• Sonuç bulunamadı

Aile Katılım Türleri

2. Kavramsal Çerçeve

2.4. Aile Katılım Türleri

Alanyazına bakıldığında aile katılımının boyutlarının tanımlanmasında farklı yak-laşımlar olduğu görülmektedir. Okul aile ve toplumun çocukların gelişiminde etkili ola-bilmesi için ailelerin çeşitli düzeylerde katılımları gerekmektedir (Sönmez, 2012, s. 126).

Bu bakış açısıyla Epstein (1987, s. 277-294) katılımın ebeveynlik, iletişim, gönüllülük, evde öğrenme, karar vericilik ve toplumla işbirliği olmak üzere altı düzeyde gerçekleşe-bileceğini ileri sürmüştür. İzleyen paragrafta bu katılım türleri ile ilgili bilgilere yer ve-rilmektedir.

Ebeveynlik katılım türü, velilere öğrencinin eğitim ihtiyaçlarını destekleyecek bir ev ortamı yaratılması konusunda yardımcı olmak amacıyla ortaya çıkarılmış bir boyuttur.

Aile katılımının en temel düzeyi olan ebeveynlik, çocukları büyütmek, onların yiyecek içecek ve barınma ihtiyaçlarının anne ve baba tarafından karşılanmasıdır (Sönmez, 2012, s. 126). Bu boyuttaki çalışmalar, ailelere sağlık, çocuk gelişimi gibi konularda verilen destekleri kapsamaktadır. Epstein vd. (2002, s. 1) bu çalışmaların sonucunda çocukların anne babaların yardımıyla yeni değerler inançlar, alışkanlıklar ve olumlu kişisel özellikler kazanacağını ileri sürmektedir.

Katılım türlerinden diğeri olan iletişimde, etkili iletişimin önemi ortaya çıkmak-tadır. Modelin ikinci boyutu ev-okul ya da okul-ev iletişimi ile ilgilidir. Bu boyutun temel amacı, okul ve arasındaki iletişimi güçlendirmek yeni iletişim biçimleri ortaya koymak ve bu sayede anne babaların katılımlarını arttırmak hedeflenmektedir (Oğuz, 2012, s. 38).

Aile ile iletişim süreci eğitim süreci başlar başlamaz en kısa sürede başlamalıdır. Aile ile iletişimler telefon, fax ya da internet üzerinden olabileceği gibi daha etkili bir iletişim yöntemi olarak görülen yüz yüze görüşmeler şeklinde de gerçekleştirilebilir. Aile, okul ve yetersizliği olan çocuk arasında kurulacak olan etkili iletişim ortamının sağlanması ile başarılı bir aile katılımından söz edilebilir (Turnbull ve Turnbull, 2006, s. 1).

Gönüllülük katılım türü, ailelerin okulun amaçlarını, çocukların öğrenmesini ve gelişimlerini herhangi bir zamanda ve herhangi bir yolla desteklemesi anlamına gelmek-tedir (Epstein, 1995, s. 701-712). Bu doğrultuda gönüllülük, okulda ya da sınıf içi etkin-liklerde ailelerin desteğiyle ilgili etkinlikleri organize etmeye yönelik çalışmalardan oluş-tuğu söylenebilir (Oğuz, 2012, s. 42).

18

Aile katılım türlerinden bir diğeri olan evde öğrenme, ev çalışmalarını düzenli bir programla organize etmek anlamına gelmektedir. Ev ödevleri sayesinde çocuklar ailesiyle ve toplumla aktif paylaşımlarda bulunabilmektedir (Epstein, 1995, s. 701-712). Bu sayede aileler çocuklarının eğitimlerinde etkili rol oynayabilmektedirler. Bu katılım türüne yö-nelik hem Türkiye’de hem de yurtdışında gerçekleştirilen birçok aile eğitim programları mevcuttur. Alanyazında bilinen bazı aile eğitim programları Portage Erken Müdahale Programı, Küçük Adımlar Erken Eğitim Programı olarak sayılabilir (Cavkaytar, 2012, s.

336-372). Bu programlar ile ailelerin çocuklarının gelişimlerine katkı sağlaması hedef-lenmektedir. Özellikle özel gereksinimi olan çocukların ailelerinin evde öğrenme boyu-tunu doğru bir şekilde gerçekleştirmeleri özel gereksinimi olan çocukların gelişimlerini olumlu yönde etkileyebilmektedir. Ödevlerde aile katılımını araştıran Hoover-Dempsey vd. (2001, s. 195-209) de yaptıkları bir araştırmada ailelerin ev ödevlerine katılmaları gerektiğini, ailelerin katılımlarının çocuklarının gelişimlerinde olumlu yönde etkiler ya-ratacağı sonucuna ulaşmışlardır (Akt., Oğuz, 2012, s. 43).

Karar verme katılım türü; okulla ilgili konularda ailelerin de fikrinin alınmasını, ailelerin okul yönetiminde yer almasının sağlanmasını, okulla ailelerin birlik ya da dernek gibi oluşumları mümkün kılmasını ve ailelerin de içerisinde bulunduğu iletişim ağı geliş-tirilmesini kapsamaktadır (Epstein vd., 2002, s. 1). Karar alma ilişkilerin geliştirilmesi görüşlerin paylaşımı ve ortak amaçlara ulaşma anlamına gelmektedir (Epstein, 1995, s.

701-712). Karar verme katılım türünde okulu seçme, okul programını değerlendirme, fi-nansal konuları gözden geçirme, toplumda hakları savunma gibi pek çok şekilde gerçek-leşmekle birlikte bu tip katılımlarda toplantılar düzenlemek ve öğretmen-aile arasında eşgüdüm sağlamak gibi konular da önemlidir (Sönmez, 2012, s. 128). Bu katılım türünün aile açısından önemi ise, ailelerin katılımlarında kendi önemlerinin farkına varmalarına yardım etmesidir.

Toplumla işbirliği katılım türü; okul aile işbirliği için okul dışı kaynakları belir-leme ve okula uygun şekilde kullanma çalışmalarını içermektedir. Bunun yanında top-lumla işbirliği katılım türü, öğrenci ve ailelere yönelik okul dışında sağlık, kültür eğlence ve toplumsal destek gibi konularda bir bilgi ağı oluşturma ve son olarak ailelerin topluma yönelik hizmetlerini kapsamaktadır. Epstein vd. (2002, s. 1) bu çalışmaların ailelerin kendi içerisinde iletişimlerini arttırmasına yardım edeceğini savunmaktadır.

19 2.5. Aile Katılımının Yararları

Yaşadığımız yüzyılda her alanda ortaya çıkan gelişmeler mevcuttur. Ancak te-melde değişmeyen tek şey aileler ve ailelerin çocuklarının merkezinde olduğu gerçeğidir (Şahin ve Özbey, 2007, s. 11). Eğitim ilk olarak içinde bulunulan çevre ile başladığı için gelişim seyrinin çocuğu desteklemekle devam etmesi gerekliliği vardır (Yazar, Çelik ve Kök, 2008, s. 234). İster özel gereksinimli, ister normal gelişim gösteren çocuklar olsun bütün ailelerin çocuklarının eğitim süreçlerine aktif olarak katılmaları gerekmektedir.

Alanyazına bakıldığında düşük sosyo-ekonomik düzeyde ya da eğitim seviyesinin düşük olduğu ailelerde katılımın az olduğu hakkında bazı araştırma sonuçları var olsa da ailele-rin çocuklarının eğitim süreçleailele-rine katılmaları için yüksek sosyo-ekonomik düzey ya da yüksek eğitim seviyesine sahip olmak gibi bir şart bulunmamaktadır (Yaylacı, 1999, s.

208). İsteyen ve gönüllü olan tüm aile bireyleri çocuğunun eğitim süreçlerine etkili bir şekilde katılabilmektedir. Bu sayede ise çocukların gelişimlerine katkıda bulunmaktadır-lar.

Tüm yaş gruplarında özel gereksinimi olan bireylerin eğitiminde ailelerin katılımı gerekmektedir. Uzmanlar gerçekleştirilen tüm müdahalelerin etkililiğini arttırmak için ai-lelerin katılımlarını sağlamak ve bunu korumak adına da üst düzey çaba göstermelidirler (Dablowski, 2004, s. 35). Tıpkı normal gelişim gösteren çocuklar için olduğu gibi özel gereksinimi olan çocuklar ve aileleri için aile katılımı çok önemlidir (Sönmez, 2012, s.

135). Katılımın eksiksiz olarak gerçekleşmesi için sadece aileler değil öğretmenler ve kurumların da süreç içerisinde üzerine düşenleri eksiksiz yerine getirmesi gerekir. Aile katılımının veli, öğretmen ve çocuklar için çeşitli yararları vardır. Veliler için yararları:

derslerde olup bitenlerden haberdar olma, okulu anlama, çocuğuna nasıl daha fazla yar-dımcı olacağını bilme, kendini geliştirme, güven duyma, olumlu tutum sahibi olma ve eğitimin bir parçası olan duygularını geliştirmesi olarak sayılabilir (Oğuz, 2012, s. 25).

2.6. Aile Katılımını Etkileyen Etmenler

Ailelerin çeşitli düzey ve şekillerde sağladıkları katılımın, çocuk için seçilen he-deflere ulaşma sürecini ve kalitesini etkilediği eğitimciler tarafından bilinmektedir (Öz-bey, 2012 s. 148). Ailelerin çoğu çocuklarının eğitimiyle nasıl daha çok ilgilenebileceğine dair bir şeyler öğrenmek istemekte ve mevcut bilgileri yetersiz kalmaktadır. Aileler her ne kadar katılım göstermek isteseler de, aile katılımını etkileyen faktörler incelendiğinde, aile katılımını etkileyen çeşitli etkenlerin bulunduğu söylenmektedir ve bu etkenlerin et-kisiyle bazı aileler son derece aktif katılımda bulunurken bazı ailelerse son derece sınırlı

20

aile katılımı sergilemektedirler. Aile katılımını etkileyen etkenler ailelerin sürece ne ka-dar başarılı bir şekilde katılabileceği konusunda belirleyici rol oynamaktadır. Bu etkenler;

ailenin kültürel özellikleri, ebeveynlerin önceki eğitim deneyimleri ve aile yapısı olarak sıralanabilir (Sönmez, 2012, s. 124- 132).

Katılımı etkileyen etmenlerden biri olan ailenin kültürel özelliklerinde, aile ile okul yönetimi ve öğretmenler arasında olası bir kültürel uyuşmazlık durumu kastedilebi-lir. Eğer aile, öğretmen ve çocuk arasında kültürel özelliklerden kaynaklanan iletişim problemleri meydana gelirse katılım da bu durumdan olumsuz yönde etkilenebilir. Ebe-veynlerin önceki yaşam deneyimleri, ailenin kültürel yapısına, öğretmen ve idareyle ku-racağı iletişimin kalitesini etkileyebileceğinden katılımı etkileyebilecek boyutlardan biri olarak görülür.

Bununla birlikte aile yapısı da katılımı etkileyen önemli boyutlardan biri olarak görülmektedir. Bununla ilgili olarak; her iki ebeveynin de bulunması ile oluşan ailelerde, tek ebeveynli ailelere kıyasla katılımın daha fazla olduğu ileri sürülmektedir (Carlisle, Stanley ve Kemple, 2005, s. 155). Tüm bu etkenlerin sonucunda ise eğer aile katılım gösterebilirse, yetersizliği olan bireylerin aileleri evde çocukları için zengin bir öğrenme ortamı hazırlayabilmektedirler. Böylece aileler özel gereksinimi olan bireylerin eğitimde sürekliliğin ve bütünlüğün sağlanmasına katkıda bulunmuş olmaktadırlar (Dinç, 2008, s.

55).

Tutkun ve Köksal (2000, s. 221) ailelerin katılımlarını etkileyen faktörleri, aile katılımını sadece okulda yapılan formal görüşmelere ve diğer etkinliklere katılma biçi-minde tanımlanmasına ve ailelerin evde çocukla geliştirdikleri ilişkilere az önem verme-leri, tek ebeveynli olan veya az gelirli olan ailelerin çocuğa gerekli desteği sağlayama-ması, ailelerin meslekleri gereği okul çalışanlarıyla sık görüşememesi ve son olarak olum-suz tutumları olarak belirtmişlerdir.

Gümüşeli (2004, s. 16) katılımı etkileyen etmenleri iki an grupta toplamıştır. Bun-lardan birisi aileden kaynaklanan etmenler diğeri ise okuldan kaynaklanan etmenler ola-rak belirtmiştir. Ailenin eğitim ve kültür seviyesinin düşük olması katılımı etkileyen et-men olarak görülmüştür. Katılım düzeyindeki düşüklüklerin bir diğer sebebi olarak ise, ailenin sosyo-ekonomik düzeyinin düşük olmasıdır. Katılımın sağlanması ve bunun iste-nilen düzeye çekilmesinde aileleri destek olmak amacıyla okulda gerekli düzenlemelerin yapılmasıyla aile katılımı arttırılabilir (Keçeli-Kaysılı, 2008, s. 80).

21 2.7. İlgili Araştırmalar

Araştırma çalışması yürütülürken ilgili alanyazın taraması yapılmış ve araştır-mayla ilişkili olduğu düşünülen bazı araştırmalara ulaşılmıştır. Ulaşılan çalışmalardan önemli bulunan araştırmalar bu kısımda eskiden yeniye doğru kronolojik olarak sıralan-mıştır.

Cone, Delawyer ve Wolfe (1985, s. 1) tarafından yapılan bir araştırmada özel ge-reksinimi olan çocukların ailelerinin katılımlarını ortaya koymak amaçlanmış ve yapılan çalışmaya 229 veli katılmıştır. Katılımın 12 temel boyutunun incelendiği mevcut çalış-mada babaların katılımın 9 boyutunda annelere kıyasla daha az katılım gösterdikleri so-nucuna ulaşılmıştır. Ailenin geliri ve ebeveyn eğitimi düzeyleri, hem annelerin hem de babaların katılımı ile pozitif olarak ilişkili bulunmuştur. Baba katılımının çocuklarının sınıf düzeyi ile ilişkisi bulunamazken, çocuğun sınıf düzeyi ile annelerin katılımları ne-gatif yönde ilişkili bulunmuştur.

Sucuoğlu (1991, s. 1) yaptığı bir araştırmada özel gereksinimi olan çocuğa sahip anne babaların aile katılımlarını anne baba olma durumları, yaş ve eğitim düzeyi gibi değişkenlere göre incelemiş ve araştırma sonucunda annelerin katılımının daha fazla ol-duğu bulgusuna ulaşmıştır. Bunun yanı sıra, ailelerin katılımlarının yaşa göre farklılaş-madığı, eğitim düzeyinde ise ortaöğretim mezunu ailelerin katılımlarının daha fazla ol-duğu sonucuna ulaşmıştır.

Sucuoğlu, Küçüker ve Kanık (1994, s. 1) yaptıkları bir çalışmada özel gereksinimi olan çocuğa sahip anne ve babaların çocuklarının eğitimlerine katılımlarının anneden ba-badan ya da çocuktan kaynaklanan değişkenlere göre değişip değişmediğini bunun yanı sıra anne ve babanın tutumları ile ailelerin katılımları arasında ilişki olup olmadığı araş-tırılmıştır. Bu sebeple mevcut araştırmada, aile katılım envanteri ve aile tutum ölçeği kul-lanılmıştır. Araştırma sonucunda anne ve babaların katılımları arasında öğretmenle ilişki kurma, eğitim sürecine katılma, sınıfta gönüllü çalışma ve veliler arası etkileşim boyut-larında farklılık bulunmuştur. Araştırmanın diğer sorusu olan tutum ve katılım ilişkisinde ise, ailelerin katılımları ve tutumları arasında anlamlı bir farklılık tespit edilememiştir.

Sucuoğlu (1996, s. 25) yaptığı bir çalışmada kaynaştırma programına devam eden çocukların anne ve babalarının çocuklarının eğitimlerine katılımlarını karşılaştırmalı ola-rak değerlendirmeyi hedeflemiştir. Mevcut çalışmada bunun yanı sıra katılımların çocuğa ya da anne babaya ait değişkenler açısından farklılık gösterip göstermediği ortaya çıka-rılmaya çalışılmıştır. Katılımı belirlemek için betimsel yöntem seçilen araştırmada özel

22

gereksinimi olan çocuğa sahip anne babaların çocuklarının eğitimine katılımlarını değer-lendirmek amacıyla Cone ve diğerleri (1985, s. 1) tarafından geliştirilen Aile Katılım En-vanteri kullanılmıştır. Araştırma sonucunda ise, anne ve babaların toplam katılım puanları ve katılım alanları puanlarının ortalamaları arasında anlamlı fark olmadığı görülmüştür.

Yaylacı (1999, s. 209) yaptığı ilköğretim okullarında ailenin okula katılımı isimli araştırmasına toplamda 360 veli katılım göstermiştir. Araştırma bulgularına bakıldığında ise; katılımın bütün boyutlarında aile katılımının yetersiz olduğu ortaya çıkmıştır. Bu-nunla birlikte mevcut araştırmada katılımı etkileyen ve engelleyen en önemli etmen ise zaman kısıtlılığı ve ailelerin sosyo-ekonomik düzeyi olarak belirlenmiştir.

Turbville ve Marquis (2001, s. 223- 231) tarafından yapılan bir çalışmada erken eğitim programlarında baba katılımı incelenmiştir. Araştırmanın bir kısmında özel gerek-sinimi olan çocuğa sahip babalar ile özel gerekgerek-sinimi olan çocuğa sahip olmayan rın katılım durumları ve düzeyleri karşılaştırılmıştır. Yapılan çalışma sonucunda babala-rın katılımları arasında anlamlı bir fark bulunamamıştır. Bununla birlikte araştırma sonu-cunda tercih edilen yöntemler, anne babaların birlikte katıldığı ve çocuklarının öğrenme-lerine yardım edebilecekleri programlardır.

Çelik (2003, s. 1) zihin yetersizliği olan çocuğa sahip babaların okulda anne-baba katılımına ilişkin görüşlerinin belirlenmesini amaçladığı çalışmasını zihin yetersiz-liği olan çocuğa sahip 110 anne ve baba ile yürütmüştür. Çelik (2003, s. 1) araştırma sonucunda ise; zihin yetersizliği olan çocuğa sahip anne-babaların çoğunluğunun genel bir ifadeyle okulda katılım alanlarını önemli buldukları, gereksinim duydukları ve katıl-mayı istedikleri bulgusuna ulaşmıştır.

Spann, Kohler ve Soenksen (2003, s. 228) yaptıkları bir çalışmada, ailelerin özel eğitime katılım düzeylerini ve çocuklarının aldıkları özel eğitim hizmetlerini değerlendir-mişlerdir. 45 ebeveynin katıldığı mevcut araştırmada çoğu ailenin çocuklarının okulla-rıyla düzenli bir şekilde görüştüklerini, BEP uygulaması hakkında bilgili olduklarını ve katılım gösterdiklerini belirtmişlerdir. Genel olarak araştırma kapsamında ailelerin katı-lım gösterdiği bulgusuna ulaşılmıştır.

Fantuzzo, Mcwayne, Perry ve Childs (2004, s. 467) yaptıkları bir çalışmada aile-lerin katılım düzeyleriyle bakıcıların eğitim düzeyleri, meslekleri ve çocuğun cinsiyeti arasında bir ilişki olup olmadığı araştırmışlar ve araştırma sonucunda ailelerin katılım düzeyleriyle bakıcıların eğitim düzeyleri, meslekleri ve çocuğun cinsiyeti arasında an-lamlı bir ilişki bulunamamıştır.

23

Salıcı ve Ahioğlu (2006, s. 1) tarafından yapılan bir araştırmaya göre, aile katılı-mıyla ilgili olduğu düşünülen bazı değişkenler incelenmiştir. Araştırma sonucunda aile-lerin çocuklarının eğitim süreçaile-lerine katılımlarında aileaile-lerin eğitim seviyeleri ve sosyo ekonomik düzeyi yükseldikçe ailelerin okul aile iletişiminin arttığı sonucuna ulaşılmıştır.

Toros (2011, s. 1) yaptığı bir araştırmada, genel eğitim sınıflarına devam eden özel gereksinimi olan çocuğa sahip annelerinin katılımlarına etki eden değişkenleri ince-lemiştir. Araştırmada 126 çocuk ve annesi katılımcı olarak yer almışlardır. Araştırma so-nucunda katılımın annelerin yaşına ve çocukların tanısına göre farklılık göstermediği an-cak analiz sonuçlarına göre, annelerin eğitim durumları, ailedeki çocuk sayısı, gelir dü-zeyleri, çocukların sınıf düzeyi ile cinsiyetleri annelerin eğitime katılımlarını etkileyen değişkenler olarak bulunmuştur.

Piştav, Akmeşe ve Kayhan (2014, s. 39) tarafından gerçekleştirilen bir çalışmada özel gereksinimi olan çocuğa sahip 50 anne ile çalışılmıştır. Araştırmada özel gereksinimi olan çocuğa sahip ailelerin çocuklarının eğitimine katılım düzeyleri çocuğun cinsiyeti, devam ettiği eğitim düzeyi, annenin eğitim düzeyi, çalışma durumu ve ailenin aylık gelir düzeyi gibi değişkenlerin açısından incelenmiştir. Araştırma sonucunda aileye ait değiş-kenlerden anne eğitim düzeyi ile aileye ait gelir düzeyinin aile katılım puanlarında bir farklılığa neden olmadığı; ancak çocukların devam ettiği eğitim düzeyi ile annelerin ça-lışma durumunun ailelerin katılım düzeyinde anlamlı bir farklılığa yol açtığı sonucuna ulaşılmıştır.

Yıldız (2018, s. 1) yaptığı bir araştırmada ilköğretim kapsamında genel eğitim sınıflarında eğitim alan kaynaştırma raporlu öğrencilerin ailelerinin çocuklarının eğitim-lerine katılımlarının, öğretmenle görüşme sıklıklarının eğitimden memnuniyetleri üzerin-deki etkisi incelemiştir. Aile katılım ölçeği (AKÖ),ve öğretmenle görüşme sıklığı bilgi formu kullanılarak 570 aileden veriler toplamıştır. Yapılan analizler sonucunda aile katı-lımı, öğretmenle görüşme sıklığı ailelerin eğitimden memnuniyetleri üzerinde olumlu et-kiye sahiptir. Buna ilaveten öğretmenle görüşme sıklığı arttıkça ailelerin çocuklarının eğitimlerine katılımlarının ve eğitimden memnuniyetlerinin arttığı görülmüştür. Araştır-mada ayrıca aile katılımı, öğretmenle görüşme sıklığı üzerinde ailelerin eğitim düzeyi, sosyo ekonomik durumlarının etkisi incelemiştir. Ailelerin eğitim düzeyi, sosyo ekono-mik durumlarının ve çocukların tanılarının ailelerin çocuklarının eğitimlerine katılımda anlamlı bir farka sebep olmadığı sonucuna ulaşmıştır. Ayrıca çalışmada ailelerin eğitim düzeyi ve sosyo-ekonomik durumlarının öğretmenle görüşme sıklıkları arasındaki ilişki-sini incelemiş ve anlamlı ilişki olmadığı bulgusuna ulaşmıştır.

24

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

3. Yöntem

Bu bölümde; araştırmanın modeline, araştırmanın ortamına, katılımcı özellikle-rine, veri toplama teknikleözellikle-rine, veri toplama sürecine ve verilerin analizi ile ilgili bilgilere yer verilmiştir.

3.1. Araştırma Deseni

Yapılan araştırmada tarama modeli kullanılmıştır. Tarama modeli bir evren için-den seçilen bir örneklem üzerinde yapılan çalışmalardan yola çıkarak evren genelindeki eğilim, tutum veya görüşlerin nicel olarak betimlenmesidir (Bursal, 2016, s. 155). Bu araştırmada ailelerin aile katılımları ve aile katılımlarını etki eden bazı değişkenler nicel veriler üzerinden ortaya çıkarmaya çalışılacağından araştırmada nicel araştırma desenine dayalı tarama modeli kullanılmıştır.

3.2. Çalışma Grubu

Araştırma Gaziantep ili Şahinbey, Şehitkamil ve Nurdağı ilçelerine bağlı ilk ve ortaokullarında öğrenim gören özel gereksinimi olan çocukların anne ve babaları ile ger-çekleştirilmiştir. Katılımcıların seçilme/belirlenme sürecinde örnekleme ait özelliklerin taşınması koşulu aranmıştır. Araştırmada katılımcılarda bulunması gereken özellikler özel gereksinimi olan çocuğa sahip olma, anne ya da baba olma olarak belirlenmiştir.

Örnekleme ait özellikleri taşıyan ve mevcut çalışmaya gönüllü katkı sağlamak isteyen tüm ebeveynler araştırmaya katılmışlardır. Araştırmada yer alan katılımcılar çeşitli or-tamlarda ölçekleri cevaplandırmışlardır. Katılımcılara verilen ölçeklerin bir kısmı araş-tırmacı tarafından bizzat teslim alınmıştır. Diğer bir kısmı ise araşaraş-tırmacı tarafından okul-lara teslim edilerek velilere ulaştırılmış ve cevaplanan ölçekler okul idarecileri veya öğ-retmenlerden teslim alınmıştır. Araştırmaya 37 baba, 57 anne olmak üzere toplamda 94 veli katılmıştır. Çalışma grubuna ait bazı demografik bilgilere aşağıdaki tablolarda yer verilmiştir.

25 Tablo 3.1.

Araştırmaya Katılan Velilerin Yakınlık Durumları

Yakınlık Derecesi Frekans Yüzde

Anne 57 60,6

Baba 37 39,4

Toplam 94 100

Tablo 3.2.

Araştırmaya Katılan Velilerin Yaş Durumları

Yaş Frekans Yüzde

Araştırmaya Katılan Velilerin Eğitim Durumları

Okul Türü Frekans Yüzde

Araştırmaya Katılan Velilerin Çocuklarının Yetersizlik Türü Durumları

Yetersizlik Türü Frekans Yüzde

Zihin yetersizliği 34 36,2

İşitme yetersizliği 12 12,8

Görme yetersizliği 1 1

Otizm yetersizliği 25 26,6

Dil ve Konuşma Güçlüğü 13 13,8

Ortopedik yetersizlik 5 5,3

Diğer 4 4,3

Toplam 94 100

26 Tablo 3.6.

Araştırmaya Katılan Velilerin Çocuklarının Yaş Durumları

Yetersizliği olan çocuğun yaşı Frekans Yüzde

6-12 61 64,9

12 ve üzeri 33 35,1

Toplam 94 100

3.3. Veri Toplama Araçları

Araştırmada Epstein ve Salinas (1993, s. 1) tarafından geliştirilen ve Lindberg ve Oğuz (2016, s. 4135) tarafından Türkçe’ye uyarlanan İlköğretimde Okul ve Aile Katılımı Ölçeği veli alt ölçeği kullanılmıştır. Bu bölümde veli, öğretmen ve öğrenci ölçeklerinden oluşan asıl ölçeğin araştırmada kullanılan veli alt ölçeği hakkında bilgi verilecektir. Mev-cut ölçeğin Türkçe uyarlama geçerlik ve güvenirlik çalışmaları Lindberg ve Oğuz (2016, s. 4135) tarafından gerçekleştirilmiştir. Araştırmada kullanılan İlköğretimde aile katılımı isimli mevcut ölçek, ailelerin katılımlarının düzey ve sıklığını belirlemektedir. Ölçek

Araştırmada Epstein ve Salinas (1993, s. 1) tarafından geliştirilen ve Lindberg ve Oğuz (2016, s. 4135) tarafından Türkçe’ye uyarlanan İlköğretimde Okul ve Aile Katılımı Ölçeği veli alt ölçeği kullanılmıştır. Bu bölümde veli, öğretmen ve öğrenci ölçeklerinden oluşan asıl ölçeğin araştırmada kullanılan veli alt ölçeği hakkında bilgi verilecektir. Mev-cut ölçeğin Türkçe uyarlama geçerlik ve güvenirlik çalışmaları Lindberg ve Oğuz (2016, s. 4135) tarafından gerçekleştirilmiştir. Araştırmada kullanılan İlköğretimde aile katılımı isimli mevcut ölçek, ailelerin katılımlarının düzey ve sıklığını belirlemektedir. Ölçek

Benzer Belgeler