultuda söz konusu taşkın alanı yapı yasaklı alan lejantından çıkarılmıştır.

2.1.3. YERLEŞİME UYGUNLUK ANALİZİ

İstanbul Büyükşehir Belediyesi İmar ve Şehircilik Daire Başkanlığı Planlama Müdürlüğü’nce yürütülen, Deprem Risk Yönetim ve Kentsel İyileştirme Daire Başkanlığı Deprem ve Zemin İnceleme Müdürlüğü’nce Haziran 2007 tarihinde hazırlanan ve Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Afet işleri Genel Müdürlüğünce onaylanan “İstanbul Büyükşehir Belediyesi, 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planlarına Esas Yerleşime Uygunluk Değerlendirme Haritası ve Zemin Etüd Raporu”na göre:

17 Ağustos 1999 Gölcük merkezli depremden sonra, planlama ve yapılaşmalarla ilgili, T.C. Bayındırlık ve İskan Bakanlığı, Afet İşleri Genel Müdürlüğünce açıklanan 15 Ekim 1999 tarihli genelge doğrultusunda İstanbul Avrupa Yakası batısında yer alan Büyükçekmece, Çatalca ve Silivri ilçelerinin yerleşime uygunluk değerlendirmesi yapılmıştır. 1/5000 ölçekli hali hazır haritalar üzerine önce jeoloji işlenmiş daha sonra da genelge doğrultusunda yapılan Yerleşime Uygunluk Değerlendirme sınıflarını gösteren sınırlar geçilmiştir.

2-35

Alanın yerleşime uygunluk değerlendirmesi 4 ana başlık altında toplanmış olup, bunlar kendi içlerinde arazi özelliklerine göre alt sınıflara bölünmüştür. Ana sınıflar aşağıdaki gibidir.

I. Yerleşime Uygun Alanlar (UA)

II. Önlem Alınmadan Yapılaşmaya İzin Verilmeyecek Alanlar (ÖA) III. Ayrıntılı Jeoteknik Etüd Gerektiren Alanlar (AJE)

IV. Yerleşime Uygun Olmayan Alanlar (UOA)

Alanda yer alan birimler, öncelikle ana mühendislik nitelikleri dikkate alınarak kaya ortamları, yumuşak kaya ortamları ve zemin ortamları şeklinde tanımlanmaya çalışılmıştır. Bunun yanı sıra sahanın Yerleşime uygunluk değerlendirme haritalarının oluşmasında, birimlerin aşağıda belirtilen özellikleri, esas belirleyici unsurlar olmuştur.

1. Jeolojik yapı

2. Birimlerin litolojik özellikleri 3. Genel mühendislik özellikleri 4. Morfoloji ve eğim durumu

5. Birimlerin doğal yamaçlarda ve kazı şevlerindeki stabilite özellikleri

Haritalarda yerleşime uygunluk değerlendirme sınıflarını gösteren simgelerin birinci terimi (Üstteki) jeolojik formasyonu, ikinci terimi (alttaki) ise yerleşime uygunluk değerlendirme sınıfını ifade etmektedir. Yerleşime uygunluk alt sınıfları da ikinci terimin yanında yer alan numaralar ile temsil edilmiştir.

I. Yerleşime Uygun Alanlar (UA):

İnceleme alanında sert kaya birimlerinin yüzeylenmiş olduğu, eğimin % 30’un altındaki, yerleşim açısından önemli bir sorunun beklenmediği alanları temsil eder.

Tamamıyla kaya ortamlarını temsil eden bu alanların yüzeyinde ortalama 1-3 m kadar ayrışma zonu bulunabilir.

Yerel zemin özelliklerinin önemi büyüktür. Dayanımı yüksek olan bu kaya ortamlarında aşırı kırıklı ve çatlaklı bir zon söz konu olduğunda; yamaçlarda, yamaç dışına doğru, kazılarda ise kazı içine doğru kaymalar oluşabilir veya kireçtaşlarında karstik boşluklara denk gelinebilir. Yukarıda belirtilen riskler uygulama imar planına esas jeolojik-jeoteknik etüd raporlarında detaylı olarak irdelenmelidir.

II. Önlem Alınmadan Yapılaşmaya İzin Verilmeyecek Alanlar (ÖA):

Haritalarda önlemli alan olarak belirtilen alanlar; aşırı kırıklı, yer yer küçük duraysızlıklar gösteren ve

% 30’dan büyük eğimli kaya ortamları, yumuşak kaya ve zemin ortamları ile hafredilebilir yapay dolgu alanlarını göstermektedir.

Zemin ortamlarda % 10 eğimden az, yumuşak kaya ortamlarda % 20’den az olan alanlar ÖA-1, zemin ortamlarda eğimi % 10, yumuşak kaya ortamlarda % 20’den fazla olan alanlar ise ÖA-2 şeklinde ifade edilmiştir.

Kaya niteliğinde olup, önlemli alan olarak ayırtlanan alanlarda, eğimden kaynaklanan süreksizlik yüzeyleri boyunca düzlemsel ya da kama tipi kaymalar oluşabilir.

Esas olarak kırıntılı kireçtaşı veya tüf ara düzeyli marn, kil ve kum gibi taneli zeminlerden oluşan yumuşak kaya ortamları kimi düzeylerinde kaya özellikleri, kimi düzeylerde ise kohezif ya da sürtünmeli zemin özellikleri sunmaktadır. Bu yüzden eğimi % 20’den fazla olan yerlerde stabilite sorunları doğabileceğinden önlemli alanlar içinde tanımlanmıştır. Bu alanlarda alınabilecek önlemler kazı şev eğimlerinin uygun açılarda ayarlanması, zeminin taşıma gücü ve maksimum oturmalarına göre temel tipinin belirlenmesi ve temel çukurunda yapılabilecek ıslah tedbirleri gibi özetlenebilir.

2-36

Çalışma alanının muhtelif yerlerinde genelde heterojen nitelikli dolgular yapılmıştır. Bunların hafredilebilecek veya temel derinliği ayarlaması ile dolgudan kurtulabilecek alanlar Yd-ÖA ile gösterilmiştir.

Zemin ortamlarını, marn, Kil, silt, kum katmanları temsil etmektedir. Kil katmanlarının bazı düzeylerinde şişme basıncı yüksek olup arazi çalışmalarında bazı yapılarda önemli hasarlara sebep olduğu görülmüştür. Bunun dışında topoğrafyanın düz olduğu (ÖA1) bu alanlarda, konsolidasyon oturmaları ve zeminin plastik davranışlarından kaynaklanan sorunlara da rastlanabilir.

Topografik eğimin % 10’dan fazla olduğu (ÖA2) alanlarda, düz alanlarda gözlenen sorunların yanı sıra bazı yamaçlarda yer altı suyunun ve eğimin etkisiyle sığ dönel kayma türü kütle hareketleri oluşabilir.

Yukarıda belirtilen riskler uygulama imar planına esas jeolojik-jeoteknik etüd raporlarında detaylı olarak irdelenmelidir.

III. Ayrıntılı Jeoteknik Etüd Gerektiren Alanlar (AJE):

AJE ile gösterilen alanlar, Çok kalın yapay dolgu ve çöp döküm alanları, yamaç molozları, seki birikintileri, alüvyon alanları, bazı heyelan alanları (Özellikle Gürpınar civarı) ile Selimpaşa-Silivri arasında yer alan falezleri kapsamaktadır.

Yukarıda belirtilen alanlar, uygulama imar planına esas jeolojik-jeoteknik etüd raporlarında detaylı olarak irdelenmelidir.

IV. Yerleşime Uygun Olmayan Alanlar (UOA):

Çalışılan alan içinde yapılaşmaya müsait olmayan alanlar; büyük taş ocakları, bataklık, gölet, çeltik işletme alanları, kıyı dolgu alanları, plaj birikintileri ve büyük heyelanlı alanları kapsamaktadır.

Bu olanlarda sellenme, sıvılaşma, kabul edilen limitleri aşacak toplam oturmalar ve önemli stabilite sorunları gözlenmektedir. Bu kesimlerde her hangi bir şekilde yapılaşma olamayacağı düşünülmektedir.

Ayrıca bu çalışmada inceleme alanı içerisinde Afet İşleri Genel Müdürlüğü tarafından onaylanmış uygulama imar planlarına esas jeolojik-jeoteknik etüd raporlarındaki yerleşime uygun olmayan alanlar ile Çantaköy ve Dereköy’ deki afete maruz bölgeler aynen korunmaya çalışılmıştır.

2-37

2.2. FİZİKİ DOKU ANALİZİ VE KURUM GÖRÜŞLERİ 2.2.1. ARAZİ KULLANIM ANALİZİ

Yeni Mahalle sınırları içerisinde kalan planlama alanının mevcut arazi kullanımı incelendiğinde kuzeye ilerledikçe boş alanların çoğunlukta olduğu; kullanımda olan alanların ise ağırlıklı olarak konut alanları ve kentsel ve sosyal altyapı alanlarından oluştuğu tespit edilmiştir. Meri planda yapı yasaklı alan olarak belirlenmiş olan Boğluca Deresi taşkın alanında da konut fonksiyonu hakim olmak üzere mevcut yapıların olduğu, ilçe geneline hizmet eden Devlet Hastanesi ve Eğitim Tesislerinin de taşkın alanında yer aldığı görülmektedir. Arazi kullanım dağılımında alanın % 70’i boş alan, % 16.89’u konut alanı, % 2.23’ü spor alanı, % 2.21’i eğitim alanından oluştuğu görülmektedir.

Şema 2.3. Planlama Alanı Arazi Kullanım Analizi

2-38

Tablo 2.1. Planlama Alanı Arazi Kullanım Büyüklükleri ve Dağılımı

FONKSİYON Alan (m2) HA ORAN

ASKERİ ALAN 239.4 0.02 0.01

BELEDİYE HİZMET ALANI 1956.1 0.20 0.05

BELEDİYE HİZMET ALANI-KAMU HİZMET ALANI 5612.7 0.56 0.13

BOŞ ALAN 362196.8 36.22 8.55

DİĞER 20065.5 2.01 0.47

EĞİTİM ALANI 89863.8 8.99 2.12

EĞİTİM ALANI-MEVCUT KONUT ALANI 55334.9 5.53 1.31

EĞİTİM ALANI-SPOR ALANI 18997.1 1.90 0.45

ENERJİ DEPOLAMA ALANI 10461.5 1.05 0.25

GENEL OTOPARK ALANI 15109.5 1.51 0.36

İBADET ALANI 10469.7 1.05 0.25

İBADET ALANI-MEVCUT KONUT ALANI 632.9 0.06 0.01

İBADET ALANI-SOSYAL TESİS ALANI 6470.8 0.65 0.15

KAMU HİZMET ALANI 8499.9 0.85 0.20

MEVCUT KONUT ALANI 715348.1 71.53 16.89

MEVCUT KONUT ALANI-TIR, KAMYON, MAKİNE PARKI

ve GARAJ 23550.9 2.36 0.56

PASİF YEŞİL ALAN 36154.4 3.62 0.85

SAĞLIK TESİSİALANI 19488.1 1.95 0.46

SANAYİ-KONUT ALANI 302.8 0.03 0.01

SANAYİ ALANI 12269.8 1.23 0.29

SOSYAL TESİS ALANI 6006.1 0.60 0.14

SPOR ALANI 94336.7 9.43 2.23

TARIM ALANI 2610250.8 261.03 61.61

TEKNİK ALTYAPI ALANI 6246.4 0.62 0.15

TİCARET-KONUT ALANI 45872.9 4.59 1.08

TİCARET-TURİZM ALANI 4436.7 0.44 0.10

TİCARET ALANI 56351.5 5.64 1.33

TOPLAM 4236525.7 423.65 100.00

2-39 2.2.2. BİNA FONKSİYON ANALİZİ

Planlama alanında yapılan analiz çalışmaları kapsamında binalar mevcut kullanım açısından incelendiğinde konut fonksiyonunun hakim olduğu görülmektedir.

Şema 2.4. Planlama Alanı Bina Fonksiyon Analizi

2-40 2.2.3. KAT ADEDİ ANALİZİ

Planlama alanında yer alan yapıların kat sayıları incelendiğinde kat adetlerinin farklılık gösterdiği görülmektedir. Alandaki yapıların büyük çoğunluğu 6 ve üzeri kat olarak yapılaşmış olup; en yüksek katlı yapılar 15 kat ile alanın kuzeyinde KİPTAŞ konutlarında bulunmaktadır.

Şema 2.5. Planlama Alanı Zemin Üstü Kat Adedi Analizi

2-41 2.2.4. BİNA DURUMU ANALİZİ

Planlama alanında yer alan yapıların büyük çoğunluğunun iyi durumda olduğu tespit edilmiş olup; orta ve kötü durumdaki yapılara planlama alanının güneyinde D-100 Karayolu yakınında rastlanmaktadır.

Şema 2.6. Planlama Alanı Bina Durumu Analizi

2-42 2.2.5. TAKS – KAKS ANALİZİ

Planlama alanı içerisinde TAKS değerinin genel olarak 0,51-0,75 aralığında olduğu; en düşük TAKS değerinin Kentsel Sosyal Altyapı alanlarında ve KİPTAŞ alanlarında olduğu tespit edilmiştir. KAKS değerleri incelendiğinde, 1.52 ve daha fazla KAKS değerine sahip alanların ağırlıklı olduğu; planlama alanı genelinde KAKS değerinin homojen dağılım göstermediği tespit edilmiştir.

Şema 2.7. Planlama Alanı TAKS Analizi

Şema 2.8. Planlama Alanı KAKS Analizi

2-43 2.2.6. MÜLKİYET ANALİZİ

Planlama alanına konu olan parsellerin çoğunlukla şahıs mülkiyetinde olduğu görülmektedir. Bunun dışında hisseli parseller ve maliye hazinesi arazileri mevcuttur.

Şema 2.9. Planlama Alanı Mülkiyet Analizi

2-44 2.2.7. ULAŞIM ANALİZİ

Planlama alanının güney sınırını oluşturan D-100 Karayolu doğu-batı istikametinde 1. Kademe, batı sınırını oluşturan TEM bağlantı yolu kuzey-güney istikametinde 2. Kademe olmak üzere bölge geneline hizmet eden ulaşım akslarıdır. Yine kuzey-güney istikametinde Müjdat Gürsu Caddesi planlama alanında toplayıcı nitelikte en önemli ulaşım aksıdır.

Şema 2.10. Planlama Alanı Ulaşım Analizi

2.2.8. KURUM GÖRÜŞLERİ ANALİZİ

Silivri Merkez ve Yakın Çevresi Taşkın Alanı Bölgesi Revizyon Nazım İmar Planı kapsamında görüşü istenen kurumlardan; Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Mekansal Planlama Genel Müdürlüğü, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Karayolları 1. Bölge Müdürlüğü, Yeni Mahalle Muhtarlığı ve Harita Müdürlüğü görüşünü iletmemiştir. Tarafımıza iletilen görüşlerden bazıları yerleşmede planlama kriterlerini etkileyecek ölçekte olduğu gibi bazıları da tavsiye niteliği taşımaktadır. Söz konusu görüş ve talepler, planlama çalışması kapsamında yapılan diğer analizler ve bilgi/belgeler ışığında plan amaç ve hedeflerine göre değerlendirilmiş ve planda karşılanmaya çalışılmıştır. Ancak planlamanın yapısı gereği iletilen her görüş-talebin karşılanmasının mümkün olmadığı da bir gerçektir. Planlama görüş/talepler ve sair bilgi/belgeler ışığında en uygun ve uyumlu seçimi yapmak durumundadır.

Silivri Merkez ve Yakın Çevresi Taşkın Alanı Bölgesi Revizyon Nazım İmar Planı kapsamında görüş talep edilen kurum ve kuruluşlardan gelen cevap yazıları aşağıda sıralanmaktadır;

2-45 Tablo 2.2. Görüş Talep Edilen Kurum ve Kuruluşlar

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı (Mekansal Planlama Genel Müdürlüğü) Çevre ve Şehircilik Bakanlığı (Toplu Konut İdaresi Başkanlığı) İstanbul Valiliği (Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü)

İstanbul Valiliği (Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü Avrupa Yakası Milli Emlak Dairesi Başkanlığı) İstanbul Valiliği (İl Tarım ve Orman Müdürlüğü)

İstanbul Valiliği (İl Milli Eğitim Müdürlüğü) İstanbul Valiliği (İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü) İstanbul Valiliği (İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü) İstanbul Valiliği (Gençlik ve Spor İl Müdürlüğüne) İstanbul Valiliği (İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü) İstanbul Valiliği (İl Emniyet Müdürlüğü)

İstanbul 1 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü Milli Savunma Bakanlığı (İstanbul İnşaat Emlak Bölge Başkanlığı) Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı (TCDD 1. Bölge Müdürlüğü) Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı (Karayolları 1. Bölge Müdürlüğü) Silivri Kaymakamlığı (İlçe Müftülüğü)

Silivri Belediye Başkanlığı DSİ 14. Bölge Müdürlüğü BOTAŞ Genel Müdürlüğü

TEİAŞ 1.İletim Tesis ve İşletme Grup Müdürlüğü İGDAŞ Genel Müdürlüğü

İETT İşletmeleri Genel Müdürlüğü İSKİ Genel Müdürlüğü

Yeni Mahalle Muhtarlığı

Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Daire Başkanlığı Ulaşım Daire Başkanlığı Çevre Koruma ve Kontrol Daire Başkanlığı Etüd ve Projeler Daire Başkanlığı

Yol Bakım ve Altyapı Koordinasyon Daire Başkanlığı İtfaiye Daire Başkanlığı

Park Bahçe ve Yeşil Alanlar Daire Başkanlığı Mezarlıklar Daire Başkanlığı

Silivri Merkez ve Yakın Çevresi Taşkın Alanı Bölgesi Revizyon Nazım İmar Planı; meri 05.03.2009 tasdik tarihli 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planında İSKİ görüşü doğrultusunda taşkın alanı ve yapı yasaklı olarak belirlenen Boğluca Deresi ve yakın çevresini kapsamakta olup; Boğluca Deresinin ıslah çalışmalarının tamamlanmış olması ve taşkın riskinin minimize edilmiş olması nedeniyle bölgede revizyon yapılması ihtiyacı doğmuştur. Bu kapsamda arazi kullanım kararları açısından İSKİ Genel Müdürlüğü görüşü önem taşımaktadır.

İSKİ Genel Müdürlüğü’nün 06.05.2021 tarihli ve 20210399697 sayılı kurum görüşünde;

“İdaremiz Havza Sorgulama Sisteminden görüldüğü üzere bahse konu alan yüzeysel su kaynaklarımızın su toplama havzası dışında yer almakta olup planlama sahası kısmen Kayalı (Boğluca) Deresine ait ıslah ve işletme bandı içinde alanında kalmaktadır. Söz konusu alana ait altyapı tesislerimizi, mülkiyet bilgilerini, dere işletme bantlarını ve taşkın risk haritasını içeren veriler yazımız ekinde

2-46

gönderilmektedir. Planlama sahasının taşkın risk haritası içerisinde bulunan kısmının planlama çalışmalarında "Taşkın Önlemli Yapılaşma Alanı" olarak işlenmesi gerekmektedir. Yapılacak çalışmalarda aşağıdaki hususlara dikkat edilmelidir;

Mekânsal Planlar Yapım Yönetmeliği'nin İmar Planlarına Dair Esaslar Başlığı, İmar Planı İlkeleri 21.9.

maddesi gereği dere ıslah ve işletme bantları ile taşkın risk alanlarının her ölçekteki imar planlarına mutlaka işlenmesi gerekmektedir.

İlgi (b) Yönetim Kurulu Kararı gereği yazımız ekindeki verilerde gönderilen alan "Dere İşletme Bandı"dır. Bu alanlar imar plan çalışmalarında dere ıslahı, servis yolu veya yeşil alan olarak korunmalıdır. Bu bant içerisinde yapılaşmaya izin verilmemeli, derenin doğal akışım engelleyecek herhangi bir çalışma kesinlikle yapılmamalıdır. Ayrıca plan notlarına dere ıslah ve işletme bandı içerisinde, herhangi bir yapılaşma yapılamayacağına ilişkin bir hüküm eklenmesi gerekmektedir.

Açık mecraların kapalı mecraya dönüştürülmesi neticesinde; her yıl periyodik olarak yapılması gereken bakım-onarım hizmetleri imkânsız hale gelmekte, mecra kesitlerinin dolması ile yetersiz kalan mecralar su taşkınlarına neden olmaktadır. 2006/27 ve 2010/5 sayılı Başbakanlık Genelgeleri, 17.03.2010 tarih, 1987 sayılı Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetim Başkanlığı yazısı gereği; taşkın kontrolü amacıyla derelerin üzeri kesinlikle kapatılmamalıdır. Akarsu ve derelerin yatakları yol olarak kullanılmamalıdır.

Daha önce inşa edilmiş taşkın kontrol tesislerinin üzerlerinin kapatılmaması, açık mecraların kapalı mecralara dönüştürülmemesi gerekmektedir.

Vadi tabanlarında yapılacak çalışmalarda; atık su ve yağmur suyu kanalizasyon tesislerinin gelecekte yapılabilmesi maksadıyla en az 15 metre genişliğinde bir bandın yol veya yeşil alan olarak ayrılması gerekmektedir. Bu bant içerisinde, kazı, hafriyat dolgu, döküm, malzeme depolama vb. faaliyetlere kesinlikle izin verilmemesi, vadi tabanının doğal halinin korunması, şedde, topuk, duvar vb. yüzeysel suların akışının engelleyecek yapıların kesinlikle yapılmaması gerekmektedir.

Ayrıca söz konusu derelere ait dere ıslah kesitleri kesinlikle daraltılmamak, dere ıslah yapısı ile atık su kolektör güzergâhları boyunca devam eden servis yollan içerisinde herhangi bir yapı inşa edilmemeli, dolgu yapılmamalı, köprü vb. geçişlerde dere ıslah yapısına ve kolektörlere zarar verilmemelidir.

Dere işletme bantları imar plan uygulamalarında imar yolu veya yeşil alan olarak kullanılacağından, söz konusu alanların 3194 sayılı İmar Kanunu uyarınca Düzenleme Ortaklık Payı (DOP) kapsamında değerlendirilmesi İdaremizce uygun mütalaa edilmektedir.

Taşkın önlemli yapılaşma alanlarında İstanbul İmar Yönetmeliği'nin 5.10 ve 18.3 Maddelerine göre uygulama yapılması gerekmektedir. Yapılan taşkın modelleme ve analiz çalışmaları neticesinde belirlenen alan taşkın önlemli yapılaşma alanıdır. Bu nedenle plan notlarına; "Plan değişikliği sahası

Taşkın önlemli yapılaşma alanlarında İstanbul İmar Yönetmeliği'nin 5.10 ve 18.3 Maddelerine göre uygulama yapılması gerekmektedir. Yapılan taşkın modelleme ve analiz çalışmaları neticesinde belirlenen alan taşkın önlemli yapılaşma alanıdır. Bu nedenle plan notlarına; "Plan değişikliği sahası

Benzer Belgeler