DESTEK ÇAĞRISI. BAKA dan, bu yıl için 2 milyon lira lık. Yükseköğretim de kalite güvencesi

(1)

www.burduryenigun.com www.facebook.com/burduryenigun @burduryenigungazetesi @burduryenigun Burdur Yeni Gün Gazetesi www.burduryenigun.com www.facebook.com/burduryenigun @burduryenigungazetesi @burduryenigun Burdur Yeni Gün Gazetesi

TEKE YÖRESİ’NİN MERKEZİ BURDUR’DA

www.burduryenigun.com 28 Ocak 2022 Cuma Sayı: 20521 68. YIL

Fiyatı: 75 kuruş

TEKE YÖRESİ’NİN MERKEZİ BURDUR’DA

BURDUR SAĞLIK-SEN’den;

BANKA

PROMOSYON ZAFERİ

Yükseköğretim’de kalite güvencesi

_5’TE

KAR’LA MÜCADELE’YE DEVAM EDİYOR

İL ÖZEL İDARESİ EKİPLERİ;

İYİ Parti İl Başkanı Erkan’dan

Akşener’e ‘geçmiş olsun’ mesajı

DESTEK ÇAĞRISI

BAKA’dan, bu yıl için 2 milyon lira’lık

Burdur, Antalya ve Isparta'nın kalkınmasına yönelik Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının koordi- nasyonunda faaliyetlerini yürüten Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı (BAKA), bu yıl teknik destek programından faydalan- mak isteyen yatırımcılar için 2 milyon liralık bütçe ayırdı.

BAKA'dan yapılan açıklama- ya göre, bölgenin yerel aktörle-

rin kurumsal kapasitesini artırmak, proje, ekoturizmde hizmet kalitesi, tıbbi aromatik bitkilerde katma değer ile işletmelerin rekabetini artırmak amacıyla teknik destek progra- mının bu yılki rakamı açıklandı.

Faaliyet başına 100 bin lira destek verilecek program çerçevesinde 2 milyon liralık bir bütçe belirlendi.

Jandarma ekipleri şehit

mezarlıklarını temizledi

_6’DA _5’TE

5’TE

ÖRNEK DAVRANIŞ

Sağlıkçılar

‘ENGEL’

tanımadı

6’DA

5’TE

Jandarma, eğitimlerine devam ediyor

_2’DE

2’DE 2’DE

TARIM SAĞLIK

3. SAYFA

Kar yağışı rahatlatma sağladı,

ama ‘KURAKLIK’

riski sürecek

4’DE 6’DA

M. Faruk OZAN

Her şeye r ağmen ‘İNSANLIK’ ölmemiş!

BÖLGESEL KALKINMA

(2)

■ HABER MERKEZİ

28 Ocak 2022 Cuma

GÜNCEL

Yıl: 68

28 Ocak 2022 Cuma - Sayı: 20521

Sahibi: Kürşat TUNCEL Kurucular:

Osman ŞAN - Muharrem TUNCEL

Sorumlu Yazı İşleri Müdürü:

Şadiye ÜNAL

İDARE YERİ

Konak Mah. Uğuz Sok. No: 23/4 - BURDUR Tel & Fax: 233 38 93

e-posta: yenigungazete@ttmail.com Dizgi-Baskı: Yeni Gün Tesisleri Konak Mah. Uğuz Sok. No: 23/4 BURDUR Dağıtım: Burdur Turkuvaz Başbayii Fiyatı: 75 Kr.

Gazetemiz, Basın ve Ahlâk İlkelerine uymaya söz vermiştir.

Pazar hariç süreli yerel yayın Kuruluş Tarihi: 1.09.1954

Benim bugünkü konum, tanımadığım ama tespitlerine katıldığım bir muhteremin yazdığı, 2 WhatsApp arkadaşımın da bana gönderdiği 11 altın tavsiye olacak. O altın nitelik ve niceliğindeki tavsiyeler aynen şöyle:

1- Her yıl hacamat yaptır. Hattâ hiçbir ağrı ve rahatsızlığın olmasa da yaptır…

2- Yeterince su içmeyi ihmal etme. Çünkü sağlık sorunları- mızın birçoğu bedenimizdeki su noksanlığındandır…

3- Düzenli spor yap. Hattâ işin ve meşgalen çok bile olsa… Bedenin hareket hâlinde olmalı, yürüyüş yapmayı da unutma… Kaza namazlarını kıl bitir…

4- Yemeği azalt. Yeme hevesini terk et. Çünkü çok yemek- te hiç fayda ve hayır yoktur.

‘Kendini yemekten mahrum et’ demiyorum; miktarını azalt diyorum…

5- Mümkün olduğu kadar özel arabanızı az kullanın.

Çarşıya, misafirliğe veya başka herhangi bir yere gitmeyi çoğalt…

6- Öfke ve sinirden uzak dur, kızmayı ve küsmeyi terk et, işleri zorlaştırma, rahatsız edici durumlardan kaçın. Tüm bunlar, sağlığını elinden alır, moralini bozar, psikolojini ve maneviyatını altüst eder…

7- Hani derler ya, “Paranı bırak güneşe bırak, kendin gölge de otur” Yani, para rahat ve huzurlu bir hayat sürdürmemiz için vardır, yaşayıp da sırf biz ‘toplayalım’ diye var olmamıştır. Paranın yeri kalp değil, ceptir… Biraz da etrafındakiler için harca...

8- Ne birinin hasretini çek… Ne de yapmadığın bir işin hasretiyle yaşa… Bil ki! Takdir olandan başkası yoktur… Hepsi- ni aklından çıkarıp at, hattâ kökten unut. Bir tek günâhlarını unutma, istiğfar et…

9- Alçak gönüllü ol, hattâ daha da mütevazı ol… Çünkü para, makam, güç, nüfuz, kibir, kendini büyük görme durumunda nimetlerin, malın, mülkün ve makamın yok olup gider.

Ancak mütevazı olduğunda herkes seni sever, Allah (c.c) senin kadrini yüceltir, makamını yükseltir. Sen kulsun.., kırdığın gönülleri onar.. dualar iste…

10- Saçlarının ağarması ömrünün sonlarına yaklaştığı anlamında değil. Bilâkis, daha güzel ve olgun bir hayatın başladığının göstergesidir. Pozitif ol… Hatıralar oluştur, yolcu- luğa çık, iyi-güzel ve hayırlı şeylerle günlerini yaşamaya, gönlünü hoş tutmaya çalış…

11- Namazını asla ve asla terk etme. Çünkü namaz senin ne servetinin, ne evlâdının ne de daha başka şeylerin fayda sağlamadığı günün için kurtuluş reçetendir… Rabbinle gece münâcâtını ve halvetlerini çoğalt. Kur’an okumaktan ve tefsir- lerden ayrı düşme. İlim ve sohbet meclislerinden asla ayrı durma. Hemhal ol her daim … Arada bir anne-babanın meza- rını ziyarete git kendilerini yâd edip mezarlığa gitmeyi de ihmal etme…

Rabbimden, hepimiz için; hidâyet, takva, iffet, gınâ, sağlık amel, hayr, ibâdet, taat, hizmet, hasene, sağlık, başarı, nimet, saadet, selâmet, emniyet, nur, huzur afv ve mağfiretlerle dolu uzun ömürler.. Cennetül firdevs ve Cemâli ilâhî diliyorum…

Âmin…

Ben de bu 11 tavsiyeden biri olan ve başıma gelen ve benim bizzat yaşadığım hacamat konusuna değinerek yazımı noktalamak istiyorum.

23’lü-24’lü yaşlarımda ve daha yeni evli olduğum yıllarda alnımda ve bilhassa sağ kulağımın alt kısmında çok şiddetli, dayanılmaz ağrılar çekmeye başlamıştım. Ve bu ağrılarım için diş hekimleri dâhil, bütün hekimlere giderek muayene olmuş amma velâkin ne ağrımın sebebini öğrenebilmiş ne de ağrımı durdurabilmiştim! Derken, Esmer Benek adında bir komşu teyzemiz (ki, kendisi hâlâ hayatta-yaşıyor) beni Salı pazarına yakın bir yerde yaşayan ve yaşı 80-90’larºda olan bir teyzeye götürmüştü. Ve o teyze tırnak büyüklüğünde ve kayrak şeklin- deki taşları ağrıyan bölgeme doğru tutmuş ve o taşlar yapış- mıştı! O teyze de bana, “Sen yılancık olmuşsun, yani sana nazar değmiş” demiş, ben de kendisine benim nazar değecek bir özelliğim veya güzelliğim olmadığını söylemiştim! Ancak o acıyla ne yapmam gerektiğini sorduğum da bana ‘alnımı ve ağrıyan noktamı jiletle keseciğini söylemiş; Bende dayanılmaz acım nedeniyle o teyzeye ‘ne yaparsan yap…’ deyince de elin- deki jiletle alnımı dilim dilim dilmiş ve önceden doğradığı so- ğanları tuzlayarak ve bir bezin üstüne serpiştirerek alnıma bağlamıştı. Ve o ağrım az sonra kesilmiş, bir hafta sonra aynı uygulamayı omuzlarıma da uygulamış, dolayısıyla da omuz bölgemdeki ağrıları da dindirmişti. Ayrıca bana uzunca bir süre bulgur pilavı, balık ve tavuk eti yememem gerektiğini söylemişti. Ben de bana yapılan şeyin hacamat olduğu öğren- miştim!

Ve Mevlâ kimseyi öyle bir ağrı ya da acıyı yaşatmasın ama o gün bu gündür öyle bir ağrı ve acı çekmedim elhamdülillah, bundan sonra da çekmem inşaAllah’ diyor, herkese ‘sağlıklı’

saygılar sunuyorum.

Tâceddin Dergâhı

Taceddin AKBAŞ

taceddinakbas@gmail.com

Burdur’da güvenlik güç- leri tarafından okullar ve çevresinde huzur ortamı- nın sağlanması çocukla- rın suça sürüklenmesinin önlenmesi, zararlı alış- kanlıklardan korunması- na yönelik eğitim çalış- maları aralıksız devam ediyor.

Bu kapsamda İl Jan- darma Komutanlığı ekipleri tarafından Burdur İl Jan- darma Komutanlığına bağlı Aile İçi Şiddetle Mücadele ve Çocuk Kısım Amirliği ile Kaçakçılık ve Organize Suç- larla Mücadele Şube Mü-

dürlüğü ekiplerince Jandar- ma sorumluluk bölgesinde bulunan Kozluca Ortaokulu öğrencilerine ve velilere yö- nelik En İyi Narkotik Polisi:

Anne, Güvenli İnternet Kul- lanımı ve KADES Uygula- ması tanıtımı hakkında bil- gilendirme faaliyeti yapıldı.

Eğitim uygulaması sonucunda; (9) vatandaşa, (44) öğrenciye ‘‘En İyi Narkotik Polisi: Anne, Güvenli İnternet Kullanımı ve KADES Uygulaması’’

hakkında yüz yüze eğitim faaliyeti verildi.

ERBABINDAN

ON BİR ALTIN ÖĞÜT!

İLAÇLARIN EN HAYIRLISI, HACAMAT, MÜSHİL VE SÜLÜKTÜR…

Hadis-i Şerif

HALK İÇİNDE MUTEBER BİR NESNE YOK DEVLET GİBİ, OLMAYA DEVLET CİHANDA ‘BİR NEFES’ SIHHAT GİBİ!

Kanûnî Sultan Süleyman (r.aleyh)

Burdur Esnaf Odaları Birliğine bağlı Terziler ve Tuhafiyeciler Esnaf Odası'nda genel kurul yapıldı.

Burdur Öğretmenevi’nde mevcut Başkan Osman Yalvaç ile İsmail Erçoban’ın aday olarak girdiği seçimli genel kurulda Burdur Terziler ve Tuhafiyeciler Esnaf odası başkanlığına 115 oy ile İsmail Erçoban seçildi.

Diğer aday Osman Yalvaç ise 103 oy aldı.

Kongrede divan başkanlığı yapan Burdur Esnaf Odaları Birliği Başkanı Metin Sipahi yaptığı açıklamada,

"Burdur Esnaf Odaları birliğimize bağlı Burdur Terziler ve Tuhafiyeciler Esnaf odası seçimli genel kuruluna katılım sağladık.

Divan başkanlığını yaptığım genel

kurulda yaptığı hizmetlerden dolayı teşekkür belgesini Osman Yalvaç başkanıma taktim ettim. 2 liste ile girilen seçimli genel kurulda başkanlı- ğa seçilen kardeşim İsmail Erçoban’a ve yönetimine hayırlı olmasını diler esnaf ve sanatkarlarımıza, Burdur’u- muza hayırlara vesile getirmesini diliyorum." ifadelerini kullandı.

Terziler ve Tuhafiyeciler Odası’nda;

İsmail Erçoban dönemi

■ M. Fatih BAŞCI

Burdur’da güvenlik güç- leri tarafından vatandaş- ların huzuru ve trafik gü- venliğinin sağlanmasına yönelik yürütülen uygula- malara kapsamlı bir şekilde devam ediliyor.

Bu kapsamda İl Jan- darma Komutanlığı ekipleri ve İl Emniyet Müdürlüğü

ekipleri tarafından Kış Las- tiği Kontrol Denetimi ya- pıldı.

Jandarma ekipleri tarafından yapılan denetim- lerde 8 35 araç kontrol edilirken kuralları ihlal eden 25 araç sürücüsü hakkında 26.507 TL idari para cezası karar tutanağı tanzim edildi. 9 araç ise

trafikten men edildi.

İl Emniyet Müdürlüğü ekipleri tarafından 21-24 Ocak 2022 tarihleri arasında İl genelinde Şehirlerarası Yolcu Taşıyan Araçlara ve Kış Lastiği Denetimine yönelik yapılan çalışmada 932 araç ve sürücüsü kontrol edildi.

2 araca/sürücüsüne 39/2 maddesi Sürücü Belgesi Sahiplerinin, Sürücü Belgelerinin Sınıfına Görev Sürmeye Yetkili Olmadıkları Motorlu Araçları Sürmeleri,

4 araca/sürücüsüne

65/A maddesi (Yolcu ve Eşya Taşımalarında Kullanı- lan Araçlarda Yılın Zorunlu Tutulan Dönemlerinde Kış Lastiği Kullanmamak),

13 araca/sürücüsüne 34/A maddesi (Muayenesi Yapılmamış Araçlarla Trafiğe Çıkmak), 18 araca/sürücü- süne ise Karayolları Trafik Kanununun diğer ilgili mad- delerinden, toplam 37 araca/sürücüsüne Trafik İdari Para Cezası uygulandı. 13 adet araç ise trafikten men edildi.

Jandarma, "En İyi Narkotik Polisi; Anne" eğitimlerine

aralıksız devam ediyor

(3)

Sayfa / 3 GÜNCEL SAĞLIK 28 Ocak 2022 Cuma

ABD'de yapılan yeni bir çalışma, yeni tip corona virüse karşı geliştirilen Pfizer/BioNTech ve Moderna gibi mRNA aşılarının doğurganlık üzerinde ve erken hamile- lik döneminde hiçbir olumsuz etkisi olmadığını göster- di.

Hamilelikte mRNA'ya aşılarının etkisini inceleyin en büyük çalışmalardan biri olan araştırmaya tüp bebek tedavisi (IVF) gören yaklaşık bin 700 kadın katıldı. Bilim insanları, bulgularının, hamile kadınlara aşı olmaları için güvence vereceğini umduklarını söyledi.

ABD’de yer alan New York' Icahn Tıp Okulu'ndaki araştırmacılara göre, Covid-19 karşı uygulanan mRNA aşılarının (Pfizer/BioNTech ve Moderna) tüp bebek (IVF) tedavisi gören kadınlarda hiçbir olumsuz etkisi bulunmuyor.

Araştırmacılar, iki doz Moderna veya Pfizer aşısı alan bir grup IVF hastasında temel döllenme ölçümlerini, aşılanmamış katılımcılarla karşılaştırdı. Ardından mRNA aşılarının IVF tedavisini takiben erken gebelik sonuçları üzerinde olumsuz bir etkisi olmadığı sonucuna vardılar.

Çok sayıda hastada aşıyla ilişkili gebelik sonuçlarını ilk inceleyenler arasında yer alan bilim insanları, bulgularını Obstetrics & Gynecology (The Green Journal) dergisinde yayımladı.

Üreme endokrinolojisi ve infertilite uzmanı olan

çalışmanın yazarlarından Dr. Devora A. Aharon, “Çalışma- mız, tam olarak aşılanmış hastalarda doğurganlık tedavisi sonuçlarını aynı dönemde tedavi görmüş aşısız hastalarla karşılaştırarak değerlendirdi.

"HİÇBİR ETKİSİ BULUNMUYOR"

Yumurta kalitesi, embriyo kalitesi ve gelişimi ve erken gebelik ile ilgili çeşitli belirteçlere baktık. Aşılanmış hastalarla aşılanmamış hastaları karşılaştırırken sonuçlar açısından hiçbir fark bulamadık. Çalışmanın bulguları, tüp bebek tedavisi uygulanan hastalarda Covid-19 aşısının doğurganlık tedavisi veya erken gebelik sonuçları üzerinde hiçbir etkisi olmadığını gösteriyor” dedi.

Bununla birlikte çalışma kapsamında, bir grup denek, yumurtalarının bir laboratuvarda sperm ile döllendiği bir tedavi gördü. Ardından, oluşturulan embriyolar donduruldu ve daha sonra deneklerin rahmine transfer edilmeden önce çözüldü. İkinci bir grup ise, yumurta gelişimini uyaran tıbbi tedavi gördü.

Oosit (olgunlaşmamış yumurta hücresi), fertilizasyon ve embriyo gelişimi ile birlikte eksik veya fazla kromozom- lar için genetik testlerin sonuçları değerlendirildikten sonra, araştırmacılar her iki grupta da aşılı ve aşısız deneklerin benzer gebelik başarısı ve erken gebelik kaybı oranları yaşadığını belirledi.

Aharon "Araştırmamız, Covid-19 aşısı olan hastalarda doğurganlık ve IVF döngüsü sonuçlarını gözden geçiren en büyük çalışmalardan biridir.

Aşılamanın bu sonuçlar üzerinde hiçbir etkisi olmadığı- na dair bulgularımız, gebe kalmaya çalışanlar veya hamilili- ğin erken aşamasında olanlar için güven verici olmalıdır”

diye konuştu.

YAKLAŞIK BİN 700 KADIN İNCELENDİ

Diğer taraftan, bilim insanları kontrollü yumurtalık hiperstimülasyonu uygulanan bin 678 kadın ve donmuş/çö- zülmüş embriyo transferi uygulanan bin 271 kadın üzerinde çalıştı. İlk grupta 222 tam aşılı birey ve aşılanmamış 983 kişi vardı. Araştırmacılar yaş, vücut kitle indeksi, anti-mül- lerian hormon seviyesi (bir kadının kaç tane potansiyel yumurta hücresi kaldığını gösterir), yerçekimi, parite ve stimülasyon tipini kontrol etti.

İkinci grup ise 214 aşılı ve 733 aşısız hastayı içeriyor- du. Araştırmacılar, her iki grupta da aşılı ve aşısız katılımcı- lar arasında birincil ve ikincil sonuçların benzer olduğunu belirledi.

Yazarlar, bu sonuçların tüp bebek yöntemiyle hamile kalmak isteyen kadınlara mRNA aşılarının doğurganlığı veya erken hamileliği olumsuz etkilemediği konusunda daha fazla güvence vereceğini umuyor.

Omicron, vakaları Türkiye'nin de aralarında yer aldığı pek çok ülkede artmaya devam ederken, İngiltere'de binlerce gönüllünün katıldığı bir çalışma, varyanta dair bilinmeyen- lere ışık tuttu. Sonuçlarda, Omicron'a yakala- nan kişilerin üçte ikisinin daha önce Covid-19 ile enfekte olduğu görüldü. Araştırmacılar, Covid-19 aşılarının Omicron'un bulaşmasına engel olmasa da ciddi hastalığa karşı büyük ölçüde koruduğuna dikkat çekti.

Yakın zamanda Omicron varyantı ile enfekte olan kişilerin üçte ikisi, daha önce Covid-19’a yakalandıklarını açıkladı. Bulgular, İngiltere'de binlerce gönüllü üzerinde sürüntü testi yapan büyük ve devam eden bir çalışma olan React'ten geldi.

Araştırmacılar, sonuçların Covid-19’a tekrar yakalanma olasılığı olan grupları ortaya koydu-

ğunu söyledi. Bunlar arasında sağlık çalışanları, çocuklu haneler veya tek bir çatı altında çok sayıda üyesi olan aileler yer alıyor.

Bununla birlikte, çalışmada iki milyondan fazla kişinin verileri kullanıldı. 2022'nin ilk iki haftasına ait sonuçlar, gönüllülere yapılan yakla- şık 100 bin polimeraz zincir reaksiyonu (PCR) testine dayanıyor.

Bilim insanları, bu dönemde pozitif test eden kişilerin neredeyse tamamının Omicron varyantı ile enfekte olduğunu açıkladı.

Diğer taraftan, testi pozitif çıkan gönüllüler- den kaçının aşılarının tam olarak yapıldığının henüz belli olmadığı bildirildi.

Şimdiye kadar yapılan çalışmalar, iki doz aşının Omicron'a yakalanmaya karşı çok az koruma sağladığını, ancak ciddi hastalıklara karşı iyi bir şekilde koruduğunu gösterdi. Ayrıca,

Omicron'a

yakalananların

üçte ikisi daha önce Covid-19 geçirdi

Covid-19'a karşı geliştirilen mRNA aşıları doğurganlığı ve gebeliği etkiliyor mu?

İngiltere’de Omicron'un ortaya çıkmasından bu yana, insanların korumasını artırmak için takviye dozları hızla uygulandı.

YÜZDE 65'İ DAHA ÖNCE

COVİD-19'A YAKALANDIKLARINI BİLDİRDİ

Enfekte gönüllülerin her üçünden ikisi (yüzde 65) ise daha önce

Covid-19’un farklı bir varyantı ile enfekte olduğunu açıkladı.

ÇOCUKLAR VE GENÇLER ARASIN- DAKİ VAKALAR ARTTI

Araştırmacılar, bu durumun Omicron’un aşılı olmalarına rağmen insanları yeniden enfekte etme yeteneği gösterdiğini söyledi. Fakat,, bazı durumlarda, PCR testlerinin eski virüsü izlerini yakalıyor olabileği de aktarıldı.

Bunların yanı sıra React çalışma- sının bulguları ayrıca, corona virüs enfeksiyonlarının son zamanlarda yavaşladığını ancak özellikle çocuklar ve gençler arasında yüksek kaldığını gösterdi.

Imperial College London'dan React program direktörü Prof. Dr. Paul Elliott, "Çocuklar arasında hızla artan bir yaygınlık var, şimdi okul dönemi- nin başlamasının ardından daha hızlı bir kaynaşma var. Ayrıca, v Aralık ayına kıyasla 65 yaş üstü yaşlılarda Omicron vakaları arttı. Bu da hastaneye yatışların artmasına neden olabilir.

Durumu yakından izlemeye devam etmemiz hayati önem taşıyor” diye konuştu.

AŞI OLMA ÇAĞRISI

Birleşik Krallık Sağlık Güvenliği Ajansı CEO'su Dr. Jenny Harries ise aşıların her enfeksiyonu durdurmasa da, hayatları korumada harika bir iş çıkardıklarını söyledi:

"Kendinizi ciddi hastalıklardan ve Omicron'dan hastaneye yatıştan korumanın en iyi yolu aşı olmaya devam ediyor. Bunu yapmayan herkesi mümkün olan en kısa sürede güçlendirici aşılar için öne çıkmaya çağırıyorum. Aşılamanın ciddi hasta- lıkları ve hastaneye yatışları önleme üzerindeki etkisi açıkça görülüyor.”

(4)

TARIM

Kar yağışı rahatlatma sağladı, ama ‘KURAKLIK’ riski sürecek

Konunun uzmanları yorumladı:

“Kar yağışı rahatlatma sağladı, ama kuraklık riski sürecek”

Türkiye, son yıllarda kuraklığın etkisi altında. "Son kar yağışı kuraklık riskini bitirdi mi?"

diye sorduğumuz uzmanlar, rahatlama sağlasa bile yağışın kuraklığı bitirmeyeceği görüşünde

Kuraklık en basit tanımıyla belli bir dönem içerisinde bir yerde yağışların azalması olarak tanımlanabilir.

Üç çeşit kuraklık bulunuyor. İlk olarak uzun bir zaman dilimi içerisinde yağışın normal de- ğerlerin altına düşmesine "meteorolojik kuraklık"

deniyor. Bu kuraklık türü iki ayrı kuraklığı daha tetikliyor. Örneğin yağışların da azalmasıyla birlikte toprağın ihtiyacı olan yeterli su miktarı- nın karşılanamaması halinde "tarımsal kuraklık"

oluşabiliyor. Bu da yeterli ürün alınamamasına pek tabii ki gıda fiyatlarına etki ediyor. Üçüncüsü ise "hidrolojik kuraklık...” Bu kuraklık’ta yeter- siz yağışlarla birlikte yeraltı sularının, göllerin, nehirlerin tüketime ve sıcaklığa da bağlı olarak seviyelerinin keskin derecede düşmesi halinde oluşuyor.

Kuraklık toplumların ve

devletlerin geleceğini etkiliyor, Kuraklık tarihin akışını bile etkiliyor

Her ne kadar kuraklık çeşitleri arasında sıralanmasa bile özellikle sosyal bilimciler, hidrolojik kuraklığın uzun sürmesi halinde oluşan ağır ekonomik ve toplumsal sorunları

"sosyal kuraklık" olarak adlandırıyor.

Gerçekten de kuraklık direk insanların ekonomisini ve gıda ihtiyacını etkilediğinden tarih boyunca birçok uygarlığın yıkılmasında, halkın göç etmesinde belirleyici oldu.

Hatta uzun yıllar boyunca Türkiye'de okullarda okutulan tarih kitaplarında Türklerin Orta Asya'dan göç etmesinde kuraklığın da neden olduğu iddia edildi.

Yine tarih’te önemli yeri olan 1789'daki Fransız İhtilali öncesinde ülkedeki büyük kuraklı- ğın da ekonomideki dengeleri alt üst ettiği ve bunun toplumsal hoşnutsuzluğu artırdığı bilinir.

Kuraklık tarım rekoltesini düşürdü- ğü için gıda fiyatlarını da etkiledi

Türkiye kuraklığın etkisinde, gıda fiyatlarını olumsuz etkiliyor.

Türkiye, son yıllarda değişen iklim koşulla- rının da etkisiyle meteorolojik kuraklığın etkisinde.

Zaman zaman yağışlar artıyor görünse bile çoğunlukla ortalaması bir önceki yıllara göre aza- lıyor. Bunun sonucu da özellikle geçen yıl başta Güneydoğu bölgesi olmak üzere kimi yerlerde hem tarımsal hem de hidrolojik kuraklık kendini gösterdi. Bu durum gıda fiyatlarının artmasındaki nedenlerden de biri oldu.

"Kuraklık önümüzdeki süreçte de devam edecek"

Peki; ‘son günlerdeki kar yağışları, Türki- ye'deki kuraklık riskini bitirdi mi?’ Bu soruyu alanındaki uzman isimlere sorduk.

İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Meteoro- loji Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Orhan Şen, "Hayır bitirmedi. Bir haftalık kar yağışı ku- raklık riskini bitirmez. Bitirseydi bugüne kadar o karı yağdırırdık zaten. Ama örneğin Marmara'daki barajların doluluk oranını yüzde 6-7 artırır, ama kuraklığa çözüm değildir. Su kaynaklarına katkısı oldu ama kuraklık önümüzdeki süreçte de devam edecek" şeklinde konuşarak yanıtladı bu soruyu.

"Neredeyse 30 yıldır süren

kuraklığın bitmesi için üç günlük kar yağışı yeterli değil"

İTÜ Meteoroloji Mühendisliği Fakültesi Öğre- tim Üyesi Dr. Deniz Demirhan da Türkiye'de neredeyse 30 yıldan beri devam eden bir kuraklık olduğunu söyledi. "Bu kadar uzun süren bir ku- raklık birkaç günlük kar yağışı ile geçebilecek bir durum değil" diyen Demirhan, "Henüz yeraltı

sularına destek olarak bizi uzun yıllar boyunca iklim değişikliğiyle mücadele edecek kadar iyi bir şekilde kar yağışıyla karşılaşmadık. Üç gün- lük kar yağışı bunun için yeterli değil" ifadelerini kullandı.

Kuraklığın etkilerini rakamlarla da anlatan Demirhan, örneğin 2020 Ekim ile 2021 arasında- ki su tarım yılında yağışların normale göre 18,9 düştüğünü söyledi.

"Dönemsel olarak rahatlattı, ama kuraklık geçmedi"

Son yıllarda yağışlarda hep ortalamanın al- tında kaldığımızı kaydeden Demirhan, "Kar gibi geçici yağışlar bizi dönemsel olarak rahatlatır, ama uzun dönemde kuraklığın geçtiği anlamına gelmez" diye konuştu.

Türkiye'de son yıllarda yağışlar ortalamanın altında

Dört haftalık tahminlere göre yağışlar ortalamanın altında

Kuraklık’tan en çok etkilenen başta Güney- doğu, Ege, Akdeniz ve Doğu Anadolu bölgesinin önümüzdeki dört haftalık hava tahminlerine de bakan Demirhan, yağışların yine ortalamanın altında olması ihtimalinin olduğunun görüldüğü- nü kaydetti.

Demirhan, yaşanan iklim kuşağı nedeniyle artık kuraklığa alışılması gerektiğini ifade ede- rek, "Yağmur suyunu iyi değerlendirmemiz, depolamamız gerekir. Halen temizlik için bile içilebilir temiz su kaynaklarımızı harcıyoruz.

Oysa bunlar için yağmur sularını kullanabiliyor olmamız gereklidir" değerlendirmesinde bulundu.

"Eriyen karlar barajları doldurabileceği gibi,

mart’ta sellere neden olabilir"

Meteoroloji Mühendisleri Odası Başkan Yardımcısı İsmail Küçük de kar yağışının meteorolojik kuraklığı dönemsel olarak kaldır- ması ve kar altında kalması gereken hububat

açısından faydalı olduğunu kaydetti. İkinci aşa- manın ilerleyen durumlarda kar yağışlarının suya dönüşmesi olacağına dikkati çeken Küçük,

"Erimeye başlayınca iki etkisi olacak. Birincisi barajlar dolacak ve yeraltı suları dolacak. Bu alanda kuraklığı geciktirecek. Bir başka yanı daha olacak o da özellikle mart’tan itibaren kimi yörelerde taşkın ve seller olacak" uyarısında bu- lundu.

"Yağışa bakarak,

‘kuraklık ortadan kalktı’

diyemeyiz"

Küçük, sözlerini şöyle tamamladı: “Sonuç olarak baktığımız zaman yağışlar kuraklık dö- nemini bitirdi diyebilmemiz için bu yağışların önümüzdeki aylarda da devam etmesi lazım. Bu yağışa bakarak kuraklık ortadan kalktı diyeme- yiz. Bu bir kesittir şu an o anları yaşıyoruz.”

Küçük, ayrıca şimdiden bahar aylarındaki yağış miktarlarına dair bir şey denemeyeceğini de söyledi.

"Önemli olan yağışların düzenli ve yeterli düzeyde olması"

Açıklamalarında sık sık tarımdaki kuraklık tehlikesine dikkati çeken Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Baki Remzi Suiçmez de kar yağışının bir seferde yapmasının yetmeyeceğini söyleyerek, "Önemli olan yağışların düzenli ve yeterli olması. Düzensiz ve ani yağışlar sel ve dolu zararı gibi yeni sorunlara yol açıyor. Kar yağışı sevindirici olsa bile tarım için bahar yağmurlarının zamanında ve düzenli yağması gerekiyor" dedi.

Kaynak:

INDEPENDENT TÜRKÇE indyturk.com ALİ KEMAL ERDEM

Zirai ilaç ve gübre maliyetlerindeki artış, küresel gıda fiyatlarını tehdit ediyor!

Dünya genelinde Kovid-19 salgınından kaynaklanan sıkıntıların etkisiyle tüm za- manların en yüksek seviyesine çıkan gübre ve zirai ilaçların maliyetleri, çiftçilerin kârlarını ve gıda ﬁyatlarını ciddi oranda tehdit ediyor.

Yeni tip koronavirüs ( Kovid-19) salgını tedarik zincirlerini kesintiye uğratırken, kötü hava şartları ve lojistik sıkıntılarla birlikte tüm sektörlerde olduğu gibi tarım sektörünü de olumsuz etkiliyor.

Dünya salgının etkilerini atlatmaya çalışırken, tarımsal üre- timde ABD'de tonu 1000 dolara çıkan azotlu gübre ﬁyatının küre- sel mahsulü tehlikeye atacağı uyarısı yapılıyor.

İklim değişikliği, kuraklık ve iş gücü sıkıntısının yanı sıra tüm zamanların en yüksek seviyesini gören gübre ve zirai ilaç maliyetleri çiftçilerin karlarını tehdit ediyor.

Gübrenin ham madde ﬁyatı arttı

Kovid-19 krizinde tüm dünyada emtia ﬁyatları artarken, güb- renin ham maddesi olan amonyak, sülfürik asit, nitrik asit, doğal- gaz, fosforik asitin ﬁyatının da yüksek bir artış gösterdiği dikkati çekiyor.

Kovid-19 salgınıyla küresel ticarette arz-talep dengesinin bo- zulması deniz taşımacılığında lojistik sıkıntıları beraberinde geti- rerek, konteyner dar boğazıyla başlayan sorunların navlun ﬁyatla- rındaki artışlara neden olduğu biliniyor. Bu artışlar, dünyanın he- men her yerinde hissedilirken, tarım sektörünün de maliyetlerini artırıyor.

Gıda güvenliği ve yerel üretimin artırılması hedeﬁyle Hindis- tan, Latin Amerika ve Avrupa gibi bölgelerde gübre ve tarım ilaç- arına olan talebin de artış gösterdiği kaydediliyor.

Enerji krizinin sonucu olarak elektrik maliyetinin artmasıyla Rusya ve Çin gibi büyük gübre üreticilerinin üretim kesintisi gibi önlemi arzı kısarken, talebin yükselmesiyle gübre ﬁyatlarının da ivme kazandığı aktarılıyor.

Ayrıca, Çin’in fosforun küresel ma- liyetini artırması ve Ida Kasırgası gibi doğa olaylarının da oglifosat zirai ilaç ve gübrede tarımsal girdi maliyetlerini artı- rarak çiftçilerin kârlarını baltaladığı vurgulanıyor.

Gübre fiyatlarının yüksek kalması bekleniyor Uzmanlar, tedarikçileri Kovid-19 salgını nedeniyle hazırlıksız yakalayan güçlü talep nedeniyle fiyatların 2021'de yükselmeye devam ettiğini belirterek, lojistik aksaklıkların, olumsuz hava koşullarının, yüksek enerji ve girdi fiyatlarının üretim ve ticareti etkilediğine dikkati çekiyor.

Uzmanlar gübre ﬁyatlarının, devam eden güçlü talep ve ka- demeli arz toparlanması nedeniyle genel olarak oldukça yüksek kalmasını bekliyor. Artan taleple gübre ﬁyatlarının tahıl üretimi için en büyük tehditlerden biri haline geldiğine dikkat çekiliyor.

Green Markets verileri, Ocak 2021’de ton başına 417 dolar olan Kuzey Amerika gübre ﬁyat endeksinin Kasım 2021’de 1100 doların üzerine çıkarak rekor kırdığını ortaya koyuyor. Söz konusu endeks, 21 Ocak itibarıyla 876 dolardan işlem görüyor.

Azotlu gübre yapımında kullanılan Batı Avrupa amonyak ﬁyatlarının da geçen yılın başında ton başına 300 doların altındaki seviyelerden Kasım 2021’de 13 yılın en yüksek seviyesi olan ton başına 910 dolara ulaştığı kayıtlara geçti.

Gübre ve pestisitlerin artan maliyetleri gıda ﬁyatlarını yükseltecek

Artan enerji ﬁyatları da gübre maliyetlerini artırırken, Bir- leşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) bunun yıkıcı sonuçla- rından endişe duyulduğunu vurguluyor.

FAO, suni gübre ve pestisitlerin artan maliyetlerinin bir sonucu olarak gıda ﬁyatlarının çarpıcı biçimde yükseleceği konusunda uyarıyor.

Örgüt, enerji fiyatlarının yükselmeye devam etmesi halinde, gübre, böcek ilacı ve yakıt fiyatları ile gıda fiyatlarının da yüksele- ceğine işaret ediyor.

Amonyak sıkıntısı nedeniyle büyük gübre üreticileri fabrikala- rında üretimi kısmak zorunda kalırken, doğal gaz ﬁyatlarının daha da artması durumunda birçok ülkede çiftçinin artık gübreyi karşı- layamadığı için hasatların daralabileceği uyarısı yapılıyor.

Gıda ﬁyatları 10 yılın zirvesinde

Gıda ﬁyatlarının gübre krizinden önce dünya çapında çok daha pahalı hale geldiği biliniyor.

FAO verileri küresel gıda ﬁyatlarının 2021'de yüzde 28,1 artış- la 10 yılın zirvesine ulaştığını gösteriyor.

Gıda emtia sepetinin uluslararası ﬁyatlarındaki değişimleri izleyen Gıda Fiyat Endeksi'nin geçen yılki ortalamasının 125,7 puan seviyesinde gerçekleştiği kaydediliyor.

FAO uzmanları, yüksek girdi maliyetleri, devam eden salgın ve daha belirsiz hale gelen iklim koşulları nedeniyle bu yıl da daha istikrarlı piyasa koşullarına dönüş umutlarının zayıf olduğunu belirtiyor.

"Yılın ilk yarısından sonra ﬁyat değişimleri yavaşlayabilir"

Colorado Eyalet Üniversitesi'nde Tarım Ekonomisi Öğretim Görevlisi Dawn Thilmany, AA muhabirine, gübre dahil zirai ilaçların ﬁyatlarında artışta birkaç faktörün etkili olduğunu söyledi.

Tarım sektöründe birçok girdinin ﬁyatının arttığını belirten Thilmany, tedarik zinciri dar boğazlarının arzı sınırlamaya devam ettiğini ve bunun ﬁyatlar üzerinde yukarı yönlü baskı oluşturduğu- nu ifade etti.

Thilmany, tarım emtia ﬁyatlarındaki artışla talebin arttığını vurgulayarak, bunun tarımda gübre ve ilaçlara olan talebi yükseltti- ğini anlattı.

Zirai ilaçların çoğu tarım üreticisi tarafından yaygın olarak kul- lanıldığını ve tarım emtia fiyatları yüksek olduğunda, güçlü verim elde etme hedeflerinin bu tür girdilere olan talebi desteklediğine işaret eden Thilmany, tüketici pazarlarında güçlü fiyatlar olduğu için üreticilerin alternatif üretim yöntemlerini (organik, düşük girdi) düşündüklerini aktardı.

Gübre ve zirai ilaçların fiyatlarındaki görünüme yönelik tah- minlerin 2022'de güçlü fiyat artışlarını gösterdiğine dikkati çeken Thilmany, "Ancak bu mevsimsel bir pazar, bu nedenle yılın ilk yarı- sından sonra fiyat değişimi yavaşlayabilir." dedi.

KÜRESEL GIDA FİYATLARI

(5)

28 Ocak 2022 Cuma

Sayfa / 5 GÜNCEL

Sağlık-Sen Burdur Şube Başkanı Mehmet Faruk Ozan, Burdur İl Sağlık Müdürlüğü maaş promosyon ihalesi ile ilgili basın açıklaması yaptı.

Şube Başkanı Ozan, “Bugün gerçek- leştirilen İl Sağlık Müdürlüğü banka pro- mosyonu ihalesinde yoğun çabalarımız karşılığında ilimizde görev yapan 3850 sağlık çalışanımız için; Yapı Kredi Bankası ile tüm çalışanlarımıza, tek seferde öden- mek üzere 18.200 TL’lik promosyon hakkı

kazanılmıştır. Her zaman tek derdimizin sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarımız için kazanımlar elde etmek olduğunu bir kez daha bildiriyor,bu bilinçle çalışmaya devam edeceğimizi de kamuoyununun bilgisine sunuyoruz. İhale sürecinde emeği geçen Komisyon üyerimize, ihaleye giren bankalarımıza, ihaleyi alan Yapı Kredi Bankası yönetimine İl Sağlık Müdürümüze ve Yönetimine şahsım, yönetim kurulum ve üyelerimiz adına çok teşekkür ederim.”

dedi.

BURDUR SAĞLIK-SEN’den;

BANKA PROMOSYON ZAFERİ

Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) ve Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversi- tesi (MAKÜ) Kalite Koordinatörlüğü tarafından "Yükseköğretimde Kalite Güvencesi Sistemi ve Öğrenci Katılımı Semineri" adlı seminer düzenlendi.

YÖKAK Uzmanı ve Öğrenci Komisyo- nu Akademik Koordinatörü Dr. Öğr. Üyesi Gonca Uludağ’ın konuşmacı olarak katıldığı seminere MAKÜ Rektörü Prof. Dr.

Adem Korkmaz, Rektör Danışmanı Prof.

Dr. Ömer Tekşen, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

Açılış konuşmasını Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Firdevs Savi Çakar yaptı.

Çakar konuşmasında; “Yükseköğretimde kalite güvencesi, yükseköğretim kurumla- rının eğitim, öğretim, araştırma ve toplumsal katkı faaliyetleri ile yönetim hizmetlerinin ulusal ve uluslararası düzeyde kalite standartlarını artırmayı amaçlamaktadır. Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi olarak kalite politika- mız, üniversitemizin misyonu, vizyonu ve değerleri doğrultusunda toplam kalite yönetimi anlayışı çerçevesinde tüm eğitim, araştırma, yönetim süreçlerimizi geliştirmektir. Şüphesiz bu sürecin en önemli paydaşı öğrencilerimizdir. Yükse- köğretimde kalite kültürünün geliştirilme- si, öğrencilerimizin bu kültürü içselleştir- mesi ve bu kapsamda da bir dizi çalışma- ya devam etmekteyiz. Bu doğrultuda bugünkü çalışmamızın da bize katkı sağlayacağını umuyorum. Bize bu süreçte destek veren değerli Rektörümüz Prof. Dr.

Adem Korkmaz’a teşekkür ediyorum.”

dedi.

Daha sonra konuşma yapan Rektör Prof. Dr. Adem Korkmaz konuşmasında;

“Bütün kalite kontrol süreçlerinin özünde var olan katılımdır. Yani konunun paydaş- larının yönetim süreçlerine etkin katılımı- dır. Yürütmüş olduğumuz organizasyon sorumluluğu içerisinde bizim en önemli

paydaşlarımız olarak gördüğümüz öğren- cilerimizdir. Tabi öğrencilerimizin süreçle- re katılımları maalesef daha çok pasif katılım şeklinde gerçekleşiyor. Yani öğrenciler dertlerini anlatırken zorlanıyor- lar. Görüşlerini ortaya koymakta daha da zorlanıyorlar. Çünkü bazen öğrenciler fikirlerini açıkça ortaya koyduğunda bu fikirlerin, düşüncelerin kendilerine karşı bir zararla döneceği şeklinde öğrencileri- mizin hafızalarında bir birikim var.

Öğrencilerimizle yaptığımız çay toplantı- larında sözü öğrenci arkadaşlara bıraktı- ğımda genellikle söz söylemek noktasında çekimser davrandıklarını görüyorum.

Bizler yolumuzu yönümüzü bulurken özellikle gençlerin sosyal medya etkileşimi üzerinden çokça faydalandığımı söyleyebi- lirim. Sosyal medya üzerinden yoğun ve etkili iletişimimiz var. Sağ olsun öğrenciler orada hem açıktan hem özel mesaj olarak fikirlerini açıkça yazıyorlar, aramızda öyle bir güçlü bağ var.” ifadelerine yer verdi.

Konuşmasında Öğrenci Destek Merkezi’nden (ÖDEMER) de bahseden Rektör Korkmaz, öğrencilerin her konuda bizzat sadece kendisinin okuduğu ve cevapladığı bu sistemden yararlanmalarını istediğini söyledi.

Daha sonra sunuma geçen YÖKAK Uzmanı ve Öğrenci Komisyonu Akademik Koordinatörü Dr. Öğr. Üyesi Gonca Uludağ bu işi inanarak gerçekleştirmeye çalıştıkla- rını ve üniversitelerin de aynı inançta olmalarını sağlamaya gayret gösterdikleri- ni ifade etti. Dr. Öğr. Üyesi Uludağ sunumunda niçin kalite, Yükseköğretim Kalite Kurulu, kalite elçisi kimdir, öğrenci- ler kalite için ne yapmalı gibi başlıklara yer verdi.

Sunum sonrası YÖKAK Uzmanı ve Öğrenci Komisyonu Akademik Koordina- törü Dr. Öğr. Üyesi Gonca Uludağ’a teşekkür belgesini Kalite Kurul Uzmanı Doç. Dr. Ahmet Buğra Hamşıoğlu verdi.

MAKÜ’de ‘yükseköğretim’de

kalite güvencesi sistemi’ semineri

İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Asım Ertilav, AFAD İl Müdürü Yasin Tokgöz, Yol ve Ulaşım Hizmetleri Müdürü Hakan Taşveran ile birlikte yoğun kar yağışının gerçekleştiği Altınyayla Ballık ve Gölhi- sar Hisarardı köylerinde olumsuzluk yaşanmaması için gerçekleşen çalışmalar- la ilgili yerinde incelemede bulundular.

İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Asım Ertilav; “İlimizde belli bölgelerde etkisini sürdüren yoğun kar yağışında vatandaşları- mızın mağdur olmaması için AFAD İl Mü- dürümüz Yasin bey ve ekiplerimiz ile birlikte

çalışmaları yerinde inceledik. Yoğun kar yağışının meydana geldiği Altınyayla Ballık, Gölhisar Hisarardı ve ilçe köylerimizde ekiplerimizin gerçekleştirdiği ilk müdahale sonucunda köy yollarımız trafiğe açık durumda.

Vatandaşlarımızın ulaşımlarında sorun yaşamaması için kurumumuz, diğer kurum- larla koordineli olarak tüm ekiplerimiz ile teyakkuz halindedir. Karla mücadelede önceliğimiz köy yollarının ulaşıma açık kalmasıdır. Gece gündüz çalışan ekip arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum.” dedi.

İL ÖZEL İDARESİ EKİPLERİ;

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, dün akşam saatlerinde koronavirüs tes- tinin pozitif çıktığını açıklaması üzerine İYİ Parti Burdur İl Başkanı Faruk Erkan geçmiş olsun mesajı yayımladı.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, dün akşam saatlerinde sosyal medya hesabı üzerinden koronavirüs testinin pozitif çıktığını açıkladı.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener açıklamasında, ''Yaptırdığım kovid testim pozitif çıktı. Eşimle birlikte bir hafta boyunca karantina’da olacağız. Çok şükür ikimiz de

iyiyiz, kimse merak etmesin. Karantina sonrasında milletimizle buluşmaya kaldığı- mız yerden devam.'' dedi.

İl Başkanı Erkan’dan geçmiş olsun mesajı”

İYİ Parti Burdur İl Başkanı Faruk Erkan, Genel Başkan Meral Akşener'in koronavirüse yakalanmasının ardından geçmiş olsun pay- laşımında bulundu. Erkan, ''Genel Başkanı- mız Meral Akşener’in covid testinin pozitif olduğunu üzülerek öğrendim. Yüce Allah’tan acil şifalar diliyorum.'' ifadelerini kullandı.

İYİ Parti İl Başkanı Erkan’dan

Akşener’e ‘geçmiş olsun’ mesajı

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 8-14 Ocak 2022 tarihleri arasında 100.000 kişi içinde bir haftalık toplam yeni korona vaka sayısını gösteren bir harita yayınla- dı. Burdur’da bir önceki veriye göre artışın sürdüğü görüldü.

Sağlık Bakanlığı tarafından paylaşılan vaka haritası güncellendi. Buna göre geçtiği- miz hafta 230,63 olan Burdur’un 100 bin kişide vaka oranı bu hafta 248,98 oldu.

Kentteki vaka sayısında artışın hızını artırdı- ğı gözlendi.

Bakan Koca daha önce yaptığı açıklama- sında, “8-14 Ocak arasında, 100.000 kişi içinde bir haftalık toplam yeni Covid-19 vaka sayısı il bazında neydi? Bilgiler, haftalık

İnsidans haritasında.” ifadelerini kullandı.

Bakan Koca, haritaya göre en çok vaka oranı artan illeri de paylaştı.

Koca, paylaşımında şunları söyledi;

“8-14 Ocak arasında vaka yoğunluğu bir önceki haftaya göre en çok artan 10 ilimiz:

Bingöl, İstanbul, Bolu, Rize, Kocaeli, Erzu- rum, Ankara, Bilecik, Tunceli, Trabzon.”

Burdur’da vaka sayıları

artıyor!

KAR’LA MÜCADELEYE ARALIKSIZ DEVAM EDİYOR

251 - 400 noları arası 3 cilt Peraken-

ZAYİ

de Satış Fişini kaybettim. Hükümsüzdür.

Himmet YEŞİLYURT 30979232454

(6)

28 Ocak 2022 Cuma

1954 yılından bu yana;

Göller Bölgesi ve Teke Yöresi’nin merkezi Burdur’un

hizmetindeyiz... BURDUR’DA 6 8. YIL

e-posta : yenigungazete@ttmail.com internet adresi: www.burduryenigun.com

ARKA KAPAK Sayfa / 6

Burdur, Antalya ve Isparta'nın kalkınma- sına yönelik Sanayi ve Teknoloji

Bakanlığının koordinasyonunda faaliyetlerini yürüten Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı (BAKA), bu yıl teknik destek programından fayda- lanmak isteyen yatırımcılar için 2 milyon liralık bütçe ayırdı.

BAKA'dan yapılan açıklamaya göre, bölgenin yerel aktörlerin kurumsal kapasitesini artırmak, proje, ekoturizmde hizmet kalitesi, tıbbi aromatik bitkilerde katma değer ile işletmelerin rekabetini artırmak amacıyla teknik destek programı- nın bu yılki rakamı açıklandı. Faaliyet başına 100 bin lira destek verilecek program çerçevesinde 2 milyon liralık bir bütçe belirlendi.

Program kapsamında yerel aktörlerin bölgesel kalkınma açısından önem arz eden,

ancak kurumsal kapasite eksikliğinden hazırlık ve uygulama aşamalarında sıkıntı ile karşılaşılan çalışmalarına destek sağlanması amaçlanıyor.

Program, "Bölgedeki Yerel Aktörlerin Proje Döngüsü Yönetimi (PCM) Becerileri- nin Geliştirilmesi ve Proje Yazma Kapasitesi- nin Artırılması", "Bölgede Ekoturizm Hizmet Kalitesinin Artırılması", "Bölgede Tıbbi ve Aromatik Bitkilerden Elde Edilen Katma Değerin Artırılması" ve

"Bölgedeki İşletmelerin Rekabet Gücünü Artırmak Amacıyla Yönetim Danışmanlığı Hizmeti" başlıkların- da gerçekleştirilecek.

Destekten faydalanmak isteyenlerin 28 Şubat'a kadar ilk başvurularını yapmaları gerekiyor.

Destek çağrısında bulundu BAKA, bu yıl için 2 milyon lira’lık

Bucak Belediyesi, okul marato- nuna kısa bir ara veren çocuk- lara yönelik faaliyetlerine de- vam ederken, ‘’Kesişme: İyi ki varsın Eren’’ filmini Bucaklılar- la ücretsiz buluşturacak.

Tiyatro, sinema, konser ve seminer faaliyetleriyle ara tatil etkinliklerini sürdüren Bucak Be- lediyesi, bu kez, "Kesişme: İyi ki Varsın Eren" filmini ücretsiz olarak Bucaklılar ile buluşturacak.

Bucak Belediye Başkanı Veteriner Hekim Emrullah Ünal’ın talimatıyla kahramanlıkları yeni nesile tanıtmak ve farkındalık oluşturmak amacıyla özel bir

etkinlik düzenleniyor. İki seans şeklinde düzenlenecek film gösterimde şehit ve gazi aileleri, siyasi partilerin ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, muhtarlar ile birlikte Bucak Belediyesi Meclis Üyeleri, kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcileri ve belediye personeli ilk seansta filmi birlikte izleyecekler.

İkinci seans olan 21.15’te ise

"Kesişme: İyi ki Varsın Eren filmi Müftülük konferans salonunda Bucaklı vatandaşlara ücretsiz olarak gösterilecek. Salonun kapasitesi ise 500 kişi ile sınırlan- dırılmıştır.

Burdur Emniyet Müdürlüğü ekipleri emekli maaşını çekmeye gelen yaşlı bir vatandaşı ekip arabasıyla evine bıraktı.

Burdur’da Gazi Caddesi üzerinde bulunan bir banka

şubesine emekli maaşını çekmek için gelen yaşlı vatandaşın aşırı soğuk havada yürümekte zorlandı- ğını gören Burdur Emniyet Müdür- lüğü’ne bağlı Şehit Kemal Sunar Polis Merkezinin resmi ekip otosunda görevli bir polis

memuru, yaşlı vatandaşın elinden tutarak ekip arabasına bindirdi ve vatandaş ekip otosuyla evine bırakıldı.

Polisin bu davranışı vatandaş- ların takdirini kazandı.

ÖRNEK DAVRANIŞ

VATANDAŞLARLA BULUŞTURUYOR

Burdur'un Büğdüz Köyü’nde rahatsızlanan yatağa bağımlı solunum hastası yaşlı kadın, ambulansın kar yağışı nedeniy- le eve ulaşamaması sebebiyle ambulansa kadar sedye ile taşındı.

Burdur'a bağlı Büğdüz köyünde yaşayan 80 yaşındaki solunum rahatsızlığı bulunan yaşlı kadın rahatsızlanınca yakınları tarafından 112 ekipleri- ne bilgi verildi. Köye gelen 112

ekipleri olumsuz hava koşulları nedeniyle eve ulaşamadı. Yürü- yerek eve ulaşan 112 ekipleri evde ilk müdehaleyi yaptıktan sonra yaşlı kadını sedyeyle ambulansa kadar taşıyarak Burdur Devlet Hastanesine sevk ettiler.

Kar yağışının etkilediği Büğdüz köyünde yaşanan ulaşım sıkıntısına rağmen 112 Acil ekiplerinin hastaya yardımı büyük takdir topladı.

Sağlıkçılar

‘ENGEL’

tanımadı

Burdur’da polis memurundan;

Burdur’un Tefenni ilçesinde yoğun kar yağışının ardından jandarma ekipleri, şehit mezarlık- larını temizleyerek, bayraklarını yeniledi.

Burdur'un Tefenni ilçesinde yoğun kar yağışının ardından kaymakamlık talimatıyla İlçe Jandarma Komutanlığına bağlı ekipler şehit mezarlıklarını temizledi. Jandarma ekipleri tarafından şehit mezarlıklarının üzerindeki karlar temizlenirken, yıpranan Türk bayrakları da yenileriyle değiştirildi.

Tefenni Kaymakamlığı’ndan konuyla ilgili yapılan açıklama da,

“İlçemizde son bir haftada yağan yoğun kar neticesinde şehit mezarlıklarının mermer ve betonlarının buzlanmadan dolayı yıpranıp zarar görmemesi için kar temizliği yapılmış hava muhalefe- tinden dolayı yıpranan Türk Bayrağı yenisi ile değiştirilmiştir.”

denildi.

■ AA