• Sonuç bulunamadı

ÖĞRETMEN EĞİTİMİNDE BİLGİ OKURYAZARLIĞININ YERİ VE

ÖNEMİ AA

Bilginin nitelik ve niceliğindeki artış sonucu bireyin performansının da buna paralel nitelikte artması beklenmektedir. Bireyin okul eğitimi süresince alması beklenen bilgi okuryazarlığı becerilerine öncelikle onları eğitecek öğretmenlerin sahip olması gerektiği görülmektedir. Bayrak’a (1999:10) göre öğretmenlik devamlı gelişme halinde olması gereken alan bilgisi, genel kültür, öğretmenlik yeteneği ve evrensel kaynaklardan beslenmesi gereken çok özel bir ihtisas mesleğidir.

Bilişsel bilimdeki gelişmeleri anlamak ve bilginin miktarındaki artışın farkında olmak öğrenim sürecinde göz önünde bulundurulması gereken bir konudur. Paradigmaların, bilginin zihinsel süreçte oluşturmasından önce, bilgiye erişme, değerlendirme ve kullanma sürecine doğru değiştiği bilinmektedir. Bilgi okuryazarı öğretmen, değişik anlayışları ve öğretim yaklaşımlarının en uygununu bulmalı, seçmeli ve kullanmalıdır (Carr 1998:2).

Öğretmenin kendini yetiştirmesi öğretmenlik hayatı boyunca sürmelidir. Öğretmen, eğitim fakültesinden mezun olduktan sonra da öğrenmeye devam etmeli ve öğreten rolü yanında öğrenen rolü devam etmelidir. ALA (1989) Bilgi Okuryazarlığı Komitesi Sonuç Raporunda da öğretmenler için bilgi okuryazarlığının önemi üzerinde durulmaktadır. Rapora göre öğretmen eğitimi ve performans beklentileri, bilgi okuryazarlığını içerecek biçimde geliştirilmelidir. Öğretmen eğitiminin bilgi okuryazarlığı becerilerini kapsayacak şekilde değiştirilmesi gerekmektedir. Bilgi okuryazarlığı ve kaynağa dayalı eğitimde öğretmen, öğrenciye hazır bilgileri sunan değil bilgi kaynaklarına erişmelerini sağlayan, yönlendiren kişidir. Bu fonksiyonu yerine getirmesi için öğretmenin bilgi kaynaklarını kullanması gerekir. Bu kaynaklar bilgi ağları, müracaat kaynakları, süreli yayınlar, gazeteler ve diğer kaynaklardır. Öğretmenler, problem çözmeye dayalı eğitim modelini öğrencilerine uygulayarak onların bilgi okuryazarı olmalarını sağlamalıdır.

Breviek (2000), ALA tarafından hazırlanan Sonuç Raporu’ndaki önerileri değerlendirmesinde konuyu bilgi okuryazarlığı çalışmalarını düzenleyen NFIL çerçevesinde ele almıştır. NFIL bilgi okuryazarlığının yaygınlaştırılması için eğitim, kamu ve iş dünyasına yönelik çalışmalar yapmaktadır. Breviek, bilgi okuryazarlığı alanında araştırma ve uygulamalı projelerle bilginin kullanımı ve bilgi gereksinimine yönelik çalışmaların yaygınlaşarak devam etmesi gerektiğini belirtmektedir. Konunun öneminin anlaşılması, bilgi okuryazarlığının müfredatlara entegrasyonu ve bilgi okuryazarlığı standartlarına yönelik çalışmalar yapılmış olmasına rağmen Breviek’e göre öğretmen eğitiminde bilgi okuryazarlığı kapsamında yapılması gereken değişiklikler yapılamamıştır ve öğretmen adaylarının eğitim fakültelerinden bilgi okuryazarlığı becerilerine sahip olabilmeleri için NFIL bünyesinde ulusal düzeyde bir çalışmanın yapılmasının başlatılması gerekmektedir.

Ulusal Bilgi Okuryazarlığı Forumu (NFIL) 1998 toplantısında 1989 yılında yayınlanan ALA Sonuç Raporunda yer alan öğretmenlerin eğitiminin bilgi okuryazarlığını içerecek şekilde değiştirilmesi için hiç bir şeyin yapılmadığı belirtilmiştir (NFIL 1998:5).

Breivik (2000) ALA Sonuç Raporunu değerlendirdiği çalışmasında öğretmen eğitiminde bilgi okuryazarlığının ele alınması konusunda hiçbir şeyin yapılmadığını belirtmiş ve önerileri arasında bu konuya da yer vermiştir. Öğretmen eğitimiyle ilgili kurumların ulusal düzeyde bilgi okuryazarlığını gündemlerine alması ve bu alanda işbirliği yapmaları ve bilgi okuryazarlığının eğitim fakültelerinin programlarına entegrasyonu Breviek’in önerileri arasında bulunmaktadır.

Böyle bir entegrasyon çalışması Miner tarafından yapılmış ve öğretmen adaylarına yönelik bir bilgi okuryazarlığı programı geliştirilmiştir. Bu program Bringham Young Üniversitesi’nde seçmeli ders olarak başlatılmış, öğretmen

adaylarının gereksinimleri doğrultusunda gözden geçirilerek, müfredata entegrasyonu yapılmıştır (Carr 1998: 2).

O’hanlon tarafından oluşturulan öğretmenler için bilgi okuryazarlığı modelinde ise öğretmen adayları için işbirliği ve problem çözme aktivitelerinin önemi vurgulanmaktadır (Carr 1998:2).

Carr (1998:2) öğretmenler için bilgi okuryazarlığı programına yönelik, on alan çalışması yapmıştır. Bu çalışmalar öğretmen adayları ve öğretmenler için ders planları geliştirilmesinde yardımcı olmuştur. Öğretmen adayları için, kaynağa dayalı eğitim, internette arama yöntemleri ve test hazırlama gibi konular bir sömestr ders olarak verilmiştir. Bu alan çalışmalarından çıkan ortak sonuç, bilgi okuryazarlığı programlarının öğretmen adayları için önemli ve gerekli olduğudur.

Braun (2001:13-18) sosyal alanlardaki öğretmenlerde olması gereken onbir beceriyi sıralamıştır. Genelde bu beceriler, bilgi teknolojilerini kapsamakla birlikte öncelik bilgiye erişim ve araştırma için sahip olunması gereken bilgi okuryazarlığı becerilerini de içermektedir. Braun’a göre öğretmenlerin bir eğitimci olarak öncelikle kendilerinin bilmeleri gereken beceriler şunlardır: Internet ve linkleri değerlendirme, bilgi hırsızlığına karşı alınması gereken önlemleri bilme, veritabanlarını kullanabilme, tablo okuyabilme, kelime işlemci ve diğer elektronik (grafik vb) yazılımları bilme, bilgisayar donanımı bilgisine sahip olma ve multimedya (çoklu ortam) kullanabilme, FTP uygulamalarını bilme, web sayfası hazırlayabilme, sosyal alanlara yönelik yazılımları bilme, yeniliklere açık olma ve geleceğe yönelik plan yapabilmedir.

Tablo 4: Kaynağa dayalı bilgi okuryazarlığı modeli

Eski Metot Geçiş Dönemi Yeni Metot

Bilgisayar okuryazarlığı + Davranışçı teoriyle oluşan beceriler Öğretmen adaylarının eğitimine taşınabilir güncel donanım + Profesyonel gelişimin kurulduğu zihinsel süreç

Kaynağa dayalı öğretim +

Yapılandırmacı teoriye göre oluşan bilgi okuryazarlığı

Kaynak : Sheehy (2001:28) AA

Konuya başka bir noktadan yaklaşan Sheehy (2001:28) eğitimde paradigmaların değişmesi ile kaynağa dayalı öğretim ve bilgi okuryazarlığı arasındaki ilişkiyi vurgulamaktadır (Bkz: Tablo 4).

Günümüzde okullar ve akademik kuruluşlarda eğitim ve araştırma ile yeni teknolojiler birleştirilmekte ve ulusal ve uluslararası ağlar yardımıyla bilgiye uzaktan erişilmektedir. Bu gelişmeler öğretmen ve öğrencilerin veritabanları yapısı, uzaktan erişim arayüzlerinin ve yazılımların kullanılmasını bilmelerini gerektirmektedir. Öğretmenler ve kütüphaneciler, elektronik kaynak labirentinde öğrencilere yol gösterici rolünü üstlenirken uygulama yazılımlarını ve bilginin üretim ve dağıtım döngüsünü öğretmek sorumluluğunu da yüklenmektedir (Rader 2001:27).

Araştırmacıların çoğu, öğretmenlerin eğitim sürecinin en önemli ögelerinden biri olduğu konusunda hem fikirdir. Eğitim sisteminde içerik, yöntem veya teknoloji alanındaki yenilikler ancak öğretmenin bu konularda olumlu tutumu ve yeniliği kabul ederek uygulamaya dönüştürmesiyle sonuç vermektedir (Memmedova ve Seferoğlu 2002:1).

İlk ve ortaöğretim müfredatlarının 21. yüzyıla hazırlanmasında, “eleştirel düşünme”, “problem çözme” ve “karar verme” becerilerinin önemi belirtilmektedir. Bu üç beceri öğrenmeyi öğrenen bireyler için temel becerilerdir.

Başka bir deyişle bilgi okuryazarı kişi, nasıl öğreneceğini öğrenmiş kişidir. Öğretmenlerin nasıl öğreteceklerini bilmeleri için önce öğrenmeyi öğrenmiş olmaları diğer bir deyişle bilgi okuryazarı olmaları gereklidir (Carr 1998:1).

Öğretim ve öğrenme sürecinde bilgi okuryazarlığının önemi vurgulanmasına rağmen bilgi okuryazarlığının öğretmen adaylarının eğitimine entegrasyonu gerçekleştirilememiştir. Bilgi okuryazarlığının müfredata entegrasyonu bu amaçla eğitim programlarında bilgi okuryazarlığı derslerine yer verilmesi konusu ele alınmalıdır (Carr 1998:3).

ABD’de başta ACRL olmak üzere çeşitli meslek dernekleri öğretmen adaylarının eğitimleri sürecinden bilgi okuryazarlığı becerilerine sahip olarak mezun olmaları için çalışmaktadır. Bilgi okuryazarlığı becerilerinin öğrencilere kazandırılmasında öğretmenlerin okul kütüphanecileri ile işbirliğine giderek özellikle ilk ve orta öğretim öğrencilerine yönelik çalışmalar yapmaları gerektiği vurgulanmaktadır (Carr 1998:3).

Öğretmen eğitiminde Northern Iowa Üniversitesi (UNI), Eğitim Fakültesi (Teacher Education Faculty) öğrenciler için hazırlanmış olan bilgi okuryazarlığı standartları öğretmen adayları için adapte etmiştir. (Krueger 2000). Öğretmen adaylarına bilgi okuryazarlığı becerilerinin kazandırılmasına yönelik çeşitli çalışmalar yapılmaktadır. Her ülke bilgi toplumu olma yolunda toplum bireylerini eğitecek öğretmenlerin eğitimine gerekli önemi vermelidir. Öğretmenlerin çağa uygun becerilerle donatılmaları gerekmektedir. Bu nedenle öğretmen adaylarının eğitim programlarının da gelişmelere paralel olarak yenilenmesi gerekmektedir. Okulların istenen seviyeye ulaşması, öğretmen yetiştirme programlarının değişen gereksinimlere göre yeniden şekillenmesi gerekmektedir (Güven 2001:2; Bayrak 1999:10).

Çağdaş insanı yetiştirmede yeni bir eğitim programına gereksinim duyulmaktadır. Bu program, bilgiye ulaşma yöntemlerini bilen, problem çözme

yeteneği gelişen, öğrenme ve bilgilenme isteğini devamlı canlı tutan, analitik düşünme becerisi kazanan, öğrenmeyi ekip çalışmasına yönlendiren ve öğrencinin öğrenimi sırasında aktif olarak katılımını sağlayan yaklaşımları içermelidir. Bu programların gerçekleşmesi için öğretmen adaylarının gereksinimleri karşılayacak bilgi ve becerilerle fakülteden mezun olmaları gerekmektedir (Gürşimşek 1998:25).

1996 yılında UNESCO tarafından düzenlenen konferansta, becerilerde sürekli olarak yeniden yapılanmanın gerektiği ve yeni bilginin oluşturulmasındaki katkılarından dolayı, öğretmenlerin yetiştirme programlarında yapısallaştırıcı yaklaşımın yer alması gerektiği tartışılmıştır (Güven 2001:2).

Benzer Belgeler