• Sonuç bulunamadı

Şerif Hüseyin ile Yazışmalar ve Hicaz Sefer Kuvveti

A. CEMAL PAŞA’NIN IV ORDU KUMANDANI OLARAK

2. Şerif Hüseyin ile Yazışmalar ve Hicaz Sefer Kuvveti

Birinci Kanal Seferi öncesinde harekât sırasında Mekke Emiri Şerif Hüseyin’den de faydalanılmak istenmiştir. Bununla beraber Hicaz Bölgesinde Şerif Hüseyin hakkında 10 Ağustos 1914 tarihinde Hicaz Vali ve Kumandanı olan Vehip Beyden Başkumandanlığa gönderilen raporda; Şerifin hıyanet ve suiniyet içerisinde olduğunu bildirmiştir360. 6 Mayıs 1914 tarihli bir belgeye göre de Şerif Hüseyin’in 30 jandarmayı

uygun olmadığı halde zekat toplama görevi ile görevlendirdiği beyan edilmiştir361.

Bulunduğu konum itibariyle Şerif Hüseyin’in sefere katılmasını isteyen Başkumandanlık Vekâleti 16 Kasım 1914 tarihinde Mekke’de bulunan Şerife yazdığı

353 8. Tümenin 1914 yılındaki durumu ile ilgili olarak Liman Von Sanders hatıratında ”Çorlu’da bulunan

8. Tümeni teftiş ettim. Tümenin hali yürek acısıydı. Subaylar 6-8 aydan beri maaş alamamışlardı ve aileleri ile beraber erlerin kazanından karınlarını doyurmak zorunda bulunuyordu. Erler günlerden ve hatta senelerden beri maaş yüzü görmemişlerdi. Çok kötü besleniyorlardı ve üstlerinde yırtık elbiseler vardı”demektedir. Bkz. Sanders, a.g.e., s.22.

354 ATASE Arş., Kl.174, Ds.752-A(316), F.18, 22, 23-2; Görgülü, a.g.e., s.131; Sabis, a.g.e., C.II, s.312; Zobu, a.g.m, s.74.

355ATASE Arş., Kl.161, Ds.711(174), F.60. 356 Sabis, a.g.e., C.II, s.344, Muzaffer, a.g.m., s.13. 357 Muzaffer, Aynı yer.

358 Görgülü, a.g.e.,s.131.

359 ATASE Arş., Kl.174, Ds.752-A(316), F.5-2. 360 ATASE Arş., Kl.174, Ds.750(135), F.3. 361 ATASE Arş., Kl.174, Ds.750(135), F.1.

yazıda genel olarak; düşmanlar İslâm’ı mahvetmek için uğraşıyorlar. Fetva-i Şerifi ilân ederek, İslâm alemini cihad-ı ekbere davet ettik. Sina sınırında toplanan ordumuz Mısır’daki dindaşlarımızı İngilizlerin zulmünden kurtarmak için başarılı bir şekilde ilerlemektedir. Bunlara katılmanız pek faydalı olacaktır. Bu durumla ilgili olarak, Şerif Hüseyin’e Şam’da VIII. Kolordu Kumandanı Cemal Bey’e kaç güne kadar ne kadar kuvvetle hareket edebileceğinizi Miralay Cemal Bey’e bildirmesi istenmiştir362.

Başkumandan Vekili Enver Paşa 18 Kasım 1914 tarihinde Cemal Paşa’yı IV. Ordu Kumandanı olarak atadığında Hicaz Tümenini de onun emrine vermişti363. Cemal

Paşa 6 Aralık 1914 tarihinde Şam’a geldiğinde Hicaz Vali ve Kumandanı Miralay Vehip Bey tarafından kendisine çekilen telgrafta “Mısıra karşı yapılacak hareket için Hicaz Fırkasının dördüncü ordu ile işbirliği yapması Başkumandanlık Vekâletinin 17 Kasım (30 Kasım) tarihli emir icabından olduğundan bahisle ne suretle hareket edeceğine dair emir verilmesi”ni istiyordu. Aynı zamanda Mekke Emiri Şerif Hüseyin de “Hicaz müdafaasının Emaret tarafından deruhte edileceğini, binaenaleyh Mısır Seferi için Hicaz Fırkasının azametinde hiç bir mahzur varid olmadığını, hatta Hicaz Fırkasıyla beraber emaretin dahi Mısır Seferine iştirake amade bulunduğunu” bildirmiştir364.

Başkumandanlık Vekâleti Birinci Kanal Seferi sırasında sefer kuvvetinin mevcudunu arttırmak düşüncesiyle Hicaz Tümeninden de faydalanmayı düşündü365.

Kanal Seferi sırasında Mekke Emiri olan Şerif Hüseyin’in sefere bizzat katılması dini ve siyasî olarak önemli olduğundan dolayı366 Cemal Paşa’nın Hicaz Kumandanlığına

yazdığı emir de; Hicaz Tümeni’nin, Hicaz’da yalnız zayıf bir alay bırakarak, Mısır Seferine katılmak üzere hareket etmesini istemiştir. Tümen Medine’den Maan’a trenle nakledilecek burada toplanacaktı. Mekke Emiri bizzat veya oğullarından birisinin kumandasındaki mücahit kuvvetleriyle sefere katılmasının maddeten ve manen önemli olacağını gibi bunun siyasî olarak da gerekli olduğunu bildirmiştir. Bu emiri alan Hicaz Tümen Kumandanı Vehip Bey IV. Ordu Kumandanlığına gönderdiği cevapta; Şerif Hüseyin’in sefere katılmayı ısrar derecesinde arzu ettiğini bildirmiştir367.

362 ATASE Arş., Kl.160, Ds.707(146), F.20. 363 ATASE Arş., Kl.69, Ds.343(63), F.8. 364 Erden, Paris’ten..., s.53. 365 ATASE Arş., Kl.171, Ds.742(44), F.2-3. 366 ATASE Arş., Kl.171, Ds.742(44), F.2-3.

Cemal Paşa tarafından 10 Aralık 1914 tarihinde Şerif Hüseyin’e gönderilen yazıda; “Merkez-i Hilafet ve Saltanattan azimet etmezden evvel cihad-ı mukaddese müştereken gönderilen telgrafı okudum. Necl-i necib-i peygamberinin cihad-ı mukaddese iştiraki bütün Osmanlıları sevindirecek ve cedd-i alanızın ruh-ı mübarekesini şad edecek ve ruhaniyet-i peygamberinin muavenetine delil olacaktır. Binaenaleyh Hicaz Fırkası ve mücahidin kitlesinden mürekkep bir kuvve-i azime ile Maan istikametinde hareket buyurulmasını istirhâm ederim. Osmanlı Kuvve-i Seferiyesinin zât-ı devletlerinin kumandasında bulunmasını, hatta Mısır Seferi’nin emr-ü kumandasının taraf-ı devletlerinden deruhte buyurulması bizim için iftihar-ı azimi mucib olacaktır. Ancak şu aralık Emaret-i celile merkezinden müfarakatleri eğer kabil değilse, mücahidin-i kiramın, mahdum-u devletlerinden birinin kumandasına tevdi buyurulması menut-u re’y-i alileridir. Vali ve Kumandan Beyefendiye tamamen emirleri altında bulunduğunu tebliğ ettim” demiştir. 368

10 Aralık 1914 tarihinde Hicaz Vali ve Kumandanı olan Vehip Bey İstanbul’a gönderdiği yazıda “Emirin bir sözü bir sözüne uymaz, Emir İngiliz taraftarıdır. Emire sathi bir teşekkür ifadesiyle Mücahidin-i Mevhume’nin celbinden sarf-ı nazar edilmesi evladır’’ diyerek Şerif Hüseyin’in niyetini İstanbul’a bildirmiştir369.

Şerif bu sırada cihad hakkındaki fikirlerini almak için İmam Yahya, İdris, İbni Suud, İbni Reşad gibi başlıca Arap şeyhleriyle temaslarda bulunmuştu. Şerif, Başkumandanlık Vekâleti’ne ve Cemal Paşa’ya İngilizlerin denizlerdeki hakimiyetini ileri sürerek teenni ile hareket edilmesi gerektiğini bildirmiştir. Şerif Hüseyin bunun yanında Sudan’da bulunan şeyhlerden Sait-el-Migrani aracılığı ile İngiliz Sudan Genel Valisi Reginald Wigale’yle görüşme yaparak sefer hazırlıkları hakkındaki ilerlemeleri bildirmekteydi370. İngiltere ise, Şerif Hüseyin’in Osmanlı Devletine karşı savaşa

girmesini istiyordu371.

Başkumandanlığı ve Cemal Paşa’yı oyalamaya çalışan Şerif Hüseyin 10 Aralık 1914 tarihinde IV. Ordu Kumandanlığına yazdığı yazıda sefere davet edilmesi üzerine “Hakkımda ibraz buyurulan hissiyattan memnunum. Cihad-ı mukaddeste din-i mübin-i Ahmediye hizmet etmek büyük şereftir. Fırka kumandanıyla müştereken makam-ı sadarete keşide edilen telgrafname, zuhur edecek harbte Ordu-yu Hümayunla bizzat bulunacağım mealinde idi. Binaenaleyh vaziyet-i umumiye bütün vuzuhiyle tayyün eder ve Mısır dar’ülharekâtında bulunmak lüzumu Hicazın ve hatta Asir’in müdafaası ve muhafazası maksadını ehemmiyetten ıskat edecek bir şekil alırsa arzuları vechile hareket edileceğine şüphe yoktur. Ancak halen birinci derecede ehemmiyeti haiz olan Haremeyn-i Muhteremeyn

368Erden, “Çölde Son Türk Destanları’’ Dünya, S.1287, 3 Ekim 1955.

369Aynı yer.

370 Karasapan, a.g.e., s.130.

371 Laurence Evans, Türkiye’nin Paylaşılması 1914-1924, (Çev. Tevfik Alanay), Milliyet yay., t.y., s.109.

ile Asir’in müdafaa ve muhafazası nokta-i nazarından burada bizzat mutarassıt bulunmak lâzım geldiğine binaen mahdumlarımdan Abdullah Bey’i dün şarktan hareket ettirdiğim gibi önümüzdeki Pazartesi günü Medine-i Münevvere’ye azimet edecek edecek olan Kumandan Beyefendinin maiyetlerinde, o cihetle de bulunmak üzere Büyük mahdumum Ali Bey dahi mücahidinle beraber hareket edecektir” demiştir372.

Bu yazının alınmasından sonra İstanbul’da bulunan Sadrazam Mehmed Said Paşadan IV. Ordu Kumandanlığına gönderilen yazıda ise ‘‘Mekke-i Mükerreme Emiri Paşa hazretlerinin makamat-ı mukaddesenin muhafazası nokta-i nazarından hıtta-i hicaziye’den infikakı şimdilik dai-i mahazir görülmekte ve Hicaz fırka-i askeriyesi dördüncü ordu maiyetinde bulunacağından fırka-i mezkûre kumandanlığını deruhte etmesine sıfat-ı emareti gayri müsaid bulunmaktadır”373

denmiştir.

11 Aralık 1914 tarihinde Mekke-i Mükerreme Emaretiyle Hicaz Vali ve Kumandanlığından Başkumandanlık Vekâleti’ne gönderilen belgeye göre; önemli bir hecin süvar kuvvetinin top ve mitralyözle desteklenerek IV. Ordu’nun emrine verilmek üzere hareket edeceği bildirilmiştir374.