• Sonuç bulunamadı

3.1. Akyazı Ġlçesinin Tarihi

Akyazı Selçuklular zamanında kurulmuş bir Türk kasabasıdır. Selçuklu Devleti‟nin sona ermesi ile merkezi Göynükte bulunan Umurhan Beyliği‟nin eline geçmiştir. 1303 tarihinde Osmanlı Devleti‟in kurucusu Osman bey‟in komutanlarında Konuralp tarafından Osmanlı topraklarına katılmıştır. Bundan böyle sürekli Türk egemenliğinde kalan Akyazı, 1808‟ yılında İstanbul ve 1845 yılında Üsküdar‟a bağlanmıştır.

Kanuni Sultan Süleyman‟ın oğulları Selim ve Beyazıt zamanında başlayan taht kavgaları yüzünden çıkan kanlı çatışmalar yöre halkı üzerinde derin izler bırakmıştır. Yine bu bölgede çıkan suhte (softa) ayaklanmaları yüzünden Akyazı ve çevresi halkı büyük zarar görmüştür. Akyazı tarih çağları içinde Bitinya, Roma ve Bizans gibi büyük devletlerin egemenliği altında kalmıştır. Osmanlı Devleti‟nin kurulması ile Bizanslıların egemenliği altında bulunan Akyazı ve çevresine yapılan seferler sonunda Osmanlı egemenliğine geçmiştir. 1944 yılında İlçe olan Akyazı önce Kocaeli iline, 1954 yılında da Sakarya‟nın İl olması ile Sakarya‟ya bağlanmıştır [22].

3.2. Akyazı Ġlçesinin Coğrafi Yapısı

Akyazı Marmara Bölgesinin Doğu Marmara alt bölgesinde, Sakarya İli sınırları içerisinde yer almaktadır. Batıda Merkez İlçe ve Karapürçek, kuzeyde Hendek, güneyinde Taraklı İlçesi ve Bolu İli‟yle çevrilidir.

Dağlar: Akyazı‟da iki önemli dağ silsilesi dikkat çeker. İlçe merkezinin doğusunda bulunan Keremali zirvesi 1,547 metrelik yüksekliğiyle ilin en yüksek noktasını teşkil

18

eder. Diğer önemli dağ kütlesi ise Samanlı dağlarının doğudaki uzantısı olan Kapıorman dağlarıdır. İlçenin güneyinde uzanan Kapıorman dağları gür orman örtüsüyle kaplı olup en yüksek noktası 1,467 metredir.

Ovalar: Akyazı ilçesi Akova‟nın (Sakarya Ovası) güneydoğu kesiminde bulunduğu için bu bölgeye Akyazı Ovası da denmektedir. Mudurnu çayı ve kollarının suladığı ovada mısır, pancar ve buğday üretilmektedir.

Akarsular: Akyazı‟nın en önemli akarsuyu Mudurnu çayıdır. Diğer akarsular Mudurnu çayının kollarıdır. Bunlardan başlıcası Kalyan çayıdır.

Göller: Akyazı göller açısından zengin değildir. İlçede bulunan göllerin en önemlisi Dokurcun yakınlarındaki Sülüklü göl ile, Keremali dağı eteklerinde bulunan Çamlıca gölüdür. Kuzuluk Mahallesinde ise küçük yapay bir gölet bulunmaktadır [23].

Toprak Yapısı: Akyazı'nın ova bölümü Akarsularla taşınan maddelerin birikmesiyle oluşan genç topraklardan meydana gelmiştir. Toprakların özellikleri ırmak yataklarından uzaklaştıkça değişir. % 90 dan fazlası kahverengi olan topraklar % 18 oranında alüvyon topraklarla kaplıdır, ilçe toprakları Mudurnu Çayının kollarının beslediği verimli ovalar ile güneyde Samanlı dağlarının uzantıları olan yükseklikler ve ormanlıklar ile kaplıdır. Eğim güneyden kuzeye doğrudur, ilçe merkezi E-5 karayolundan güneye doğru 10 km. içeride kalmaktadır.

İklim: Akyazı İlçesi'nde Sakarya ili'nin iklim özelliklerine sahiptir. Bölge hem Marmara ve hem de Karadeniz ikliminin özelliklerini taşır. Bol yağış alan Akyazı da Kış mevsiminde yüksek kesimlerde yağışlar genellikle kar şeklindedir. Sakarya bölgesinde mevsimin ilk karı Akyazı'nın yüksek kesimlerinde görülmektedir.

Bitki örtüsü: Kuzey Anadolu kıyı dağlarının uzantısı olan Samanlı dağlan zengin bir orman örtüsü ile kaplıdır. Başta kayın olmak üzere gürgen, kavak, kestane, ıhlamur, çınar, akağaç ve meşe başlıca ağaç türlerini oluşturur. Akyazı'nın Güneydoğusundaki Keremali dağı ile Gök-tepe orman serileri kayın ve meşe topluluklarından oluşur. Bu

ormanlardan kerestecilikte yararlanılır. Akyazı'da kerestecilik ve yan ürünleri sanayi bir hayli gelişmiştir [23].

3.3. Akyazı Ġlçesinin Ekonomik Yapısı

Akyazı'da yaşamakta olan insanların geçimi tarıma dayalıdır. Yıllık ortalama yağış miktarı 800 mm. olan ilçede mısır başta olmak üzere üretilen ürünler arasında buğday, pancar, patates ve çeşitli sebzeler gelmektedir. Ayrıca fındık deposu olan Akyazı'da yılda ortalama olarak üretilen 11.000 ton fındık ürünü de bölge insanlarının en önemli gelir kaynaklarından biridir.

Son zamanlarda seracılığa verilen önem meyvesini vermeye başlamış ve bölge insanlarının geçim kaynakları arasında yer almaya başlamıştır. İlçede, tarımla birlikte paralel olarak gelişmekte olan sanayi yöre insanlarının kazanç elde ettikleri dallardan biridir. Vatandaşların kendi gayretleri ile küçük çaptaki atölyelerde sanayi ürünleri üretilmekte ve pazarlaması yapılmaktadır. Bunun yanı sıra son yıllarda Kuzuluk ve Küçücek Mahalleleri sınırları içerisinde peş peşe kurulan ve çeşitli ürün üreten fabrikalar bir taraftan Akyazı'nın ekonomisine olumlu katkı sağlarken diğer taraftan da işsizliği büyük ölçüde ortadan kaldırmıştır [25].

Bu işletmeler: - Otoman Tekstil - Aydın Örme - Yazaki Otomotiv - Çak Tekstil - İşmont Tekstil - Asaş Alüminyum - Alimex Alüminyum - Orthous Tır

- Kilmak Kaynak Makineleri - Della Gıda vb.

20

3.4. Ballıkaya Barajı

Sakarya ilinin ve civar yerleşim yerlerinin içme ve kullanma suyu ihtiyacını karşılamak maksadıyla Mudurnu Çayı üzerinde inşa edilen Ballıkaya Barajı ile şehre yılda 189,22 milyon m³ içme ve kullanma suyu temin edilecektir. İşe 22.02.2013 tarihinde başlanmış olup, iş bitim tarihi 04.07.2017‟dır. 15.03.2013 tarihinde temeli atılmıştır. Fiziki gerçekleşme % 95‟dir. Sakarya'nın 100 yıllık geleceğini yakından ilgilendiren önemli bir çalışmadır. Baraj aynı zamanda Sakarya'nın tek ve vazgeçilmez içme suyu kaynağı olan Sapanca Gölü'nü korumak ve yaşatmak için de alternatif su kaynağıdır [26].

3.5. Mudurnu Nehri

4. Zamandan günümüze kadar Karadeniz'e doğru hafif eğimli olan bu alan, başta Sakarya Irmağı olmak üzere akarsuların taşıdığı maddeler ile dolarak yer yer geniş düzlükler meydana gelmiştir. Sakarya İli'nin Akyazı bölümünün bir kısmı bu dolgu düzlükler üzerinde yer alırken, diğer kısmı (dağlık alan) 4. zaman (Paleolojik) yaşlı oluşumların üzerinde yer almaktadır. Ova tabakası genellikle fosilsiz olduğu için yaşları belirlenememiştir. Akyazı bölgesinde 1990 yılından sonra incelemelerde bulunan İsviçre Jeoloji Akademisinden araştırmacı Emili'ye göre, Paleolojik tabakalarla ova arasında Akyazı'dan Sapanca gölüne kadar uzanan alçak tepelerle kaplı olan kretane ve neozen tabakaları ile kaplı olup, Akyazı bölümü iki ayrı oluşumun iç içe olduğu bir alandır.

1. Oluşum: Derin bir vadinin akarsu taşıması ile dolması sonucu oluşan düzlük (Akova) olup, eğimi Karadeniz'e doğrudur.

2. Oluşum: 4. zamandaki İstanbul Boğazının oluşumu esnasında meydana gelen kıvrım ve kırılma hareketleri Kuzuluk yöresinde volkanizma sebep olmuştur. Volkanlardan çıkan lavlar ise özel bir karaktere sahip olmak üzere silisyum buharı şeklinde gerçekleşmiştir. Silisyum, bildiğimiz kum ve çakılın kimyasal ismi olup,

buhar halinde lav şeklinde püskürmüş ani soğuma ile temas ettiği tüm cisimlerin taşlaşmasına sebep olmuştur [24].

Şekil 3.1.‟de Akyazı ilçesi haritası görülmektedir [27].

Benzer Belgeler