• Sonuç bulunamadı

BANKACILIK DÜZENLEME ve DENETLEME KURUMU

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "BANKACILIK DÜZENLEME ve DENETLEME KURUMU"

Copied!
14
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

BANKACILIK DÜZENLEME ve DENETLEME KURUMU

___________________________________________________________________________

Uluslararası Ödemeler Bankası (BIS) bünyesinde faaliyet gösteren ve bankacılığa ilişkin en iyi uygulamalar çerçevesinde standartlar yayımlayan “Basel Bankacılık Denetim Komitesi”, 1993 yılında bankacılık işlemleri ve alım satım işlemlerine ilişkin kayıtların ayrı ayrı tutulması ve bu işlemler için kredi riski ve piyasa riski karşılığı sermaye ayrılması hususunu gündeme getirmiş ve oluşturulan taslak, 1997 yılı sonu itibarıyla uygulanmaya başlanmıştır. Buna göre bankalar kredi riskleri karşılığı tutmakta oldukları sermayenin yanısıra üstlendikleri piyasa riskleri karşılığında sermaye tutmakla yükümlü kılınmış ve piyasa risklerinin ölçümüne ilişkin olarak bankalara iki metod önerilmiştir. Bunlardan ilki burada detaylı bir şekilde açıklanacağı üzere “standart metod”, diğeri ise “model metodu”dur.

Standart metoda göre her bir risk kategorisi (faiz, kur -altın dahil-, hisse senedi) için gerekli sermaye gereksinimi ayrı ayrı hesaplanır ve daha sonra bu tutarlar toplanarak toplam sermaye gereksinimine ulaşılır.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu tarafından kabul edilen ve 10.2.2001 tarih ve 24314 1.Mükerrer Sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren, Bankaların Sermaye Yeterliliğinin Ölçülmesine ve Değerlendirilmesine İlişkin Yönetmeliğin 4 üncü ve 5 inci maddeleriyle, bankaların piyasa riskine maruz tutarlarını konsolide ve konsolide olmayan esaslara göre hesaplamaları hüküm altına alınmıştır. Söz konusu Yönetmeliğin Geçici 1 inci maddesiyle, konsolide olmayan esasa göre hesaplanan piyasa riskine maruz tutarın 1.1.2002 tarihinden, konsolide esasa göre hesaplanan piyasa riskine maruz tutarın ise 1.7.2002 tarihinden itibaren sermaye yeterliliği standart rasyosuna dahil edilmesi esası getirilmiştir.

Anılan Yönetmeliğin 4 nolu ekinin 4 üncü bölümünün 12 nci maddesiyle, piyasa riskinin ölçümünde risk ölçüm modelleri kullanmayan, risk ölçüm modelleri Kurumca yeterli görülmeyen ya da modellerinin yeterliliğinin ve güvenilirliğinin kaybolduğuna Kurumca

G

GEENNEELL AAÇÇIIKKLLAAMMAA

P İY YA AS SA A R R İS İ SK İN İN N D DA A H İL L E ED İL LD İĞ Ğ İ İ SE S ER RM MA AY Y E E Y Y ET E TE ER RL İL İĞ Ğ İ İ R RA A SY S YO OS SU U NU N UN N

S ST TA AN N DA D AR RT T M ME ET TO OD DA A G ÖR RE E

HE H ES SA A PL P LA A NM N MA AS SI IN NA A İL İ İŞ ŞK İN N ÖR Ö R NE N EK K

(2)

BANKACILIK DÜZENLEME ve DENETLEME KURUMU

___________________________________________________________________________

kanaat getirilen bankaların, piyasa riskine esas sermaye yükümlülüğünün hesabında, Standart Metod ile Piyasa Riski Ölçüm Yöntemini kullanması şartı getirilmiştir.

Faiz oranı ve hisse senedi risklerinin spesifik risk ve genel piyasa riski olmak üzere iki bileşeni vardır. Spesifik risk karşılığında sermaye yükümlülüğü konulmasının amacı, bankaları esas itibarıyla genel piyasa hareketlerinden ziyade, herhangi bir menkul kıymetin o menkul kıymeti çıkaranın niteliğine ilişkin olarak ortaya çıkabilecek risklere karşı korumaktır.

Bu nedenle spesifik riskler için hiçbir şekilde netleştirme söz konusu değildir. Ancak spesifik riskler için gereken sermaye yükümlülükleri muhtelif kategorilere göre değişiklikler göstermektedir.

Kur riskinde ise farklı bir durum söz konusudur. Kur riskine ilişkin hesaplamalar her bir döviz cinsi için ayrı ayrı yapılmakta ve dövizlerin birbirleri ile netleştirilmesine imkan tanınmamaktadır. Bu durumda oluşacak riskler ancak ilgili döviz kuru kategorisinde netleştirilebilmektedir.

Faiz oranı riskine ilişkin yapılacak hesaplamalarda ilk aşama, her bir risk unsurunun kalan vade ya da yeniden fiyatlandırmaya kalan süre dikkate alınarak, 13 vade diliminden uygun olanına yerleştirilmesidir. İkinci aşama ise muhtelif vade dilimlerinde yer alan bu unsurların, bir risk ağırlığı ile ağırlıklandırılmasıdır. Bunun nedeni, vade yapısına (term- structure) tekabül eden faiz oranlarının göreceli değişkenliğini (volatilitesini) yansıtacak bir ayarlama yapılmasının gerekliliğidir. Dikey sermaye gereksiniminin ardında yatan bir diğer faktör de “basis risk” denilen ve birbirine vade açısından benzeyen ancak diğer unsurlar açısından (tutar, faiz oranı, ihraç eden vb) eşit olmayan finansal araçların fiyatları arasındaki ilişkinin değişebileceğinin dikkate alınmasıdır.

Yatay sermaye gereksinimi ise getiri eğrisinde (yield curve) meydana gelebilecek değişmeleri (kırılmaları) dikkate almaktadır. Getiri eğrisinde paralel kayma nedeniyle oluşabilecek riskleri dikkate almak amacıyla netleştirilememiş ağırlıklı pozisyonlara %100 oranında sermaye yükümlülüğü uygulanmaktadır.

Neticede ortaya çıkan ağırlıklandırılmış pozisyonlar bankanın faiz riskinin değerlendirilmesine esas teşkil edecek tabanı oluşturmaktadır.

Sektörde faaliyet gösteren bir bankanın (ABC Bankası) rakamlarından uyarlanmış

(3)

BANKACILIK DÜZENLEME ve DENETLEME KURUMU

___________________________________________________________________________

sermaye yeterliliği standart rasyosuna ilişkin bilgiler (konsolide olmayan bazda) Ekteki SYR Tablosu’nda yer almaktadır. Örnek çalışmada kullanılan piyasa riski unsurlarından faiz oranı riski, kur riski ve hisse senedi pozisyon riski ile ilgili kompozisyonların kalan vadeleri ile uzun ve kısa pozisyonları tamamen varsayıma dayanmaktadır.

Dövize endeksli işlemler piyasa riskine ilişkin sermaye gereksiniminin hesaplanmasında endekslendikleri döviz ile birlikte hesaplamaya katılırlar.

Piyasa riski hesaplamasına dahil edilmesi gereken alım-satım hesaplarındaki tüm pozisyonlar, örnek uygulamada açıkça ifade edilen yöntemler dışında Tekdüzen Hesap Planında (THP) yer alan değerleme esasları çerçevesinde değerlenerek ve YP hesaplar (endeksliler dahil) ilgili dönem banka evalüasyon kuru ile TRL’na dönüştürülerek ilgili tablolara yansıtılmış olmalıdır.

.

Bilindiği üzere standart metod uyarınca FOR hesaplamasının, Vade Merdiveni Yöntemi (VMY) ne göre hesaplanan genel piyasa riski ve spesifik risk olmak üzere iki aşaması bulunmaktadır.

1. Genel Piyasa Riski:

a) Genel piyasa riski hesaplamasında kullanılan vade merdiveni yönteminde (VMY), Türk Parası (TRL) dahil, her para cinsi bazında ayrı tablo düzenlemek gerekmektedir. Bu bakımdan FOR hesaplamasına konu olan ticari alım satım portföyündeki menkul değerler cüzdanı, repo ve ters repo işlemleri ile diğer türev işlemlerin döviz bazında ayrımı yapılmalı, bunu takiben işlemlerin uzun ve kısa pozisyonda olanları belirlenmeli ve vadeye kalan süreleri Vade Merdiveni Tablosundaki vade dilimleri dikkate alınarak tespit edilmelidir. Pozisyonlar, yukarıda yapılan açıklama çerçevesinde değerlenmiş tutarları üzerinden Vade Merdiveni Tablosuna (VMT) aktarılmalıdır.

Ancak repo işlemlerine ilişkin olarak THP de yer alan uygulamada repo taahhütlerinin, banka tarafından işlem vadesinde müşteriye ödenecek tutar üzerinden muhasebeleştirilmesi, işlemin maliyet/getiri boyutunun ise 28099-28199 nolu TP-YP hesaplar altında bankalarca açılacak “Repo Yapılan Menkul Kıymetler Reeskont Netleştirme

A. FAİZ ORANI RİSKİNİN (FOR) HESAPLANMASI

(4)

BANKACILIK DÜZENLEME ve DENETLEME KURUMU

___________________________________________________________________________

Hesabı”nda izlenmesi öngörülmektedir. Repo taahhütlerinin, vadedeki değil rasyonun hesaplanma günü itibariyle banka için ifade ettiği gerçek taahhüt tutarının bulunabilmesi için yukarıda sözü edilen hesabın alacak tarafına yazılan repo işlemine ait gerçekleşmiş giderlerin, işlem tarihinde repodan sağlanan fon girişine ilave edilmesi gerekmektedir. Repo taahhütleri, bu şekilde hesaplanmış tutarlar üzerinden ve kalan vadeleri dikkate alınarak VMT’ye aktarılmalıdır. Repo işlemlerinin güncel uygulamadaki vade yapısının “1 AY” vade dilimine yoğunlaşması yukarıda ifade edilen taahhüdün bugünkü tutarının bulunması işlemini gereksiz kılmaktadır. Bununla birlikte, işlem vadesinin diğer vade dilimlerine sarkacak şekilde uzaması durumunda, repo taahhüt tutarının bahsedilen şekilde hesaplanması gerekmektedir.

Vadeli döviz işlemlerinde de repo işlemlerinde olduğu gibi THP’de yer alan değerleme esaslarından yararlanılarak VMT’ye aktarılacak meblağ bulunacaktır. TRL ayaklı vadeli döviz işlemlerinde, TRL hesaplardaki alım veya satım yönündeki kayıtlar, vadede döviz karşılığında ödenmek veya tahsil edilmek durumunda olan TRL taahhüdü ifade etmekte olup, işlem tarihi ile vade arasında değişim göstermemektedir. Rasyo hesaplanma anı itibariyle TRL taahhütleri tutarı, işlem günündeki banka döviz alış kuru ile üzerinde anlaşılan forward kurun geçen süreye tekabül eden kısmı toplamının, döviz taahhüdü ile çarpılması suretiyle hesaplanır.

Örnek ABC Bankası’nın döviz ve pozisyon bazında FOR’a konu olan durumu aşağıda gösterilmektedir.

PARA CİNSİ POZİSYONLAR /

İŞLEM TÜRLERİ TRL USD DEM

Uzun pozisyonlar 803.964 2.298.390 859.680

Menkul Değerler Czd. 203.429 623.487 148.170 Repo Konusu Menkul Değer. 240.000 190.000 -

Vadeli Döviz Alımları 253.850 876.072 711.510 Swap Para Alımları 106.685 208.831 -

Swap Faiz Alımları - 400.000 -

Kısa Pozisyonlar (1.243.500) (1.416.147) (448.399) Repo Taahhütleri (247.800) (194.595) -

Vadeli Döviz Satımları (797.000) (744.313) (448.399) Swap Para Satımları (198.700) (77.239) -

Swap Faiz Satımları - (400.000) -

(5)

BANKACILIK DÜZENLEME ve DENETLEME KURUMU

___________________________________________________________________________

Para cinsleri itibariyle tespit edilen pozisyonlardan sabit faizli olanlar vade bitimine kalan süre; değişken faizli olanlar ise yeniden fiyatlama dönemine kalan süre dikkate alınarak, VMT’nin uygun vade dilimlerine yerleştirilirler (Ekteki PR200A Formları).

Repo işlemlerinde taahhütler, işlem vadesine kalan süreye kısa; repoya konu menkul kıymetler ise menkul kıymetin itfa tarihine kalan süreye uzun pozisyon yazılırlar. Ters repo işlemlerinde pozisyona alınan menkul kıymetler, THP uyarınca piyasa değeri yerine elde etme maliyeti ile değerlendirildiklerinden aktifte izlendikleri hesaba bakılmaksızın faiz oranı riski hesaplamasına katılmazlar. Örnek çalışmada bankanın menkul değerler cüzdanı içinde 19.000 milyar TRL tutarında ters repo ile alınmış menkul kıymet bulunmakta olup, yukarıda yapılan açıklama çerçevesinde ters repo ile alınan menkul kıymetler ve ters repo taahhütleri VMT’de yer almamıştır. Bu bakımdan bilançoda 201.063 milyar TRL olarak yer alan TRL cinsinden borçlanma senetlerinden 19.000 milyar TRL tutarındaki ters repo ile alınan menkul kıymetler düşülmüş ve kalan menkul kıymetlerin değerini piyasa değerine getiren 21.366 milyar TRL tutarındaki faiz ve gelir reeskontları ilave edilmiştir.

b) Vade dilimlerine yerleştirilen pozisyonlar, VMT’de standart olarak yer alan risk ağırlıkları ile çarpılarak tablonun ikinci bölümüne aktarılırlar. Her vade diliminin uzun ve kısa pozisyonları ayrı ayrı kendi aralarında toplanır ve mutlak değer olarak küçük olanı tespit edilir.

c) Bu aşamadan sonra sermaye gereksinimleri hesaplanmaya başlanacaktır.

i- Dikey Sermaye Gereksinimi (DSG): Bir vade dilimi, bünyesinde hem uzun hem de kısa pozisyon bulunduruyorsa, mutlak değer olarak küçük olan pozisyon üzerinden % 10 DSG hesaplanır. Bu işlem hem kısa ve hem de uzun pozisyon bulunduran her vade dilimi için tekrarlanır. Vade dilimindeki uzun ve kısa pozisyonların mutlak değer olarak birbirine eşit olması durumunda, pozisyonlardan herhangi birinin mutlak değeri üzerinden % 10 DSG hesaplanmalıdır. Yalnızca uzun veya yalnızca kısa pozisyon bulunduran vade dilimleri için DSG hesaplanmayacak ve bir sonraki aşamaya geçilecektir.

(6)

BANKACILIK DÜZENLEME ve DENETLEME KURUMU

___________________________________________________________________________

Örneğin, ABC Bankasının TRL’deki Zaman Aralığı (ZA)-II, 2-3 yıl vade dilimi dışındaki tüm vade dilimlerinde hem uzun hem de kısa pozisyon bulunduğundan DSG hesaplanması gerekmektedir. Buna göre hesaplanan DSG, toplam 232 milyar TL dır.

ii- Yatay Sermaye Gereksinimi-(I) (YSG-I): Dikey sermaye gereksiniminin hesaplanmasının ardından, her vade dilimindeki toplam uzun ve toplam kısa pozisyonlar netleştirilerek her vade diliminin net kısa veya uzun pozisyonu bulunur.

Bilindiği gibi VMT’deki vade dilimleri üç zaman aralığı (ZA) altında sınıflandırılmıştır. Bu aşamada hesaplanacak olan YSG-I’de, her bir ZA’nın bir diğerinden bağımsız olarak, kendi içindeki vade dilimlerinin birbiri ile ilişkisi dikkate alınacaktır. Eğer ZA’nın vade dilimlerinde yalnızca uzun veya yalnızca kısa pozisyon varsa, bu durumda söz konusu ZA için YSG-I hesaplanmayacak ve bir sonraki aşamaya geçilecektir.

ABC Bankasının TRL ZA-I’deki her bir vade dilimi için netleştirme neticesinde hesaplanan kısa veya uzun pozisyon değerlerine bakılacak olursa, uzun pozisyonlar toplamının 455 milyar TRL, kısa pozisyonlar toplamının ise 639 milyar TRL olduğu görülmektedir. Mutlak değer olarak küçük olan pozisyon 455 milyar TRL tutarındaki uzun pozisyon olduğundan, bu tutar üzerinden % 40 oranında (ZA-I için % 40; II ve III için % 30 oranında YSG-I hesaplanır) 182 milyar TRL (455x0,40=182) YSG-I hesaplanmıştır. ZA-II’de yalnızca uzun pozisyon bulunduğundan YSG-I hesaplanmayacaktır.

Ancak USD için düzenlenen VMT’de ZA II ve III te hem uzun hem de kısa pozisyon bulunduğundan, bunlar için 3.230 milyar TRL YSG-I hesaplanmıştır.

iii- Yatay Sermaye Gereksinimi-II (YSG-II): YSG-I hesaplanan zaman aralıklarının vade dilimlerinde yer alan kısa ve uzun pozisyonların netleştirilmesi; tek tip pozisyon bulundurduğu için YSG-I hesaplanması gerekmeyen ZA’nda ise pozisyonların toplanması suretiyle her bir ZA için uzun veya kısa bir pozisyon değerine ulaşılır.

Bu aşamada, birbirine komşu zaman aralıklarından;

a- ZA I ve ZA II’de ters yönde pozisyon varsa veya,

(7)

BANKACILIK DÜZENLEME ve DENETLEME KURUMU

___________________________________________________________________________

b- ZA I ve ZA II’nin aynı yönde pozisyonu ile ZA III’de ters yönde pozisyonu varsa,

Yatay sermaye gereksinimi II, birbirine komşu zaman aralıklarının sahip olduğu ters yönlü pozisyonlardan mutlak değeri küçük olanı üzerinden %40 olarak hesaplanacaktır. Ters pozisyonlar netleştirilmesiyle elde edilen pozisyon, yukarıdaki “a” durumunda ZA I, “b” durumunda ise ZA III pozisyonuna yazılarak; diğer pozisyon ise ilgili zaman aralığına olduğu gibi korunarak bir sonraki aşamaya geçilecektir.

YSG-II, yalnızca yukarıdaki belirtilen iki halde hesaplanabilir. Aksi halde pozisyonlar olduğu gibi kendi zaman aralığında korunarak bir sonraki aşama olan YSG-III hesaplamasına geçilecektir.

ABC Bankası, USD üzerinden düzenlenen VMT’de ZA-I, 4.703 milyar TRL uzun;

ZA-II, 859 milyar TRL kısa; ZA-III ise 10.183 milyar TRL uzun pozisyona sahiptir.

Öncelikle ZA-I ve II üzerinden YSG-II hesaplanması söz konusu olacağından, mutlak değeri küçük olan 859 milyar TRL tutarındaki kısa pozisyon üzerinden % 40 (859x0,40=344 milyar TRL) oranında sermaye gereksinimi hesaplanır ve ZA-I ile ZA- II netleştirilmesiyle elde edilen ZA-I’in yeni pozisyonu (3.844 milyar TRL uzun pozisyon) ve ZA-III pozisyonu (10.183 milyar TRL uzun pozisyon) bir sonraki aşama olan YSG-III hesaplanmasına aktarılır. Burada, ZA-II pozisyonu, ZA-I ve ZA-II arasındaki netleşmeden dolayı YSG-III hesaplamasında kullanılmaz.

iv- Yatay Sermaye Gereksinimi-III (YSG-III): Bu aşamada mevcut pozisyonların durumu değerlendirilmek suretiyle aşağıdaki şekilde YSG-III hesaplaması yapılır:

a- Mevcut pozisyonların her biri aynı işaretli veya sıfır ise pozisyonların toplam tutarı üzerinden %100 yatay sermaye gereksinimi III hesaplanacaktır.

b- Mevcut pozisyonlarda ZA-II sıfır iken ZA-I ve ZA-III ters yönde pozisyonlar ise ZA-I ve ZA-III pozisyonları karşılaştırılır. Bu pozisyonların mutlak değeri küçük olanı üzerinden %100 ve netleştirme neticesinde elde edilen net pozisyonun mutlak değeri üzerinden %100 YSG-III hesaplanır.

ABC Bankası için USD üzerinden düzenlenen VMT’de YSG- II hesaplanmış ve YSG- III hesaplaması aşamasında ZA-I (3.844 milyar TRL uzun) ve ZA-III (10.183 milyar

(8)

BANKACILIK DÜZENLEME ve DENETLEME KURUMU

___________________________________________________________________________

TRL uzun pozisyon) kalmıştır. Bu nedenle pozisyonlar toplamı (3.844 + 10.183 = 14.027) üzerinden %100 yatay sermaye gereksinimi III doğacaktır.

ABC Bankası için TRL’de 2.292 milyar TRL; USD’de 14.028 milyar TRL; DEM’de 2.503 milyar TRL olmak üzere toplam 18.823 milyar TRL YSG-III hesaplanmıştır.

ABC Bankası için hesaplanan genel piyasa riski sermaye gereksinimleri toplamı 24.309 milyar TRL dir.

2) Spesifik Risk:

ABC Bankasının menkul değerler cüzdanında iki derecelendirme kuruluşu tarafından yatırım yapılabilir notu almış ve kalan vadesi 4 yıl 3 ay olan 75.000 milyar TRL tutarında yabancı firma tarafından USD cinsinden ihraç edilmiş bir tahvil bulunmaktadır. (Ekteki PR201A Formu)

Yönetmelik uyarınca bu tür bir menkul kıymet, nitelikli menkul kıymet olarak kabul edildiğinden, genel piyasa riski hesaplaması dışında ihraç edenin kredi riskine karşı % 1,6 oranında ilave sermaye gereksinimi hesaplamasına tabidir.

75.000 x 0.016= 1.200 milyar TRL spesifik risk için sermaye gereksinimi söz konusudur.

Kamu borçlanma senetlerinin spesifik risk için sermaye gereksinimi oranı % 0 olduğundan söz konusu menkul kıymetler için ilave bir sermaye yükü bulunmamaktadır.

1. Sermaye Gereksiniminin Hesaplanması:

ABC Bankasının yabancı para aktif ve pasifleri ile bilanço dışı hesapları kur riski hesaplaması için döviz bazında sınıflandırılmış ve aşağıdaki tablo elde edilmiştir. Bankanın altın pozisyonu bulunmamaktadır. Dövize endeksli varlık ve yükümlülükler, izlendikleri hesaba bakılmaksızın endekslendikleri döviz cinsinden net pozisyon hesaplamasında döviz varlık ve yükümlülükleri olarak gösterilirler. Örnek ABC Bankasının varlık ve yükümlülükleri arasında endeksli işlemler bulunmadığı varsayılmıştır.

B

B.. KKUURR RRİİSSKKİİNNEE EESSAASS SSEERRMMAAYYEE G

GEERREEKKSSİİNNİİMMİİNNİİNN HHEESSAAPPLLAANNMMAASSII

(9)

BANKACILIK DÜZENLEME ve DENETLEME KURUMU

___________________________________________________________________________

Döviz cinsinden cayılamaz nitelikli gayrinakdi yükümlülüklere ilişkin net pozisyonun sermaye yükümlülüğü hesaplamasına dahil edilmesinde, henüz nakde dönüşmemiş yükümlülüğün, nakde dönüşmesi halinde bankaya borçlu duruma düşecek olan tarafın ödeyeceği dövizin, gayrinakdi yükümlülükle aynı para cinsinden olması durumunda, alacak tutarı, uzun pozisyon olarak dikkate alınır. Bununla beraber alacak hakkının farklı döviz cinsinden olması durumunda alacak tutarı kendi döviz cinsinden uzun pozisyon olarak döviz varlıkları arasında gösterilir. Gayrinakdi yükümlülüklere ilişkin alacağın uzun pozisyon olarak dikkate alınmasında, alacak hakkının belgelenmesi ya da teminat altına alınmış olması esastır.

Gayrinakdi yükümlülük borçlusunun kredi değerliliği ve ödeme yeteneği “Bankalarca Karşılık Ayrılacak Kredilerin ve Diğer Alacakların Niteliklerinin Belirlenmesi ve Ayrılacak Karşılıklara İlişkin Esas ve Usuller Hakkında Yönetmelik”te yer alan esas ve usuller çerçevesinde belirlenir. Bu şekilde yapılan değerlendirme sonucunda net pozisyon hesaplamasında kullanılacak uzun pozisyon, gayrinakdi kredi müşterisinden doğacak alacak tutarından, varsa, “357-Tazmin Edilmemiş ve Nakde Dönüşmemiş Gayrinakdi Kredi Özel Karşılıkları” hesabında, kendisi için ayrılan özel karşılık tutarının çıkarılması ile bulunur.

USD DEM

Aktif Hesaplar 2.950.000 605.295

Bilanço Dışı Alımlar 1.674.903 711.511

Repo Konusu Menkul Değeler 190.000 Vadeli Döviz Alımları 876.072 711.511

Swap Para Alımları 208.831 Swap Faiz Alımları 400.000

Gayrinakdi Krd. ve Yük. Uzun Poz. 1.696.154 0

Toplam 6.321.057 1.316.806

Pasif Hesaplar (3.900.000) (707.867) Bilanço Dışı Satımlar (1.416.147) (448.399)

Repo Taahhütleri (194.595)

Vadeli Döviz Satımları (744.313) (448.399) Swap Para Satımları (77.239)

Swap Faiz Satımları (400.000) Gayrinakdi Krd. ve Yük. Kısa Poz. (1.846.154)

Toplam (7.162.301) (1.156.266) POZİSYON (841.244) 160.540

(10)

BANKACILIK DÜZENLEME ve DENETLEME KURUMU

___________________________________________________________________________

Örnek ABC Bankasının USD cinsinden kullandırılan 1.846.154 milyar TRL’sı tutarındaki gayrinakdi kredi yükümlülüğü bulunmaktadır. Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde, bankanın gayrinakdi kredi yükümlülükleri karşılığında USD cinsinden alacak hakları toplamının 1.696.154 milyar TRL’sı olduğu tespit edilmiştir.

Mutlak değer olarak büyük olan pozisyon üzerinden % 8 oranında sermaye gereksinimi hesaplanması gerektiğinden, 841.244 milyar TRL tutarındaki USD kısa pozisyonu matrah olarak kullanmak söz konusu olacaktır. Buna göre 841.244 x 0,08 =67.300 milyar TRL kur riski için sermaye gereksinimi ortaya çıkmaktadır. (Ekteki PR203A Formu)

ABC Bankasının iki döviz cinsinden pozisyonu bulunduğu varsayılmakla birlikte eğer başka döviz cinslerinden de pozisyonları bulunmuş olsa idi, onların da USD ve DEM de olduğu şekilde pozisyonları hesaplanacak ve uzun pozisyonda olan dövizler DEM pozisyon, kısa pozisyonda olanlar da USD pozisyon ile birlikte sınıflanarak toplam kısa ve toplam uzun pozisyon hesaplanacak ve mutlak değeri büyük olan üzerinden % 8 sermaye gereksinimi hesaplanacaktı.

Kur riskine esas sermaye gereksiniminin hesaplanmasında, sermayeden indirilecek kalemlere ilişkin herhangi bir sermaye yükümlülüğü doğmayacaktır. Bu çerçevede, bankanın uzun net pozisyonları toplamı kısa net pozisyonları toplamından büyükse, net pozisyonu pozitif olan her bir döviz cinsi için rasyo hesaplamasında sermayeden indirilen değerlerin en fazla net pozisyon tutarı kadar olan kısımları toplamı, uzun net pozisyonlar toplamından indirilerek kur riski sermaye gereksinimine esas matrah bulunacaktır. Örnekte, uzun net pozisyonları toplamı kısa net pozisyonlar toplamından küçük olduğundan herhangi bir indirim söz konusu değildir.

2. Altın Pozisyonu

ABC Bankasının kısa veya uzun altın pozisyonu bulunmuş olsaydı, sermaye gereksinimi altın pozisyonunun işaretine bakılmaksızın (841.244 + altın pozisyonu) x 0,08 şeklinde hesaplanacaktı.

3. Hesaplama Dışı Pozisyonlar:

Yönetmeliğin 4 nolu ekinin 17 nci maddesinin (c) fıkrasında,

(11)

BANKACILIK DÜZENLEME ve DENETLEME KURUMU

___________________________________________________________________________

“Herbir döviz cinsi itibariyle netleştirilmemiş uzun pozisyonları toplam tutarı ile netleştirilmemiş kısa pozisyonları toplam tutarından mutlak değer olarak büyük olanı sermaye tabanının %100 ünü geçmeyen ve Yabancı Para Net Genel Pozisyon/

Sermaye Tabanı Oranı da %2 yi geçmeyen bankalar, aynı dönem için kur riskine esas sermaye yükümlülüğünü hesaplamayabilirler.”

hükmü yer almaktadır. Burada kastedilen istisnai durumu aşağıdaki şekilde izah etmek mümkündür.

Bir bankanın yalnızca JPY, FIM ve BEF cinsinden aşağıdaki şekilde bilanço içi ve dışı işlemlerin dahil olduğu netleştirilmemiş pozisyona sahip olduğu varsayıldığında; Söz konusu bankanın sermaye tabanının 500 trilyon TRL olduğu varsayıldığında, Yabancı Para Net Genel Pozisyon / Sermaye Tabanı Standart Rasyosu % 1 ve netleştirilmemiş büyük pozisyon sermaye tabanından küçük olduğundan (440 ≤ 500) kur riskine esas sermaye gereksinimi hesaplanmayabilecektir.

Trilyon TRL Varlıklar Yükümlülükler

JPY 220 220

FIM 140 150

BEF 75 70

Toplam 435 440

(12)

BANKACILIK DÜZENLEME ve DENETLEME KURUMU

___________________________________________________________________________

ABC Bankası hisse senedi portföyünde piyasa değeri toplamı 57.476 milyar TRL olan İMKB-100 endeksine dahil hisse senetleri ile cari değeri 10.000 milyar TRL olan A ve B tipi iki yatırım fonu katılma belgesi bulunmaktadır.

Yatırım fonlarının A veya B tipi olması piyasa riski için sermaye gereksinimi hesaplaması dışında tutulmaları sonucunu doğurmamaktadır. Yatırım fonu katılma belgeleri, yatırım fonlarının toplam sermayelerindeki payı temsil eden ve değerleri içerdikleri menkul kıymetlerin piyasa değerlerine bağlı olarak değişen menkul kıymetlerdir. Bu bakımdan yatırım fonlarının içeriğinin hisse senedi veya tahvil/bono olmasını değil, prensip olarak sermayede payı temsil etmeleri hususunu dikkate almak gerekmektedir.

Yönetmelikte de belirtildiği üzere bu tür pozisyonlar üzerinden genel fiyat risklerine karşılık %8 oranında genel piyasa riskine ilişkin sermaye yükümlülüğünün yanında ayrıca %4 oranında da spesifik risk (pozisyonu ihraç eden tarafın kendisinden kaynaklanabilecek özel riskler) için sermaye yükümlülüğü hesaplanması gerekmektedir.

C

C.. HHİİSSSSEE SSEENNEEDDİİ PPOOZZİİSSYYOONN RRİİSSKKİİNNEE EESSAASS SSEERRMMAAYYEE GGEERREEKKSSİİNNİİMMİİNNİİNN HEHESSAAPPLLAANNMMAASSII

MENKUL KIYMETLER Hisse Senetleri (IMKB)

A Sanayi ve Ticaret AŞ 5.540 B Kimya Sanayi AŞ 4.350 C Cam Üretim ve Pazarlama AŞ 3.230

Diğer (15 adet hisse senedi) 44.356 TOPLAM 57.476

Yatırım Fonları

X Bankası A Tipi Yatırım Fonu 5.000 Z Aracı Kurumu B Tipi Yatırım Fonu 5.000 TOPLAM 10.000

(13)

BANKACILIK DÜZENLEME ve DENETLEME KURUMU

___________________________________________________________________________

ABC Bankasının portföyünde bulunan hisse senetlerinin, İMKB-100 endeksine dahil olması ve yatırım fonlarının da iyi çeşitlendirilmiş portföy varsayılması nedeniyle % 4 oranında spesifik risk sermaye yükümlüğüne tabi tutulmuştur.

Buna göre, 67.476 x 0,08=5.398 milyar TRL ve 67.476 x 0,04=2.699 milyar TRL olmak üzere toplam 8.097 milyar TRL hisse senedi pozisyon riski için sermaye gereksinimi ortaya çıkmaktadır. (Ekteki PR202A Formu)

Bu aşamaya kadar yapılan hesaplamalarla tespit edilen parasal meblağlar, portföyün risk boyutunu değil doğrudan doğruya gerekli sermayeyi göstermektedir. Bir anlamda asgari % 8 nispetindeki sermayeye karşılık gelen bu değerin, standart rasyonun paydasında

“Piyasa Riskine Maruz Tutar” olarak yerini alabilmesi için 8/100’ün tersi olan 12,5 8

100=

katsayısıyla çarpılması gerekmektedir.

1.261.325 milyar TRL olarak hesaplanan piyasa riskine maruz tutar, “Sermaye Yeterliliği Analiz Formu”ndaki “VI-E) Piyasa Riskine Maruz Tutar” satırına yerleştirilir.

Riske göre ağırlıklandırılmış varlıklar arasında bulunan ancak faiz oranı riski ile hisse senedi

Faiz Oranı Riski 25.509

Genel Piyasa Riski Sermaye Gereksinimi 24.309 Spesifik Risk Sermaye Gereksinimi 1.200

Kur Riski için Sermaye Gereksinimi

67.300 Hisse Senedi Pozisyonu 8.097

Genel Piyasa Riski Sermaye Gereksinimi 5.398 Spesifik Risk Sermaye Gereksinimi 2.699

Toplam Sermaye Gereksinimi 100.906

X 12,5 1.261.325

D.D. HHEESSAAPPLLAANNAANN SSEERRMMAAYYEE GGEERREEKKSSİİNNİİMMİİNNİİNN SSTTAANNDDAARRTT RRAASSYYOOYYAA DDAAHHİİLL EEDDİİLLMMEESSİİ

(14)

BANKACILIK DÜZENLEME ve DENETLEME KURUMU

___________________________________________________________________________

pozisyon riski kapsamında sermaye gereksinimi hesaplanan sermaye payını temsil eden menkul kıymetler ile borçlanmayı temsil eden menkul kıymetler için kredi riski çerçevesinde hesaplama yapılması gerekmediğinden, bunlar risk ağırlıklı varlıklar arasından çıkarılmalıdır.

868.723 milyar TRL tutarındaki Devlet Tahvili ve Hazine Bonoları kredi riskine göre yapılan hesaplamalarda % 0 risk ağırlığı kategorisinde olduğundan ve riske göre ağırlıklandırılmış toplam tutar içerisinde etkisi olmadığından, bu meblağ herhangi bir çıkarma işlemine tabi tutulmayacaktır (sözkonusu tutarın örnek çalışmada ayrıntısı görülmeyen %0 risk ağırlığına tabi brüt değerler arasından çıkarılması gerekmektedir). Ancak yabancı bir firma tarafından ihraç edilmiş 75.000 milyar TRL tutarındaki tahvilin % 100 risk ağırlıklı varlıklar grubunda yer aldığı düşünülecek olursa, bu kategoriden çıkarılması gerekecektir.

Bunun yanısıra yine % 100 risk ağırlığı içerisinde yer alan 67.476 milyar TRL tutarındaki hisse senetleri ve yatırım fonları için de piyasa riski kapsamında spesifik risk hesaplanmış olması nedeniyle, bu tutarın risk ağırlıklı varlıklar tutarından indirilmesi gerekmektedir. ABC Bankasının yalnızca piyasa riskinin karşılanmasında kullanılan “Üçüncü Kuşak Sermaye” anlamında bir kaynağı bulunmadığından bu yönde bir hesaplama yapılmamıştır.

Buna göre yapılan indirimler ve ilave sonrası risk ağırlıklı kalemler toplamı 4.105.624 milyar TRL ndan 5.510.635 TRL na yükselmekte, sermaye yeterliliği standart rasyosu % 12,75 ten % 10,02 ye gerilemektedir. Buna göre, piyasa riski nedeniyle ABC Bankasının ilave sermaye gereksinimi bulunmamaktadır.

Referanslar

Benzer Belgeler

inkâr  edilemezliği  sağlar.  (2)  Kart  verisinin  üye  işyeri  adına  saklanması  halinde  kart  verisini  saklayan  kuruluş,  adına  kart  verisi 

Bu çalışmada yer verilen görüşler yazarın sorumluluğunda olup Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunu bağlamaz.. These challenges take their sources from the

Veri tabanı projesini yürüten modelcilerin veri tabanından nihai kullanıcı olarak yararlanacak olan operasyonel risk ölçümü ve yönetimi uzmanlarıyla,

Haziran 2011 dönemine iliĢkin cevaplara bakıldığında, Türk bankacılık sektörü toplam aktif büyüklüğünün %46,2‟sini oluĢturan bankaların bireysel bazda,

Bankaların CRD/Basel II’ye uyum durumuna ilişkin kredi riski, piyasa riski, operasyonel risk, ikinci yapısal blok ve üçüncü yapısal blok kapsamında verdikleri

Haziran 2013 dönemine iliĢkin cevaplara bakıldığında, Türk bankacılık sektörü toplam aktif büyüklüğünün %55,8‟ini oluĢturan bankaların bireysel bazda, %41‟ini

Portföyler bazında risk ağırlıklı varlık tutarlarının Mevcut YaklaĢım ve Standart YaklaĢım arasındaki değiĢimi incelendiğinde; Kamu Portföyü’nde (%1073),

Bankacılık sektöründe, piyasa riskinin içsel modellerle hesaplanmasının zorunlu tutulması durumunda zorlukla karĢılaĢılıp karĢılaĢılmayacağını iliĢkin