• Sonuç bulunamadı

THE PROGNOSTIC VALUE OF SERUM MALONDIALDEHYDE LEVELS IN MYOCARDIAL INFARCTION TREATED BYSTREPTOKINASE

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "THE PROGNOSTIC VALUE OF SERUM MALONDIALDEHYDE LEVELS IN MYOCARDIAL INFARCTION TREATED BYSTREPTOKINASE "

Copied!
5
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

SSK TEPECiK HAST DERG 1998; S (1-3) 21-5 21

STREPTOKİNAZ UYGULANAN AKUT

Mİ.YOKARD ENFARKTÜSÜNDE,

MALONDİALDEHİT DÜZEYI tt·E P~OGNOZUN.

İLGİSİ

THE PROGNOSTIC VALUE OF SERUM MALONDIALDEHYDE LEVELS IN MYOCARDIAL INFARCTION TREATED BYSTREPTOKINASE

SUMMARY

Viidan ÖGÜT Murat AKYURT SevgiTÜZÜN Eser SÖZMEN Didem

DERELİ

ZiyaGÜNAL

Recently, malondialdehyde(MDA) has emerged asa marke:r and mid- product of lipid per~

oxidation caused by free oxygen radicals. In order to invesligate the pemxidation damage of thrombolytic therapy, we seperated fifty patients who had had acute myocard infaretion in~

faretion into two different groups. The first one consisted of the patients who had :received thrombolytic therapy and the second the patiens who not. We took their serums for MDA

meası.irements at 0.,2.,6.,24. hours. And then w e had followed up the patients in wiew of prog~

n os is, left ventricular measurements, waH motions and diastolic fı.mctionparameters by Doppler echocardiogram. Finally we compared the results between two groups. But the MDA levels in patients from patients who had received thrombolytic therapy had been higher at 2. and 6.

hours.(p:O.Ol and p:0.02) However we could not find any statistically significant difference be- tween the two groups, in view of prognosis, lenf ventrkular measurements, waU motions and diastolic fundian parameters.

(Key Wo:rds: Lipidperoxidation, Thrombolytic the:rapy, Prognosis)

3. Dahiliye !(lirıiği (Uz.Dr.Z Günal Kli. Şefi, Uz. Dr M Akyurt, Uz. Dr. V Öğüt, Dr. D Dereli)

SSK Tepecik Eğilim Hastanesi iZMiR Biyokimya A.ELD. (Uz. Dr. E Sözmen, Dr.S Tüzün) Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi iZMiR

Yazışma: Uz.Dr.M Akyurt

(2)

J SSK TEPECiK HOSP TURKEY 1998 Vo1.8 No.1-3 22

ÖZET:

Malondialdehit (MDA), serbest oksijen radikallerinin sebep olduğu lipid peroksidas- yonunun bir ara ürünü ve göstergesi olarak ortaya çıkmı~tır. Biz akut miyokard enfarktüsü geçiren toplam elli hastayı, trombolitik tedavi alanlar ve almayanlar olarak ayırdıktan sonra O, 2, 6 ve 24 üncü saatlerde serum MDA düzeylerini ölçüp, 4 aylık izlemle prognoz, duvar hareket

bozukluğu, diyastolik fonksiyonlar açısından takip ederek, MDA düzeyleriyle bu par- ametrelerin ili~kisini değerlendirdik.Akut miyokard enfarktüslü (AMI) tüm hastalarda· MDA düzeyleri yüksek bulundu. (p=0,01; p=O,Oll) trombolitik tedavi alan hastalarda 2.saatte daha belirgin olmak üzere (p=O,Oll) 6.saatte de MDA (p=0,02) düzeyleri yüksek bulundu.

Ancak MDA düzey farklarının prognoz, sol ventrikül (LV) ölçümleri, hareket kusurları ve diyastolik fonksiyon parametreleri üzerinde istatisiki açıdan etkisi anlamsızdı.

(Anahtar Sözcükler: Lipid peroksidasyonu; Trombolitik tedavi; Prognoz.)

Akut miyokard enfarktüsü (AMI), ciddi ve uzun süreli iskeminin yol açtığı geri

dönü~ümsüz hücre hasarı ve nekrozu

~eklinde tarif edildi. Hemen hemen tüm AMI'leri kroner arterierin aterosklerozundan ve bunların üzerine eklenen akut kroner trombozdan kaynaklanır. Akut kroner

tıkanınası 15-20 dakikadan uzun sürecek olursa geri dönü~ümsüz kalp hasan ba~lar.

Miyokard hasarının endokardtan epikarda

yayılması 4-6 saatte tamamlanır. Bu nedenle koroner kan akımının ilk saatlerde düzeltil- mesi miyokard dokusundaki nekrozun

yayılmasını önlemektedir. Bu amaçla kul-

lanılan plazminojen aktivatörlerin özellikle ilk saattlerde uygulanması ile ventriküler fonksiyonlar düzelmekte, enfarktüs sonrası

erken ve geç mortalite azalmaktadır.

Tromboliz, koroner açıklığın düzeltilme- sinde ba~arılı olduğunda bile, bir dereceye kadar bölgesel sol ventrikül (LV) dis- fonksiyonu yaygın görülen bir durumdur.

Bu rezidüel LV bozulması iskemik periyod süresince meydana gelen harabiyetin sonucu

olabildiği gibi reperfüzyon esnasındaki ha- rabiyete bağlı olma olasılığıda vardır (2).

İskemi ve reperfüzyon sonrası doku

hasarının olu~ mekanizmasında aktif olarak serbest oksijen radikalleri (SOR) ara~tırmak­

tadır. Reperfüze miyokardiyumda SOR'un

salınımı ve nötrofil birikimi reperfüzyon

hasarının mekanizmaların arasındadır. Yük- sek konsantrasyondaki oksijen, öncelikle ok- sijenden fakir dokulara ta~ınır (3). SOR

olu~umu, hücre membranında lipid peroksi- dasyonuna sebep olarak membrana zarar verir; Mitokondri ve sarkoplazmik retiku- lum etkileyerek geri dönü~ümsüz hasarın geli~mesine katkıda bulunur(4).

Lipid peroksidasyonu özellikle po- liansatüre yağ asitlerinin oksijene bağımlı yıkımı olup, daHanan bir zincir reaksiyo- nudur. MDA, bu reaksiyon sonucunda

olu~an ürünlerden biri olup, son zamanlarda lipid peroksiyonunun bir belirteci olarak

kullanılmaktadır(5-6).

Biz bu çalı~mada, AMI nedeniyle trom- bolitik tedavi almı~ ve almamı~ hastalarda MDA düzeylerini ve bu düzeylerle, erken ve geç LV fonksiyon parametrelerini kar~ıla~­

tırdık. Böylece tromboliz sırasındaki lipid peroksidasyonunun rezidüel hasarlı doku

miktarı ve fonksiyonun etkilerini katkıda bu- lunup bulunmadığını ara~tırdık.

GEREÇ VE YÖNTEM

Çalı~mamız lokalizasyon ve ya~larına bakılmaksızın Acil Servis'te akut miyokard enfarktüsü (AMI) tanısı alan 50 hastadan

olu~tu. Bu hastaların yarısı-na streptokinaz (SK) tedavisi uygulanırken, diğer yarısı ge- ciktikleri için bu tedaviyi alamadılar. SK alan hastaların 0,2,6 ve 24'üncü saatlerde, SK

almayanların ise sadece ilk ba~vurdukla­

rında bir kez malondialdehit (MDA) ölçümü için serumlar ayrılıp, saklan dı.

Hastalara standart olarak 150 mg asetil

(3)

SSK TEPECiK HAST DERG 1998 Vol.!! No.1-3

salisilik asit ve heparin verildL Bunun

yanısıra hemodinamik durumlarına göre

ağızdan veya parenteral deği~ebilen doz~

larda nitrat, dobutamin, amiodoron, MgSOı

infüzyonu, morfin veya

dolantin

ve

di- azepam 5 mg uygulandı. Bunun dışında ilaç verilmedi.

Tüm hastalarda taburcu olmadan önce miyokard infarktüsü sonrası 3. -5. gün arası

ve tabuı·cu olduktan 4 ay sonra sol ventrikül (LV) ölçümleri, 10 segmentte diskinezi, aki- nezi, belirgin_ hipokinezi ve hafif hipokinezi olmak üzere duvar hareketleri ve LV di- yastolik (E/ A,İVRT) parametreleri incelendi ve kaydedildi.

Ayrıca sağlıklı bir kontml grubunda MDA düzeyleri bakıldı. Sonuçlar deriendi ve varyans analizi yöntemi ile değer­

endirildi.

SONUÇ VE BULGULAR

Akut miyokard enfarktusü (AMI) tanısı

alan streptokinaz (SK) uygulanmayan 25 hastada..'l oluşan I. Grup, SK uygulanan 25 hastadan oluşm grup Il. Grup, 25 sağhkh kişiden oluşan grup III Grup olarak be- lirlendi.

Serum ortalama MiJA'Ian: ( gm/H)

GRUP O.Saat 2.Saat 6.Saat 24.Saat

1 29.9 30.7 30.8 30.0

2 38.8 60.7 55.6 36.4

3 1i'.5

Eko Doppler Ölçümleri Başlangıç:

- - - -

i. GRUP 2. GFlUP 3. GRUP

- - - -

FS 24.52 27.04 34

EF 44.80 51.04 65

E/A 1.28 0.92 1.56

LVd 49.68 mm 47.28 mm 45 mm

LVs 38.24 mm 37mm 32 mm

IVRT 81.32 msn 85.72 nısrı 72 rr.sn

R-R 791 msn 769.4msn 840 msn

FS : Fonksiyonel Kısalma

LVd : Diyastolik Sol Ventrikü! Çapı

IVRT : lzovolemik Gevşeme Zanıam EF : Ejeksiyon Fraksiyonu LVs : Sistali k Sol Ventdikiil Çapı

E/A:

R-R:

E!m ı.ıııııplı:ır Ö!çlimleri 4 Ay S !ll n m:

1. GRUP 2. GRUP

FS 26.05

EF 49.32.

E/A 1.12

LV d 50.41 mm

LVs 37.05 mm IVRT 84.77 msrı

R-R 804 msn

!.GRUP

Orta derece hipokinezi ileri derecede hipokirıezi Diskinazi ve Akinezi Ham hipokinezi ve normal

l<irıezi kue.urları:

27.96 52.29 0.85 49.25 mm 37:12 mm 87.25 msn 783.3 MSN

%52

%12

%12 o/o8

3.GRUP 34 45 1.56 45mm 32mm 72 msn 804 msn

4. Ay

"/.,40

%16

%20.

%24

li. GRUP Başlangıç 4. Ay

Orta derecede hipokinezi %56 %20 ileri derecede hipokinezi %i 2 %i 6 Diskinazi ve al\inezi '%i 2 %21 Hafif hipokinezi ve normal %20 %52

3 Gmp arasındaki MDA değerlerinin karşılaştırılması:

O. Saatte:

3 grup arasmdaki fark önemli (p=0.05) I. Grup ile H. Grup arasındaki fark önemsiz

I. Grup ile III. Grup arasındaki fark önemli (p=0.0164)

II. Grup ile

m.

Grup arasındaki fark önemli (p=0.002)

2. Saatte:

(4)

J SSK TEPECiK HOSP TURKEY 1998 VoLS No:l-3

3 Grup arasındaki fark önemli (p=0.05) I. Grup ile H. Grup farkı önemli (p=O.OU) H. Grup ile

m.

Grup farkı önemli (p=0.0002)

6. Saatte:

3 Grup arasındaki fark önemli (p=O.OS) I. Grup ile U. Grup farkı önemli (p=0.0238)

II. Grup ile HI. Grup arasındaki fark önemli (p=0.002)

24.Saatte:

3 Grup arasındaki fark önemli (p=0.05) L Grup ile IL Grup farkı önemsiz (p=0.74)

H. Grup ile III. Grup farkı önemli (p=0.048)

I. ve IL Grupta MI'nm lokalizasyonu ne- MDA Kıyaslandığında;

I. Grupta istatistiki olarak anlamsız ol- malda beraber ileri derecede hipokinezi, d.is- kinezi, akinezi olanlarda MDA daha yüksektL IL Grupta ise herhangi bir fark görülmedi.

TARTIŞMA:

Reperfüzyonun amacı iskemik sahanın

küçültülmesidir. İskemi sonrası miyokardi- yum hasarını sınırlamak gerekli olmakla bir- lekte, değiqik hayvan modellerinde de gös-

terildiği gibi reperfüzyonun bazı dezavan- tajlanda vardır. Reperfüzyonun bat,ılangıc­

ında büyük miktarda serbest oksijen ra- dikalleri (SOR)' nin olut,ıumu, miyokard do- kusunun geriye dönü~ümsüz peroksidatif

zararının en azından bir bölümünden so- rumlu tutabilir. Bu konuyla ilgili çalı~mal­

ann bir çoğunda SOR ile ilgili doku

zararının saptanması, lipid peroksidasyo- nunun göstergesi kabul edilen malondial- dehit (MDA)'in izlenmesi ile yapılmaktadır

Kontrol grubu ile kıyaslandığında, ate-

24

roklerozlu hasta grubunda MDA 'nin be- lirgin yüksek bulunduğu bildirilmiştir (8).

Literatür ile uyumlu olarak çalı~marnız­

daki 3 grup arasındaki MDA ortalamaları farkı akut mi yokard enfarktüs (AMI) 'lü has- talardan olu~an I. ve IL Grup lehine istatistik sel olarak anlamlı bulundu. (p=0.0164, p=0.0002) Ayrıca MDA ortalamalan farkı da istatistiksel olarak anlamlıydı.

6. Saatte iki grup arasındaki anlamlılık

devam eUi(p=0.02).

24. Saatte I. veli. Grup arasmda istatistiki

anlamlılık yoktu.

İlk saatlerde MDA 'nın zirve yapması

etkin reperfüzyonun bu saatlerde olduğunu düşündürmektedir.

Çah~mamızdaki amacımız, trombolitik tedavi sırasıurda geli~en reperfüzyon hasa- nndan sorumlu tutulan lipid peroksidas- yonunun bir göstergesi olan MDA düzeyle- rini zamana bağlı takip ederken; Trom- bolitik tedaviye bağlı reperfüzyon hasarının

sol ventrikül (LV) sistolik ve diyostolik fonk- siyonlan üzerindeki erken ve geç etkilerinin MDA ile ilişki gösterip göstermediğini araştumakh. Bu nedenle hastaların başlan­

gıçta ve 4 ay sonraki LV sis to lik ve di- yostolik parametreleri ölçüldü. MDA or- talama değerleri ile başlangıç ve 4 ay son- raki LV sistolik ve diastolik paramatreleri

arasında istatistiksel anlamlı fark bu-

lunamadı.

Reperfüzyonun özellikle ilk saatlerinde organizma için zararlı olan lipid peroksi- dasyonunnun büyük miktarda olduğu gös-

terilmit,ıtir (2-8). İnvivo ve invitro çalış­

malarda oksijen metabolitlerinin mi- yokardiyal fonksiyonları bozduklan göste-

rilmiştir Çalışmamızda istatistiki an-

lamlılık düzeyinde olmamakla birlikte trom- bolitik tedavi alan grupta sonuçlar daha iyiydi. Ancak buna uygun olarak MDA se- viyesi daha yüksek olanlarda prognoz

kötüleşmesi ile kar~ılaşmadık.

Tromboliz koroner açıklığın düzeltil- mesinde ba~anlı olduğunda bile, bir de~

receye kadar bölgesel LV disfonsiyonu yay-

gındır. Bu disfonksiyon kısmen düzelebilir.

(5)

SSK TEPECiK HAST DERG 1998 VoUl No.i-3

Fakat bölgesel disfonksiyonun bir bölümü aylar sonra bile sebat etmiştir. Rez:idüel LV

bozulması iskemik·.·· dönemdeki hfrabiyete

bağlı olabilir. Fakat reperfüzyon sırasındaki hanıbiyetten de kaynaklanmaktadır. Çünkü iskemi süresince SOR oluşumunun re- perfüzyonun ilk saatlerindeki düzeyi ile

karEjılaştmldığmda çok düşük düzeylerde

KAYNAKLAR

1. Iliçin G, Ünal S, Biberoğlu K, Alcıılın Ş, Sü/eyrmınlııı­

G. Temel İç Hastalıkları; 1996; 322.

2. Davies SW, R.aııjadayalmı K, Wiclıens DG, Dor-

nwndıJ TL, Timmis AD. Lipid perokxidation associated witlı

successjiı/1 tlıromlıolysis. tımcet; 1990.; 335:.71-43.

3. Wa/ıle KW], Rice-E-vıms C, Brııckdorfer KR. Lipids, li- pop rolcins and antioidants in cardioı:ıascular dysftmdion.

Cıırdioı:ıarscular Dysfımc tioıı 1990: 18.

4. Bmumua/d E. Heartlı DiseaseA Textbook ofCar- diovascular Medicine. 1992

5. Bal/ogi-Pardony G. Richter J, Koltai M. Is malondial-

delıyde a nwrker of tlıe effect of oxygen free radicals in rat he-

art/ı tissue? Basic Researclı Carıliol. 1991 ; 86 : 226- 72.

6. Plackta H, Bartnikowska E, Obara JL Lipid peroxides in blood from patients witlı atherosclerosis of coroniary and

perplıeml nrteries. Clinica Chimica Actıı. 1992; 211 : 101- 112.

25

olduğu gösterilm~tir (2)0

Büyük yararlari ol<mlk; İyi reperfüze olan . hastalarda .daha. önceki çahşn1ala:r

(2;10) MDA düzey artışıının daha anlamlı olduğunu göstermiştir. Çalışmamızda MDA düzey!e:rinin diyastolik fonksiyon kıstasla:n,

LV ölçümleri, kinezi kusurlan ile. bağl<'ınbb olmadığını diişündümıektedi:r.

7. Giardina B, Penco M, l.P.zmricma G, Effectiveness of

tlırımıbolysis is associated witlı acute myocardial infan:'i.ion.

Am 1 Cardiol. 1993; 71 : 788-93.

8. Di Pıiem; D, Tavazzi B, Lazmriona G, Giardma B.

Malcmdialdelıyde is a bioehemica! marker of pro:tidatwe da- mage in iso/ated reperftısed rat heart ; Moleı:ıalıır ı:md Cel- lıılıu BiodıemistnJ-1992; 116: 193-6.

9. Bell D, Jacksdn M, Nicolli Sf. Inflaımııatmy response,

neııtmfil actimtion and free. mdica/ production after acute myocardial infardian.: effect of thmmbolytic treatment. Br Hearl j. 1990; 63 : 82c7.

10. Andersoıı. JL, Ktıragousnis LA, Gıliff RK. Me-

taaruılysis of ftve reported studies on fhe ımliatioıı of eady

cororıary pofencıJ grades · wiflı morlality and oufcmnes ajter acute myocardia/ irıfarction. Am J Cardiol. 1996; 178(1) :

1~8.

Referanslar

Benzer Belgeler

(21) determined the potential diagnostic value of circulating miRs as novel early biomarkers in 332 patients suspected of having ACS on admission to the emergency department in

Objective: The present study aims to investigate whether the addition of homocysteine level to the Global Registry of Acute Coronary Events (GRACE) risk score enhances its

Considering these results, we suggest that hepcidin could not be use as a marker of myocardial necrosis in acute phase such as troponin in patients with NSTEMI, since increasing

Brain natriuretic peptide levels were higher (p=0.003 for basal BNP and p&lt;0.001 for one month BNP) in patients developing symptomatic heart failure during follow-up irrespective

Prognostic and predictive role of [18 F]fluorodeoxyglucose positron emission tomography (FDG-PET) in patients with unresectable malignant pleural mesothelioma (MPM)

Conclusion: Elevated admission BNP level is an indepen- dent predictor of angiographic no-reflow, acute heart fail- ure, and mortality in STEMI patients during in-hospital peri-

The aim of the present study was to investigate the sig- nificance of the GRACE score for acute kidney injury (AKI) in patients with cardiogenic shock (CS)–ST elevation myocardial

When compared to healthy controls, there was a statistically significant decrease in serum basal PON1, stimulated PON 1 levels (p &lt;0.001) and a significant increase in serum