• Sonuç bulunamadı

ÜST EKSTREMÝTE DERÝN VEN TROMBOZU TANISINDA RENKLÝDOPPLER ULTRASONOGRAFÝ

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "ÜST EKSTREMÝTE DERÝN VEN TROMBOZU TANISINDA RENKLÝDOPPLER ULTRASONOGRAFÝ"

Copied!
4
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

808

Dr. Seçil ve Arkadaþlarý

Üst Ekstremite Derin Ven Trombozu

Türk Göðüs Kalp Damar Cer Derg 2000;8:808-11

ÜST EKSTREMÝTE DERÝN VEN TROMBOZU TANISINDA RENKLÝ

DOPPLER ULTRASONOGRAFÝ

COLOR DOPPLER SONOGRAPHY IN DETECTION OF DEEP VEIN THROMBOSIS

IN UPPER EXTREMITIES

Dr. Mustafa SEÇÝL, Dr. Yiðit GÖKTA, Dr. Oðuz DÝCLE, *Dr. Hüdai ÇATALYÜREK, *Dr. Ünal AÇIKEL

Dokuz Eylül Üniversitesi Týp Fakültesi Radyodiagnostik, Anabilim Dalý, ÝSTANBUL

*Dokuz Eylül Üniversitesi Týp Fakültesi Göðüs Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalý, ÝZMÝR

Adres: Dr. Mustafa SEÇÝL, Dokuz Eylül Üniversitesi Týp Fakültesi Radyodiagnostik Anabilim Dalý, 35340, Ýnciraltý / ÝZMÝR

Özet

Amaç:

Bu çalýþmada, üst ekstremite derin ven trombozu tanýsýnda ren-kli Doppler ultrasonografinin etkinliðinin araþtýrýlmasý amaçlanmýþtýr.

Materyal ve Metod:

Üst ekstremitede derin ven trombozu ön tanýsýyla refere edilen 37 hasta renkli Doppler ultrasonografi ile deðerlendirilmiþtir. Olgularýn 22'sinde üst ekstremite venografi incelemesi yapýlmýþ, venografi incelemesi altýn standard kabul edilerek renkli Doppler ultrasonografinin tanýsal duyarlýlýðý belirlenmiþtir.

Bulgular:

Segmental tutulumun belirlenmesinde renkli Doppler ultrasonografinin tanýsal duyarlýlýðý subklavyan ven için %90.4, aksiller ven için %95, brakial ven ve distali için %83.3 olarak saptanmýþtýr. Ancak genel olarak bakýldýðýnda, yani üst ekstremitede derin ven trombozu varlýðýný belirlemedeki duyarlýlýk %100 olarak ortaya çýkmaktadýr. Sonuç:

Renkli Doppler ultrasonografi non-invaziv, kontrast madde gerektirmeyen, kolay ulaþýlabilir, tekrarlanabilir ve göreceli olarak ucuz bir yöntem olarak üst ekstremite derin ven trombozu olgularýnda öncelikle tercih edilmesi gereken güvenilir bir taný yöntemidir.

Anahtar kelimeler: Derin ven trombozu, üst ekstremite venleri, ultrasonografi

Summary

Background:

The aim of this study was to evaluate the diagnostic efficacy of color Doppler sonography in the diagnosis of upper extremity deep vein thrombosis.

Methods:

A group of 37 patients with the clinical diagnosis of upper extremity deep vein thrombosis was evaluated by color Doppler sonography. Twenty two of the patients underwent digital substaction angiography examination. The color Doppler sonography findings of these patients were compared to the venography findings.

Results:

The sensitivity of the color Doppler sonography in detection of thrombosis at the levels of subclavian, axillary, and brachial to distal veins were 90.4%, 95%, and 83.3%, respectively. In

overall, for determination of the presence of upper extremity deep vein thrombosis, the sensitivity of the method was 100%. Conclusions:

Color Doppler sonography is a reliable, non-invasive and inexpensive modality for the evaluation of upper extremity deep vein thrombosis and it can be the first method of choice in suspicion of the disease.

Keywords: Deep vein thrombosis, upper extremity, sonography

Giriþ

Üst ekstremite derin ven trombozu (ÜEDVT), derin ven trombozlarýnýn %2-3'ünü oluþturan, göreceli olarak nadir karþýlaþýlan bir klinik durumdur. Bununla birlikte, tedaviye yönelik çeþitli giriþimler için üst ekstremite venöz sisteminin giderek artan kullanýmý, ÜEDVT'nun görülme sýklýðýnda önemli bir artýþa neden olmuþtur [1-5]. Ayrýca, yine son dönemde yapýlan çalýþmalarda ÜDVT'na baðlý ortaya çýkabilecek pulmoner embolinin önemi ortaya konulmuþtur [6]. Bu nedenle, erken taný ve tedavi için klinik deðerlendir-menin yanýsýra tanýsal görüntüleme yöntemleri büyük önem taþýmaktadýr. Venografi incelemesi tanýda altýn standart özelliðini korumakla birlikte invaziv bir iþlem olmasý, kontrast madde gerektirmesi ve iþlemde iyonizan radyasyon kullanýl-masý incelemenin kullaným alanlarýný kýsýtlamaktadýr. Alt ekstremite derin venöz sistem trombozu tanýsýnda kullanýmý ve güvenilirliði bilinmekte olan renkli Doppler ultrasonografi (RDUS) ucuz, kolay, tekrarlanabilir, non-iyonizan ve non-invaziv bir yöntem olarak venografiye alternatif oluþturmaktadýr. Üst ekstremite derin venöz sistem trombozu tanýsýnda RDUS kullanýmý konusunda sýnýrlý sayýda çalýþma bulunmaktadýr [4-13]. Bu çalýþmada, ÜEDVT tanýsýnda RDUS'nin etkinliði deðerlendirilmiþ, RDUS ve venografi bulgularý karþýlaþtýrýlarak yöntemin etkinliði literatür verileri eþliðinde tartýþýlmýþtýr.

Materyal ve Metod

(2)

809 140A, Tokyo, Japonya) kullanýlarak vena kava süperiordan itibaren antekübital düzeye dek venöz sisteme yönelik inceleme yapýlmýþ, ayrýca juguler venler deðerlendirilmiþtir. Venöz kompresibilitenin bakýlabildiði düzeylerde kompresyon manevrasý yapýlarak patensi incelenmiþ, renkli akým kodlan-masý ve spektral analiz ile damarlarýn aksiyal ve longitüdinal planda deðerlendirmesi yapýlarak devamlýlýk gösteren renk kodlanmasý ve solunuma baðlý deðiþken venöz akým formu tüm düzeylerde takip edilmiþtir. Ayrýca hastaya Valsalva manevrasý yaptýrýlarak akýmda kesilme ve sonrasýndaki akým deðiþiklik-leri incelenmiþtir. Subklavyan ven gibi komprese edilemeyen düzeylerde spektral akým paterni ve renkli kodlamanýn yaný sýra B-mode görüntülemede tromboze venin dilate lümeni ve iç yapýsýndaki eko deðiþiklikleri incelenmiþtir. Üst ekstremite derin ven trombozu tanýsý için lümende trombüsün belirlenmesi, venin kompresibilite özelliðinin ortadan kalkmýþ olmasý, solunum ve kardiyak siklusa baðlý deðiþken venöz akým formunun kaybý ve Valsalva manevrasý sonrasý venöz akýmda augmentasyon görülmemesi, ven lümeninde vasküler kodlanmanýn olmadýðýnýn puls ve renkli Doppler US incelemelerinde gösterilmesi gibi kriterler kullanýlmýþtýr. Ayrý-ca belirlenebilen kollateral yapýlar not edilmiþtir.

RDUS’den sonra en geç 24 saat içerisinde yapýlan venografi incelemesinde ise el sýrtý yüzeyel venlerinden kontrast maddenin yavaþ enjeksiyonu ile venöz dolum takip edilmiþ ve ardýþýk düzeylerde digital substraction anjiografi (DSA) yöntemiyle görüntüleme yapýlmýþtýr. Tromboze segment ya da segmentler ve geliþmiþ kollateraller belirlenmiþtir.

Renkli Doppler ultrasonografi bulgularý venografi incelemesi ile elde edilen bulgularla karþýlaþtýrýlmýþ, subklavian, aksiller, brakial ve distal segment venleri ayrý ayrý ele alýnarak tutulum düzeyleri belirlenmiþtir. Venöz sistemde yalnýzca darlýk saptanan, ancak trombozu olmayan olgular çalýþmaya dahil edilmemiþtir. Venografi yöntemi altýn standart kabul edilerek RDUS'nin ÜEDVT’nu saptamadaki duyarlýlýðý hesaplanmýþtýr.

Bulgular

Ýncelemeye alýnan hastalarýn tromboz nedenlerine göre daðýlýmý Tablo 1'de, RDUS sonuçlarý ile venografi sonuçlarýnýn karþýlaþtýrmalý deðerlendirmesi Tablo 2’de sunulmaktadýr. Üst ekstremite DVT tüm olgularda Doppler US ile etkin bir

þekilde gösterilmiþtir (Resim 1). Bir olguda klinik olarak DVT çok benzer olmasýna karþýn, derin venlerin patent olduðu ve süperfisyal venöz trombüs bulunduðu Doppler US ile

gösterilmiþ ve venografi incelemesine gerek kalmamýþtýr. RDUS sonuçlarý venografi ile tamamen uyumlu bulunmasýna karþýn tromboze segmentin belirlenmesinde RDUS’nin sýnýrlý olduðu bir grup olgu ortaya çýkmýþtýr (Resim 2). Bunlarýn 3’ünde subklavyan venin proksimal retroklavikuler kesiminde var olan trombüs RDUS ile belirlenemezken 1 olguda venografide tromboze olduðu gösterilen subklavyan ven

proksimali RDUS’de patent olarak deðerlendirilmiþtir. Benzer þekilde, 2 olguda aksiller vende RDUS ile trombüs olmadýðý sonucuna ulaþýlmýþ, ancak trombüs varlýðý venografide gösterilmiþtir. Brakial ven ve distali deðerlendirildiðinde, 1 olguda RDUS ile trombüsün gösterilememiþ olduðu yapýlan venografide ortaya çýkmýþtýr. Bu sonuçlara göre, segmental tutulumun belirlenmesinde RDUS’nin duyarlýlýðý subklavyan ven için %90.4, aksiller ven için %90, brakial ven ve distali için %72.2 olarak saptanmýþtýr. Ancak genel olarak bakýldýðýn-da, yani üst ekstremitede DVT varlýðýný belirlemedeki

d u y a r l ý l ý k

%100 olarak ortaya çýkmaktadýr.

RDUS’de 6 olguda ÜEDVT’ye juguler ven trombozunun eþlik ettiði saptanmýþtýr (Resim 3). Venografi yalnýzca üst ekstremiteye yönelik yapýldýðý için ve juguler venler iþlem sýrasýnda ancak reflü ile doldurulabildiðinden jugüler ven trombozu bu olgularýn 3’üne yapýlan venografi incelemesinde net olarak deðerlendirilememiþtir.

n (%)

Santral venöz kateter 20 (54)

Periferik intravenöz kateter 1 (2,7)

Malignite 6 (16,2) Aþýrý efor 4 (10,8) Hiperkoagülabilite 2 (5,4) Travma 2 (5,4) Gebelik 1 (2,7) Steroid kullanýmý 1 (2,7) Toplam 37 (100)

Tablo 1: Olgularýn tromboz nedenlerine göre daðýlýmý

(n=22) Venografi RDUS RDUS’nin duyarlýlýðý Tromboz varlýðý 22 22 % 100 Tromboze segment

Subklavyan ven 21 19 % 90,4 Aksiller ven 20 19 % 95 Brakial ven ve distali 18 15 % 83,3

Tablo 2: RDUS ve venografi sonuçlarýnýn karþýlaþtýrýlmasý

Resim 1a-1b: Venografide brakiosefalik venden aksiller ven düzeyine dek uzanan ÜEDVT ve geliþmiþ kollateraller izleniyor (a). Aksiller ven

trombozunu gösteren aksial RDUS görüntüsünde arterde akým varlýðý izlenirken vende ekojen trombüs görülüyor

1a 1b

Resim 2a-2b:Venografide sað subklavyan vende RDUS ile görüntülemeyi sýnýrlayan bir kesimde, kýsa bir alanda trom-boz görülüyor (a). RDUS ile yaygýnlýðý detaylý olarak ortaya konulamayan çok sayýda kollateraller izleniyor (b)

2a 2b

Turkish J Thorac and Cardiovasc Surg 2000;8:808-11

(3)

810

Dr. Seçil ve Arkadaþlarý

Üst Ekstremite Derin Ven Trombozu

Türk Göðüs Kalp Damar Cer Derg 2000;8:808-11

Tartýþma

Üst ekstremite derin venöz sistem trombozunun göreceli olarak nadir görüldüðü ve klinik olarak iyi seyirli olduðu kabul edilmektedir [1-5]. Buna karþýn son yýllarda giderek artan santral venöz kateter kullanýmý ile ÜEDVT görülme sýklýðýnda önemli bir artýþ olduðu gibi tromboz sonrasý pulmoner embolinin ortaya çýkabileceði ortaya konmuþtur [1-6]. Günümüzde, ÜEDVT'nin en sýk nedeni santral venöz kateterizasyondur. Bunun dýþýnda bilinen diðer önemli risk faktörleri arasýnda mediastinal tümörler, akciðer kanseri, hipertansiyon, kardiyak risk, aþýrý efor, hiperkoagülabilite, travma, intravenöz uyuþturucu kullanýmý, steroid ve hormon alýmý, obezite ve gebelik sayýlabilir. Ayrýca venöz oklüzyon açýsýndan Behçet Hastalýðý, sistemik lupus eritematosus ve fibrozan mediastinit etiyolojide gözönünde bulundurulmalýdýr [2,5].

Alt ekstremite için olduðu gibi üst ekstremitede de derin ven trombozu tanýsý için görüntüleme yöntemlerine gereksinim duyulmaktadýr. Taný için baþvurulabilecek yöntemler arasýnda gri skala ultrasonografi (US), konvansiyonel dupleks ya da renkli Doppler ultrasonografi ve venografi sayýlabilir. Ultrasonografide, lümen içi trombüs varlýðýnýn gösterilmesi ve uygulanabilen alanlarda venin kompresibilite özelliðini yitirmesi pozitif bulgular olarak kabul edilmektedir [2]. Dupleks Doppler incelemesinde venöz akýmda kardiyak pulsatilitenin kaybý, solunumsal ve Valsalva manevrasýna yanýtýn ortadan kalkmasý ile tanýya gidilebilir. Renkli Doppler ultrasonografi, US'nin real-time anatomik deðerlendirme özelliði ile dupleks Doppler'in spektral dalga formu elde etme özelliklerini birarada gerçekleþtirmekte, buna ek olarak renk kodlamasýyla akým varlýðý ve yönünü kolayca ortaya koymaktadýr [3,8-13].

Üst ekstremite derin venöz trombozu tanýsýnda, venografi altýn standart özelliðini korumakla birlikte, kolay ulaþýlabilir, ucuz ve non-invaziv yöntem arayýþý süregelmektedir. Ultrasono-grafinin yalnýzca vende kompresibilite kriteri ile alt

ekstremit-e d e

%90'larýn üzerinde kesinliðe ulaþtýðý bildirilse de subklavyan venin komprese edilemeyeceði gözönüne alýndýðýnda, bulgunun ÜEDVT deðerlendirilmesinde kolay

kullanýlamayacaðý açýktýr [2]. Sürekli dalga Doppler ve pletismografi ile yapýlan ilk çalýþmalarda %91 düzeyinde kesinlik bildirilmiþ, ancak çalýþmacýlar eksternal basý ve inter-nal trombüs varlýðýný göstermede yetersiz kaldýklarýný bildirmiþlerdir [8]. Renkli Doppler ultrasonografi ile bu konu-da yapýlmýþ sýnýrlý sayýkonu-da çalýþma bulunmaktadýr. Bu çalýþ-malarda %89 ile %100 arasýnda deðiþen oranlarda duyarlýlýk bildirilmektedir [2,3,8-13]. Yöntem, özgüllük açýsýndan oldukça baþarýlý görünmekte, akýmýn varlýðýný ya da yokluðunu yüksek oranlarda bir doðrulukla ortaya koymaktadýr. Çalýþ-mamýzda RDUS’nin ÜEDVT varlýðýný belirlemedeki duyarlýlýðý %100 olarak belirlenmiþtir, ancak tutulan segmentlerin ayrý ayrý ortaya konmasý söz konusu olduðunda, kol distal kesiminde ve intratorasik düzeyde tetkikin duyarlýlýðý düþmektedir. Distalde derin venlerin izlenmesinin güçleþmesi ve subklavian venin retro-klaviküler kesimlerinin her hastada optimum deðerlendirilememesi bu sonuca yol açmaktadýr. DVT’nun çoðunlukla çok kýsa segmentlerde ortaya çýkmadýðý ve RDUS için kýsýtlama oluþturmayan lokalizasyonlarda görüldüðü gözönüne alýnýrsa, segmental daðýlýmdaki göreceli düþük duyarlýlýk, klinik sonuç açýsýndan belirgin bir sorun yaratmamaktadýr.

Ortaya çýkan kollateral venöz yapýlarýn tanýmlanmasýnda da RDUS incelemesi yetersiz kalmaktadýr. Özellikle çok yüzeyel seyirli ve tortiyöz vasküler elemanlarýn görüntülenmesi ve hangi venler arasýnda kollateral dolaþýmýn saðlandýðýnýn gösterilmesi güçlük taþýmaktadýr. Venografi ise, üst ekstremite tüm venöz elemanlarýnýn gösterilmesi açýsýndan yeterli özelliktedir. Kollateral venöz yapýlarýn ortaya çýkýþýnda ÜEDVT ve oklüzyonunun olduðu düzey kadar, tutulumun yaygýnlýðý da etkili olmaktadýr. Ancak bu yapýlarýn radyolojik olarak ayrýntýlý olarak görüntülenebilmesinin tanýmlayýcý olmasý dýþýnda belirgin bir klinik önemi bulunmamaktadýr. Renkli Doppler ultrasonografinin venografi dahil olmak üzere inceleme yöntemlerine göre bir diðer üstünlüðü, ayný incelemede jugüler venöz sistemin tromboz sürecine eþlik edip etmediðinin deðerlendirilebilmesidir [4]. Bu durum, özellikle süperior vena cava sendromu olgularýnda ya da subklavyan kateterin malpozisyon ile juguler vene ulaþmasý sonucu ortaya çýkan tromboz durumlarýnda önemlidir. Çalýþmamýzda 6 olguda eþlik eden jugüler ven trombozu RDUS ile saptanmýþ, çalýþmanýn temelinde ele alýnan bir kriter olmamasýna karþýn RDUS’nin venografiye olan üstün bir noktasý olarak dikkati çekmiþtir.

Tanýda non-invaziv ve kolay ulaþýlabilir RDUS’nin kullanýl-masý hastalarýn prognozu açýsýndan büyük önem taþýmaktadýr. RDUS incelemesinin güvenilirliði kullanýcýya baðlý olmasýna karþýn, üst ekstremite DVT tanýsýnda geçerliliði yüksek bir yöntem olarak karþýmýza çýkmaktadýr. Sonuç olarak, RDUS incelemesi non-invaziv, kontrast madde gerektirmeyen, kolay ulaþýlabilir, tekrarlanabilir ve göreceli olarak ucuz bir yöntem olarak ÜEDVT olgularýnda öncelikle tercih edilmesi gereken taný yöntemidir. Venografi ise ancak seçilmiþ olgularda ileri inceleme yöntemi olarak kullanýlabilir.

Kaynaklar

1. Prandoni P, Bernardi E. Upper extremity deep vein thrombosis. Curr Opin Pulm Med 1999;5:222-6.

2. Prandoni P, Polistina P, Bernardi E, et al. Upper-extremity deep vein thrombosis. Risk factors, diagnosis and complications.

3. Baxter GM, Kincaid W, Jeffrey RF, et al. Comparison of colour Doppler ultrasound with venography in the Resim 3: Sað juguler vene ait aksial RDUS görüntüsünde,

(4)

811 diagnosis of axillary and subclavian vein thrombosis. BJR

1991;64:777-81.

4. Abufalia Ovadia, Sherer DM, DeEulis TG, et al. Ultrasonographic diagnosis of catheter induced combined subclavian and jugular vein thrombosis. Am J Critical Care 1995;4:140-2.

5. Kerr TM, Lutter KS, Moeller DM, et al: Upper extremity venous thrombosis diagnosed by duplex scanning. Am J Surg 1990;160:202-6.

6. Black MD, French GJ. Upper extremity deep venous thrombosis, underdiagnosed and potentially lethal. Chest 1993;106:1887-9.

7. Murphy T, Cronan JJ. The evaluation of deep vein thrombosis: A prospective ultrasound evaluation. Radiology 1990,177:543-8.

8. Sottiurai VS, Towner K, McDonnell AE, et al. Diagnosis of upper extremity deep venous thrombosis using noninvasive technique. Surgery 1982;91:582-5.

9. Hill SL, Berry RE. Subclavian vein thrombosis: A continuing challenge. Surgery 1990;108:1-9.

10. Gooding GAW, Woodruff AYN. Color Doppler imaging in the subclavian-axillary region and upper extremity. Clinical Imaging 1994;18:165-72.

11. Nack TL, Needleman L. Comparison of duplex ultrasound and contrast venograpy for the evaulation of upper extremity venous disease. J Vascular Technol 1992;16:69-73. 12. Longley DG, Yedlicka JW, Molsna EJ, et al. Thoracic outlet syndrome: Evaulation of the subclavian vessels by color duplex sonography. AJR 1992;158:623-30. 13. Nazarian GK, Foshager MC. Color Doppler sonography of

the thoracic inlet veins. Radiographics 1995;15:1357-71.

Turkish J Thorac and Cardiovasc Surg 2000;8:808-11

Referanslar

Benzer Belgeler

The purpose of the study is to examine the influence of technical and behavioral competencies among the Islamic banking staff towards the improvement of Islamic

(Okuyucu-anlatıcı, dinleyicilere “Sizce Sizce Yusup, Çarı’ya nasıl cevap vermiştir?” diye sorar. Kısaca cevaplar değerlendirilir. “Tahmininiz doğru çıkarsa

Daha sonra oluşturulan portföyler için Monte-Carlo Simülasyon Yöntemi ile biner kez benzetim yapılarak riske maruz değerleri hesaplanmıştır. Hesaplanan optimum portföy

Türk Tarihinin önemli bir dönemini kapsamasına rağmen Selçuklu Tarihi ile  ilgili  yeterli  çalışmaların  yapıldığı  söylenemez.  Bu  nedenle 

staining (H&E), x100]; b) endometrioid carcinoma with villoglandular pattern, INI1 negative (x100); c) endometrioid carcinoma, INI1 positive (x100); d) serous carcinoma,

In this study we evaluated the radiotherapy plans of 12 GBM patients who received simultaneous integrated boost (SIB) radiotherapy with Helical Tomotherapy (HT) which uses

Eski Maltepenin ne zaman kurulduğunu ve en eski adının ne olduğunu henüz öğreneme­ dim.. Şimdiye kadar gördüğüm tarihî eserlerin tesbit ettiği es­ ki adı

C) Aydın'ın ağırlığı, Berk'in ağırlığından fazladır.. Yük ve kuvvetin hareket yönleri aynıdır. Sistemde kuvvet kazancı vardır.. PLA TON Y AYINCILIK 13. Kaynar