• Sonuç bulunamadı

TOROS GÖKNARI (Abies cilicica Carr.) POPULASYONLARININ GENETiK YAPILARI ve GEN KAYNAKLARININ YERiNDE KORUNMASI

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "TOROS GÖKNARI (Abies cilicica Carr.) POPULASYONLARININ GENETiK YAPILARI ve GEN KAYNAKLARININ YERiNDE KORUNMASI"

Copied!
25
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

F.D.C: 165.3

TOROS GÖKNARI (Abies cilicica Carr.) POPULASYONLARININ GENETiK YAPILARI ve GEN KAYNAKLARININ YERiNDE KORUNMASI

Populations Genetic Structure of Taurus Fir and lmplications for ln-Situ Conservation

A. Sermin ÖZER Kimya Mühendisi

iÇ ANADOLU ORMANCILIK

ARAŞTIRMA

ENSTiTÜSÜ YAYlNLARI

Central Anatolia Forestry Research Institute Teknik Bülten Serisi 1 Technical Bulletin No: 277

(2)

ÖZ

Toros Göknan (Abies cilicica Carr.) Akdeniz bölgesinde yaklaşık 350.000 ha. lık lokal bir yayılışa sahip 4 göknar türümüzden birisidir. 1.200-2.000 m.

ler arasında yayılış gösteren, bir kısmı tabiat ormanı niteliğinde meşcereler oluşturan bu tür, yaşamsal istekleri ve ağaçlandırmanın başlangıcında çeşit­

li problemlerle karşılaşılması sebebi ile yerinde koruma ( in-situ) çalışmaları

için hedef tür olarak seçilmiştir. 4 populasyonda 200 adet ağaçtan toplanmış açık teziaşma ürünü tohumların endospermleri üzerinde ize-enzim analizleri

yapılmıştır.

Her ağaçtan 7 şer tohumda, 15 enzim sisteminde çalışılmış ve sonuçta 24 lokus belirlenmiştir. Bu lokusların 23 tanesi polimorfiktir. Belirlenen bu lokus- larda toplam olarak 46 allel gözlenmiştir.

Yapılan analizlerde bir populasyonda tesbit edilemeyen veya nadir bulu- nan bir allelin diğer populasyonda bulunduğu tesbit edilmiştir. Bu durum ge- netik sürüklenmenin izole ve küçük populasyonlarda beklenen bir sonucudur.

Verilere göre Toros göknarının çok miktarda genetik çeşitliliği üzerinde barın­

dırdığı söylenebilir.

Anahtar Kelimeler: Toros göknarı, Abies ci/icica Carr., ize-enzim, gen koruma, GEKYA, Genetik çeşitlilik.

ABSTRACT

Tourus fir (Abies ci/icica Carr.) one of the tour tir species which is distrubiting an area of 350.000 ha in Mediterranean Region. This species distributing between 1.200 m - 200 m and forming stands in the form of natural forest has been selected as target species for in-situ conservation studies because of its vital wishes and problems faced at the beginning of afforestation iso-enzym analysis has been done on endosperms of seeds which are the products of open pollination and collected from 200 trees of 4 population.

Studies have been done on 7 seeds from each tree and on 15 iso-enzym system, and at the end 24 locus have been determined 23 of these loci are polymorfic. Totally 46 allel has been observed in these determined loci.

As a result of analysis, it has been determined that an allel whish is not established or exist rare in one population can be found in anather population. This situation is an expected, result of genetik drogging.

According to results Tourus-tir has a lot of genetic diversity.

(3)

ÖNSÖZ

Orman ağaçları uzun ömürlü olmaları, geniş alanlarda yaşamaları ve bu

alanları iri gövdeleri ile uzun yıllar boyunca kaplamaları sebebiyle pek çok olumsuz çevresel etki altında kalırlar. Bu sebeple ülkemiz ormanlarında yeti-

şen öncelikle orman ağacı türlerinin gen kaynaklarını araştırma, koruma ted- birlerinin belirlenmesi ve ıslah çalışmalarının planlaması yapılırken verimleri- nin arttırılması yoluna da gidilmelidir.

Toros göknan da ülkemizde doğal yayılış gösteren 4 göknar türünden bi- risi olup milyonlarca ha. lık genel alan üzerinde 350.000 ha. lık çok dağınık

bir yayılışa sahiptir. Biyolojik, ekolojik ve silvikültürel özellikleri bakımından di-

ğerlerine göre daha az tanınmaktadır. Çok lokal alanlarda saf meşcereler ha- linde bulunan bu tür, tabiat ormanı karakterinde ormanlar oluşturmaktadır.

"Genetik Çeşitliliğin Yerinde Korunması Projesi (11.216-TU)" kapsamında Kazdağları ve Bolkarlar Projenin iki basamağı olarak seçilmiştir. Toros gök- nan da yukarda bahsedilen özelliklerinden dolayı Bolkarlar'da hedef tür ola- rak seçilmiştir.

Bu proje Küresel Çevre Fonu (GEF) adına hareket eden Dünya Bankası

(WB) tarafından maddi ve manevi olarak desteklenmiştir. Bu iki kuruluşa,

T.C. Orman Bakanlığı'na, bu proje ile ilgili çalışmaları sürdürebilmem için eği­

tim aldığım ve Iabaratuar imkanlarından faydalandığım The Department of Forest Science, Oregon State University USA'ya ve eğitimimde en büyük

katkıları olan Prof. W. Thomas ADAMS ve Allan H. Doerksen'e teşekkürü bir borç biliyorum.

Bana bu imkanı sağlayan Iç Anadolu Ormancılık Araştırma Müdürü Doç.

Dr. Yaşar ŞIMŞEK'e teşekkürlerimi sunuyorum.

Çalışmada kullanılan araştırma materyalleri olan tohumları toplayan Or- man Ağaçları ve Tohumları Islah Araştırma Enstitüsü'ne verilerin analizinde ve değerlendirilmesinde yardımını gördüğüm Or.Yük.Müh. Gani GÜLBA- BA'ya, Enstitü Müdürlüğümüz Planlama ve Değerlendirme Bölümü Başmü­

hendisi Enver ÖZTEKEŞIN'e ve Or. Yük Müh. Orhan Çelik'e de teşekkürleri­

mi sunuyorum.

Labaratuar çalışmalarım sırasında büyük özveriyle benimle birlikte çalı­

şan Kimya Teknisyeni Ümit ÖZGAN'a ve teknik problemierin giderilmesinde büyük yardımını ve desteğini gördüğüm Turan DOGAN'a teşekkürü bir borç biliyorum.

1998, Ankara A. Sermin ÖZER

(4)

iÇiNDEKiLER

ÖZ ... 3

ABSTRACT ... 3

ÖNSÖZ ... 5

1 GiRiŞ ... 9

2 MATERYAL VE YÖNTEM ... 1 O 2.1 Bitkisel Materyal ve Temini ... 10

2.2 Deneme Materyalinin Hazırlanması ... 13

2.3 Deneyin Başlatılması ... 13

2.4 Çözelti Sistemleri ve Çalışma Koşulları ile işlemin Bitirilmesi ... 13

2.5 Verilerin Değerlendirilmesi ... 15

3 TARTIŞMA VE SONUÇ ... 16

3.1 izo-enzim Bantları ve Genetik Kontrolları ... 16

3.2 Populasyonların Genetik Yapıları ... 19

3.3 Populasyonlar Arası Genetik Mesafe ... 21

3.4 Gen Kaynaklarının Korunması ... 23

ÖZET ... 25

SUMMARY ... 27

KAYNAKÇA ... 29

(5)

1 GIRIŞ

Toros göknan (Abies cilicica Carr.) ülkemizde doğal yayılış gösteren dört göknar türünden biridir. Doğal yayılış alanları bakımından diğerlerinden fark-

olarak Anadolu'nun güneyinde, Akdeniz bölgesinde yer alır.

Milyonlarca ha. lık genel alan üzerinde yaklaşık 350.000 ha. kadar çok da-

ğınık bir yayılış alanına sahiptir. Bu alanlarda da çoğunlukla denizin aksi yö- nünde kuzey ve kuzeye bakan bakılarda 1200 m. rakımdan yukarıda, 2000 m. ye kadar bulunmaktadır. Üst orman zonunu teşkil etmektedir. Iklim bakı­

mından ise yetişme muhitinin en rutubetli bölgelerinde yer almaktadır. Bu özellik Toros göknarının önemli yaşamsal kriterlerinden birisidir.

Toros göknarı, biyolojik, ekolojik ve silvikültürel özellikleri bakımından di-

ğerlerine göre çok az tanınan bir türdür. Bu tür, çok lokal alanlarda saf meş­

çereler halinde genellikle tabiat ormanı karakterindediL Ancak çoğu kez se- dir başta olmak üzere karaçam ve ardıçlar gibi bazı ışık ağaçları ile karışık

halde bulunur.

Toros göknan (Abies cilicica Carr.) 35-40 m. ye kadar boylanabilen, göv- denin alt kısmına kadar dallanan, sivri tepeli 1. sınıf dekoratif bir ağaçtır (Be- issner and Fitschen 1930). Genç sürgünleri az ve kısa tüylerle kaplıdır. Yu- murta biçimindeki tomurcukları bazılarında reçinelidir. Tohumları üç köşeli, kızıl veya küllü kahverenginde 1,3-1,4 cm. uzunluğunda olup ters yumurta

şeklinde durmaktadır.

Coode ve Cullen Toros göknarını A.cilicica subsp.cificica ve A.cilicica subsp. isaurica olarak iki alt türe ayırmaktadır. Bunlardan ilki Göksu nehrinin doğusunda yetişir. Tomurcukları reçinesiz ve genç sürgünleri tüysüzdür. ikin- cisi ise Göksu nehrinin batısında yetişmekte olup genç sürgünleri tüysüz ve

tomurcukları bol reçinelidir.

Yayılış alanının önemli bir bölümünü Bolkar dağları kapsamaktadır. Bu tü- rün ışık, ısı, rutubet, toprak yapısı ve bakı gibi yaşamsal istekleri açısından

çok seçici olması, ağaçlandırmalarda başlangıçta sipere ihtiyaç duyması ya-

nında zoo-biotik faktörlerin gençliğe engel teşkil etmesi, bu türün devamiıiığı­

nın temini üzerinde yoğunlukla çalışılması mecburiyetini gündeme getirmek- tedir. Yukarıda da bahsedildiği gibi bir bölümü tabiat ormanı niteliğindeki meşçerelerin korunması ve ekonomik değerlerinin devamının sağlanması

büyük önem arz etmektedir.

(6)

Küresel Çevre Fonu (GEF) adına Dünya Bankası (WB) tarafından destek- lenen "Genetik Çeşitliliğin Yerinde Korunması Projesi (11.295-TU)" kapsa-

mında Kazdağları ve Bolkarlar projenin iki basamağı olarak seçilmiştir.

Bolkarlarda yayılış gösteren Toros göknan da yukarıda bahsedilen özel- liklerinden dolayı ve ağaçlandırma-ıslah programlarında kullanılabilecek kıy­

metli bir gen kaynağı olması sebebiyle projenin hedef türlerinden biri olarak

seçilmiştir.

Orman ağaçları gen kaynaklarının korunması çalışmaları, ağaç ıslahı fa- aliyetleri yanı sıra ekonomik değeri olan ağaç türleri üzerinde yoğunlaşmıştır

Ancak küresel boyutta henüz bir değeri olmayan tür ve taksonların da koru- ma altına alınıp devamlarının sağlanması gerekmektedir. Bu eka-sistem için- deki dengeyi de koruyacaktır.

Lokal alanlarda bulunan meşcereler halindeki populasyonlar da genetik sürüklenmeden etkilenebilmekte sonuçta da genetik yapıları olumsuz yönde etkilenerek genetik çeşitlilik yok olmaktadır. Izole populasyonlardaki genetik

farklılaşma da bunun bir sonucu olarak karşımıza çıkmaktadır.

Bu araştırma ile günümüze kadar üzerinde kapsamlı bir çalışma yapılma­

mış olan Toros göknarının, seçilmiş populasyonlarında genetik yapısının öğ­

renilerek, in-situ çalışmalarını planlamada öneriler sunulması hedeflenmiştir.

2 MATERYALVEYÖNTEM 2.1 Bitkisel Materyal ve Temini

Bolkar dağlarındaki 4 populasyonda, her populasyondan 50 şer ağaç ol- mak üzere toplam 200 ağaçtan, açık tozlaşma ürünü tohumlar 1996 yılında toplanmıştır.(Şekil1 ve Tablo 1)

(7)

Şekil 1: Üzerinde çalışılan Toros göknan (A. cilica Carr.) populasyonlarının harita azerindeki yerleri.

Figure 1: Map of locations of Taurus fir (A ci!ica Carr.) Populations sampled see al- so Table:1

9

~ 1,0 Km. 2p 30

Medetsiz Tepe

1 3~m

' ' 1

' ',

"

AKDENiZ

.tS '? i .

... !~

(8)

Tablo 1: Toros Göknan (A. cilicica Carr. ) Örneklerinin Toplandığı Populasyonların Yerleri, Bakılan ve Bölme Numaraları Gibi Coğrafik Bilgiler ve Amenajman

Planiarına Göre Seçilmiş Populasyonlarda Bulunan Yaklaşık Ağaç Sayısı

Table 1: Locations and sizes of sampled Taurus fir (A.cilicica Carr.) populations

Populasyonlar işletme Enlem Boylam Bölme No Rakım Alan Populasyon

Md. Ha büyüklüğü

Population size

Forest Compt. Area Toplam* Ağaç

Populations Distric Lalitude Longitude No: Altitude Ha Ağaç Sayısı Sayısı Tree

Total Tree no. no.

Karatepe Mersin 37°02'37" 34°31 '46" 120,121, 1098 236.5 69342 50

Göz ne 122,123,

124

Kozağacı Tarsus 37°10'64" 34°33'33" 182,181

1335 32 578

Namrun 186 115.5 50

iledintepe 228,229

Cehennemdere Tarsus 37°07'22" 34°29'05" 1370 80.5 10 787 50

Asmacık 565,569

Ulukışla Niğde 37°27'56" 34°27'56" 570,571,

1486 223.0 4237 50

573

• Populasyonlardaki ağaç sayıları amenajman planlarından alınmıştır.

• Approximate number of adult trees based on management plan.

Her populasyonda tohum toplanacak ağaçların birbirine yakın yaşta ve

aralarında en az 100 m mesafe olmasına dikkat edilmiştir. Bu şartlara uygun

ağaçlar rastgele seçilmiştir.

Toplanan tohumlar plastik torbalar içinde, rutubetli kurnda katlamaya alı­

narak+ 4

oc

de 15 gün süreyle bekletilmişlerdir. Daha sonra kumdan alınan

tohumlar% !'lik H2

o

2 (hidrojen peroksit) de 48 saat tutulmuşlardır. Bu işlem­

den sonra da içine filtre kağıdı yerleştirilmiş petri kapiarına konularak 22-23

oc

de 12 saat ışık, 12 saat gece şartlarındaki çimlendirme dolabına alınmışlardır.

Kökcükler 10-15 gün içinde 0,3- 1 cm uzunluğa erişmişlerdir. Çimlenen tohumlar çimlendirme dolabından alınarak ya hemen çalışılmış yada çalışı­

lıncaya kadar+ 4

oc

de bekletilmişlerdir.

Enzimierin alt birim yapılarının (subunit structure) belirlenebilmesi için bir ön çalışma yapılmış ve bu çalışmada embriyo (2N) ve endosperm (1 N) ler

kullanılmıştır. Proje ile ilgili asıl çalışmalarda sadece endosperm (1 N) kulla-

nılmıştır. Her ağaçtan 7 tohum üzerinde çalışılmıştır.

(9)

2.2 Deneme Materyalinin Hazırlanması

Extract yani doku özü, 0,20 M fosfat çözeltisi (pH

=

7,5) (Conkle ve Ark.

1982) içinde ezilerek hazırlanmıştır. Bu işlem yapılırken buz üzerinde çalışı­

larak enzim aktivitesinin max. seviyede tutulması sağlanmıştır (Adams ve ark. 1990). Hazırlanan extract 3,5 mm x 1 ,5 mm boyutundaki filitre kağıtları­

na (Whatman chromatography No:3 mm) emdirilerek, bir gün önceden hazır­

lanan % l l 'lik nişasta jelinin kenardan 1 ,5-2 cm uzakta dikey olarak kesilmiş kısmına yerleştirilmişlerdir. 1 jelde 7 ağaçta çalışılmıştır (49 fitil). Jel hazırlığı

Cankle ve Ark. (1982) tarafından tarif edildiği şekilde yapılmıştır.

2.3 Deneyin Başlatılması

Plexiglastan yapılmış, sağ ve sol tarafında bulunan kısımları na çalışılacak

çözelti sistemine uygun hazırlanmış elektrot çözeltisi (Conkle ve Ark. 1982)

konulmuş elektroforez aletine, üzerine fitiller diziimiş olan nişasta jeli yerleş­

tirilip,+ 4

oc

deki buzdolabına konularak, aşağıda etraflıca belirtilen koşullar­

da elektrik akımı verilmiştir. ilk 15 dakika sonra jel üzerindeki fitiller çıkarıla­

rak işleme aynı koşullarda devam edilmiştir. işlem esnasında jellerin üzerine içi su dolu, soğutulmuş torbalar konulmuş ve işlem boyunca ara sıra yenileri ile değiştirilmiştir.

2.4 Çözelti Sistemleri ve Çalışma Koşulları ile işlemin Bitirilmesi Elektroforez işleminde LB (Lithium Borat), TC (Tris-Citrat) ve HC (Histidi- ne Citrat) çözelti sistemlerinde çalışılmış olup LB ve TC de kırmızı gıda bo-

yası ile hazırlanan işaretleyici boya izinin orijinden başlayarak (yani fitilierin

yerieşiirildiği yerden itibaren) 8 cm. HC de ise 6 cm ileriye gidinceye kadar

beklenmiştir. LB de 60 mA. 300 V., TC de 55 mA. 100 V. ve HC de ise 50 mA. ve 100 V. da çalışılmıştır. Elektroforez işleminden sonra jeller yatay ola- rak 1.5 mm kalınlığında 6 dilim olarak kesilmiştir. Dilimierne işleminden son- ra, ön çalışmada belirlenen, üzerinde çalışılacak enzim sistemlerine göre ha-

zırlanan boyalarla boyanarak 37- 39

oc

deki inkübatörde bantlar belirginle-

şinceye kadar bekletilmiştir. Kullanılan bütün çözelti ve boya reçeteleri Cank- le ve Ark. (1982), Adams ve Ark. (1990) ile Cheliak ve Ark. ( 1984) tarafından bildirildiği şekilde hazırlanmıştır.

Elektroforez işleminden sonra jeller çalışılacak enzim sayısına da bağlı

olarak yatay şekilde 4 veya 6 parçaya ayrılmıştır. Bu dilimler, her çözelti sis- temi için tesbit edilmiş enzim sistemlerine uygun olarak hazırlanmış boyaları bulunduğu boya kapiarına alınarak enzim bantlan belirginleşinceye kadar

bekletilmiştir.

(10)

Bu araştırmada 3 çözelti sisteminde toplam olarak 15 enzim üzerinde ça- lışılmıştır (Tablo. 2)*.

Aşağıda ki tabloda jel ve elektrot çözeltileri pH değerleri ile birlikte veril-

miştir. Aynı zamanda her bir çözelti sisteminde hangi enzimler üzerinde çalı­

şılacağı belirtilerek açık adları yazılmıştır. Araştırmada bu enzimierin hangi reçeteye göre hazırlandığını gösteren kod numaraları da aynı tabloda belirtil-

miştir.

Bir enzimi kediayan herbir locus, ilk harfi büyük olmak şartıyla enzimi kod- layan harflerin italik harflerle yazılması şeklinde belirtilmektedir (Pgi, Mnr, ..

gibi). Lokus genlerin kromozom üzerinde bulunduğu yeri, allel ise bir genin lo- kus üzerinde bulunabileceği değişik formu göstermektedir. Bazı enzimlerde ise birden fazla lokus görülmüştür. Böyle durumlarda hızlı ilerleyene, kısaltıl­

mış enzim adının sonuna 1 ekleyerek diğerlerine de orjine doğru sırayla

2, 3 ... diye sayılar verilerek belirtilmiştir (Pgi-/,Pgi-2, ... gibi).

Aynı uygulama lokuslarda bulunan birden fazla sayıdaki allel için de geçerlidir.

Tablo 2: Bu Çalışmada Kullanılan JelveTray Çözeltileri ile Enzim Sistemleri Table 2: Gel and tray buffers and enzyme systemsusedin this study.

Jel ve Elektrot Çözeltileri En Enzimierin Açık Adlan Enzim Kod

saltma No.

Lsa PGM Phospho - glucomutase 2.7.5.1

Tris citrate (pH: 8,3) PGI Phospho glucose isomerase 5.3.1.9 Lithiumborat (pH:8,3)

LAP Leucine-amino peptidase 3.4.11.1

EST Esterase 3.1.1.1

MNR Menadione reductase 1.6.99.2

Tea PMI(MPI) Mannose phosphate isomerase 5.3.1.8

Tris-citrate (pH: 8,8) GOT Glutamate oxaloacelate transaminase 2.6.1.1 Sodium-borate (pH: 8,0)

CAT Ca ta lise 1.11.1.6

GDH Glutamate dehydrogenase 1.4.1.3

ACON Aconitase 4.2.1.3

H Cb 6 PGD 6 Phosphogluconic dehyrogenase 1.1.1.44

Histidine pH: 7 IDH Isocilrat dehydrogenase 1.1.1.42

Sodium-cıtrate pH:7,0

MDH Maleate dehydrogenase 1.1.1.37

ME Malic enzyme 1.1.1.40

ACP Acid phosphatase 3.1.3.2

*

Conkle et all 1982

(11)

izo-enzimlerin genetik kontrolü 200 ana ağaçtan alınan tohumların endos- permleri üzerinde çalışılarak, boyama sonucu elde edilen bantların incelen- mesi ile açıklığa kavuşturulmuştur. Aynı izo-enzim bantları için açılım (segre- gasyon) gösteren veriler Ki-Kare analizi ile Mendel'in ı :ı oranına uyup uyma-

dığı kontrol edilmiştir (ADAMS ve JOL Y ı980). Bu işlemler örnek sayısının en az 28 olduğu hallerde yapılmıştır (Burada olduğu gibi dörtden fazla sayıda ağaçtan örnek olması halinde).

Yukarıda da bahsedildiği gibi örneklenen her bir ağaçtan 7 tohumda çalı­

şılmış olup, ana ağacın genetipinin çıkarılmasındaki hata payı (ı/2)6= 0,02 den azdır (MORRIS VE SPIETH ı978).

2.5 Verilerin Değerlendirilmesi

Bütün elektroforetik denemelerin sonunda her bir anne ağacın genotipi, her bir lokustaki allellerden çıkarılmıştır. Populasyonlara ait değerler belirle- nirken; allel yoğunlukları, ortalama ve etkili allel sayısı, ortalama heterozigot- luk, polimorfik lokus sayısı hesaplanmıştır. Aynı zamanda populasyonlar ara-

sında bir kuşakta olabilecek gen alış verişini gösteren gen akımı da (NEI ı987) ye göre hesaplanmıştır. Popgene-ı.2ı (YEH ve ark.) ile BIOSVS-

ı (SWOFFORD VE SLEANDER ı989 ) paket programı ile hesaplanmıştır.

Beklenen heterozigotluk (He) ve genetik mesafe, küçük populasyonlar için Nei (ı987)'nin geliştirdiği formül kullanılarak hesaplanmıştır.

(12)

3 TARTIŞMA VE SONUÇ

3.1 izoenzim Bantları ve Genetik Kontrolları

Şekil 2: izoenzim Bant Şekilleri ve Toros göknan {A. cilicica Carr.)'na ait Allel Numa-

raları. {Dikey çizgi üzerindeki allelierin orijinden itibaren yürüme mesafele- ridir.)

Figure 2: Megagametophyt banding patterns and their allelic designations for allozy- mes loci of Taurus fir (Numbers on vertical axis refer to migratian distances from origin -cm.).

Est-2 Pnıı-ı Pını-2 Got-2 Got-3

~--fi>gnı- I Pgm-2 ı Pgı-1 1 Pgı-2 / Lap-2 j Lap-3 1 Est- I

ı---r---- ---ı---l---l---l---+---+----+----1---l----l----1

i

50 i

! i ı ı !ı

1 1

1 1

1

ı

1 1 1

!

40

ı

1 1 ' 1

ı ı

1 ! ,1

!

1

i=

1 -o 1 1 1

l

1 1

ı:() ı ı

1

!=ı ı ı_ı il_ıo 1 1 =1 1

1 1

ı-'ı

1

1° ! ' i =ı ! !

1

' i

ı

1 2 1 J i 2 1

ı

1 2 1

ı ~-2-~

I 2

ı

2

l ___ j ___

j___ __

l_ __ i __

___L __ _ı_ 1' _ _ L. _ __l _ _ _ _ _ı__ i_L___ __ .L _ _ L _ _ _ _ J

1---~----r---r

1 1

[ Cat 1 Gdiı-l 1 Gdlı-2 1 Acp \ 6Pg-l I6Pg-2lJdh-ı

! ı ~ ı ı ı

i

: 1 ' ı ı 1

:---ı---r---r---r----ı·--+---ı

ıso ı i

!1 1 !' 1 'j

140 ! ı- i ı i ı

: : ı ı ı 1 t

130 ; : i - : 1 1 1

; ! ı ı t !

1 i

! i -

lzo 11 - , 1 ,

ı f 1 j

r i ı !-ı-ı ı

j

ıo ! ı

/1 1 :

!

1

ı ı ı 1 ı

ı 1 ı ıl ı ı ı

:o \

1 ı 1 ı

i 1 1 : ı 1 ı

l_ __ j~ ___ __L~ __ L _ _____L ___ t ___ l~

l

Idh-2 ~dlı_

!

Mc ı Mnr-ı j Mnr-iı

1

ı 11=1-1 1-l ı

=~=li

1 1

!

ı U_l!

12 ı ıı L_L._J

(13)

Her birinin tek lokus tarafindan kontrol edildiği kabul edilen 24 zon (lokus) aktivitesi, önceden denenip tesbit edilmiş 15 enzim sisteminde çözünmüştür (Şekil 2).

Üzerinde çalışılan bütün anne ağaçların endospermlerinin verdiği bu zon- lardan iki tanesi invariyent iken diğerlerinde iki variyent gözlenmiştir. lzo-en- zim bant şekilleri ve bunların 24 lokus için verilen allel numaraları Tablo 2'de

verilmiştir. Ebeveyn ağaçların endospermlerinde gözlenen açılma ve bekle- nen 1: 1 oranına uygunluk testi diğer bir ifadeyle kalıtım delilleri Tablo 3'de

verilmiştir. Zonlardaki değişkenierin beklenen 1:1 oranına göre açılması, söz konusu zonların tek lokus kontrolu altında olduğunu göstermektedir.

Tablo 3'e göre sadece 6 Pgd-1, 6 Pgd-2 ve Mdh-2 lokusları beklenen orana göre açılım göstermektedir. Bunun sebebinin, az olan alleller için se- leksiyon etkisi veya bir allelin bir lokusa sıkıca bağlanması "Linkage" olabilir.

PGM : Bu enzim için boyanan jellerde iki zon aktivitesi vardır. Adam, 1981; Suyama ve Ark. 1992, Gülbaba ve Ark. 1996 diğer göknar türlerinde bu enzimde tek lokus bulmuş oldukları halde Toros göknarında, iki zon akti- vitesi gözlenmiştir. Bu zon çift bantlı ve monomorfiktir.

PGI : iki zon aktivitesi tespit edilmiştir (Pgi-1

ve

Pgi-2 de ikişer allel.) . Bu durum diğer göknar türleri içinde bildirilmiştir. Neale and Adams, 1981; Fady and Cankle 1992; Gülbaba ve Ark. 1996. Her zonda monomorfik çift bant

gözlenmiştir.

LAP : LAP için boyanan jellerde 3 zon aktivitesi belirlenmiştir. Ancak hız­

zon olarak nitelendirilen Lap-1 zaman zaman çok soluk olarak güçlükle göz-

lenebilmiştir. Bu sebeple bu zon dikkate alınmamıştır. Lap-2çift bantlı ve mo- nomorfik yapıdadır. Lap-3 ise tek bantlı bir zon olarak gözlenmiştir. LAP'da

diğer göknar türleri için de iki zon olarak belirtilmiştir. Neale ve Adams 1991, Fady ve Cankle 1992. Suyama ve Ark. 1992, Gülbaba ve Ark. 1996.

EST : EST için boyanan jellerde 2 zon aktivitesi belirlenmiştir. Est-1 de tek bant Est-2 de ise 4 monomorfik bant gözlenmiştir.

PMI : PMI için boyanan jellerde iki farklı bant ihtiva eden iki zon aktivitesi

bulunmuştur. Her birinin ayrı bir lokus kontrolü altında olduğu kabul edilen iki PMI zon aktivitesi El. Kassaby ve Ark. 1982, Millar 1985, Adams ve Ark. 1990

tarafından da diğer göknar türleri için gözlenmiştir. Gülbaba ve Ark. 1996 ise A.equitrojani de tek monomorfik bant gözlemişlerdir.

GOT : ilki monomorfik diğerleri polimorfik üç zon belirlenmiştir. Got-1 mo- nomorfik tek bant ihtiva etmekte ancak zaman zaman görülebilmekte ve kısa

süre sonra kaybolmaktadır. Bu sebeple Got-1 dikkate alınmamıştır. Got-2 ve Got-3de ise çift varyantlı monomorfik 2 şer bant gözlenmiştir. Diğer göknar

(14)

türlerinde ise iki yada üç varyantlı tek bant ihtiva eden 2 zon ile 3 varyantlı üç çift bant ihtiva eden 3. Zonu Neale ve Adams, 1981; Fady ce Cankle 1992, Suyuma ve Ark. 1992; Gülbaba ve Ark. 1996 da gözlenmişlerdir. Şimşek

(1992) ise çalıştığı türlerde Got-1 ve Got-21okuslarının tam ayrılmadığını an- cak Got-3 de 3 allel tespit ettiğini bildirmiştir. Diğer bir zonun olabileceği dü-

şüncesi ile katot tarafındaki (orijinin arkasındaki) parça boyanmış ancak baş­

ka bir zon gözlenememiştir.

CAT : Boyarnayı takiben 5 dak. sonra tek monomorlik bant gözlenmiştir.

Diğer ibrelilerde de, Harry 1986; Adams ve Ark. 1990, Fady and Cankle 1992; Gülbaba ve Ark. 1996 tarafından aynı durum tespit edilmiştir.

GDH : Boyanan jellerde tek monomorlik bantlı iki zon gözlenmiştir. Adams ve Joly 1980, Neale ve Adams 1981, Adams ve Ark. 1990, Suyama ve Ark.

1992, Şimşek 1992, Gülbaba ve Ark. 1996. diğer türlerde tek bantlı tek lokus tespit etmişlerdir.

ACON: Tek, farksız monomorlik bantlı bir zon gözlenmiş olup muhteme- len tek lokus kontrolü altındadır.

6 PGD: iki zon aktivitesi tespit edilmiştir. Her ikizonda 2 varyanti ı tek bant gözlenmiştir. Ikinci zon diğerine göre daha soluk olmasına rağmen okunabil-

diği için değerlendirmeye alınmıştır. 6 PGD de diğer ibreliler için iki zon akti- vitesi Miller, 1985, King ve Dancik 1983, Adams ve Ark 1990, Gülbaba ve Ark. 1996 tarafından da gözlenmiştir. Segregasyon verilerinin her iki zon için de 1:1 oranına uyması (P>0.05) her zonun tek lokus tarafından kontrol edil-

diğini göstermektedir.

IDH: IDH için boyanan jellerde iki zon aktivitesi tespit edilmiştir. lik zon tek monomorlik bantlı ikinci zon ise monomorlik çift bantlıdır. Polimorlik tek zon aktivitesi (Neale ve Adams 1981 Fady ve Cankle 1992; Gülbaba ve Ark.

1996) tarafından tespit edilmiştir.

MDH : Bu enzim için boyanan jellerde iki zon aktivitesi görülmüştür. Ön- de giden Mdh-1 zonu çoğu kez görülemeyen, görülebilenlerde çok silik ve ra- hat değerlendirilerneyen bantlar ihtiva ettiğinden dikkate alınmamıştır. Mdh-2 lokusu ise 2 varyanti ı çift bantlar göstermiştir. Neale ve Adams 1981 MDH de iki lokus, oysa Gord ve Glend 1985; El kassaby 1981 de diğer ibreli türlerin- de 3 lokus tespit etmişlerdir. Segregasyon verileri 1:1 oranına uymaktadır

(P>0.05).

ME : Iki varyantlı tek bant kontrolunda tek zon belirlenmiştir.

ACP : Tek bant kontrolünde tek zon belirlenmiştir.

(15)

Tablo 3: Heterozigot Ebeveyn Ağaçların Endospermlerinde Gözlenen Açılma

ve Beklenen 1:1 Oranına Uygunluk testi

Table 3: Observed allozyme segregation in megagametophytes of heterozygous parent and goodness-of fit to the expected 1:1 ratio.

Allelik Gözlem Sapma

Bileşimler Sayısı Deviation

Allelic* Observed no.

Combination

Lokus F

s

F Total

x

2 (df=1) Prob.

Lo cu s

Pgm-1 2 68 102 8.571 <0.005

Pgm-2 2 130 182 32.577 <0.005

Pgi-1 2 184 301 014.472 <0.005

Pgi-2 2 257 413 24.213 <0.005

Lap-3 2 85 126 14.675 <0.005

Mnr-1 2 38 56 6.446 0.01-0.005

Mnr-2 2 40 56 9.446 <0.005

Pmi-1 2 92 126 25.786 <0.005

Pmi-2 2 43 63 7.683 0.01-0.005

Got-2 2 70 98 17.153 <0.005

Got-3 2 409 728 10.880 <0.005

6pgd-1 2 93 182 0.049 >0.90

6pgd-2 2 71 140 0.007 >0.95

/dh-1 2 118 189 11.196 <0.005

ldh-2 2 393 728 4.463 0.05-0.025

Mdh-2 2 175 336 0.503 0.50-0.25

Me 2 27 42 2.881 0.05-.10

.

Her bir allelik birleşme çiftinde hızlı (F) ve yavaş (S) ilerleyen allelleri göstermektedir.

* Alleles coding faster (F) and slower (S) migrating allozyme bands of each allelic pair. See al- so Figure 2.

3.2 Populasyonların Genetik Yapıları

Hiçbir populasyonda 43'den fazla allel bulunmamasına rağmen dört popu- lasyona ait 23 polimorfik lokusda toplam 46 allel gözlenmiştir (Tablo. 4). Ya-

pılan analizlerde bir populasyonda tesbit edilemeyen veya nadir bulunan bir allelin, diğer bir populasyonda nisbeten yoğun olarak bulunduğu pek çok ke-

(16)

reler tesbit edilmiştir (Lap 2-2, Lap 3-2, Pmi 1-2vb.). Farklı fiksasyon veya al- lellerin yok olması genetik sürüklenmenin izole ve küçük populasyonlarda beklenen bir sonucudur. Aynı zamanda farklı seleksiyon diğer bir potansiyel nedendir.

Tablo-4: Abies cilicica Carr'ın Dört Populasyondaki 23 Değişken Lokusdaki Allel Yo-

ğunlukları.

Table-4: Allele frequencies at 23 variable loci in tour populations of Abies cilicica Carr.

Locus/ Allele Populations Heterogenety

Karetepe Kozağ. iledintp. Asmacık X2 df Prob.

Pgm-1 1 .870 .880 .830 .970 10.490 3 0.015

2 .130 .120 .170 .030

Pgm-2 1 .900 .930 .930 .920 0.815 3 0.845

2 .100 .070 .D? O .080

Pgi-1 1 .820 .860 .830 .900 3.082 3 0.379

2 .180 .140 .170 .100

Pgi-2 1 .800 .750 .760 .800 1.199 3 0.753

2 .200 .250 .240 .200

Lap-2 1 .870 .980 .890 1.000 20.568 3 0.000

2 .130 .020 .110 .000

Lap-3 1 .960 .950 .880 .990 12.503 3 0.006

2 .040 .050 .120 .010

Est-1 1 1.000 1.000 1.000 .980 6.030 3 0.110

.000 .000 .000 .020

Mnr-1 1 .950 .980 .990 1.000 7.143 3 0.067

2 .040 .020 .010 .000

Mnr-2 1 .960 .970 .990 1.000 5.102 3 0.164

2 .040 .030 .010 .000

Pm1-1 1 .930 .980 .990 .900 11.368 3 O.D10

2 .070 .020 .010 .100

Pm1-2 1 .840 .960 .980 .920 16.576 3 0.001

2 .160 .040 .020 .080

Got-2 1 .920 .830 .920 .970 12.454 3 0.006

2 .080 .170 .080 .030

Got-3 1 .460 .540 .540 .580 3.641 3 0.303

2 .540 .460 .460 .420

Cal 1 1.000 1.000 .990 .980 3.694 3 0.296

2 .000 .000 .010 .020

Gdh-2 1 1.000 .980 1.000 .980 4.040 3 0.257

2 .000 .020 .000 .020

(17)

Locus/ Allele Populations Heterogenety Karetepe Kozağ. iledintp. Asmacık X2 df Prob.

Acon 1 1.000 1.000 1.000 .980 6.030 3 0.110

2 .000 .000 .000 .020

6Pgd-1 1 .850 .900 .910 .840 3.383 3 0.336

2 .150 .100 .090 .160

6Pgd-2 1 .880 .870 .820 .900 3.023 3 0.388

2 .120 .130 .180 .100

/dh-1 1 .790 .890 .900 .910 8.338 3 0.039

2 .210 .110 .100 .090

/dh-2 1 .530 .530 .630 .380 12.691 3 0.005

2 .470 .470 .370 .620

Mdh-2 1 .630 .700 .720 .670 2.114 3 0.549

2 .370 .300 .280 .330

Me 1 .960 .990 .970 .960 2.062 3 0.560

2 .040 .010 .030 .040

Acp 1 .980 .960 .980 1.000 5.089 3 0.165

2 .020 .040 .020 .000

Allel yoğunluklarında dikkati çeken diğer bir konu da hızlı ilerleyen ailelle- rin yoğunluklarının yavaş ilerleyenlere oranla daha yüksek olmasıdır. Diğer

bir husus da düşük yoğunluktaki allel (nadir allel <0,05) sayısında gözlenen fazlalıktır. Örneğin Kozağacı populasyonunda 9 adet Asmacıkta 8 adetdir.

Dört populasyon arasındaki genetik farklılığının diğer bir delili de 23 pali- martik !okusun 8 tanesinin allel yoğunlukları arasında önemli oranda (P>0,05) farklılık bulunmasıydı. Bu 8 !okusun tamamında baskın allelierin yo-

ğunlukları O, 38 yada daha yukarıdır. (> 0,38) 3.3 Populasyonlar Arası Genetik Mesafe

Populasyon çiftleri arasındaki genetik mesafe ortalama 0,002 olup 0,000 ile 0,004 arasında değişmektedir (Tablo.5). Bu büyüklüklere göre Toros gök- nan populasyonları arasındaki genetik mesafenin az olduğunu söyleyebiliriz.

Bunun nedeninin aynı geçmişi (tarihi) paylaşmalarından kaynaklandığı söyle-

(18)

nebilir. En büyük genetik farklılık Asmacık ile lledintepe populasyonları ara-

sında olup 0,004 değerindedir. Asmacık populasyonunun diğerlerinden ayrıl­

masının nedeni küçük (Toplam ağaç sayısı 4237 dir) ve bir oranda izole po- pulasyon olmasındandır (Tablo.l). lledintepe ile Kozağacı arasındaki genetik mesafe sıfırdır (Tablo 5).

Tablo 5. Nei 1987 ye göre hesaplanan Toros göknan populasyonları arasındaki ge- netik mesafe.

Table 5. Nei's (1987) unbiased genetic distan- ces between Taurus fir populations.

Populasyon

Populations 2 3 4

1 KARATEPE *****

2 KQZA(:IACI .001 *****

3 ILEDINTEPE .002 .000 *****

4ASMACIK .003 .002 .004 *****

Şekil3:

Figure 3.

De nd rogram Metodu ile.

Dendrogram Nei's (1978) distance:

hod=UPGM

UPGM

B

as ed Genetic M et-

Cj

- -

Kam~~

Kozağacı

L

lledintepe Asmacık

Populasyonların izolasyon dereceleri ve mevcut büyüklükleri ile beklenen heterozigotluk arasında bir ilişki mevcuttur (Tablo 6). Örneğin en küçük po- pulasyon olan Asmacık'ın (Ulukışla) He değeri O, 136 iken en büyük populas- yon olan Karatepe'nin (Gözne) He değeri O, 178 dir. Aynı şekilde tahmin edi- len fiksasyon indeksi Fis ile populasyon büyüklükleri arasında ilişki vardır.

Fiksasyon indeksi ile deniz seviyesinden olan yükseklik (rakım) arasında

da ilişki belirlenmiştir. En yüksek populasyonun Fis değeri 0,395 iken en dü-

şük rakımlı populasyonun Fis değeri 0,201 dir. Fis değerinin pozitif olması

gözlenen heterozigotluğun (H0 ) Hardy-Weinberg eşitliğine bağlı, beklenen heterozigotluk (He) oranından daha düşük olduğunu göstermektedir. (Tab- lo:6).

(19)

Tablo 6: Toros Göknarının Dört Doğal Populasyonuna ait Polimorfik Lokus

Oranı (P) ve Lokus Başına Düşen Allel Sayıları (A) Gözlenen Heterozi- gotluk (H0 ) ve Beklenen Heterozigotluk (He) ve Fiksasyon indeksleri (Fis)

Table 6: Estimated percentage of polymorphic loci (P) and mean number of alleles Per locus (A) mean number of effective ailetes per locus (Ae), observed (H0) and expected (He) heterozygosites and fixation index (Fis) for tour na- tural populations of Taurus tir.

Population Mean sample

size per Ab Ae

locusa

Karetepe 50(.0) 1.8 (.1) 1.3 (.03)

Kozağacı 50(.0) 1.8 (.1) 1.2 (.03) iledintepe 50(.0) 1.8 (.1) 1.2 (.03)

Asmacık 50(.0) 1.8 (.1) 1.2 (.03) MEAN 50 1.8 (.1) 1.2 (.03)

8 25 lokus temel alındı.

b Standart hatalar parentez içindedir.

c Ağırlıksız ortalama polimorfik lokus.

* Unbiased estimate (see Nei, 1978)

p Hg H~* Ffs

76 0.141 (.033) 0.178 (.032) 80 0.100 (.025) 0.151 (.032) 80 0.110 (.031) 0.155 (.032) 76 0.103 (.032) 0.136(.031) 78 0.114 (.030) 0.155(.032)

Based on 25 allozyme loci.

Standard erros in parenthesis

Unweighted mean over polymorphic loci.

0.201 0.342 0.343 0.395 0.312

Heterozigotluğun eksikliği pek çok nedene bağlı olabilir. Örneğin allel yo-

ğunlukları nın populasyon içerisindeki mekansal heterojenliği (Wahlund etki- si), geçmiş generasyonlarda akrabalar arasındaki eşleşmeler ve tesadüfi ör- nekleme olabilir (Spiess 1977).

Toros göknan için hesaplanan genetik çeşitlilik seviyesinin yeterli olduğu

ve hatta populasyonların ortalama değerleri olan lokustaki allel sayısı (A) ve etkili allel sayısı (Ae), polimorfik lokus oranları (P) ve beklenen heterozigotluk oranları (He), tüm ibreliler için bildirilen ortalamalardan (Örneğin He: O, 151 Hamrick ve arkadaşları 1992) ve göknar türleri için bildirilen ortalamalardan (Örneğin He: O, 130 Hamrick ve arkadaşları 1992) daha yüksektir.

Bu nedenle Toros göknarının bünyesinde çok miktarda genetik çeşitliliği barındırdığını söyleyebiliriz.

3.4 Gen Kaynaklarının Korunması

Toros göknarının önemli oranda genetik çeşitliliğe sahip olduğu görülmek- tedir. Bu türün genetik ıslahı ve ağaçlandırmalarda kullanılarak yayılışının arttırılması zararlılar tarafından yok edilme riskini azaltacaktır.

(20)

Bolkar dağlarındaki Toros göknan populasyonlarından en az iki populas- yanda Gen Kaynakları Yönetim Alanları (GEKYA) nın seçilmesi güvenlik açı­

sından yerinde olacaktır. Ideal olarak, mümkün olduğu kadar çok gen çeşitli­

liğini yakalayabilmek için, seçilecek populasyonların kendi içerisinde yüksek oranda genetik varyasyana sahip fakat, aynı zamanda diğer populasyonların

her birinden genetik olarak farklılaşmış olmaları arzu edilir. Karatepe popu- lasyonunun en büyük, en yüksek He değerine sahip olması ve en fazla etkili allel (Ae)'e sahip olması ve ayrıca en düşük Fis değerine sahip olması neden- leriyle birinci GEKYA'nın bu populasyon içerisinde seçilmesi uygun olacaktır.

Ikinci GEKYA'nın seçileceği populasyonun diğer populasyonlardan genetik olarak farklı olması nedeniyle Asmacık olması düşünülebilir. Fakat bu gene- tik farklılığın genetik yönden diğerlerine göre daha fakir olmasından ileri gel-

diği (He= 0.136) görülmektedir. Asmacık populasyonunun genişlik olarak kü- çük ve kısmen izole olması ve en yüksek Fis değerine sahip olması nedenle- riyle ikinci GEKYA'nın bu populasyondan seçilmesi genetik yönden fazla ka- zanç sağlamayacaktır. Ikinci GEKYA'nın Kozağacı populasyonundan seçil- mesi daha uygun olacaktır. Zira nispeten genetik yönden zengin, büyük ve merkezi populasyon olup ve lledintepe populasyonu ile aynı genetik mesafe- de bulunmaktadır.

GEKYA'Iarın tam yerini belirlerken meşcerenin sağlığı, koruma ve yöne- tim kolaylığı ve diğer bitki ve hayvan kompozisyonlarının durumu da göz önü- ne alınmalıdır.

(21)

ÖZET

Toros Göknan (Abies ci/icica Carr.) Akdeniz Bölgesinde yaklaşık 350.000 Ha lık lokal yayılışa sahip dört göknar türümüzden bir tanesidir. 1200-2000 m ler arasında yayılış gösteren ve bir kısmı tabiat ormanı niteliğinde meşcere­

ler oluşturan bu tür, yaşamsal istekleri ve ağaçlandırmanın başlangıcında çe-

şitli problemlerle karşılaşılması sebebiyle yerinde koruma çalışmaları (in-situ) için hedef tür seçilmiştir. Bu çalışmada 4 populasyonda 200 adet ağaçtan toplanmış, açık tozlaşma ürünü tohumların endospermleri analiz edilmiştir.

Her ağaçta 7 şer tohumda, 15 enzim sisteminde çalışılmış 24 lokus belirlen-

miştir.

Hiçbir populasyonda 43 den fazla allel bulunmamasına rağmen dört po- pulasyona 23 polimorfik lokusta toplam 46 allel gözlenmiştir.

Dört populasyon arasındaki genetik farklılığın delillerinden birisi 23 poli- morfik !okusun 8 tanesinin allel yoğunlukları arasında önemli oranda farklılık bulunmasıdır.

(P<0,05). Populasyon çiftleri arasındaki genetik mesafe ortalama 0,002 olup tespit edilen büyüklüklere göre Toros göknan populasyonları arasındaki

genetik mesafenin az olduğu söylenebilir. En büyük farklılık Asmacık ve ille- dintepe populasyonları arasındadır. Diğer iki populasyon arasındaki mesafe

sıfırdır.

Toros göknan için hesaplanan genetik çeşitlilik seviyesi yeterli olup all el

sayısı, etkili allel sayısı, beklenen heterozigotluk oranı tüm ibreliler için bildi- rilen ortalamalardan yüksektir. Buna bağlı olarak Toros göknarının bünyesin- de genetik çeşitliliği barındırdığı söylenebilir. Bu sebeple bu türün genetik ıs­

lahı ve ağaçlandırma çalışmalarında kullanılması, çeşitli etkenlerle yok olma riskini azaltacaktır.

Anahtar Kelimeler: Toros göknarı, Abies cilicica Carr., Lokus, Genetik çe-

şitlilik.

(22)

SU MARY

Tourus tir (Abies ci/icica Carr.) is one of the our tour fir species which has a local distribution area of 350.000 ha. in Mediterranean Region. This species distrubiting between 1.200 m - 2.000 m and forming stands in the form of natural forest has been selected as target species for in-situ studies because of its vital wishes and problems faced at the beginning of afforestation. In this study, endosperms of seeds which are the products of open pollination and collected from 200 trees of 4 population have been analyzed. Studies have been done on 7 seeds from each tree and on 15 iso- enzym system and 24 locus have been determined.

Although none of the populations have allel more than 43, totally 46 allel have been observed in 23 polymorfic locus in tour populations.

One of the proofs of genetical diversity between tour populations is that, there is no important difference between allel concentrations of 8 of 23 palimartre locus.

Genetical distance between population pairs is 0.002 and according to established sizes it can be said that, genetical distance between Tourus fir populations is short. The most important diversity is between Asmacık and lledintepe populations. The distance between other two populations is zero.

Calculated genetic diversity level for Taurus tir is sofficient and allel number, effective allel number and expected heterozigosity ratio is higher than the notified average values for all needle-leaveds. According to this it can be said that Tourus fir has genetic diversity in its structure. So genetic improvement and use in the afforestation works, will decrease the disapperance risk by different effects.

Key words: Tourus tir, Abies ci/icica Carr.,Gene-conservation, loci, genetic diversity.

(23)

KAYNAKÇA

ADAMS, W.T., JOLLY, R.J., 1980 Genetics of allozyme variants Loblolly Pine. J:

Hered. 71 : s.33-40

ADAMS, W.T.,NEALE ,8.0., LOOPSTRA, C.A.1988: Verifying controlled crossed in conifer tree improvement pog. Silvae Genetica 37

ADAMS, W.T., NEALE, 0.8., DOERKSEN, A.H., SMiTH, 0.8. 1990: inheritance and linkage of isozyme variants from seed and vegetative bud tissues in coastal douglas-fir (Pseudotsuga menziesii var menziesii (Mirb) Franco) Silvae Genetica 39: 153-167.

ASLAN, S., 1986: Kazdağı göknarının (A.equitrojani Asc. Et Sinten) Fidanlık Tekniği Üzerine Çalışmalar. OAE yay. No. 157,1-42

8ERGMAN, F.,1975: Adaptive Acit Phosphatase (ACP) Polymorphism in conifer seeds. Silvae Genetica 24:5-6

80ZKUŞ, H.F., 1987: Toros göknan (Abies ci/icica Carr.)'nın Türkiye'deki doğal yayılış ve silvikültürel özellikleri. OGM Yay. Yay. No: 660 Sr.No: 60 Ank.

CONCLE, M.T., HODGSKISS, P.O., NUNALLY, L.8., HUNTER, S.C., 1982: Starch gel electropforesis of conifer seeds a laboratory manual U. S. For. Serv. Gen.

T.Rep. PSW-64 Pac. SW. For. Range Exp. Stn., Berkeley CA.

EL-KASSA8Y, Y.A., 1981: Genetic interpretation of MOH isozymes in some conifer species. J. Hered. 72: 451-452

EL-KASSA8Y 1990: Genetic variation within and among conifer populations reviev and evaluation of methodes in Hattemer, H.H., Fineschi, S, Canata, F. and malvolti M.E., (Eds.)Biocemical markers in population genetic of forest trees APB Acdmc. Publ. Bv. The Hague. P. 59-74

FADY, 8., CONKLE,M.T., 1992: Segregation and linkage of allozymes in seed tissues of the Greek tir (A. borisii regis) Matt. Silvae Genet. 41: 273-277

FADY,8.,CONKLE,M.T.1993 Allozyme variation and possible phytogenetic implications in Abies cephalonica loudon and some related Eastern- Mediterranean firs. Silvae Genetica 42,6(351-359)

GE8UREK, TH., WUEHLiSCH,G.von.,1989: Linkage analysis of isozyme gene loci in Picea abies (L.) Karst.Heredity 62(185-191)

(24)

GÜLBABA, A., VELiOGLU, E., ÖZER, A.S., DOGAN, B., DOERKSEN, A. ADAMS, W.T., 1996: Kazdağı göknan (A. Equitrojani Aschers et Sint) Populasyonlarının

genetik yapılan ve gen kaynaklarının yerinde korunması DOAE Yay. No: 2 {23- 48) Tarsus

HAMRiCK, J.L., GODT, M.J.W., SHERMAN-BROYLES, S.L., 1992: Factors influencing levels of genetic diversty in woody plant species. New Forests 6: 95-124

JUO, P., S., STOTZKY, G. 1973: Electrophoretic analysis of isoenzymes from seeds of Pinus, Abies and Pseudotsuga. Can. J. Bot. 51: 2201-2205

KENNETH, L., DAG, R., 1977: Genetic variation in eleven populations of Picea abies as determined by isoenzyme analysis. Hereditas 85: 67-74

KING,J.N., DANCIK, B.P. 1983: lnheritance and linkage of isozymes in white spruce (Picea glauca). Can. J.Genet. Cytol. 25: 430-435

LEDİG,F.T., 1986: Conservation strategies for forest gene resources. For. Ecol.

Manage. 14:77-90

LEDİG, F.T., 1988a: The conservation of diversty in forest trees. Bioscience 38:471- 479

LEDİG, F.T., 1988b: Conservation of genetic diversity: the road to La Trinidat Leslie Sehatter Lektureship in Forest Science, Oct. 27, 1988 Vancouver, British Colombia.

MILLAR, C.l., WESTFALL, R.D.,1992: Allozyme markers in forest genetic conserva- tion. New Forests 6: 347-371

MORRİS, R.W., SPIETH, P.T., 1978: Sampling stratgies for using female gameto- phytes to estimate heterozygosity in conifers. Theor. Appl. Genet. 51: 217-222

NEALE, D.B., ADAMS, W.T., 1981: lnheritance of isozyme variants in seed tissues of balsam tir (A.balsam) Can.J.Bot. 59: 1285-1291

NEALE,D.B., ADAMS.W.,T.1985: Allozyme and mating-system variation in balsam tir (Abies ba/samea) accross a continious elevational transect. Can.J. Bot.

63:2448-2453

NEİ, M., ROYCHOUDHURY, 1974: Sampling variances of heterozygosity and genetic distance Genetics 76

NEI, M., 1987: Molecular evolutionary genetics. Columbia Univ. Press. New York

(25)

SWOFFORD, D.L., SLEANDER, R.B., 1981: Biosys-1, a Fortran program for the comprehensive analysis of elektrophoretic data in population genetics and systematics. J. Hered. 72: 281-283

ŞiMŞEK,Y., 1992: Türkiye orijinli göknar türlerinin (A. nordmanniana, A.

bornmülleriana, A. equi-trojant) genetik yapıları üzerine araştırmalar.O.A.E.

Yay. Tek. Bült. No: 221,1-40 Ankara.

ŞiMŞEK, Y., 1993: Orman ağaçları ıslahına giriş O.A.E. Yay. Muh. Yay: Ser. No:65 ÜRGENÇ, S., 1982: Orman Ağaçları lslahı Nazım Terzioğlu Matematik Merkezi Ati.

Referanslar

Benzer Belgeler

– Yeterince fazla ise gen akışı sonucu birbirine komşu populasyonlar ortak bir gen havuzuna sahip olan tek bir populasyon haline gelebilir.. – Gametlere nakledilen yeni bir

Araştırıcılar çeşitli popülasyonlardaki Δ32 dağılımına bakarak; CCR5 allelinin kuzey-güney doğrultusunda gözlenen enlemsel dağılımı ile CCR5-Δ32 allel

No Zamanı Kısmı Şekli Şekli Şekli Oranları Alanları Durumu Durumu Tekniği 1 Abies cilicica subsp.. cilicica

• Genetik varyasyon populasyonda polimorfik lokusların oranı olarak da rapor edilebiliyor (yani bir bütün olarak populasyon içinde bir alelden daha fazlasının olduğu

(2009) Türkiye’nin batı ve doğu Akdeniz kıyılarında tespit edilen haplotiplerle Kalabriya (İtalya)’dan tespit edilen haplotipleri karşılaştırmış ve Kalabriya ile

Sörvey çalışmaları, Ağustos- Kasım 2008 tarihleri arasında Bolu- Uludağ göknarı (Abies bornmülleriana Mattf.) ve Antalya Akseki Toros göknarı (Abies cilicica

 Hardy ve Weinberg adı bilim adamlarına göre eğer bir populasyondaki dominant veya resesif genlerin frekansına etki edecek bir faktör yoksa, yani populasyon

Bu çalışmada, kan ve yanak içi epitel hücrelerinden daha önce izole edilmiş olan genomik DNA’lardan 10 STR lokusunun multipleks amplifikasyonu yapılarak, ilgili lokusların