• Sonuç bulunamadı

İranlı. DEÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Yüksek Lisans öğrencisi.

.یسریم رید تراک هب،مدنزرف وشرادیب .دش هدناوخ حبص ناذا شزاــنم .دوــب دونــشخ و یــضار شرداــم . تــفریم هــناخراک هــب دوــب هــتفه کــی .دوــب هدرــک ادــیپ راک ماــجناسر یــلع و دــنلب دــق اــب ار وا ،دــش شرــپ قاــتا دراو شــنورد یادــخ اــب هــکیماگنه . دوــب هدرــک ار شــیاعد ،هدــناوخ ار اــه پــملا،یکیترکلا یاــه یرــطاب ، تلاآ نیــشام شــباوخ رد هــک شــناوج رایــسب هرــهچ اــب و شتــشرد لکــیه دــماین شــلد لوا هــظحل رد ،دینــشیم ار روــتوم کــی رــقرق یادــص هــکیلاح رد و اههاگتــسد نــغور رد هتــشغآ و .دوــب خسر و قرــع ســیخ دــشاب هدــش ماــتم راک زا هزاــت هــکنیا لــثم یــلع .دــنک شرادــیب سورــخ کــی تــلاح دــننماه،دوب هدرــک دــنلب ار شسر تــشاد رارــق »وــلغوا جــیلخ« رد هــک یا هــناخراک شــکدود

!دــهد سر زاوآ دوــب هدــنام مــک .درــکیم هاگــن ،دوــب موــلعم »هــناهتیغاک »تــشپ زا هــک یــتقوم عوــلط هــب

شرداــم ،دیــشک شسر یلااــب لــماک ار فاــحل ،حــبص رــه دــننماه .درــک لــغب ار شرداــم .دــش رادــیب ماــجناسر یــلع

اــپ هــلمح اــب باوــختخر زا هــک شرــپ هارــمه نز .داد کــقلق دوــب هدــنام نورــیب فاــحل زا هــک ار شــیاهاپ

تــسناوتیم دــیدنخیم ناوــج ترــخد لــثم هــک یــیاه هــقهق اــب دــنداتفا تــخت یور هراــبود هــکینامز ،دوــب هدــش

و شرــپ زا رداــم اــیآ ؟دوــبن هــلحم یاــه هــچب زا شــیب و مــک ناــشیاهیتخبشوخ اــیآ .دــیآ باــسح هــب تخبــشوخ

یوــب ار هناخزپــشآ لــخاد .دندــش هناخزپــشآ دراو مــه شوداــشود ؟دنتــشاد یرــگید دروآ تــسد شرداــم زا رــپ

HİKAYE 74

istihsal edilirdi. Sabahleyin Ali’nin bir semaver, bir de fabrikanın önünde bekleyen salep güğümü hoşuna giderdi. Sonra sesler. Halıcıoğlu’ndaki askeri mektebin bora-zanı, fabrikanın uzun ve bütün Haliç’i çınlatan düdüğü, onda arzular uyandırır; arzu-lar söndürürdü. Demek ki, Ali’miz biraz şairce idi. Büyük değirmende bir elektrik amelesi için hassasiyet, Haliç’te büyük transatlantikler sokmaya benzerse de biz, Ali, Mehmet, Hasan, biraz böyleyizdir. Hepimizin gönlünde bir aslan yatar.

Ali annesinin elini öptü. Sonra şekerli bir şey yemiş gibi dudaklarını yaladı. Annesi gülüyordu. O annesini her öpüşte, böyle bir defa yalanmayı âdet etmişti. Evin kü-çük bahçesindeki saksıların içinde fesleğenler vardı. Ali bir kaç fesleğen yaprağını parmaklarıyla ezerek avuçlarını koklaya koklaya uzaklaştı.

Sabah serin, Haliç sisli idi. Arkadaşlarını sandal iskelesinde buldu; hepsi de dinç delikanlılardı. Beş kişi Halıcıoğlu’na geçtiler.

Ali, bütün gün zevkle, hırsla, iştiyakla çalışacak. Fakat arkadaşlarından üstün görün-mek istemeden. Onun için dürüst, gösterişsiz işliyecek. Yoksa işinin fiyakasını da öğrenmiştir. Onun ustası İstanbul’da bir tek elektrikçi idi. Bir Alman’dı. Ali’yi çok severdi.

İşinin dalaveresini, numarasını da öğretmişti. Kendi kadar usta ve becerikli olan-lardan daha üstün görünmenin esrarı çeviklikte, acelede, aşağı yukarı sporda, yani gençlikte idi.

Akşama, arkadaşlarına yeni bir dost, yeni bir kafadar, ustalarına sağlam bir işçi kazandırdığına emin ve memnun evine döndü. Anasını kucakladıktan sonra karşı kahveye, arkadaşlarının yanına koştu. Bir pastra oynadılar. Bir heyecanlı tavla par-tisi seyretti. Sonra evinin yolunu tuttu. Anası yatsı namazını kılıyordu. Her zaman yaptığı gibi anacığının önüne çömeldi. Seccadenin üzerinde taklalar attı. Dilini çıkar-dı. Nihayet kadını güldürmeye muvaffak olduğu zaman, kadıncağız selam vermek üzere idi.

Anası:

-Ali be, günah be yavrum, dedi. Günah yavrucuğum, yapma!

Ali:

-Allah affeder ana, dedi.

Sonra saf, masum sordu:

-Allah hiç gülmez mi?

Yemekten sonra Ali, bir Natpinkerton romanı okumaya daldı. Anası ona bir kazak örüyordu. Sonra yükün içinden lavanta çiçeği kokan şilteler serip yattılar.

Anası sabah namazı okunurken Ali’yi uyandırdı.

Kızarmış ekmek kokan odada semaver ne güzel kaynardı. Ali semaveri, içinde ne ıstırap, ne grev, ne de patron olan bir fabrikaya benzetirdi. Onda yalnız koku, bu-har ve sabahın saadeti istihsal edilirdi.

Ali’nin annesine ölüm, bir misafir, bir başörtülü, namazında niyazında bir komşu hanım gelir gibi geldi. Sabahları oğlunun çayını, akşamları iki kap yemeğini hazırlaya hazırlaya akşamı ediyordu. Fakat yüreğinin kenarında bir sızı hissediyor; buruşuk ve tülbent kokan vücudunda akşamüstleri merdivenleri hızlı hızlı çıkarken bir kesiklik, bir ter, bir yumuşaklık duyuyordu.

HİKAYE 75

رد هــک درــکیم هیبــشت یا هــناخراک هــب ار روماــس یــلع !دیــشوجیم گنــشق ردــقچ روماــس .دوــب هدرــکرپ هزاــت ناــن یــهاگحبص یتخبــشوخ و راــخب ،یوــب طــقف نآ زا .دوــب یرــثا هــثداح زا هــن و باــصتعا هــن ،بارــطضا زا هــن نآ یــلع قاذــم هــب هــناخراک یوــلج بــلعث (هرــمخ)یروق مــه یــکی و روماــس یــکی یــحبص لوا .دــمآ یــم تــسدب هــناخراک هــچراپکی و یــنلاوط توــس ،وــلغوا جــیلخ یــماظن هــسردم شراــم ،اــهادص نآ زا دــعب .دــمآ یــم شوــخ رعاــش یــمک اــم یــلع هــک تــفگ دــشیم .درــکیم شوــماخ و رادــیب اــهوزرآ وا رد ،درــکیم رــک ار (رفــسب) هــگنت هــک یتــشک ندرــک لــخاد هیبــش مــه رــگا ،گرزــب بایــسآ رد یــکیترکلا رــگراک ناوــنع هــب ندوــب ساــسح .دوــب دــننام ریــش کــی اــم هــمه لد رد .میتــسه یروــطنیا یــمک ،نــسح ،تــمهم ،یــلع ،اــم ،دــشاب هــگنت هــب گرزــب یاــه .تــسا هدــیباوخ شرداــم .دروــخ ار شیاهبل،دــشاب هدروــخ نیریــش زــیچ کــی هــکنیا لــثم نآ زا دــعب ،دیــسوب ور شرداــم تــسد یــلع یلافــس یاــهنادلگ رد .دوــب هدرــک تداــع تــکرح نــیا ماــجنا هــب ،شرداــم ندیــسوب راــب رــه زا ســپ وا ،دــیدنخیم فک هــکیلاحردو هدرــک هــل شناتــشگنا اــب ار ناــحیر گرــب دــنچ یــلع ،تــشاد دوــجو ناــحیر هــناخ کــچوک هــچغاب .دــش رود درــکیم وــب ار شناتــسد .دندوب تسردنت و نووج مه همه ،درک ادیپ »لدنص ي هلکسا رد ار شناتسود .دوب دولآ هم هگنت و کنخ حبص .ﺘﻦفر »ولغوا جیلخ هب يرفن جنپ و تسرد ،شناتسود زا ندشن هدید رتلااب رطاخ هب اما ،درک دهاوخ راک قایتشا و صرح،قوذ اب ور زور لک یلع .دوب يریظن یب راکقرب لوبناتسا وت شراکداتسا .دوب هتفرگ دای مه ور شراک زرط هنرگو ،درک دهاوخ راک رهاظت نودب زیماتم زار .دوب هتفرگ دای مه ور شراک نفو توف و اهیراک هزیر .تشاد تسود یلیخ ور یلع .دوب ینالمآ کی وا .دوب یناوج رد ینعی ،شزرو رد شیب و مک ،تعسر ،یکباچ ،شحطس مه و رهام ياراک داتسا رگید زا شندش هدید ناــغمرا تــسرد رــگراک کــی شیاهاتــسوا یارــب ،هارــمه کــی ،دــیدج تــسود کــی شناتــسود یارــب هــکنیا زا رــع هوهق هــب تــفرگ شوــغآ رد ار شرداــم هــکنیا زا دــعب .تــشگرب شا هــناخ هــب یــضار و نــمطم (تــسا هدوــب) هدروآ درــک اــشاتم ار درــن هــتخت یــناجیه یزاــب کــی .دــندرک یزاــب مــه اــب .تفاتــش شناتــسود راــنک ،یــیوربور هــناخ وــناز شزــیزع رداــم یورــبور هــشیمه لــثم .دــناوخیم ار شبــش زاــنم شرداــم .تــفرگ شــیپ ار شا هــناخ هار سپــس.

نز ،دــش نز ندــنادنخ هــب قــفوم هــک یــنامز ماــجناسر .دروآ رد ار شــنابز .تــخادنا کتــشپ شا هداجــس یور .دز .دوب نداد ملاسلا عوشر لاح رد هراچیب :شردام

!نکن ،مزیزع دنزرف ههانگ.تفگ،مدنزرف ههانگ،یلع ها -:یلع .تفگ ،ردام هشخبیم ادخ-:دیسرپ هناموصعم،هداس سپس

؟هدنخینم چیه

(زوــلب)ینتفاب کــی وا یارــب تــشاد شرداــم .دــش »نوترــکنیپتان « زا ناــمر کــی ندــناوخ قرــغ اذــغ زا دــعب یــلع

زا سپــس .تــفابیم

.دندیباوخ و هدرک نهپ ار دندادیم سودوخوطسا یوب هک ار ییاهکشت یرابنا لخاد

.درک رادیب ار یلع دناوخیم حبص زانم هکینامز شردام

رد هــک یا هــناخراک هــب ار روماــس یــلع .دیــشوجیم اــبیز هــچ روماــس دادــیم هدــش خسر ناــن یوــب هــک یــقاتا رد

و راــخب یوــب طــقف نآ رد .درــکیم هیبــشت دــشاب یبرــخ ســیئر زا هــن ،باــصتعا زا هــن ،(بارــطظا)مطلات زا هــن نآ

.دــمآ یــم تــسد هــب یــهاگحبص یتخبــشوخ

HİKAYE 76

Bir sabah, daha Ali uyanmadan, semaverin başında üzerine bir fenalık gelmiş; yakın sandalyeye çöküvermişti. Çöküş, o çöküş.

Ali annesinin kendisini bu sabah niçin uyandırmadığına hayret etmekle beraber, uzun zaman vaktin geciktiğini anlayamamıştı. Fabrikanın düdüğü, camların içinden tizliğini, can koparıcılığını terk etmiş ve bir sünger içinden geçmiş gibi yumuşak, ku-laklarına geldi. Fırladı. Yemek odasının kapısında durdu. Masaya elleri dayalı uyuklar vaziyetteki ölüyü seyretti. Onu uyuyor sanıyordu. Ağır ağır yürüdü. Omuzlarından tuttu. Dudaklarını soğumaya başlamış yanaklara sürdüğü zaman ürperdi.

Ölümün karşısında, ne yapsak, muvaffak olmuş bir aktörden farkımız olmayacak.

O kadar, muvaffak olmuş bir aktör. Sarıldı. Onu kendi yatağına götürdü. Yorganı üstlerine çekti; soğumaya başlayan vücudu ısıtmaya çalıştı. Vücudunu, hayatiyetini bu soğuk insana aşılamaya uğraştı. Sonra, aciz, onu köşe minderinin üzerine attı.

Bütün arzusuna rağmen o gün ağlayamadı. Gözleri yandı, yandı, bir damla yaş çı-karmadı. Aynaya baktı. En büyük kederinin karşısında, bir gece uykusuz kalmış insan çehresinden başka bir çehre almak kabil olmayacak mıydı?

Ali birdenbire zayıflamak, birdenbire saçlarını ağarmış görmek, birdenbire belinde müthiş bir ağrı ile iki kat oluvermek, hemen yüz yaşına girmiş kadar ihtiyarlamak istiyordu. Sonra ölüye baktı. Hiç de korkunç değildi. Bilakis, çehresi eskisi kadar müşfik, eskisi kadar mülayimdi. Ölünün yarı kapalı gözlerini metin bir elle kapadı.

Sokağa fırladı. Komşu ihtiyar hanıma haber verdi. Komşular koşa koşa eve geldiler.

O fabrikaya yollandı. Yolda kayıkla giderken, ölüme alışmış gibi idi.

Yan yana, kucak kucağa, aynı yorganın içinde yatmışlardı. Ölüm, munis anasına girdiği gibi onun bütün hassasiyetini şefkatini, yumuşaklığını almıştı. Yalnız, biraz soğuktu. Ölüm, bildiğimiz kadar korkunç bir şey değildi. Yalnız biraz soğuktu o kadar...

Ali, günlerce evin boş odalarında gezindi. Gece ışık yakmadan oturdu. Geceyi din-ledi. Anasını düşündü.

Fakat ağlayamadı.

Bir sabah yemek odasında karşı karşıya geldiler. O, yemek masasının muşamba-sı üzerinde sakin ve parlaktı. Güneş, sarı pirinç maddenin üzerinde donakalmış-tı. Onu kulplarından tutarak, gözlerinin göremeyeceği bir yere koydu. Kendisi bir sandalyeye çöktü. Bol bol, sessiz bir yağmur gibi ağladı. Ve o evde o, bir daha kaynamadı.

Bundan sonra Ali’nin hayatına bir salep güğümü girer.

Kış Haliç etrafında İstanbul’dakinden daha sert, daha sisli olur. Bozuk kaldırımların üzerinde buz tutmuş çamur parçalarını kırarak erkenden işe gidenler; mektep ho-caları, celepler ve kasaplar fabrikanın önünde bir müddet dinlenirler, kocaman bir duvara sırtlarını vererek üstüne zencefil ve tarçın serpilmiş salep içerlerdi.

Yün eldivenlerin içinde saklı kıymettar elleri salep fincanını kucaklayan burunları nezleli, kafaları grevli, ıstıraplı pirinç bir semaver gibi tüten sarışın ameleler, mek-tep hocaları, celepler, kasaplar ve bazen fakir mekmek-tep talebeleri kocaman fabrika duvarına sırtlarını verirler, üstünde rüyalarının mabadi serpilmiş salepten yudum yudum içerlerdi.

HİKAYE 77

اــهحبص .دــمآ نماــهم لــثم زاــنم و اــعد لوغــشم سر هــب لاــش هیاــسمه مــناخ کــی دــننماه یــلع رداــم رــب گرــم

شــلد راــنک طــقف .درــکیم بــش شــیاذغ باقــشب ود ندرــک ضراــح اــب ار اــهرع ، شرــپ یــیاچ ندرــک ضراــح اــب

،شــمخ و نــیچرپ دوــجو رد تــفریم لااــب تــعسر اــب ار اــه هــلپ هــک هــکینامز اهبــشسر ؛درــکیم ســح یــنارگن کــی

؛هدــش بارــخ شــلاح روماــس یاــپ ،یــلع ندــشرادیب زا لــبق ،حــبص کــی .درــکیم ســح یــمرن و قرــع ،یتــساک کــی

یارــب حــبص زورــما ار وا شرداــم هــکنیا زا بــجعت اــب یــلع .نداــتفا نآ ،نداــتفا ،دوــب هداــتفا کــیدزن یــلدنص یور

نورد زا هــک یراگــنا ،هــناخراک هدــنرب توــس .دوــب هدــشن ناــمز ﺘﻦــشذگ هــجوتم یداــیز تدــم ،هدرــکن رادــیب هــچ

برد یوــلج ،دــیرپ .دیــسر شــشوگ هــب کزاــن و مرــن یادــص کــی دــننام ،دــشاب هتــشذگ جنفــسا لــثم مرــن یزــیچ

.درــک هراــظن ار دــشاب هدــیباوخ زــیم یور شیاهتــسد اــب هــک یدرــف دــننام هــک یــتلاحرد ار هدرــم .داتــسیا هناخزپــشآ

ار شــیاهبل هــک یــنامز .تــفرگ شــیاه هناــش زا .تــفر هار نیگنــس یاــه مدــق اــب .تــسا هدــیباوخ وا درــکیم رــکف

.دــیزرل ،درــک کــیدزن دوــب هدرــک ندــش دسر هــب عوشر هــک شرداــم تروــص هــب

.قــفوم هــشیپنره کــی ،ردــقنآ .تــشاد مــیهاوخن یــقرف قــفوم هــشیپنره کــی زا ،مــینک هــچره ،گرــم یور رد ور

عوشر هــک شدوــجو ندرــک مرــگ یارــب ؛دیــشک ناــشیور هــب ار فاــحل .درــب شدوــخ باوــختخر هــب ار وا .درــک شــلغب

،سپــس .درــک هدرــم ناــسنا نــیا رد یــلد هدــنز و طاــشن هــبلغ رد یعــس .درــک شلاــت دوــب هدرــک ندــش دسر هــب

.دــنک هــیرگ تــسناوتن زور نآ شا یــنطاب لــیم مــغر یــلع .تــخادنا یا هــشوگ لــبم یور ار وا ،یــناوتان تــلاحرد

هــب ،شرــیدقت نــیترگرزب لــباقم .درــک هاگــن هــنیآ هــب .درواــین رد کــشا هرــطق کــی ،تخوــس ،تخوــس شیاهمــشچ

تــسناوتیم یرــگید هرــهچ ندــید اــیآ ،تــسا هدــنام باوــخ یــب بــش کــی هــک یناــسنا کــی هرــهچ ندــید زــج

،دــنیبب هدــش دیفــس ار شــیاهوم هــعفدکی ،دوــش فــیعض هــعفدکی تــساوخیم شــلد یــلع ؟دــشاب لوــبق دروــم

هدرــم هــب سپــس .دــشاب هلاــس دــص رــیپ کــی تــساوخیم هــلصافلاب ،درــیبم هراــبود رــمک نیگنــس درد کــی اــب هراــبکی

.دوــبن کانــسرت مــه لاــصا .درــک هاگــن

ار هدرــم هتــسب هــمین یاهمــشچ .دوــب فــیطل هتــشذگ هزادــنا هــب ،ناــبرهم هتــشذگ هزادــنا هــب شا هرــهچ ،ســکعرب

هــناخ هــب ودــب ودــب اــه هیاــسمه .داد برــخ هیاــسمه رــیپ مــناخ هــب .دــیرپ هــچوک هــب .تــسب نــمطم یاهتــسد اــب

هدرــک تداــع گرــم هــب هــکنیا لــثم ،تــفریم قــیاق اــب هــک هار رد .داــتفا هار هــب هــناخراک فرــط هــب وا .دــندمآ

رد هــک هــچنآ رــه لــثم ،گرــم .دــندوب هدــیباوخ کترــشم فاــحل کــی رد ،مــه شوــغآ رد،وــلهپ هــب وــلهپ .دوــب

.دوــب دسر یــمک طــقف .دوــب هــتفرگ ار وا مــحرت و یــنابرهم و تاــساسحا هــمه ،دوــب هدرــک هــنخر شــمدمه رداــم

یرایــسب یاــهزور یــلع ...ردــقنآ ،دوــب دسر یــمک طــقف .دوــبن یکانــسرت زــیچ مــیدرک یــم رــکف هــک ردــقنآ ،گرــم

شرداــم هــب .درــک شوــگ ار بــش .تــسشن یــغارچ ندرــک نــشور نودــب بــش .تــشگ هــناخ یــلاخ یاــه قاــتا رد

.دــنک هــیرگ تــسناوتن اــما .درــک رــکف

،دیــشروخ .دوــب ناــشخرد و مارآ یکیتــسلاپ یزــیم ور یور وا .دــندمآرد مــه یورــبور هناخزپــشآ رد حــبص کــی

.تــشاذگ دــنیبن شنماــشچ هــک یــیاجرد ،هــتفرگ وا یاــه هریگتــسد زا .دوــب هدز تــهب گــنر درز یزــنرب هداــم یور

رــگید راــبکی وا،هــناخ نآ رد و درــک هــیرگ رایــسب ،ادــص یــب ناراــب کــی دــننام و داــتفا یــلدنص کــی یور شدوــخ

.دیــشوجن

.دوش دراو تسناوتیم بلعث هرمخ کی یلع یگدنز رد دعب هب نیا زا

اــب هــک یناــسک .دــشیم رــت هدوــلآ هــم و رــت تخــس ،دوــب لوبناتــسا رد هــک هــچنآ زا هــگنت فارــطا رد ناتــسمز

دنفــسوگ ،اــه بــتکم نماــلعم ،دــنتفریم راکسر دوز بارــخ یاــهور هداــیپ یور هتــسب خــی یاــه لِگ ﺘﻦــسکش

بــلعث و هداد گرزــب راوــید هــب ار ناــشتشپ ،دــننکیم تحاترــسا یــتدم هــناخراک یوــلج ناــباصق و ناــشورف

دنفــسوگ ،بــتکم نماــلعم،هرهچ درز نارــگراک .دــندروخ یــم دوــب هدــش هدیــشاپ نــیچراد و لــیبجنز شــیور هــک

یاــه شکتــسد رد ناــشردقنارگ یاهتــسد اــب بــتکم رــیقف نازوــمآ شــناد اــهتقو یــضعب و ناــباصق ،ناــشورف

یزــنرب روماــس کــی دــننماه ناــشیاهزغم،هدش ماکز یاــه غاــمد،دندوب هدرــک لــغب ار بــلعث ناــجنف هــک ،یمــشپ

دــبعم هــک یــبلعث زا،هداد هــناخراک گرزــب راوــید هــب ار ناــشتشپ،درکیم دود هــک ضاترــعا و باــصتعا لاــح رد

.دندیــشون یــم هــعرج هــعرج هدــش هدیــشاپ شــیور ناــشیاهایور

ریمزا لولیا زوکود هاگشناد،یناگرزاب تیریدم دشرا یوجشناد،یسابعروپ دیعس :مجترم

SÖYLESİ 78

Abdurrahman Badeci: Ensara, bize biraz ken-dinden bahseder misin bize?

Benzer Belgeler