• Sonuç bulunamadı

İlköğretim ikinci kademe yedinci sınıf fen bilgisi ders kitabındaki teknik illüstrasyonların grafik tasarım açısından incelenmesi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "İlköğretim ikinci kademe yedinci sınıf fen bilgisi ders kitabındaki teknik illüstrasyonların grafik tasarım açısından incelenmesi"

Copied!
162
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

UYGULAMALI SANATLAR EĞİTİMİ ANABİLİM DALI GRAFİK EĞİTİMİ BİLİM DALI

İLKÖĞRETİM İKİNCİ KADEME YEDİNCİ SINIF “FEN BİLGİSİ” DERS KİTABINDAKİ TEKNİK İLLÜSTRASYONLARIN GRAFİK TASARIM AÇISINDAN İNCELENMESİ

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Hazırlayan Asım TOPAKLI

Ankara, Kasım, 2012

(2)

UYGULAMALI SANATLAR EĞİTİMİ ANABİLİM DALI GRAFİK EĞİTİMİ BİLİM DALI

İLKÖĞRETİM İKİNCİ KADEME YEDİNCİ SINIF “FEN BİLGİSİ” DERS KİTABINDAKİ TEKNİK İLLÜSTRASYONLARIN GRAFİK TASARIM AÇISINDAN İNCELENMESİ

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Asım TOPAKLI

Danışman: Yrd. Doç. Dr. Gültekin AKENGİN

Ankara, Kasım, 2012

(3)

i

görmektedir. Geleceğimizin teminatı olan öğrencilerimize birer yetişkin hale geldiklerinde sağlıklı bir toplumu oluşturmalarına da dolaylı yoldan katkıda bulunmaktadır. Öğrencideki sanat zevkini geliştirmek, eğitmek, farklı düşüncelere itmek, hayal etmesini sağlamak illüstrasyonun en önemli etkileridir.

Ülkemizde bu sanat dalı, ticari kaygılar nedeniyle istenilen seviyeye gelememiş, çocukların dahi beğenmediği hayal gücü ve özgünlükten yoksun çalışmalarla sürdürülmektedir. Pek çok sanat dalının en azından adı bilinmekte ama illüstrasyonun sözü geçmemektedir. Türkiye’de illüstrasyon hakkında, bu alanda çalışanlara, öğrencilere ve araştırmacılara rehber olacak kaynak ne yazık ki tek elin parmaklarını geçmemektedir. İşte bu araştırma çalıştığım alan illüstrasyonun çeşidi olan teknik illüstrasyon konusunda kendimi geliştirme, özgün eserler verilmeyen ülkemizde illüstrasyon sanatına ve bu sanatın öğrencilerin düşün gelişimlerindeki katkılarına dikkat çekme öğrencilerin öğrenmesinde görmenin önemini vurgulama, kayda değer pek az sanatçı yetiştiren ülkemizde estetik gelişimin küçük yaşlarda başlaması gerektiğini eğitimcilere ve anne babalara gösterme isteği nedeniyle yapılmıştır.

Bu çalışmada, 2011-2012 öğretim yılında yayınlanmış olan Millî Eğitim Bakanlığına bağlı okullarda okutulan, ilköğretim ikinci kademe yedinci sınıf “Fen Bilgisi” ders kitabında yer alan illüstrasyonların, öğrencilerin anlama kavrama ve öğrenme düzeylerine uygun olarak tasarlanması gerekliliği üzerinde durulmuş ve bu konuda incelemeler yapılmış, çocuklara yönelik illüstrasyonların nasıl olması gerektiği incelenmeye çalışılmıştır.

Araştırmamda bana yol gösteren sayın hocam ve danışmanım Yrd. Doç.Dr. Gültekin AKENGİN’e, üniversite hayatımda ve tez çalışmamda bilgilerinden faydalandığım, maddi manevi desteğini benden esirgemeyen sayın hocam Yrd. Doç, Dr. Mustafa KINIK’a, çok değerli sayın Doç. Birsen ÇEKEN’e, hayatım boyunca hiçbir desteğini benden esirgemeyen aileme, arkadaşlarıma, kitaplarından ve araştırmalarından yararlandığım tüm araştırmacı ve yazarlara, teşekkürlerimi sunarım.

(4)

ii

İLKÖĞRETİM İKİNCİ KADEME YEDİNCİ SINIF “FEN BİLGİSİ” DERS KİTABINDAKİ TEKNİK İLLÜSTRASYONLARIN GRAFİK TASARIM AÇISINDAN İNCELENMESİ

TOPAKLI, Asım

Yüksek Lisans, Grafik Eğitimi Bilim Dalı Tez Danışmanı: Yrd. Doç. Dr. Gültekin AKENGİN

Kasım-2012, 148 sayfa

İlköğretim 2. Kademe 7. Sınıf “Fen Bilgisi” ders kitabındaki bilimsel / teknik illüstrasyonların grafik tasarım açısından incelenmesi amaçlı yapılan bu araştırma; Milli Eğitim Bakanlığı Talim Terbiye Kurulu tarafından onaylanmış ve yayınlanmış 2011–2012 eğitim öğretim yılında okutulan, İlköğretim 2. Kademe 7. Sınıf “Fen Bilgisi” ders kitabı içerisinden “oransız eleman örnekleme” ile seçilen 60 adet bilimsel / teknik illüstrasyonun grafiksel açıdan, öğrencilerin algı düzeylerine uygunluğu tespit edilmeye çalışılmıştır.

Bu araştırma nitel bir araştırma olup, araştırma çeşitlerinden temel araştırma grubuna dâhildir. Çünkü bu araştırmada amaç; bu konuda var olan bilgilere yenilerini eklemektir. Aynı zamanda bu araştırma, araştırma modellerinden “tarama modeli” ne uygun bir araştırmadır.

Değerlendirme kapsamında elde eldilen bulgular sonucunda illüstrasyonların belli standartlar çerçevesinde geliştirilmesi konusunda; öğrencinin kitaplarını yazacak ve resimleyecek kişilerin, her yönden öğrencinin gelişim özelliklerini bilmesi, o yaş düzeyindeki öğrenci ruhunu çok iyi tanıması, onların nelerden hoşlanacaklarını iyi kestirmesi, ayrıca vermek istediği davranışları sade, akıcı bir dil kullanarak vermesi, olayları kendi içerisinde doğal bir anlatış ve çizimlerle anlatması gerekir.

Anahtar Kelimeler: Bilimsel / Teknik İllüstrasyon, İllüstrasyon, Tasarım, Grafik Tasarım, Fen Bilgisi Ders Kitabı.

(5)

iii

RESEARCHING TECHNICAL ILLUSTRATIONS, WHICH ARE IN THE SEVENTH CLASS BOOKS OF ELEMENTARY SECOND STAGE, IN TERMS OF GRAPHIC

DESIGN TOPAKLI, Asım

Post Graduate, Graphic Education Discipline Thesis Advisor: Assistant Professor Gültekin AKENGİN

November – 2012, 148 Pages

This research carried out in order to study scientific/technical illustrations, which are in the seventh class Science Course Book of Elementary School Second Stage , in terms of graphic design is tried to determine the cohorence of perceptual levels of students in terms of graphical perspective choosen with ‘’unproportional object sampling’’ of sixty scientific /technical illustration from in the seventh class Corse Book of El ementary School Second Stage Book approved and published by National Education Ministry, and taught in 2011-2012 Education-Teaching Term.

This research both is a qualitative research and is included basic research group of researching groups. As the purpose in this research is to add new knowledges onto already existing knowledges. In the same time, this research is an appropriate reserach to scanning model among researching models.

By the result of gained findings within the contex of evaluation on the subject of imo proving the illustrations in accordance with definite standards; the fact that the people who will write and illustrate the coursebook of students know rate of developments of students, familiarize spirit of students in that age level, predict interests of students, even give behaviours that hey want to employ them by using a pure and fluent language, teach the events as a whole with natural recite and drawings is required.

Key Words: Scientific / Technical Illusration, Illustraion, Design, Graphic Design, Science Course Book.

(6)

iv

ÖNSÖZ……….. i

ÖZET………. ii

ABSTRACT………. iii

TABLOLAR LİSTESİ……….…….. viii

RESİMLER LİSTESİ……… x 1. GİRİŞ……….. 1 1.1. Problem ……….. 1 1.1.1. Problem Cümlesi………. ……... 3 1.2. Araştırmanın Amacı………. 3 1.3. Araştırmanın önemi………... 5 1.4 Araştırmanın Sınırlılıkları……… ……... 6 1.5. Varsayımlar……….. 6 1.6. Tanımlar……… 6 2. KAVRAMSAL ÇERÇEVE ……….. 8 2.1. Tasarım ………... 8 2.2. Grafik Tasarım ……… 10 2.3. Tasarım Öğeleri………. 11 2.3.1. Çizgi……… 11 2.3.2. Renk……… 13

2.3.3. Ton, Kroma ve Valör (Değer)………. 14

2.3.4. Doku……… 15

2.3.5. Leke……… 15

2.3.6. Form, Biçim ve Şekil………... 15

2.3.7. Işık- Gölge……… 15 2.3.8. Yön……….. 16 2.4.Tasarımın İlkeleri……….. 16 2.4.1. Denge………. 16 2.4.1.1. Simetrik denge………. 17 2.4.1.2. Asimetrik denge………. 17

2.4.2. Orantı ve Sözel - Görsel Hiyerarşi……… 17

2.4.3. Görsel Devamlılık………. 18

2.4.4. Bütünlük (Birlik)………. 19

2.4.5. Vurgulama……… 20

2.5. İllüstrasyon Tanımı ve Tarihi Gelişimi………. 20

2.5.1.İllüstrasyon tanımı………. 20

2.5.2. İllüstrasyonun Tarihsel Gelişimi……… 23

2.6. İllüstrasyon Teknikleri……….. 26

2.6.1.Suluboya ve Anilin Teknikleri……… 27

2.6.2.Lavi teknigi……… ……….. 28

2.6.3.Guaj Boya ve Tempera Tekniği……… ……….. 29

(7)

v

2.6.8.Akrilik Boya Tekniği……… 34

2.6.9.Püskürtme Tekniği( Airbrush)……….. ……….. 35

2.6.10.Bilgisayarda İllüstrasyon Tekniği……… 35

2.6.10.1.Bilgisayar İllüstrasyonunun Kullanım Alanları……… 36

2.6.10.2.Bilgisayar İllüstrasyonlarında Kullanılan Yazılımlar……….. 37

2.6.10.3.Güncel olarak kullanılan bilgisayar programları……….. 37

2.7. Bir İllüstrasyonda Olması Gereken Fiziki Elemanlar……….. 37

2.8. İllüstrasyon Türleri ve Amaçları……….. 38

2.8.1.Reklam illüstrasyonları……… 38

2.8.2.Yayın illüstrasyonları………. 39

2.8.3.Bilimsel ve teknik illüstrasyonlar……….. 39

2.9. İllüstrasyonun İşlevleri………. 39

2.10. Bilimsel ve Teknik İllüstrasyon……… 40

2.10.1. Bilimsel ve Teknik İllüstrasyonun Dünyadaki Önemi ve Tarihi………… 42

2.10.2. Teknik İllüstrasyonların Resimlenmesinde Dikkat Edilecek Hususlar… 44 2.10.3. Öğrenci’nin İlgisini Çeken İllüstrasyon Türleri ………. 45

2.10.4. Ders Kitaplarındaki İllüstrasyonlar Nasıl Olmalıdır……….. 46

2.10.5. Kitabın Dış Yüzeyindeki Fiziksel Özellikleri………. 48

2.10.6. Öğrenci Ders Kitaplarının Resimlenmesi Üzerine Düşünceler………… 49

2.11.Ders Kitabının Tanımı……….. 50

2.11.1. Ders Kitaplarının Öğretimdeki Yeri ve Önemi………. 52

2.11.2. Kitap Tasarımının Önemi……… 55

2.11.3. Ders Kitaplarının İşlevleri ve Tasarlanma Süreci………….. ……….. 57

2.11.4. Ders Kitabı Tasarımındaki Grafiksel Düzenleme………. 61

2.12.(12-14 YAŞ) Gelişimi ve Öğrenemeye Etkisi……….. 63

2.12.1.Bedensel Gelişim………. 63 2.12.2. Duygusal Gelişim………. 63 2.12.3. Zihinsel Gelişim……… 64 2.12.4. Sosyal Gelişim……….. 65 3. YÖNTEM………. ………. 66 3.1. Araştırmanın Modeli……….. 66 3.2. Evren Ve Örneklem………. 66 3.3. Verilerin Toplanması………. 67 3.4. Verilerin Analizi……… 67 4.BULGULAR VE YORUM……… 68

4.1. İllüstrasyonda Doku Kullanılmıştır. (Değerlendirme sorusu 1)………. 68

4.2. İllüstrasyonda Yer Alan Görsel Öğeler Arasında Orantıya Dikkat Edilmiştir. (Değerlendirme sorusu 2) ………. 69

4.3. İllüstrasyonda Görsel Öğeler Arasında Denge Oluşturulmuştur. (Değerlendirme sorusu 3)……… 70

(8)

vi

(Değerlendirme sorusu 5)……… 72 4.6. İllüstrasyonda görsel öğeler arasında devamlılık ilişkisi vardır.

(Değerlendirme sorusu 6)……… 73 4.7. İllüstrasyon Sayfa Bütünlüğüne Uygun Kullanılmıştır.

(Değerlendirme sorusu 7)……… 74 4.8. İllüstrasyonda Vurgu Kullanılmıştır.

(Değerlendirme sorusu 8)………. ……… 75 4.9. İllüstrasyonda Renk Armonisine Dikkat Edilmiştir.

(Değerlendirme sorusu 9)……….. ……… 76 4.10. İllüstrasyonda Anlaşılabilirlik Adına Zıt Renkler Doğru Kullanılmıştır.

(Değerlendirme sorusu 10)……… 77 4.11. İllüstrasyon Klasik Tekniklerle (Sulu boya, Guaj boya, Tarama…)

Tasarlanmıştır. (Değerlendirme sorusu 11)………. 78 4.12. İllüstrasyon Sayısal Ortamda Tasarlanmıştır.

(Değerlendirme sorusu 12)………. 79 4.13. İllüstrasyon Belli Bir Noktaya Dikkat Çekmektedir.

(Değerlendirme sorusu 13)……… ………. 80 4.14. İllüstrasyon ve Metin İlişkisi Doğru ve Anlaşılırdır.

(Değerlendirme sorusu 14)……….. 81 4.15. İllüstrasyonda Eğitsel Öğelere Yer Verilmiştir.

(Değerlendirme sorusu 15)……… 82 4.16. İllüstrasyonda Görsel İmge ve Simgeler Dikkat Çekicidir.

(Değerlendirme sorusu 16)……… ……… 83 4.17. Verilmek İstenen Mesaj Anlaşılmaktadır.

(Değerlendirme sorusu 17)……….. 84 4.18. Mesaj-İmge İlişkisi Başarılı Bir Şekilde Kurulmuştur.

(Değerlendirme sorusu 18)……… 85

4.19. İllüstrasyon Dikkat Çekicidir (Değerlendirme sorusu 19)……… ……. 86 20. İllüstrasyonda Figür Kullanılmıştır. (Değerlendirme sorusu 20)………. 87 4.21. İllüstrasyonda Obje Çizimi Kullanılmıştır. (Değerlendirme sorusu 21)……… 88 4.22. İllüstrasyonda Grafik (Tablo vb.) Kullanılmıştır.

(Değerlendirme sorusu 22)……….. 89 4.23. İllüstrasyon Akılda Kalıcıdır. (Değerlendirme sorusu 23)……… 90 4.24. İllüstrasyon Konu Anlatımına Uygundur. (Değerlendirme sorusu 24)……… 91 4.25. İllüstrasyon Yaratıcı Bir Fikre Sahiptir. (Değerlendirme sorusu 25)…………. 92 4.26. İllüstrasyon Hedef Kitlenin Algı Seviyesine Uygundur.

(Değerlendirme sorusu 26)……… ……… 93 4.27. Kullanılan Semboller Hedef Kitle’nin Seviyesine Uygundur..

(Değerlendirme sorusu 27)……….. ……… 94 4.28. İllüstrasyon Hedef Kitle’nin Temel Toplumsal Değerlerine Saygılıdır.

(9)

vii

Alınmıştır. (Değerlendirme sorusu 30)……… 97

4.31. İllüstrasyon Hedef Kitlenin Sosyo-Ekonomik Farklılıkları Dikkate Alınmıştır. (Değerlendirme sorusu 31)……… 98

4.32. Sosyal Mesaj Uygulaması Vardır. (Değerlendirme sorusu 32) ………. 99

5. SONUÇ VE ÖNERİLER……….. 100 5.1. Sonuç………. 100 5.2. Öneriler……… 102 KAYNAKÇA………. 104 EKLER……….. 111 EK - 1……… 112 EK - 2………. 115

(10)

viii

Tablo 2. İllüstrasyonda görsel öğeler arsında orantıya dikkat edilmiştir görüşüne ilişkin bulgular……… 69 Tablo 3. İllüstrasyonda görsel öğeler arasında denge oluşturulmuştur görüşüne ilişkin bulgular……… 70 Tablo 4. İllüstrasyonda tasarım öğelerinden hareket unsuru kullanılmıştır. görüşüne ilişkin bulgular……… 71 Tablo 5. İllüstrasyonda tasarım öğelerinden zıtlık unsurunun kulanılıp kullanılmadığına ilişkin bulgular………. 72 Tablo 6. İllüstrasyonda görsel öğeler arasında devamlılık ilişkisinin olup olmadığına ilişkin bulgular……… 73 Tablo 7. İllüstrasyonun sayfa bütünlüğüne göre uygun kullanılıp kullanılmadığına ilişkin bulgular……… 74 Tablo 8. İllüstrasyonda vurgu kulanılıp kullanılmadığına ilişkin bulgular………..…….. 75 Tablo 9. İllüstrasyonda renk armonisine dikkat edip edilmediğine ilişkin

bulgular……… 76 Tablo 10. İllüstrasyonda anlaşılabilirlik adına zıt renklerin doğru kulanılıp kullanılmadığına ilişkin bulgular………. 77 Tablo 11. İllüstrasyon klasik tekniklerle (sulu boya, guaj boya, tarama… ) tasarlanıp tasarlanmadığına ilişkin bulgular……… 78 Tablo 12. İllüstrasyonun sayısal ortamda tasarlanıp tasarlanmadığına ilişkin

bulgular……… 79 Tablo 13. İllüstrasyonun belli bir noktaya dikkati çekip çekmediğine ilişkin

bulgular……….. 80 Tablo 14. İllüstrasyon ve metin ilişkisinin doğru ve anlaşılır olup olmadığına dair

bulgular……… 81 Tablo 15. İllüstrasyonlarda eğitsel öğelere yer verilip verilmediğine ilişkin

bulgular……….... 82 Tablo 16. İllüstrasyonlardaki görsel imge ve simgelerin dikkat çekici olup olmadığına ilişkin bulgular……… 83 Tablo 17. İllüstrasyonlardaki verilmek istenen mesajın anlaşılıp anlaşılmadığına ilişkin bulgular……… 84

(11)

ix

Tablo 19. İllüstrasyonların dikkat çekici olup olmadıklarına ilişkin bulgular……… 86 Tablo 20. İllüstrasyonlarda figür kullanılıp kullanılmadığına ilişkin bulgular………….. 87 Tablo 21. İllüstrasyonlarda obje çiziminin kullanılıp kullanılmadığına dair

bulgular……… 88 Tablo 22. İllüstrasyonlarda grafik (tablo vb.) kullanılıp kullanılmadığına dair

bulgular……… 89 Tablo 23. İllüstrasyonların akılda kalıcılığına ilişkin bulgular………... 90 Tablo 24. İllüstrasyonların konu anlatımına uygun olup olmadığına ilişkin

bulgular……… 91 Tablo 25. İllüstrasyonların yaratıcı bir fikre sahip olup olmadıklarına dair

bulgular………... 92 Tablo 26. İllüstrasyonların hedef kitlenin algı seviyesine uygun olup olmadığına

ilişkin bulgular………... 93 Tablo 27. İllüstrasyonlarda kullanılan sembollerin hedef kitle’nin seviyesine uygunluğuna ilişkin bulgular………. 94 Tablo 28. İllüstrasyonlarda hedef kitle’nin temel toplumsal değerlerine saygılı olunup olunmadığına dair bulgular……….. 95 Tablo 29. İllüstrasyonlardaki genele hakim renlerin verilmek istenen mesajı desteklemesine ilişkin bulgular………..96 Tablo 30. İllüstrasyonlarda hedef kitlenin sosyo-kültürel farklılıklarının dikkate alınıp alınmadığına ilişkin bulgular………... 97 Tablo 31. İllüstrasyonlarda hedef kitlenin sosyo-ekonomik farklılıklarının dikkate alınıp alınmadığına ilişkin bulgular………98 Tablo 32. İllüstrasyonlarda Sosyal mesaj olup olmadığına ilişkin bulgular…………... 99

(12)

x

Resim2. ”Pançatantra……….. 23

Resim3. “Lativesvosvos”……….... 26

Resim4. “Amiugly, Cosiecosie”………. 26

Resim5. “Kitaplar”……… 27

Resim6. ”İsimsiz”………... 28

Resim7. “Proje” ………. 29

Resim8. “İssue, articles”………. 30

Resim9. “Randy-Mora” ………. 31

Resim10. “Karakalem” ……….. 31

Resim11. “Keçeli Kalem”………... 32

Resim12. “Akrilik Çalışma”………... 32

Resim13. “Bilgisayarda İllüstrasyon”………. 33

Resim14. ”Paparazzi” ……… 34

Resim15. “Kelebek” ………40

Resim16. “Bitki Motifi”……….. 41

Resim17. (Sayfa 18)……… 116 Resim18. (Sayfa 19)……… 117 Resim19. (Sayfa 34)……… 118 Resim20. (Sayfa 27)……… 119 Resim21. (Sayfa 22)……… 120 Resim22. (Sayfa 35)……… 120 Resim23. (Sayfa 37)……… 121 Resim24. (Sayfa 42)……… 121 Resim25. (Sayfa 43)……… 122 Resim26. (Sayfa 43)……… 122 Resim27. (Sayfa 45)……… 123 Resim28. (Sayfa 45)……… 123 Resim29. (Sayfa 39)……… 124 Resim30. (Sayfa 56)……….124 Resim31. (Sayfa 46)………. 125 Resim32. (Sayfa 49)……… 125 Resim33. (Sayfa 53)……… 126

(13)

xi Resim36. (Sayfa 80)……… 127 Resim37. (Sayfa83)………. 128 Resim38. (Sayfa 85)……… 128 Resim39. (Sayfa 88)……… 129 Resim40. (Sayfa 86)……… 129 Resim41. (Sayfa 90)……… 130 Resim42. (Sayfa 89)……… 130 Resim43. (Sayfa 92)……… 131 Resim44. (Sayfa 102)………. 131 Resim45. (Sayfa 98)……….132 Resim46. (Sayfa 109)………. 132 Resim47. (Sayfa 104)………. 133 Resim48. (Sayfa 116)……….. 133 Resim49. (Sayfa 110)……….. 134 Resim50. (Sayfa 112)………. 134 Resim51. (Sayfa 127)……….. 135 Resim52. (Sayfa 127)……….. 135 Resim53. (Sayfa 127)……….. 136 Resim54. (Sayfa 134)……….. 136 Resim55. (Sayfa 144)……….. 137 Resim56. (Sayfa 158)……….. 137 Resim57. (Sayfa 181)……….. 138 Resim58. (Sayfa 182)……….. 138 Resim59. (Sayfa 186)……….. 139 Resim60. (Sayfa 188)……….. 139 Resim61. (Sayfa 196)……….. 140 Resim62. (Sayfa 197)……….. 140 Resim63. (Sayfa 204)……….. 141 Resim64. (Sayfa 206)……….. 141 Resim65. (Sayfa 201)……….. 142 Resim66. (Sayfa 207)……….. 142 Resim67. (Sayfa 210)……….. 143

(14)

xii Resim70. (Sayfa 219)……….. 144 Resim71. (Sayfa 215)……….. 145 Resim72. (Sayfa 20)……… 145 Resim73. (Sayfa 20)……… 146 Resim74. (Sayfa 23)……… 147

(15)

BÖLÜM l

GİRİŞ

Bu bölümde araştırmanın içeriğine yönelik olarak problem durumu açıklanmış, araştırmanın amacı, önemi belirtilmiştir. Ayrıca araştırmada kullanılan terimler tanımlanmakta, araştırmanın varsayımları ve sınırlılıkları verilmektedir.

1.1. Problem

Eğitim ailede başlar; Çocuğun kişisel ve ruhsal gelişiminin temel kaynaklarından biri olan eğitim, ailede başlar ve okul hayatı ile birlikte çevreden alınan eğitime dönüşür.

Okul hayatı ile birlikte eğitim ortamında kullanılan araç gereçlerden kitaplar da öğrencinin derse katılımını cesaretlendirecek biçimde tasarlanmalıdır.

Ergin Erginer’e (2000: 73) göre;

1. Tüm eğitim araçları öğrenciyi derse katılımı için cesaretlendirecek biçimde tasarımlanmaktadır.

2. Çoğu eğitim araçları sınıftaki öğrencileri gerçek hayata yaklaştırır ya da gerçek hayatı sınıfa getirir.

3. Resimler, filmler ve öteki tüm eğitim araçları sözcüklerle yapılan anlatımların daha iyi anlaşılmasına yardımcı olur.

4. Eğitim araçları öğrencinin, öğrenme ortamında birden çok duyu organını işe koşmasına yol açmaktadır. (Erginer, 2000: 73-74).

Kitaplar çocuğun zihinsel, duygusal ve sosyal gelişiminde önemli bir araçtır. Gelişim süreci içinde çocuk, kendine özgü bir kişiliğe sahiptir ve yetişkin insandan tek farkı, hala zihinsel ve bedensel anlamda gelişiyor olmasıdır. Bu nedenle çocuk

(16)

kitaplarının hazırlanmasında, çocuğun içinde bulunduğu büyüme olgusunun ve gelişimindeki farklılıkların göz önünde bulundurulması gerekir.

Ders kitabını eline alan öğrencinin ilk karşılaştığı yer kitabın kapağıdır. Kitabın kapağındaki resim, çocuğun kitaba karşı ilk izlenimi olacaktır. Bu nedenle içeriğindeki resimler kadar, kitap kapağındaki düzenlemede çok önemlidir.

Yazmayı ve yazdıklarını basit yöntemlerle çoğaltma yolunu keşfeden insan, iletişimin yepyeni bir kulvarını keşfetti. Binlerce yıllık bu evrim günümüzde grafik tasarımı veya görsel iletişim tasarımı adı verilen bir mesleğin temellerini oluşturmuştur. (Uçar, 2004: 48 ).

Resimlerle zenginleşen ve kolay anlaşılır hale gelen kitaplar çocuğa hayal gücünü genişletme ve geçmişini öğrenip, geleceğine yön verme fırsatı sağlar.

Grafik tasarım, uygulama alanı ne olursa olsun, dinamik bir anlatım gerektirir. Bu dinamizmin itici gücü, iletişimdir. Sözel ve görsel bilgilerin insanlar arasındaki akışı olarak tanımlayabileceğimiz iletişim, grafik tasarımın var olma nedenidir.

İletişim organları, sözel ve görsel mesajlarını etkili ve çekici hale getirmek için grafik tasarımcılarla iş birliğine girerler. İyi bir tasarım, değerli bir yatırımdır. Çünkü günümüz insanının bütün hayati etkinlikleri, grafik imgelerle iletişim kurabilme yeteneğine bağlıdır (Becer, 1996: 13).

Etkili iletişimin sırrı tasarımcının hedef kitlesiyle ilgili bir çok şeyi bilmesini gerektirir. Mesela farklı ilgi alanları olan, yalnızca okul gibi bir ortamda bir araya gelmiş ortak amaçları ve hedefleri olan bir öğrenci topluluğuna seslenme durumunda olduğunun bilincinde olmalıdır. O halde tasarım, bir problemin çözümü demektir. Grafik tasarım problemleri genellikle iki boyutlu yüzeyler üzerinde çözülür (Becer, 1996: 34).

İlüstrasyonlar ya da kitap tasarımı, grafik sanatların çalışma alanıdır ve eğitim amaçlı kullanılan kitapların grafik sanatlarda ayrı bir önemi vardır.

(17)

Her kitabın, kendine özgü özellikleri ve buna bağlı olarak farklı etkileri olmalıdır. Özellikle eğitici kitaplarda, illüstrasyonlar ve grafik unsurlar gün geçtikçe daha fazla egemen olmaya başlamıştır. Günümüzde görüntü, yazının önüne geçmeye başlamıştır. Önceleri imgeler metni görselleştirdi. Günümüzde ise metinler imgeleri belirli bir kültür, ahlak ve imgelemle yükleyip açıklayan unsurlara dönüşmüştür (Becer, 1996: 135).

Tasarımcı için önemli olan hedef kitlenin, yani 12-14 yaş düzeyine uygun düşecek şekilde teknik illüstrasyonları hazırlaması öğrencinin konuyu daha somut olarak düşünmesini sağlayacaktır.

Ders kitaplarındaki illüstrasyonların grafiksel düzenlemesinin yetersizliği, çocuğun gelecekteki öğrenme duyusuna bile etkilemesi açısından çok önemlidir.

1.1.1. Problem Cümlesi

Milli Eğitim Bakanlığı Talim Terbiye Kurulu tarafından onaylanmış ve yayınlanmış 2011–2012 eğitim öğretim yılında okutulan, İlköğretim 2. Kademe 7. Sınıf “Fen Bilgisi” ders kitabındaki bilisel / teknik illüstrasyonların grafik tasarım açısından incelenmesi.

1.2. Araştırmanın Amacı

Bu araştırmanın amacı, ilköğretim 2. kademe 7. sınıf Fen Bilgisi ders kitabındaki bilimsel / teknik illüstrasyonların grafik tasarım açısından uygunluk durumunun incelenmesidir.

Bu amaçlar doğrultusunda aşağıdaki sorular cevaplanmıştır. 1. İllüstrasyonda doku kullanılmıştır.

2. İllüstrasyonda yer alan görsel öğeler arasında orantıya dikkat edilmiştir.

3. İllüstrasyonda görsel öğeler arasında denge oluşturulmuştur.

(18)

5. İllüstrasyonda tasarım öğelerinden zıtlık unsuru kullanılmıştır.

6. İllüstrasyonda görsel öğeler arasında devamlılık ilişkisi vardır.

7. İllüstrasyon sayfa bütünlüğüne uygun kullanılmıştır.

8. İllüstrasyonda vurgu kullanılmıştır.

9. İllüstrasyonda renk armonisine dikkat edilmiştir.

10. İllüstrasyonda anlaşılabilirlik adına zıt renkler doğru kullanılmıştır.

11. İllüstrasyon klasik tekniklerle (sulu boya, guaj boya, tarama…) tasarlanmıştır.

12. İllüstrasyon sayısal ortamda tasarlanmıştır.

13. İllüstrasyon belli bir noktaya dikkat çekmektedir.

14. İllüstrasyon ve metin ilişkisi doğru ve anlaşılırdır.

15. İllüstrasyonda Eğitsel Öğelere yer verilmiştir.

16. Görsel İmge ve Simgeler dikkat çekicidir.

17. Verilmek istenen mesaj anlaşılmaktadır.

18. Mesaj-imge ilişkisi başarılı bir şekilde kurulmuştur.

19. İllüstrasyon dikkat çekicidir.

20. İllüstrasyonda figür kullanılmıştır.

21. İllüstrasyonda obje çizimi kullanılmıştır.

22. İllüstrasyonda grafik (tablo vb.) kullanılmıştır.

(19)

24. İllüstrasyon konu anlatımına uygundur.

25. İllüstrasyon yaratıcı bir fikre sahiptir.

26. İllüstrasyon hedef kitlenin algı seviyesine uygundur.

27. Kullanılan semboller hedef kitle’nin seviyesine uygundur.

28. İllüstrasyon hedef kitlenin temel toplumsal değerlerine saygılıdır.

29. İllüstrasyonun geneline hakim renkler verilmek istenen mesajı desteklemektedir.

30. İllüstrasyonda hedef kitlenin sosyo-kültürel farklılıkları dikkate alınmıştır.

31. İllüstrasyon hedef kitlenin sosyo-ekonomik farklılıkları dikkate alınmıştır. 32. Sosyal Mesaj vurgulaması vardır.

1.3. Araştırmanın Önemi

Ders kitaplarının niteliği, kullanılabilirliği ve görsel bakımdan zenginliği önemlidir. Özellikle 12-14 yaş grubu öğrenci kitaplarında kullanılan teknik illüstrasyonların ilgi çekici ve öğrenmeyi kolaylaştırıcı olması gerekmektedir.

Özellikle ortaokul sınıf ders kitaplarında kullanılan yazılar nasıl öğrenci psikolojisine uygun hale getiriliyorsa, uygulanan bilisel / teknik illüstrasyonlar da bu psikolojiye uygun olmalıdır.

Ders kitaplarının hazırlanmasında salt ticari kaygılar değil, geleceğimizi teslim edeceğimiz öğrencilerimizin kazanacağı değerler de düşünülmelidir. Bu değerler öne çıkarılırsa ve en önemlisi alanın uzmanları, eğitim ve gelişim psikologları, dil bilimciler, illüstratörler, grafik tasarımcılar, eğitim teknologları ve uygulayıcıların bulunduğu geniş bir ekiple çalışılıp, öğretim programlarına ve eğitim - öğretim ilkelerine uygun bir kitap hazırlanırsa sorunlar kesinlikle en aza inecektir. Ama öncelikle tarafların bu sorunları ortadan kaldırmaya inanması gerekmektedir. (Pektaş, 2001: 32).

(20)

1.4. Araştırmanın Sınırlılıkları

Bu araştırma,

Milli Eğitim Bakanlığı tarafından onaylanmış ve yayınlanmış 2011–2012 eğitim- öğretim yılında okutulan, İlköğretim 2. Kademe 7. Sınıf “Fen Bilgisi” ders kitabı içerisinden “oransız eleman örnekleme” ile seçilen 60 adet bilimsel / teknik illüstrasyon ile sınırlıdır.

Öğretmen kılavuz kitabı öğrenci çalışma kitabı araştırma kapsamına dahil edilmemiştir.

1.5. Varsayımlar

Yapılan değerlendirmede ve alınan uzman görüşlerinde içten ve objektif yaklaşılmıştır.

Araştırmanın kavramsal çerçevesini oluşturmak amacıyla taranan kaynaklar güvenilir ve yeterli bilgi vermektedir.

1.6. Tanımlar

Çalışmanın bu bölümünde çalışma sırasında sıklıkla kullanılan bazı kavramların hangi anlamda kullanıldığı üzerinde durulmuştur.

Grafik Tasarım: Görsel iletişim sanatıdır (Becer, 2002: 33).

İllüstrasyon (Resimleme): Bir metnin anlamına açıklık getirmek amacıyla, ya da bir düşünceyi görsel anlatımla iletmek için kullanılan resim türüdür.

Bilisel / Teknik İllüstrasyon: Botanik, tıp, zooloji, mekanik, jeoloji vb. gibi uzmanlık alanları için öğretici ve tanımlayıcı amaçlarla yapılan ayrıntılı illüstrasyonlar bu grupta toplanabilir. İllüstratör; konu içinde daha önemli olanı vurgulamak için, gerektiğinde ayıklama, yalınlaştırma ve gerçeklik duygusunu etkilemeyecek abartma

(21)

yöntemlerine başvurarak, bir fotoğraf makinesinden daha fazlasını yapmayı hedefler (http://www.msxlabs.org).

Tasarım: Bir ürünün ya da durumun düşüncede oluşturulmasından sonraki ona ait biçimsel şemadır.

(22)

BÖLÜM ll

KAVRAMSAL ÇERÇEVE

Araştırmanın bu bölümünde; tasarım, grafik tasarım, İllüstrasyon, İllüstrasyon tarihi ve gelişimi, illüstrasyon türleri, amaçları ve işlevleri, bilimsel / teknik illüstrasyon, ders kitabının tanımı,ders kitabının öğretimdeki yeri ve önemi,ders kitaplarının işlevleri ve tasarlanma süreci, ders kitaplarının grafiksel düzenlenmesi, (12- 14) yaş gelişimi ve öğrenmeye etkisi üzerinde durulmuştur.

2.1. Tasarım

Tasarım tanım olarak; bir tasarlama (hayal etme, kurgulama) eylemi sonucunda beliren ve asıl yapıtın gerçekleştirilmesi sırasında yönlendirici olan proje, çizim, maket ve buna benzer ürünlerin tümüdür. (Sözen, 1986: 44)

Bu tanıma göre tasarlama, zihinde hazırlanan bir düşünceyi ve bir eylemi gerçekleştirmektedir, Tasarım ise; zihinde tasarlanan bir düşüncenin, bir eserin, ilk biçimi sayılabilir. Tasarı, çizilen ilk biçim anlamına gelmektedir. Tasarımın tam olarak ifade edilebilmesi için geliştirilip olgunlaştırması gereklidir.

Tasarım; bir model, kalıp ya da süsleme yapmak değildir. Bir tasarım kendi içinde bir yapıya ve bu yapı arkasında bir planlamaya sahip olmalıdır. Bütün sanatların temelinde bir tasarım olgusu bulunmaktadır. Tasarlama eylemi, oluşturulacak yapının organzasyonu ile ilgili her türlü faaliyeti içine almaktadır.

Elizabeth Adams Hurwitz, kitabının başlığında bu sözcüğün kısa bir tanımını da yapar: “Tasarım: Gerekli Olanın Araştırılması” Yale Üniversitesi Tasarım Bölümü’nden Profesör Robert Gillam Scott; “Ne zaman tanımlanmış bir amaç için birşey yapıyorsak, o zaman tasarlıyoruz.” demektedir. Başka bir deyimle; tasarım belirli bir amaç gözeten yaratıcı bir eylemdir. Uygulamalı tasarım dalları üç ana başlıkta toplamak mümkündür: Endüstri Tasarımı, Çevre Tasarımı ve Grafik Tasarım (Becer, 1997: 32).

(23)

Tasarım sürecinin sonunda ortaya çıkan ürün en yalın ve amacına en uygun olanı olmalıdır. Her tasarım sürecinde çeşitli aşamalar sonrasında ürün elde edilir. Bu aşamaların birinin aksaklığı sonucu etkiler. Eczacıbaşı sanat ansiklopedisine göre ise tasarım; zihinde canlandırılan biçim, duyuların ya da belleğin anlığa sunduğu görüntüdür. Her hangi bir tasarım kendi içinde bir planlamaya sahip olmalıdır. Bütün sanat dallarının temelinde tasarım olgusu bulunmaktadır (Becer, 2002: 32).

Tasarım süreci, aşağıdaki aşamalardan oluşmaktadır (Salisbury, 1996: 57-59). • Tasarım amacım tanımlama

• Tasarım oluşturma nedenlerini açıklama • Tasarımın sınırlarını belirleme

• Tasarlama sürecine rehber olacak ana düşünceyi ve tanımlamalarını ortaya koyma.

• Tasarlanacak sistemin tasarlanma amacı doğrultusundaki beklentileri, istekleri, önerileri ve gereklilikleri belirleme

• Alternatif tasarım önerileri yaratma

• Yaratılan alternatifleri geliştiren kriterler oluşturma • Geliştirilen kriterleri kullanarak alternatifi seçme

• Tasarımın gelişim ve sonuçlandırma aşamalarını tanımlama • Tasarımın tanımına bağlı olarak gelişimi için plan yapma

Yukarıda belirtilen sıralama, tasarımın ortaya konulduğu ilk andan tasarım sonuçlandırılıncaya kadar geçecek sürecin belirli bir plan ile geliştirilmesi gerekliliğinin bir sonucudur (Salisbury, 1996: 60).

(24)

2.2. Grafik Tasarım

Grafik sanatlar, “çizme, boyama, baskı resim ve çeşitli baskı teknikleriyle tasvir etme sanatı olarak tanımlanmaktadır. Ancak tarihsel süreç içinde, bu terimin işaret ettiği kavramlar sürekli bir biçimde değişmiştir. Geleneksel olarak çizgi ile yapılan muhtelif şekil ve resimlere ya da eşyayı çizgi ve şekillerle göstermeye grafik denilmektedir (Genç, 1985: 55).

Günümüzde uluslar arası anlatım biçiminde grafik sözcüğü ortak bir ifade de kullanılmaktadır, dolayısıyla tanımda tüm insanların aynı yorumu çıkaracağı biçimde netleşmiştir. Bu yorum; grafik sözcüğünün yazmak, çizmek, görüntülemek ve çoğaltmak, anlamına geldiğini ifade etmektedir (Tepecik, 2002: 17).

Bir mesaj aktarılırken, maddi, psikolojik ve fiziksel sınırlamalar da dikkate alınmalıdır. Bir tasarım ne kadar çekici olursa olsun, verilmesi istenen mesajı iletmiyorsa hiçbir değer taşımaz (Becer, 2005: 19).

Grafik sanatlar, sürekli olarak kendi kendini üreten yaratıcı ve yapıcı düşünme süreçlerinin sonucunda boy veren sanatlardır. Bu tür sanatlarda başarının yolu, güçlü bir buluş yeteneği, özel bir renk ve biçim duyarlığı, sistemli bir araştırma ve gözlem alışkanlığından geçer. Titiz ve dikkatli çalışma, tekniğe egemenlik, kullanılan gereçlerle birlikte düşünme, çoğaltma tekniğine uygun tasarım, grafik iletişim ve baskı resim sanatlarının ön koşuludur. Dr. Edward de Bono, klasik düşünmenin mantıksal ve “orthodox”, yaratıcı düşünmeninse “opportunist” ve özgür, üretken ve devingen bir düşünme süreci olduğunu ileri sürer (Genç, 1985: 55).

Grafik tasarımcısı, tasarımında ifade etmek istediklerini biçimlendirirken, tasarım öğelerini ve.tasarımın beş temel ilkesini dikkate alır.

(25)

2.3. Tasarım Ögeleri -Çizgi - Renk - Ton - Kroma - Valör (değer) - Doku - Leke - Form - Biçim - Işık-gölge - Boşluk-doluluk - Yön.

2.3.1. Çizgi: Tüm tasarım alanlarında kullanılan çizgi, en basit ve yaygın anlamıyla noktaların birleşmesinden oluşur. Tıpkı maddeyi oluşturan moleküller gibi noktalarda çizgiyi oluşturur. Çizgi, insanlar üzerinde somut nesneler ifade eder. Çünkü kâğıt üzerine çizilen bütün resimlerin dışında çizgi ile yapılmış konturlar vardır.

Grafik tasarımda birlik ve dengenin temel unsuru çizgidir. Çizgi tasarımı dengesini düzenlemeye veya var olan dengeyi anlamlı olarak bozmaya yarar. Çizginin kendi içindeki kalın, ince, uzun, kısa, kırık, düz ve buna benzer biçimleri ile gözde bıraktığı etki, bir tasarımı temelden etkilemektedir. Doğada bulunan her varlık,tasarım açısından bir çizgi olarak ele alınırsa, nesnenin ayıklama, sadeleştirme ve stilizasyon gibi tasarım elemanlarını üstlenmek çizginin görevleri arasındadır. Tasarımcılar, çizginin bu görevi üzerinde ısrarla durmak zorundadır. Çünkü bireyin sahip olduğu; neşe, hüzün, güzellik, kırgınlık, kararsızlık ve buna benzer duygular çizgiyle anlatılır. Çizgiye hâkim olan ve çizgiyle iletişim kurabilen tasarımcı, bu soyut dili çözebilmiş demektir (Tepecik, 2002; Seylan, 2005).

Doğru çizgiler: Durgunluğu, sağlamlığı ve devamlılığı anlatır. Düz çizgilere bakan göz, hiçbir kırılmaya, iniş çıkışa, dalgalanmaya, takılmadan, bir durgunluk, durulma, yerleşme etkisi altında kalır. Kendi konumları içinde üçe ayrılırlar. İnsanlar üzerinde etkiler yaratırlar.

(26)

Yatay doğru çizgiler: Yerleşme, hareketsizlik duygusunu verirler. Deniz, merdiven basamakları gibi.

Dikey doğru çizgiler: Göz seviyesinin üstüne çıkıp, yükseldikçe hayali canlılık, varlık duygusunu uyandırırlar. Topraktan yükselen bitki gibi.

Düşey doğru çizgiler: Göz seviyesinden aşağı doğru sarkan doğru çizgiler. Bitkinlik, cansızlık, korku, düşüş duyguları uyandırır. Yüksek bir yerden aşağı bakma.

Eğik doğru çizgiler: Sağlamlık duygusunun yanında hareket sağlar. Gözden uzaklaşan tren raylarına, yol kenarında uzayıp giden telefon telleri gibi.

Eğri doğru çizgiler: Kıpırdama, kaynaşma, hareketlenme duygusu uyandırır. Rüzgâr, fırtına, ağaç dallarının boşlukta sallanması gibi (Kılıçkan, 2002: 35).

Eseri düzenlemeye, ya da var olan dengeyi bozmaya yarayan çizgi, tasarımda birlik ve dengenin temel unsurudur. Nesnenin ayıklama, sadeleştirme ve sitilizasyon gibi tasarım elemanlarını üstlenmek çizginin görevleri arasındadır (Tepecik, 1994: 53).

Sanatçılar ve tasarımcılar çizginin görevi üzerinde çok durmuşlardır. Çünkü insan olarak sahip olunan tüm duygular, çizgiyle anlatılmaktadır. Tasarımda temel eleman çizgidir.

Sanatçının, çizgiye hakim olması ve onunla iletişim kurabilmesi için çizginin dilinden anlaması gerekmektedir (Tepecik, 1994:54).

Çizgiyi tanımlayan ünlü sanatçı Paul Klee, çizgiyi yaşayan bir kişilik olarak tanımlamaktadır (Turani,1980, s:109).

Yine ünlü Fransız sanatçı Ingres, çizmeyi öğrenmek, otuz seneden fazla zaman aldı. Boyamayı sadece 3 gün diyerek çizginin önemini vurgulamaya çalışmaktadır (Tepecik, 1994, s:54).

Tasarım içinde çizgi, bir renk, açık, koyu, ya da dokusal karakterlere sahip olabilir, çizgi renkle birleşince anlatım olanağı artar, renk çizgiyi sertleştirir ya da yumuşatabilir (Gill, 1984, s:190).

(27)

Çizginin Belli başlı Fonksiyonları

1- Çizgi bir alanın konturlarını çizer ve bir alanı belirler.

2- Çizgi bir biçim oluşturur. Çizgi, biçimi en özlü ve soylu gösterme yoludur.

3- Dikkati bir noktaya doğru çeker. Helezonik çizgiler.

4- Bir yüzeye ton değeri kazandırırlar.

5- Bir motif veya kompozisyon oluştururlar.

6- Çizgi bir hareket ifade eder. Hareketten doğar ve hareketi dinamizmi verir.

7- Çeşitli çizgi grupları, modelden tesiri yaratabilmek için dik, yatık ve diyagonal eksenlere paralel yönlerde bulunarak, örgüler yapabilirler. Çeşitli alet ve malzeme ile alanda doku yaratabilirler.

8- Çizgi, renk anlatabilmede düşüncenin sağladığı geniş imkânlarla, renkli bir görünüm sağlayabiliriz. Dar, kalın ince, geniş, kısa, uzun, sık, seyrek, vurgulu, tarafsız çizgilerle.

9- Seçilen veya verilen bir alanda mesafe ve aralık içinde alanı bölebilir veya kendi aralarında ekranlar oluşturur ki buna “çizgi de mesafe”diyoruz (Bigalı, 1984, s:185).

2.3.2. Renk: Gözün irisinden giren ışınlar retina tabakasına ulaşır. Retina üzerinde görmeyle ilgili iki farklı hücre vardır. Koniler ve noktalar. Renkli görme Koni şeklindeki hücrelerde gerçekleşir. Bazı koniler tayfın en sonundaki maviye, bazıları tayfın ortasındaki sarı ve yeşile, bazıları da en sonraki kırmızıya duyarlıdır. Retinadaki noktalar ise ışıklık düzeyini ayarlar. Konilerin uyarılmasıyla beyne çeşitli sinyaller ulaşır ve sonuç olarak belirli renkleri görürüz (Kılıç, 1994: 47).

(28)

Beyaz ışık, kristal bir prizmadan geçirilerek kırılarak yansıdığında tayf diye adlandırılan yedi değişik rengi oluşturur. Bu renkler, kırmızı, turuncu, sarı, yeşil, mavi, lacivert ve mor’dur.

Bu renk tayfına göre; üç ana renk ve bu ana renklerin karışımından oluşan üç tanede ara renk vardır. Ana renkler kırmızı, sarı ve mavidir. Kırmızı ve sarının birleşmesinden turuncu, kırmızı ve mavinin birleşmesinden mor ve sarı ve mavinin birleşmesinden ise yeşil oluşur. Renk değerlerine nüans denir. Rengi oluşturan iki önemli unsur vardır: Birincisi Işık, İkincisi ise Pigment (boya maddesi). 1667 yılında Sir Isaac Newton ışık ışınlarını bir prizmadan geçirerek, rengin ışığın bünyesi içinde yer aldığını kanıtlamıştır. Bununla birlikte bir rengi somut olarak gösterebilmek için pigmentlere gereksinim vardır. Tüm boya ve mürekkepler; hayvanlardan, bitkilerden ve madenlerden elde edilen yoğunlaştırılmış pigmentlerden üretilmektedir.

Tasarımı meydana getiren en önemli öğelerden biri de çizgiden sonra renktir. Rengin tasarımda ilk göze çarpan unsur olması önemini arttırmaktadır. Bir tasarımcının renklerin insan üzerinde bıraktığı psikolojik etkiyi çok iyi bilmesi gerekir. Çünkü renkler insanlar üzerinde farklı duygular uyandırır. Genellikle sıcak renkler insanlar üzerinde uyarıcı, harekete geçirici etkiler uyandırırken, soğuk renkler ise rahatlatıcı ve dinlendirici etkiler uyandırır.

Renkler, kültürel açıdan ele alındıklarında da farklı anlamalar kazanırlar; sarı, özellikle altın sarısı Doğu’da kutsal renk sayılırken, Batı’da ise korkaklığın ve ihanetin simgesi olarak kabul edilir. Ekvator kuşağındaki ülkeler genellikle sıcak ve canlı renkleri giysilerinde, bayraklarında ve sembollerinde kullanmaktadırlar. Soğuk iklim kuşağında kalan ülkeler ise daha pastel ve gri renkleri tercih ederler (Becer, 2005).

O halde bir grafik tasarımcı, renk seçimi yaparken yalnızca hedef kitlenin renk tercihini değil, kültürel çağrışımlarını da göz önünde bulundurmalıdır.

2.3.3. Ton, Kroma ve Valör (Değer): Rengin üç özelliğinden biri tondur. Ton, herhangi bir rengin siyah ve beyaz ile karıştırılmasıyla elde edilen o rengin değeridir. Ton değerleri ışıkla ilgilidir. Işığın yoğun olduğu yerde rengin beyazla karıştırılması ve renk değerinin düşürülmesi, ışığın az olduğu yerlerde ise rengin siyahla karıştırılarak

(29)

değerinin yükseltilmesi gerekir. Kroma değerleri de, bir rengin matlık, parlaklık şiddetini (gücünü) belirler.

Valör, bir rengin ışıktan gölgeye geçerken almış olduğu ton dereceleri, Buyurgan’a (2001) göre ise; seçilen bir rengin, siyah, beyaz gibi nötr renkler ve diğer bir çok renkle karışımı ile ortaya çıkan ve çok değişik değerlerden oluşan bir renk yelpazesidir.

2.3.4. Doku: Tanım olarak doku; “Mekânı, hacmi, formu, yüzeyleri örgütleyen malzemenin içyapı maddesinin plastik görünüşüdür. Doku, iç’i sınırlayan dış yüzey örgüsüdür” (Atalayer, 1994: 194).

2.3.5. Leke: Işığın etkisiyle düz, eğri, kırık yüzeylerde oluşan ton değerlerinin leke olarak algılanmasıdır. Işığın geliş yönüne ve şiddetine göre, lekeler açık-koyu ya da orta değerde olabilir. Bu durum sadece siyah-beyazın değil tüm renklerin ton değerleri için geçerlidir.

Gümrah’ a (2000) göre; lekeyi, yüzeyleri herhangi bir malzeme ile örterek; renk, doku, ışık- gölge, ölçü, geometri, derinlik olarak ifadelendirmenin tekniği olarak da tanımlanabilir. Leke tamamen algısal bir görüngü anlatım öğesidir. Mekânın, uzayın sınırlandırılmasıdır. Malzemesi, maddesi, enerjisi ne olursa olsun, uzayı sınırlayan nesnellik, yüzeyleriyle ve yüzey sınırlarıyla algılanır.

2.3.6. Form, Biçim ve Şekil: Form, uzaydaki nesnenin yüzey olarak sınırlandırılmasıdır. Nesnenin görünen kısmıdır ve bunun için ışık gerekir. Yolcu’ ya (2004: 45) göre; form, “Nesnenin varlığını ifade eder”.

2.3.7. Işık- Gölge: Objelerin, varlıkların kabarıkları, yuvarlıkları köşelikleri, çukurları, girinti çıkıntıları, büyüklük- küçüklükleri, öndelik- arkadalıkları, nitelikleri, ışık- gölge ile algılanıp bilgiye dönüştürülür. Işık şiddetlendikçe, gölgeler koyulaşır. Işık- gölge, aynı rengin bile farklı algılanmasını sağlayabilir. Işık-gölge farkı (zıtlıkları); kuvvetli bir hareketi, belirliliği, titreşimi, diriliği, ilgi çekiciliği sağlar, izleyenin dikkati ve algı süresi uzar (Liman, 2007: 19).

(30)

2.3.8. Yön: Derinlik yön öğesiyle hem anlam hem de işlev kazanır. Yön farklılıkları, zıtlıkları; içsel gerilimleri, hareketi, derinliği belirleyen, farklı etki ve algı yaratan çelişmelerin bütünlüğüdür. Cisimlerin ve yüzeylerin aynı yönde olmaları yön uygunluğudur. Farklı yönde dizilişler ise zıtlık yaratır. Tasarımlarda kullanılan tek yönlülük monoton bir görüntünün ortaya çıkmasına neden olur (Liman, 2007: 20).

Bir tasarım üzerindeki çizgiler ve noktalar değişik noktalara yönelerek bir hareket oluştururlar. Tasarımcı vereceği mesaj doğrultusunda bu hareketi yönlendirmekle yükümlüdür (Becer, 2005: 45).

2.4.Tasarımın İlkeleri - Denge

- Orantı ve Sözel - Görsel hiyerarşi - Bütünlük

- Görsel devamlılık - Vurgulama

Tasarım çalışmalarında bu beş temel ilke göz önünde tutulmalıdır. Tasarım hazırlanırken denge, orantı ve görsel devamlılık bir bütünlük içerisinde iyi bir vurgulamayla verilmelidir (Becer, 2002: 83).

2.4.1. Denge

“Denge, görüntü alanı içindeki görsel estetik öğelerin, nesnelerin ya da olayların birbirini tartacak şekilde düzenlenmesidir” (Kılıç, 2003: 90).

“Denge, aynı ya da farklı nesneler arasındaki uyumlu ilişkidir” (Buyurgan, 2001: 67).

Bir tasarımda denge unsuru iyi kullanılmışsa, o tasarım kendisiyle “barışık” demektir.

Her tasarımın bünyesinde bir hareket unsuru vardır. Ama hareketi oluşturan unsur ya da unsurlar tasarımın temel çatısı içinde yer almaz. Hareket unsurları, tasarımın içinde kullanılan uygulama alanlarından tipografi, fotoğraf ya da

(31)

illüstrasyonlardaki canlılığın içindedir. Bir tasarım iki farklı denge sistemi içinde düzenlenebilir:

a) Simetrik denge

b) Asimetrik denge (Becer, 2002: 65).

2.4.1.1. Simetrik denge: “Simetri sözcüğünü iki anlamda kullanmak mümkündür. İlk anlamında simetri; iyi orantılanmış ve dengelenmiş parçaların oluşturduğu genel bir yapı akla gelir.

İkinci anlamında ise, hayali bir çizgi ya da düzlemle ayrılmış iki yönlü biçim benzerliği de simetri olarak tanımlanır” (Becer, 2002: 65).

Doğada varlıkların hepsinde bir denge vardır. İnsan anatomisinin bazı kısımları (gövdesi ve insan yüzü) simetriktir. Simetrik çizgiler, şekiller ve renklerle denge kurmak kolaydır. Ancak simetrik görünüm, resme monoton bir etki verdiği için, değişik ölçüler arasında denge kurulmalıdır (Kılıçkan, 2002: 95).

2.4.1.2. Asimetrik denge: “Yirminci yüzyıl başlarında ortaya çıkan modern sanat ve tasarım akımları, simetrik dengeyi reddederek; geleneksek olarak simetri noksanlığı ya da bütünün parçaları arasında orantıya dayalı bir eksik anlamına gelen asimetri benimsemişlerdir. Modernist akımlar, birbirine benzemeyen ya da eşdeğer olmayan görsel unsurlar arasında dinamik bir denge ya da düzen sağlayan bir kavram olarak ele alıp kullanmışlardır” (Becer, 2002: 66).

Hem simetrik dengede hem de asimetrik dengede bir optik ağırlık merkezi vardır. Fakat asimetrideki merkez, geometrik merkezden farklı konumdadır. Asimetrik düzenlemenin tercih edilme nedeni, cesur ve sorgulayıcı olmasıdır. Asimetrik denge duygu yüklü ve dışavurumcudur.

2.4.2. Orantı ve Sözel - Görsel Hiyerarşi

Tasarımcı açısından orantı, boyutlar arası ilişkilerdir. Tasarım yüzeyinin eni ile boyu, görsel unsurların genişlikleri ve yükseklikleri ile bir arada oluşturdukları kitlelerin boyutları arasında daima orantıya dayalı ilişkiler vardır. Bir görsel unsurun tasarım içindeki diğer unsurlarla kurduğu orantısal ilişkiler, algı ve iletişimi doğrudan

(32)

etkiler. Tasarımcı, görsel unsurların orantısal ilişkilerinde değişken yapılar kurmaya çalışmalıdır. Bir tasarımda uyumlu orantılara ulaşabilmek için matematiksel verilerden yararlanmalıdır (Becer, 2002: 68).

“Görsel hiyerarşi, tasarım içindeki, görsel unsurları vurgulanmak istenen mesaja göre ölçülendirme anlamına gelir. Bazı tasarımlarda fotoğraf ya da illüstrasyon büyük boyutlarda kullanılarak vurgulayıcı unsur haline dönüştürülür. Boyut dışında; renk, açıklık-koyuluk, uzaklık-yakınlık ve konum da görsel hiyerarşiyi etkileyen diğer unsurlar arasında sayılmaktadır. Tasarımcı, görsel hiyerarşi yoluyla okuyucunun gözünü tasarım üzerine yönlendirebilme olanağını bulur. Hiyerarşik yapı içinde birbirleriyle üstünlük çatışmasına giren unsurlar arasına dinamik ilişkiler kurabilir” (Becer, 2002: 68).

“Sözel hiyerarşi; tasarımcı, afişte yer alan başlık, alt - başlık, slogan gibi sözel bilgiler, arasında izleyiciyi mesajdaki önem sırasına göre yönlendirecek hiyerarşik bir yapı kurmalıdır” (Becer, 2002: 202).

2.4.3. Görsel Devamlılık

Gözün tasarım üzerinde bir çizgi ya da kıvrım boyunca hareket etmesidir. Göz bir unsurdan diğerine doğru kesintisiz geçişler yapabiliyorsa görsel devamlılık sağlanmış olur.

Tasarımcı okuyucunun ilgisini konuya yönelterek onu tasarım içinde dolaştırarak görsel devamlılığı yaratmak zorundadır. İzleyici tasarımdaki devamlılığı zaman ve mekan içinde algılar (Becer, 2002: 70).

Okuyucunun gözü tasarım yüzeyinde bazen bir çizgi ya da kıvrım boyunca hareket eder. Göz bir unsurdan diğerine doğru kesintisiz geçişler yapabiliyorsa, devamlılık sağlamış demektir. Tasarımcı, okuyucunun ilgisini konuya yönelterek onu tasarımın labirentlerinde dolaştıracak görsel devamlılığı yaratmak zorundadır. Görsel unsurlar gözün normal hareketine uyacak yönde olmalıdır. Algılama yönü, okuyucu dikkatini dağıtmayacak biçimde düzenlemelidir (Becer, 2002: 70).

(33)

Göz alışkanlık gereği sağdan sola, yukarıdan aşağıya doğru bir yön izler. Gözün yatay hareketleri, dikey hareketlerine göre daha hızlıdır. Ayrıca göz büyükten küçüğe, koyu tondan açık tona, alışılmamış olandan alışılmışa, renkliden renksize doğru bir algılama sırası izler.

Göz hareketlerinin ustaca denetlendiği bir tasarım, daima hedefine ulaşır. Bundan başka göz yine büyük objeden küçüğe, koyudan açığa doğru bir algılama sırası izler ve insan algısında yerçekimi faktörü önemli bir etkendir. Yerçekimi algısına göre ağır olan tasarım elemanı altta daha hafif olan üstte algılanmak istediğinden; kalın koyu ve büyük elemanlar tasarım yüzeyinin altında yer alırken ince, açık tonlu elemanlar ise tasarım yüzeyinin üstünde vurgulanmak durumundadır (Becer, 2002: 70).

2.4.4. Bütünlük (Birlik)

“Birlik, çalışma yüzeyi üzerinde, tasarım (düzenleme) elemanlarının (çizgi, doku, renk, leke, biçim, form, boşluk, değer) tümünün, tasarım ilkeleri (hareket, denge, ritm, vurgu, kontrast, tekrar ve çeşitlilik) doğrultusunda estetik bir bütünlük oluşturmasıdır” (Buyurgan, 2001: 70).

Tasarım ilkelerinin belki de en önemlisi, bütünlüktür. Bir tasarım içindeki görsel unsurlar bütünlük oluşturacak şekilde bir araya getirildiğinde, kompozisyondaki dağınıklık engellenmiş olur (Becer, 2002: 72).

Tasarımcı, kompozisyonunda bir arada kullanabileceği unsurları seçerek gruplandırmalı ve bunların birbirleriyle uyum sağlayacak biçimde düzenlenmelidir. Aynı temel biçime, boyuta, dokuya, renge ya da duyguya sahip unsurlar; bir tasarımda ideal bütünlüğü oluştururlar. Benzer nesneler gördüğümüzde, bunları doğal olarak gruplandırırız. Benzerliğe dayalı bir bütünlük içindeki farklı unsur, dikkati çeker. Farklı olanı öne çıkararak algılamayı sağlamak için, diğer tasarım unsurlarının bir bütünlük içinde bulunmaları gerekir (Becer, 2002: 72).

“Grafik çalışmalarda yazı, ve resim, yazı ve fotoğraf, bütünlüğüne ulaşabilmek için, kullanılan fotoğraftaki benzer yuvarlaklardan yazının kompozisyonun da benzerlikler olmasına ve bunların bir yön dahilinde yerleştirilmesine önem vermiştir.

(34)

Bu eşdeğer elemanlar bir sıra oluştururlar. Bu sırada birbirleriyle ilişki ve bağlantıları önemlidir” (Odabaşı, 2002: 130).

2.4.5. Vurgulama

“Tasarıma temel oluşturan düşüncenin fotoğraf yoluyla mı, illüstrasyonla mı, yoksa salt tipografi ile mi daha etkili bir biçimde vurgulanacağı araştırılmalı; mizahı, trajik ya da soyut imgelerden hangisinin anlatımı daha da güçlendirdiği belirlenmelidir” (Becer, 2002: 202).

Bir tasarımda dikkat çekecek unsurun ne olacağını ve tasarımın neresinde kullanılacağının saptanması gerekir. Vurgulayıcı unsur, konuya, müşterinin tutumuna ve hedef kitlenin özelliklerine göre değişebilir.

“Vurgulamanın, tasarımın optik merkezinde yer alması çoğunlukla yerinde bir karardır. Vurgulayıcı unsurun böyle bir noktaya yerleştirilmesi, mesajın daha çabuk ve etkili aktarılmasını sağlar. Bir tasarım yüzeyinde her şey aynı anda vurgulanmak istenirse, vurgu kavramı yok olur. Bu nedenle, önce algılanması gereken vurgulayıcı unsurun birden fazla olmamasına dikkat edilmelidir. Çok sayıda görsel unsurun eşit düzeyde vurgulandığı bir tasarımda vurgulamadan söz edilemez. Vurgulama; ön plana çıkması gereken unsur ile ikinci planda kalması gereken unsur arasında gerçekleştirilecek bir yön, boyut, biçim, doku, renk, ton ya da çizgi kontrastı ile sağlanabilir” (Becer, 2002: 74).

2.5. İllüstrasyon Tanımı ve Tarihi Gelişimi

2.5.1.İllüstrasyon Tanımı

“Başlık, slogan yada metin gibi sözel unsurları görsel olarak betimleyen yada yorumlayan bütün unsurlara genel olarak “illüstrasyon” adı verilir” (Becer, 2005: 210).

En geniş anlamıyla illüstrasyon, bir düşüncenin, bir objenin, bir metnin ve olayın, bazen olduğu gibi bazen de yorum katılarak tasvir edildiği resim türüdür. Mesaj verme özelliğiyle resimden ayrılır. İllüstrasyonu sanat yapan en önemli etken katılan yorum, düşünce, uygulama ve teknikteki özgünlüktür. Betimlediği her neyse konuyla yazıyla bir bütünlük taşıması önemlidir (Sarı, 2006: 3).

(35)

“İllüstrasyon Latince "lustrare" kökünden gelir, anlamı "anlaşılır yapmak" tır. Bir "metin" veya konunun içinde yer alan "görsel varlıklara" verilen isimdir. "Asılamacı bir fikri daha etkili ve verimli açıklamak, aydınlatmaktır. Açık sekilde bir şeyi gizlemeden, bir harita ya da diagram gibi, illüstrasyon bilgilendirmeyi giderir. Daha girift olarak illüstrasyon eşlik ettiği materyal hakkında yorumlama ya da açıklamalar yapar. Bir ürünü sattırmak ya da bir hikâyeyi canlandırmak, garip tuhaf şeyleri canlandırmak ya da bir mesajın vurgusunu arttırmak için kullanılır. Bir illüstrasyonun başarısı ve başarısızlığı onun bildiriyi iletmesine bağlıdır." (Gikonv,1991: 10)

Island İllüstratörler Derneği illüstrasyonu "Fotoğraf ya da çizim her ikisi birlikte, metne eslik eden görsel bilgilendirmeyi yerine getiren bir resim" olarak nitelendiriyor. Yine İllüstratörler Derneğinin deyimi ile "İllüstrasyonun amacı, metin içinde sunulan fikirlerin değerini arttırmaktır ya da basit bir sekilde görsel kavramaları ya da bilgileri aktarmaktır” (Island Illustrators Socicty).

Wolverhampton Üniversitesi Tasarım ve Sanat Fakültesinden okutman Lester Meachem farklı bir tanımla karsımıza çıkmaktadır.

"İllüstrasyon ne bir stil ne bir süreç ne de bir teknik değildir, o bir imaj yaratmak için sebeptir. İllüstrasyon daima bir şeye karşılıktır. İllüstrasyon belli bir amaca karşılık ürün olduğu zaman, ürüne sebep olacak şeyler; magazin ve kitaplardaki metinler olabileceği gibi reklam kampanyalarındaki konuda olabilir.” (meachem: http://www.wlv.ac.uk)

İllüstrasyonun, herhangi bir mesajı, yazılı ya da yazısız, en anlaşılır şekilde kavratmaya yarayan resim türü olduğu düşünüldüğünde hayatımızın da her alanında varolduğunu görürüz. Havaalanlarında, alışveriş merkezlerinde, ticarette, turizm de, moda alanında, kitap kapağı ve afislerde, reklamcılık ve fotografçılık alanında ve mimari alanda. Yapılan tanımlardan birçoğunun özerk olduğu düşünülünce illüstrasyonun aslında geniş bir kullanım alanının olduğu anlaşılır. İnsanoğlu’nun konuşmadan önce görme duyusunu kullandığı bilinmektedir. İşte onun bu özelliği, mesaj veren bir resim türünü kullanmasının ve anlamasının da doğal bir süreç olduğunun kanıtıdır. . Berger, "Görme, sözcüklerden önce gelir"(Öncül,1989:7) der. Bu noktada illüstrasyonun karikatürle buluştuğu da söylenebilir. Milliyeti, ırkı, dini ve dili

(36)

ne olursa olsun, yazılı bir açıklama olmaksızın insanların gördüklerini anlama becerisi açıktır.

“Çeşitli serbest teknik ve stillerde yapılmış olan illüstrasyonlar tanıtım ve reklam medyalarında görsel çözümler üreten en önemli etmenlerden biridir. İlintili oldukları metnin tanımlanıp, değişik anlam ve boyutlarda yeniden algılanmasına yardımcı olurlar. Konu, kavram ve eylemlerin kolayca kavranıp benimsenmesinde, sevilmesinde etkili olurlar" (İllüstratörler Derneği Bülteni İstanbul).

Akın Canko'nun ise 1. Bilkent Grafik Tasarım seminerindeki yaptığı tanım şöyledir. “İllüstrasyon, bir konunun, resim çizim yolu ile açıklanması, yazılı bir metni açıklamada kullanılan resim, herhangi bir şeyin anlamını güçlendirmek için uygulanan çizim olarak tanımlanmıstır" (Çakır, 2001:37 ).

İllüstrasyonun destekledigi metni çekici kılmasının yanında anlamını güçlendirdigi bilinir. Güzel, basarıyla çalışılmıs, çekici illüstrasyonlar kitapların değerini artırması, haz vermesi nedeniyle önem taşır. Bu sebeple çocuk kitapları’nın vazgeçilmez bir tamamlayıcısı konumundadırlar. Çocuk gelişiminde çok önemli yeri olan illüstrasyon’un gerekliliğini Fred Ludekens'in şu sözleriyle daha iyi kavrayabiliriz:" İyi bir resim, iyi bir metin gibidir." (Çakır, 2001:37 )

Çocuk kitaplarının resimlenmesinde ise görsellik kavramı bu tanımın daha bir başka söylemiyle kitabın özünü oluşturmaktadır. Çocuk kitaplarındaki resim, çocuğun beyninde yeni kavramları nesne hale getiren bir unsur oluşturabilir, metinden bağımsız, metin olmadan tek başına da amaçlanan anlam bütünlüğünü sağlayabilir. Okuma bilmeyen çocuklara sadece diziler halinde verilmiş resimler anlamlı kılınabilir. Özellikle de resimli kitaplar okuma yazma bilmeyen çocuklar için yazı yerine geçmektedir (Becer, 2005; Gill, 1984).

Yirmi birinci yüzyılın içinde olduğumuz şu günlerde dünyada hızlı değişimlerin yaşandığına tanık olmaktayız. Yaşanan bu değişimlerden etkilenmemek mümkün olmadığına göre, gerçekleşen değişimlerden yararlanma yollarına gitmek, belki de geleceğimiz açısından bizlere birçok avantaj getirecektir. Çağdaş bir eğitim anlayışı ile yetiştireceğimiz çocuklarımızın, her şeyi olduğu gibi kabullenmeyen, onları mutlak doğrular olarak görmeyen, eleştiren, yorumlayan gerektiğinde tavır koymasını bilen bir

(37)

şekilde yetişmesi gerekliliği vardır. Bu tür davranışların oluşumu ise çocukların okuma öncesi çağdan itibaren bilinçli bir sekilde ve özenle seçilmiş kitaplar ve çocuk psikolojisine uygun illüstrasyonlarla donatılmış kitaplarla sağlanır. Okullarımızda okutulan birçok ders kitabı çocuklarımıza gerekli olan birçok bilgi, beceri ve tutumu kazandırmaktan uzak kalmaktadır.

Öğrencinin kitaplarını yazacak ve resimleyecek kişilerin, her yönden öğrencinin gelişim özelliklerini bilmesi, o yaş düzeyindeki öğrenci ruhunu çok iyi tanıması, onların nelerden hoşlanacaklarını iyi kestirmesi, ayrıca vermek istediği davranışları sade, akıcı bir dil kullanarak vermesi, olayları kendi içerisinde doğal bir anlatış ve çizimlerle anlatması gerekir.

Öğrencinin ilk ve en fazla etkilenebilen yıllarında, resimli ders kitaplarında göz ve kulak yolu ile zihin ve duygularını uyarmak için öğrencinin hayatına girmekte ve konuyu daha somut algılanabilecek kıvama getirmekte ve edebi ve estetik değerleri vermektedirler (Gönen& Devrimci, 1993).

Öğrenci, yaşadıgı çağı, içinde bulunduğu toplumu ve o toplumda nasıl bir yere sahip olacağını, eğitim ile öğrenecektir. Kendi kişiliğini geliştirmede, edindiği birikimlerden ömür boyu yararlanacaktır. Bu noktada öğrenci Edebiyatı ve bu edebiyatın içindeki illüstrasyonlar ayrı bir önem arz etmektedir. Algı ve görsellik açısından son derece pratik, tesirli ve kalıcı olan edebiyat ürünleri, günlük uğraşlar arasında, oyalayıcı, eğlendirici ve öğretici özellikleri bir arada bulundurur. Öğrencinin daha iyi anlamasına yardımcı olduğu gibi, yaşama sevinci de verir. Onların hayatı ve yakın, uzak çevrelerini tanımalarına zemin teşkil eder. Öğrenciye kendi kendini denetleme ve kendi iç dünyasının dışa yansımalarını kontrol altına alma ve dersler çıkarma yeteneği kazandırır. Diğer davranışlarını da etkiler. Üretkenliğine ve etkinliklerde bulunmasına alt yapı hazırlar.

2.5.2. İllüstrasyonun Tarihsel Gelişimi

Kitap, bireyin doğrudan ilişki kurduğu bir bilgi ve kültür aracıdır. İnsanlık, bir arada yaşamaya başladığı mağara döneminden bu yana şekiller, simgeler ve semboller

(38)

kullanarak duygu, düşünüş, inanış ve acılarını birbirlerine aktarma gereksinimi duymuşlardır. Yazının bulunuşu, bu iletimin taş, tahta, kil, tablet, papirüs, parşomen ve kâğıt gibi yüzeylerde iletimini sağladı.

Resim1. “ Papirüs rulosu”(www.tarihpedia.com)

Mürşide İçmeli'nin araştırmalarını temel alan bir bakış açısıyla tarihe bakarsak; "bugünkü anlayışımıza oldukça yakın ilk kitap örneklerinin eski Mısır'da yapıldığı bilinmektedir. Bunun en tipik örneği İ.Ö. 1300 yılında yapılmış olan 'Ölüler Kitabı' adı verilen bir grup papirüs rulosudur. Papirüs üzerine gerçekleştirilen rulo sisteminin kendine özgü bir düzeni vardır. Papirüs yüzeyi enlemesine ele alınmış üst kenarına resimlerden yazılardan oluşan ince bir şerit yerleştirilmiş, onun altına metin yazılmıştır. Yazılar yukarıdan aşağıya doğru sıralanmış ve kolonlarla ayrılmıştır"(İçmeli, 1996:130).

(39)

Yine İ.Ö. altıncı yüzyılda Sanskrit dilinde 'Pançatantra' olarak bilinen ve 'Beş Kitap anlamına gelen yapıt kitap tarihinin önemli bulgularındandır (Güleryüz, 1991: 86).

İçmeli'nin kaynaklarında II. y.y.'dan başlayarak kitabın biçimlenmesinde de Önemli yeniliklerin yapıldığı belirtilir. Kodeks (Codex) denilen katlama ile sayfa yapma yöntemi bu yüzyılda görülmüştür. Bu kitapların okuma yazma bilmeyenleri de aydınlatması için illüstrasyonlarla desteklenmiştir. İllüstrasyonlar ya metin kenarında ya da metnin içinde yer almıştır (İçmeli: 1996: 130).

1440 yılında Gutenberg'in matbaayı bulması, kitap yazım ve yayın tekniklerinde yeni ufuklar açtı. XV. y.y.'da geliştirilen metal gravür tekniği ile ilk renkli kitap basımı gerçekleşti (İçmeli, 1996: 132).

Kitabın resimlenmesi ilk olarak süsleme gereksiniminden doğmuştur. Sanatçılar hazırladıkları eserlerin seyirciye daha çekici görünmesini istedikleri gibi, yaptıkları işin kendileri için de zevkli olmasını isterler. Bu nedenle yazılı eserlerin güzelleştirilmesi yazıdan başka motiflerle süslenmesi yoluna gidilmiştir. Kitap resmini doğuran ikinci neden ise metnin anlaşılmasını, benimsenmesini resimlerle kolaylaştırmak gereksinimidir. Okuma yazma bilmeyenlere bile metin arasına serpiştirilen resimlerle olay anlatılabilir.

En eski süslenmiş yazılı eserler eski Mısır mezarlıklarında bulunan kitapçıklardır. Bunlar inanışa göre ölünün ebedi yaşayışını sağlayan dinsel eserlerdir. Hiyeroglif yazılar ve bu eserlerdeki resimler, grafik olarak özgün sanat eserleridir. Mısırlılar devrinde masal ve efsaneler de resimlenmiştir. (Aslier, 1986: 45)

Ülkemizde çocuklar için yazılan ilk kitap, 1642-1712 yılları arasında yaşamış Nabi'nin "Hayriye" adlı mesnevisidir. Oğlu Ebülhayr'a öğütlerde bulunmayı amaçlayan bu yayınlardan sonra 1809' da Sübülzade Vehbi'nin de aynı amaçlı " Lütfiye-i Vehbi " mesnevisi, çocuk edebiyatı özelliklerinden çok, dinsel içerikli öğüt Kitaplarıdır (Sayın, 1995: 2-3).

Türkiye'de çocuk yazını konusunda ilk anlamlı çabalar, Meşrutiyetten sonra batılı eğitim anlayışının öğretmen okullarına girmesiyle başlamıştır. Meşrutiyetin aydın

Şekil

Tablo 1. İllüstrasyonda doku kullanılmına yönelik bulgular;
Tablo  2.  İllüstrasyonda  görsel  öğeler  arsında  orantıya  dikkat  edilmiştir  görüşüne ilişkin bulgular;
Tablo  3.  İllüstrasyonda  görsel  öğeler  arasında  denge  oluşturulmuştur  görüşüne ilişkin bulgular;
Tablo  4.  İllüstrasyonda  tasarım  öğelerinden  hareket  unsuru  kullanılmıştır.  görüşüne ilişkin bulgular;
+7

Referanslar

Benzer Belgeler

1 C’luk yükü bir noktadan diğerine götürmek için yapılan iş 1 J ise, bu noktalar arasındaki potansiyel farkı 1 volt (V) tur.. İki nokta arasında Q Coulomb’luk bir yükün

Bu tez çalışması, ilköğretim ikinci kademe altıncı sınıf Türkçe ders kitabında yer alan metinlerin, 6.sınıf Türkçe Öğretim Programı’nda yer alan sözcük

Öğretim materyalinde kullanılan yazılı metinler, görsel-işitsel ögeler, öğrencinin pedagojik özelliklerine uygun olmalı ve öğrencinin gerçek hayatıyla

• Toplam kalite anlayışı, tüm çalışanların, tüm süreçlerde kalite hedeflerini benimsemesini gerektirir. • Birimler arası koordinasyon,

biyolojik kütle bulunurken, çayır sisteminde birim zamanda döngüye giren biyolojik kütle miktarı

Anahtar Kelimeler: Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu, ileri glikasyon son ürünleri, ileri glikasyon son ürünlerinin reseptörü, S100A9, karbonil stres... XVI

Ağ toplumunda sanal- gerçek ikilemine yönelik tartışmaların ötesinde, odaklanılan husus daha çok fiziksel dünyada kabul gören ideal yapıların sosyal ağlardaki

yönetici adayları bir süre bu bölümde çalıştıktan sonra , işletmenin kalite kontrol , üretim, bakım ve planlama bölümlerinde de en az 3 ay olmak üzere çalışır ve böylece