• Sonuç bulunamadı

FAO Türkiye Bülteni. İçindekiler. FAO Türkiye Temsilcisi nden SPOT IŞIKLARI ALTINDA

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "FAO Türkiye Bülteni. İçindekiler. FAO Türkiye Temsilcisi nden SPOT IŞIKLARI ALTINDA"

Copied!
9
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

FAO Türkiye Temsilcisi’nden

Dünyamız, artan gıda fiyatları, COVID-19 salgını, iklim değişikliği, derinleşen kuraklık ve siyasi istikrarsızlıklar gibi sayısız zorlukla karşı karşıya.

Küresel ölçekte işbirliği ve işbirliğine ihtiyaç hiç bu kadar acil ve gerekli olmamıştı. Ancak önümüzdeki yol kasvetli görünse de, iyimser olmak için nedenler var. Akıllı çözümler artık mevcut, ancak mevcut resme doğru perspektiften bakmalıyız.

Suriye’de on yıl süren iç savaş bölgesel dengeler üzerinde yıkıcı bir etki yaratırken, Türkiye bu iç savaştan kaçan

FAO Türkiye Bülteni

Haziran 2021 — Sayı #3

© FAO/M. Ali İzmir

İçindekiler

SPOT IŞIKLARI ALTINDA

FAO projeleri Geçici Koruma Altındaki Suriyeliler ile dezavantajlı ev sahibi topluluk üyelerinin istihdam olanağını artırıyor KADININ GÜCÜ

Daha sürdürülebilir tarım ve kadın çiftçilere yönelik “sürdürülebilir arazi yönetimi ve iklim dostu tarım” için bir toplumsal cinsiyet eylem planımız var

HASAT ZAMANI

Yukarı Sakarya Havzası Arazi Tahribatı Dengeleme Sistemi dünyaya da örnek olacak FAO’DAN İZLENİMLER

Tarım ve Orman Bakanlığı, Avrupa Birliği Dışilişkiler Genel Müdürlüğü Uluslararası Kuruluşlar Daire Başkanı Özge İmamoğlu, FAO Türkiye için yazdı

BİR GRAFİKTE TARIM VE GIDA BU TARİHİ NOT EDİN

Viorel Gutu, FAO Orta Asya Alt Bölge Koordinatörü ve Türkiye Temsilcisi.

©FAO/Giulio Napolitano

Şanlıurfa’daki etkinlikte Viorel Gutu (Sağda), AB Türkiye Delegasyonu Başkanı ve Büyükelçi, Nikolaus Meyer-Landrut ile birlikte fidan dikti.

(2)

FAO, Suriyeli Mülteciler Dayanıklılık Planı (SRRP) kapsamında hedefe yönelik projeler geliştirerek Türkiye’nin bu ağır sorumluluğu üstlenmesine destek oldu. SRRP sayesinde ülkede yeni bir yaşam hayali kuran binlerce Suriyeli, gıda ve tarım alanında istihdam imkânı buldu.

SRRP ayrıca, tüm projelerinde kadınların güçlendirilmesine ağırlık vererek cinsiyet eşitsizliğini bir öncelik olarak ele almaktadır. Bu amaçla, doğrudan kadınların gıda ve tarım sektöründeki durumuna odaklanan bir Toplumsal Cinsiyet Eylem Planı hazırladık. Bu sayımızda Planın temel amaçlarını ve ön bulgularını okuyacaksınız.

Günümüz dünyasının bir diğer hayati konusu da gıda kaybı ve israfıdır. Artan sayıda rapor, gıda kaybı ve israfındaki azalmaların çevre ve ekonomi de dahil olmak üzere çok değişik alana olumlu katkıda bulunduğunu doğrulamaktadır.

Bu bağlamda FAO, Türkiye’deki ilk yılını yeni tamamlayan Gıdanı Koru kampanyası yürütüyor. Kampanya başarılı olmasına rağmen, istenen sonuçlara ulaşmak için daha kat etmemiz gereken uzun bir yol var.

Bu sayıda ayrıca, ulusal düzeyde arazi tahribatının önlenmesine yönelik bir karar destek sistemi hazırlamak üzere tasarlanmış projemizi anlatan bir makale de bulacaksınız.

Son olarak bu sayıda Şanlıurfa’da biyoçeşitlilik odaklı bir proje, ayın fotoğrafı ve daha birçok ilginç konu hakkında güncellemeler de yer alıyor.

FAOTURN’un üçüncü sayısını keyifle okumanızı dileriz.

İyi okumalar.

  

Spot ışıkları altında

Daha hızlı ve iyi bir kalkınma/gelişim için birlikte çalış

FAO’nun, Tarım ve Orman Bakanlığı ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile yakın işbirliği içinde hayata geçirdiği

“Geçim Kaynaklarının İyileştirilmesi Yoluyla Dayanıklılığın Teşvik Edilmesi” projesi, meyvelerini vermeye başladı.

Proje kapsamında bir yılı aşkın süredir düzenlenen mesleki eğitimlere katılan Geçici Koruma Altındaki Suriyeliler (GKAS) ve ev sahibi topluluklardan oluşan proje yararlanıcıları son dönemde başlayan Tarımsal Beceri Geliştirme Programı ile gıda, tarım ve hayvancılık alanlarında teorik ve işbaşı eğitimlerinin ardından çeşitli alanlarda istihdam edilmeye başlandı.

Proje, esas olarak tarım - gıda sektöründe teknik destek sağlayarak, sosyo-ekonomik entegrasyonu destekleyerek ve geçim kaynakları yaratarak Türkiye’deki 6.000 GKAS’ın ve ev sahibi topluluk üyelerinin dayanıklılığını artırmayı amaçlıyor.

Bu kapsamda, tarım ve gıda sektöründe iş ve iş gücü ihtiyaçarına cevap vermek amacıyla, Tarım ve Orman İl Müdürlükleri bünyesinde, Tarım ve Orman Bakanlığı ve Türkiye İş Kurumu (İŞKUR) işbirliğiyle İŞKUR hizmet noktaları (İHN) kurulmuştur.

İHN’lerin temel olarak işlevleri, proje yararlanıcılarının eğitiminin tamamlanmasıyla başlıyor. Daha sonraki süreçte ise, onları iş yaşamları boyunca tutarlı bir şekilde desteklemeyi amaçlamaktadır.

İHN’lerde süreç öncelikle GKAS’ler için çalışma izni / izin muafiyeti almakla başlar ve eğitimini başarıyla tamamlayan tüm yararlanıcılar için özgeçmiş, iş ve çalışan arama, iş eşleştirme faaliyetleri oluşturarak başarılı istihdama ulaşana kadar kesintisiz olarak devam eder.

Bununla birlikte süreç burada da bitmiyor; ister düzenli ister mevsimlik olsun, istihdam imkanı bulan yararlanıcılara sosyal güvenlik primi desteği sağlayarak sürdürülebilir çözümlere odaklanıyor.

FAO, Türkiye’den özverili bir ekip, projenin temel hedeflerini tartışmak ve detaylandırmanın yanı sıra projenin istihdam bileşeni ile ilgili edinilen bilgi ve deneyimlerin paylaşmak amacıyla İHN’lerin yetkili personeli ve İl Tarım ve Orman Müdürlükleri temsilcileriyle bir araya geldi.

Bir bakışta ilk sonuçlar

● 1 671’i GKAS 1575’ i Türk (Ev sahibi topluluklar) olmak üzere toplam 3 246 kişi faydalanıcı olarak programa katılım sağladı .( 1718 kadın 1 528 erkek)

● 29 başlıkta 1 769 katılımcıya mesleki eğitimler verildi

● 750 (695 Türk ve 55 GKAS; 254 kadın ve 496 erkek) küçük çiftlik sahibi Uygulamalı Çiftçi

Okullarından faydalandı

● 727 GKAS (444 kadın + 283 erkek) çalışan Tarımsal Beceri Geliştirme Programından yararlandı

● 438 faydalanıcı (katılımcıların yüzde 28.6’sı) İŞKUR Servis Noktaları aracılığıyla yeni iş sahibi oldu

● 10 ildeki merkezlerde 10 İŞKUR Servis Noktası kuruldu

● 1 769 katılımcı sosyal koruma programı çerçevesinde eğitimler verildi

(3)

göstermek için ATD KDS de sorgulama yapma olanağı sağlamasıdır. Bir örnekle açıklamak gerekirse, sistem karar vericilerin, üretkenlik açısından gelişen ve arazi bozulmasını önlemek için koruma önlemlerini önceliklendirebilecek alanlar olabilecek en yüksek TOK seviyelerine sahip ormanların haritalarını belirlemesine ve elde etmesine olanak tanımasıdır.

ATD KDS`nin bir diğer önemli kullanımı, farklı mekansal ölçeklerde arazi bozulmasının izlenmesi ve değerlendirilmesidir, bu da yöneticilere ve paydaşlara arazi yönetimini optimize etme ve uyarlama fırsatları sağlar. Ayrıca, UNCCD gibi LDN’nin koruyucu kuruluşu olan Uluslararası yapılara raporlama yapmak için 2030 Gündeminin 15.3’üncü hedefi olan farklı tür ve bilgi kaynaklarını etkin bir şekilde entegre etmeye olanak tanır.

Ustelik, ATD KDS kolayca güncellenebilir ve temel biyolojik çeşitlilik alanları, sosyo-ekonomik göstergeler ve iklim verileri dahil olmak üzere birden çok kaynak ve veri türünü daha iyi entegre etmek için diğer stratejik göstergeler eklenebilir.

ATD KDS şu anda Yukarı Sakarya Havzası için geliştirilmekte olup, yakın zamanda tüm ülkeye yaygınlaştırılacaktır.

Dünyada geliştirilen ve diğer ülkeler için temel olarak kullanılacak olan ilk LDN DSS’lerden biridir.

Gıdanı Koru kampanyası umut veriyor

FAO ve Türkiye Tarım ve Orman Bakanlığı, gıda kaybı ve israfının olumsuz etkileri konusunda kamuoyunu bilinçlendirmek ve Türkiye’deki gıda tedarik zinciri boyunca eylemi teşvik etmek için ‘Gıdanı Koru’ isimli ortak bir ulusal kampanya başlattı. Gıdanı Koru kampanyası, gıda israfını azaltmanın yararları hakkında tüketici bilgisini artırmayı ve insanların gıda tüketme biçiminde köklü ve kalıcı değişiklikler elde etmek için israfı önleme davranışlarının gelişimini teşvik etmeyi planlıyor.

Kampanya, başlangıcından bugüne İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediyeleri, Türkiye Belediyeler Birliği, BM kuruluşları, dış temsilcilikler, sosyal etki grupları, Türkiye’nin önde gelen kuruluşlarının destekleriyle iletişim ve bilgilendirme faaliyetleriyle 21 milyonu aşkın kişiye ulaştı. Bu faaliyetler sonucunda haneler arasında bağımsız bir anket yapıldı. Bu anketin sonuçlarına göre;

Ayrıca FAO Türkiye’deki sorumlu teknik uzmanlar, İHN’lerin kullanımı için özel olarak tasarlanan web arayüzünü, tüm kullanıcılar için verimliliği ve işlevselliği artıracak bir Yararlanıcı Kayıt ve Bilgi Yönetimi aracı olarak sundu.

Çalıştayın ortak mesajı “Birlikte çalış, daha hızlı geliş, daha hızlı yardım et” oldu. Tarım ve Orman Bakanlığı ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ortaklığıyla yürüttüğü bir diğer etkili proje de Tarımsal Beceri Geliştirme Programı oldu.

Bütün bunlara ek olarak proje kapsamında uygulanan mesleki eğitim ve Uygulamalı Çiftçi Okulu’nun yanı sıra, her iki sektör ve bağlı toplumların ihtiyaçlarına cevap vermek için kurulan bu program, sadece topluluk varlıklarını geliştirme ve rehabilitasyonuna katkıda bulunmak, proje illerinde tarımsal işgücü piyasasında aranan becerileri oluşturmak, nüfusun en dezavantajlı üyeleri için kısa süreli istihdam sağlamak için tasarlanmıştır.

FAO ve Şanlıurfa İl Tarım ve Orman Müdürlüğü’nün ortak çalışmalarıyla Şanlıurfa’da düzenlenen etkinliklerin ikinci gününde AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut, Tarımsal Becerileri Geliştirme Programı’na katılan yararlanıcılarla bir araya geldi. Şanlıurfa İl Tarım ve Orman Müdürlüğü bünyesinde faaliyete geçen İŞKUR Hizmet Noktasını ziyaret eden katılımcılar, Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi’nin bünyesinde faaliyetlerini sürdüren Fidanlığı ziyaret etti. Burada düzenlenen törende de FAO Orta Asya Alt Bölge Koordinatörü Viorel Gutu ve AB Büyükelçisi Nikolaus Meyer-Landrut proje faydalanıcıları ile birlikte fidan dikti.

Hasat zamanı

Yukarı Sakarya Havazı Projesi kapsamında geliştirilen Karar Destek Sistemi diğer ülkeler için bir model olacak

Arazi Tahribatının Dengelenmesini (ATD) sağlamanın ana zorluklarından biri, araziyi korumaya, sürdürülebilir şekilde yönetmeye ve iyileştirmeye yönelik eylemlerin uygulanacağı alanları stratejik olarak seçmektir.

Türkiye ATD-KDS (Karar Destek Sistemi), diğer bir çok gostergenin yanı sıra üretkenlikteki zamansal değişiklikleri gösteren haritalar, su erozyonu riski, arazi örtüsü değişiklikleri veya Toprak Organik Karbonunu (TOK) gibi mekansal olarak açık göstergeleri kolayca görselleştirmeye ve karşılaştırmaya olanak tanır. ATD KDS herhangi bir kullanıcının belirli bir alanı, orneğin bir havzayı seçmesine ve mevcut verileri bütünleştiren özet istatistikler, çizelgeler ve tablolar elde etmesine izin veren bir araçtır. Anahtar işlevlerinden biri, belirli kriterleri karşılayan alanları

Figur 1: Yukarı Sakarya Havzası’nda geliştirilen ATD Karar Destek Sistemi.

(4)

• “Son Kullanma Tarihi” ve “Tavsiye Edilen Tüketim Tarihi” arasındaki fark konusunda tüketici bilinci yüzde 20 arttı. Tüketiciler artık alışveriş yaparken

tarih etiketleme konusunda daha temkinli;

• Gıda israfı miktarı (yanlış/fazla pişirmeden kaynaklanan) yüzde 22’den yüzde 13’e gerileyerek önemli anda düştü;

• İsraf edilen gıdaların yeniden değerlendirilmesinde 45’ten 55’e yükselen önemli bir artış oldu;

• Atık yiyecekleri yeniden değerlendirenlerin sayısı da bir yılda yüzde 3’ten yüzde 6’ya yükseldi.

FAO, Türkiye Tarım ve Orman Bakanlığı, Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve Gıda Kurtarma Derneği ile işbirliği içinde, politika yapıcılara entegrasyonu teşvik etmek ve kolaylaştırmak için öneriler sunmak üzere gıda bankacılığı uygulamalarının belediyelerin sosyal yardım programlarına dahil edilmesini öneren bir çalıştay dizisinin ilk çalıştayını düzenledi. Ayrıca çalıştayın, ihtiyaç fazlası gıda bağışlarını alma kapasitelerini geliştirmelerine yardımcı olması hedeflendi. Çalıştaylar, yerel yönetim yetkililerinin ve gıda bankacılığı alanında aktif olarak çalışan kuruluşların katılımıyla devam edecek.

Kadının gücü

Daha sürdürülebilir tarım ve kadın çiftçiler için bir toplumsal cinsiyet eylem planı

Tarımda cinsiyete dayalı iş bölümü keskindir. Tarımsal işlerde, kadınlar genellikle düşük statülü, emek yoğun işlere dahil olmakta, erkekler ise tarımın artan mekanizasyonuna paralel olarak sermaye ve teknoloji yoğun işleri üstlenmektedir. Kırsal kesimde kadınların işgücüne katılım oranı yüksek olmasına rağmen, ücretsiz aile işçisi olarak çalışmaktadırlar. Sosyo-ekonomik bir araştırmanın bulguları ve kadınlarla yapılan görüşmeler, kırsal alanlarda yaşayan kadınların, daha fazla ev işi ve bakım sorumluluğunun yanı sıra tarımsal üretimin her aşamasında sorumluluk üstlendiğini göstermiştir.

• Kırsal kesimdeki kadınların özellikle hayvancılık, sebze üretimi ve küçük tarımsal ürünleri

pazarlama faaliyetlerinde önemli bir rol oynadığını göstermektedir.

• Üretimin her aşamasında kadınların kararlara katılımının çok düşük olduğu tespit

edildi. Karar alma süreçlerine katılmaları,

kapasitelerini geliştirmeleri ve kararlarını uygulama yeterliliğine sahip olmaları önemli görüldü.

• Yoksul kadınlar arasında daha

kırlgan grupların olduğu; özellikle yaşlılar,

işsizler, hasta ve özürlüler, dul ve boşanmışlar, topraksız ve küçük toprak sahipleri ve yalnız yaşayan kadınların öncelikli grupları oluşturmakta oldukları tespit edildi.

• Sürdürülebilir gelir kaynakları oluşturmanın önemli olduğu tespit edildi. Bu kapsamda, tarımsal işlerde kullanılan teknik araçları kullanmayı öğrenmelerinin ve yeni beceriler edinmelerinin ve böylece gelir elde etmelerini sağlamanın önemli olduğu görüldü.

• Sosyal sigorta sistemine dahil olmaları öncelikli bir konu olarak ortaya çıktı.

Eylem Planı’nın belirli hedefleri

• Toplumsal cinsiyet, yerel topluluk, kurumlar ve karar vericiler arasında tarım uygulamalarında ana akım haline getirilmesi;

• Kadınların bilgi ve kaynaklara, hizmetlere ve pazarlara erişiminin iyileştirilmesi;

• Kadınların ihtiyaç ve fırsatlarını bütünleştirecek ve iş yüklerini azaltacak şekilde kadın dayanışması ve karar alma organlarındaki temsilinin geliştirilmesi.

Arı çekilişinin kazananlarından biri de Zeynep Eriş oldu.

© FAO/Karaman.

Yukarıda belirtilen hedeflere bağlı olarak, aşağıdan yukarıya katılımcı bir yaklaşımla bir Cinsiyet Eylem Planı tasarlanmaktadır. Planda önerilen tüm faaliyetler, Sosyo- Ekonomik Araştırmanın bulgularından ve kadınlarla yapılan görüşmelerden ortaya çıkmaktadır. Eylem Planı ile ilgili özel eylemler, temel olarak, bireysel (kadınlar), topluluk (çiftçiler) ve kurumsal (politika oluşturma) düzeylerde, tarımsal konularda toplumsal cinsiyet konusunda kurumsal kapasiteleri ve farkındalığı güçlendirme ihtiyacına atıfta bulunmaktadır.

Bu yıl yoğun talep üzerine FAO, Konya-Karaman illeri bölgesindeki sekiz köye 1 220 arı kovanı ve ekipmanı dağıtmak için çekiliş düzenledi. Arı kitleri, Kafkas ana arısı ve arı kolonisinin yanı sıra maske, eldiven, bal bıçağı,

(5)

Projelerden haberler

FAO-BAÜ ortaklığı gelişiyor

FAO, Sürdülebilir Kalkınma Araçları2 (Açlığa Son),5 (Toplumsal Cinsiyet Eşitliği), 6 (Temiz Su ve Sanitasyon), 12 (Sorumlu Tüketim ve Üretim), 14 (Su Altı Yaşam) ve 15 (Karasal Yaşam) genelinde 21 SKA göstergesinin koruyucusu olarak, üye devletlerle kalkınma planlamalarında hedeflerin ana akım haline getirilmesine yardımcı olmak, FAO’nun stratejik hedefleri aracılığıyla, özellikle kapsayıcı ve verimli tarım - gıda sistemlerini etkinleştirerek bu hedeflere ulaşmak için faaliyetler uygulayarak çalışmaktadır.

Bu çerçevede FAO ve Bahçeşehir Üniversitesi (BAÜ), FAO’nun yeni ortaklık Katılım Stratejisi (2021-2025) kapsamında Türkiye’nin hem 2030 gündemine hem de bölgeye yönelik çabalarını desteklemek üzere stratejik bir hükümet dışı ortaklık başlattı.

BAÜ, Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi Katılımcısı, Kadının Güçlenmesi prensipleri (WEPs) İmzacısı, BM Akademik Etki (UNAI) Üyesi ve Üniversite Küresel Koalisyonu İmzacısı olarak BM sisteminin özel eğitim kuruluşu olan Birleşmiş Milletler Eğitim ve Araştırma Enstitüsü’nün (UNITAR) Türkiye ve Doğu Avrupa’daki BM SKA’larını tanıtan Uluslararası Yetkililer ve Liderler Eğitim Merkezi’ne de (CIFAL İstanbul) ev sahipliği yapıyor. Ayrıca CIFAL İstanbul, yerelde ve küresel olarak gençler ve kadınlar dahil olmak üzere halkın refahını artıracak ürün ve hizmetlere dönüştürülecek bilginin üretilmesi, korunması ve yaygınlaştırılması için araştırma ve geliştirmeyi teşvik etmeyi amaçlamaktadır. Yapılan işbirli bu snedenle FAO ile BAÜ’nün çalışmalarını ve üye ülkelerinin ihtiyaçlarını destekleyecek doğru, iyi tasarlanmış ve etkili yöntem ve araçlarla sürdürülebilir gıda sistemleri için yenilikçi çözümler ve kaldıraçlar sunmasını sağlayacaktır. Ayrıca, gençlerin ve kadınların güçlendirilmesi, SKA’ların uyum ve uygulamalarını hızlandırmak için kilit odak alanı olacaktır.

Adana ve Gaziantep’in tarımsal ve ticari kapasitelerinin röntgeni çekildi

Tarım sektörünün önemli aktörlerinin katılımı ile Adana ve Gaziantep’te öne çıkan tarımsal değer zincirlerinde üretim ve ticaret kapasitelerinin kapsamlı analizi yapılıyor.

Bu analizlere göre Stratejik Müdahale Yol Haritası geliştirilecek, GKAS ve ev sahibi toplulukların tarımsal geçim kaynaklarına erişimini artıracak projeler için bir yol haritası çıkarılacak.

Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), Alman Federal Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Bakanlığı (BMZ) tarafından finanse edilen “Türkiyedeki Mülteciler ve Ev Sahibi Toplum için Ekonomik Fırsatların Desteklenmesi (PEP)” programı kapsamında Alman Uluslararası İşbirliği Kurumu (GIZ) ile önemli bir çalışmaya imza atıyor. “Suriye Krizinin Etkileri Bağlamında Adana ve Gaziantep İllerinde Gıda ve Tarım Sektörünün Kapsamlı Analizi” projesi kapsamında Adana ve Gaziantep illerinde öne çıkan tarımsal değer zincirlerinde üretim ve ticaret kapasitelerinin kapsamlı birer analizi yapılıyor. Proje sonunda bu illerdeki tarımsal üretim ve ticaret kapasitelerinin analizini içeren görünüm raporlarına ek olarak, Suriye krizinin etkilerini azaltmayı hedefleyen, özellikle istihdamı ve geçim kaynaklarına erişimi arttırmaya odaklanan, müdehaleler için Stratejik Müdehale Yol Haritası hazırlanacak.

Bu kapsamda proje paydaşlarının değerli görüşlerini almak üzere planlanan odak grup görüşmelerine 14 ve 15 Haziran tarihlerinde Adana ve Gaziantep illerinde Tarımsal Üretim Odak grup görüşmeleri ile başlandı. Odak grup görüşmelerine Tarım Ticareti ve İhracatı, Tarımsal Örgütlenme, Tarımsal İstihdam, Tarım İşçileri ve Geçici Koruma Altındaki Suriyeliler gibi önemli konularla Haziran ayı boyunca her iki ilde de devam edilecek.

Görüşmelerde katılımcılara Suriye krizinin ve Covid-19 pandemisinin sektöre etkilerinden, tarımsal üretimdeki

Yapılan analizlerin sonucunda Stratejik Yol Haritası belirlenecek.

FAO/Gaziantep

bal mumu ve ana arı ayırma aparatı gibi temel arıcılık ekipmanlarından oluşuyordu. Çekilişin kazananlarından biri olan Zeynep Eriş, projenin kendisi için ne anlama geldiğini şöyle anlattı:

“Arılar dağlarımıza, bahçelerimize ve doğamıza faydalı.

Biz onları seviyoruz! Altı ila yedi yıldır arıcılık yapıyorum – sağlıklı olmalarını istediğim için çocuklarıma bal yediriyorum. Arıların sağladığı her şeyi kullanıyoruz - polen, bal ve arı sütü. Tüm köylüler arıcılığa başlamalı ve uygulamayı geliştirmeli.”

(6)

temel sorunlara, üretimde iklimsel etkilerden, ekonomik ürünler ve modellemelere, ihracat ve üretim zorluklarına kadar sektörü ilgilendiren tüm konlarda görüşleri ve düşünceleri soruluyor.

Tarım ve Orman Bakanlığı ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile koordineli bir şekilde yürütülen projeyle Geçici Koruma Altındaki Suriyelilerin (GKAS) ve Suriye krizinden etkilenen kırılgan ev sahibi toplulukların istihdam olanaklarını geliştirmek, geçim kaynaklarına erişimini artırmak, yoksulluğunu azaltmak ve gıda güvencesini temin etmek gibi amaçlarla geliştirilecek program veya projelere kanıt ve veri sunmak hedefleniyor.

Türk ve Suriyeli kadınlar birlikte

üretecek ürünlerini de birlikte satacak

FAO tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de tarım ve gıda sektörünün ana oyuncuları olan kadınların güçlendirilmesine öncelik veriyor. Tüm projelerde kadınlara yönelik eğitimler, istihdam artırıcı faaliyetler dikkat çekiyor. SRRP kapsamındaki projelerde de kadın kooperatiflerinin kurulması ve başarılı olabilmesi için FAO, tüm teknik desteğini sağlamaktan çekinmiyor. 2019 yılında kurulan Orhanili Kadın Koopeatifi de bu uygulamalar arasında dikkat çekenlerden biri oldu. Tamamı kadın olan kooperatifin 10 üyesi yerel topluluk üyesi iken 10 üyesi de Geçici Koruma Altındaki Suriyeli kadınlardan oluştu. Kırsal kesimde yer alan Orhaneli, dezavantajını avantaja çevirip, kooperatif eliyle katma değer sağlayacak hizmetlere kadınların oluşturduğu topluluk ile erişti.

Japon hükümetinin finansal desteği, FAO’nun liderliği ve Bursa Tarım İl Müdürlüğü’nün işbirliğiyle uygulanan

‘İstihdam ve Mikro-Girişimcilik Vasıtasıyla Geçim Kaynaklarının Desteklenmesi Projesi’ kapsamında faaliyetlerini sürdüren Kooperatif kapsamında yöresel lezzetlerin üretiminin ve tanıtımının sürekliliğini sağlamak ve yöre kadınlarının marifetlerini dünyaya göstermek hedefleniyor.

Kısa zamanda yerel yönetimin de desteğini kazanan kooperatif üyeleri ilçenin tarihi pazarında satışa sunmayı başardı. Kooperatif yerel yönetimin tahsis ettiği bir binada kültür turizmi aktivitesi olarak yerel ürünlerin satılacağı bir kafeyi açarak işletmeye başladı.

Kooperatif şu anda ise tüm sosyal medya platformları ve e-ticaret sitelerinde yer alıyor. Bu sayede Türkiye’nin her yerine ürünler gönderiliyor. Kooperatif ortaklarından sözcü İrem Gülşen, “Dünya, kadınlarımızın karşılıklı dil ve kültürel gelişimine katkıda bulunmak ve üreten kadının gücünün evrensel olduğunu; dil, din, ırk ayırmadan tüm dünyaya göstermek istiyoruz. Böylelikle kadın girişimlerinin sayısının dünyada artmasına biz de katkı sağlamak istiyoruz” diye konuştu.

Eşsiz bozkır ekosistemleri koruma altında

Türkiye’nin Bozkır Ekosistemlerinin Korunması ve Sürdürülebilir Yönetimi projesi, Türkiye’nin bozkır biyoçeşitliliğinin korunmasını, üretim alanlarına dahil etmeyi ve bozkır ekosistemlerini koruyarak güçlendirmeyi amaçlamaktadır.

Projenin kilit faaliyetlerinden biri, hem Şanlıurfa’da hem de ulusal düzeyde bir bozkır koruma stratejisi ve eylem planının katılımcı bir şekilde hazırlanmasıdır. 2019-2020 döneminde FAO, Tarım ve Orman Bakanlığı, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü, Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğü ve Orman Genel Müdürlüğü ile yakın işbirliği içinde iki Bozkır Koruma Stratejisi hazırlanmıştır.

Bunlardan ilki olan Ulusal Bozkır Koruma Stratejisi, Türkiye’nin sahip olduğu eşsiz bozkır varlıklarının korunmasına ve Uluslararası Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi, Aichi Hedefleri gibi uluslararası taahhütlerin yerine getirilmesine katkıda bulunan bir araçtır. Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi ve BM Çölleşmeyle Mücadele Sözleşmesi.

Ulusal Bozkır Koruma Stratejisinin genel amacı, Türkiye bozkırlarının sosyolojik, ekolojik ve ekonomik sürdürülebilirliğini sağlamaktır.

İkincisi, Şanlıurfa Koruma Stratejisi ve Eylem Planı, etkili yönetişim ve işbirliği yoluyla Şanlıurfa bozkırlarının korunması ve sürdürülebilir yönetimine rehberlik etmekte ve diğer iller için il bozkır koruma stratejileri ve eylem planlarının hazırlanması için bir model oluşturmaktadır.

Yönetişim ve işbirliğini güçlendirmek ve ilgili paydaşlarla ortak eyleme zemin oluşturmak amacıyla 25 Mayıs 2021 tarihinde Şanlıurfa Valiliği ile Tarım ve Orman Bakanlığı

Orhanili Kadın Kooperatifi 2019’da çalışmalarına başladı.

FAO/Bursa

(7)

kurumları arasında Şanlıurfa’da bir yönetişim protokolü imzalandı.

Şanlıurfa Bozkır Koruma Stratejisi uygulama sürecinin kurumsal ve stratejik takibinin kolaylaştırılması temel başarıdır.

Bakan Yardımcısı Fatih Metin ve Viorel Gutu’nun katıldığı Şanlıurfa Bozkır Koruma Stratejisi imza töreni.

© FAO/Şanliurfa

FAO’dan izlenimler

Ortak projeler istihdamı güçlendiriyor

Tarım sektörü, Türkiye’deki mülteci nüfusunun ve ev sahibi toplulukların önemli bir bölümü için ana gelir kaynaklarından birini sağlamaktadır. Nitelikli ve yarı nitelikli tarımsal işgücüne ihtiyaç duyan sektör, gıda güvenliğini sağlamanın yanı sıra hem mülteciler hem de ev sahibi topluluklar için hem sürdürülebilir çıktılar hem de gelir getirici fırsatlar sağlayabilir.

2016 yılından bu yana Tarım ve Orman Bakanlığı ve FAO ortaklığında yürütülen tarım projelerinin ana hedeflerini şöyle sıralayabiliriz;

• istihdam fırsatlarını arttırmak,

• mülteciler ve ev sahibi topluluklar arasındaki sosyal uyumu güçlendirmek,

• yararlanıcıların teknik kapasitelerinin oluşturulması.

• üretimde verimliliği ve kaliteyi artırmak.

• mülteci nüfusun yoğun olduğu şehirlerde mültecilerin ve ev sahibi toplulukların yardıma bağımlı olmaktan kendi kendine yeten bir duruma geçişini desteklemek,

Tarım ve Orman Bakanlığı, bu sektördeki geniş deneyim ve bilgi birikimi ile mülteciler ve ev sahibi topluluklar için faydalı olacak girişimlere destek vermeye hazırdır.

Özge İmamoğlu

Tarım ve Orman Bakanlığı Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü Uluslararası Kuruluşlar Dairesi Başkanı

Dünya nüfusu hızla artıyor. BM Projeksiyonlarına göre 2050’de 9 milyara ulaşacak. Şimdiki tarımsal üretim ile bu nüfusu doyurmak oldukça zor.

Dünyada her gün 5 milyona yakın ekmek ve her yıl 18 milyon tonu aşkın sebze ve meyve çöpe gidiyor.

Rapora göre dünya genelinde her yıl toplam 931 milyon ton gıda israf ediliyor. İsraf edilen gıda miktarının yüzde25’ini azaltmak dünyadaki 870 milyon aç insanı doyurabilir. FAO verilerine göre yılda 1,3 milyon ton gıda çöpe atılıyor ve bu gıdanın yüzde 40’ı yenilebilecek durumdadır.

Araştırmalar gıda israfının en çok evlerimizde yapıldığını göstermektedir. En çok çöpe atılan gıdaların başında ekmek ve unlu mamuller, sebze ve meyveler gelmektedir. Evlere alınan her 4 ekmekten biri her gün çöpe atılmaktadır. Gıda israfının önlenmesinde bilinçli tüketim alışkanlıklarının kazandırılması büyük önem arz etmektedir. Geçtiğimiz hafta FAO, proje destekçisi olarak Orhanili Kadın Kooperatifi kadınlarına verdiğim eğitimde kadınlarımızın bu anlamda emeklerini görmek benim için mutluluk vericiydi. Eğitimlerde de özellikle israf konusuna dikkat çektik. Elimizdeki malzemeyi maksimum verim ve lezzet ile sunumun öneminin altını çizdik.

Aynı şekilde evlerimizde de gıda konusunda alınacak basit tedbirlerle israfı önlemek mümkün. Bu tedbirlerden biri de evde üretilen yemeklerden arta kalanların tekrar tüketilebilmesine yönelik menülerdir.

©FAO/Dilara Koçak

Dilara’nın mutfağı

İsrafı önlemek için ilk adım

mutfağınızdan geçiyor

(8)

Bir grafikte tarım ve gıda

Haber Merkezi

Polen taşıyıcılarının 5 önemli yararı.

Bu tarihi not edin

Geçici Koruma Altındaki Suriyeliler ve Eve Sahibi Topluluklar için Tarımsal Geçim Kaynaklarının Teşvik Edilmesi ve Sosyal Korumanın Artırılması Projesi

• Uygulamalı Çiftçi Okulları yenileme birifingi – Hatay - 09.07.2021

• Suriyeli Mülteciler Dayanıklılık Planı- Yüksek Düzeyli Donörler Toplantısı , Ankara 06.07.2021

LDN Projesi Planlanan Faaliyetler

Arazi Örtüsü Değişikliğine İlişkin Katılımcı Teknik Çalıştay (çevrimiçi) - Temmuz 2021’in 2. haftası

Eskişehir ve Kütahya’da Saha Ziyaretleri / Paydaş Katılımı Etkinliği- Temmuz 2021’in 3. haftası

Ankara ve Eskişehir’de Uygulamalı Çiftçi Okulları Toplantıları- Ağustos ayının 2. Haftası

Sürdürülebilir Arazi Yönetimi ve İklim Dostu Tarım Proje Yönlendirme Komitesi Toplantısı

Proje Görev Gücü Toplantısı Uygulamalı Çiftçi Okulları

Türkiye’nin Bozkır Ekosistemlerinin Korunması ve Sürdürülebilir Yönetimi

Korunan Alan İlanı, Katılımcı Planlama ve İzleme Sertifika Programı / 9-14 Temmuz 2021

Karar Vericiler İçin Çalışma Ziyareti Programı / 28-31 Temmuz 2021

Proje Sahalarına İkinci Basın Ziyareti /28-29 Temmuz 2021 Planlana ve Otlatma Çalıştayı / 1-2 Temmuz 2021

(9)

Yönetim Planlamasına Yönelik Tematik ve Teknik Toplantıları / 16-20 Ağustos 2021

Otlatma Planlamasına Yönelik Tematik ve Teknik Toplantıları / 16-20 Ağustos 2021

Karacadağ’da Demonstrasyon Programının Uygulanması İçin Ekip Toplantısı ve Saha Ziyareti / 9-12 Ağustos 2021

Avusturyalı sanatçı Klaus Pichler’in fotoğrafları Gıdanı Koru Kampanyası kapsamında 12 Haziran’a kadar İstanbul’da sergilendi. Sanatçının bir birinden etkileyici fotoğrafları, ‘gıda israfı sorununu görselleştiriyor. Pichler’in

objektifinden yansıyan karelerde çürüyen yiyecekler ayrıntılı natürmortlar halinde düzenlenerek gıda israfını çarpıcı bir şekilde tasvir ediyor.

BİR KARE: Ayın fotoğrafı

İletişim bilgileri:

FAO Orta Asya Alt Bölge Ofisi

Kaz Dağları’nda Biyoçeşitliliğin Korunması ve Orman Peyzajlarının Sürdürülebilir Yönetiminin Güçlendirilmesi Kazdağları Projesi Doğrulama Çalıştayı / Bu çalıştayımız Eylül sonu olarak ertelendi.

Gıdanı Koru Kampanyası

• Online Lansman: “Restoran ve otel sektörlerinde gıda israfını azaltma rehberi / 02-07-2021

Referanslar

Benzer Belgeler

Bakan Pakdemirli görüşme sonunda 29 Ocak 2019 tarihinde Antarktika kıtasına doğru yola çıkacak olan Mehmet Yıkılmaz’a Türk Bayrağı ile Bakanlık ve

Başlıca madencilik ürünlerinin dünya piyasalarındaki ortalama fiyatlarına baktığımızda altında yaşanan sürekli artış dışında diğer ürünlerin 2008 yılına

• Sanayicilerin ürettikleri ürünlerin bünyesinde girdi olarak kullanılmak üzere ithal edilen bu Tebliğ kapsamı ürünler için, sanayici veya sanayici adına ithalat

Lee’nin bu görüşünü destekler nitelikte bulgulara ulaşılan bu araştırma sonrasında Geçici Koruma kapsamında Trabzon’da yaşayan Suriyeliler için dini

Yoldaş: Diyarbakır Musikisini Araştırma Merkezi Kurularak bu yörenin müziklerinin arşivlenmesi ve korunması sağlanabilir. Diyarbakır’da bir mekân oluşturulup

Yeni düzenleme ile malullük sigortasından aylığa hak kazanma koşulu en az 10 yıldan beri sigortalı bulunup toplam 1800 gün, sigortalının başkasının bakımına muhtaç

Ormanların, başta orman yangınları olmak üzere, kaçakçılık ve tüm kanunsuz müdahalelere karşı korunması için Çevre ve Orman Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı

Buna göre, Türkiye tarım havzaları üre- tim ve destekleme modeli kapsamında 2021 üretim yılı Çiftçi Kayıt Sistemi kayıtlarına göre buğday, arpa, çavdar, yulaf ve tritikale