• Sonuç bulunamadı

Şekil 13

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Şekil 13 "

Copied!
4
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

15

Şekil 13

Bunlardan başka Ay’ın “günlük librasyon” olarak adlandırılan, ancak etkisi çok da kolay fark edilemeyen bir librasyon hareketi daha vardır. Bu etki adından da anlaşılacağı üzere, Ay’ın bize dönük yüzeyinin bir gün boyunca

%50’sinden fazlasının izlenmesini sağlayan bir olgudur. Şekil 13’ten de görüleceği gibi Yer üzerindeki bir gözlemci, Ay doğarken doğu kenarının ötesini, batarken ise batı kenarının ötesini görebilmektedir. Ancak şekilde gösterilen abartılı fazlalıklar yerine, gerçekte gün içinde izlenen bu ek alanlar çok küçüktür ve dikkatle incelenirse farkına varılabilir.

TUTULMA KOŞULLARI ve TÜRLERİ

Bazen Güneş, Yer ve Ay bir doğru boyunca dizilebilmektedir. Bu durumda Yer’in gölgesi Ay üzerine veya Ay’ın gölgesi Yer üzerine düşebilmektedir. Bu olaylara tutulmalar denmektedir. Ay’ın, Yer’in gölge konisi içinden geçmesi halinde bir “Ay tutulması” oluşmaktadır ve bu anda Ay Şekil 9’da gösterilen

“E” konumunda, yani dolunay evresine ilişkin konumda olacaktır. Aslında bu

evrede Ay’ın görünen diskinin tamamının Güneş tarafından aydınlatılması

gerekirken, Yer’in gölgesinin üzerine düşmesi nedeniyle tamamen karanlıkta

kalır.

(2)

16

Yer’in, Ay’ın gölge konisi içinden geçmesi halinde ise bir “Güneş tutulması” oluşmaktadır. Bu durumda Yer’den bakıldığında Ay, Güneş’in önüne geçerek, ışığının Yer’e ulaşmasını engellemektedir. Bir Güneş tutulmasının gerçekleştiği anda Ay, Şekil 9’da gösterilen “A” konumunda, yani yeniay evresinde bulunmaktadır. Böylece tutulma koşulları açısından karşımıza iki önemli sonuç çıkmaktadır:

a) Bir Ay tutulması ancak dolunay evresinde (veya civarında) b) Bir Güneş tutulması ancak yeniay evresinde (veya civarında) gerçekleşebilmektedir.

Tutulma koşulları yalnızca bunlardan ibaret olsaydı, Ay’ın her 29.5 günlük kavuşum dönemi boyunca bir Güneş ve bir de Ay tutulmasının gerçekleşmesini beklerdik. Ancak bir yıl içerisinde gerçekleşebilen Ay ve Güneş tutulmalarının sayısı bu beklentinin çok altındadır ve birkaç taneyi geçmemektedir. Bunun temel nedeni, Şekil 8’de de gördüğümüz gibi, Yer’in ve Ay’ın yörünge düzlemlerinin tam olarak çakışmaması ve aralarında 5°9′ gibi bir açının varolmasıdır. Ay’ın yörüngesinin ekliptiğe 5°9′ eğik olması ve yeniay/dolunay evrelerinin genellikle, Ay’ın ekliptiğin üstünde (kuzeyinde) veya altında (güneyinde) yer aldığı sırada gerçekleşmesi nedeniyle her kavuşum dönemi boyunca tutulma oluşamamaktadır.

Ay’ın yörünge düzleminin ekliptik ile arakesitine düğümler doğrusu dendiğini görmüştük (Şekil 8). Bu tanım gereği düğümler doğrusunun Yer’in merkezinden geçtiği ve uzayda belirli bir doğrultuya yönlendiği açıkça görülebilmektedir. Bu durumda tutulmaların gerçekleşebilmesi için karşımıza önemli birkaç koşul daha çıkmaktadır. Buna göre tutulmalar:

a) Ay yörüngesinin düğümler doğrusunun Güneş’e yönlendiği ve aynı anda,

b) Ay’ın, yörüngesine ilişkin iniş veya çıkış düğümü noktalarından

birine çok yakın veya tam üzerinde olması halinde gerçekleşebilir

(bkz. Şekil 14).

(3)

17

Şekil 14

Tutulma zamanlarının önceden hesaplanabilmesi için, düğümler doğrusunun belirli bir tarihte uzaydaki konumunun duyarlı bir şekilde hesaplanması gerektiği açıktır. Ancak Ay yörüngesine ilişkin düğümler doğrusunun uzaydaki yönelimi sabit değildir. Güneş’in Ay üzerine uyguladığı çekim kuvvetinin etkisi altında bir kayma göstermektedir. “Düğümler doğrusunun presesyonu” olarak adlandırılan bu hareket sonucu, düğümler doğrusu düşük bir hızla (yaklaşık olarak yılda 19.36°) batı yönüne doğru (retrograt yönde) kaymaktadır. Bu kayma hareketinin dönemi ~18.6 yıldır ve tutulma hesaplarında dikkate alınması şarttır. Böylece 18.6 yıl boyunca, Yer’den bakıldığında, Ay yörüngesinin düğüm noktaları, 12 adet Zodiyak takımyıldızının her birinde ortalama 1.5 yıl kadar kalarak bir tam presesyon turunu tamamlamaktadır.

TUTULMA YILI

Ay yörüngesinin düğüm noktalarının ekliptik üzerinde her yıl batıya doğru

~19.36° kayması nedeniyle, Güneş’in aynı bir düğüm noktası ile ardışık iki

(4)

18

çakışması arasında geçen süre bir takvim yılından daha kısa olmaktadır. Bu süre 346.62 gün olup “tutulma yılı” olarak adlandırılmaktadır. Bu durumu Şekil 15 üzerinde daha rahat açıklayabiliriz. Şekilde Ay yörüngesinin düğümler doğrusu [ ] AD olarak gösterilmiştir. ile işaretlenen konumda [ ] AD

düğümler doğrusu Güneş’e yönelmiştir ve bir tutulma yılının başlangıcı olarak dikkate alınabilir. Düğümlerin presesyonu olmasaydı, bir takvim yılı boyunca (yani 365.25 günde) düğümler doğrusu, Güneş’e yalnızca iki defa yönlenebilecekti. Bu koşul altında ilk yönlenme konumunda gerçekleşmişse, ikinci yönlenme bu konumun Güneş’e göre simetriği olan B noktasında ve tam olarak 6 ay sonra gerçekleşecekti. Ancak düğüm noktalarının batı yönündeki kayması nedeniyle ikinci yönlenme, Yer’in B noktasına ulaşmasından daha önce, ile işaretlenen konumda gerçekleşir. Böylece bir takvim yılı içerisinde, Yer konumuna geldiğinde, düğümler doğrusu üçüncü kez Güneş’e yönlenmiş olur ve konumundan itibaren 1 takvim yılının tamamlanması için, Yer’in yörüngesi üzerinde daha alması gereken 18.37° lik bir açısal yolu bulunmaktadır. Yer bu açısal yolu 18.37° / 0.986 [°/gün] ≈ 18.63 günde alacaktır (burada 0.986 [°/gün] Yer’in yörünge açısal hızıdır). Buna göre bir tutulma yılı, bir takvim yılından 18.63 gün daha kısa olup süresi 365.25 – 18.63 = 346.62 gündür. Yer konumundan, tutulma yılı başlangıcındaki konumuna geri geldiğinde (şekilde nolu durum), düğümler doğrusu 1 takvim yılı içerisindeki presesyonunu tamamlamış olacaktır ve batı yönünde 19.36° lik bir kayma gösterecektir.

Şekil 15

Referanslar

Benzer Belgeler

Dersteki uygulama sırasında size verilecek Şekil 5.1 de, 9 Mayıs 1970 tarihinde Merkür gezegeninin Güneş önünden transiti sırasında, Yer üzerinde iki ayrı gözlem

4.Hafta Tutulma koşulları ve türleri, “Tutulma Yılı” kavramı 5.Hafta Ay tutulması ve detayları, Güneş Tutulması ve detayları 6.Hafta Tutulma hattı kavramı ve

Tam tutulma ortası: 22.13 Tam tutulma sonu: 23.03 Parçalı tutulma sonu: 00.02 Yarıgölge tutulma sonu: 01.01.. Tutulma, parçalı tutulmanın başlayacağı 20.23’ten sonra

Çünkü parçalı tutulmalarda, Güneş hangi oranda tutulursa tutulsun hava aydınlık olur ve Güneş’in küçük bir bölümü de görün- se ona doğrudan bakamayız..

Ayrı- ca Güneş doğuda daha erken doğduğu için, tutulma sırasında Güneş’in ufuktan ne kadar yükselmiş olacağı ülkenin ne kadar doğusun- da olduğunuza bağlı..

Belki de gözlemler arasında en il- ginç olanlarından birisi bazı insanla- rın tam tutulma sırasında sanki gece olmuş gibi araçlarının farlarını yakıp yola

Proje yöneticisi olan Maryland Üniversitesi gökbilim- cisi Michael A’hearn, tıpkı 1994 yılında Shoemaker-Levy Kuyrukluyıldızı’nın parçalarının Jüpiter’e

Yaklaşık iki dakika sürecek tam tutul- ma sırasında, yani Güneş tam olarak örtüldüğündeyse, taç katmanını göre- bilmek için, ona çıplak gözle bakmak