• Sonuç bulunamadı

‘KİST’ ler, küresel ve balon şeklinde, merkezden çevreye doğru genişleyerek büyüyen, epitelle döşeli, bağ dokusu kapsülüyle çevrili, sıvı veya yarı katı kıvamda materyalle dolu patolojik yapılardır.

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "‘KİST’ ler, küresel ve balon şeklinde, merkezden çevreye doğru genişleyerek büyüyen, epitelle döşeli, bağ dokusu kapsülüyle çevrili, sıvı veya yarı katı kıvamda materyalle dolu patolojik yapılardır."

Copied!
112
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

‘KİST’ ler, küresel ve balon

şeklinde, merkezden çevreye

doğru genişleyerek büyüyen,

epitelle döşeli, bağ dokusu

kapsülüyle çevrili, sıvı veya yarı

katı kıvamda materyalle dolu

patolojik yapılardır.

(2)

Çene ve çevre doku kistleri

 Odontojenik kistler

 Gelişimsel bozukluğa bağlı kistler

 Santral (intraoseöz) gelişimsel odontojenik kistler

 Parosteal (periferal) gelişimsel kistler

 İltihapsal kistler

 Non-odontojenik kistler

 Psödokistler (yalancı)

 Yumuşak doku kistleri

(3)

Çene kistlerinin sınıflaması (epitelli) WHO,1992

 Gelişimsel bozukluklara bağlı kistler

 Odontojenik

 Non-odontojenik

 İltihapsal kistler

(I.R.H.Kramer,J.J.Pindborg,M.Shear:histological Typing of

Odontogenic Tumours)

(4)

Kist sınıflaması

(WHO,1992) Gelişimsel kistler

Odontojenik kistler

Keratokist (primordiyal) kist

 Dentigeröz (foliküler) kist

 Erupsiyon kisti *

 Lateral periodontal kist

 Glandular odontojenik kist

 Gingival kist (Epstein incileri)*

 Yetişkinin gingival kisti*

(5)

Kist sınıflaması WHO,1992

Gelişimsel kistler

non-odontojenik kistler

- nazopalatin (insiziv) kanal kisti - nazolabial (nazoalveolar) kist

İltihapsal kistler

radiküler kist

- apikal ve lateral - rezidüel

(6)

ODONTOJENİK KİSTLER ( WHO, 2017 )

(7)

Odontojenik kistler, çeneler içindeki odontojenik epitel

artıklarının farklılaşmasıyla gelişir.

Farklılaşma gelişimsel veya enflamasyon kaynaklıdır.

Odontojenik epitel artıkları,dişi

oluşturan epitelin kalıntıları veya

mine organının kendisinden gelişir.

(8)

Dişi oluşturan epitelden artık kalan dokular

 Serres epitel artıkları (dental lamina)

keratokist (primordial), glandüler, periodontal, gingival kistler

 Mine epitel artıkları (mine organı)

dentigeröz, erüpsiyon, paradental kistleri

 Malessez epitel artıkları (Hertwig kök kılıfı)

radiküler kist

(9)

Kistlerin genel belirtileri

 Küçük kistler asemptomatiktir

 Büyürken önce çene sonra yüzde şekil bozukluğu oluşturur

 Palpasyonda önce krepitasyon sonra flüktüasyon alınır

 Komşu dişlerde malpozisyona neden olur

 Vensan belirtisi gösterir

 Aşırı büyüdüğünde patolojik kırıklara yol açar

 Üst çenedekiler sinüsü iterek daraltırlar

 Üst santralden oluşan gerber çıkıntısı oluşturur

 Enfekte olduklarında odontojenik enfeksiyonun

tüm belirtilerini verir.

(10)

DENTİGERÖZ KİST

(11)

Dentigeröz kist

folliküler kist

 Gömülü veya sürmemiş bir dişin kronunu çevreleyen, onunla birlikte olan osteolitik santral bir lezyondur .

 Gelişimsel odontojenik kistlerin en sık, odontojenik kistlerin ikinci sıklıkta

görülenidir.

(12)

Dentigeröz kist

etioloji ve histogenez

 Patogenezi belli değildir

 Kron gelişiminden sonra incelmiş (reduced) mine epiteli ile diş kronu arasında sıvı

birikmesi ile oluşur.

 Lezyonu oluşturan hücrelerin, dental

folikülün ‘incelmiş mine epiteli’ olduğu

düşünülür.

(13)

Dentigeröz kist

klinik

 Adolesan ve genç erişkinlerde

 Erkeklerde daha sık

 Sırasıyla mandibular 3.molar, maksiller molar, maksiller kanin dişler bölgesi

 Agresiv gelişim potansiyeli

 Gelişmesi sırasında kist genel belirtileri

(14)

Dentigeröz kist

radyoloji

Anlamlı ancak spesifik değil

Sürmemiş diş kronu etrafında uniloküler radyolüsent

Etrafında ince sklerotik bant

Kron-radyolüsent görüntü ilişkisi

Santral:kronu içine alır

Lateral:kronun lateralinde konumlanır

Sirkümferansiyel:kök kısmını da içine alır

Gömülü diş yer değiştirir

Komşu dişlerde kök rezorpsiyonu görülebilir

Kron çevresindeki 0,5cm’den küçük olanlar kist(-)

(15)

Dentigeröz kist

ayırıcı tanı

 Odontojenik keratokist

 Adenomatoid odontojenik tümör

 Santral mukoepidermoid karsinoma

 Unikistik ameloblastoma

*Kesin tanı için histolojik inceleme gereklidir

(16)

Dentigeröz kist

histoloji

 Birkaç sıralı nonkeratinize çok katlı epitel

Ara sıra silialı

Bazen yüzeyde fokal keratinizasyon

 Kist duvarı gevşek fibrokonnektif doku

 Epitel içinde fokal müsinöz epitel

 Bağ dokusu içinde sebaseöz hücreler

**Nadiren epitel neoplastik transformasyon gösterir ve

bu zeminden ameloblastoma,skuamoz hüc. Ca gelişir

(17)

Dentigeröz kist tedavi

 Enükleasyon ve küretaj

 Marsüpyalizasyon

(18)

Erüpsiyon kisti

 Dentigeröz kistin yumuşak doku içindeki şeklidir

 Alveolün yumuşak dokusu içinde sürmekte olan dişin dental follikülü ile kronunun

seperasyonu sonucu

(19)

Erüpsiyon kisti klinik

 Genellikle çocuklarda

 Sürmekte olan süt dişi ,arasıra da daimi diş kronu etrafında

 Mandibular molar ve maksiller ön dişlerde daha sık

 Gingival mukozada yumuşak, translüsent şişlik

 Yüzeyel travmaya maruz kalanlarda kist içinde

kan birikmesi sonucu ‘erüpsiyon hematomu’

(20)

Erüpsiyon kisti tedavi

 Genellikle tedaviye gerek yok

 Kendiliğinden rüptüre olur

 Eğer olmazsa, dişin erüpsiyonuna izin

verecek şekilde (tavanı açılacak) basit

eksizyon

(21)

Lateral periodontal kist

 Sürmüş ,vital diş kökünün lateral

yüzeyinde lokalizedir (pulpa nekrozuyla sonuçlanan travma veya çürük yoksa)

 5. ve 6. dekat

 Erkek/kadın = 2/1

 Mandibular premolar-kanin-kesici arasında

 Bazen şişlik oluşturabilir

(22)

Lateral periodontal kist etiyoloji ve histogenez

 Sürnümerer dişin primordial kisti

 Lateral dentigeröz kist (dişin sürmesine izin verecek kadar yavaş gelişen)

 Malessez epitel artıkları

 Dental lamina

(23)

Lateral periodontal kist radyoloji

 Diş kökünün lateralinde radyolüsent

 Boyutuna bağlı olarak oval veya yuvarlak nadiren multiloküler(Bortryoid odon. kist)

 Genellikle sklerotik periferal sınır

(24)

Lateral periodontal kist ayırıcı tanı

 Benzer radyolüsent lezyonlardan ayırıcı klinik belirti ve semptomları olmadığından agresiv lezyonları histolojik muayene ile ayırmak gerekir.

 Unikistik ameloblastoma

 Eozinofilik granuloma

 Odontogenik keratokist

 Supernumere dişin primordial kisti

(25)

Lateral periodontal kist histoloji

 İnce ,nonkeratinize kuboidal veya çok katlı yassı epitel

 Epitel hücrelerinin bazıları şeffaf nukleuslu

 Kist duvarı ince fibrokonnektif dokudan

 Duvarda inflamasyon yoktur

(26)

Lateral periodontal kist tedavi

 Dişin pulpası vital olduğunda dişi çekmeksizin kistin enükleasyonu

 Tam olarak çıkarıldığında rekürrens görülmez

 Botryoid olan nüks edebilir.

(27)

GLANDULER ODONTOJENİK KİST

 Radyolojik olarak çoğunlukla multiloküler ve

üzüm salkımı gibi RL lezyon izlenir, çevresinde sklerotik hat bulunur ve kemikte ekspansiyon oluşturabilir.

 Çenelerin diş bulunan bölgelerinde, özellikle

mandibulada santral ve lateral dişler bölgesinde görülür. Maksillada olanlar da anterior

yerleşimlidir.

(28)

GLANDULER ODONTOJENİK KİST

 Genellikle asemptomatik olup bazen büyük boyutlara ulaşabilir.

 Kortikal kemiği dekstrükte edip, mukoza altında fluktuan ekspansif lezyon

oluşturabilir.

(29)

GLANDULER ODONTOJENİK KİST

 Kist çok katlı yassı epitel ile döşelidir ve epitelin yüzeyinde asidofilik, kolumnar, kuboidal ve silyalı hücreler yer alır. Bu

hücreler lümene doğru papiller kabarıklar yapabilir.

 Yüzey epiteli içinde müsin pozitif GOBLET

hücreleri ve mikrogland yapılar izlenebilir.

(30)

GLANDULER ODONTOJENİK KİST

 Tedavisinde enükleasyon yapılır.

 Geniş rezeksiyon öneren de vardır.

 Prognozu iyidir.

 Nadir görülür.

 Nüks görülür.

 Özellikle büyük boyutlar ulaşanlarda nüks

sıktır.

(31)

Bebeklerin gingival kisti

bebeklerin dental lamina kisti

 Parosteal (periferal) kistlerdir

 Palatal veya alveolar mukoza lamina propriası içinde

 Dental lamina artıklarından (serre artıkları)

(32)

Bebeklerin gingival kistleri

 Tek veya çok sayıda

 Alveolar sırtı örten mukoza veya sert ve yumuşak damak birleşimine yakın olarak median rafe’de

 Küçük, kremsi beyaz şişlik

 Spontan rüptür sonucu hızlı iyileşme

 Epstein incileri:midpalatal rafe(nonodon.)

(33)

Yetişkinlerin gingival kisti

 Serbest ve yapışık gingivada arasıra da gingival papillada lokalize (parosteal)

 Histogenez:

 Serre kalıntıları

 Mukoza epitelinin travmatik implantasyonu

 40’lı yaşlarda

 Bukkal tarafta,1cm’den küçük şişlik

 Radyolojik belirtisi genellikle yok

 Enükleasyon, rekürrens görülmez

(34)

ODONTOJENİK

KERATOKİST

(35)

ODONTOJENİK KERATOKİST

2017 sınıflamasında tekrar kist sınıfına alınmıştır.

Daha önceden PRİMORDİAL KİST tanımı da kullanılmıştır. Dişin sert dokularının gelişimi

öncesi dönemde oluştuğu için, dişlerin germlerinin olması gerektiği yerde olan ve beraberinde diş

bulunmayan kistler bu şekilde adlandırılmıştır.

Daha sonra dişlerle birlikte görülmesi, keratinize epitel ile döşeli olması, agresif davranması ve

yüksek nüks oranları nedeniyle keratokist terimi

tercih edilmiştir.

(36)

Odontojenik keratokist

Çenelerin ince, frajil orta veya

parakeratinize çok katlı skuamoz epitelle

örtülü, lümeni kremsi, kazeöz keratin

kümesiyle dolu santral destrüktif

lezyonudur. Diğer kistlere göre daha

agresiv ve nüks etme eğilimi fazladır (%5-

60)

(37)

Odontojenik keratokist

Özellikleri

 Agresif klinik

 Yüksek rekürrens

 Neoplastik potansiyel

 Tümör olarak da kabul edilmektedir.

(38)

Odontojenik keratokist etyoloji ve patogenez

 Dental lamina ve bunun artıklarından,

 Oral epiteli kaplayan genişlemiş bazal

hücrelerden kaynaklanır.

(39)

Odontojenik keratokist

klinik

 Gelişimsel odontojen kistlerin %10’nu oluşturur

 Erkek/kadın=3/2

 20-30, 50-70 yaşlarda

 Mand./mak=2/1

 Posterior korpus ve ramus

 Maksiller kanin ve 3. molar dişler

(40)

Odontojenik keratokist

klinik

 Kemik ekspansiyonu veya enfekte oluncaya kadar semptomsuzdur

 Diğerlerine göre daha fazla enfekte olur

 Hacminden beklenmeyecek kadar az çene ekspansiyonu gösterir (uzunlamasına büyür)

 Multipl olabilir

 ‘Basal cell nevus syndrome ile birlikte

görülebilir.

(41)

Odontojenik keratokist

radyogafi

 Genellikle iyi sınırlı, etrafında ince sklerotik bant bulunan, uniloküler radyolüsent

 Bazen multiloküler görüntü verebilir

 Sürmemiş bir dişin kronu ile ilişkili görülebilir (%25-40)

 Beraberindeki diş köklerinde rezorpsiyon

görülmesi diğer odontojenik kistlerden daha

azdır.

(42)

Odontojenik keratokist

ayırıcı tanı

 Epitelde keratin varlığı

 Kist sıvısında protein içeriği

 Yüksek mitotik aktivite

(43)

Odontojenik keratokist

ayırıcı tanı

 Ameloblastoma

 Dentigeröz kist

 Santral dev hücreli granuloma

 Odontojenik miksoma

 Anevrizmal kemik kisti

 Travmatik kemik kisti

 Rezidüel kist

*kesin tanı histopatolojik muayene

(44)

Odontojenik keratokist

mikroskopi

 6-8 hücre dizili ÇKYE ile döşeli, frajil ve 6-8 hücre dizili ÇKYE ile döşeli, frajil ve altındaki konnektif dokuya gevşek olarak altındaki konnektif dokuya gevşek olarak

tutunmuştur tutunmuştur

 Fibröz duvar incedir (liften fakir kollojen bağ Fibröz duvar incedir (liften fakir kollojen bağ dokusu) dokusu)

Bazal hücre tabakası koyu boyanır Bazal hücre tabakası koyu boyanır

(45)

Odontojenik keratokist

mikroskopi

 Epitelde retepegler düzgündür (enfeksiyon Epitelde retepegler düzgündür (enfeksiyon yoksa)

yoksa)

 Epitelde kist duvarına doğru Epitelde kist duvarına doğru tomurcuklanmalar

tomurcuklanmalar

 Kist duvarı içinde Kist duvarı içinde uydu kistler uydu kistler ve ve immatür od.ep.

immatür od.ep.

(46)

Odontojenik keratokist

mikroskopi

 Epitel Epitel hiperparakeratoz hiperparakeratoz (daha agresiv) veya (daha agresiv) veya hiperortokeratoz

hiperortokeratoz gösterir. gösterir.

 Parakeratotik Parakeratotik tipte kist duvarında tomurcuk tipte kist duvarında tomurcuk şeklinde yapılar vardır. Bu tomurcuklar

şeklinde yapılar vardır. Bu tomurcuklar displastik ve diskeratotik özellikler

displastik ve diskeratotik özellikler gösterebilir.

gösterebilir.

 Bu tipte Bu tipte uydu (satellite) kist uydu (satellite) kist oranı yüksektir. oranı yüksektir.

 Ortokeratinize Ortokeratinize OK ler mononükleerdir. OK ler mononükleerdir.

(47)

Odontojenik keratokist

rekürrens nedeni

Rekürrensin nedeni; tam olarak

çıkarılamayan kist epiteli artıklarıdır;

 Epitel ince ve narin

 Kistin fibröz duvarında uydu kistler

 Epitel agresiv proliferatif aktiviteye

sahip

(48)

Odontojenik keratokist

tedavi

 Enükleasyon

 Marsüpyalizasyon ve ardından küretaj

 Kimyasal koterizasyon(Carnoy solüsyonu ile) ve küretaj

 Kriyocerrahi

 6-8 yıl takip

 Parakeratinize tipte nüks daha fazla

(49)

ODONTOJENİK KERATOKİST

 Bu kistlerde enükleasyon ve çevre dokuların küretajı uygun tedavidir.

 Nüks oranı %5-60

 Mandibula posterioru ve ramusta ulaşım güçlüğü nedeniyle nüks daha fazladır. Her nüksten sonra rekkürens olasılığı artmaktadır.

 Prognozu iyidir, nadiren yassı epitel hücreli karsinom gelişebilir.

 Multiloküler ve büyük boyutlara ulaşan keratokistlerin radyolojik ve klinik görünümleri ameloblastom başta olmak üzere odontojenik tümörlere benzeyebilir.

 Bu lezyonların ayırıcı tanıları operasyondan önce

yapılmalıdır.

(50)

ODONTOJENİK KERATOKİST

Keratokistlerde rekkürens sebepleri;

 İlk kist ile bağlantılı

olmayan dental lamina artıklarının oluşturdukları de novo kistler,

 Kistin rahat enükle edilmesini engelleyen frajil kist duvarı,

 Uydu kistlerin varlığı.

TEDAVİSİ

 Birincil tedavi

enükleasyon ve küretaj.

 Kist sınırından 5mm uzaklıkta küretaj.

 Büyük boyutlu kistlerde ve özellikle genç hastalarda marsupyalizasyon ve

sonrasında küretai.

 Kimyasal koterizasyon ve küretaj (CARNOY

SOLUSYONU)

(51)

Basal cell nevus syndrome Gorlin-Goltz Sendromu

 Otozomal dominant geçişli herediter

 Daha çok gençlerde

 Birçok anomaliyle birliktedir

 OK tanısı alan hastaların %5-7’si

sendromun parçası

(52)

ODONTOJENİK KERATOKİST

Multiple keratokistlerin görüldüğü GORLİN SENDROMU;

otozomal dominant geçişli TGF’in epitel üzerindeki

kontrolünün azaldığı(PTCH gen mutasyonu) bir hastalıktır.

Deride çok sayıda epidermal kist, palmoplantar çukurluk ve pitler ve bazal hücreli karsinom başta olmak üzere çok sayıda deri tümörleri görülür.

Bifid kotlar(3.,4.,5. kotlar), kifoskolyoz, mental retardasyon, beyinde falks kalsifikasyonu, korpus kallozum disgenezi veya agenezi, artmış medullablastoma, rabdomiyom ve over fibroması risk, serebellum tentorium kalsifikasyonu, sellada köprüleşme, frontal sinüs havalanmasında azalma, beyin ventriküllerinde asimetri ve dilatasyon vardır.

Bu hastalarda kafa çapı artmış, alınları çıkık ve geniş,

oküler hipertelorizm ve büyük mandibula görülür.

(53)

BCNS’da görülen anomaliler

Nörolojik: mental retardasyon, hidrosefali, medulloblastoma

Oftalmik: hipertelorizm, konjenital körlük

Seksüel: erkekte hipogonadizm, kadında ovarial tümörler

Dermal: dermoid kist, bazal hücreli

karsinoma, ,deride küçük kalsifikasyonlar

İskeletsel: vertebra anomalileri, bifid rib, kyphoscoliosis, metakarpal anomaliler

Dental: multiloküler ve multiple odontojenik

keratokistler, mandibuler prognatizm

(54)

NONODONTOJEN KİSTLER

(55)

NONODONTOJEN KİSTLER

Diş oluşturma potansiyeline sahip olmayan ektodermal artıklardan (odontojen olmayan) oluşur.

 1-Nazopalatin kanal kisti (İnsisiv kanal kisti)

 2-Nazolabial kist

(56)

NONODONTOJEN KİSTLER

nazopalatin kanal kisti (insisiv kanal kisti)

 Embriyodaki nazopalatin kanalın epitel artıklarından gelişir

 Bu grup içinde en sık görülenidir

 5. dekatda daha sık görülür

 Kemik tutulumu olmaksızın gelişen tipi

’insisiv papilla kisti’dir

(57)

İnsisiv kanal kisti

 Büyük boyutlara ulaşmaz

 Santral dişlerin arka mukozasında şişlik

 İlgiliymiş gibi görülen dişler vital

 Sıklıkla direne olur, tuzlu tat duygusu

alınır.

(58)

İnsisiv kanal kisti

 Santral diş kökleri arasında radyolüsent alan

 Yuvarlak veya oval ( bazen kalp şeklinde )

 Geniş bir foramen insisivumun küçük bir kisten ayırdedilmesi zor olabilir

( foramenin en geniş çapı: 6mm )

(59)

Nazolabial kist

(nazoalveolar kist)

 Medial nazal ve lateral nazal uzantıların

birleşmesinden arta kalan veya nazolakrimal kanala ait epitel artıklarından geliştiği

düşünülür

 Yumuşak doku kistidir (radyografta görüntü vermez bazen kemikte depresyon alanı

gösterebilir)

 K/E=3/1, 40-60 yaşlarda, arasıra çift taraflı

(60)

İLTİHAPSAL KİSTLER

(61)

İLTİHAPSAL KİSTLER

 Radiküler kistler

 Apikal

 Lateral

 Rezidüel kistler

(62)

İNFLAMATUAR ODONTOJENİK KİSTLER (2017)

Radiküler Kist

Kollateral İnflamatuar Kist

(63)

Radiküler kist

Sürmüş non-vital diş kökünde apikal veya lateral ilişkide

Malessez epitel artıklarından

(64)

Radiküler kist

 Kist gelişimini yönlendiren faktörler

 Epitelin proliferasyonu

 Kist sıvısının hidrostatik basıncı

 Çevre kemiğin

rezorpsiyonu(prostoglandinII-I)

(65)

Radiküler kist

klinik

 Odontojenik kistlerin en sık görüleni

 20-60 yaşlar arasında

 Erkek/kadın=2/1

 Mak./mand=3/1

 Mak.Anteior, posterior,man.post., man.,ant,

 İlişkili diş non-vital

 Genellikle asemptomatik

 Enfekte olduğunda belirti verir.

(66)

Radiküler kist radyoloji

 Dişin apeksinde yuvarlak radyolüsent

 Çevrede ince radyoopak sınır

 Küçük lezyonlar periapikal granulomdan ayırdedilemez

 Büyük boyuta ulaşanda kök rezorpsiyonu görülebilir

(67)

Radiküler kist ayırıcı tanı

 Periapikal granulom

 Periapikal skar

 Periapikal semento-oseöz displazi

(68)

Radiküler kist histoloji

 Çok katlı yassı epitelle döşeli

 Duvarı çok damarlı hiperplastik konnektif doku

 PMN lökosit, lenfosit, plazma hücreleri, russel cisimcikleri

 Kist sıvısı kollesterin kristalleri içerir

(69)

Radiküler kist tedavi

 Küçük çaplı ve anterior dişlerle ilişkili olanlarda apikal rezeksiyon +

enükleasyon

 Büyük olanlarda diş çekimi + enükleasyon * Kistin tam enükleasyonu rezidüel kist

oluşumunu engeller

(70)

KOLLATERAL İNFLAMATUAR KİST

Radiküler kistler dışındaki

inflamatuar kistler, KOLLATERAL

İNFLAMATUAR KİSTLER başlığı

altında toplanmıştır.

(71)

KOLLATERAL İNFLAMATUAR KİST

 Radiküler kistler dışındaki inflamatuar kistler, KOLLATERAL İNFLAMATUAR KİSTLER başlığı altında toplanmıştır.

PARADENTAL KİST alt 20 yaş

bölgesindeki kistlerdir.

(72)

KOLLATERAL İNFLAMATUAR KİST

 Erüpte olmuş 1. ve 2. molar dişlerin

bukkalinde yer alan kistlere, BUKKAL

BİFURKAYON KİSTİ denir.

(73)

REZİDÜEL KİST

 Daha önce çekilmiş dişin yerinde kalan bir kist

 Ayırıcı tanı:

 hemangioma,

 Unikistik ameloblastoma

 Adenomatoid odontojenik tümör

 Neurilemma

 Tedavi: enükleasyon

(74)

Epitelsiz çene kistleri

(psödokist-yalancı kist)

(75)

Epitelsiz çene kistleri

(psödokist-yalancı kist)

 Soliter kemik kisti (travmatik kemik

kisti, basit kemik kisti, hemorajik kemik kisti)

 Stafne kemik kisti

 Anevrizmal kemik kisti

(76)

TRAVMATİK KEMİK KİSTİ TRAVMATİK KEMİK KİSTİ

BASİT KEMİK KİSTİ, HEMORAJİK BASİT KEMİK KİSTİ, HEMORAJİK KEMİK KİSTİ, EKSTRAVAZASYON KEMİK KİSTİ, EKSTRAVAZASYON

KİSTİ, SOLİTER KEMİK KİSTİ olarak KİSTİ, SOLİTER KEMİK KİSTİ olarak

da bilinmektedir.

da bilinmektedir.

(77)

Travmatik kemik kisti

 Meydana gelişi bilinmemekle birlikte fraktür oluşturmayacak düzeydeki travma

 Genellikle asemptomatik

 Aspirasyonda hava

 Diş kökleri arasına giren radyolüsent alan

 Dişler vital, diş köklerinde rezorpsiyon yok

 Tedavi: havalandırma

(78)

TRAVMATİK KEMİK KİSTİ

Gerçek bir kist değildir. Gerçek kistleri çok iyi taklit ettiği için bu isim ile anılır.

Lezyonun sebebi bilinmemektedir.

Bununla beraber travmaya karşı bir

cevap olduğu tartışılmaktadır. Travma sonrası hemorajinin oluşturduğu

pıhtının organize olup kaldırılamaması

sonucu likefiye olarak bölgede boşluk

olması ile meydana geldiği bilinir.

(79)

Genellikle ağrısız ve semptomsuzdur. Ara Genellikle ağrısız ve semptomsuzdur. Ara sıra ağrı veya hissizlik olabilir. Etkilenen sıra ağrı veya hissizlik olabilir. Etkilenen

bölgedeki dişler vitaldir, ancak nonvital dişler bölgedeki dişler vitaldir, ancak nonvital dişler

de bildirilmiştir. Bunlar sekonder olarak de bildirilmiştir. Bunlar sekonder olarak

devitalize olmuş dişlerdir.

devitalize olmuş dişlerdir.

Bir çok lezyon rutin radyografik muayene Bir çok lezyon rutin radyografik muayene sırasında keşfedilir. İğne aspirasyonunda sırasında keşfedilir. İğne aspirasyonunda

ürün yoktur, bu yöntemde bir şey elde ürün yoktur, bu yöntemde bir şey elde

edildiğinde genellikle saman rengi birkaç edildiğinde genellikle saman rengi birkaç

mililitre sıvı elde edilir.

mililitre sıvı elde edilir.

Kistin epiteli yoktur. Kavite boştur, bazen Kistin epiteli yoktur. Kavite boştur, bazen biraz kan pıhtısı bulunur.

biraz kan pıhtısı bulunur.

(80)

Lezyon gençlerde radyografik olarak iyi sınırlı Lezyon gençlerde radyografik olarak iyi sınırlı radyolusensi olarak kendini gösterir.

radyolusensi olarak kendini gösterir.

Radyolüsensi kökler arasına girer ancak Radyolüsensi kökler arasına girer ancak

dişlerde lamina dura kaybı yoktur.

dişlerde lamina dura kaybı yoktur.

(81)

Belirsiz bir kortikal expansiyon meydana gelebilir, Belirsiz bir kortikal expansiyon meydana gelebilir, en çok da bukkal yöndedir. Ancak genel olarak

en çok da bukkal yöndedir. Ancak genel olarak kortikal expansiyon yapmadığı söylenir.

kortikal expansiyon yapmadığı söylenir.

Patolojik kırık görülmez. Patolojik kırık görülmez.

Tedavi; Tedavi; kaviteyi açıp havalandırmaktır, kavite kaviteyi açıp havalandırmaktır, kavite

kanatılır, yıkanıp dikilir. Tedavi edilmese de olur, ileri kanatılır, yıkanıp dikilir. Tedavi edilmese de olur, ileri yaşlarda kaybolur diyenler de vardır.

yaşlarda kaybolur diyenler de vardır.

(82)

 Ayırıcı tanısı Ayırıcı tanısı ; ;

 periapikal kist, periapikal kist,

 santral dev hücreli granuloma, santral dev hücreli granuloma,

 ameloblastoma, ameloblastoma,

 odontojenik mixoma, odontojenik mixoma,

 eoznofilik granuloma, eoznofilik granuloma,

 fibröz diplazi fibröz diplazi

(83)

Stafne kemik kisti

 Tükrük bezi artıklarından oluşur

 Mandibula lingual yüzünde, inferior alveoler kanalın altında lokalize, angulusun önünde

 Asemptomatiktir. Patoloji değildir.

 İyi sınırlı, oval, radyolüsent, zımbayla delinmiş gibi

 Erişkinlerde görülür, şikayet yoktur.

 Tedaviye gerek yok, takip edilir.

(84)

Anevrizmal kemik kisti

 Kan ile dolu boşluk, etrafı epitelsiz fibröz doku ile çevrili

 Travma sonucu veya vasküler malformasyon olabilir?

 Genç yetişkinlerde

 Mandibular molar ve ramus bölgesi

(85)

ANEVRİZMAL KEMİK KİSTİ

• Kemik kortexinde genişleme yaptığı için

yüzde şişlik yapabilir. Genellikle ağrı şikayeti vardır ve şişlik bölgesi palpasyonda hassastır.

Kortex incelmesine rağmen açılmaz ve periost korunmuştur. Parestezi ve basınç hissi olabilir.

• Bu lezyonda aspirasyon, biopsi öncesi önerilen bir uygulamadır, venöz kan gelir.

Palpasyonda krepitasyon olabilir.

• Tedavi küretajdır.

(86)

Ağız çevresinin yumuşak

doku kistleri

(87)

Ağız çevresinin yumuşak doku kistleri

Erüpsiyon, gingival, nazolabial kistler

Dermoid kistler

Thyroglossal kistler

Branşiyal kistler

Tükürük bezi kistleri

(88)

DERMOİD KİSTLER

Embriyonda derinin bütün

elemanlarının (dermoid) veya yalnız epidermisinin(epidermoid) dokular arasına girmesinden meydana gelir

Kist kesesi deri katlarından oluşur

İçeriği sarımtırak, çamur kıvamındadır.

(89)

DERMOİD KİSTLER klinik

Yanakta veya çene altında (hyoid üzerinde median olarak

m.genioglossus-m.geniohyoidus

arasında ve m.mylohyoidus altında) lokalizedir.

Uniloküler

Yavaş büyür

Çocuklarda, arasıra 40 yaş sonrası

(90)

DERMOİD KİSTLER klinik

Ağız içinde ve çene altında şişlik

Kemik yapışıklığı yoksa mobil

Bimanüel muayenede bası doğrultusunda ağız içine veya çene altına doğru hareket

Küçük olduğunda ağrısız ve lastik kıvamında

Boyutu büyüdüğünde yutma ve

konuşmada güçlük

(91)

DERMOİD KİSTLER tedavi

Ekstra oral yoldan yapılan insizyon ile ekstirpasyonu

Oral yaklaşımla çıkarılması zordur

Lezyonun sınırlarını saptamak için

kontrast madde ile rg., BT ve MRG

(92)

Thyroglossal kanal kist ve fistülleri

İntrauterin hayatın 6. haftasında kaybolan, thyroid bezinin medyan lobunu meydana getiren duktus

thyroglossus’un artıklarından oluşur

Boyun orta hattında, dilin foramen çekum’u ile sternum çatalı arasında lokalize

Arasıra orta hattın hafifce yanında

(93)

Thyroglossal kanal kist ve fistülleri

 Doğumda vardır

 Tek bir kitle

 Yutkunma sırasında hareket

 Dil içinde lokalize olduğunda yutkunma ve yutma zorluğu

 Kolaylıkla enfekte olur ve ağrı olur

 Süpürasyon ardından fistül

 Ardından sürekli akıntı

(94)

Thyroglossal kanal kist ve fistülleri

tedavi

Cerrahi olarak kist ve fistül ekstirpe edilir

Hyoid kemiğinin bir kısmının da alınması nüksü önler

Operasyonda thyroid dokusunun

alınmamasına dikkat edilir (miksödem)

Ameliyatı her yaşta yapılabilir.

(95)

BRANŞİYAL KİSTLER

 Embriyolojik dönemde branşiyal arklardan kalan epitelden gelişir

 Angulusun altında, Sternokleidomastoid kasın ön sınırı boyunca yerleşir

 Yumuşak ve flüktüan şişlik şeklindedir

 Ağrısızdır

 Üst solunum yolu enfeksiyonu ardından enfekte olabilir ve ağrı başlar

 Tedavisi cerahidir

(96)

TÜKRÜK BEZİ KİSTLERİ

Müköz ekstravazyon kisti - Mukosel

- Ranula

Müköz retansiyon kisti

(97)

MUKOSEL

Küçük tükrük bezi kanalları mukoza altında kolay travmatize olur ve

mukoza altında sekresyon birikir.

Zamanla yumuşak dokuda içeriği

tükürük olan yalancı bir kist gelişir.

(98)

MUKOSEL: Lezyonlar alt dudak,

yanakta ise Mukosel adını alır.

(99)

RANULA

Ağız tabanında ise Ranula adını

alır.

(100)

MUKOSEL

Minör tükrük bez duktuslarının rüptürü sonucu oluşur

Etrafı epitelle cevrili değildir

Sıklıkla alt dudak,dil altı ve yanakta

Çocuklarda ve genç erişkinlerde

(101)

RANULA

 Ağız tabanında oluşan mukoseldir

 Sublingual tükürük bez kanalının rüptürü sonucu oluşur

 Her yaşta

 Ağız tabanında, orta hattın yanında

 Bol damarlı, mavi renkli flüktüan şişlik

 Dil hareketlerinde kısıtlanma

(102)

RANULA

tedavi

Marsüpyalizasyon

Sublingual bezle birlikte

çıkarılması

(103)

MÜKÖZ RETANSİYON KİSTİ

Epitel ile çevrili (gerçek kist)

Tıkanıklık sonucu kanalın genişlemesi veya kanal epitelinin kistik değişimi sonucu

Minör ve majör tükürük bez kanallarında

Erişkinlerde

Mukosellerden daha az sıklıkta

Tedavi: kistin çıkarılması

(104)

KİSTLERDE TEDAVİ

(105)

Enükleasyon

 Avantajları:

 Kistin tümü mikroskopik olarak muayene edilebilir

 Postop.sürekli kontrole gerek yoktur

 Dezavantajları

 Kavitedeki pıhtının enfekte olması

 Tüm olarak çıkarılamadığında nüks

 Primer-sekonder kanama

 Komşu vital dişler, damar-sinir paketi, sinüse travma

 Çene kırığı

(106)

Operasyon sırasında dikkat edilecek konular

 Flep şekli ve genişliği: kesi hatları sağlam kemik üzerinde olmalı

 Komşu anatomik yapılar korunmalı

 Kist boşluğunun kendiliğinden kanla dolması sağlanmalı

 Kemik defektinin kendiliğinden

iyileşeceğinden kuşku duyulduğunda greft

maddeleri kullanılmalı

(107)

Marsüpyalizasyon kistostomi

Kistin üzerinde ekvatoru

boyunca bir pencere açarak kist boşluğu ile ağız

boşluğunun birleştirilmesi.

(kist epiteli bütünüyle

çıkarılmaz)

(108)

MARSÜPYALİZASYON

Endikasyonu:

 Enükleasyonun komşu dokulara zarar verebileceği durumlar

 Dişlerin sürmesinin istendiği durumlar

 Çok büyük kistler

 Yaşlı hastalar

 Çene kırığı veya anatomik oluşumlara zarar vermemek için

 Cerrahi ulaşım güçlüğü olan durumlarda

(109)

Marsüpyalizasyon

 Dezavantajları:

 Hastanın sürekli hekime gelmesi (tampon post.op. 1-2nci haftalarda ve yara boşluğu kapanana dek 3er haftalık aralarla 2-3 kez değiştirilir)

 Kistin bütününün mikroskopik muayeneden geçirilememesi

 Keratokistlerde tedavinin

tamamlanması için ikinci cerrahi

işleme gereksinim

(110)

Marsüpyalizasyon

Dezavantajları:

 Kist epiteli parçalanır, zor dikilir.

 Pencere çabuk kapanır.

 Hasta her yemekten sonra kaviteyi

temizlemelidir.

(111)

Fenestrasyon-pencere açmak

 Kemik rejenerasyonu başlatıp, kist

boyutlarını küçültmek amacıyla kistin açılması ve açık kalmasını sağlamaktır

 Kesin değil yardımcı tedavidir

 Olası mandibula kırığı önlenebilir

 Komşu dişler ve mandibular kanal korunur (yeni kemik oluşumu ile)

 İkinci cerrahi işlem gereklidir

(112)

Kistlerde cerrahi sonrası takip

 Enükleasyonda iyileşme sonrası kontrol 6 ay

sonra ve kemik rejenerasyonu tamamlanıncaya kadar yapılır.

 Keratokistler 6-10 yıl

 Kemik iyileşmesinin başladığı görülmeden önce sabit protez yapılmamalı

 Hasta, takibin uzun süreceği konusunda

bilgilendirilmeli

Referanslar

Benzer Belgeler

-Bütün çok katlı epitel türlerinde bazal membran üzerindeki ilk sırayı oluşturan epitel hücreleri. prizmatiktirler.Çok

Her bir pars sekretorya daha ince olan birkaç kola ayrılır ( pars inisyalis ) ki bu kanallların ilk kısımları tek katlı kübik, korpus glandulelere bağlanan son kısımları

• Bu dokunun gevşek bağ dokusundan başlıca farkı, hücrelerden fakir, buna karşılık temel maddeden çok zengin olmasıdır. • Temel maddenin büyük çoğunluğunu bağ

• Pigment taşıyan hücreler (Kromotofor), gevşek bağ dokusunda nadiren bulunurlarken, derinin sıkı bağ. dokusunda , pia materde, gözde çok

• Kollajen molekülü üçlü heliks yapısı için hidroksiprolin, prolin ve glisin esansiyeldir.. • Kollajen molekülüne bağlı şeker grupları bulunur, o yüzden kollajen

Alüminyum alaşımlarının dökümünde sıvı metal içerisine tane inceltici ve modifiye edici ilavesiyle döküm içerisinde oluşan gözenek miktarının değişiminin

cümlesini “Mikroskopik olarak silialı epitelle döşeli kistik yapıda kıkırdak dokusu, silialı epitelle döşeli kist duvarında müköz glandlar ve adipositler izlendi”

Bu vakada postpartum kanama sonrası yavaş şekilde gelişen ve yıllar sonra tanısı konulan Sheehan send- romu ve buna bağlı olarak gelişen empty sella sunul-