• Sonuç bulunamadı

Çocukların ve Annelerin Poliklinikte Bekleme Süreleri İle Yaşadıkları

2. GENEL BİLGİLER

5.4. Çocukların ve Annelerin Poliklinikte Bekleme Süreleri İle Yaşadıkları

Hastanın bekleme alanlarında geçirdiği sürenin genel olarak diğer birimlerden daha uzun olduğu bilinmektedir. Bu sürenin uzunluğu hastalar üzerinde olumsuz duygusal tepkilere neden olur (Yıldırım ve Muslu 2006). Bu doğrultuda araştırmamızda poliklinikte bekleme sürelerinin kaygı düzeyleri üzerindeki etkisinin incelenmesinde, poliklinikte bekleme süresi arttıkça çocuklarda ve annelerdeki durumluk kaygı düzeylerinin arttığı bulunmuştur (Tablo 9). Yapılan bir çalışmada poliklinikte bekleme süresi başlangıç olarak 15 dakika eşik süre olarak kabul edilerek hastaların memnuniyet ve anksiyete durumları değerlendilimiş bekleme süresi arttıkça hastalarda ankisyete ve memnuniyetsizliklerde artış görülmüştür (Meyer et al. 2016). Nascimento ve arkadaşlarının (2011) yaptığı çalışmada çocukların poliklinikte bekleme sürelerinin azaltılması ile çocuklardaki anksiyete içeren

davranışlarda azalma görüldüğü belirtilmiştir. Karisalmi ve arkadaşlarının (2020) yaptığı çalışmada ise çocukların hastane gününün en kötüsünün beklemek ve ağrı olduğunu bildirdiği görülmüştür. Bu durum araştırmamızın belirtilen literatür bilgileri ile paralellik gösterdiğini ortaya koymuştur.

Sonuç olarak; çocuk polikliniklerine başvuran anne ve çocukların yaşadıkları kaygıların farkında olunması, hastalık, hastane ortamı ve prosedürler hakkında çocuk ve annelere bilgilendirilme yapılması, bekleme sürelerinin doğru planlamalarla süredürülmesi, çocuk ve evebynlerinin kaygı ve korkularını en aza indirmede etkili olduğu, bakım ve tedaviye olumlu katkılar sağladığı vurgulanmaktadır. Yapılan benzer araştırmalarda da bilgilendirmenin kaygı düzeylerini azalttığı ortaya konulmuştur (Benedicta et al. 2020, Baumann et al. 2020).

6. SONUÇ VE ÖNERİLER

6.1. Sonuçlar

Bu çalışmada çocuk polikliniğine başvuru sırasında çocukların ve annelerin kaygı düzeyleri araştırılmış olup, araştırmadan elde edilen sonuçlar aşağıda özetlenmiştir.

Çalışmaya 330 çocuk dahil edilmiş, çocukların yaş ortalaması 10,18±1,11 olup, %53,3’ü kız, %46,7’si erkeklerden oluşmaktadır. Çocukların %59,1’i hastaneye ulaşımda özel araçları ile geldiğini belirlenmiştir. Çocukların %97,3’ü daha önce en az bir kez hastaneye geldikleri, hastaneye gelme nedenlerinin %29,5 ile rutin kontroler olduğu belirlenmiştir. Çocukların %51,5’inin daha önce hastanede yatarak tedavi gördüğü, yatarak tedavi nedenlerinin en sık (%54,3) ateşli hastalıklar nedeniyle olduğu belirlenmiştir. Çocukların %77,3’ünün hastaneye gelmeden önce ebeveynleri tarafından bilgilendirildiği, bilgi alma kaynaklarının %66,7 oranında yalnızca anneleri olduğu belirlenmiştir (Tablo 2).

Çalışmaya 330 anne katılmış olup, annelerin yaş ortalamasının 36,24±7,25 olduğu, %40,4’ünün ilkokul mezunu ve %66,1’inin ev hanımı olduğu, %6,6 sının sağlık çalışanı olduğu belirlenmiştir. Annelerin %56,1 oranında sosyoekonomik durumlarını gelir gidere denk olarak ifade ettiği, %80’inin şehir merkezinde yaşadığı, %77,9’unun çekirdek aile yapısına sahip olduğu belirlenmiştir. Annelerin %45,5’inin iki tane çocuğu olduğu, %54,5’inin bu başvurusunda yanında bulunan çocuğunun ilk çocuğu olduğu belirlenmiştir (Tablo 3).

 Çocukların durumluk kaygı ölçeği puan ortalamasının 42,04±8,19, süreklilik kaygı ölçeği puan ortalamasının 34,57±7,50 olduğu saptanmıştır. Çocuk durumluk ve çocuk süreklilik ölçek puan ortalamaları arasında pozitif yönde istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki olduğu sonucuna varılmıştır (p<0,05). Annelere uygulanan durumluk kaygı ölçeğine göre kaygı puan ortalamasının

49,52±12,18 ve sürekli kaygı puan ortalamasının 44,71±9,39 olduğu saptanmıştır. Anne durumluk kaygı puanı ile anne sürekli kaygı puanı ortalamaları arasında pozitif yönde istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki olduğu sonucuna varılmıştır (p<0,05) (Tablo 4).

 Çocuk kaygı puanları (durumluk-süreklilik) ile anne kaygı puanları (durumluk-süreklilik) puanı arasında pozitif yönde istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki olduğu sonucuna varılmıştır (p<0,05). Ancak annelerin kaygı düzeylerinni çocuklardan yüksek olduğu belirlenmiştir (Tablo 5).

 Çocuk cinsiyetlerine göre çocuk durumluk kaygı (p=,007) puan ortalaması bakımından istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulunmakta iken süreklilik kaygı arasında anlamlı fark bulunmuştur. (p<0,05). Kız çocuklarının süreklilik kaygı puan ortalamaları erkek çocuklara göre anlamlı derecede daha yüksekolduğu belirlenmiştir. Hastaneye ulaşım şeklinin çocuklarda görülen durumluk kaygı (p=,000) puan ortalamalarını etkilediği, hastaneye toplu taşıma aracı kullanarak ya da yürüyerek gelen çocuklarda kendi aracı ile gelenlere göre durumluk kaygı puan ortalamalarının anlamlı derecede yüksektir olduğu belirlenmiştir. Anne mesleklerinin çocuklar üzerindeki kaygı durumunu etkilediği, çocuk durumluk (p=,019) ve çocuk süreklilik kaygı (p=,019) puan ortalamaları bakımından istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık oluşturduğu analiz edilmiştir (p<0,05). Annesi sağlık çalışanı olan çocukların durumluk ve süreklilik puan ortalamaları annesi diğer mesleklerden olan çocuklara göre daha düşük olduğu görülmüştür. Çocukların hastaneye gelmeden önce ebeveynleri tarafından bilgi almış olma durumlarının çocuk durumluk (p=,000) ve süreklilik kaygı (p=,0,029) puan ortalamaları bakımından analizinde ise istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulunmaktadır (p<0,05). Ebeveynleri tarafından hastaneye gelmeden önce bilgilendirilen çocukların daha az kaygılı olduğu sonucuna varılmıştır. Bilgi almış olan çocukların bilgi aldığı kaynağın durumluk (p=,004) ve süreklilik kaygıları (p=,000) üzerindeki etki incelendiğinde ise kaygı puan ortalamaları bakımından istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık olduğu bulunmuştur (p<0,05). Yalnızca annesi tarafından bilgilendirilen çocukların kaygı düzeylerinin hem anne hem babası tarafından bilgilendirilmiş olanlardan daha fazla olduğu belirlenmiştir. Çocuk yaşı ile çocuk süreklilik kaygı (p=,007)

puan ortalaması arasında negatif yönde istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (p<0,05). Çocuklarda yaş küçüldükçe sürekli kaygı düzeyi artmakta olduğu sonucuna varılmıştır (Tablo 6).

 Annelerin mesleklerin dağılımına göre anne durumluk (p=,001) ve anne süreklilik (p=,002) kaygı puan ortalamaları bakımından istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulunmaktadır (p<0,05). Sağlık çalışanı olduğunu ifade eden annelerin daha az kaygılı olduğu belirlenmiştir. Gelir düzeyine göre anne durumluk (p=,000) ve anne süreklilik (p=,000) kaygı puan ortalamaları bakımından istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulunmaktadır (p<0,05). Buna göre geliri giderinden az ya da denk olan annelerin (durumluk- süreklilik) kaygıları geliri giderinden çok olanlara göre anlamlı derecede daha yüksek bulunmuştur (p<0,05). Yerleşim yerlerinin kaygı düzeyleri üzerinde ki etkisinin incelenmesinde anne durumluk (p=,014) ve süreklilik kaygı puan (p=,002) ortalamaları bakımından istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulunmuştur (p<0,05). İlçe ya da köyde yaşayan annelerin kaygı düzeylerinin il merkezinde yaşayanlara göre daha yüksek olduğu belirlenmiştir. Aile tipinin kaygı düzeyleri üzerindeki etkilerine göre anne durumluk (p=,008) ve anne süreklilik kaygı (p=,005) puan ortalamaları bakımından istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulunmaktadır (p<0,05). Geniş aile yapısına sahip olan annelerin kaygı durumları çekirdek ailede olanlara göre anlamlı derecede daha fazla olduğu belirlenmiştir. Kronik hastalığı olduğunu ifade eden annelerin durumluk kaygı (p=,000) puan ortalamaları bakımından istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulunmaktadır (p<0,05). Buna göre, en az bir kronik hastalığa sahip olan annelerin durumluk kaygılarının daha fazla olduğu belirlenmiştir. Annelerin çocuk sayılarına göre süreklilik kaygı (p=,010) puan ortalamaları bakımından istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulunmuştur (p<0,05). Üç ve daha fazla çocuğu olan annelerin anne süreklilik kaygılarının 1 ve 2 çocuğu olanlara göre daha yüksek olduğu belirlenmiştir. Annelerin bu hastane başvurularındaki çocuklarının kaçıncı çocukları olduğunun incelenmesinde annelerin süreklilik kaygı puanı (p=,007) ortalaması bakımından anlamlı bir fark bulunmuştur (p<0,05). İkinci ve daha sonraki çocuğu yanında olanların anne süreklilik puan ortalaması ilk çocuk olanlara göre daha yüksek olduğu belirlenmiştir. Çocuğunun daha önce

herhangi bir nedenle yatarak tedavi aldığını bildiren annelerde anne durumluk kaygı puan (p=,000) ortalamaları bakımından istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulunmuştur (p<0,05). Çocuğu yatarak tedavi almış olan annelerin durumluk puan ortalamalarının yatarak tedavi almayanlardan daha kaygılı olduğu belirlenmiştir. Anne yaşına göre anne kaygı puan ortalamaları bakımından istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulunmadığı belirlenmiştir (p>0,05) (Tablo 7).

 Çocuğun hastalık ve hastane ile ilgili önceki deneyimlerine göre kaygı (durumluk-süreklilik) ölçeği puanlarının karşılaştırılmasında kronik hastalığı olan çocukların durumluk kaygı puanlarının (p=,000) anlamlı derecede daha yüksek olduğu tespit edilmiştir. Çocuğun daha önce yatarak tedavi almış olma durumuna göre çocuk durumluk puan (p=,000) ortalaması bakımından istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulunmuştur (p<0,05). Daha önce en az bir kez yatarak tedavi almış olan çocukların durumluk puan ortalamaları daha önce hiç yatarak tedavi almamış olanlara göre anlamlı derecede daha yüksek olduğu belirlenmiştir (Tablo 8).

 Bireylerin poliklinik muayene sırasında bekleme sürelerine göre anne durumluk (p=,010) ve çocuk durumluk puan (p=,006) ortalamaları bakımından incelendiğinde istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulunmuştur (p<0,05). Buna göre, bekleme süresi 15dk üzerinde çocuk ve annelerin durumluk kaygı puanları 15dk ve altında olanlardan daha yüksek olduğu belirlenmiştir (Tablo 9).

6.2. Öneriler

Bu çalışmada çocuk polikliniğine başvuru sırasında çocukların ve annelerin kaygı düzeyleri araştırılmış olup, araştırmadan elde edilen sonuçlar doğrultusunda önerilerde bulunulmuştur.

Çocukların hastane ortamında daha az kaygı duymalarının sağlanması için,

 Çocuğun gelişim dönemine uygun bir biçimde tedavi sürecine katılımı sağlanması,

 Çocuk ve ailesinin tüm hastane prosedürleri ve işlem basamaklarında anlaşılır şekilde bilgilendirilmesi,

 Çocukların ve ailelerin hastanede ilk karşılandıkları yer olan polikliniklerde sağlık profesyonellerince iyi gözlemlenip destek gereken durumlarda çocuk ve aileye gerekli danışmanlığın sağlanması,

 Ebeveynlerin ise hastaneye gelmeden önce ve hastane sürecinde çocuklarına anlayabilecekleri şekilde durumları hakkında kısa bilgiler vermesinin önemi konusunda bilgilendirilmesi,

 Çocukların ve ailelerin poliklinikte bekleme sürelerinin uzunluğunun neden olduğu sonuçlar dikkate alınarak bekleme sürelerini kısaltan politikaların teşvik edilmesi,

 Çocuk polikliniğine başvuru sırasında çocuk ve annelerin kaygı düzeylerinin değerlendirilmesi amacıyla başka çalışmaların yapılması önerilmektedir.

7. KAYNAKLAR

Açıkgöz A, Ezen M, Söngüt S, Ulukuş A, Emir B. (2019). Çocuğu Hastanede Yatan Annelerde Anksiyete ve Depresif Belirtilerin Değerlendirilmesi. ACU Sağlık Bil Derg, 10(3):373-382.

Agarwal M, Das U M. (2013). Dental anxiety prediction using Venham Picture test: A preliminary cross-sectional study. Journal Of Indian Society Of Pedodontics And Preventive Dentistry, 31(1):22-24.

Akşit S, Cimete G. (2001). Çocuğun Yoğun Bakım Ünitesine Kabulünde Annelere Uygulanan Hemşirelik Bakımının Annelerin Anksiyete Düzeyine Etkisi. Cumhuriyet Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Dergisi, 5(2):25-36.

Al-Farsi OA, Al-Farsi YM, Al-Sharbati MM, Al-Adawi S. (2016). Stress, anxiety, and depression among parents of children with autism spectrum disorder in Oman: a case– control study. Neuropsychiatric Disease and Treatment, 12(45):1943-1951.

Alisinanoğlu F, Ulutaş İ. (2003). Çocukların Kaygı Düzeyleri ile Annelerinin Kaygı Düzeyleri Arasındaki İlişkinin İncelenmesi. Eğitim ve Bilim, 28(128):65-71.

Arriaga P, Pacheco C. (2016). Effects of Clown Doctors on child and caregiver anxiety at the entrance to the surgery care unit and separation from caregivers. Special Issue, 8(1):19-34.

Atay G, Eras Z, Ertem G. (2011). Çocuk Hastaların Hastane Yatışları Sırasında Gelişimlerinin Desteklenmesi. Çocuk Dergisi, 11(1):1-4.

Arslan D. (2014). Acil Servise Başvuran Ebeveynlerde Kaygı ve Mmenuniyetin Değerlendirilmesi. Atatürk Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Erzurum, (Danışman Doç. Dr. Duygu ARIKAN).

Ataman ZK. (2006). Okul Çağı Çocuklarının Tıbbi İşlem Korkularına Yönelik Verilen Bilginin Etkisinin İncelenmesi. Dokuz Eylül Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İzmir, (Danışman Yrd. Doç. Dr. Candan ÖZTÜRK).

Auerbach SM, Spielberger CD. (1972). The Assessment of State and Trait Anxiety with the Rorschach Test. Journal of Personality Assessment, 36(4):314-335.

Aydın A, Sütçü ST. (2007). Ergenler İçin Sosyal Kaygı Ölçeğinin (ESKÖ) Geçerlik ve Güvenilirliğinin İncelenmesi. Çocuk ve Gençlik Ruh Sağlığı Dergisi, 14(2):79-89. Aydın B. (2012). Tıbbi Sanat Terapisi. Psikiyatride Güncel Yaklaşımlar, 4(1):69-83.

Bailey L. (2010). Strategies for Decreasing Patient Anxiety in the Perioperative Setting. AORN Journal, 92(4):445-460

Bårdsen T, Sørbye MH, Trønnes H, Greve G, Berg A. (2015). Parental anxiety related to referral of childhood heart murmur; an observational/ interventional study. BioMed Central Pediatrics, 15(193):1-8.

Baş A. (2019). Ergenlerin Sahip Oldukları Değerler, Öznel İyi Oluşları ve Sosyal Kaygıları Arasındaki Yordayıcı İlişki. İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Bilim Dalı, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul, (Danışman Prof. Dr. Bülent DİLMAÇ).

Başaran MH, Taşğın Ö, Sanioğlu A, Taşkın A.K. (2009). Sporcularda Durumluluk ve Sürekli Kaygı Düzeylerinin Bazı Değişkenlere Göre İncelenmesi. Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 0(21): 533-542.

Başbakkal Z, Sönmez S, Celasin N, Esenay F. (2010). 3-6 yaş grubu çocuğun akut bir hastalık nedeniyle hastaneye yatışa karşı davranışsal tepkilerinin belirlenmesi. Uluslararası İnsan Bilimleri Dergisi, 7(1):456-468.

Baumann I, Jaks R, Robin D, Juvalta S, Dratva J. (2020). Parents’ health information seeking behaviour – does the child’s health status play a role? BMC Family Practice, 1(2):1-19.

Bayat B. (2014). Uygulamalı Sosyal Bilim Araştırmalarında Ölçme, Ölçekler ve “Likert” Ölçek Kurma Tekniği. Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, 16(3):1-24.

Benedetto L, Di Blasi, Pacicca P. (2013). Worry and Meta-Cognitive beliefs in Childhood Anxiety Disorders. Mediterranean Journal of Clinical Psychology, 1(3):1-14.

Benedicta B, Caldwell PH, Scott KM. (2020). How parents use, search for and appraise online health information on their child's medical condition: A pilot study. J Paediatr Child Health, 56(2):252-258

Benini F, Spizzichino M, Trapanotto M, Ferrante A. (2008). Pediatric Palliative Care. Italian Journal of Pediatrics, 34(4):1-9.

Biederman J, Monuteaux MC, Mick E, Spencer T,Wilens TE, Silva JM, Snyder LE, Faraone SV. (2006). Young adult outcome of attention deficit hyperactivity disorder: a controlled 10-year follow-up study. Psychological Medicine, 36(2):167-179.

Bolat EY.(2018). Süreğen hastalığı Olan Çocuklar ve Hastane Okulları. Milli Eğitim Dergisi, 47(218):163-186.

Bostanabad MA, NamdarAreshtanab H, Balila M, Jafarabadi MA, Ravanbakhsh K. (2017). Effect of Family-centered Intervention in Neonatal Intensive Care Unit on Anxiety of Parents. International Journal of Pediatrics, 5(6):5101-5111.

Brewer S, Gleditsch SL, Syblik D, Tietjens ME, Vacik HW. (2006). Pediatric Anxiety: Child Life Intervention in Day Surgery. Journal of Pediatric Nursing, 21(1):13-22. Bruce E, Lilja C, Sundin K. (2014). Mothers’ lived experiences of support when living with

young children with congenital heart defects. Journal for Specialists in Pediatric Nursing, 19(1):54-67.

Budak MA, Geçkil E. (2020). Kronik Hastalığı Olan Çocukların Annelerinin Bakım Verme Yükü ile Anksiyete-Depresyon Düzeyinin Belirlenmesi. ACU Sağlık Bil Dergisi, 11(3):391-399.

Bülbül F, Arıkan B. (2018). Çocuklarda ameliyat öncesi psikolojik hazırlık: güncel yaklaşımlar. Balıkesir Sağlık Bilimleri Dergisi, 7(3): 101-107.

Cadart M, De Sanctis L, Khirani S, Amaddeo A, Ouss L, Fauroux B.(2018). Parents of children referred to a sleep laboratory for disordered breathing reported anxiety, daytime sleepiness and poor sleep quality. Acta Paediatrica, 107(7): 1253-1261.

Canbaz S, Sünter AT, Aker S, Pekşen Y. (2007). Tıp fakültesi son sınıf öğrencilerinin kaygı düzeyi ve etkileyen faktörler. Genel Tıp Dergisi, 17(1):15-19.

Cardinal FG, Arroyo GM, Magbanua S, Sajnani AK. (2017). Measurement of Anxiety in 3-9 Year Old Children Receiving Nursing Intervention. Journal of Caring Sciences, 6(4):293-302.

Cebeci STC. (2009). Tam Aileye ve Tek Ebeveyne Sahip Ailelerden Gelen 7-12 Yaşları Arasındaki Çocukların Bağlanma Stilleri ve Kaygı Durumları Arasındaki İlişki. Maltepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Psikoloji Anabilim Dalı, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul, (Prof. Dr. H. Nermin ÇELEN).

Čergelytė I, Gudžinskienė V. (2019). Tėvų, auginančių cukriniu diabetu sergantį vaiką, emocinė būklė ir mokymosi susigyventi su liga patirtis. Socialinis Darbas, 17(1):70-83. Chorney MJ, Tan ET, Martin SR, Fortier MA, Kain ZN. (2012). Children’s behavior in the

postanesthesia care unit: The development of the child behavior coding system-PACU (CBCS-P). Journal of Pediatric Psychology, 37(3):338-347.

Civan A, Arı R, Görücü A, Özdemir M. (2010). Bireysel ve takım sporcularının müsabaka öncesi ve sonrası durumluluk ve sürekli kaygı düzeylerinin karşılaştırılması. Uluslararası İnsan Bilimleri Dergisi, 7(1):193-206.

Clarke K, Cooper P, Creswell C. (2013). The Parental Overprotection Scale: Associations with child and parental anxiety. Journal of Affective Disorders,151(2):618-624.

Coşkuntürk AE, Gözen D. (2017). Etkileşimli Terapötik Oyun Eğitimi Programının Kalp Cerrahisi Geçiren Çocukların ve Annelerinin Kaygı Düzeylerine Etkisi. Journal of Peri AnesthesiaNursing, 33(6):781-789.

Cohn LN, Pechlivanoglou P, Lee Y, Mahant S, Orkin J, Marson A, Cohen E. (2020). Health Outcomes of Parents of Children with Chronic Illness: A Systematic Review and Meta- Analysis. The Journal of Pediatrics, 218(2):166-177.

Commodari E. (2010). Children staying in hospital: a research on psychological stress of caregivers. Italian Journal of Pediatrics, 36(40):1-9.

Cossman B. (2013). Anxiety Governance. Law & Social Inquiry, 38(4): 892-919.

Courtney D, Watson P, Battaglia M, Mulsant BH, Szatmari P. (2020). COVID-19 Impacts on Child and Youth Anxiety and Depression: Challenges and Opportunities. The Canadian Journal of Psychiatry, 65(10): 688-691.

Coyne I, Kirwan L. (2012). Ascertaining children’s wishes and feelings about hospital life. Journal of Child Health Care, 16(3): 293-304.

Crestani AH, de Mendonça Rosa FF, de Souza APR, Pretto JP, Moro MP, Dias L. (2012). A experiência da maternidade ea dialogia mãe-filho com distúrbio de linguagem. CEFAC Journal, 14(2):350-360

Cumino DO, Cagno G, Gonçalves VFZ, Wajman DS, Mathias LAST. (2013). Impact of preanesthetic information on anxiety of parents and children. Revista Brasileira de Anestesiologia, 63(6):473−482.

Cunningham NR, Jagpal A, Tran ST, Kashikar-Zuck S, Goldschneider KR, Coghill RC, Lynch-Jordan AM. (2016). Anxiety Adversely Impacts Response to Cognitive Behavioral Therapy in Children with Chronic Pain. The Journal of Pediatrics, 171(52) :227-233

Cüceloğlu D. (2000). İnsan ve Davranışı. 10.baskı, Remzi Kitapevi, İstanbul

Çalbayram NÇ, Altundağ S, Aydın B. (2016). The Anxiety States of Fathers of Hospitalized Children and its Causes. Health Science Journal, 10(6):470.

Çamur Z. (2017). Hastanede Yatan Çocuğun Bakımına Ebeveyn Katılımının Ebeveyn Memnuniyetine, Ebeveyn ve Çocuk Anksiyetesine Etkisi. Adnan Menderes Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Aydın, (Danışman: Yrd. Doç. Dr. Seher Sarıkaya KARABUDAK).

Çavuşoğlu H. (2000). Çocuk Sağlığı Hemşireliği.1.baskı, Ankara, Bizim Büro Basımevi, s.47- 64.

Çelebioğlu A.(2004). Yenidoğanın Hastaneye Kabulünde Ebeveynlerin Duyguları ve Hemşirelik Yaklaşımı. Uluslararası İnsan Bilimleri Dergisi, 1(1):1-8.

Çiftçi EK, Aydın D, Karataş H. (2016). Cerrahi Girişim Uygulanacak Çocukların Ebeveynlerinin Endişe Nedenleri ve Anksiyete Durumlarının Belirlenmesi. Journal Of Pediatric Research, 3(1):23-29.

Çölümlü GM. (2014). Çocuklar için Kaygı Ölçeği- R (2)‘ nin Türkçe Versiyonunun Psikometrik Özellikleri. Bahçeşehir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Klinik Psikoloji, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul, (Danışmanı Doç.Dr. Aylin İlden Koçkar). Davey HM, Barratt AL, Butow PN, Deeks JJ. (2007). A one-item question with a Likert or

Visual Analog Scale adequately measured current anxiety. Journal of Clinical Epidemiology,60(4):356-360.

Davidson B, Satchi NS, Venkatesan L. (2017). Effectiveness of Play Therapy upon Anxiety among Hospitalised Children. International Journal of Advance Research, Ideas and Innovations in Technology,3(5):441-444.

Deacy AD, Gayes LA, Lurgio SD, Wallace DP. (2016). Adaptation of the State-Trait Inventory for Cognitive and Somatic Anxiety for Use in Children: A Preliminary Analysis. Journal of Pediatric Psychology, 41(9):1033-1043.

Delvecchio E, Salcuni S, Lis A, Germani A, Di Riso D. (2019). Hospitalized Children: Anxiety, Coping Strategies, and Pretend Play. Frontiers in Public Health, 7(250):1-8 DeMaso DR, Snell C. (2013). Promoting coping in children facing pediatric surgery.

Dossetor PJ, Martiniuk ALC, Fitzpatrick JP, Oscar J, Carter M, Watkins R, Elliott EJ, Jeffery HE, Harley D. (2017). Pediatric hospital admissions in Indigenous children: a population-based study in remote Australia. BMC Pediatrics, 17(195):1-13.

Drager VA, Tremback TF. (2006). Management of preoperative anxiety in children. AORN J, 84(5):778-780.

Drotar D. (2002). Enhancing reviews of psychological treatments with pediatric populations: Thoughts on next steps. Journal of Pediatric Psychology, 27(2):167-176.

Duke N, Ireland M, Borowsky IW.(2005). Identifying psychosocial problems among youth: factors associated with youth agreement on a positive parent-completed PSC-17. Child: Care, Health-Development, 31(5):563-573.

Duman GK. (2008). İlköğretim 8.Sınıf Öğrencilerinin Durumluk Süreklik Kaygı Düzeyleri İle Sınav Kaygısı Düzeyleri Ve Ana- Baba Tutumları Arasındaki İlişkinin İncelenmesi. Dokuz Eylül Üniversitesi Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı, Yüksek Lisans Tezi, İzmir, (Danışman: Yrd. Doç. Dr. Alev GİRLİ).

Dursun G. (2013). Yeni Doğan Döneminde Kısa Süreli Anne Yoksunluğunun 2-3 Yaş Çocuklarının Ruh Sağlığı ve Gelişimine Etkisi. Adnan Menderes Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Klinik Psikoloji Anabilim Dalı, Yüksek Lisans Tezi, Aydın, (Danışman: Prof. Dr. Çiğdem DEREBOY).

Duru NS, Civilibal M, Elevli M. (2016). Tip 1 Diyabetli Çocuklarda ve Annelerinde Yaşam Kalitesi ve Psikolojik Tarama. Exp Clin Endocrinol Diabetes, 124(02):105-110.

Elçigil A. (2007). Kanserli çocuk okula gidebilir mi? Cumhuriyet Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu Dergisi, 11(2):40-46.

Emiroğlu FNİ, Akay AP.(2008). Kronik Hastalıklar, Hastaneye Yatış ve Çocuk. Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 22(2):99-105.

Er M. (2006). Çocuk, hastalık, anne-babalar ve kardeşler. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Dergisi, 49(2):155-168.

Erdim L, Bozkurt G, İnal S. (2006). Annelerin Çocuklarının Hastaneye Yatışından Etkilenme Durumlarının Araştırılması. Atatürk Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu Dergisi, 9(3):36-43.

Erik HE, Aslan D, Tunç B. (2019). Türkiye’de 2009 ve 2016 Yılları Arasında Adolesan Yaş Grubunda Ölüm Nedenlerinin Değerlendirilmesi. Turk J Public Health, 17(1):28-37. Esbjørn BH, Caspersen ID, Sømhovd MJ, Breinholst S, Dunne MLR. (2014). Exploring the

Contribution of Parental Perceptions to Childhood Anxiety. Scandinavian Journal of Child and Adolescent Psychiatry and Psychology, 2(3):115-123.

Esch T, Stefano GB, Fricchione GL, Benson H. (2002). Stress-related diseases - a potential role for nitric oxide. Med Sci Monit, 8(6):103-118.

Fernando LMN, Sim WH, Jorm AF, Rapee R, Lawrence KA, Yap MBH. (2018). Parenting Resilient Kids (PaRK), an online parenting program to prevent anxiety and depression problems in primary school-aged children: Study protocol for a randomised controlled trial. Biomed Central Journal, 19(236):1-12.

Foxman P. (2004). The Worried Child: Recognizing Anxiety in Children and Helping Them HeaL. 1nd ed Alameda, CA: Hunter House, Minnesota, p.70-87.

Franck LS, Wray J, Gay C, Dearmun AK, Lee K, Cooper BA. (2015). Predictors of parent post-traumatic stress symptoms after child hospitalization on general pediatric wards: A prospective cohort study. International Journal of Nursing Studies, 52(1):20-21.

Frenzel AC, Pekrun R, Goetz T, Daniels LM, Durksen TL, Becker-Kurz B, Klassen RM. (2016). Measuring Teachers’ enjoyment, anger, and anxiety: The Teacher Emotions Scales (TES). Contemporary Educational Psychology, 46:148-163.

Gerçeker GÖ, Ayar D, Özdemir Z, Bektaş M. (2018). Çocuk Anksiyete Skalası-Durumluluk ve Çocuk Korku Ölçeğinin Türk Diline Kazandırılması. Dokuz Eylül Üniversitesi

Benzer Belgeler