• Sonuç bulunamadı

Belediye Yapı işlerine Luzumlu Paranın Temini

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Belediye Yapı işlerine Luzumlu Paranın Temini"

Copied!
4
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

B e l e d i y e c i l i k :

B e l e d i y e Y a p ı i ş l e r i n e L u z u m l u

P a r a n ı n T e m i n i

P r o f . E r r . e s t R e u t e r Ç e v i r e n : A . K o l a t a n

Şehirlerimizdeki inşaat işlerinin bugünkü vazi-yetinin kifayetsiz bulunduğunda hemen herkes müt-tefiktir. Hattâ fikrimce, belediyelerin yaptıkları bü-tün işleri 'hiç bakmaksızın kifayetsiz görmek hususun-da bir temayül de vardır ki bu, zararlı, müthiş ve mütevekkiiâne bir kötümserliğe yol açar ve dolayı-sile de hiç bir iş yapmağa imkân olmadığı ve istik-balde de işleri modern ihtiyaçlara uygun bir suret-te tanzim etmeğe imkân olamıyacağı -tarzında bir kanaate doğru götürebilir. Bana kalırsa, bugünkü kifayetsiz vaziyetin üstüne yürüyebilmek için çare ve yollar araştırmak daha mühim ve daha doğru olacakır. Bu maksatla, belediyelerin inşaat işlerinin bugünkü malî esaslarını ve ilerideki malî imkânlaıı teker teker araştırmak yolunda bir deneme

yapa-lım. * Şüphesiz bu, ancak bir deneme olacaktır,

çün-kü; müsbet malûmatımız pek delik deşiktir. İstatis-tiklerin bütün esasları kusurludur ve son derecelerde :slaha muhaçtır. Bu çalışmamızda ele alacağımız her rakam ancak âzamî bir ihtiyat ile kullanılabilecek •bir mahiyetledir. Bulunacak kıymetlerin hepsinin de ancak takribi mahiyette olabileceğini bilmemiz lâ-zımdır. Buna rağmen; böyle takribi mahiyetteki bir

araştırmaya da cesaret etmek zarureti vardır.

Modern bir belediye idaresinin inşaat işlerine müteallik takribi ihtiyaçları hakkında söylenecek sözler ancak umumî mahiyette olabilir. Yalnız bir d e f a y a mahsus olan inşa ve bilhassa bina. ve saire ihtiyaçlarını burada bittabi hariç tutmamız icap eder..

Bu kabil inşaat dahi belediye idaresi tarafın-dan yapılmakla beraber masrafı alâkadar ihtisas dairesince temin edildiği cihetle bizim burada araş-tıracağımız mânadaki inşaat işlerine dahil edilemez Bizim araştıracağımız inşaat işleri carî ve daima te-kerrür edici mahiyette olan ihtiyaçlara ait işler olup hemen de münhasıran bakım, tamir ve her sene tekerrür eden yeni cadde ve sokak tesisi işlerinden ibaretir. Meselâ Almanya belediyeler istatistiği

bü-yük ve ( 5 0 . 0 0 0 ) kişiye kadaı nüfuslu orta şehirler için cadde ve sokak bakım ve tesisatına mahsus tah-sisatı nüfus başına ( 1 0 ) ve ( 8 ) mark yani ( 5 ) lira ile ( 4 ) lira arasında olmak üzere hesap eder. !s-viçredeki Zürih şehrinin harpten evvel cadde ve so-kak tesis ve tamiri için nüfus başına 1 1 - 1 3 tfrank masraf ettiğini okudum ki bu da takriben Alman-yadaki meblâğa tekabül etmektedir.

Bizde E.ncak dokuz şehrin nüfusu ( 5 0 . 0 0 0 ) deh fazla olup üst tarafının nüfusu bundan azdır. Binaenaleyh, şehir küçüldükçe masrafların da azal-dığı hakkır.daki malûm kaideye nazaran yukarıda-ki meblâğlar bu şehirler için varid olamaz. Diğer ahval ve şartların da farklı bir halde bulunduğunu gözetirsek 2 - 2 , 5 liralık bir tahsisat ile hattâ nis-beten daha yüksek ihtiyaçlaıı bile karşılayabilme-mizin mümkün olabileceği neticesine varırız. Olsa olsa Ankara ve İstanbul için bu rakamları daha yüksek tutmak icap eder. Ankaraya ise devlet za-ten kâfi derecede yardım etmektedir. Buna mukabil çok küçük kasabaların ihtiyaçlarının ise pek ufak olduğunu düşünmeliyiz. Takriben dört buçuk mil-yon nüfus tutan ( 6 0 0 ) kadar belediye idaremiz için böyle kaıbaca bir hesapla, belediye inşaat iş-lerine 1 0 - 1 2 milyon lira lâzım olduğu anlaşılıyor. Bütün bu gibi az çok indî mukayeselerde, işi sade-leştirmek üzere, fiat seviyesinin müsavi olduğu far-zedilir ve harpten evvelki şartlar esas tutulur. Fiat-Iarda bu .muvafıktır. Her hangi bir idare ihtiyaçla-rının araştırılmasında ise daima harpten evvelki şartlara istinad etmekte zaruret vardır, çünkü o za-manlar her şeyde (normal) denilebilecek bir müva-zenet mevcut idi.

(2)

için-(2.387.000) lira masraf edilmiştir. Denilen cet-velde tahlil edilen belediyeler umum masrafları

(17.250.000) ıliradır. Demek oluyor ki umum mas-rafa nisibetle takriben yüzde ( 1 4 ) tutuyor. Avrupa-da tecrübelere Avrupa-dayanılarak ve vasati olargk inşaat işlerine ait masrafları takriben yüzde ( 1 0 ) ile he-sap ederler. Fakat gerek nüfus başına düşen lar gerekse umum masraflara nazaran ııisibet rakam-ları hem büyüklük sınıfrakam-larına göre ve hem de bü-yüklük sınıfları dahilinde mühim derecede farklı-dır.

Harpten önceki zamanların daha sonraki se-nelerine ait olmak üzere belediyelerin cadde ve so-kaklar için ne kadar masraf ettiğini bize gösterebi-lecek hiç bir vesikaya malik değiliz. Şüphesiz, «Bas-tilere göre takriben beş misli fazla masrafla memnun yükseldiği kat'iyyen kabul edilemez. Fiyat seviye-sinin müsavi olduğunu farzederek yukarıdaki vasa-tilere göre takribe beş m'sli fazla masrafla memnun edici nisbetlere varmamız mümkündür.

İstikbalde bu hususta hasıl olabilecek '"mkânları araştırmak istersek hem belediyelerimizin umumî malı vaziyetlerini hem de inşaat işlerine müteallik hususî vaziyetlerini kısaca tetkik etmemiz lâzımgelu. Belediyeye ait her idare gibi inşaat işleri dairesi-nin de hususî karşılıkları vardır ve bunlar faaliyet şubesinin nevinden doğar. Bunları umumî idarenin kendisi alsa biîs fîlen bunlar inşaat dairesine aittir. Sundan başka bilhassa vergiler gibi umumî karşı-lıklarla da alâkadardır, çünkü bunların husulü, az veya çok nisbette vasıtalı da olsa, cadde, sokak ve yol inşaatı ihtiyacı ile münasebettardır.

Hususî karşılıklar hakkında, denilen ' 9 3 4 se-nesine ait cetvelde aşağıdaki varidatı görüyoruz:

inşaat ruhsatiyesinden 65232 Harita, plân, kroki, keşif 14393 Lâğım, kaldırım nısıf hissesi 2 9 7 1 7

Şerefiye 25714 Ceman: 135056

Kısmen burr-ya ait olmak üzere bir de şu var-dır:

Emlâk, arsa ve yol fazlası hissesi 653598 İnşaat ruhsatiyesinden gelen varidat belediye vergisi ve resimleri kanununun ( 8 ) inci maddesde sarih surette izah ve tanzim edilmiştir. Her in-şaat ruhsatı için bina vergisi kıymetinin yüzde biri nisbetinde resmi alınır. Tamiratta ise bu harçıar aşağıya doğru derecelendirilmiştir. Böyle inşaat ruh-sat harçları almak bütün dünyada usuldendir. Fakat varidat olarak bu meblâğlar pek de yekûn tutmaz. Banlar olsa olsa inşaatı teknik bakımdan kontro'

yüzünden hasıl olan masraflara bir yardım veya biı ufak karşılık mahiyetinde kalırlar.

Yekûnun ufaklığından da anlaşıldığı üzere bu resim inşaat işlerine para temin etmek gayesini gü-düyor değildir. Hakikî Ibir maliyeci gibi düşünecek olursak bu T e s i m l e r i bereketsiz ve binaenaleyh zaıd

addetmemiz de mümkündür. Fakat tatbikatta her memlekette yer bulmuşlardır ve nihayet, veriler para ile yapılan hizmet arasında şüphe götürmez bir ııisbet de yok değildir. Harita, plân ve saire satış-larından alınan varidat ise tamamen ehemmiyetsiz-dir. Ancak, bir belediyenin bunları alâkadarlara bedava dağıtmasını isteyemiyeceğimize göre bu res-min de mevcudiyetinde zaruret vardır demek olur. Diğer cihetten bu resmin masrafın ancak bir kıs-mını kapatabildiği de bir hakikattir.

Lâğım, kaldırım nısıf hissesi ile şerefiye deni-len diğer iki nevi harç nazariyat itibarile ilk ikisin-den çok daha mühim olup bunların tetkiki de daha enteresandır.

Bunlar gayet az miktarlarla alınmaktadır. AI-manyada orta büyüklükte bir tek şehrin inşaat işleri için bu iki vergiden yaptığı taihsilât şu malûma'ta nazaran belki de bütün Türkiye belediyelerinin tah-sil edebildiği yekûndan fazladır. Meselâ Ankara be lediyesi bu varidatı bütçesinde sadece hatıra kabi-linden dercetmekte ve yapılan cadde ve sokaklar güzergâhın deki mebani sahiplerini bu masrafa doğ-rudan doğruya veya vasıtalı olarak iştirakten haki-katen muaf tutmaktadır. Buna Avrupada en zengin bir belediye bile muktedir olamaz. Göze batan ve hakikaten en ağır malî ve sair mahzurlar dahi do-ğurabilecek olan bu şekil kısaca tetkik edilmeğe muhtaçtır.

(3)

biııala-rın bu masraflara çok daha fazla miktarlarla iştirak ettirilmesi usuldendir. Şimdiye kadar boş bir halde bulunan arsaların yeni bir inşa plânı üzerine sa-dece cadde ve sokak için lâzımgelen kısmı terket-mekle kalmayıp aynı zamanda meydan, park, mek-tep ve saire gibi lumuınî hizmetlere mahsus kısmı da terketmesi Avrupada teamüldür ve tabiî görü-lür. Ben bizzat bu gibi işlerin tatbikatında bulun-dum. Arsaların yüzde ( 4 8 ) nisbetinde ve bedelsiz olarak belediyeye terkedildiği vak'alar gördijjn. Av-rupada tamamen umumî olan kaide şudur: Sokak ve caddelerin umumunun buna aiî tekmil tâli

mas-raflarla birlikte tesis?., iktisat bakımından, güzergâh-ta yapılacak binalara aittir. Umumiyetle kabul

edil-miş bulunan esaslara göre mezkûr masraflar şunlar-dır:

Sokak veya cadde için lâzım olan arsanın te-dariki, imlâsı, tesviyesi, tesbiti, hususî dereler üze-rinde köprüler kurulması yoî ve demiryo! üstünden köprü veya altından menfez ve geçit vücuda geti-rilmesi, ikinci derecedeki yollarla iltisak temini, ya-ya kaldırımları tesisi, yol hendekleri üstünden geçit inşası, kapı önlerindeki kısımların kazılıp alçaltıl-ması, şivler ve kârgir duvarlar inşası, süsleyici yol kısımları vücuda getirilmesi ve saire.

Bu tarzda bir nizamın iktisat ve şehircilik bakı-mından derin tesir ve neticeleri vardır. Arsa tica-retinde ham arsalar ile inşaata elverişli halde bulu* nan olgun arsalar birfbirinden çok faklı tutulur. Ye-ni semtler ve mahalleler vücuda getirilirken sadece cadde ve sokaklar için lâzım olan arsaları terketmek kâfi gelmez. Cadde ve sokakların masraflarını da temin etmek lâzımdır. Bu yapılmadıkça inşaat ruh-satnamesi verilemez. Bu sıkıntı belediyeye ait ol-mayıp inşaat yapacak emlâk sahiplerine ait olmak lâzımgelir. Bu borcu para ile veya arsa vermek su-ıet;!e veyahut da mükellefiyetlerini yerine getire-ceklerine dair birinci derecede teminat göstermek su-retile belediye ile aktedecekleri hususî mukaveleler-le ifa etmemukaveleler-leri lüzumludur. Bu sebepmukaveleler-le gerek bemukaveleler-lediye idareleri gerkse mütehassıs inşaatçılar cadde ve

so-kak masrafları az olan bir şehir plânı tanzim

etme-nin ne suretle kabil olabileceğini gittikçe daha zi-yade artan bir gayretle tetkik edegelmişlerdir. Bu münasebetler sayesinde (ikametgâhlar senit;) ve (ikametgâhlar caddesi) denilen yeni mefhumların doğup geliştiğini görüyoruz. Bu sayededir ki eski

Carsa ölçücü memurlar) ve geometr'lerden kurtu-lunması temayülü inkişaf etmiş ve onun yerine vah-detli bir ikametgâhlar mahallesi mefhumu kaim olmuştur. Bu ikametgâhlar mahallesinde caddelere az arsa ayrılır, ıl/ol yeşil sahalar ve umuma mahsus

tesisler vücuda getirilir, mektepler, mahallî alış ve-riş ve kültür merkezleri için vakit ve zarr.anile yer-ler tahsis edilir ve sair... Bütün bunlar yeni şeyyer-ler- şeyler-dir w artık canımızı sıkar bir hale gelmiş olan es-ki mostralardan farklıdırlar.

Büyük çapta ve tercih edilen tedbirlere iştirak mecburiyeti sayesinde rastgele şuraya iburaya inşaat yapılması çok güçleştirilmiştir. İlk ve pek sathî bir bakışta bir güçleştirme gibi görünen bu nizamlayış sayesinde umumî iktisat ve şehir inşacılığı prensip-lerinin nazarı itibara alınmasını temin etmek, fert-lerin keyfine göre yapacağı inşaatı şimdilik serbest bırakan bir nizama nisbetle, erişilmesi gittikçe daha yade imkân dahiline sokulabilir bir keyfiyet oldu-ğu ^ihetle ikametgâh mahallelerinin inşaatını umumî bir çerçeve içine alan temayüle müzaheret edilmiştir. Sadece sureta bir (plân) yapmakla iktifa edilmiyor, aynı zamanda bu plânın doğrudan doğruya inşaat ile elele verip yürümesi lâzımgeldiği anlaşılmış bu-lunuyor. Bu mecmuanın 5 - 6 numarasında bahsedi-len (When we build agaiıı = Tekrar inşaat yapar-sak) ismindeki küçük kitabın resim kısmında bu mo-dern temayülün İngilteredeki tatbikatına ait ente-resan misaller vardır. Bu sağlam ve doğru tema-yülün, münferit inşaatı semtlerin teşkil ve imarına müteallik umumî iktisat masrafları içine alınmak surelile. mühim derecede geliştirildiği hiç şüphe

gö-türmez bir hakikattir. Bu temayülün yaratıcı kabili-yeti harpten sonra büyük çapta yapılacak yeni in-şatta her halde daha ziyade meydana çıkacaktır.

Şerefiye resmi esas itibarile lâğım ve kaldırım üisıf hissesi nizamının kifayetsizliğini tekid eden bir resimden başka bir şey değildir. Mahiyeti itibarile kıymet fazlasından alınan bir vergi olmayıp inşa masraflarına yardımın bir başka şeklidir. Buna mu-kabil Avrupa belediyeleri tam mânasile (kıymst

faz-lası vergileri) ihdas etmişlerdir. Şerefiyenin aksine

olarak, artan kıynVetten alınan bu v e r g i l e r sadece

(4)

idaremde iken Magdeburg şehri senede (100 - 150 bin lira) getirirdi. Mezkûr şehir ( 3 0 0 . 0 0 0 ) nüfus-ludur.

Şehirlerimizin birçoklarında emlâk kıymetleri-nin son derecelerde arttığını ve ifrata giden, millî iktisat bakımından gayet zararlı olan bu artışın mal sahiplerinin hususî bir sâyi neticesinde değil de umu-mî mesaisinden tevellüd etmiş bir keyfiyet olduğu-nu düşünürsek bizim memleketimizde de idare tat-bikatının ve kanunların değiştirilmesi icap ettiği ne-ticesine varırız (Ankarada kıymeti yüz misli artmış emlâk hiç de nadirattan değildir.) Tatbikatı daha şiddetli tutmağa doğru bir gidiş lâzımdır ve bu. be lediye hazinelerinin menfaatine uygun olduğu kadar umum millet iktisadiyatına da faydalıdır. Bugünkü vaziyetin içtimaiyat siyaseti mülâhazaları bakımın-dan haiz olduğu endişe verici mahiyetten bahset-meğe ise hacet bile yoktur.

Böyle esaslı bir fark gösteren bir maliye siste-mirte intikal halinde belediyelerimizin inşaat bütçe-lerinin yükünün ne miktarda hafifliyeceğini tahmin etmek pek güçtür, çünkü elde muvafık vesaik yok-tur. Böyle radikal bir intikal daima bazı güçlükler doğurur. Bunları önlemek için birinci dereceli hi-poleklerle teminat altına alınmış taksitli tediyat ih-dası suretile kolaylıklar gösterilebilir. Böyle biı sis-teme geçilmekle malî müşkülât ortadan kalkacak-tır diye birşey bittabi söylenemez. Bunun do'ayısile yapacağı tâli tesirler belediyelerin malî vaziyeti üze-rine doğrudan doğruya yapacağı tesirlerden çok da-ha mühimdir.

Belediyelerin inşaat büçelerini yergiler ih'barile

tam bir surette ferahlatmak ihtiyacı mutlaka bâki

kalacaktır. Bütçeler mahiyetleri itibarile vasattan aşkın bir tahsisat ihtiyacını daima göstereceklerdir.

Bugünkü belediye vergiler sistemi içinde yalnız bir vergi vardır ki cadde ve sokak inşaatı ve bu husus-taki ihtiyaçlarla doğrudan doğruya ilgilidir. Bu ver-gi ııakil vasıtaları verver-gisidir. Belediye verver-gi ve re-simleri kanunun ( 2 3 ) üncü maddesi kara vasıtala-rına. ( 2 4 ) üncü maddesi ise deniz nakil vasıtaları-na kovasıtaları-nacak vergilerden bahsediyor. Avrupadaki emsaline ve memleketin sair fiyatlarındaki seviyeye nazaran bu verginin nisbetleri yüksek sayılmaz. Na-kil vasıtalarının, büyüklüğüne göre senede hususî oto-mobiller için 48- — 120 lira, taksiler iiçn 6 0 - 150 lira, kamyonlar için 54 - 90 liradır. Bu vergi bele-diyelere son senelerde yılda ceman 20.000 lira va-ridat getirmiştir, şöyle ki:

1 9 3 4 . 245.409 1935 251.321 1936 273.862

1937 274.427 1938 310.991

Tahmin edildiği üzere, bu verginin varidatı yük-selmektedir. Bu yükseliş temayülü harpten sonra her halde devam edecek ve belki daha da artacaktır. Memlekette otomobiller harpten sonra çok artma-lıdır ve artacaktır. Otomobilin uzak yerleri merkez-lere bağlama bakımından oynadığı ehemmiyetli ro-le bakınca bu otomobil tezayüdünün sadece büyük şehirlere inhisar etmiyeceği de anlaşılır. Otomobille-rin adedi hakkında bize itimada değer malûmat ve-recek rakamlar yoktur. Birkaç misli çoğalacakları ise muhakkak olduğu cihetle bu vergiden gelecek vari-dat da ona göre artacaktır. Vergi nispetinin bir mik-tar arttırılması, umum' iktisadî Ibir mahzur doğur-maksızın mümkün ve caiz gibi görünüyor. Yalnız, diğeı memleketlerde olduğu gibi bizde de devletin bu vergiyi merkezileştirip kendi kasasına almak yolu-na gitmemesi şarttır. Bu verginin mükellefleri ve nis-petleri mahallî belediyelere bırakılmış olmayıp bü-tün memlekette vahdetli bir şekilde tatbik edilmekte olduğuna göre devletin vergi mülâhaza ve prensip-lerine esasen riayet edilmiş bulunmasını kâfi görmek icap eder. Vilâyet idarelerinin şose ve yollar inşası hususundaki vazifeleri geçeçnde bir misli arttırılmış olan yol vergisi ile himaye edilmiştir. Bundan başka, müteaddit defalar izah ve talep edilmiş olduğu üze-re ıslah edilecek olursa bu yol vergisinin ehemmi-yetli ihtiyatları da vardır ve harp bitip de asker ter-his edildiği zaman kendini gösterecektir. Bu defa verginin bir misli arttırılması sırasında ne yazık ki prensip bakımından hiç bir ıslah tedbiri alınmamıştır,

Bugünkü belediye vergileri sistemi içinde eli-mizde bulunan imkânlar işte bunlardır ve ilk bakışta zannedildiği kadar ehemmiyetsiz şeyler değildir. Bun-lardan tam mânasile istifade edildiği takdirde bele-diyelerimizin inşaat vaziyetlerinde hissedilir bir sa-lâh olacaktır. Şurasını bilhassa kaydetmemiz lâzım-dır ki, böyle maksat ve hedefini bilen şuurlu bir kavrayışla bugün mevcut imkânlardan tam bir su-rette faydalanmanın belediyelerimizin bugünkü per-soneli ile tatbiki kabil bir şey olup olmadığı mesele-sini tamamen bir tarafa bırakıyoruz. Bilhassa böyle bir uğraşma ve çalışma için ııisbeten yüksek bir ih-tisas bilgisi ve iktidarı lâzımdır.' Ekseriyetle küçük -belediyelerimizden bunu bir ztman için

Referanslar

Benzer Belgeler

İkamet amaçlı binaların inşaatı (müstakil konutlar, birden çok ailenin oturduğu binalar, gökdelenler vb.nin.. inşaatı) (ahşap binaların

Bir kısım gayrî sihhî mes- kenleri bulunduğu saha yıkdırılırken burada oturanlar yeni meskenlere nakil edilmek suretile bu iş başarılmış- tır.. Binalar açık

Proje aşamalarında 11200 ölçekli hazırlık ve ön etüt çalışması + 11100 ölçekli mimari kesin proje + statik ve tesisat ön projeleri, 1150 ölçekli uygulama projelerinin

üzerinde yapı olan veya olmayan imarlı veya imarsız alanlar olması, yapı yükseklik ve yoğunluğunun belirlenmesi, alanın büyüklüğünün en az 5 en çok 500

21.1. İşin sözleşme ve ekleri ile fen ve sanat kurallarına uygun olarak yapılması, taahhüdün devamı süresince işyerinde bulundurulacak İdare görevlilerinden oluşan

Notlar: Benzer malzemelerden alınan verilere dayalı Test Tipi: Bakteriyel ters mutasyon tahlili (AMES) Metod: OECD Test Talimatı 471.

3~400 V, 50 Hz Emiş yüksekliği azami 8 m Giriş basıncıazami 4 bar Akışkan ısısı +5 °C ilâ +35 °C İşletme basıncı azami 8 bar Basınç şalteri ayar aralığı 1-5 bar

[r]