• Sonuç bulunamadı

Derlemeler. Dünya Ticaret Örgütü Tarım Müzakerelerinin Türkiye Tarım ve Hayvancılığına Etkileri. Şeyda ÖZKAN *

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Derlemeler. Dünya Ticaret Örgütü Tarım Müzakerelerinin Türkiye Tarım ve Hayvancılığına Etkileri. Şeyda ÖZKAN *"

Copied!
7
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Özet

Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşma- sı (GATT) ve devamında kurulan Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ)’nün amaçları temel olarak, ulus- lararası ticarette ülkeler arasındaki gelişmişlik düzeylerini dikkate alarak; engellerin kaldırılıp, güven içinde, adil rekabet olanağının sağlanma- sına dayanmaktadır.

DTÖ Tarım Anlaşması kapsamında farklı ekonomik yapıdaki ülkelerin, tarımsal ve hay- vansal ticaretteki çıkarlarını ortak bir şekilde çözümleyip devam ettirebilmeleri için müzake- reler düzenlenmekte, bu müzakerelerde özel- likle Gelişmiş Ülkelerin haksız rekabete sebep olan tutum ve desteklemeleri, ticarette rekabeti bozucu engellemeleri sebebiyle çoğu zaman uz- laşma sağlanamasa da müzakere süreci devam etmektedir.

Türkiye, asgari destek (de minimis)’ten başka kırmızı kutu desteği bulunmayan, sınırlı birkaç üründe ihracat desteği sağlayan Gelişme Yolundaki Ülke statüsünde bir ülke olarak; tarım ve hayvancılık sektöründeki dengeyi sağlayabil- mek için yeni politikalar geliştirmek durumun- dadır.

Anahtar Kelimeler: GATT, DTÖ, Tarım Anlaş- ması, İleri Tarım Müzakereleri

Agriculture Negotiations of The World Trade Organization and Their Impacts on the Turkish Agriculture

Summary

The aim of the General Agreement on Ta- riffs and Trade (GATT) and World Trade Organi- zation (WTO), which was subsequently establis- hed, consist in providing fair competition possi- bility; confidently and developed levels among the countries in the international trade could be taken into consideration.

Negotiations have been arranged in the scope of agricultural agreement of the WTO so as to settle with the interests in the agricultural trade of countries in the different economical structure. The negotiation process have conti- nuing even if an agreement isn’t come due to the developed countries’ attitude and supports which have caused unfair competition particu- larly in the negotiations.

Turkey has no red-box support except for

“de minimis” and provide export support in a few products must improve the new policies in order to provide balance between agriculture and livestock sectors as in the statute of deve- loping country.

Keywords: GATT, WTO, Agriculture Aggre- ment, Agriculture Negotiations

Dünya Ticaret Örgütü Tarım Müzakerelerinin Türkiye Tarım

ve Hayvancılığına Etkileri

* Veteriner Hekim, Ankara

(2)

1. Giriş

Birinci Dünya Savaşı sonrasında ortaya çı- kan ekonomik bunalım, ülkeleri korumacı poli- tikalara iterken, dünyada yükselen gümrük du- varları uluslararası ticaretin zarar görmesine se- bep olmuştur. İkinci Dünya Savaşı’nın temelinde ise bu ekonomik bunalım neticesinde ülkelerin takındıkları aşırı korumacı tutumları yatmakta- dır (1).

İkinci Dünya Savaşı sonrasında, uluslararası ekonomik işbirliğinin oluşturulması düşüncesi çerçevesinde, ülkelerin kalkınma politikalarına yardımcı olmak, uluslararası likidite, mali güven, uluslararası ticaretin serbestleştirilip arttırılma- sı, dünya ekonomisi ve ticaretinin uluslararası kurallar çerçevesinde yürütülmesi konularında;

IMF, Dünya Bankası gibi yeni kurumların oluştu- rulması yoluna gidilmiştir (5).

Bu yapılanma sürecinde 1947 yılında, Güm- rük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşması (GATT), uluslararası ticaretin önündeki engelleri kaldır- mak, uluslararası ticareti güvence altına almak amacıyla imzalanmış olup, 1994 yılında Urugu- ay Turu ile Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ)’nün ku- ruluşuna kadar uygulamada kalmıştır (1).

2. Dünya Ticaret Örgütü Öncesi Çalışma- lar

Uluslararası ticarette işbirliği ihtiyacı ile 1947’de kurulması karara bağlanan Uluslararası Ticaret Örgütü (International Trade Organisati- on - ITO) çeşitli nedenlerle kurulamamış, bunun üzerine, geçici olma özelliğine rağmen GATT, yürürlüğe girdiği 1 Ocak 1948 tarihinden iti- baren 1948–1994 yılları arasında dünya ticare- tinde kabul gören bir nitelik taşımış, yürürlükte olduğu süre içinde “sekiz çok taraflı müzakere turu” gerçekleştirilmiş, Türkiye GATT’ye 1953 yı- lında taraf olmuştur (5).

GATT’ın faaliyetleri arasında; gümrük ver- gilerinin (tarifelerin) düşürülmesi, tarife dışı engellerin kaldırılması veya tarifeye dönüştü- rülmesi, ayrıca olabilecek diğer engellemelerin ve farklı muamelelerin kaldırılması gibi hususlar bulunmaktadır. Bunun temelini ise; dış ticarette

rekabet sonucu mal kalitesinin artacağı, fiyatla- rın düşeceği, dış ticaret hacminin genişleyeceği, bu durumun üretim artışı sağlayacağı ve dolayı- sıyla ülkelerin refahını artıracağı düşüncesi oluş- turmaktadır (13).

3. GATT Müzakere Turları

GATT’ın yürürlükte olduğu sürece amaç edindiği konularda, özellikle de uluslararası ti- caretin serbestleştirilmesi konusunda ortaya çıkan gelişmelerin çoğu, “müzakere turları”

(trade rounds) olarak bilinen çok taraflı ticaret müzakereleri yoluyla gerçekleşmiştir.

DTÖ’nün kurulmasına kadar geçen sürede yapılan müzakereler Tablo 1’de sunulmuştur (7).

Bu müzakerelerden Uruguay Turu hem alı- nan kararlar, hem de DTÖ’ nün kurulması sebe- biyle önem taşımaktadır.

4. Uruguay Turu ve Dünya Ticaret Örgütü’nün Kuruluşu

Önceki turlara göre çok daha kapsamlı ve geniş katılımlı olan Uruguay Turu ile GATT ku- rumsal bir yapıya kavuşturularak 1.1.1995 tarihi itibariyle DTÖ kurulmuştur.

DTÖ’ nün kurulmasının beklenenden uzun zaman alması, GÜ’ler arasındaki imalat ürünleri ve tarım ürünleri üzerindeki pazarlıkların uzun sürmesinden kaynaklanmaktadır.

DTÖ ile GATT arasında önemli farklılıklar bulunmaktadır. GATT geçici nitelikte bir anlaş- ma olarak kabul edilmekte iken, DTÖ bağlayıcı bir niteliğe sahiptir. GATT’den farklı olarak, DTÖ üye ülkeler üzerinde yaptırım gücüne sahip ol- makla birlikte, etkili bir uyuşmazlık çözme siste- mine de sahiptir. DTÖ’ nün, hükümetlerin iç ti- cari yasalarını ve tüzüklerini ne şekilde sınırlayıp uygulayacaklarını belirleyen temel yükümlülük- leri de bulunmaktadır. GATT tüm ülkelere açık bir yapı iken, DTÖ için üyelik sistemi mevcuttur (2).

5. DTÖ’ nün Amaçları

DTÖ, üye ülkelerin ticari ilişkilerini geliştir- mek, reel gelir ve talep hacminde istikrarlı bir ar-

(3)

tış sağlayarak hayat standartlarını yükseltmek, kaynakların sürdürülebilir kalkınma hedefine uygun bir şekilde kullanımını sağlamak, farklı gelişmişliğe sahip ülkelerin ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde mevcut kaynakları geliştirmek, GYÜ’in ve EAGÜ’e artan dünya ticaretinde eko- nomik durumlarıyla orantılı pay alabilmelerini sağlamak, uluslararası ticarette ayrımcı muame- leyi ortadan kaldıran anlaşmalar yapmak konu- larını amaç edinmiştir (10).

6. DTÖ Öncesi Tarım Politikaları

1947 GATT Anlaşması, sanayi ürünlerine ihracat sübvansiyonlarını yasaklamış, ülkelerin tarımsal ana ürünlere, tarımsal ihracat sübvan- siyonlarının, sübvanse edilecek ürünün dünya ihracatının adil bir oranını geçmeyecek şekilde yapılması koşulu ile ihracat sübvansiyonu uygu- lamalarına, ayrıca özellikle iç üretimi sınırlamak için önlemlerin alınması gerektiği durumlarda, bazı koşullar altında, ithalat kısıtlamaları; örne- ğin ithalat kotaları getirmelerine izin vermiştir.

Bu uygulamalar sonucunda tarımsal ticarete engeller artmış, hububat, et, süt ürünleri, şeker, meyve-sebze gibi temel tarımsal ürünler, tica- rette büyük oranda engelle karşılaşmıştır (1).

7. DTÖ Tarım Anlaşması

DTÖ Tarım Anlaşması, DTÖ Kuruluş Anlaşması’na ek anlaşmalardan biri olup, dün- ya tarım ürünleri ticaretinde serbest piyasa me- kanizması prensiplerine dayalı, adil bir sistem oluşturma amacına dayanmaktadır. Tarım An- laşması kapsamında tarım ürünlerinde pazara giriş, iç destekler, ihracat sübvansiyonları başlık- larında üye ülkeler için belirli kural ve düzenle- meler getirilmiştir (8).

Tarım Anlaşması’na göre ülkeler, Gelişmiş Ülkeler (GÜ), Gelişme Yolundaki Ülkeler (GYÜ) ve En Az Gelişmiş Ülkeler (EAGÜ) olmak üzere üç grupta toplanmaktadır. DTÖ Tarım Anlaşma- sı; GÜ, GYÜ ve EAGÜ’lere farklı oran ve süreler- de taahhütte bulunabilme olanağı tanımaktadır.

Türkiye’de, GYÜ statüsünde olup, tüm tarımsal taviz ve taahhütlerinde, Tarım Anlaşması’nın GYÜ’ler için öngördüğü özel ve lehte muame- le hükümlerinden yararlanmıştır. Bu kapsamda;

GÜ’ler için 6 yıllık uygulama dönemi 2000 yılın- da, GYÜ’ler için ise 10 yıllık uygulama dönemi 2004 yılında sona ermiştir. EAGÜ’ler ise hiçbir kategoriye girmeyerek tarife ve sübvansiyonla- rında kesintiye gitmeleri öngörülmemiştir (15).

Tablo 1. GATT sırasında yapılan belli başlı müzakereler

Yer / İsim Yıl Gündem Konuları Katılan

Ülke Sayısı

1. Cenevre (İsviçre) Turu 1947 Tarifeler 23

2. Annency (Fransa) Turu 1949 Tarifeler 13

3. Torquay (İngiltere) Turu 1951 Tarifeler 38

4. Cenevre (İsviçre) Turu 1956 Tarifeler 26

5. Dillon (Cenevre) Turu 1960–1961 Tarifeler 26

6. Kennedy (Cenevre) Turu 1964–1967 Tarifeler ve anti - damping önlemleri 62 7. Tokyo (Japonya) Turu 1973–1979 Tarifeler, tarife dışı önlemler ve çerçeve anlaşmalar 102

8. Uruguay Turu 1986–1993 Tarifeler, tarife dışı önlemler, kurallar, hizmetler, fikri mülkiyet hakları, anlaşmazlıkların halli, tekstil, tarım, DTÖ’nün kurulması vb. 123

(4)

Sübvansiyonların ve korumanın azaltılması konusunda Uruguay Turu ile öngörülen yaptı- rımlar Tablo 2’de görülmektedir (14).

DTÖ Tarım Anlaşması’nın Düzenleme Ge- tirdiği Konular

a) Pazara Giriş (Tarımsal Ürün İthalatı) Mevcut ve asgari giriş imkânları genel ola- rak, DTÖ üye ülke listelerinde belirlenmiş şekilde tarife kotaları şeklinde uygulanmaktadır.

Tarım Anlaşması, tarım ürünlerinde uygula-

nan tarife dışı desteklerin tarifeye dönüştürül- mesi ve bu işlem sonucu ortaya çıkacak tarifeler dikkate alınmak suretiyle 1 Eylül 1986 tarihin- de, geçerli tarife oranları üzerinden indirim ta- ahhüdünde bulunulmasını öngörmüştür. Buna göre; GÜ’ler 6 yıllık bir takvimle (1995–2000) tüm tarımsal ürünler için %36 oranında indirim taahhüdünde bulunurken, GYÜ’ler, bu oranların 2/3’sini (%24) uygulamış ve indirim takvimini 10 yıla kadar (1995–2004) uzatabilmişlerdir.

GYÜ’lerin daha önce GATT taviz listelerin- de yer almayan ürünlerde 1986 yılı hadlerinden daha yüksek oranları konsolide ederek indirime tabi tutabilmelerini sağlayan ve “Tavan konso- lidasyon” olarak tanımlanan imkan, GÜ’lere tanınmamış, Türkiye, konsolidasyon yaparken,

sadece seçtiği bazı ürünler için tavan konsoli- dasyonuna gitmiştir. Tavan konsolidasyona git- medeki asıl amaç; yurtiçi üretimde önemi olan ürünlerde öncelikle üreticinin korunması için ta- ahhütlerin mümkün olduğunca yüksek düzeyde tutulmasıdır (4).

b) İç Destekler

DTÖ Tarım Anlaşması iç destekler kapsamın- da, müdahale fiyatı, destekleme alımları, girdi sübvansiyonları gibi piyasanın işleyişine yönelik destekler yer almaktadır.

Tarım Anlaşması’na göre GÜ’lerin tarıma verdikleri toplam desteği, 1986–1988 baz dö- nemine göre 6 yılda yüzde 20, GYÜ’lerin ise; 10 yılda yüzde 13,33 oranında azaltmaları öngö- rülmüştür.

İç destekler;

Kırmızı Kutu Destekleri (İndirime tabi olan- lar)

Mavi Kutu Destekleri (Kısıtlananlar) Yeşil Kutu Destekleri (Serbest Olanlar) ol- mak üzere üç grupta ele alınmıştır.

Kırmızı Kutu Destekler

Belirli ürünlere ve girdilere dönük tüm mü- dahale ve kontroller, kırmızı kutu kapsamına alınmış, Tarım Anlaşması çerçevesinde üretimi Tablo 2. Uruguay Turu İndirim Oranları

Gelişmiş Ülkeler 6 yıl: 1995–2000

Gelişmekte Olan Ülkeler 10 yıl: 1995–2004 Tarifeler

Tüm tarımsal ürünler için ortalama

indirim % -36 % -24

Ürün başına asgari indirim % -15 % -10

İç destekler

Toplam desteklerde kesinti % -20 % -13,3

İhracat

Sübvansiyon değeri % -36 % -24

Sübvanse edilen ürün miktarı % -21 % -14

(5)

artırmaya yönelik girdi desteği, fiyat ve prim des- tekleri “yasak destekler” olarak adlandırılmıştır.

Kırmızı Kutu önlemleri içinde GYÜ için, mev- cut desteğin gayri safi üretim değerinin yüzde 10’unu, GÜ için yüzde 5’ini aşmaması durumu indirime tabi olmaksızın uygulanmasına izin ve- rilen istisnayı teşkil etmektedir. Ülkemizde des- tekleme alımları yoluyla yapılan yardım miktarı üretim değerinin yüzde 10’unu aşmadığı için

“de minimis” kapsamına girmekte, dolayısıyla ülkemizde uygulanan iç desteklerle ilgili olarak indirim taahhüdümüz bulunmamaktadır.

Mavi Kutu Destekler

Üretimi kısıtlayan doğrudan ödeme şek- lindeki önlemler “Mavi Kutu önlemler” olarak adlandırılmaktadır. Mavi Kutu önlemleri kapsa- mına giren üretimi kısıtlayıcı programlar kapsa- mındaki doğrudan ödemeler;

Sabit alana ve verime göre yapılıyorsa veya temel üretim seviyesinin % 85 ya da daha azı üzerinden yapılıyorsa veya canlı hayvan öde- meleri söz konusu olduğunda, sabit sayıda baş üzerinden yapılıyorsa; iç destek indirim taahhü- dü dışında tutulmuştur.

Ülkemizde üretim fazlası olan fındık, tütün ve çayda, üretim planlaması ve kaliteyi arttırma amacıyla uygulanan fındıkta üretim alanlarının sınırlandırılması, tütünde kota ve çayda buda- ma tazminatı ödemeleri bu kutu kapsamındaki destekler içerisinde yer almaktadır.

Yeşil Kutu Destekleri

Bu desteklemeler indirim taahhüdünden muaf, ticaret ve üretim üzerinde bozucu etkiye sahip olmayan ya da bozucu etkisi asgari düzey- de olan ve üzerinde herhangi bir sınırlama ya da kısıtlama öngörülmemiş desteklerdir.

c) İhracat Sübvansiyonları

Üye ülkelerin Anlaşma hükümlerinin belir- lediği ülke eklerinde belirtilen ürünler dışında ihracat destekleri vermeleri yasaklanmıştır. İh- racat desteklerine ayrılan bütçenin ve teşviğe tabi ürün miktarının, 1986–1990 dönemi baz seviyeleri üzerinden, sırasıyla GÜ’de 6 yıl içinde

ürün bazında yüzde 21, bütçe sarfiyatı bazında yüzde 36, GYÜ’de ise 10 yıl içinde ürün bazında yüzde 14, bütçe sarfiyatı bazında yüzde 24 ora- nında indirime gidilmesi kararlaştırılmıştır.

Ülkemizin 44 ürün/ürün grubuna ihracat desteği verme hakkı bulunmaktadır. İthalatta ise alınan bütün vergi ve fonlarını değer üze- rinden alınan (ad valorem) tarifeye dönüştürü- lerek, bunlarda yüzde 24 oranında indirim ya- pılmıştır. Ancak on yıllık uygulama döneminde, Anlaşmanın, GÜ’lerin destekleme programları nedeniyle GYÜ’lerin tarımsal ticaretlerinde bek- lenen olumlu gelişmeyi sağlayamadığı dikkat çekmektedir (15).

8. DTÖ Tarım Müzakereleri (1996–2005) DTÖ’ nün en üst düzey karar organı Bakan- lar Konferansı, DTÖ Kuruluş Anlaşması uyarınca en az iki yılda bir toplanarak çalışma programını belirlemektedir. Bu çerçevede I. Bakanlar Kon- feransı 1996 yılında Singapur’da, II. Konferans 1998 yılında Cenevre’de, III. Konferansı 1999 yı- lında ABD’nin Seattle kentinde, IV. Bakanlar Kon- feransı 2001 yılında Katar’ın başkenti DOHA’da, V. Bakanlar Konferansı 2003 yılında Meksika’nın Cancun Kentinde ve VI. Bakanlar Konferansı 2005 yılında Hong Kong’da yapılmıştır.

Tarım Anlaşması ile ülkelerin, uluslararası tarımsal ticaret alanındaki reform için, müza- kerelerin devamı karara bağlanmış ve bu süreç,

“İleri Tarım Müzakereleri” adı altında, 23–24 Mart 2000 tarihinde başlatılmıştır (11). Bu mü- zakerelerden DOHA Bakanlar Konferansı süre- cinde ülkeler kendi menfaatleri ölçüsünde bir araya gelerek gruplar oluşturmuşlardır.

9. 27–31 Temmuz 2004 Cenevre, İleri Tarım Müzakereleri Kapsamında İmzalanan Çerçeve Anlaşması ve Yaptırımları

DTÖ üye ülkelerin çeşitli olan çıkarlarını bir Çerçeve Anlaşması içinde toparlamıştır. Buna göre belirlenen yaptırımlar:

Pazara girişte; Tüm ülkeler için aynı tarife indirim formülü kullanılması, tarifelerin belli aralıklarla bantlandırılarak, her bir bant içinde- ki tarifelerde belli oranlarda indirim yapılması-

(6)

na imkân tanıyan bir metot benimsendiğinden bahsedilmektedir.

İç destekler açısından; ticareti bozucu etki yaptığı kabul edilen kırmızı kutu desteklerinde ve asgari destek “de minimis” oranlarında indi- rime gidilmesi öngörülmekte, iç destek mikta- rı yüksek olan üyelerin yüksek oranda indirime gitmeleri gerekmektedir. Mavi kutu destekleri- nin ise üretim şartı aranmaksızın kullanılabilme- si öngörülmekte; ayrıca ilave bazı kriterlerin de tartışılabileceği ifade edilmektedir. Yeşil kutu ile ilgili olarak da, bu önlemlerin muhafazası şek- lindeki yaklaşım metne yansıtılmıştır.

Çerçeve Metin ile GYÜ’lerin, daha düşük indirim oranlarını daha uzun sürede uygula- ma imkânı ile kıt kaynaklı yoksul çiftçilere veri- len desteklerin “de minimis” dışında tutulması (S&DT) hakları saklı tutulmuştur.

İhracat desteklerine baktığımızda ise; ihra- cat sübvansiyonlarının uygun bir süre sonunda tamamen kaldırılması, ihracat kredileri, sigorta- ları, gıda yardımları ve ihracatçı devlet teşekkül- leri konularında düzenlemeler yapılması hedef- lenmiştir (11,15).

Çalışkan ve Türkeş (2)’e göre bu çerçeve anlaşmasının ülkemizi çok yakından ilgilendi- ren kararları bulunmaktadır. Buna göre tarımsal (hayvansal ve tahıl) ve sanayi ürünlerini güm- rüklerle koruyabilme olanağı ortadan kalkacak, fiyat desteklerinin de tümden kaldırılmasının öngörülmesi sebebiyle tarıma sağlanan katkının da yapılamayacağı ifade edilmektedir. Ayrıca ta- rım ürünleri ihracatçıları da hiçbir şekilde des- teklenmeyecektir.

10. Müzakerelerde Son Durum

DTÖ’ nün altıncı Bakanlar Konferansı 13–18 Aralık 2005 tarihlerinde Hong Kong’da gerçek- leştirilmiş, tarife indirimlerinin dört bant içinde gerçekleştirileceği, GÜ’lerin 2013 yılına kadar tarım ihracat desteklerine son vereceği, 2006 yılında pamuk üzerindeki ihracat desteklerinin tümü ile kaldırılacağı, yıllık gayrisafi yurt içi ha- sılası kişi başına 750$’ın altında olan ülkelerin zengin ülkelere yapacağı ihracatın yüzde 97’ si-

nin kota ve gümrük vergisinden muaf tutulaca- ğı karara bağlanmıştır (9).

Müzakerelerde son duruma baktığımızda ise; G–6 ülkeleri Bakanları 23–24 Temmuz 2006 tarihlerinde Cenevre’de toplantılar gerçekleştir- mişler, 24 Temmuz 2006 tarihli gayri resmi Ti- caret Müzakereleri Komitesi toplantısında, tüm müzakere sürecinin askıya alınması kabul edil- miştir. Müzakerelerin askıya alınmasına giden süreçte son olarak, G–8 Ülkeleri 15–17 Temmuz 2006 tarihlerinde Rusya’da zirve toplantısı ger- çekleştirmişler, G–8 toplantısı sonuçlarını dikka- te alan G–6 Grubu Bakanları 23–24 Temmuz ve 28–29 Temmuz 2006 tarihlerinde Cenevre’de tekrar bir araya gelmişlerdir. ABD’nin tarımda iç desteklerde gerçek anlamda indirime olanak tanıyacak bir formüle karşı çıkması; bunun kar- şılığında AB’nin ve GYÜ’lerin tarımda daha faz- la tarife indirimine olumlu bakmaması üzerine G–6 Bakanlar Toplantısı sonuçsuz kalmıştır (6).

11. DTÖ’ nün Türkiye Tarım ve Hayvancı- lık Sektörüne Etkileri

Bugüne kadar sürdürülen DTÖ görüşme- lerinde, GÜ’lerin yüksek oranlarda sağladıkları üretim ve ihracat destekleri sayesinde Türkiye’ye ve benzer koşullara sahip diğer ülkelere daha düşük fiyatlarla ihracat gerçekleştirmiş oldukları görülmekte, bu durum ithalatçı durumunda- ki tüm ülkelerin yerli üretimini etkilemektedir.

Yüksek tarımsal destekler dünya fiyatlarını aşağı çekmekte, bu da GYÜ’lerin aleyhine büyük bir haksızlık ortaya çıkarmakta, böylece GYÜ’lerin GÜ’lerle rekabet olanağı da ortadan kalkmak- tadır.

Ülkemizde tarımsal destekleme programın- da 2001 yılından itibaren değişikliğe gidilerek girdi ve fiyat destekleri kaldırılmıştır (15). Kırmızı Kutu Tedbirleri arasında bulunan girdi destekle- ri, fiyat yolu ile desteklemeler ve primler, toplam destekleme bütçemizin içerisinde çok az bir pay işgal etmektedir. Kırmızı kutu tedbirleri için ön- görülen %10’luk istisna dikkate alındığında bu- gün için ek bir yükümlülük altına girmemiz söz konusu değil iken, bu istisnanın %10’un altına

(7)

çekilmesi halinde prim desteği verilen pamuk, ayçiçeği, soya fasulyesi gibi ürünlerde sorun ya- şamamız bir olasılık olarak değerlendirilmekte- dir (12).

Yine, Gümrük tarifelerinde ani indirimlerin halen yüksek gümrüklerle korumaya çalıştığımız hayvansal ürünlerin üretimine ve üreticilerine büyük zararlar verebileceği görüşü genel kabul görmektedir.

Diğer taraftan, özel muameleler çerçevesin- de GYÜ’lerin asgari destek (de minimis) kapsa- mında düşük gelirli çiftçilere yaptıkları destekle- rin indirimden muaf olacağı, bu durumun, bü- yük oranda küçük ölçekli işletmelerden oluşan Türkiye hayvancılığı açısından olumlu bir geliş- me olarak değerlendirildiği ifade edilmektedir.

Türkiye’de bal, yumurta, piliç eti gibi sınırlı birkaç üründe ihracatta destek sağlanması, an- cak bunların çok düşük miktarlarda olması ve hayvansal ürünlerin ihracat teşviği almaması sebebiyle müzakerelerde ihracat sübvansiyon- larının kaldırılması yönünde alınacak kararların Türkiye açısından bu konuda herhangi bir yü- kümlülük getirmesinin beklenmediğine dikkat çekilmektedir (3).

12. Sonuç

Gelişme Yolundaki Ülke olarak tanımlanan Türkiye’nin, sektörlerarası dengeyi sağlayabil- mesi ve çeşitli altyapı sorunlarını çözümleyebil- mesi için geniş kapsamlı bir müzakere sürecini desteklemesi gerekmektedir. Türkiye’nin diğer ülkelerle rekabet edebilir bir konuma gelebil- mesi, tarımsal ve hayvansal girdi maliyetlerini (kredi, enerji, yem vb.) düşürerek, daha düşük maliyetli ve daha kaliteli ürünler üretmeyi amaç- layan politikalar oluşturmasına bağlıdır. Hayvan- cılığın geliştirilmesinde ve üretim maliyetlerinin minimizasyonunda meralar oldukça büyük bir öneme sahiptir. Dolayısıyla başta geniş mera- ların ıslahı olmak üzere ülkenin sahip olduğu iklim, toprak ve diğer coğrafi zenginliklerinden rasyonel bir şekilde yararlanan yeni bir reform anlayışına ihtiyaç bulunmaktadır.

Kaynaklar

1. Aydın, C. (2004). Dünya Ticaret Örgütü Tarım Müza- kereleri, AB ve Türkiye’nin Pozisyonları. Avrupa Birliği Genel Sekreterliği Tarım ve Balıkçılık Dairesi Uzmanlık Tezi. Erişim: [http://www.euturkey.org.tr/uzman/uz- manlik_tezleri_files/ceren_aydin.pdf]. Erişim Tarihi:

01.12.2005

2. Çalışkan, V., Türkeş, M. (2005). DTÖ’nün Ekonomi Politiği ve Türkiye Tarımı Üzerindeki Etkileri. Türktarım Dergisi. 162:24–31

3. Devlet Planlama Teşkilatı. (2006). Dokuzuncu Plan Hayvancılık Özel İhtisas Komisyonu Raporu.

4. Dış Ticaret Müsteşarlığı. (2002). DTÖ Mal Ticareti Anlaşmaları: Tarım Anlaşması. Erişim:[http://www.

foreigntrade.gov.tr/anl/DTO/TARIM-ANL.htm]. Erişim Tarihi: 23.1.2006

5. Dış Ticaret Müsteşarlığı. (2004). Çok Taraflı Ticaret Sistemi ve DTÖ. GATT Sistemi. Erişim:[http://www.

foreigntrade.gov.tr/anl/DTO/GATT-ILKE.htm]. Erişim Tarihi: 23.1.2006

6. Dış Ticaret Müsteşarlığı. (2006). Doha Kalkınma Gündemi Müzakerelerinde Son Durum. Erişim:[http://

www.dtm.gov.tr/anl/DTO/Doha_Son .doc]. Erişim Tarihi: 30.08.2006

7. Dış Ticaret Müsteşarlığı. (2006). GATT Müzakere Tur- ları. Erişim:[http://www.dtm.gov.tr/anl/DTO/TURLAR- DTO.htm]. Erişim Tarihi: 23.01.2006

8. Dölekoğlu, T. (2003). Dünya Ticaret Örgütü İleri Tarım Müzakereleri ve Türkiye. Tarımsal Ekonomi ve Araştır- ma Enstitüsü (TEAE)-BAKIŞ. 3:4

9. İmir, M. (2005). DTÖ Hong Kong VI. Bakanlar Konfe- ransı Tarım Müzakerelerinin Genel Değerlendirmesi.

Erişim:[http://www.tarim.gov.tr/duyurular/dt%F620 hongkong%20m%20imir%2025.12.05.doc]. Erişim Tarihi: 30.12.2005

10. Karluk, R. (1997). Dünya Ticaret Örgütü, Kuruluşu, Yapısı, Fonksiyonları. Ankara Üniversitesi Avrupa Topluluğu Araştırma ve Uygulama Merkezi (ATAUM) Dokümantasyon Merkezi.

11. Şahinöz, A., Özaltan, A., Gökduman, I. (2005). Küre- selleşme Sürecinde Türkiye Tarımı. Erişim:[http://www.

zmo.org.tr/etkinlikler/6tk05/01ahmetsahinoz.pdf].

Erişim Tarihi: 28.01.2006

12. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı. (2004). DTÖ Doha Kalkınma Gündemi, Tarım Müzakereleri Çerçeve Metninin Türk Tarımı Açısından Değerlendirilme- si. Erişim: [http://www.tarim.gov.tr/arayuz/9/ice- rik.asp?efl=sanal_kutuphane/sanal_kutuphane.

htm&curdir=\sanal_kutuphane&fl=../sanal_kutupha- ne2/dto/dto_kalkinma_gundemi.htm]. Erişim Tarihi:

27.11.2005

13. Turhan, A. (1997). Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ), GATT.

Devlet Planlama Teşkilatı. Yıllık Programlar ve Konjonk- tür Değerlendirme Genel Müdürlüğü. Erişim:[http://

ekutup.dpt.gov.tr/ticaret/turhana/dto.html]. Erişim Tarihi: 17.11.2005

14. World Trade Organization. (1999). Numerical targets for cutting subsidies and protection. Erişim: [http://

www.wto.org/english/thewto_e/minist_e/min99_e/

english/book_e/07ag_e.htm]. Erişim Tarihi: 20.02.2006 15. Yücer, A. (2005). Dünya Ticaret Örgütü ileri tarım

müzakereleri ve Türkiye, Türktarım Dergisi. 162:32–37

Referanslar

Benzer Belgeler

Bu çalışmada kullanılan makro ekonomik değişkenler, kriz yılları kukla değişken olmak üzere, Türkiye’nin tarımsal gayri safi yurt içi hasılası, tarımsal ihracat

In this study; Innovation expectations and attitudes of agricultural producers, especially within the scope of "Agricultural Insurance", have been researched. The

Tüm halktan yana aydınlara olduğu gibi, biz öğ­ retmenlere de devlet adeta düşman oldu.. Aydınlan­ mam eğitimin yerini uyutucu

• Paleolitik Teknoloji : Taş devrinin ilk bölümüne, insanla taş aletler kullandığı için paleolitik çağ denir.. İlk insanlar ve

metrelerinde kuyu eksenlerinin yatay yönde (Güney-Batı) ciddi boyutta saptığı grafiksel sonuçlardan görülmüştür. 3) Fark (incremental) grafiklerinden üst ve alt

Araştırmada, yüzeysel rol yapma, derinden rol yapma ve doğal duygular değişkenlerinden oluşan duygusal emek veri seti ile hizmet etmekten zevk alma ve hizmet

Başarılarına Etkisi” adlı yüksek lisans tezinde, buluş yoluyla öğretim stratejisine uygun olarak ders anlatılan grubun geleneksel sunuş yoluyla öğretim

Evli bireylerin sahip oldukları değerler, evli bireylerin yılmazlık düzeylerine ve çatışma çözme stillerine göre farklılaşacağından evli bireylere yönelik