• Sonuç bulunamadı

MAKROMOLEKÜLLER. Proteinler Nükleik asitler Karbonhidratlar Lipitler

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "MAKROMOLEKÜLLER. Proteinler Nükleik asitler Karbonhidratlar Lipitler"

Copied!
112
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

MAKROMOLEKÜLLER

Proteinler

Nükleik asitler

Karbonhidratlar

Lipitler

(2)

PROTEİNLER

Organizmada en yüksek oranda bulunan

makromoleküller

% 70 su

% 15 protein

% 15 diğer Total hücre ağırlığı

Alman kimyacı MULDER, Berzelius

Amino asitlerin lineer polimerleri,

Farklı

Cins

sıralanma Sayı (n tane)

20 St AA PROTEİN

(3)

.

Sınırsız sayıda farklı

protein yapıları

AA sekansı: 20

n

AA sayısı: n

H2N

(

)nCOOH

Amino asitler

lineer polimerler

:

(4)

3 boyutlu yapı, lineer polimerlerin çok farklı şekillerde katlanması ve kıvrılmasıyla oluşur

1 dalton, 1 atomik kütle birimine denk gelmektedir.

Her proteinin spesifik bir fonksiyonu vardır

Biyolojik fonksiyonlar, 3 boyutlu yapıya bağlıdır

H2N

(

)nCOOH (lineer polimer) (polipeptid zincir)

(5)

Proteinlerin Biyolojik Fonksiyonu

Yapısal proteinler: Genellikle fibriller yapıda olup organizmaya destek

görevi yapmakta ve dayanıklılık sağlamaktadırlar.

Ör: Kollajen (tendon and kıkırdak) keratin (saç ve tırnakta)

(6)

Enzimler: Bu proteinler substrat adı

verilen ligandlarını bağlayarak kimyasal bir değişime uğratır.

Cok çeşitlilik gösteren ve en fazla

özelleşmis olan ve katalitik aktiviteye sahip olan protein moleküllerine denir.

Biyokimyasal reaksiyonları katalizlerler 2000 kadardır.

.... az şeklinde adlandırılır

(7)

Düzenleyici

proteinler: Ligandlarına

bağlanmaları geri dönüşümlü olup,ligandın

biyolojik etkinliğinin değişmesiyle sonuçlanırlar.

Hücresel ve fizyolojik aktivitenin düzenlenmesinden sorumludurlar

Ör:

Hormonlar

(insülin eksikliği

diabet)

G-proteinler

Hücre içi haberleşme

(8)

Transport proteinleri:

Kendilerine özgü ligandı geri dönüşümlü olarak bağlayıp, canlı sistemin bir

bölümünden diğer bölümüne taşırlar.Plazmada ve membranlarda spesifik maddelerin veya

iyonların taşıyıcısıdırlar

Ör:Hb-O

2

, miyoglobin-O

2

Lipoprotein-lipid, Transferrin-Fe

Seruloplazmin-Cu, vb

(9)

Proteinlerin Biyolojik Fonksiyonu

Kontraktil proteinler:

Liganda

bağlanmaları mekanik işin gerçekleşmesiyle sonuçlanır.Kasılmayı ve hareketi sağlayan proteinler

Ör:Miyozin - kalın filament Aktin - İnce filament

(10)

Savunma proteinleri: Bu proteinler antijen

adı verilen makromoleküler nitelikli ligand yapıyı geri dönüşümsüz bire etkileşim ile bağlayarak sabitleştiriler.

Ör:İmmünoglobülinler: Patojenlere karşı organizmayı korurlar

Fibrinojen: (Pıhtılaşma mekanizması)

Proteinlerin Biyolojik Fonksiyonu

(11)

Proteinlerin Yapısal

Özellikleri

(12)
(13)
(14)

Amino Asitler

-Proteinlerin temel yapıtaĢıdır

-Proteinlerin üç boyutlu yapısını belirler.

-Ġstisnalar haricinde; tüm proteinler 20 farklı a.a. ten meydana gelir.

-Proteinlerin içerisinde farklı sayıda ve

dizide bulunan amino asitler farklı yapıda ve fonksiyonda binlerce çeĢit protein

oluĢumuna neden olur.

(15)

Tarihçesi

lk defa 1806 yılında Asparagus (kus konmaz) bitkisinden asparajin amino asidi keşfedilmiştir.

1820 yılında glisin Glutamik Asit

Treonin 1938 yılında (en son olarak)

(16)
(17)

1.Apolar ya da hidrofobik R-grupları içeren amino asitler:

alanin, valin, lösin, izolösin, prolin, fenilalanin ve triptofan

(18)

Açık bir elektrik yükü taşımayan, ancak polar nitelikte R-grupları içeren amino asitler:

hidroksil grubu içeren serin, treonin ve tirosin,

sülfhidril grubu içeren sistein ve amit grubu içeren asparagin ve glutamin

(19)

R-grubu negatif elektrik yüklü (yani asidik) amino asitler: aspartik asit ya da glutamik asit

(20)

R-grubu pozitif elektrik yüklü (yani bazik gruplar) amino asitler:

ikinci bir amino grubu taşıyan lisini, guanidyum grubu içeren arginini ya da zayıf bazik nitelikte imidazol grubunu içeren histidini kapsar.

(21)
(22)

Amino Asitler Asit ve Baz Gibi Davranabilir

(23)

Bir zwitteriyon, asit (proton verici) gibi

(24)

ya da baz (proton alıcı) gibi davranabilir:

(25)

Net yük

:

(26)

H3N+ – C – H COOH

R

Dipolar Amino asit (zwitteriyon)

Asidik ortamda

+

H +

Dipolar AA, asidik ortamda BAZ

gibi davranır (proton alır: akseptör)

H3N+ – C – H COO-

R

dipolar iyon

net yük: 0 diprotik iyon

net yük: +1

(27)

H2N – C – H

COO-

R

Dipolar Amino asit (zwitteriyon)

Bazik ortamda

Dipolar AA, bazik ortamda ASİT gibi davranır (proton verir: donör)

+

OH -

H3N+– C – H

COO-

R

dipolar iyon

net yük: 0 anyonik iyon net yük: -1

+

H2O

(28)

Hem asit hem baz gibi davranabilen

bileĢikler

Amfoterik } } Amfolit

Amfoterik elektrolit Amfolit

}

Hem pozitif hem negatif yük taĢıyan

amino asitler

Zwitteriyon

Dipolar AA

Amfolit

}

Asit ortamda BAZ Bazik ortamda ASĠT

Dipolar AA

} }

Amfolit

Protonlanmış Amfoterik

amino asitler Diprotik asit

(Hem amin hem karboksil grubu protonlu)

(29)

Amin ve karboksil grubu protonlanmış diprotik AAler ortama 2 proton verirler

Diprotik Amino Asitlerin İyonizasyonu

Dipolar/Zwitteriyon

yarı yarıya protonlu Tamamen

protonlu

Diprotik/katyonik

Tamamen protonsuz

Anyonik

(30)

Zwitteriyon form (Dipolar iyon) ko

ns an tr as yo n

Diprotik form

Anyonik form

Diprotik Amino Asitlerin İyonizasyonu

Ortam pH’sına bağımlı

(31)

Amino Asitlerin İyonizasyonu

Amino Asitler

• Zayıf poliprotik asitlerdir

• Her biri dissosiye olabilen protonlar içerir

• Protonların dissosiyasyon derecesi

ortamın pH’sına bağlıdır

(32)

pH = -log[H

+

] = log(1/[H

+

])

pK = - logH

pK: Ġyonizasyon için denge sabiti (Proton verme eğiliminin ölçüsü)

Ġyonizasyonun pH ve pK ile ĠliĢkisi

Zayıf bir asit : HAH

+

+ A

-

K = [H

+

][A

-

]/[HA]

K: dissosiyasyon sabiti

(Asitin iyonize olma eğilimi)

(33)

Ġyonizasyonun pH ve pK ile ĠliĢkisi

Bir asit grubunun

pK’sı:

Protonlu ve protonsuz

türlerin eĢit konsantrasyonda olduğu

pH

değeri

Zayıf bir asit : HAH

+

+ A

-

pK = pH + log ([HA]/[A

-

])

Asit % 50 iyonize olduğunda,

[HA] = [A

-

] pK = pH

(34)

Asitin iyonize olma eğilimi pK:

pK: Asitin iyonize olma eğilimi

H: 10 kat arttığında

• H: 10 kat azaldığında

pK - 1

pK + 1

K = [H

+

][A

-

]/[HA] pK = - logK

pH = pK + log ([A

-

] / [HA])

(35)

Amino Asitlerin Titrasyon Eğrileri

Titrasyon: Protonların dereceli olarak ortama ilave edilmesi veya

ortamdan uzaklaĢtırılması

Eşdeğer gram asit = Eşdeğer gram baz

(36)

Amino Asitler, Karakteristik

Titrasyon Eğrilerine Sahiptir!

(37)

Titrasyon Eğrileri, Amino Asitlerin Elektrik Yükünü Öngörür

R grubu net bir elektrik yükü taşıyan AA’lerde 3.

bir pK değeri bulunur.

Asidik R-grupları taşıyan AA’ler için pK genellikle 4,0;

bazik R-grupları taşıyan AA’ler için pK degeri 6,0- 12,0 arasında değişir.

(38)

pH değişiminin etkisi protein

kimyası açısından çok

önemlidir. pH’daki küçük bir

değişiklik bile molekülün

yükünü değiştireceğinden,

onun çevreyle etkileşimini,

dolayısıyla davranışını da

etkiler.

(39)

İzoelektrik noktada birçok proteinin

çözünürlüğü en düşük değerdedir:Net yükü sıfır olduğundan elektriksel etkileşimi

ortadan kalkar.

(40)

Asidik gruplar baskınsa, pK düşük olur.

Bazik gruplar baskınsa

pK yüksek olur..

(41)

PROTEİNLERİN ÜÇ

BOYUTLU YAPISI

(42)

R1

R2

R1

R2

Karboksil grup

Amino

grup Peptid

Bağı

Peptid Bağı OluĢumu

(43)

PEPTĠT BAĞININ KARARLILIĞI

VE OLUġUMU

Peptit bağı iki amino asit arasından bir molekül su çıkışıyla olmaktadır. Ancak bu

reaksiyon sulu ortamda

termodinamik olarak elverişli değildir (G=+10 kJ/mol).

Oda sıcaklığında kendiliğinden gerçekleşebilecek

reaksiyon peptit bağının hidrolizidir.

(44)

Ancak hidroliz reaksiyonu da fizyolojik pH ve sıcaklıkta katalizlenmediği taktirde son

derece yavaş gerçekleşir.

Polinükleotitler gibi polipeptitler de

METASTABĠLdirler. Hidroliz ancak ekstrem koşullarda veya katalizör varsa gerçekleşir.

(45)

Burada da görüldüğü gibi, mavi ile gösterilen peptit bağı zincir boyunca yer almakta!

(46)

a) O-C-N üzerindeki  orbitalinin hareketliliği C-N bağının kısmi çift bağ karakterinden sorumludur. B) peptit bağındaki bağ uzunukları (nm) ve açıları

(47)

-C=O ve -N-H bağları hemen hemen paralel konumdadır ve C, O, N, ve H atomları

genellikle eş düzlemlidir. Bu nedenle bu bağ, rezonans hibritleri nedeniyle çift bağ

karakterindedir.

Rezonans hibritleri

(48)

Peptid bağı düzlemi hareketsiz olmasına rağmen,

- karbon

etrafındaki rotasyon polipeptid zincirine

esneklik

kazandırır

-karbon Amid düzlemi Amid

düzlemi

Alfa - Karbon Etrafında Rotasyon

Protein iskeleti boyunca rotastonu sağlayan bağlar

(49)

PEPTİDLER, peptid bağı sayısına göre değil, AA sayısına göre sınıflandırılırlar

polipeptid

n-1 n

pentapeptid

4 5

tetrapeptid

3 4

tripeptid 3 2

dipeptid 2 1

Peptid Bağ sayısı

AA sayısı

Peptidlerin Sınıflandırılması

(50)

OLĠGOPEPTĠD: Birkaç AA(AA sayısı10) POLĠPEPTĠD:Birçok AA(AA sayısı 10 - 12)

PROTEĠN: AA sayısı  40 (mol.Ağ: ~5000) Proteinler bir ya da daha çok polipeptid

zincirinden oluĢabilirler

Peptidlerin Sınıflandırılması

(51)

Protein Yapısının Birkaç Düzeyi Vardır

Başlıca dört protein yapı düzeyi tanımlanmıştır.

(52)
(53)
(54)

Proteinler belli bir amino asit dizisine sahip polipeptitlerdir.

Bu dizilime

PRĠMER (BĠRĠNCĠL) YAPI

denir.

(55)

İnsan ve balinanın miyoglobin

moleküllerindeki amino asit

dizilerinin

karşılaştırılması

(56)

Bu örnekte verilen miyoglobin 153 amino asitten oluşur. Birkaç yüz hatta birkaç bin amino asit içeren proteinler de vardır.

Bu iki miyoglobinin amino asit dizileri benzer olmakla beraber özdeş

değildir.Ortak amino asitler, her ikisinin de aynı biyokimyasal amaca hizmet etmeleri için yeterlidir. Bu yüzden ikisine de

miyoglobin diyoruz.

(57)

Proteinlerin primer yapısı bir BİLGİ DİZİSİDİR!

Bu bilgi, proteinin üç boyutlu yapısını, işlevini ve diğer

moleküllerle etkileşimini de belirler.

(58)

Sekonder yapı

(59)
(60)

-

sarmal -tabaka

(61)
(62)

Alfa sarmal Beta tabaka

(63)

Beta tabaka yapı

(64)
(65)

Miyoglobinin üç boyutlu yapısına katlanmış biçimi.

Zincirde yer yer sarmal katlanmalar

gözleniyor. İşte bu tip kurallı

katlanmalar SEKONDER YAPIYI oluşturur.

SEKONDER (İKİNCİL) YAPI

(66)
(67)

İyonik bağ, hidrojen bağ,

hidrofobik bağ ve disülfit bağları

(68)

Sekonder yapısını kazanmış protein daha da kıvrılıp katlanırsa

TERSĠYER (ÜÇÜNCÜL) YAPISINI

kazanır.

(69)

Birden fazla polipeptit zincirinden oluşan proteinlerde daha da ileri bir yapısal oluşum

vardır: KUATERNER (DÖRDÜNCÜL) YAPI

(70)
(71)

Proteinler,

eksen oranları

(uzunluğun genişliğe oranı)’

na göre,2 grubu ayrılırlar:

•Globuler proteinler:

Eksen oranı  10 ; genelde: 3-4

Fibröz Proteinler:Eksen oranı  10

Proteinlerin Şekli

(72)

Sıkıca katlanmış helezon şeklinde polipeptid zincirlerden oluşur

Örnek: Albumin, Miyoglobin

(Proteinlerin büyük kısmı, bu gruptadır)

Globüler proteinler:

(73)

•Spiral veya heliks şeklinde

kıvrılmış,(kovalent ve H bağlarıyla çapraz bağlanmış) zincirlerden

oluşurlar

Bitkilerde bulunmazlar .

Örnek: Bağ dokusu proteinleri:

Kollajen, Elastin, Keratin Miyozin: Kas proteini

Fibrinojen:pıhtılaşma proteini

Fibröz Proteinler:

(74)

Proteolitik enzimlere

karşı dirençlidir

Kollajen:Birbirine sarılmış 3 polipeptid zinciri (üçlü heliks)’nden oluşur Memelilerde total proteinin

%30’unu teşkil eder Gly,Ala,Pro,Lys’den

zengindir

A B

C

(75)

Aktif protein

örneğinde yapı-işlev ilişkileri

Oksijen taşıyan ve depo görevi üstlenmiş

proteinler: Hemoglobin ve

miyoglobin

(76)

Oksijenin hücrelere verimli bir şekilde

taşınması ve depolanmasını sağlayan 2 önemli sistem vardır.

1- Dolaşım sistemi

2- Oksijen taşıyıcı moleküller

(77)

Oksijenin suda az çözünmesi kasta

miyoglobin, kanda hemoglobininin varlığı ile telafi edilmiştir.

Hemoglobin 1lt kanın O2 taşıma

kapasitesini 5 ml’den 250 ml O2’ne çıkarmıştır.

(78)
(79)

-Hem

-Hemin

(80)

Miyoglobin

prostetik grubu hem olan bir kromoproteindir;

başlıca kırmızı kaslarda özellikle kalp kasında yüksek konsantrasyonda

bulunur

153 amino asitten oluşan bir

polipeptit zinciri ve bir hem grubu içerir

(81)

Miyoglobin’in moleküler yapısı X-ışınları

kristalografisi yöntemi ile 1957’de J.C. Kendrew tarafından belirlenmiştir.

(82)

• Molekülün prostetik grubu (Hem) non-polar amino asit rezidüleri ile çevrilidir.

• Non-polar rezidüler fizyolojik ortamda hem grubunun su ile etkileĢmesini engellerler.

• Termodinamik olarak elveriĢli bir durumdur( Polar yan zincirler dıĢta, hidrofobik rezidüler ortada)

(83)

Miyoglobinin hem grubundaki Fe2+, O2 ile reversibl olarak

bağlanabilir.

(84)

Hem düzleminde Fe2+ iyonun histidin grupları ve O2 ile etkileşimleri

(85)

Miyoglobin ve hemoglobinin O2 bağlama özellikleri

Görünür ışık bölgesinde oksijen yüklü ve oksijenden yoksunhemoglobinin (oksi-ve deoksi hemoglobinin) soğurum spektrumları. Miyoglobin ve hemoglobinin soğurum spektrumları benzeşiktir.

(86)

The Bohr Effect

(87)

Atmosferik hava ve değişik vücut bölmelerindeki PO2 değerleri.

(88)

Hemoglobin yapısı

Hemoglobin molekülü 4 hem ve 1 globin içerir.

(89)

Hemoglobindeki 4 hemin her biri bir

protoporfirin III ve bir Fe2+ içerir.

(90)

Hemoglobinin protein komponenti olan globin, glisince fakir, bazik amino asitlerce zengin bir proteindir; tetrahedral şekilde düzenlenmiş 4

polipeptit zincirden yapılmıştır.

(91)

Çeşitli hemoglobin tiplerinde bulunabilen polipeptit

zincirleri -zincir, -zincir, -zincir, -zincir olmak üzere dört tiptir.

Fizyolojik hemoglobinler, erişkin bir şahsın kanındaki eritrositlerde bulunan HbA1, HbA2, HbF

hemoglobinleridirler.

(92)

Akciğerlerde oksijenasyon olayı sonucunda

hemoglobine bağlanan oksijen, diğer dokularda deoksijenasyon olayı sonucunda hemoglobinden ayrılır

(93)

Oksijenize hemoglobin (oksihemoglobin) parlak kırmızı, deoksijenize hemoglobin (deoksihemoglobin) koyu kırmızıdır.

kanın oksijenlenmesinde bir azalma ve bunun sonucu olarak deoksijenize olmuş hemoglobinde artış, deri ve mukozalara karakteristik mavimtrak bir renk verir ki bu durum siyanoz olarak tanımlanır.

(94)

Deoksi Oksi

(Gergin, bağ s.fazla) (Gevşek, bağ sayısı az) Oksihemoglobinde bir αβ zincir çifti, diğerine 15º yaklaşır.

(95)

Hemoglobinin oksijene affinitesi, oksijenin kısmi basıncına bağlıdır.

pO2 değişimine karşı hemoglobinin oksijenle % satürasyonunu gösteren grafiklere hemoglobinin

satürasyon eğrisi veya oksihemoglobinin dissosiasyon eğrisi denir

(96)

Hemoglobin, miyoglobine oranla Oksijen bağlamada gösterdiği çeşitli ayrıcalıklarla göze çarpar.

Hemoglobinin O2 bağlama eğrisi sigmoit ya da S biçimlidir.

Hemoglobinin O2 ile yari doyumu için gerekli PO2 (P50)=26 mmHg)

Hemoglobinin O2`ye olan ilginliği ve buna bağımlı olarak O2 doyum eğrisinin dikliği H

iyonların derişimine, CO2 yada 2,3 difosfogliserat (2,3 DPG) moleküllerinin hemoglobinle

etkileşimine bağımlı olarak değişir.

(97)

The Bohr Effect

(98)
(99)

MbO2

Mb + O2

  

Mb MbO O

22

K

d

Miyoglonin ve hemoglobinin O2 ile

etkileşimlerinde gösterdikleri farklı davranış Hill tarafından geliştirilen bazı denklemlerde matematiksel bir anlatım bulmuştur: Oksijenin miyoglobine bağlanması protein-ligand

etkileşimlerine bir örnek oluşturur.

Etkileşimin ayrışım denge dursayısı

(100)

 

MbO MbO    Mb

2

2

Burada [MbO2], O2 yülü miyoglobin, [Mb]

O2’den yoksun miyoglobin ve bağlanmamış O2 derişimlerini (litrede mol) anlatmaktadır.

Miyoglobinin O2 ile doyum oranı (γ):

(101)

    O Kd

2

2

 0

50 2

2

P PO

PO

 

Eşitliklerin birleştirilmesi ile

elde edilir.

Derişim yerine sınırlı oksijen basıncı PO2 kullanıldığında eşitlik

Hiperbolik eğri veren bu eşitlik, oksijen ayrışımında γ, PO2 ve P50 bağlantılarını tanımlar.

(102)

 

 

n

n

P PO

50 2

1 

 

n; ideal koşullarda etkileşime giren bağlanma bölgelerinin toplam sayısıdır.

Eşitliğin iki yanının logaritması alındığında,

 

50

2

log

1 log

log  n POn P

 

(103)
(104)
(105)
(106)

Protein saflaştırmada ve yapı tayininde kullanılan fiziksel yöntemler-I

Proteinin içinde bulunduğu karışımdan ayrılarak saflaştırılması

Molekül ağırlığı ve alt birim içeriğinin saptanması

Polipeptid zincirlerindeki a.a. rezidülerinin sıralarının saptanması (kimyasal yöntem- Edman parçalama yöntemi)

Molekülün 3 boyutlu yapısının belirlenmesi

(107)

Saflaştırma Yöntemleri

Molekül büyüklüğüne dayalı yöntemler 1- Diyaliz,

2-Jel filtrasyonu kromatografisi

(108)

DİALİZ VE ULTRAFİLTRASYON

Proteinleri daha küçük molekül ağırlığa sahip moleküllerden ayırmak için diyaliz yöntemi kullanılır. Bu yöntem yarıgeçirgen bir membran içerisine konan protein çözeltisi içerisinden küçük moleküllerin membranın ultramikroskopik porlarından suyla ve tamponla ortam suyuna geçirilmesi tekniğine göre çalışır. Glukoz ve NaCl gibi küçük moleküller membrandan geçerken büyük protein molekülleri diyaliz porlarından geçemediği için içerde kalır.

ortam suyunun birkaç kez değiştirilmesi ile küçük moleküllerin protein çözeltisi içerisinden uzaklaştırılması mümkün hale gelmektedir.

(109)
(110)

Elektrik yüküne dayalı yöntemler

İyon değişim kromatografisi

Elektroforez

(111)

Çözünürlük farklarına dayalı yöntemler

İzoelektrik çökeltme

Nötr tuzlarla çözündürme ve çökeltme

Çözgenin dielektrik sabitini değiştirerek çökeltme

(112)

Proteinlerin molekül ağırlığını tayin yöntemleri

Gel filtrasyonu

SDS-Jel Elektroforezi

Sedimentasyon Analizi

Tyndall Etkisinden hesaplama

Ozmotik basınçtan hesaplama

Referanslar

Benzer Belgeler

• Bir gen direkt olarak protein sentezleyemez.*** Sahip olduğu bilginin proteine dönüştürülebilmesi için RNA ’yı*** aracı olarak kullanır.. • Sıkı bir şekilde

***kodon olarak adlandırılır ki her kodon ya protein sentezine katılacak bir amino asidi veya protein sentezinin sonlanacağını ifade eder.. o Her amino asit için en az bir

 Amino asitlerin peptid bağlarıyla bağlanarak Amino asitlerin peptid bağlarıyla bağlanarak oluşturdukları düz zincirli diziye. oluşturdukları düz zincirli diziye

Klinik Bozukluk Kusurlu Enzim Klinik Bozukluğun Özellikleri Kalıtım Modeli Gut PRPP sentetaz Aşırı pürin yapımı ve atımı X bağlı resesif Gut PRPP sentetaz Aşırı

• Proteinler her amino asit kalıntısının komşusuna özgül bir kovalent bağ ile bağlandığı amino asit polimerleridir. • Aa’lerin özellikleri bir çok biyolojik sürecin

Protein ve peptidlerin yapısında genetik olarak kodlanan 20 -amino asid bulunur..

Basit-Konjuge-Türev Proteinler; Fonksiyonel açıdan: Katalitik Proteinler, Taşıyıcı Proteinler (transport proteinleri), Besleyici ve Depo Proteinler, Kontraktil Proteinler,..

Plazma içinde % 8 oranında plazma proteinleri, % 1 inorganik tuzlar, geri kalan oranda da lipidler, karbonhidratlar, amino asitler gibi maddeler bulunur.. % 8 kısmını