Hastalık yapıcı (patojen) özellikte bir mikroorganizmanın vücuda girip
yerleşmesine enfeksiyon – bulaşma - intan denir.
Spesifik ve patojen m.o’ların herhangi bir yoldan insan vücuduna girerek, yaptıkları
genel veya lokal yerleşme sonucunda, kendileri veya toksinleri ile oluşturdukları
patolojik belirtilerle tanımlanan ve özel koşullarda insandan insana bulaşabilen
hastalıklar grubudur.
Enfeksiyon, bir mikroorganizmanın vücut dokularına invazyonu ile başlar.
Mikroorganizma bir kez konak savunma mekanizmalarını aşıp vücuda girerse burada çoğalır ve zararlı etkiler oluşturur.
Enfeksiyonun şiddeti; mikroorganizmanın özellikleri, sayısı, vücuda girme ve yayılma
biçimi gibi faktörlere bağlıdır.
Etken
Bulaşma Yolu Rezervuar (Konak,Ev sahibi,Host)
Biyolojik Etkenlerin (Mikroorganizmaların)
Genel Özellikleri
1. Enfeksiyon yapma Yeteneği (Enfeksiyözite)
Enfeksiyözite, mikroorganizmanın vücuda girip yerleşmesi anlamındadır.
Belli bir hastalığın ortaya çıkışı ise,
mikroorganizmaya, yerleştiği organa ve vücuda ilişkin çeşitli faktörlere bağlıdır.
İnflamatuar Yanıt
• Konak, mikroorganizma invazyonuna
inflamatuar bir yanıt oluşturarak tepki verir, infeksiyonların tümü belirgin ya da
semptomatik değildir.
• Subklinik veya asemptomatik bir
enfeksiyonda mikroorganizma vardır,
immün sistemin yanıtı başlamıştır ancak kişi hastalık belirtisi göstermez.
2. M.O.ların Salgın Yapma Yeteneği
• Etkenlerin bir canlı vücudundan diğerine bulaşma, bulunduğu çevrede yayılma ve enfeksiyon yapma yeteneği farklıdır. Bu durum kolaylaştırıcı faktörlere bağlıdır.
• Mikroorganizmaların oluşturdukları
hastalıkların şiddeti salgın yapma yeteneği ile aynı orantıda değildir.
3.İnvazyon
• Mikroorganizmaların vücutta yerleşme ve hastalık yapma karakterlerine göre
değişen vücut içindeki yayılma gücüdür.
(Kan ve lenf yoluna girerlerse tüm vücuda yayılabilirler)
• Bazen bakteriler dokuya invaze olur ve hücresel hasar meydana gelir.İnfeksiyon bulguları ortaya çıkar, akıntı kültürü
kaynağı aydınlatır.
4. Patojenite
• Bir mikroorganizmanın (patojenik değişiklikler)
hastalık meydana getirebilme özelliğidir.
• Patojenitesi yüksek olanlar ağır seyirli hastalık yapar: Menengekok, Kuduz virüsü
• Patojenitesi düşük olanlar, ya başka
etkenlerle birlikte ya da tehlikesiz hastalık yaparlar: Kabakulak, su çiçeği
5. Virülans
• Patojen bir mikroorganizmanın tipine göre şiddetli veya hafif hastalık yapması
anlamındadır.
Örn:
• Difteri Basilinin GRAVİS türü çok virülan, MİTİS tipi az virülandır.
• Virülans sabit bir özellik değildir: Yıllara göre salgın şiddeti farklı olabildiği gibi, konağı savunma mekanizmasına bağlı olarak değişiklik gösterir.
Biyolojik Etkenlerin Cinslerine Göre Özellikleri
Biyolojik etken;
Hastalık oluşturabilen herhangi bir mikroorganizmadır.
Bu etkenlerin her birinin kendine özgü bir yaşam döngüsü vardır.
1. Bakterilerin Özellikleri
• Bakteriler, kendilerini vücut savunma mekanizmalarına karşı koruyabilen çift katlı hücre zarına sahip basit yapıda tek hücreli m.o.lardır.
• Çekirdek (nukleus) içermezler ancak canlı kalmaları ve üremeleri için gerekli tüm
mekanizmalara sahiptirler.
• Işık mikroskobu ile görülebilen bakteriler evrende saprofit olarak çok bulunan
m.o.lardır.
• Son yıllarda çeşitli antibiyotiklerin
bulunmasıyla bakteri enfeksiyonlarında azalma görülmüştür.
• Bakterilerin çoğu dış etkenlere
dayanıklıdır. Özellikle sporlu olanlar.
• Yapay besi yerinde kolayca üredikleri için tanı koymak oldukça kolaydır.
Bakteriler şekillerine göre isim alırlar:
• Yuvarlak olanlar: Kok
• Çomak şekilliler: Basil
• Burgu, sarmal olanlar: Spiral
Bakteri Çeşitleri
• Bakteriler konakçıya tüm yollardan girip tüm dokularda invaze olabilirler. Fakat konakta hücre dışında yaşadıkları için antibiyotiklerle tedavi olabilirler.
Gram boyasına olan reaksiyonlarına göre:
• Gram(+): Stafilakok, streptekok,tbc,tetanoz
• Gram(-): Tifo, menengekok, şarbon, E.coli
2. Virüslerin Özellikleri
Protein yapıda bir kılıf ile çevrelenmiş,
DNA ve RNA çekirdekten ibaret yapılardır.
Çekirdekte (nukleus) bulunan asit yapılarına göre ikiye ayrılırlar:
a. Deoxiribonükleik Asid (DNA):Herpesvirüs, Adenovirüs
b. Ribonükleik Asid (RNA): Myxovirüs, Arbovirüs, Rhabdovirüs
DNA’ yapısı
RNA Virüsleri
Adenovirüs
RNA
İnfluenza Virüsü
• Bilinen mikroorganizmaların en küçüğü
olduklarından, ancak elektron mikroskobuyla görülebilirler.
• Virüsler konak hücreden bağımsız replike
olamazlar, zorunlu intracellüler yaşadıkları için antibiyotiklerden etkilenmezler. Bu nedenle viral hastalıklarla savaş zordur.
• Virüslerin klinik etkisi, konak hücrenin durumuna, spesifik virüse ve çevre şartlarına bağlıdır.
Elektron Mikroskobu
• Virüsler dış fizik etkenlere dayanıksız olduklarından indirek bulaşma nadirdir.
• Rezervuardan çıkış yolları genellikle
solunum yolu olduğu için fazla bulaşıcıdır, kontrol edilmeleri zordur.
• Adi besi yerinde üremezler, ancak canlı
hayvan dokusu, tavuk embryosu gibi canlı besi yerlerinde üredikleri için, laboratuvar tanısı koymak ve aşı üretmek zordur.
• Bakteriler gibi patojen ve saprofit tipleri vardır.
• Bakteriler gibi lokal ve sistemik hastalıklar yaparlar.
• Hücre içinde ürerler: İnflüenza, herpes ve çiçek virüsleri hücre içinde üreyip dışarı çıkarlar.
• Polio, echo gibi virüsler de hücre içinde ürer, hücreyi patlatır, yeni hücrelere
girerek üremeye devam eder.
3.Riketsiyaların Özellikleri
• Virüslerden büyük, bakterilerden küçüktürler.
Virüsler gibi hücre içi parazitidirler.
• Replikasyon için konak hücreye ihtiyaç
duyduklarından, adi besi yerinde üremezler, canlı hayvan besi yerinde ürerler.
• Bakteriler gibi adi mikroskopla görülebilirler.
• Gram boyası ile boyanmazlar, gram(-) tirler. Gemza (Gimsa) ve Macciavella boyaları ile boyanırlar.
• Bit, pire, kene gibi artropotlarla, kirli
atıklarla deri yoluyla veya nadiren hava yoluyla bulaşırlar.
• Virüsler gibi dış fizik etkenlere
dayanıksızdırlar, bu nedenle indirek bulaşma azdır. Vektörlerle bulaşırlar.
4.Chlamydiaların Özellikleri
• Virüslerden büyük, bakteri ve
riketsiyalardan küçüktürler. Virüs ve riketsiyalar gibi replikasyon için konak
hücreye bağımlıdırlar. Ancak virüslerden farklı olarak antibiyotiklere duyarlıdırlar.
• Seksüel yolla direk temas sonucu
bulaşırlar. (Üretra, mesane, fallop tüpleri ve prostat bezinin sık enfeksiyon nedenidirler).
• Chlamydia trachomatis, “trahom” etkenidir.
Chlamydia trachomatis, “trahom” etkenidir.
5.Spiroketlerin Özellikleri
• Hücre duvarı bulunan, esnek, silindir
biçiminde,dalgalı,sarmal, çubuk şeklinde bakterilerdir.
• Büyük çoğunluğu anaerop olup “Karanlık saha mikroskobuyla” görülebilirler.Özel besi yerinde üretilirler.
• Çoğu kez mukoza,bazen deri yoluyla direk temas ve artropotlarla bulaşırlar.
• Treponema, Leptospira ve Borrelia tipleri insanda hastalık yapar (Frengi,Jaws etkeni)
Treponema Pallidum, Sifilis(Frengi) etkenidir
6.Mantarların Özellikleri
• Mantarlar, nükleer zarla çevrili bir nükleus ve sert bir hücre duvarına sahiptir.
• Maya ve Küf şeklinde olabilirler, bazıları her iki şekilde de olabilir.
• Organik maddeler, toprak,su, hayvanlar, bitkiler gibi çok çeşitli maddelerde
yaşayabilirler.
• Plastik,deri,turşu, reçel gibi besinlerin bozulmasına neden olabilirler.
• İnsan vücudunun içinde ya da yüzeyinde yaşayabilirler.
• Faydalı mantarlar; Peynir, yoğurt, bira, şarap ve penicillin, kortikosteroid gibi ilaç yapımında kullanılır.
• İnsanda normal floranın bir elemanı olan
“candida albicans” ağız, cilt, vajina, GİS’de birçok enfeksiyona neden olabilir.
• Çeşitli tedaviler görenler risk altındadır.
7.Protozoaların Özellikleri
• Bakterilerden çok büyük olan protozoalar, hayvanlar aleminin en basit tek hücreli
organizmalarıdır.
• Büyük çoğunluğu toprak ya da suda serbest yaşayan organizmalar olarak bulunur.
• Alg, maya, bacteri ve küçük protozoaları yerler. Parazit özellik gösterenler ise
konaktan besin abzorbe ederler.
• Az sayıda protozoa patojen özellik gösterir, küçük bir bölümü de konağa yararlı olur.
Örn:Karınca bağırsağında, karıncanın yediği tahtayı abzorbe eder.
• Protozoalar, farklı konak ortamlarına kolay adapte oldukları için kontrol edilmeleri zordur.
• Sıtma, şistozomazis,giardiazis,trikomoniaz gibi hastalıklara neden olurlar.
8.Parazitlerin Özellikleri
• Bir başka organizma içinde ya da üzerinde yaşayan, ondan besin sağlayan
multicellüler organizmalardır.
• Genellikle çıplak gözle görülebilir,
yumurtaları adi mikroskopla görülebilir oldukça büyük etkenlerdir.
• Besi yerine ekmek gerekmez, gaita, idrar, kan, lenf ya da herhangi bir organ
biyopsisinden tanı konabilir.
• Genellikle Gastrointestinal sistemde hastalık yaparlar.
• Kıl kurdu, yassı solucan gibi helmintler ve kene, pire gibi artropotları içerir.
• Ülkelerarası seyahat yapanlarda, kontamine su bulunan yerlerde
şistozomiazis gibi paraziter hastalıklar görülebilir.
Enfeksiyon Rezervuarı
Mikroorganizmanın içinde ya da üzerinde barındığı bazı durumlarda çoğaldığı
madde ya da çevre anlamına gelir.
Örneğin:Salmonella, sütte canlı kalır ve çoğalır, Hepatit-B hemodiyaliz cihazları üzerinde canlı kalır fakat çoğalmaz.
OLGU: Aktif enfeksiyonu bulunan kişidir
TAŞIYICI: Belirti ve bulgu göstermeden, spesifik bir m.o. İle kolonize olmuş kişidir.
Rezervuardan Çıkış Yolu
Rezervuardan çıkış yolu, genellikle
mikroorganizmaların bulunduğu yer ile bağlantılıdır.
İnsan rezervuarlarda;
Solunum sistemi, GİS,
Genitoüriner sistem,
Cilt , mukoz membranlar ve plasentadır.
Bulaş Yolu
İnfeksiyon etkeninin rezervuardan ayrılma ve duyarlı konağa geçme biçimidir.
İnfeksiyon zincirinde en kolay kırılabilen halkadır.
4 Çeşit Bulaş Yolu Vardır:
-Temas -Hava -Vektör -Ara Kaynak
Bazı mikroorganizmalar birden çok bulaş yolu kullanabilirler.
Yeni Konakçıya Giriş Yolu
Etkenin duyarlı kişiye invaze olma yoludur. Bu yol genellikle, konağı
(rezervuar) terketme yolu ile aynıdır.
Örn: Tbc, Soğuk algınlığı; Solunum yolu ile HIV, Hepatit-B; Kan ve vücut sıvıları ile Salmonella; Gastrointestinal sistem ile Gonore, Sifiliz; Genital sistem ile
Kuduz, Tetanoz; Bütünlüğü bozulmuş deri ile
Enfeksiyon hastalığı zincirinin son ve en önemli halkasıdır.
Vücut mikroorganizmaların girişi ve
çoğalmasına karşı kendini çeşitli savunma mekanizmalarıyla korur.
Ancak bu mekanizmaların zayıfladığı bir konakta mikroorganizmalar invazyon yapıp hastalık oluşturabilir.
Savunma mekanizmaları 2’ye ayrılır:
1.Birinci Basamak Savunma Mekanizmaları:
Cilt, sekresyonlar ve bazı organlar eksternal mekanik bariyerler vücudun birinci basamak savunma
mekanizmalarıdır.
Silia ve normal floralar da patojenlerin vücuda yerleşmesini engeller.
2. İkinci Basamak Savunma Mekanizmaları Mikroorganizma vücudun birinci basa-mak savunma mekanizmalarını geçer
(Örn: Ciltteki çatlak) ve vücuda girerse, beyaz
küreler ve inflamatuar yanıt devreye girer.
Bunlar her türlü yaralanmada yanıt
oluşturduğu için, nonspesifik yanıt olarak adlandırılır.
İnflamasyonun 4 ana belirti ve bulgusu vardır:
1. Kızarıklık 3. Ağrı 2. Şişme 4. Isı artışı
Savunma Sistemi Elemanları
Örnek Soru
• Enfeksiyon hastalıkları zincirinde en önemli halka hangisidir?