• Sonuç bulunamadı

ARAŞTIRMANIN KURAMSAL ÇERÇEVESİ VE İLGİLİ ARAŞTIRMALAR

2.2 21. YÜZYIL BECERİLERİ

21. yy Temaları: Küresel Farkındalık, Finansal, Ekonomik, İşletme ve Girişimcilik Okuryazarlığı, Sivil Okuryazarlık, Sağlık Okuryazarlığı ve Çevre Okuryazarlığı

2.8 ÇOCUKTA YARATICILIĞIN GELİŞİMİ

çekinmeyen, öz yeterlik sahibi kişilerdir. Deney ve buluş yapma konusunda yetenekli, maceracı, hayal kurabilen, araştırmacı, sentezci yargıya ulaşabilen kişiliklere sahiptirler (San, 2008; Sternberg, 2006). Sorunlara yeni ve uygun çözümler bulmak için gereken zihinsel hareketliliğe, doğru sorular sorup sorunları tespit etme yeteneğine, var olan bilginin ötesine gitme isteğine, kuvvetli bir içsel motivasyona ve tutkuya sahiptirler. Bunlara ek olarak başarısız olmaktan da çekinmezler (Rowe, 2004/2007: 47). “Alışılmamış düşünceleri, alışılmamış açıklıkta ve kısaca anlatan, önemli buluşlar yapan, yeni bakış açıları, yargılar ve içgörüler oluşturan, özgün yollarla ve yazılarla dünyaya açıklayan ve bu yolla kültürü değiştiren kişilerdir” (Üstündağ, 2009: 36).

Sak (2014) Davis, Tardif ve Sternberg’in çalışmalarından yaratıcı kişilerin özelliklerini; orijinal, yüksek zekâya sahip, yaratıcılığın farkında, sıra dışı ve mantıksal düşünen, sorgulayan, bilgili deneyimli, bağımsız karar veren, risk alan, enerjik, meraklı, espritüel, bilinmeye karşı ilgi duyan, hayal gücü gelişmiş, sanata duyarlı, açık görüşlü, içedönük, sezgisel, duygusal ve etik değerlere sahip olarak özetlemiştir. Çoban (1999) yaratıcılık düzeyleri yüksek kişileri diğerlerinden ayıran özellikleri; bağımsızlık, merak, çaba, yoğunlaşma, bilgi, risk, motivasyon, sorunlara duyarlık, esneklik, akıcılık, orijinallik, sezgi, hayal gücü, çelişkiler olarak sıralamaktadır. Bu özelliklerden yola çıkarak yaratıcı bireyleri; meraklı, açık fikirli, olaylara iyi yönden bakabilen, özgüven sahibi, hırslı, güçlükler ve bilinmezler karşısında pes etmeyen, şüpheci, yılmadan çalışan, kavramlara farklı bakış açılarından yaklaşabilen, tarafsız, içsel motivasyon sahibi ve yaratıcılık ile ilgili etkinliklerden keyif alan kişiler olarak ifade etmek mümkündür.

2.8 ÇOCUKTA YARATICILIĞIN GELİŞİMİ

Çocukta yaratıcılık doğumla başlarken, gelişmesi yaratıcılığını keşfeden kişi ile başlamaktadır (Bayındır, 2013: 43). Yaratıcılığın gelişmesi kişinin diğer gelişimlerinden farklıdır. Bu nedenle anne baba ve eğitimcilerin çocuğun yaş düzeylerine göre gösterdikleri yaratıcı düşünme özelliklerini bilmeleri önemlidir. Bu özellikleri bilen anne-baba ve eğitimciler çocukları daha iyi anlar, iletişim kurar ve eğitim verirler. Yalnız her çocuğun yaratıcılığı kendine hastır. Bunun için her

25

çocuğun yaratıcılığı kendi özellikleri içinde değerlendirilmelidir (Ömeroğlu, 1990). Çocuklar, yaratıcılıkları erken dönemlerden itibaren desteklendiğinde çocukluk ve sonrasında yetişkinlik döneminde daha başarılı, üretken ve verimli kişiler olarak yetişeceklerdir. Bu nedenle çocuklarda bulunan yaratıcılığa olumlu yaklaşılmalı ve yaratıcılıkla ilgili tüm çabaları yetişkinler tarafından desteklenmelidir (Çetin, 2015: 89). Araştırmalar uygun ve doğru eğitim ortamlarının, uygun materyallerin ve yaratıcı yöntemlerin yaratıcılığı geliştirebileceğine dair benzer bulgular içermektedir (Orhon, 2014: 21).

2.8.1 Okul Öncesi Dönemde Yaratıcılığın Gelişimi (0-6 YAŞ)

Yaratıcılık hayatın ilk yıllarında annenin bebeği ile oynadığı oyunlarla kendini belli eder (Mangır ve Aral, 1992: 42). Yaratıcı davranışın ortaya çıkıp gelişmesinde anne ya da anne yerindeki kişi ile olan ilişki büyük öneme sahiptir. Çocuk oyun oynadığı sırada yaratıcılığı en yüksek seviyeye ulaşmaktadır. Çocuklar doğdukları andan itibaren çevrelerinde duydukları sesleri, gördükleri hareketleri taklit etmeye başlarlar. Zamanla ve yaşla beraber hayal gücü ve yaratıcılıkları da gelişim göstermeye meyillidir (Pala, 1999: 24).

0-2 yaş arası dönemde çocuk, bir yaşındayken çevresindeki uyaranlara tam olarak hâkim değildir. El çırpma, vurma gibi basit oyunlar oynamaktadır. İki yaşına doğru çevresini keşfetmeye başlar, nesneleri tanır ve türüne göre kullanmaya başlar (Bozoklu, 1994: 19). 2-4 yaş arası dönemde çocuk, yaşantıları ile yaşantılarının sözel ve hayali oyunlarla tekrarları vasıtasıyla dünyayı öğrenir. Bağımsızlık duygusu gelişir, her şeyi kendisi yapmak ister böylece kendi yeteneklerine güvenmeye başlar. Yaşadığı dünyayı keşfederken bunun yanında dünyaya uyum sağlamayı da öğrenirler bu nedenle anne babalar çocuklarıyla beraber yaşadıkları dünyayı keşfetmelidirler. Bu dönemde çocuklara hazır oyuncaklar yerine hayal gücünü geliştirici bloklar ve tuz seramiği verilip kendi başlarına bir şeyler yapmaları için cesaretlendirilmelidirler (Ömeroğlu ve Turla, 2001: 51). 4-6 yaş arası dönem çocuğun kendi yeteneklerinin farkına vardığı dönemdir. Kişiliği oluşmaya başlayan çocuk kendini başkalarından farklı görmeye başlar. Başkalarının söylediklerini ve yaptıklarını dikkate alır bunun yanında kendi planları, korkuları, ihtiyaç ve ümitlerini de tartışır. Büyüyen çocuğun çevresi arasında giderek artan karşılıklı etkileşim sonucu yaratıcı etkinlikler ortaya

26

çıkmaktadır. Büyüdükçe okulun, toplumun, kültürün çocuğa etkileri kendini göstermeye başlar (Mangır ve Aral, 1992: 43).

2.8.2 İlkokul Döneminde Yaratıcılığın Gelişimi ( 6-12 YAŞ)

Yaratıcılığın gelişmesi için kritik bir dönem olan ilkokul yıllarında çocuk aileden ayrılarak daha fazla uyarıcılarla etkileşim halindedir. Bu durum çocuğun yaratıcılığının gelişmesine katkı sağlayabilir (Süzen, 1987: 20). 6-8 yaş arası dönemde çocuğun hayalleri gerçeğe yönelmiştir. Çocuğun yaptığı resim gerçeği yansıtır ancak gördüklerinden çok düşündüklerini çizerler. Bu dönem okul ortamı ödüllendirici ve cesaretlendirici ise öğrenmek onlar için keyiflidir. Yetişkinler kısıtlamadıysa merakları devam eder. Bu dönem çocuğu için rol oynama ve yetişkin etkinliklerine katılmanın büyük önemi vardır. 8-10 yaş arası dönemde çocuklar kendilerini güçlü kahramanlarla özdeşleştirirler, becerilerini ve hayal güçlerini arkadaşlarına yardım etmek için kullanmaya teşvik edilebilirler. Bu dönemde çocuğa orijinal fikirlerini ve yaratıcılıklarını göstermeleri için fırsatlar verilmelidir. Çocuğa öğrendiklerini kullanabilme imkânı verilmeli, çocuğun güçlü yönleri gösterilip her durumda en iyi olamayacağı belirtilmelidir. 10-12 yaş arası dönemde çocuklar keşiflerden hoşlanır. Kızlar kitaplar ve taklit oyunlarla keşif yaparken erkekler kendi deneyimleri aracılığıyla keşifler yaparlar. Okumak çocuklar için çok önemlidir; uzun süre okuyup düşünebilirler. Bu dönemde çocuklar her şeyi denerler bu nedenle çocuğa keşfetmesi, düşüncelerini yapılandırması, okuması ve deneyimlerini paylaşması için imkân tanınmak gerekir (Ömeroğlu, 1990: 29-30).

2.8.3 Ergenlik Döneminde Yaratıcılığın Gelişimi (13-19 YAŞ)

Bu dönemdeki çocukların yeni ilgi alanları ortaya çıkar, hobileri gelişir. Arkadaşlık ve akran ilişkilerinde artış görülür. Anne baba ve öğretmenler ergenin hayallerini bilimsel ve edebi üretime yönlendirmelidirler. Okullardaki zihinsel ve fiziksel çalışmalar aracılığıyla ergenlerin araştırmacı, keşifçi ve meraklı yönleri ortaya çıkarılmalıdır. Bireyde, ergenliğin son döneminde üniversite yaşantısıyla beraber soyut, mantıksal ve yaratıcı düşünce yapısında gelişme görülmektedir. Bilgisayar ve internet sayesinde zengin ve çeşitli bilgiye ilk elden ulaşan bireyde düşünceler çeşitlenmektedir (Argun, 2004: 54).