• Sonuç bulunamadı

yaflamakistiyorum yaflamakistiyorum en do¤al hakk›m... en do¤al hakk›m...

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "yaflamakistiyorum yaflamakistiyorum en do¤al hakk›m... en do¤al hakk›m..."

Copied!
4
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Ekolojik sorunlar toplumsal

sorun-larla birlikte, ço¤u geri dönüflümsüz

olacak biçimde ilerlemeye devam

edi-yor. ‹klim de¤ifliyor; hava, toprak, su

kirleniyor; topra¤› yerle bir eden

çöl-leflme, erozyon, ekolojinin en temel

sorunlar› aras›nda yer al›yor. Keza

ül-kemizin zengin do¤al ve tarihi miras›

da bu erozyon sürecinden pay›n›

al›-yor. Bu sorunlar kadar ciddi bir di¤er

konu da, özellikle kentlerimizde

yafla-m›n› sürdürmeye çal›flan hayvanlar›n

durumu. Bu, hem ekolojik hem

top-lumsal çok önemli bir sorun. Ekolojik,

çünkü onlar karasal ekosistemin bir

aya¤› olan kentsel ekosistemin

parça-lar›. Toplumsal, çünkü onlar varolma,

yaflamda kalabilme haklar›n› korumak

için hak arama, mücadele etme

gücü-ne bile sahip olmayan canl›lar. Böyle

olunca da kimi kötü, hatta zalimce

davran›fllar›n hedefi oluyor, kimisi de

hayvanat bahçelerinde küçük bir

ka-fes içerisinde ömür tüketiyor.

Bir “petshop” kafesinden

kendisini sat›n alan

sahi-bin gözlerine sevinçle

ba-karak ayr›lan bir

baflka-s›ysa, “bunu kim

dolaflt›-racak” ya da “bununla tatile

na-s›l ç›kaca¤›z” sorunlar›

baflla-y›nca kendini sokaklarda

bu-luyor. Bu yar› aç, yar› tok

ya-flam kontrolsüz ço¤almay›

kontrol için getirilen en

kes-56 Haziran 2006 B‹L‹MveTEKN‹K

en do¤al hakk›m...

yaflamak

istiyorum

en do¤al hakk›m...

yaflamak

istiyorum

Yemin Ederim

Geceleri uzaktan sesini duydu¤umda Seni düflünece¤ime yemin ederim Ac›n varsa anlar›m sesinden

Senin için dua edece¤ime yemin ederim Sanc›n tutmuflsa

Hastaysan Açsan e¤er

Tek dilim ekme¤im bile varsa Seninle paylaflaca¤›ma, yemin ederim. Yemin ederim

Seni sevece¤ime yemin ederim Fark etti¤imde seni bir ›ss›z sokakta Bir el okflarsa bafl›n› karanl›kta Benim elimdir

Yemin ederim. Arkadafl›m Dostumsun sen

Yaln›z ve kimsesizsen

Sana yer bulamazsam masam›n alt›nda Kap›n›n arkas›nda yer yoksa

Bahçem hiç olmam›flsa

Seni yüre¤imde bar›nd›r›r›m, yemin ederim. Yemin ederim, yemin ederim

Seni terk etmeyece¤ime yemin ederim Seni yaln›z b›rakmayaca¤›ma Senin için savaflaca¤›ma Seni koruyaca¤›ma Yemin ederim K›fl kar demem

Seni sevdi¤im için zaten sokaklarda üflümem Biraz güç varsa dizlerimde

Ayaklar›m buz kesilse Tutmasa ellerim Silahlarla beni de vursalar

Sadece iki gözüm kalsa senin için a¤lar›m Yemin ederim, yemin ederim...

“Sokaklarda bafl›bofl dolaflan hayvanlar, hem kamu sa¤l›¤›n› tehdit ediyor, hem de insanlar›

korkutuyor” nedenleriyle son aylarda birtak›m belediyeler taraf›ndan köpeklere uygulanan

itlaflar insan olman›n bilincindeki pek çok kifliyi harekete geçirdi. Geçti¤imiz 12 May›s’ta son

y›llar›n en kapsaml› hayvan haklar› eylemi Ankara'da yap›ld›.

(2)

tirme çözümle, toplu itlafla

noktalan›-yor. Bu tablo karfl›s›nda sessiz

durma-yan, onlar ad›na “yaflam hakk›n›”

sa-vunanlar elbette var. Örgütlenmelerle,

bireysel çabalarla ve de en önemlisi

baz› yerel yönetimlerin, sanatç›lar›n,

medyan›n ciddi çal›flmalar›yla bu

eko-lojik ve toplumsal soruna çözüm

geti-rilmeye çal›fl›l›yor.

Bu konuda son y›llar›n en kapsaml›

hayvan haklar› eylemi 12 May›s’ta,

An-kara’da, Abdi ‹pekçi Park›’nda, Do¤a

ve Çevreyi Koruma, Yaflatma Derne¤i

(DO⁄ÇEV)’in koordinasyonunda

orga-nize edilen “Yaflamak ‹stiyorum”

mi-tingiydi. DO⁄ÇEV Baflkan› Behiye

Er-y›lmaz taraf›ndan kamuoyuna

duyuru-lan mitinge büyük bir hayvan sever

kit-lesinin yan› s›ra ülkenin çeflitli

illerin-den gelen çok say›da kifli kat›ld›. Baflta

hayvan haklar› savunuculu¤unun

bay-raktarl›¤›n› etkin kalemiyle yapan

ya-zar Bekir Coflkun olmak üzere, çok

sa-y›da yazar, sanatç›, eski ya da yeni

si-yasetçi ve sivil toplum kuruluflunun

üyeleri kat›ld›. Kat›l›mc›lar Hayvanlar›

Koruma Yasas›’n›n ifllevsizli¤inden ve

yasay› yaflama geçirecek ek

yönetme-liklerin hâlâ ç›kar›lmad›¤›ndan

yak›n-d›lar. Gazeteci-yazar Bekir Coflkun,

hayvanlar için yazd›¤› “Yemin Ederim”

isimli fliirini okuyarak sözlerine

baflla-d›: Coflkun bu fliiriyle asl›nda insan

d›-fl›ndaki hayvanlar›n verdi¤i yaflam

mü-cadelesini ve onlar ad›na mücadele

ve-ren insanlar›n yaflad›klar›n› anlatt›.

Es-ki Çevre Bakan› ve sinema sanatç›s›

Ediz Hun, hafif müzik sanatç›m›z

Yon-ca Evcimik, gazeteci Metin UYon-ca,

sanat-ç› ve köfle yazar› Pakize Suda, sahipsiz

hayvanlar›n da kentlerimizin

“hemfleh-rileri” oldu¤unu ve bizimkilere koflut

haklara sahip olduklar›n› duygulu

söz-lerle dili getirdiler.

Miting, Dünya Yaln›z Bizim De¤il

Platformu, Bar›nak Gönüllüleri,

Türki-ye Hayvan Haklar› Platformu, Çevre ve

Sokak Hayvanlar› Derne¤i, Yaflam

Hakk›na Sayg› Platformu, Türkiye

Ve-teriner Hekimler Birli¤i, Eskiflehir

Hayvanlar› Koruma Derne¤i, Kocaeli

Do¤a ve Hayvan Dostlar› Derne¤i gibi

birçok sivil toplum kuruluflu

taraf›n-dan da desteklendi. Brigitte Bardot

Vakf›, PETA (People for the Ethical

Treatment of Animals / Hayvanlara

Etik Davran›fl ‹çin Mücadele Edenler

Birli¤i) gibi örgütler de mitingi,

gön-derdikleri mesajlar›yla desteklediler.

57

Haziran 2006 B‹L‹MveTEKN‹K

Çankaya Belediyesi’nin 100. Y›l mahallesindeki Hayvan Bar›na¤›’n›n sakinlerinden bu dost, bar›na¤a gelen konuklar› sevgi dolu havlamalarla karfl›l›yor. Gözlerinden de “hoflgeldin” dedi¤ini hemen anl›yorsunuz.

Bar›na¤›n sakinlerinden bu dostsa, bir zamanlar bir hayvan sat›c›s›ndan sat›n al›n›p, sonra da soka¤a at›lm›fl. fiimdilerde bar›nakta koruma alt›nda. Ona burada hiç yasak yok. Yuvas›nda özgürce dolafl›yor.

(3)

ren canl› yaflam› kaps›yor. Yani

ekosis-temler yaflam ortam›ndan ve yaflam

toplulu¤undan meydana geliyor ve

bü-tün canl›lar için do¤al bir denge

içeri-sinde sürüyor. Kentler de, insan›,

hay-van›, bitkisi, do¤al kaynaklar› ve

bina-lar›yla yaflamsal bir bütün oluflturan

ekosistemler. Ancak kentlerde yaflayan

baz› insanlar ve yerel ölçekte baz›

be-lediyeler, kentlerdeki tüm yaflam

alan-lar›n›n iyileflmesi ve dengeli bir kent

ekosisteminin yarat›lmas› için “önce

ben” egemenli¤ini bir kenara b›rak›p,

ekosistem bilinciyle hareket edilmesi

gerekti¤inin fark›nda de¤iller. Oysa

kent, kentlilerin oluflturdu¤u iliflkiler

a¤› olarak alg›lanmal› ve herkes bu

bi-linçle hareket etmeli.

Bu bilinç, kentlerde yaflam›n›

sürdü-ren sokak hayvanlar› için kenti

yaflana-bilir hale getirecek en geçerli

çözü-mün, onlar›n nüfusunun kontrol alt›na

al›nmas› ve sa¤l›kl› olarak

yaflamalar›-n›n sa¤lanmas› oldu¤unu söylüyor.

Bunun için “k›s›rlaflt›rma, afl›lama ve

sonra yaflam alan›na geri b›rakma”, en

do¤ru uygulama. Ülkemizdeki tüm

ye-rel yönetimlerin, öldürmek yerine bu

formülü uygulamalar› durumunda

so-kak hayvanlar› sorununun alt› y›l

için-de çözümlenece¤i ve kent

sokaklar›n-da art›k sahipsiz hayvan kalmayaca¤›

saptanm›fl.

K›s›rlaflt›rma, kedi ve köpeklerin

ge-nel anestezi alt›nda üreme

organlar›-n›n, yani rahim ve yumurtal›klar›n›n

ya da testislerinin al›nmas› yöntemiyle

yap›lan bir operasyon. K›s›rlaflt›rma

sa-yesinde sa¤l›kl› bir sokak hayvan›

po-pülasyonu ortaya ç›karmak olas›. Bu

konuda uzmanlar çok çarp›c› bir

ör-nek de veriyorlar: K›s›rlaflt›r›lmam›fl

58 Haziran 2006 B‹L‹MveTEKN‹K

Sar›k›z’›n Öyküsü

Sar›k›zla on y›l› aflk›n bir süredir tan›fl›yoruz. O, kendine güvenen, ilerlemifl yafl›na karfl›n ya-flam dolu, sevgi dolu bir Ankaral›. Genelde Abay Kunanbay Caddesi’ndeki bir gazete büfesinin önünde k›vr›l›p yatar. Büfenin sahibi Erol Bey

onun mahallemizdeki onlarca dostundan biri. Bu büfenin arka taraf›ndaki bir apartman›n yan ta-raf›nda ona ait bir küçük bir kulübesi de var. Kulübeyi ona mahallemizin döflemecisi yapt›. O da Sar›k›z’›n dostlar›ndan. Yine büfenin hemen yan›ndaki taksi dura¤›nda onlarca taksi flöförü dostu var. Mahallemizin kasab›, bakkal›,

eczane-si, k›saca sakinleri, Sar›k›z’› çok seviyor. 10 May›s akflam›, saat 21 sular›nda telefo-num çald›. Sar›k›z’›n çok ama çok sevdi¤i, benim de en az onun kadar sevdi¤im ve sayg› duydu¤um emekli savc›lar›m›zdan Turgut Amcayad› arayan. Sesini duydu¤uma çok sevindim; ama o anda içi-me bir kuflku da düfltü. Çünkü Turgut Amcayla genelde yolda karfl›lafl›r›z. Sar›k›z’›n kulaklar›n› ç›nlatt›ktan sonra, benim di¤er hayvan dostlar›-m›n hat›r›n› sorar Turgut Amca. Ben de onun sa¤-l›¤›n›n iyi oldu¤unu ö¤renirim ve iyi günler dile-yerek ayr›l›r›z. Telefon etmesinin kesinlikle çok önemli bir nedeni olmal›yd›. Zaten hemen konuya girdi ve Sar›k›z’›n bir önceki geceden beri kay›p oldu¤unu söyledi. O anda hissettiklerimi yazmak bile istemiyorum. “Sar›k›z’› bulal›m k›z›m” dedi. Olamazd›, ama bir flikayet üzerine bar›na¤a götü-rülmüfl olabilir diye düflündüm. Merak etmemesi-ni, dostumuzu bulaca¤›m› söyledim. Telefonu ka-pat›r kapatmaz, Do¤a ve Çevreyi Koruma Yaflat-ma Derne¤i’nin (DO⁄ÇEV) üyesi olan arkadafl›m Ayflegül Asçöteli’yi arad›m. Ayflegül, DO⁄ÇEV’de, toplant›da oldu¤unu söyledi; iki gün sonra, 12 May›s’ta, Abdi ‹pekçi Park›’nda düzenleyecekleri “Yaflamak ‹stiyorum” mitingiyle ilgili son çal›flma-lar›n› yap›yorlarm›fl. DO⁄ÇEV, “fiiddetin, katlia-m›n her türlüsüne hay›r” slogan›n›, ülkemizde ya-flama duyarl› olan herkesle birlikte hayk›racakt› o gün. Ama Ayflegül, her zamanki duyarl›l›¤›yla be-nim ses tonumdan önemli bir fley oldu¤unu anla-d›. Durumu anlatt›m; “Sar›k›z acaba bar›nakta olabilir mi, bu saatte ö¤renmemiz mümkün mü?” diye sordum. Sar›k›z’› tarif etmemi istedi. Ben de, o telaflla, “ad› gibi sar›, dik kulakl›, kilolu” gibi s›-radan bir tarif verdim. Bana “telefonu kapat,

bil-Kent Ekosistemi

Yaflam hakk›na sayg›l› insanlar ve

yönetimlerin uzun y›llardan beri

kent-lerde sürdürdükleri bu mücadele, kent

ekosistemi bilincinin yeterince

köklen-memifl olmas›ndan kaynaklan›yor.

Ekoloji, canl›larla cans›zlar

aras›n-daki bütünsel iliflkileri inceleyen bir

bi-lim dal›. Ekosistem de, kent, köy, sulak

alan, k›y› gibi bir alandaki canl›

orga-nizmalarla, cans›z varl›klar›n hepsinin

birden oluflturdu¤u sistemi belirten bir

terim. Ekosistemleri genelde yapay ve

do¤al olarak ve bunlar›n her birini de

karasal ve sucul olarak incelemek

ola-s›. Bir ekosistemin üreticiler,

tüketici-ler, ayr›flt›r›c›lar ve do¤al çevre olmak

üzere dört temel bilefleni var. ‹lk üç

bi-leflen, dördüncü bileflenin oluflturdu¤u

cans›z do¤a içinde varl›klar›n›

(4)

mesi durumunu ortadan kald›r›yor.

K›s›rlaflt›rman›n bir di¤er yarar› da,

özellikle erkeklerin sakinleflmesini

sa¤lad›¤›ndan “sald›rganl›k”

durumu-na çözüm getirmesi.

Sokak hayvanlar›na karfl› duyulan

korkunun en baflta gelen nedenlerinden

birisi de kuduz hastal›¤›. Bu korkuyu

gi-dermenin en temel çözümü de hayvan›n

afl›l› oldu¤unun insanlarca bilinmesi.

K›-s›rlaflt›rma için toplanan köpeklere

yap›-lan afl› ve köpe¤in afl›l› ve k›s›r oldu¤unu

belli eden bir iflaret, örne¤in kula¤›na

ta-k›lan bir küpe, hayvan›n bulundu¤u

or-tamda özgürce yaflamas›n› sa¤lar. Ayr›ca

köpe¤in birebir kendi sa¤l›¤›n› tehdit

eden hastal›klara karfl› afl›lanmas› onun

yaflam kalitesini de art›r›r.

“Yaflatmak” yerine “yok etmek”

yö-nünde belirlenen tercihler, toplumda yol

açt›klar› travma bir yana, sonuçsuz

kal-maya da mahkûm. Nüfus yo¤unlu¤unda

ölüme ya da göçe ba¤l› herhangi bir

azalma, yaflamda kalanlar daha iyi

besle-nece¤inden, daha h›zl› üremeye neden

oluyor ve nüfus k›sa bir süre içinde eski

durumuna geliyor. Bu nedenle do¤an›n

bu temel yasas›n› göz önüne al›p,

sokak-lar›m›zda hayvan cesetleriyle de¤il,

ya-flam kalitesi art›r›lm›fl sa¤l›kl› bireylerle

birlikte dostça yaflayal›m.

G ü l g û n A k b a b a

bir çift köpekten, 6 y›l sonunda 67.

000 yavru do¤aca¤› hesaplanm›fl. Yani

y›lda 16 yavrusu olmadan bir difli

kö-pe¤i k›s›rlaflt›rmak, 6 y›ll›k süre

sonun-da 67.000 yeni köpe¤in nüfusa

eklen-59

Haziran 2006 B‹L‹MveTEKN‹K

gi al›p seni arayaca¤›m” dedi. Yaklafl›k 10 daki-ka sonra Ayflegül arad› ve müjdeyi verdi. Çandaki-ka- Çanka-ya Belediyesi’nin hayvan bar›na¤›ndan Murat Bey-’le ba¤lant› kurmufl; Murat Bey de, Sar›k›z’a çok benzeyen bir köpe¤in bir gece önce Çankaya Be-lediyesi ekiplerince di¤er 20 sokak köpe¤iyle bir-likte bar›na¤a getirildi¤ini söylemifl. Ayflegül, “sa-bah olunca bar›na¤a gidersin ve Sar›k›z m›, de¤il mi bakars›n, ama onu hemen götüremeyebilirsin; çünkü Çankaya Belediyesi, toplay›p bar›na¤a ge-tirdi¤i köpekleri afl›l›yor, k›s›rlaflt›r›yor ve iylefltik-ten sonra, al›nd›¤› ortama b›rak›yor” dedi.

Sabah erkenden yola koyuldum. Bar›nakta Murat Bey beni hemen Sar›k›z olabilece¤ini dü-flündü¤ü köpe¤in yan›na götürdü. Yolda müjde olabilecek bir haberi de verdi. Bar›nak veterineri, yeni gelen köpeklerle tan›fl›rken, Sar›k›z’›n fliflko olmas›n›n bir nedeninin k›s›rlaflt›rma olabilece¤i-ni düflünerek, hayvan›n bofluna ameliyat edilme-mesi için önce röntgeninin çekiledilme-mesini istemifl. O gün s›ra ona gelmedi¤i için, k›s›rlaflt›rma operas-yonuna Sar›k›z al›nmam›fl. Bu habere de çok

se-vindim. Ayr›ca veterinerin duyarl›l›¤› da beni çok sevindirdi. Oldukça yafll› olan bir köpek bu duyar-l›l›k olmasa, boflyere ameliyat edilmifl olacakt›.

Bölmelerle ayr›lm›fl kafes odalar›n önüne gel-di¤imizde, Murat Bey Sar›k›z oldu¤unu düflündü-¤ü köpe¤i gözleriyle aramaya bafllad›. Kafes oda-lar›n her birinde bir köpek, önlerinde sular› ve ye-mek tabaklar› duruyordu. Ben de h›zla köpeklere bakt›m, “asl›nda benim için hepsi birer Sar›k›z” diye düflünürken Sar›k›zla gözgöze geldik. Gözle-ri ›fl›ld›yor, sevinci buruk da olsa gözleGözle-rinden oku-nuyordu. Kuyru¤unu sa¤a sola h›zla sall›yor, “Ya neredesiniz; uzun y›llard›r uyum içinde yafl›yor-duk, ne oldu da ben buraya geldim; sizi çok özle-dim” cümlelerini ard› arkas›na s›ral›yordu. Yani onun ç›kard›¤› seslerden ben bunlar› anlad›m. Sa-r›k›z çok heyecanl›yd›, küskün gibiydi, ama mut-luydu. Kafesin kap›s›n› açt›klar›nda h›zla yan›ma geldi ve “gidelim” telafl›n› bana da hissettirdi. Murat Bey Sar›k›z’›n boynuna bir tasma ba¤lad›. “fiimdi Sar›k›z’›n kula¤›na bir küpe takaca¤›z, ar-t›k kimse onu yerinden almayacak” dedi. Bu

kü-pe, “bu köpek k›s›rlaflt›r›lm›fl, kuduz ve karma afl›lar› yap›lm›fl” anlam›na geliyordu. Bar›nak gö-revlisi genç bir delikanl› elinde bir sar› küpe ve z›mbayla yan›m›za geldi. Sar›k›z’›n birazc›k can› ac›d›, ama art›k kula¤›nda sar› bir küpesi vard›. Bu iflaret bir anlamda onun sa¤l›k karnesiydi.

Murat Bey, Sar›k›z› ald›klar› gibi yerine b›ra-kacaklar›n› söyledi. Birlikte arkas› kapal› bir kam-yonete do¤ru yürüdük. Sar›k›z’› kapal› k›sma koy-dular, ben de flöförün yan›na oturdum ve bar›nak-tan ayr›l›p, mahallemize do¤ru yola koyulduk. Yaklafl›k yar›m saat sonra Abay Kunanbay Cadde-si’ndeydik. Araba gazete büfesinin önünde durdu. Turgut Amca ve mahalle esnaf› bizi bekliyordu. Turgut Amca herkese haber vermifl olmal›yd›. Sa-r›k›z kamyonetten indi¤inde herkes sevincini dile getiren sözler söylüyordu. Sar›k›z önce Turgut Amca’ya kofltu, sonra ürkek bir flekilde caddenin karfl› taraf›na geçti, onu karfl›layanlara bakt›; son-ra yine karfl›ya geçti; herkesi teker teker koklay›p selam verdi. Sar›k›z çok mutluydu, ama birkaç gün bile olsa neden bizlerden ayr›ld›¤›n› anlaya-mam›flt›. Bafl›n› hafifçe havaya kald›rd› ve uzun k›sa, uzun k›sa havlad›. Sokak köpe¤i arkadaflla-r› ad›na bir nutuk at›yordu sanki: “Alg›layan, an›msayan, kendinin fark›nda, seven, do¤du¤unda kü-çücükken zaman içinde geliflen, psikolojik özelliklere sahip, se-çim yapabilen canlar›z; birlikte yaflamak için deste¤inize gereksi-nimimiz var. Bize ölümü de¤il, zaten hakk›m›z olan yaflam› çok görmeyin.” diyordu Sar›k›z. Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Peyzaj Mimarisi Ana Bilim Dal› ö¤retim üyelerinden Doç. Dr. Emin Bar›fl

ve eflinin sevgi dolu bak›fllar›ndan kendi çocuklar› nasiplendi¤i kadar bar›naktaki “çocuklar›” da nasipleniyor.

Referanslar

Benzer Belgeler

Her bir dairede bir antre ile geçilen genişçe bir hol etra- fında salon, yemek odası, 2 yatak odası, banyo, mutfak, helâ ve sandık odası yapılmıştır.. Plân taksimatında

Bakan Yıldız, ihalenin iptal edilip, edilmeyeceği yönündeki bir soruya ise ilginç bir yanıt vererek, şöyle konuştu: “Bu bir yarışma süreci olduğu için ‘evet’in de

Rize İl İdare Mahkemesi Senoz Vadisi'nin doğal SİT alanı olması yönünde yapılan başvuruyu kabul etmeyen Trabzon Kültür ve Tabiat Varl ıkları Koruma Kurulu kararını

Su hakkı savunucusu Öngür, Dünya Su Forumu'nun temel amacının suyu piyasalaştırmak, düzenleyen Su Konseyi'nin 30'u a şkın Türkiyeli üyesinin 27'sinin inşaat şirketi

Mehmet Bekaroğlu, Ufuk Uras, Dikili Belediye Ba şkanı Osman Özgüven gibi isimlerin aralarında yer aldığı panelistler, su hakkının bir yaşam hakkı oldu ğunu belirterek,

"Bunlar içinden en yakıcı olan Maden Yasası’nın değiştirilmesi için, 2/B olarak tanımlanan orman vasfını yitirmiş arazilerin satışını engellemek için,

Suyun ticarileşmesine karşı, Türkiye’de yap ılan barajların doğayı, kültürü yok etmesine karşı var olan alternatifleri tartışmak üzere Su Hakkı Kampanyas ı

Bu çal›flmada, Portland çimentosu (PÇ 42.5) ye- rine belirli oranlarda k›smen (a¤›rl›kça %30’a ka- dar) kullan›lan do¤al puzolanlar›n (A (Tras 1), B (Tras 2) ve