• Sonuç bulunamadı

PLANTAR FİBROMATOZİS

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "PLANTAR FİBROMATOZİS"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

www.turkplastsurg.org

Cilt 18/ Sayı 2

CASE REPORT OLGU SUNUMU

Geliş Tarihi : 08-04-2010 94

Kabul Tarihi : 12-08-2010

PLANTAR FIBROMATOSIS

GİRİŞ

Plantar fibromatozis veya Ledderhose hastalığı, plantar aponevrozun nedeni bilinmeyen, nadir, hi- perproliferatif, benign lezyonudur.1 Mikroskobik ola- rak Dupuytren hastalığıyla benzerliği nedeniyle plan- tar fasyanın Dupuytren hastalığı da denilmektedir.2 Çoğunlukla ortopedi bölümü tarafından takip edil- diğinden plastik cerrahide nadir olarak karşılaşılan bir hastalıktır. Bu çalışmada, 2008–2009 yıllarında tedavi edilen altı plantar fibromatozis olgusundan (Tablo I) biri sunulmaktadır.

OLGU SUNUMU

Otuz yedi yaşındaki bayan hasta, yaklaşık yedi yıldır sol ayağında mevcut olan ağrılı şişlik nede- niyle başvurdu. Hastanın fizik muayenesinde sol ayak tabanında 1. metatarsofalangeal eklemin pos- teriorunda yaklaşık 2x2 cm boyutlarında, subkütan yerleşimli, ağrılı, hareketsiz, nodüler lezyon tespit edildi (Şekil 1). Yapılan yüzeysel doku ultrasonog- rafi incelemesinde lezyonun soliter özellikte olduğu saptandı. Lezyon lokal anestezi altında eksize edil- di. Eksizyon sırasında kısmen çevre dokulara fiske olduğu görüldü. Eksize edilen materyal makrosko- pik olarak kirli beyaz renkte, lastik kıvamında nodül

şeklindeydi (Şekil 2). Histopatolojik inceleme sonu- cu ise plantar fibromatozis olarak rapor edildi. Hasta ameliyat sonrasında komplikasyonsuz olarak iyileşti ve bir yıllık izlem süresince nüks saptanmadı.

TARTIŞMA

Plantar fibromatozis her yaşta görülebilir. Kronik alkol kullanımı, diyabet ve epilepsi ile birlikteliği bildi- rilmiştir. İleri derecede diferansiye fibroblastlar, ma- tür kollajen lifleri ve dev hücreler ile karakterizedir.

Plantar fibromatozisi olan hastalarda beraberinde Dupuytren hastalığı veya Peyronie hastalığı da sık görülmektedir. Plantar fasyanın özellikle medial par- çasını etkileyen bir veya daha fazla sert nodül oluşu- mu görülür.3 Başlangıçta lezyonlar asemptomatiktir, ancak zamanla ağrılı hale gelebilirler. Dupuytren hastalığında görüldüğü gibi çevredeki önemli ana- tomik yapılarda retraksiyon görülmesi nadirdir. Bu- nun nedeni plantar fasyanın distal falankslara kadar uzanımının olmamasıdır.4 Ayırıcı tanısında özellikle plantar fasiit ve plantar fasyanın kronik rüptürü akla gelmelidir. Bunların dışında ganglion kisti, inklüz- yon kisti, sinir kılıfı tümörleri ve sarkomlar da akla gelmelidir.3

ABSTRACT

Plantar fibromatosis or Ledderhose disease is a rare, hy- perproliferative, benign lesion of the plantar aponeurosis with an unknown cause. It is microscopically similar to Dupuytren’s disease, which thus accounts for the frequently used term

“Dupuytren’s disease of the plantar fascia”. Clinically include one or more hard nodules, mainly affecting the medial seg- ment of the plantar fascia. It is not commonly seen in the plastic surgery practice. This study presents one of six cases of plantar fibromatosis operated between 2008 and 2009.

ÖZET

Plantar fibromatozis veya Ledderhose hastalığı, plantar aponevrozun nedeni bilinmeyen, nadir, hiperproliferatif, be- nign lezyonudur. Mikroskobik olarak Dupuytren hastalığıyla benzerliği nedeniyle plantar fasyanın Dupuytren hastalığı da denilmektedir. Plantar fasyanın özellikle medial parçasını etki- leyen bir veya daha fazla sert nodül oluşumu görülür. Çoğun- lukla ortopedi bölümü tarafından takip edildiğinden plastik cerrahların nadir olarak karşılaştığı bir hastalıktır. Bu çalışma- da, 2008–2009 yıllarında tedavi edilen altı plantar fibromato- zis olgusundan biri sunulmaktadır.

Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Kliniği, Dr. İ. Şevki Atasagun Devlet Hastanesi, NEVŞEHİR

Tolga Eryılmaz

PLANTAR FİBROMATOZİS

(2)

Turk Plast Surg 2010;18(2)

95 www.turkplastsurg.org

Plantar fibromatozis

tomların şiddetli olduğu veya konservatif tedaviden yarar görmeyen olgularda cerrahi tedavi endikedir.5

Primer lezyonun lokal eksizyonu sonrası %60 civarında nüks oranı bildirilmektedir. Lezyonun ge- niş eksizyonu ve total plantar fasiyektomi ile nüks oranı düşmektedir. Multipl nodül, bilateral tutulum, aile öyküsü olan olgularda nüks oranı artmaktadır.

Nüksün azaltılmasında radyoterapinin etkin olduğu bildirilmiştir.5 Cerrahi tedavi uyguladığımız altı ol- guda da lezyonların tek ve nispeten küçük boyutta olmaları ve hastaların total plantar fasiyektomi uygu- lamasını kabul etmemeleri nedeniyle tüm olgularda lokal eksizyon gerçekleştirildi. Her ne kadar yüksek nüks oranları bildirilmekteyse de, altı olguda da yak- laşık bir yıllık takipleri süresince nüks saptanmaması soliter nodülü olan olgularda lokal eksizyonun uygun bir tedavi seçeneği olabileceğini düşündürmektedir.

Dr. Tolga ERYILMAZ

8. Cadde Yeşiltepe Blokları 4. Blok No: 34 Emek, 06510, ANKARA E-posta: mdtolgaer@yahoo.com

Hasta Cinsiyet Yaş Lokalizasyon* T a k i p Süresi

1 K 37

Sol ayak tabanı 1. metatar- sofalangeal eklem posterio- runda

12 ay

2 E 28

Sağ ayak tabanı 2. metatar- sofalangeal eklem posterio- runda

14 ay

3 E 34 Sağ ayak tabanı 4. orta falanks

üzerinde 11 ay

4 E 42 Sol ayak tabanı 3. metatars

üzerinde 16 ay

5 K 36 Sağ ayak tabanı 1. metatars

üzerinde 15 ay

6 K 31

Sağ ayak tabanı 1. metatar- sofalangeal eklem posterio- runda

18 ay Tablo I: Cerrahi tedavi uygulanan hastaların demografik verileri.

* Tüm hastalarda birer adet izole lezyon mevcuttu. Lezyon boyutları 1x1 ile 2x2 cm arasındaydı. Lokal eksizyon sonrası hiçbir olguda nüks saptanmadı.

Şekil 1a,b: Ayak tabanında 1. metatarsofalangeal eklemin hemen posteriorunda yaklaşık 2x2 cm boyutlarında, subkütan yerleşimli, ağ- rılı, hareketsiz nodüler lezyon.

Şekil 2: Lezyonun eksizyon sonrası görünümü.

Sert nodüllerin başarılı şekilde tedavisi güçtür.

Semptomlar ortaya çıktığında başlangıçta konser- vatif tedavi uygundur. Konservatif tedavide ortope- dik tabanlıklar, fizik tedavi, antiinflamatuvar ilaçlar ve lokal kortikosteroid enjeksiyonu uygulanır. Semp-

KAYNAKLAR

Zgonis T, Jolly GP, Polyzois V, Kanuck DM, Stamatis ED. Plantar

1.

fibromatosis. Clin Podiatr Med Surg. 2005; 22: 11-8.

Cavolo DJ, Sherwood GF. Dupuytren’s disease of the plantar fas-

2.

cia. J Foot Surg. 1982; 21: 12-5.

Wu KK. Plantar fibromatosis of the foot. J Foot Ankle Surg. 1994;

3.

33: 98-101.

Landers PA, Yu GV, White JM, Farrer AK. Recurrent plantar fibro-

4.

matosis. J Foot Ankle Surg. 1993; 32: 85-93.

van der Veer WM, Hamburg SM, de Gast A, Niessen FB. Recur-

5.

rence of plantar fibromatosis after plantar fasciectomy: single- center long-term results. Plast Reconstr Surg. 2008; 122: 486-91.

a

b

Referanslar

Benzer Belgeler

beraber burada sunduğumuz kendi hastamızın özellikleri Tablo 1’de özetlenmiştir. Plantar yerleşimli JKG’sı olan olguların yaşları 4 ay ile 38 yaş

Yoğun bakım ünitesinde yatan hastalara ait trakeal aspirasyon örneklerinden en sık izole edilen bakteriler ve çeşitli antibiyotiklere direnç durumları. Öktem MA,

Objectives: The aim of the present study was to investigate the possible antinociceptive effects of systemic administration of tramadol and gabapentin either alone or in combination

Şair Hikmet'in biraderi Fehmi nezdime gelerek İzmir'e gideceğim, Mithat Paşa'ya(o sırada İzmir'e Vali olmuş idi) bir tavsiye verin dedi» BenimMithat Paşa ile

Nitekim 2001 yılında yapılmış bir çalışmada PF’li hastalar, topuk ağrısı şikayeti olma- yan kontrol grubu ile vücut kitle indeksi (VKİ) temel

Amaç: Gelişimsel kalça displazisi nedeniyle tek seansta birleşik cerrahi tedavi uygulanan hastaların uzun dönem radyolojik ve klinik sonuçlarının araştırılması.. Gereç ve

Çalışmamızda safra kesesi karsinomu ön tanısı ile kliniğimize refere edilen ancak ameliyat sırasında yapılan histolojik değerlendirmede KK tanısı konarak kolesistomi

By conducting a correlation test for the “goal setting performance scores” and evaluation scores for the leadership related competencies of the middle level man- agers, we explored