• Sonuç bulunamadı

Örgütsel Davranışın Çözümlenmesinde Okul Kültürü

2.4. Okul Kültürü

2.4.5. Örgütsel Davranışın Çözümlenmesinde Okul Kültürü

Arslan ve diğerlerine (2005) göre davranış, insanların olaylara gösterdikleri etki ve tepkileri karşılayan bir kavram, Başaran’a (2000) göre ise davranış insanın gözlenebilir, ölçülebilir, yinelenebilir ve anlatılabilir bilinçli etkinlikleri, bireyin yapabileceği her şey olarak tanımlanabilir. Diğer bir deyişle, davranış organizma tarafından yapılan her türlü eylemdir. İnsanın bilinçli yapmadığı kas seğirmeleri (tic), tepkeleri (reflex), sakız (bilinçsiz) sözcükleri davranış değildir.

Davranışlar doğrudan gözlenebildiği gibi, dolaylı olarak da gözlenebilir. Davranış, canlı olmanın gereğidir. Bütün canlılar, yaşam gereksinimlerini karşılamak için uğraşmak zorundadırlar. Bu yüzden davranış, yaşamın vazgeçilmez zorunlu bir aracıdır. Davranış dirik (dinamic) bir olgudur. Bir davranışın sürecinde bilişsel devinimsel ve duygusal etkinliklerin biri ya da tümü birden bulunabilir. Ayrıca bir davranışı ortaya çıkaran içsel ve dışsal nedenler çözümlenmeden davranışın anlaşılması da olanaksızdır; bu yüzden davranış aynı anda karmaşıktır (Başaran, 2000).

İnsan davranışı, insanın amaçlarına ulaşmak (gereksinmelerini karşılamak, yaşamak) için yapılan bilinçli etkinliklerdir. Örgütsel davranış ise, örgütün amaçlarının gerçekleştirilmesi (gereksinmelerinin karşılanması, yaşaması) için örgüt üyelerinin yaptıkları bilinçli etkinliklerdir. İnsan da örgüt de birer sistemdir. Nasıl ki insan, yaşamasını davranışlarına borçluysa, örgüt de, yaşamasını üyelerinin davranışlarına borçludur. İnsanın nasıl davranacağını o anda içinde bulunduğu çevre belirler. Örgüt ortamı başka çevrelerden kendine özgü koşullarıyla ayrıldığından, örgütte çalışan insan, bu koşullara uygun davranır (Başaran, 2000).

İşgöreni etkileyen örgütsel ortamı, bir bütün olmakla birlikte, daha yakından incelemek üzere, yapay olarak, işlevsel ve toplumsal çevreye ayırmak olanaklıdır. İşgören, işlevsel çevresinde görevini yapar; toplumsal çevresinde de kendinden beklenen rolü oynar. İşgörenin yaptığı görev davranışları ve oynadığı rol davranışları tümleşerek örgütsel davranışı oluşturur (Başaran, 2000). Çelik’e (2009) göre, bir örgütün üyesi, örgüte üye olmayana bakarak, daha değişik davranışlar yapar; daha değişik haklar elde eder; örgüte daha çok bağlanır; bir topluma ilişkin olmanın duygusunu yaşar.

Başaran’a (2000) göre örgütsel davranış, örgütün amaçlarının gerçekleştirilmesine yönelik işgörenin örgüt ortamında yaptığı gözlenebilir, ölçülebilir, yinelenebilir ve anlatılabilir, bilinçli, bilişsel, devinimsel ve duygusal etkinlikleridir. Çelik’e (2009) göre ise örgütsel davranışın çözümlenmesinde daha çok, iş görenlerin dışa yansıyan davranışları incelenmektedir. Oysaki örgütsel davranışın bir de sembolik yönü vardır. İşte bu sembolik dünyanın yorumlanması, örgütsel kültürün tanınmasıyla mümkün olabilir. Bir takım değer, sembol, hikaye ve mitolojilerden oluşan örgütsel kültür, iletişim sürecine farklı bir boyut katmaktadır.

Bireylerin kendi başlarına gösterdikleri davranışlar ile örgüt ortamında gösterdikleri davranışlar birbirlerinden farklılaşmaktadır. Köse ve Karcıoğlu’na (2002) göre örgütsel davranış, bireylerin örgüt içinde yaşadıkları kızgınlık, moral bozukluğu, örgüt içi diğer bireylerle yaşadıkları çatışmalar, yöneticilerin uyguladığı cezai işlemler, örgüt içi grupların güç mücadelesi gibi değişik şekillerde ortaya çıkan durumlardır. Toplumsal olarak, insan davranışını düzenleyen iki kaynak vardır:

Birisi, gruptaki bireylerin davranışlarının yapısı, diğeri ise grubun kültürüdür; gruptaki üyeleri bütünleştiren ortak inanç ve yönelimlerdir. İşgörenlerin örgütlerde gösterdikleri davranışların altında yatan pek çok neden vardır. Kültürün temel öğeleri olan değer, norm, inanç, tören, gelenek, sembol v.b. çalışanların örgütsel davranışını derinden etkilemektedir. Bireyler çalıştığı örgütün kültüründen bağımsız hareket edemez. Bu olgu, örgütsel davranışın daha iyi tanımlanması ve çözümlenmesi için örgütlerdeki baskın kültürün araştırılmasını zorunlu kılmaktadır (Arslan vd, 2005).

Balcı (2001) örgüt kültürünün, çalışanların sadece iyi davranışını ve nasıl yapması gerektiğini belirlemediğini, onun işin dışındaki davranışlarında ve dünyaya bakışında da etkili olduğunu belirtir. Buradan yola çıkarak diyebiliriz ki, örgütlerde çalışan bireylerin örgütsel davranışlarında o örgütte baskın olan değerler, normlar, inançlar, gelenek ve töreler, törenler ve toplantılar ve örgütle ilgili semboller önemli rol oynamaktadır (Arslan vd, 2005).

Başaran’a (2000) göre örgütsel davranış, bir çevrede oluşur. Davranışın girdileri, çevreden gelen etkilerdir. İnsan bu etkileri özgücüne dönüştürür ve bu özgüçle dış etkiye karşı tepkide bulunur. İnsan, davranış sisteminin çıktısı olan tepkiye bakar ve tepkiden aldığı dönütlerle tepkisini ya pekiştirir ya da değiştirir. İnsan, çevresinden aldığı etkiler çoğaldıkça, davranış sistemini geliştirir, büyütür.

Örgütsel yaşamda bireylerin davranışlarının temel belirleyicilerinden biri de o örgütün kültürüdür. Nasıl ki, toplumda değer yargıları, bireylerin davranışlarına yön verirse örgütte de durum aynıdır. Birey, toplumda veya örgütünde sahip olduğu statü ve rol gereği, tanımlanmış doğruları ve yanlışları ilgili kültürün öngördüğü şekilde yerine getirir. O halde bir örgütün kültürü, bireylerin ve grupların davranışlarını etkilemekte ve örgüt içindeki bireylerin ve grupların davranışlarının sınırlarını belirlemektedir (Özdevecioğlu, Çelik, 2009).

Schein’a (1991) göre örgüt kültürü, örgütsel davranış kalıpları

oluşturmaktadır ve bunları desteklemektedir. Örgüte yeni katılan üyelere nasıl davranmaları gerektiğini öğreterek, örgüt üyeleri arasında ortak bir dil, algılama, düşünme ve duygudaşlık oluşturarak örgüt üyelerini sosyalleştirmektedir. Örgüt çalışanlarına çeşitli problemlerin çözüm yolunu gösteren ve örgüt çalışanlarının

davranışlarını makul ve anlamlı kılan bir temel sağlayan örgüt kültürü, örgütün istikrarlı bir şekilde varlığını sürdürebilmesinde hayati bir öneme sahiptir

Bir okulun kültürü, okulun başarmaya çalıştığı temel değerler olarak ifade edilen okul vizyonu ile okulun desteklediği yardımcı değerler olarak ifade edilen davranış kalıplarından oluşur, ideal olarak, bir okulun yardımcı değerleri, okulun temel değerlerini kazanmaya yardım eder. Okuldaki eğitim işgörenlerinin belirli temel ve yardımcı değerlere uymalarını teşvik etmek, onları bunun için desteklemek, sonuçta, bir örgütün belirli normlar geliştirmesine ve örgütün amaçlarını başarmak için üyelerinin belirli davranışlar sergilemesine neden olur (Karaoğlan, 2006).

Örgütsel kültür kuramı, okullar arasındaki kültür ve başarı farklılıklarını tanımanızı sağlar. Örgütsel kültür, örgütün temel kişiliğini oluşturur. Okulları sahip oldukları kültürlerle birbirinden ayırabiliriz. Eğitim örgütlerinde insan ilişkileri önem taşır. Bundan dolayı okuldaki örgütsel davranışın iyi anlaşılması için, okulun sembolik dünyasının tanınması gerekir. Eğitim örgütlerinde yönetici, öğretmen ve öğrenci karmaşık bir örgütsel davranış yumağı oluşturur. Bu karmaşıklığın giderilmesi, okul ortamındaki davranışları yönlendiren değer, inanç, sembol ve felsefenin anlaşılmasıyla ve okul kültürünün araştırılmasıyla mümkün olabilir. Bu bakımdan okul kültürü, okuldaki örgütsel davranışın bir aynasıdır. Okul kültürü gözlenebilen ve gözlenemeyen birçok davranışın aydınlatılmasına yardımcı olmaktadır (Çelik, 2009).

Okulu okul yapan en önemli öğelerden birinin öğretmenler olduğu düşünülürse, okul kültürünün öğretmen davranışlarını aydınlatması da beklenmektedir.

Benzer Belgeler