• Sonuç bulunamadı

AYLIK BÜLTEN Mart 2021 Sayı: 282

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "AYLIK BÜLTEN Mart 2021 Sayı: 282"

Copied!
34
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

BIST-100 endeksi Şubat ayında 1.443 – 1.576 arası geniş bir bantta hareket ederken, ayı %0,14 düşüşle 1.471,39 seviyesinden kapattı. Bankacılık endeksi ayı %4,95 düşüşle negatif ayrışma ile tamamlarken, Sınai endeks

%2,90’lık yükselişle pozitif ayrıştı.

TCMB Şubat toplantısında piyasa beklentisine paralel olarak faizleri

%17,00’de sabit bıraktı. Ek olarak;

TCMB Şubat sonunda zorunlu karşılık oranlarını bütün vadelerde 200 baz puan yükselterek ek sıkılaşma adımı attı.

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch, Türkiye’nin kredi notunu BB- olarak teyit etti ve görünümünü negatiften durağana çevirdi.

Global tarafta Mart ayında Covid-19’un mutasyon sonrası yayılım hızı, aşı dağıtım ve uygulamalarına ilişkin gelişmeler takip edilecek. Diğer yandan başta ABD olmak gelecek makroekonomik veriler takip edilecek.

Yurt içi ana gündemi ise Covid-19 salgınındaki gelişmeler, TCMB faiz kararı ile ABD ve AB ile olan ilişkilere ilişkin gelişmeler önemli gündem maddeleri olacak.

Şirket Analizleri:

- Petkim (PETKM)

- Yapı Kredi Bankası (YKBNK)

AYLIK BÜLTEN Mart 2021 Sayı: 282

www.sekeryatirim.com.tr

(2)

Strateji

Mart’ta piyasaların ana gündemi Covid-19’un yayılma hızı ve aşı uygulamalarının etkinliği olacak.

Temsilciler Meclisi’nde onaylanan 1,9 trilyon dolar büyüklüğündeki ABD ek teşvik paketinin Senato’da onaylanıp onaylanmayacağı takip edilecek. Paketin geçmesi global risk alma iştahını destekleyecektir. Ancak, piyasaların Mart ayındaki odak noktasının ABD 10 yıllık tahvil faizlerindeki hızlı yükselişin devam edip etmeyeceği ve Fed’in bu konuda aksiyon alıp almayacağı olacaktır. Yurt içinde Mart ayında AB ve ABD ile ilişkilerin seyri önemli olacak. Ekonomi tarafında ise TL’deki volatilitenin seyri ve TCMB faiz kararı takip edilecek. Negatif haber akışı olasılığının yüksek olması nedeniyle Mart ayında TL varlıklarda volatilitenin yükselmesi ve negatif ayrışmanın sınırlı da olsa devam etmesi beklenmektedir. Son dönemde özellikle banka hisselerinde yabancıların satış tarafında olması endekste kısa vadede yükselişlerin sınırlı kalabileceğine ve kar satışlarının aralıklarla devam edebileceğine işaret ediyor. Ancak, Global risk alma iştahının güçlü seyrini koruması durumunda TL varlıklarda negatif fiyatlamalar sınırlı kalabilir. TCMB’nin sıkı para politikasını korumasının orta vadede TL için önemli bir tampon görevi görmeye devam edecektir.

Bu nedenle Mart ayında BIST’te kar satışlarının aralıklarla devam edeceğini, dalgalı bir seyir oluşacağını ve belli seviyelerde düşüşlerin yeniden alım fırsatı olarak değerlendirileceğini düşünüyoruz. BIST’in son 6 yıllık geçmiş Mart performanslarına göre ay içinde güçlü satışların gerçekleştiğini ve endeksin Mart ayını genellikle düşüşle kapattığını görüyoruz. Mart ayında BIST- 100 endeksinin 1.390-1.530 aralığında dalgalanması beklenirken, 1.400 ve altı gerilemelerin kademeli yeni alım fırsatı, 1.525 ve üzeri yükselişlerin satışı fırsatı olarak değerlendirilebileceğini düşünüyoruz.

Makro Ekonomi

 TÜİK’in açıkladığı verilere göre; Türkiye ekonomisi 2020 son çeyrekte %5,9 büyüdü.

 Ocak’ta TÜFE bir önceki aya göre %1,68 artarken, yıllık enflasyon %14,97’ye yükseldi.

 Kasım temel işgücü göstergelerine göre işsizlik oranı geçen geçen aya göre 0,2 puan artışla

%12,9’a yükseldi. İstihdam oranı ise 2,7 puan azalarak %42,9 olarak gerçekleşti.

 Aralık ayında 3.210 milyon USD açık veren Cari İşlemler Hesabı ile 12 aylık birikimli Cari İşlemler Açığı 36.72 milyar USD seviyesine yükseldi.

 Aralık Sanayi Üretimi, takvim etkisinden arındırılmış yıllık %9 ve aylık %1,3 artış kaydetti.

 TCMB Şubat PPK toplantısında politika faizini %17'de sabit bıraktı.

 Ocak’ta bütçe 24,2 mlr TL açık vermiş, faiz dışı denge -2,2 mlr TL olarak gerçekleşti.

Portföy Önerileri

Portföyümüzdeki tahvil ağırlığını %45, döviz ağırlığını %20 ve hisse senedi ağırlığını %35 olarak koruyoruz.

Şirket Raporları

Petkim PETKM için hedef fiyatımız 5,50 TL olup; TUT önerimizi koruyoruz.

Yapı Kredi Bankası YKBNK için hedef fiyatımız 3,90 TL olup; AL önerimizi koruyoruz.

Şube ve Acenteler Künye

Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihleri dikkate alınarak kişiye özel sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler ise genel niteliktedir. Bu tavsiyeler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

Bu bültende yer alan bilgi ve yorumlar Şeker Yatırım Menkul Değerler A.Ş. Araştırma ve Kurumsal Finans Bölümü tarafından güvenilir olduğuna inanılan kaynaklardan yararlanarak hazırlanmıştır. Bu kaynaklardaki hata ve eksikliklerden ve bu bilgilerin ticari amaçlı operasyonlarda kullanılmasından doğabilecek zararlardan Şeker Yatırım Menkul Değerler A.Ş. hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Şeker Yatırım Menkul Değerler A.Ş.

Büyükdere Cad. No:171 Metrocity A Blok Kat 4-5 ŞİŞLİ / İSTANBUL

Tel: 0212 334 33 33, Pbx Fax: 0212 334 33 34, arastirma@sekeryatirim.com

(3)

*Almanya ve Euro Böl., İmalat PMI *ABD, Şubat ISM hizmet endeksi

*ABD, Şubat ISM imalat endeksi *ABD, Şubat ADP istihdam verisi

*TÜİK, 4.Ç büyüme

*ABD, haftalık işsizlik başvuruları *Almanya, Ocak fabrika siparişleri *Almanya, Ocak PMI imalat endeksi *ABD, Şubat TÜFE

*ABD, Ocak fabrika siparişleri *ABD, Şubat tarım dışı ist. ve işsizlik oranı *TÜİK, işsizlik oranı

*TCMB,Şubat enflasyon değerlendirmesi *ABD, Şubat saatlik kazançlar

*ABD, haftalık işsizlik başvuruları *TÜİK, Şubat sanayi üretimi *Maliye, Şubat bütçe gerçekleşmeleri *Almanya, Şubat Zew endeksi *ABD, Şubat konut ve inşaat başlangıçları

*TCMB, Cari işlemler dengesi *ABD, Michigan tüketici güv. End. *ABD, Şubat Empire imalat endeksi *ABD, Şubat perakende satışlar *ABD, Fed faiz kararı

*Avrupa, AMB faiz kararı *ABD, Şubat ÜFE *Hazine ihalesi *ABD, Şubat sanayi ürt. ve Kap.kul.

*Hazine ihalesi

*ABD, haftalık işsizlik başvuruları Japonya, BoJ faiz kararı *ABD, Şubat ikinci el konut satışları *ABD, Şubat yeni konut satışları *Almanya, PMI endeksleri

*TCMB, faiz kararı *Hazine ihalesi *ABD, Şubat dayanıklı mal siparişleri

*İngiltere, Merkez bankası faiz kararı

*ABD, Şubat Philadelphia Fed endeksi

*ABD, haftalık işsizlik başvuruları *TCMB, Şubat kapasite kullanım oranı *Case-Shiller konut fiyat endeksi *ABD, Şubat Chicago PMI

*ABD, 4.Ç büyüme *Almanya, Şubat Ifo endeksi *ABD, Şubat tüketici güven endeksi *ABD, Mart ADP istihdam verisi

*ABD, Şubat kişisel gelir ve giderler

*ABD, Michigan tüketici güv. End.

* Gelişmiş ülke borsa endeksleri ve Altın fiyatları izleneck.

* Başta enflasyon, Büyüme ve sanayi üretimi olmak üzere yurtiçi ekonomik veriler izlenecek.

* ABD ev AB ile Türkiye arasındaki ilişkilerin seyri ile AB liderler zirvesi yurtiçi piyasalar açısından önemli olacak.

09 Mart Sal 10 Mart Çar

* ABD'de başta istihdam ve enflasyon verileri olmak üzere makro ekonomik veriler izlenecek.

* TCMB faiz kararı ve kurlardaki eğilim takip edilecek.

* Yurtiçinde yabancı fon giriş/çıkışları izlenecek.

04 Mart Per 05 Mart Cum 06 Mart Cmt 07 Mart Paz 08 Mart Pzt

23 Mart Sal 24 Mart Çar

11 Mart Per 12 Mart Cum 13 Mart Cmt 14 Mart Paz 15 Mart Pzt 16 Mart Sal 17 Mart Çar

18 Mart Per 19 Mart Cum 20 Mart Cmt 21 Mart Paz 22 Mart Pzt

28 Mart Paz 29 Mart Pzt 30 Mart Sal 31 Mart Çar

Kaynak: TÜİK, TCMB, Şeker Yatırım

25 Mart Per 26 Mart Cum 27 Mart Cmt

(4)

TL varlıklar Şubat ayında sınırlı negatif ayrıştı…

The TRY-based assets have diverged negatively in February…

Global risk alma iştahı ay boyunca korunsa da ay sonunda zayıflamaya başladı...

Global risk appetite remained buoyant, yet weakened towards the end of February…

BIST-100 endeksi Şubat ayında dalgalı seyir izlerken, sınırlı negatif ayrıştı…

BIST was volatile and the benchmark index has diverged negatively in February…

TL pozitif

ayrışmasını ay son haftasında

sonlandırarak negatif ayrışmaya başladı...

The TRY, which had been diverging positively earlier, began to diverge negatively in the last week of February…

Global risk alma iştahı Şubat ayında güçlü seyrini korurken, ay sonuna doğru riskten kaçınma eğilimi başladı. Covid-19 aşılarının uygulanmaya başlaması ile Dünya genelinde vaka artış hızının yavaşlaması ve 1,9 trilyon dolar olması beklenen ABD teşvik paketine ilişkin pozitif beklentiler risk alma iştahının ay genelinde güçlü seyretmesine neden oldu.

Ancak, başta petrol ve bakır gibi emtia fiyatlarında yaşanan hızlı yükseliş nedeniyle ABD’de enflasyonun yükselişe geçebileceği beklentisiyle ABD 10 yıllık tahvil faizleri Şubat ayı sonunda %1,61 seviyelerine kadar yükselirken, piyasalarda güçlü satışlar yaşandı. ABD 10 yıllık tahvil faizlerindeki yükseliş Fed’in beklenenden önce sıkılaşmaya gidebileceği endişelerine neden oldu. Fed Başkanı Powell’in para politikasında kısa vadede bir değişiklik yapılmayacağı yönündeki açıklamalarına rağmen risk alma iştahı zayıflamaya başladı.

Ayın son günlerinde yaşanan kar satışlarına rağmen majör borsalar Şubat ayını %1-3 arasında değişen yükselişlerle kapatırken gelişmekte olan ülke piyasaları (EM) negatif ayrıştı. Ay içinde 1.575 seviyelerine kadar yükseliş gerçekleştiren BIST-100 endeksi ise ay sonuna doğru kazançlarını geri vererek ayı %0,14 düşüşle 1.471,39 seviyesinden kapatırken, endeks Şubat ayında sınırlı negatif ayrıştı. Bankacılık endeksi %4,95 düşüşle negatif ayrışmasını devam ettirirken, Sınai endeks ise ayı %2,90 yükselişle kapatarak pozitif ayrıştı.

TL ay içinde TCMB’nin sıkı duruşunu korumasının desteğiyle değer kazanmaya ve pozitif ayrışmaya devam etse de ayın son haftasında ABD tahvil faizlerindeki yükseliş ile EM para birimlerine paralel kazançlarını hızla geri vererek Şubat ayını %2’ye yakın değer kaybı ile kapattı. CDS’ler Şubat ayı içinde 284 seviyelerine kadar gerilese de ayı 315 seviyelerinden tamamladı. CDS’lerdeki yükseliş TL varlıklara ilişkin risk alma iştahında zayıflamaya işaret ederken, CDS’lerin 340 seviyesi üzerine yönelmesi TL varlıklara yönelik riskten kaçınma eğiliminin hızlandığına yönelik önemli sinyal olacaktır.

VIX endeksi ay sonundaki oynaklıkla 31 seviyelerine kadar yükselirken, endeks ayı 29 seviyelerinden kapattı. Endeksin 31 seviyesi

Global risk appetite remained mostly buoyant throughout February, thanks to vaccine roll-out and the slowdown in the spread of the COVID-19 pandemic, and on expectations of a new stimulus package in the US. However, a risk-off mode had set in by the end of the month. Commodity prices, led by crude oil and copper have staged a swift increase, and the US 10- year Treasury yields had reached 1.61%s by the end of the month, on expectations that inflation may increase, leading to strong selling pressure in the stock markets amid concerns that the US Federal Reserve may derail its currently accommodative policy. Global risk appetite has thus relatively weakened, despite Fed Chair Powell’s statements confirming that the Fed would maintain its current policy.

Major global equity indices have advanced by 1%-3% MoM in February, despite selling pressure towards the end of the month, while the emerging markets have diverged negatively. Having reached the index level of 1,575 within the month, the BIST100 had declined by 0.14% MoM to close at 1,471.39 by the end of the month, diverging slightly negatively in February. The banking sector index has continued to diverge negatively in February, having declined by 4.95% MoM, while the industrials index has outperformed, having increased by 2.90%.

The TRY had been appreciating and

diverging positively throughout a large part

of February, thanks to the CBRT’s tight

monetary policy. It has, however,

depreciated by c.2% against major

currencies by the end of the month, in

parallel to the depreciation of other EM

currencies, due to the rise in US Treasury

yields. Turkey’s 5-year CDS premium

retreated to c.284bps levels in February,

yet had risen back to 315bps levels by the

end of the month. The recent increase in

Turkey’s CDS premium suggests that risk

appetite towards the TRY-based assets

has relatively weakened; the risk-off mode

may gain further traction should this

premium rise further to above 340bps

levels. The VIX, a gauge of volatility

expectation in the US markets has reached

31 levels towards the end of the month,

(5)

TCMB faizleri sabit bırakırken, sıkı duruşunu devam ettireceği mesajını yineledi...

The CBRT has maintained its policy rate and reiterated its tight stance...

Fed başkanı Powell genişleyici

politikaları sonlandırmaya yakın olmadıkları mesajı verdi…

Fed Chair Powell has stated that the major Central Bank was far from ending its current

monetary easing policy…

Mart ayında global risk alma iştahının zayıflaması ve volatilitenin yükselmesi beklenmektedir…

Global risk appetite is expected to weaken and volatility is expected to

increase in March…

üzerine gelerek kalıcı olması ABD borsalarında volatilite ve satış baskısının güçlenerek devam edeceğine işaret edecektir.

TCMB Şubat toplantısında piyasa beklentisine paralel olarak faizleri %17,00’de sabit bıraktı. PPK metinde sıkı para politikasının kararlıkla devam ettirileceğinin altı bir kez daha çizildi. TCMB Şubat ayı sonunda zorunlu karşılık oranlarını bütün vadelerde 200 baz puan yükselterek ek sıkılaşma adımı atarken, enflasyonla mücadele konusundaki kararlığını net bir şekilde ortaya koydu. Bununla beraber, global piyasalarda volatilitenin artması, Şubat ayı sonunda kurlarda oluşan güçlü değer kayıplarının ve enflasyondaki yükselişin devam etmesi durumunda TCMB’nin Mart toplantısında sınırlı bir faiz artırımı yapabilir.

Fed başkanı Powell Şubat ayındaki para politikası sunumunda Fed’in ABD ekonomisine verdiği desteği geri çekmeye yakın olmadığını söyleyerek piyasalara pozitif mesaj verdi. Ancak, Powell’ın açıklamalarına rağmen ABD 10 yıllık tahvil faizleri yükselişine devam ederken, piyasalarda riskten kaçış ve volatilite oluşmaya başladı. ABD tahvil faizlerindeki yükseliş eğiliminin devam etmesi durumunda piyasalarda tedirginliğin artması ve Mart ayı içinde piyasalarda küçük bir türbülans oluşması muhtemel görünüyor.

Mart ayında piyasaların ana gündemi Covid- 19’un yayılma hızı ve aşı uygulamalarının salgının hızını düşürme konusundaki etkinliği takip edilecek. Bir diğer önemli konusu ise Temsilciler Meclisi’nde onaylanan 1,9 trilyon dolar büyüklüğündeki ABD ek teşvik paketinin Senato’da onaylanıp onaylanmayacağı olacak. Paketin beklendiği gibi geçmesi global risk alma iştahını destekleyecektir. Ancak, piyasaların Mart ayındaki asıl odak noktasının ABD tahvil faizlerinde geçekleşen hızlı yükselişin devam edip etmeyeceği ve Fed’in bir aksiyon alıp almayacağı olacaktır.

Yurt içinde ise Mart ayında en önemli gündem AB ve ABD ile ilişkilerin seyri olacaktır. Bu kapsamda yeni ABD yönetimi ile ilişkiler, S-400 konusu ve Halkbank davasına ilişkin gelişmeler ile Mart ayında yapılacak

closing at around 29 levels by the end of February. Volatility and selling pressure in the US markets could continue strongly should this index rise and remain above 31 levels.

The CBRT has maintained its policy rate unchanged at its latest meeting in February, in parallel to market average expectations. Yet, the minutes of the MPC meeting underlined that the Central Bank would maintain its tight monetary policy.

Moreover, the CBRT has introduced an additional tightening measure by increasing the required reserve ratios by 200 bps across all maturities, emphasizing its determination to fight inflation. Should volatility in global stock markets increase and the TRY continue to depreciate the CBRT may introduce another, though limited, rate hike in March, were inflation to continue rising.

US Federal Reserve Chair Powell has sent a positive signal to the markets while testifying before the US Senate Banking Committee, pledging to maintain support for the US economy, stating that monetary policy still needs to be accommodative.

However, the US 10-year Treasury yields have continued to increase, and volatility and risk-off mode in the markets has prevailed. We may observe limited turbulence in the markets in March, should the US Treasury yields continue to increase, amid uneasiness in the markets.

Investors will focus on the pace of the spread of the COVID-19 pandemic in March, and the effectiveness of the vaccinations in preventing its further spread. Another major topic will be whether the new US$1.9trl stimulus package in the US, which has been approved by the House of Representatives, will also be approved by the Senate. Approval of the package as is, would likely support global risk appetite. That said, market participants will focus mainly on whether US Treasury yields continue to rise, and whether the Fed takes any action against this in March.

The major topics on the local agenda in

March will be the course of political

relations with the EU and the US. In this

regard, political relations with the new US

Administration, developments regarding

the S-400 missile system and the Halkbank

case, and possible sanctions against

(6)

Borsalarda Mart ayında volatilitenin artması, ancak orta vadeli yükseliş trendinin korunması beklenmektedir…

Volatility in the global stock markets is likely to increase in March, yet the medium- term uptrend is likely to be maintained…

BIST’in Mart ayı içinde yoğun haber akışına bağlı olarak aşağı yönlü dalgalı seyrini sürdürmesi beklenmektedir...

BIST is expected to continue its volatile course in March due to the intense news flow…

Mart ayında portföy dağılımımızı

koruyoruz...

We maintain the distribution of our portfolio in March

AB liderler zirvesinde Türkiye’ye yönelik olası yaptırım konuları piyasalar açısından önemli olacaktır. Ekonomi tarafında ise açıklanacak makro veriler, TL’deki volatilitenin seyri ve TCMB faiz kararı takip edilecek.

Gündemin yoğun olması ve bu yoğun gündem içinde negatif haber akışı olasılığının yüksek olması nedeniyle Mart ayında TL varlıklarda volatilitenin yükselmesi ve Şubat ayı sonlarında oluşan negatif ayrışmanın sınırlı da olsa devam etmesi beklenmektedir.

Bununla beraber, yurt dışı ile korelasyonu artan TL varlıklarda Global risk alma iştahının güçlü seyrini koruması durumunda negatif fiyatlamalar sınırlı kalabilir. Son bir buçuk ayda özellikle banka hisselerinde yabancıların satış tarafında olması endekste kısa vadede yükselişlerin sınırlı kalabileceğine ve kar satışlarının güçlenebileceğine işaret ediyor. Bu nedenle Mart ayında BIST’te kar satışlarının aralıklarla devam edeceğini ve dalgalı bir seyir oluşacağını düşünüyoruz. TL’de ise Şubat ayı sonunda oluşmaya başlayan negatif ayrışma sınırlı da olsa devam edebilir.

Ancak, TCMB’nin sıkı para politikasını korumasının orta vadede TL için önemli bir tampon görevi görmeye devam edecektir.

BIST’te Mart ayı içinde satış baskısı oluşsa da bunun kar satışları ya da düzeltme olarak gerçekleşeceğini ve belli seviyelerde düşüşlerin yeniden alım fırsatı olarak değerlendirileceğini düşünüyoruz.

BIST’in son 6 yıllık geçmiş Mart ayı performansları incelendiğinde ay içinde genellikle güçlü satışların gerçekleştiğini ve endeksin Mart ayını genellikle düşüşle kapattığını görüyoruz. Mevcut beklentiler ışığında BIST’in kar satışlarını devam ettirmesi ve ay içinde volatilitenin yüksek seyretmesini bekliyoruz. Mart ayında BIST- 100 endeksinin 1.390-1.530 aralığında geniş bir bantta dalgalanması beklenirken, 1.400 ve altına gerilemelerin kademeli olarak yeni alım fırsatı, 1.525 ve üzerine yükselişlerin ise satışı fırsatı olarak değerlendirilebileceğini düşünüyoruz.

Portföyümüzdeki tahvil ağırlığını %45, döviz ağırlığını %20 ve hisse senedi ağırlığını %35 olarak koruyoruz.

Turkey in the EU leaders’ summit to be held in March will be important topics to follow.

Meanwhile, macroeconomic data announcements, the course and the volatility of the TRY and the CBRT’s policy decisions will also be followed.

As the agenda during the month appears to be intense and the possibility of negative news flow is high, the volatility of the TRY- based assets may increase, and they may continue to diverge slightly negatively in March as well. That said, as the correlation of the performance of TRY-based assets to the course of international markets has relatively increased, and possible negative pricing could remain limited if global risk appetite remains strong. Non-residents have been divesting their holdings at the BIST, and especially in the banking sector stocks, which suggests that possible upturns at the BIST could remain limited and profit taking may increase. In this respect, we expect profit takings at the BIST to continue with intervals in March as well, amid volatile trading. Meanwhile, the TRY, which had stared to diverge negatively by the end of February, may continue to diverge slightly negatively in March as well. That said, the CBRT maintaining its tight monetary stance will act as a cushion against further TRY deprecation over the medium term. We expect possible selling pressure at the BIST to be in the nature of profit taking in March, while certain levels of the benchmark index would provide buying opportunities.

Looking at the past 6 years’ performance of the BIST, we observe that the BIST100 has faced strong selling pressure in the month of March and closed with a monthly decline. In this regard, we expect the BIST100 to move within a wide band of 1,390 -.1,530 during March. We consider that levels above 1,525 may face profit taking, and that any below 1,400 present gradual buying opportunities.

We maintain the weight of bonds in our portfolio at 45%, the FX holdings at 20%

and equity holdings at 35%.

(7)

Aralık ayında 3.210 milyon USD açık veren Cari İşlemler Hesabı ile 12 aylık birikimli Cari İşlemler Açığı 36.72 milyar USD seviyesine yükseldi

Current Account Balance yields deficit of USD 3.210 million in December, as 12- month cumulative Current Account Deficit reaches USD 36,72 billion

Ödemeler Dengesi – Aralık

Ödemeler dengesi istatistiklerine göre cari işlemler hesabı Aralık ayında 3.210 milyon USD açık vermiştir. Bu sonuçlarla 2020 yılı cari işlemler dengesi son dönemdeki bozulmanın da etkisiyle yılı 36,72 milyar USD açıkla kapatmıştır. Ticaret dengesindeki bozulmanın öncülüğünde, Şeker Yatırım olarak Aralık ayında 3,85 Milyar USD açık gerçekleşmesini bekliyorduk (piyasa beklentisi 3,56 milyar USD), bu veriler ışığında cari açık beklentilerden daha iyi gerçekleşmiştir.

Veriye göre dış ticaret açığı önceki yılın aynı ayına göre 329 milyon USD azalarak 3.344 milyon USD seviyesine gerilemiştir.

Hizmetler dengesindeki bozulma devam etmektedir, net girişler 1,163 milyar USD azalarak 644 milyon USD seviyesine gerilemiştir.

Altın ve enerji hariç cari işlemler dengesinde fazla vermekle birlikte gerileme trendi devam etmektedir. 2019 Aralık ayında 1,579 milyar USD fazla veren enerji ve altın hariç cari işlemler dengesi 2020 Aralık ayında 940 milyon USD fazla düzeyine gerilemiştir. Özellikle altın fiyatlarındaki sert yükselişe rağmen talebin canlı kalmasında tasarruf güdüsü ve kredi genişlemesiyle yaratılan bol likidite ortamının katkısı gözden kaçmamalıdır.

Enerji fiyatlarında yukarı yönlü hareketin de belirli seviyelerden pozisyon almayı zorunlu kılması da düşüş eğilimine katkı sağlamıştır.

Grafik 1: Cari Açık; Enerji ve Altın Hariç Cari Denge, 12 ay birikimli Cari Açık (Milyar USD)

Kaynak: TCMB

Finans hesabındaki gelişmeler incelendiğinde, doğrudan yatırımlardaki

Balance of Payment - December

According to the balance of payments statistics, the current account had a deficit of 3.210 million USD in December. With these results, the current account balance of 2020 closed the year with a deficit of 36.72 billion USD, with the effect of the recent deterioration. Under the leadership of the deterioration in the trade balance, we, as Seker Invest, expected a deficit of 3.85 billion USD in December (market expectation of 3.56 billion USD). In the light of these data, the current account deficit was realized better than the expectations. According to the data, the foreign trade deficit decreased by 329 million USD compared to the same month of the previous year and decreased to 3.344 million USD. The deterioration in the services balance continues, net inflows declined by 1.163 billion USD to 644 million USD.

Although there is a surplus in the current account balance excluding gold and energy, the downward trend continues. The current account balance excluding energy and gold, which gave a surplus of 1.579 billion USD in December 2019, decreased to 940 million USD in December 2020. The contribution of the savings drive and the abundant liquidity environment created by credit expansion should not be overlooked in keeping the demand alive despite the sharp rise in gold prices. The upward movement in energy prices also necessitated positioning at certain levels, contributing to the downward trend.

Graph 1: Current Account (CA); Energy and Gold Excluded (CA), 12M Rolling CA (Billion USD)

Source: CBRT

When the developments in the financial account are analyzed, the net inflow in direct

‐60,00

‐50,00

‐40,00

‐30,00

‐20,00

‐10,00 0,00 10,00 20,00

‐8,00

‐6,00

‐4,00

‐2,00 0,00 2,00 4,00 6,00 8,00

12. 17 02. 18 04. 18 06. 18 08. 18 10. 18 12. 18 02. 19 04. 19 06. 19 08. 19 10. 19 12. 19 02. 20 04. 20 06. 20 08. 20 10. 20 12. 20

12 Ay Birikimli Cari Açık (Sağ Eksen) Cari İşlemler Dengesi

Altın ve Enerji Hariç Cari İşlemler Dengesi

‐60,00

‐50,00

‐40,00

‐30,00

‐20,00

‐10,00 0,00 10,00 20,00

‐8,00

‐6,00

‐4,00

‐2,00 0,00 2,00 4,00 6,00 8,00

12. 17 02. 18 04. 18 06. 18 08. 18 10. 18 12. 18 02. 19 04. 19 06. 19 08. 19 10. 19 12. 19 02. 20 04. 20 06. 20 08. 20 10. 20 12. 20

12m Rolling Current Account (Rhs) Current Account

Current Account ( gold and energy excluded)

(8)

Cari Dengedeki açık sermaye hesabı ile finanse

edilemediğinden rezervlerde erimeye neden olmaktadır…

Since the deficits in the current account cannot be financed by capital account, it causes a meltdown in reserves…

net giriş 836 milyon USD seviyesine yükselmiştir (önceki ay 299 milyon USD).

Portföy yatırımlarında ise önceki aya (1,3 milyar USD) kıyasla sert giriş yaşanmış ve portföy girişi Aralık ayında 5.209 milyon USD olarak gerçekleşmiştir. Yurtdışı yerleşikler hisse senedi tarafında 269 milyon USD net alış gerçekleştirirken, devlet iç borçlanma senetlerinde net 1.997 milyon USD net alıcı konumundadır.

Yurtdışından sağlanan krediler hesabında bankalar 559 milyon USD, hükümet 129 milyon USD ve diğer sektörler net 604 milyon USD net kredi kullanımı gerçekleştirmiştir.

Cari açık seviyesindeki artış, kredi teşvikleri ve kur seviyesinin gerilemesiyle birlikte 2020 üçüncü çeyreğinden itibaren gelen toparlanma verileriyle daha da şiddetlenmişti. Son dönemde özellikle para politikasında alınan kararların ödemeler dengesi üzerindeki etkilerinin olumlu olacağını düşünüyoruz. Sıkı para politikası ile iç talebin sınırlanması ve yurtdışındaki toparlanma ile ticaret dengesinin düzelmesi, 2021 ilk çeyreğinden itibaren cari işlemler dengesine olumlu yansıyacaktır. Büyümedeki toparlanmaya rağmen cari işlemler açığını sınırlayacak temel etkinin kurdaki değer kaybı ve sıkı para politikasından kaynaklanacağını tahmin ediyoruz.

Cari işlemler açığının nasıl finanse edildiğine baktığımızda, özellikle artan riskler ve düşük getiri nedeniyle sıcak para da diyebileceğimiz portföy yatırımları 2020 son çeyreğine kadar sert çıkış yaşamıştır.

Getiri oranındaki yükseliş (faiz artışı) ve küresel risk iştahındaki toparlanmayla birlikte özellikle hisse senedi ve devlet iç borçlanma senetlerinde kayda değer giriş yaşanmıştır. Son dönemdeki faiz artırımının etkisiyle düşen risk ve yükselen getirinin portföy yatırımlarını kısa ve orta vadede pozitif etkileyeceğini tahmin ediyoruz. Uzun vadeli kredi kullanımında net düşüş yaşanırken, doğrudan yabancı yatırımlarda yataya yakın seyir devam etmektedir.

Sonuç olarak, 2020 yılını 36,72 milyar USD cari açıkla kapatan Türkiye ekonomisinde, ödemeler dengesi üzerindeki pandemi etkisi yavaşlamaya başladı diyebiliriz. Cari işlemler dengesindeki 2019 yılı sonu ve 2020 yılı başında ekonomideki yavaşlamanın etkisiyle cari fazla veren ekonomide, ekonomik toparlanma ile birlikte cari açık verisindeki bozulma bir süre devam edecek gibi görünüyor. Kredi genişlemesi ve kurlarda geri çekilme ile

investments rose to 836 million USD (299 million USD in the previous month). Portfolio investments, on the other hand, experienced a sharp inflow compared to the previous month (1.3 billion USD) and portfolio inflow was realized as 5.209 million USD in December. While non-residents made a net purchase of 269 million USD on the stock side, it is a net buyer of 1,997 million USD in government domestic debt securities. Banks used 559 million USD, the government realized 129 million USD and other sectors used 604 million USD net loans in the account of loans obtained from abroad.

The increase in the current account deficit was further exacerbated by the recovery data from the third quarter of 2020, along with the credit incentives and the decline in the exchange rate level. We think that the recent monetary policy decisions will have a positive impact on the balance of payments.

Limiting domestic demand with tight monetary policy and recovery in trade balance with the recovery abroad will reflect positively on the current account balance as of the first quarter of 2021. Despite the recovery in growth, we anticipate that the main effect that will limit the current account deficit will be due to the depreciation of the exchange rate and the tight monetary policy.

When we look at how the current account deficit is financed, portfolio investments, which can be called hot money, especially due to the increasing risks and low returns, had a sharp outflow until the last quarter of 2020. With the increase in the rate of return (interest rate increase) and the recovery in the global risk appetite, a significant inflow was experienced especially in stocks and government debt securities. We anticipate that the decreasing risk and rising return due to the recent interest rate hike will positively affect portfolio investments in the short and medium term. While there has been a net decrease in long-term credit utilization, foreign direct investments continue to be flat.

As a result, in 2020 with the current account

deficit of 36.72 billion USD, we can say the

pandemic effect on balance of payments is

getting slowdown in Turkish economy. In the

economy, which had a current account surplus

in the current account balance due to the

slowdown in the economy at the end of 2019

and at the beginning of 2020, it seems that the

deterioration in the current account deficit data

will continue for a while with the economic

recovery. While the demand for imports has

(9)

Kasım’da işsizlik oranı %12,9 ile geçen aya göre 0,2 puan artarken, genç işsizlik oranındaki bozulma devam ediyor

The unemployment rate increased by 0.2 points compared to the previous month with 12.9% in November and the deterioration in the youth unemployment rate continues

birlikte ithalat talebi artarken, ana ihracat pazarlarındaki toparlanmanın yavaşlığı da cari açığı arttıran temel nedenlerin başında geliyor. Cari açığın finansman kalitesinde kısa vadeli yatırımların ağırlığı devam ederken, uzun vadeli girişlerde hafif toparlanma başlamıştır (pozitife dönüldü).

Son dönemde yaşanan Ortodoks politikalara dönüş ve risklerdeki azalışla birlikte, kısa vadeli portföy yatırımlarının 2021 boyunca net giriş yaşayacağını ve uzun vadeli girişlerde de kayda değer düzelmeler yaşanacağını tahmin ediyoruz.

Ve 2021 yılı için 32 milyar USD olan cari açık tahminimizi koruyoruz.

Grafik 2: Cari Açığın Finansmanı, 12 ay birikimli, Milyar USD

Kaynak: TCMB

İşsizlik - Kasım

Kasım ayı temel işgücü göstergelerine göre işsizlik oranı geçen yılın aynı ayına göre 0,4 puan azalışla %12,9’a geriledi.

Aynı dönemde istihdam oranı ise 2,7 puan azalarak %42,9 olarak gerçekleşti. İşsiz ve istihdam sayılarındaki gerileme sırasıyla 303k ve 1103kk. İş gücüne katılma oranı

%49,3 (önceki yıl %52,5) seviyesine gerilerken, kayıt dışı çalışanların oranı

%29,7 olarak gerçekleşti. İşsizlik ve istihdam oranındaki aynı anda gerçekleşen düşüş, işgücü katılım haddindeki gerilemeye işaret ediyor.

Mevsimsel etkilerden arındırılmış veriler, işsizlik oranında bir önceki aya göre %12,9 seviyesiyle sabit kalırken işsiz sayısı 8 bin azalmış durumda. Mevsimsel etkilerden arındırılmış istihdam oranında bir miktar bozulma mevcut, 0,1 puan azalışla %43,1 seviyesine gerileme var. Genç işsizlik oranındaki bozulma devam ediyor. 15-24 yaş arasındaki grubu kapsayan işsizlik oranı Kasım ayında bir önceki yılın aynı dönemine göre 0,9 puan artışla %25,4 seviyesine yükseldi. Genç nüfusta işgücüne katılım oranı ve istihdam

increased with credit expansion and withdrawal in exchange rates, the slow recovery in main export markets is one of the main reasons that increase the current account deficit. While short-term investments continue to weigh on the financing quality of the current account deficit, a slight recovery has begun in long-term inflows (turned to positive). With the recent return to Orthodox policies and the decrease in risks, we anticipate that short-term portfolio investments will experience a net inflow throughout 2021 and that there will be notable improvements in long-term inflows. And we keep our forecast for 2021 year end 32 billion USD current account deficit.

Graph 2: Finance of Current Account Deficit, 12- month rolling, Billion USD

Source: CBRT

Unemployment - November

According to the basic labor force indicators of November, the unemployment rate decreased to 12.9% with a 0.4 point decrease compared to the same month of the previous year. In the same period, the employment rate decreased by 2.7 points to 42.9%. The decline in the number of unemployed and employed is 303k and 1103kk, respectively. Labor force participation rate decreased to 49.3%

(previous year 52.5%), while the rate of informal workers was 29.7%. The simultaneous decline in unemployment and employment rate points to a decline in the labor force participation rate.

For seasonally adjusted data, while the unemployment rate remained constant at 12.9% compared to the previous month, the number of unemployed decreased by 8 thousand. There is some deterioration in the seasonally adjusted employment rate, with a 0.1 point decrease to 43.1%. The deterioration in the youth unemployment rate continues. The unemployment rate covering the 15-24 age group rose to 25.4% in November with an increase of 0.9 points compared to the same period of the previous year. The labor force participation rate and

‐40

‐20 0 20 40 60 80

12. 13 04. 14 08. 14 12. 14 04. 15 08. 15 12. 15 04. 16 08. 16 12. 16 04. 17 08. 17 12. 17 04. 18 08. 18 12. 18 04. 19 08. 19 12. 19 04. 20 08. 20 12. 20

Doğrudan Yatırım ve Uzun Vadeli Portföy ve Kısa Vadeli Cari Açık

‐40

‐20 0 20 40 60 80

12. 13 04. 14 08. 14 12. 14 04. 15 08. 15 12. 15 04. 16 08. 16 12. 16 04. 17 08. 17 12. 17 04. 18 08. 18 12. 18 04. 19 08. 19 12. 19 04. 20 08. 20 12. 20

FDI and Long Term

Portfolio and Short Term

Current Account

(10)

edilenlerin oranı da kötüleşiyor. İş gücüne katılım oranı %39,6’ya gerilerken (önceki

%43,2), istihdam edilenlerin oranı %29,6 (önceki %32,6) seviyelerinde kalmıştır.

Grafik 3: İşsizlik oranı, Genel ve Tarım Dışı

Kaynak: TCMB

İstihdam edilenlerin sektörlerdeki dağılımına baktığımızda sanayi sektörü Kasım ayında istihdam artışı yaşayan tek sektör oldu diyebiliriz. İstihdam sayılarındaki değişim sırasıyla sanayi +83k, tarım -62k, inşaat -6k ve hizmetler - 38k. İstihdam edilenlerin %17, 6’sı tarım,

%20, 3’ü sanayi, %6, 4’ü inşaat, %55, 7’si ise hizmet sektöründedir. İstihdam piyasasında küçük iyileşmeler yaşansa da hizmet sektörünün istihdam piyasası içindeki ağırlığı, toplam istihdam iyileşmesine gölge düşürüyor. Pandemi sürecinde en sert daralan sektör olması nedeniyle, diğer sektörlerdeki iyileşmenin toplamından daha fazla desteğe ihtiyacı olduğu gerçeği göz ardı edilmemelidir.

Salgının istihdam piyasası üzerindeki olumsuz etkilerini minimize etmek için uygulanan hükümet politikalarının, istihdam sayısındaki sert daralmanın önüne geçtiğini söyleyebiliriz.

İşgücüne katılım oranındaki bir önceki yılın aynı dönemine göre yaşanan değişim dikkat çekici. Önceki yılın aynı dönemine göre işgücüne dâhil olmayanlara 2,605 milyon kişi eklenmiş durumda. Bununla birlikte, geleceğe yönelik beklentilerin temel göstergelerinden olan “iş bulma ümidini kaybetmiş” kesimde önceki yıla oranla 959k kişi (%134 artış) gibi yüksek bir seyir mevcut. Buradan, istihdam piyasasındaki toparlanmanın zamana yayılacağı sinyalini almak mümkündür. İş aramayıp çalışmaya hazır olan nüfus ise 2,606 milyon kişi (%117) artmış durumda.

the rate of employed among the young population are also deteriorating. While the labor force participation rate decreased to 39.6% (previous 43.2%), the rate of employed people remained at 29.6%

(previous 32.6%).

Graph 3 : Unemployment Rate, Total and Non - Farm

Source: CBRT

When we look at the distribution of the employed in sectors, we can say that the industrial sector was the only sector that experienced an increase in employment in November. The change in employment numbers is respectively industry + 83k, agriculture -62k, construction -6k and services -38k. 17.6% of the employed are in agriculture, 20.3% in industry, 6.4% in construction and 55.7% in service sector.

Despite minor improvements in the employment market, the weight of the service sector in the employment market overshadows the overall employment improvement. The fact that it needs more support than the recovery in other sectors combined, should not be overlooked, as it is the sector that contracted the most during the pandemic. We can say that government policies implemented to minimize the negative effects of the epidemic on the employment market prevented the sharp contraction in the number of employment.

The change in the labor force participation rate compared to the same period of the previous year is remarkable. Compared to the same period of the previous year, 2,605 million people were added to those who were not included in the labor force. However, there is a high rate of 959k people (134%

increase) compared to the previous year in the segment that has lost the hope of finding a job, which is one of the basic indicators of future expectations. From here, it is possible to get the signal that the recovery in the employment market will spread over time.

The population that is not looking for a job

12,9 14,80

9 10 11 12 13 14 15 16 17 18

11. 17 02. 18 05. 18 08. 18 11. 18 02. 19 05. 19 08. 19 11. 19 02. 20 05. 20 08. 20 11. 20

% İşsizlik Oranı Tarım Dışı İşsizlik

12,9 14,80

9 10 11 12 13 14 15 16 17 18

11. 17 02. 18 05. 18 08. 18 11. 18 02. 19 05. 19 08. 19 11. 19 02. 20 05. 20 08. 20 11 .2 0

% Unemployment Non Farm Unemployment

(11)

Sanayi Üretim Endeksi Aralık’ta yıllık %9 ve aylık

%1,3 arttı ve 2020 son çeyrek büyüme verisinde pozitif beklentileri güçlendirdi

Industrial Production Index rises 9% year- on-year and 1.3%

monthly in December, strengthening positive growth expectations for 2020 last quarter

Bu kesim istihdam piyasasındaki iyileşme ile birlikte en kısa sürede iş gücüne dâhil olacaktır.

Sonuç olarak, işsizlik oranında hafif bozulma yaşanmakla birlikte özellikle genç işsizlik sorunu şiddetini arttırarak devam ediyor. Bununla birlikte ötelenen işten çıkarma faaliyetleri tedbirlerden sonra piyasada beklenildiği düzeyde iyileşme yaşanmazsa, işsizlik oranı üzerinde baskı yaratmaya devam edecektir. Özellikle genç işsizlik oranında yapısallık oluşmuş, işgücüne dâhil olmayanların sayısında da kayda değer artışlar yaşanmıştır.

Büyümenin sağlıklı ve istihdam yaratıcı etkisi nispeten zayıflamış, beklentiler aşağı yönlü güncellenmiştir. Gelecek dönemde büyüme verilerinde yaşanacak pozitif hava, istihdam piyasasında ötelenen işten çıkarma faaliyetlerinin gölgesinde kalabilir

Sanayi Üretim Endeksi - Aralık

Aralık ayı Sanayi Üretim Endeksi verilerine göre takvim etkisinden arındırılmış üretim yıllık %9 ve aylık %1,3 artış kaydetti. Aralık ayında madencilik ve taş ocakçılığı sektörü endeksi bir önceki yılın aynı ayına göre %6, imalat sanayi sektörü endeksi %9,5 ve elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi %4,9 arttı.

Aynı serideki aylık değişim düzeyleri madencilik ve taş ocakçılığı sektöründe

%3,5 ve imalat sanayi sektöründe %1,4 artarken; elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi %1,4 azaldı. Kasım ayına göre yıllık artış hızı yavaşlamasına rağmen 2020 son çeyrek Sanayi Üretimi artışı ortalaması %10’un üzerine çıktı ve hâsıla büyüme beklentilerini güçlendirdi.

Sanayi endeksinin alt bileşenlerine baktığımızda sermaye malları %7,8, dayanıklı tüketim malları %8,2 ve ara malı

%12,9 yıllık artış kaydetmiştir. Dayanıklı tüketim mallarındaki sanayi üretimi iç talebin canlılığına işaret ederken, sermaye ve imalat üretimi son çeyrek büyüme verileri açısından ümit vericidir. Yüksek teknoloji ürünlerindeki yıllık yükseliş %15 seviyelerine yaklaşırken, teknolojik entegrasyon konusundaki iyileşmeye işaret etmektedir.

but ready to work has increased by 2.606 million (117%). This segment will be included in the workforce as soon as possible with the improvement in the employment market.

As a result, although there is a slight deterioration in the unemployment rate, the problem of youth unemployment continues with increasing severity. However, postponed layoffs will continue to put pressure on the unemployment rate if the market does not improve as expected after the measures. Especially, there has been a structural structure in the youth unemployment rate, and there has been a significant increase in the number of those not in the labor force. The healthy and employment generating effect of growth has relatively weakened, and expectations have been revised downward. The positive atmosphere to be experienced in growth data in the upcoming period may be overshadowed by postponed layoffs in the employment market.

Industrial Production - December

According to December Industrial Production Index data, calendar adjusted production increased 9% year on year and 1.3%

monthly. In December, mining and quarrying sector index increased by 6%, manufacturing industry sector index increased by 9.5% and electricity, gas, steam and air conditioning production and distribution sector index increased by 4.9% compared to the same month of the previous year. Monthly change levels in the same series increased by 3.5%

in the mining and quarrying sector and 1.4%

in the manufacturing industry; the electricity, gas, steam and air conditioning production and distribution sector index decreased by 1.4%. Although the annual growth rate slowed down compared to November, the average increase in Industrial Production in the last quarter of 2020 has exceeded 10%

and strengthened the growth expectations.

When we look at the sub-components of the industry index, capital goods increased 7.8%, durable consumer goods increased 8.2% and intermediate goods 12.9%

annually. While industrial production in

durable consumption goods points to the

briskness of domestic demand, capital and

manufacturing production are promising for

the last quarter growth data. While the

annual increase in high-tech products

approaches 15%, it indicates an

improvement in technological integration.

(12)

Tablo 1: Sanayi Üretimi Değişim Oranları (%)

Kaynak: TCMB

Sanayi endeksinde 2020 son çeyreğinde yaşanan ivmelenme, sanayi üretiminin büyümeyi destekleyici etkisinin artarak devam edeceğine işaret ediyor.

Güncellenen büyüme tahminleri %1 seviyelerinde pozitif büyümeye işaret ederken, son gelen verilerle bu beklentiler güçlenmiştir. Özellikle yatırım harcamalarındaki toparlanma, üretimin istihdam yaratıcı etkisini beraberinde getirirken, sağlıklı bir büyüme patikasına geçilmesini de kolaylaştıracaktır. İkinci çeyrekte sert şekilde daralan imalat sanayi ve yatırım harcamalarındaki toparlanma da firmaların 2021 beklentisine pozitif katkı yapmaktadır. Ertelenen yatırım harcamaları, risk algısındaki düşüş ve salgındaki azalma ile birlikte hayata geçirilmeye devam etmektedir.

Sanayi üretimindeki toparlanma özellikle katma değer yaratan segmentlerde yoğunlaşarak büyümenin kalitesine de pozitif katkı sağlayacaktır. Dış ticaret verilerindeki toparlanma ile büyümeyi aşağı çeken net ihracatın etkisi de azalmaya başlamıştır. Tüketim harcamalarındaki pozitif seyir devam ederken, üretim yanlı göstergeler de Türkiye’nin 2020 yılını en az hasarla atlatan ekonomilerden birisi olacağına işaret etmektedir.

Özetle, sanayi üretim endeksinde son çeyrek ortalamasının %10 seviyesinin üzerine çıkması, üretim yanlı toparlanmanın devam ettiğini göstermektedir. Pandemi etkisiyle özellikle ikinci çeyrekte sert daralma yaşayan Türkiye ekonomisi, üçüncü çeyrekten itibaren toparlanmaya başlamış ve son çeyrekte de bu ivmelenmesini devam ettirmektedir. Mevcut göstergeler ışığında üretim davranışlarının yıllık artış hızı, 2020 son çeyreğinde ekonomik görünüm açısından pozitif bir atmosferin hâkim

Table 1: Industrial Production Rate of Changes (%)

Source: CBRT

The acceleration experienced in the industrial index in the last quarter of 2020 indicates that the supporting effect of industrial production for GDP growth will continue to increase. While the updated growth estimates point to a positive growth of 1%, these expectations have been strengthened with the latest data. Especially the recovery in investment expenditures, while bringing the employment-generating effect of production, will also facilitate the transition to a healthy growth path.

Manufacturing industry, which contracted sharply in the second quarter, and the recovery in investment expenditures also contribute positively to firms' expectations for 2021. Postponed investment expenditures continue to be implemented with the decrease in risk perception and the decrease in the epidemic.

The recovery in industrial production will focus on the segments that create value addition and will contribute positively to the quality of growth. With the recovery in foreign trade data, the effect of net exports, which dropped growth, started to decrease. While continuing positive trend in consumer spending, manufacturing side indicators also suggest that the Turkey's economy will be one least damaged from the drawback of epidemic.

In summary, the industrial production index exceeding the last quarter average of 10%

indicates that the recovery on production side continues. Pandemic particularly hard contraction in the second quarter with the effect of living in Turkey's economy has begun to recover from the third quarter and this continues to accelerate in the last quarter. In the light of current indicators, the annual growth rate of production behavior shows that a positive atmosphere will prevail in terms of the economic outlook in the last quarter of 2020. We estimate that the

12,9 8,2 6,2 2,5

7,8 5,8

12,1 13,2 5,5

9,0

1,2 1,6 0,0

0,4 3,8 0,5

1,0 1,5

14,1 1,3

‐5 0 5 10 15

Ara malı Dayanıklı tüketim malı Dayanıksız tüketim malı Enerji Sermaye malı Düşük teknoloji Orta‐düşük teknoloji Orta‐yüksek teknoloji Yüksek teknoloji Toplam Sanayi

Aylık Yıllık

12,9 8,2 6,2 2,5

7,8 5,8

12,1 13,2 5,5

9,0

1,2 1,6 0,0

0,4 3,8 0,5

1,0 1,5

14,1 1,3

‐5 0 5 10 15

Intermediate goods Durable consumer goods Non‐durable consumer goods Energy Capital goods Low technology Medium low technology Medium high technology High technology Total Industry

MoM YoY

(13)

Ocak ayında merkezi yönetim bütçesi 24,2 milyar TL açık vermiş, faiz dışı denge -2,2 milyar TL olarak

gerçekleşmiştir

January central government budget posts deficit of TL 40.7 billion, and the primary budget balance realizes as TL -2.2 billion

olacağını göstermektedir. Eş güdümlü para ve maliye politikalarıyla desteklenen finansal ekonomideki oynaklığın azalmasının, reel ekonomik görünüme de kademeli olarak yansıyacağını tahmin ediyoruz. Özellikle beklentiler kanalındaki pozitif hava, ertelenen yatırım ve üretim davranışlarının kademeli olarak hayata geçirilmesini ve reel ekonomik göstergelerde 2021 yılı boyunca pozitif bir iklimin hâkim olmasını beraberinde getirecektir. Bu veriler ışığında 2021 yılı için %5,6 olan ekonomik büyüme beklentimizi koruyoruz.

Merkezi Yönetim Bütçe Dengesi – Ocak Hazine ve Maliye Bakanlığının yayımladığı Ocak ayı merkezi yönetim bütçe verilerine göre bütçe gelirleri 89,6 milyar TL, bütçe giderleri 113,8 milyar TL olmuştur. Bu veriler eşliğinde bütçe açığı 24,2 milyar TL olurken faiz dışı denge (birincil bütçe dengesi) 2,2 milyar TL açık vermiştir. Yılın ilk ayında bütçe açığı önceki yılın aynı ayına göre yıllık % 212 artarken, bu oran faiz dışı dengede %106,5 olarak gerçekleşmiştir.

Ocak ayı bütçe giderleri kaleminde önceki yıla göre en çok artış gösteren faiz giderleri (%72,2) olmuştur. Bütçe giderlerinde önceki yılın aynı dönemine göre ortalama

%13 artış yaşanmıştır. Ocak ayı bütçe gelirlerinde en yüksek artış ithalde alınan katma değer vergisi kaleminde gerçekleşirken (%43,1), önceki yılın aynı ayına göre gelir kalemlerindeki azalış oranı

%26,7 seviyesindedir. 2020 Ocak ayında bütçe fazlasına neden olan temel etken vergi dışı gelirler kalemi olmuştu. 2021 Ocak ayında vergi dışı gelirler kalemi 53,3 milyar TL’den 8,9 milyar seviyesine gerilemiştir (%83,3 azalış). Vergi dışı gelir kaleminin büyük oranda önceki yılki Merkez Bankası kar rakamının (40,5 milyar) hazineye aktarılmasından kaynaklandığı düşünülürse, Ocak ayı bütçe açığının bu aktarımın henüz gerçekleşmemesinden kaynaklandığını söyleyebiliriz.

decrease in the volatility in the financial economy, supported by coordinated monetary and fiscal policies, will gradually reflect on the real economic outlook. In particular, the positive atmosphere in the expectations channel will bring with it the gradual implementation of postponed investment and production behavior and a positive climate prevailing in real economic indicators throughout 2021. In the light of these data, we maintain our economic growth expectation of 5.6% for 2021.

Central Government Budget Balance – January

According to January central government budget data published by the Ministry of Treasury and Finance, budget revenues were at TL 89.6 billion and budget expenditures at 113.8 billion TL. With this data, the budget deficit was at TL 24.2 billion, while the primary balance had a deficit TL of 2.2 billion. And while the budget deficit increased by 212% in the first month of the year compared to the same month of last year, the ratio printed at 106.5% in the primary balance.

Interest expenses increased the most in January (72.2%) in the budget expenses item compared to the previous year. Budget expenditures rose by 13% on average compared to the same period of last year.

While the highest increase in January budget revenues was realized in value added tax on imports (43.1%), the rate of decrease in income items compared to the same month of last year was 26.7%. The main factor behind the budget surplus in January 2020 was non-tax revenues. In January 2021, the non-tax revenues item decreased from TL 53.3 billion to 8.9 billion (83.3% decrease).

Given that the non-tax income item is largely

due to the transfer of the previous year's

Central Bank profit figure (40.5 billion) to the

treasury, we can say that the January budget

deficit is due to the fact that this transfer has

yet to be realized.

(14)

Grafik 4: Bütçe Dengesi ve Faiz Dışı Denge (12 ay birikimli, milyar TL)

Kaynak: TCMB

Grafikte bütçe açığının son on yıl ortalamasının oldukça üzerinde olduğu ve faiz dışı dengedeki bozulmanın da devam ettiği grafikte görülmektedir. Özellikle 2020 yılının ilk yarısında verilen teşvikler sonucu bütçe açığındaki artış hızı yükselmiş, genişleyici maliye politikası adımları para politikasıyla desteklenmişti. Son dönemde para politikasında alınan sıkılaştırıcı kararların, maliye politikası tarafında da desteklenmesi hem bütçe disiplininin eski performansına dönmesini sağlayacak, hem de bütçe gerçekleşmeleri performansını olumlu yönde etkileyecektir.

Para ve maliye politikasındaki eşgüdüm hem fiyat istikrarına katkı sağlayacak hem de bütçe disiplinin sağlanmasını kolaylaştıracaktır.

Gelir vergisi 2020 boyunca özellikle istihdam piyasasındaki sorunlar ve pandemi etkisiyle henüz 2019 yılsonu seviyesinin üzerine çıkamamıştır.

Büyümenin istihdam ve gelir yaratıcı etkisinin bütçe üzerindeki etkisi de 2020 yılı boyunca daraltıcı yönde gerçekleşmiştir.

Büyümenin istihdam piyasasındaki olumlu etkilerinin görülmesiyle birlikte gelir vergisindeki toparlanma başlayacaktır.

Özellikle 2020 son çeyrek verilerinden gelen öncü göstergeler ekonomik büyümenin beklenenden daha iyi düzeyde olduğuna işaret etmektedir. Katma değer vergisindeki yataya yakın seyir, 2020 yılı ikinci yarısından itibaren ekonomik toparlanmaya paralel artış eğilimine girmiştir. Harcamalardaki toparlanmayla birlikte KDV gelirlerinde de toparlanma devam edecektir. Özel tüketim vergisi gelirlerindeki artış hız kesmekle birlikte bütçe gelirlerine en yüksek katkıyı sağlamaya devam etmektedir.

Graph 4: Budget and Primary Balance (12m rolling, Billion TRY)

Source: CBRT

It can be seen from the graph that the budget deficit is well above the average of the past ten years, and that deterioration in the primary balance continues. Especially as a result of the incentives given in the first half of 2020, the increase rate in the budget deficit has risen and the expansionary fiscal policy steps have been supported by monetary policy. Supporting the recent tightening of monetary policy on the fiscal policy side will ensure that budget discipline returns to its previous performance level, positively affecting that of budget realizations. Coordination in monetary and fiscal policy will both contribute to both price stability and facilitate budget discipline.

During 2020, income tax has not exceeded the level observed at the end of 2019, especially due to problems in the employment market and the pandemic effect. The employment and income- generating impact of growth on the budget has also shrunk throughout 2020. With the positive effects of growth on the employment market, the recovery in income tax will begin.

In particular, leading indicators coming from 4Q2020 data point to better than expected economic growth. The almost flat course in value added tax has started to increase in parallel with the economic recovery as of the second half of 2020. With the recovery in expenditures, that of VAT revenues is set to continue. Although the increase in special consumption tax revenues has decelerated, it continues to make the highest contribution to budget revenues.

‐218,40

‐75,24

‐250

‐200

‐150

‐100

‐50 0 50 100

01. 12 07. 12 01. 13 07. 13 01. 14 07. 14 01. 15 07. 15 01. 16 07. 16 01. 17 07. 17 01. 18 07. 18 01. 19 07. 19 01. 20 07. 20 01. 21

Bütçe Dengesi Faiz Dışı Denge

‐218,40

‐75,24

‐250

‐200

‐150

‐100

‐50 0 50 100

01. 12 07. 12 01. 13 07. 13 01. 14 07. 14 01. 15 07. 15 01. 16 07. 16 01. 17 07. 17 01. 18 07. 18 01. 19 07. 19 01. 20 07. 20 01. 21

Budget Balance Primary Balance

Referanslar

Benzer Belgeler

In the deriva- tives market, a long position implies that the holder of a long position contract promises to purchase the asset at a prespecifi ed price for the delivery of

The growth trajectories of TD and ASD-HV groups showed that children with ASD who had higher verbal abilities at the beginning of the study acquired nouns, verbs, and

at CAMBRIDGE UNIV LIBRARY on December 18, 2014 afs.sagepub.com..

Using Haptic Technology to Design Computer Assisted Learning Systems for Dental Casting Training – In the Case of melting palladium silver a lloy with a dental lost-wax casting

verdi~imiz bütün örneklerden, Ekrad kelimesinin konar-göçer veya yörükle e~~ anlamda kullan~ld~~~~ ve bu son örneklerden, Osmanl~~ belgelerinde, bil- hassa Türkmen, Kürd ve

Babasının katillerinin bulunmasının çok zor olduğunu, emniyetin bu konuda elinden geldiği­ ni yaptığına inandığını belirten A nn Aksoy, “ Siz babamın

Yayımlanmamış yüksek lisans tezi, Ankara: Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Sanat Tarihi Anabilim Dalı.. Eyüpsultan mezarlıklarında