Boşaltım sistemi Boşaltım sistemi
Boşaltım sistemi Boşaltım sistemi
– BöbreklerBöbrekler – ÜreterlerÜreterler
– İdrar torbasıİdrar torbası
– Üretradan meydana Üretradan meydana gelir.
gelir.
Böbrekler Böbrekler
12. Torakal, 3. Lumbal vertebraların hizasında, 12. Torakal, 3. Lumbal vertebraların hizasında,
vertebranın iki tarafında bulunan fasulye vertebranın iki tarafında bulunan fasulye
şeklinde organlardır.
şeklinde organlardır.
Abdominal boşluğun dışında retroperitoneal Abdominal boşluğun dışında retroperitoneal
(periton dışında) organlardır.
(periton dışında) organlardır.
Her böbreğin orta kısmında hilum adı verilen Her böbreğin orta kısmında hilum adı verilen arter, ven, lenf damarlarının, sinirlerin girdiği, arter, ven, lenf damarlarının, sinirlerin girdiği,
üreterlerin çıktığı bir bölge bulunur.
üreterlerin çıktığı bir bölge bulunur.
Böbrek uzunlamasına Böbrek uzunlamasına
incelendiği zaman iki incelendiği zaman iki
kısım görülür.
kısım görülür.
– Korteks (dış kısımda)Korteks (dış kısımda) – Medulla (iç kısımda)Medulla (iç kısımda)
Medullada koni biçiminde Medullada koni biçiminde böbrek piramitleri bulunur.
böbrek piramitleri bulunur.
Piramitlerin ucu papillada Piramitlerin ucu papillada
sonlanır.
sonlanır.
Papillalar minör kalikslere Papillalar minör kalikslere
minör kaliksler major minör kaliksler major
kalikslere, onlarda pelvise kalikslere, onlarda pelvise
açılır.
açılır.
Pelviste toplanan Pelviste toplanan idrar,üreterler ile idrar,üreterler ile mesaneye iletilir.
mesaneye iletilir.
Böbreğin fonksiyonları Böbreğin fonksiyonları
Su ve inorganik iyon dengesini Su ve inorganik iyon dengesini
sağlamak sağlamak
Metabolik ürünlerin idrarla atılmasını Metabolik ürünlerin idrarla atılmasını
sağlamak sağlamak
İdrara yabancı maddeleri atarak İdrara yabancı maddeleri atarak
uzaklaştırmak uzaklaştırmak
Hormon salgılamak Hormon salgılamak
– EritropoetinEritropoetin – ReninRenin
– 1.25 dihidroksivitamin D1.25 dihidroksivitamin D33
Böbreklerin fonksiyonel Böbreklerin fonksiyonel ünitesi nefronlardır.
ünitesi nefronlardır.
Her bir böbrekte 1-1.5 milyon Her bir böbrekte 1-1.5 milyon nefron vardır.
nefron vardır.
Nefron iki ana kısımdan Nefron iki ana kısımdan meydana gelir.
meydana gelir.
– Böbrek cisimciğiBöbrek cisimciği
Glomerulus: Filtratı oluşturan Glomerulus: Filtratı oluşturan kısım
kısım
Bowman kapsülü:
Bowman kapsülü:
Glomerulusu saran iki katlı bir Glomerulusu saran iki katlı bir yapıyapı
– Tübüler kısım: Filtratın idrar Tübüler kısım: Filtratın idrar haline getirildiği kısım
haline getirildiği kısım
proksimal tübülüs proksimal tübülüs henle kulpu
henle kulpu distal tübülüs distal tübülüs kolektör kanal kolektör kanal
– Henle kulpu, kollektör kanal Henle kulpu, kollektör kanal medullada, diğer kısımlar medullada, diğer kısımlar ise kortekste yerleşmiştirise kortekste yerleşmiştir
•İdrar oluşumunda üç mekanizma rol alır.
• Glomerüler filtrasyon:
• Reabsorbsiyon:Filtre olan sıvıların büyük bir kısmının tekrar geri
emilmesi
• Sekresyon:Kandan maddelerin böbrek tübülüslerine salgılanması Bir maddenin idrarla atılma hızı=
Filtrasyon hızı - geri emilim hızı + Sekresyon hızı
Glomeruler filtrasyon Glomeruler filtrasyon
Glomerüler kapillerden kanın Bowman Glomerüler kapillerden kanın Bowman
kapsül aralığına filtre olmasıdır. Filtre olan kapsül aralığına filtre olmasıdır. Filtre olan
sıvıya glomerüler filtrat adı verilir. Filtratta sıvıya glomerüler filtrat adı verilir. Filtratta
– Kan hücreleri Kan hücreleri
– Proteinler bulunmazProteinler bulunmaz
– Plazmada bulunan diğer maddeler aynı Plazmada bulunan diğer maddeler aynı miktarda bulunur.
miktarda bulunur.
– Negatif yüklü maddeler pozitif yüklü Negatif yüklü maddeler pozitif yüklü
maddelere oranla daha zor filtre olurlar.
maddelere oranla daha zor filtre olurlar.
Filtrasyonun gerçekleştiği Filtrasyonun gerçekleştiği
alana
alana filtrasyon filtrasyon membranı
membranı adı verilir. adı verilir.
Üç tabaka bulunur.
Üç tabaka bulunur.
– Kapiller endotel hücreleri Kapiller endotel hücreleri arasında
arasında fenestrafenestra denilen denilen pencereler bulunur.
pencereler bulunur.
– Bazal membranBazal membran: Kollagen : Kollagen ve proteoglikan fibril
ve proteoglikan fibril ağından yapılmıştır.
ağından yapılmıştır.
Plazma proteinlerin geçişini Plazma proteinlerin geçişini etkin bir şekilde engeller.
etkin bir şekilde engeller.
– Epitel tabaka (podosit): Epitel tabaka (podosit):
Bowman kapsülü epitel Bowman kapsülü epitel hücreleri arasında yarıklar hücreleri arasında yarıklar bulunur.
bulunur.
Bazal membranın iki komşu epitel hücreleri Bazal membranın iki komşu epitel hücreleri
tarafında mezengiyal hücreler bulunur. Bu tarafında mezengiyal hücreler bulunur. Bu
hücreler hücreler
– Glomerüler kapillerin etrafını sararak yapısal destek Glomerüler kapillerin etrafını sararak yapısal destek sağlar
sağlar
– Fagositik aktive gösterirlerFagositik aktive gösterirler
– Prostaglandin ve sitokinin sagılarlar.Prostaglandin ve sitokinin sagılarlar.
– Kasılarak glomerüler yüzey alanını ve glomerüllere Kasılarak glomerüler yüzey alanını ve glomerüllere gelen kan akımını değiştirerek glomerüler kan
gelen kan akımını değiştirerek glomerüler kan akımının düzenlenmesinde rol oynarlar.
akımının düzenlenmesinde rol oynarlar.
Glomerüler filtrasyon hızına etki Glomerüler filtrasyon hızına etki
eden kuvvetler eden kuvvetler
Diğer kapillerde olduğu gibi Diğer kapillerde olduğu gibi
glomerüler filtrasyonda etki eden glomerüler filtrasyonda etki eden
kuvvetler Starling kuvvetleridir.
kuvvetler Starling kuvvetleridir.
– Glomerüler hidrostatik basınç Glomerüler hidrostatik basınç (60 mm Hg)
(60 mm Hg)
– Bowman kapsülünde filtre olan Bowman kapsülünde filtre olan sıvının hidrostatik basıncı
sıvının hidrostatik basıncı – Glomerüler kapillerdeki Glomerüler kapillerdeki
plazma proteinlerinin onkotik plazma proteinlerinin onkotik basıncı
basıncı
– Bowman kapsülündeki sıvı Bowman kapsülündeki sıvı proteinlerinin ozmatik basıncı proteinlerinin ozmatik basıncı – Kapiller membranın Kapiller membranın
geçirgenliği geçirgenliği
Birim zamanda filtre olan sıvı hacmine Birim zamanda filtre olan sıvı hacmine
glomerüler filtrasyon hızı denir.
glomerüler filtrasyon hızı denir.
Günlük mikarı 180 L/gün Günlük mikarı 180 L/gün
Dakikadaki miktarı ise 125 ml/dak dır.
Dakikadaki miktarı ise 125 ml/dak dır.
Vücudun diğer kapillerinden diffüzyona Vücudun diğer kapillerinden diffüzyona
uğrayan sıvı miktarı 4L/gündür.
uğrayan sıvı miktarı 4L/gündür.
Glomerüler filtrasyonunu (GF) Glomerüler filtrasyonunu (GF)
etkileyen faktörler etkileyen faktörler
Glomerüler kapiller geçirgenliğinin artması Glomerüler kapiller geçirgenliğinin artması
GF yi arttırır.
GF yi arttırır.
Bowman kapsülündeki sıvının hidrostatik Bowman kapsülündeki sıvının hidrostatik
basıncının artması GF azaltır.
basıncının artması GF azaltır.
Glomerüler kapillerde kollid onkotik Glomerüler kapillerde kollid onkotik
basıncın artması GF azaltır.
basıncın artması GF azaltır.
Glomerüler kapillerde hidrostatik basıncın Glomerüler kapillerde hidrostatik basıncın
artması GF yi arttırır.
artması GF yi arttırır.
GF nin otoregülasyonu GF nin otoregülasyonu
Kan basıncında 75-160 mm Hg arasındaki Kan basıncında 75-160 mm Hg arasındaki
değişiklikler GFde sadece %1-2 oranında değişiklikler GFde sadece %1-2 oranında
değişiklik oluşturur. Nedeni iki faktöre değişiklik oluşturur. Nedeni iki faktöre
bağlıdır.
bağlıdır.
Böbrek otoregülasyonu Böbrek otoregülasyonu
Tübüloglomerüler geri bildirim Tübüloglomerüler geri bildirim
Glomerülotübüler denge Glomerülotübüler denge
Tübüloglomerüler geribildirim Tübüloglomerüler geribildirim
Tübüloglomerüler geribildirim, Tübüloglomerüler geribildirim,
jukstaglomerüler aygıt aracılığı ile jukstaglomerüler aygıt aracılığı ile
afferent ve efferent arteriyoler çapını afferent ve efferent arteriyoler çapını ayarlayan mekanizmalarla sağlanır.
ayarlayan mekanizmalarla sağlanır.
Jukstaglomerüler aygıt Jukstaglomerüler aygıt
– Distal tübülün başlangıcında Distal tübülün başlangıcında makula densamakula densa – Afferent ve efferent arteriyol duvarlarındaki Afferent ve efferent arteriyol duvarlarındaki
justaglomerüler hücrelerden
justaglomerüler hücrelerden oluşur. oluşur.
Arter basıncıArter basıncı
Glomerül hidrostatik basınc
Glomerüler filtrasyon
Makula densa NaCl
Renin
Anjiyotensin II
Efferent arteriyoler vazokonstrksiyon
Afferent arteriyoler vazokonstrisiyon
Glomerüler filtrat miktarı yüksek ise Glomerüler filtrat miktarı yüksek ise
Makula densaya fazla miktarda ulaşır.
Makula densaya fazla miktarda ulaşır.
Na ve Ca girişine yol açar Na ve Ca girişine yol açar
– Ca renin salgılanmasını inhibe ederCa renin salgılanmasını inhibe eder – Adenozin düzeylerini arttırır.Adenozin düzeylerini arttırır.
– Afferent arteriol daralıp efferent arteriol Afferent arteriol daralıp efferent arteriol
genişleyerek glomerüler kan akımını azaltır.
genişleyerek glomerüler kan akımını azaltır.
– Glomerüler filtrasyon hızı düşer Glomerüler filtrasyon hızı düşer
Glomerüler filtrasyon hızı azaldığında Glomerüler filtrasyon hızı azaldığında
– Makula densaya ulaşan NaCl miktarı düşerMakula densaya ulaşan NaCl miktarı düşer – Ca girişi azalır. Ca girişi azalır.
– Renin salgılanması artar.Renin salgılanması artar.
– Renin angiotensinojenden angiotensin I meydana Renin angiotensinojenden angiotensin I meydana gelir.
gelir.
– Angiotensin II oluşur.Angiotensin II oluşur.
– Vazokonstritör etkilidir.Vazokonstritör etkilidir.
– Efferent arteriol angiotensin II’e daha duyarlıdır.Efferent arteriol angiotensin II’e daha duyarlıdır.
– Glomerüler filtrasyon hızı artar.Glomerüler filtrasyon hızı artar.
Prostaglandinler ve nitrik oksit glomerüler Prostaglandinler ve nitrik oksit glomerüler
arteriolleri genişleterek glomerüler arteriolleri genişleterek glomerüler
filtrasyon miktarını arttırırlar.
filtrasyon miktarını arttırırlar.
Böbrek kan akımı nöronal ve endokrin Böbrek kan akımı nöronal ve endokrin
yolaklar aracılığı ile otonom sinir sistemi ile yolaklar aracılığı ile otonom sinir sistemi ile
kontrol edilir.
kontrol edilir.
Glomerüler arterioller sempatik innervasyon Glomerüler arterioller sempatik innervasyon
alır.
alır.
Hafif olarak kan basıncı düştüğü zaman Hafif olarak kan basıncı düştüğü zaman
– Efferent arteriol daralır.Efferent arteriol daralır.
– Glomerüler filtrasyon hızını arttırır.Glomerüler filtrasyon hızını arttırır.
Ancak aşırı kan kaybı Ancak aşırı kan kaybı
– Yoğun sempatik uyarıya neden olur. Yoğun sempatik uyarıya neden olur.
– Her iki arteriyolu daraltarak kan akımının Her iki arteriyolu daraltarak kan akımının azalmasına neden olur
azalmasına neden olur
Böbrek kan akımının düzenleminde rol alan Böbrek kan akımının düzenleminde rol alan
diğer hormon ise atriyal natriüretik peptittir.
diğer hormon ise atriyal natriüretik peptittir.
Kan hacmi arttığında salgılanır.
Kan hacmi arttığında salgılanır.
Afferent arteriol genişler Afferent arteriol genişler
Mezengial hücreleri gevşer Mezengial hücreleri gevşer
Filtrasyon membranı genişler.
Filtrasyon membranı genişler.
Kan akımı, glomerüler filtrasyon hızı, tuz ve Kan akımı, glomerüler filtrasyon hızı, tuz ve
su atılımı artar.
su atılımı artar.
Glomerülotübuler denge Glomerülotübuler denge
Glomerüler filtrasyon miktarı nekadar Glomerüler filtrasyon miktarı nekadar
artarsa tübülüslerden gerçekleşen artarsa tübülüslerden gerçekleşen
reabsorbsiyon (geri emilim) o kadar reabsorbsiyon (geri emilim) o kadar
artar.Tersi de geçerlidir.
artar.Tersi de geçerlidir.
Glomerüler filtrasyon miktarı nekadar Glomerüler filtrasyon miktarı nekadar
artarsa tübülüslerden gerçekleşen artarsa tübülüslerden gerçekleşen
reabsorbsiyon (geri emilim) o kadar reabsorbsiyon (geri emilim) o kadar
artar.Tersi de geçerlidir.
artar.Tersi de geçerlidir.
Geri emilim peritübüler kapillerde Geri emilim peritübüler kapillerde
gerçekleşir.
gerçekleşir.
Peritübüler kapiller tübüle oksijen ve besin Peritübüler kapiller tübüle oksijen ve besin
maddesi sağlar maddesi sağlar
Tübüllerdeki sıvının dokular arasındaki Tübüllerdeki sıvının dokular arasındaki
mesafede birikmeden kana geçmesini mesafede birikmeden kana geçmesini
sağlar.
sağlar.
onkotik basınç:35 mmHgonkotik basınç:35 mmHg
hidrostatik basınç:20mmHghidrostatik basınç:20mmHg
sıvı emilimi:15 mmHg sıvı emilimi:15 mmHg
Tübüler reabsorbsiyon Tübüler reabsorbsiyon
•Günde filtre edilen sıvı Günde filtre edilen sıvı miktarı 180 L olmasına miktarı 180 L olmasına
karşın çıkarılan idrar miktarı karşın çıkarılan idrar miktarı 1-1,5 L dir.
1-1,5 L dir.
•Bu filtre edilen sıvının Bu filtre edilen sıvının
büyük bir kısmının yaklaşık(
büyük bir kısmının yaklaşık(
% 99) geri emildiğini
% 99) geri emildiğini göstermektedir.
göstermektedir.
•Reabsorbsiyon edilecek bir Reabsorbsiyon edilecek bir madde
madde
•Tübüler epitel Tübüler epitel
membrandan hücreler membrandan hücreler arası mesafeye
arası mesafeye
•Peritübüler kapiller zar Peritübüler kapiller zar aracılığı ile kana geri aracılığı ile kana geri taşınmalıdır.
taşınmalıdır.
Maddeler Maddeler
– Hücreler arası birleşme noktalarından (parasellüler yol)Hücreler arası birleşme noktalarından (parasellüler yol) – Epitel hücrelerinden geçerek (transsellüler yol )Epitel hücrelerinden geçerek (transsellüler yol )
reabsorbe olabilirler.
reabsorbe olabilirler.
Tübüler reabsorbsiyon iki farklı mekanizma ile Tübüler reabsorbsiyon iki farklı mekanizma ile
olur.
olur.
– Aktif transportAktif transport
Primer Primer Sekonder Sekonder
– Pasif transportPasif transport
Primer aktif transport ile Primer aktif transport ile
reabsorbsiyon reabsorbsiyon
Maddelerin elektriksel ve kimyasal farka Maddelerin elektriksel ve kimyasal farka
ters yönde ATP nin hidrolizinden sağlanan ters yönde ATP nin hidrolizinden sağlanan
enerji ile taşınmasıdır.
enerji ile taşınmasıdır.
En güzel örnek proksimal tübül En güzel örnek proksimal tübül
membranından Na reabsorsiyonudur.
membranından Na reabsorsiyonudur.
Hücre
Hücrelerinlerin kapillere bakan (bazolateral ) kapillere bakan (bazolateral ) membranı Na-K ATP-az içerir.membranı Na-K ATP-az içerir.
Na ‘un dışarıya pompalanması lümene Na ‘un dışarıya pompalanması lümene
bakan lüminal membrandan Na geri bakan lüminal membrandan Na geri
emilimini kolaylaştırır. Bu olay iki nedenle emilimini kolaylaştırır. Bu olay iki nedenle
meydana gelir.
meydana gelir.
– Hücre içinde Na konsantrasyonunun düşük, Hücre içinde Na konsantrasyonunun düşük, tübüler sıvıda yüksek olması
tübüler sıvıda yüksek olması
– Hücre içinde negatif yüklerin daha fazla Hücre içinde negatif yüklerin daha fazla olması
olması
Ayrıca Ayrıca
– Na’mun geri emilimi aynı zamanda tübül Na’mun geri emilimi aynı zamanda tübül membranından hücre içine akıma yol açan membranından hücre içine akıma yol açan
osmatik fark oluşturur.
osmatik fark oluşturur.
– Suyun geri emilimi lümendeki maddeleri Suyun geri emilimi lümendeki maddeleri
yoğun hale getirerek diffüzyonu kolaylaştırır.
yoğun hale getirerek diffüzyonu kolaylaştırır.
Na geri emiliminde Na /H değişimi de önemli rol oynar. (proksimal tübülüs).
Henle kulpunun çıkan kalın kısmından Na/K /2Cl taşıyıcısı ile geri emilir.
Toplayıcı kanallarda aldosteron hormonun etkisi ile epitelyal Na kanalları ile emilir.
Sekonder aktif transport ile Sekonder aktif transport ile
reabsorbsiyon reabsorbsiyon
Bu tip taşınmada iki veya fazla madde aynı Bu tip taşınmada iki veya fazla madde aynı
taşıyıcıya bağlanarak doğrudan enerji taşıyıcıya bağlanarak doğrudan enerji
kullanmadan taşınırlar.
kullanmadan taşınırlar.
Na’un primer aktif transport ile epitel hücresinde Na’un primer aktif transport ile epitel hücresinde
düşük konsantrasyonda tutulması lüminal düşük konsantrasyonda tutulması lüminal membrandan Na taşınmasını kolaylaştırır.
membrandan Na taşınmasını kolaylaştırır.
Glukoz ve amino asitler kendilerine özgü Glukoz ve amino asitler kendilerine özgü taşıyıcıya bağlanarak Na ile birlikte epitel taşıyıcıya bağlanarak Na ile birlikte epitel
hücresine taşınırlar.
hücresine taşınırlar.
Glukozun geri emilimi Glukozun geri emilimi
– Glukoz tübule serbestce filtre olur.Glukoz tübule serbestce filtre olur.
– %98 si proksimal tübülüsün başlangıç kısmından %98 si proksimal tübülüsün başlangıç kısmından geri emilir.
geri emilir.
– Glukoz iki farklı taşıyıcı tarafından geri emilir.Glukoz iki farklı taşıyıcı tarafından geri emilir.
Proksimal tübülüsün başlangıç kısmında glukoza düşük Proksimal tübülüsün başlangıç kısmında glukoza düşük
affineteli yüksek kapasiteli Na bağımlı bir taşıyıcı olan affineteli yüksek kapasiteli Na bağımlı bir taşıyıcı olan
SGLT-1 tarafından epitel hücresine taşınır.
SGLT-1 tarafından epitel hücresine taşınır.
Hücre içine taşınan glukoz GLUT-2 tarafından kapillere Hücre içine taşınan glukoz GLUT-2 tarafından kapillere
kolaylaştırılmış diffüze edilir.
kolaylaştırılmış diffüze edilir.
Proksimal tübülüsün son kısımlarında ise Proksimal tübülüsün son kısımlarında ise
glukoz miktarı azaldığı için glukoz yüksek glukoz miktarı azaldığı için glukoz yüksek affineteli fakat düşük kapasiteli bir taşıyıcı affineteli fakat düşük kapasiteli bir taşıyıcı
SGLT_2 tarafından Na ile birlikte hücre SGLT_2 tarafından Na ile birlikte hücre
içine taşınır.
içine taşınır.
Hücre içinde artan glukoz konsantrasyonu Hücre içinde artan glukoz konsantrasyonu
GLUT-1 taşıyıcısı ile dokular arası GLUT-1 taşıyıcısı ile dokular arası
mesafeye oradan da kapillere diffüze olur.
mesafeye oradan da kapillere diffüze olur.
Amino asitlerin geri emilimi Amino asitlerin geri emilimi
– Proksimal tübülüsün başlangıç kısmında Proksimal tübülüsün başlangıç kısmında amino asitlerin % 98 i geri emilir.
amino asitlerin % 98 i geri emilir.
– amino asitler kimyasal yapılarına göre K ,H amino asitler kimyasal yapılarına göre K ,H Na , aminoasit değiştiricisiyle geri emilirler Na , aminoasit değiştiricisiyle geri emilirler – Kapiller damarlara ise Na ile birlikte veya Kapiller damarlara ise Na ile birlikte veya
kolaylaştırılmış diffüzyonla taşınırlar kolaylaştırılmış diffüzyonla taşınırlar
Amino asitlerin geri emilimi Amino asitlerin geri emilimi
– Proksimal tübülüsün başlangıç kısmında amino Proksimal tübülüsün başlangıç kısmında amino asitlerin % 98 i geri emilir.
asitlerin % 98 i geri emilir.
– Anyonik amino asitler K ile H ,2Na , bir aminoasit Anyonik amino asitler K ile H ,2Na , bir aminoasit değiştiren aminoasit değiştiricisiyle geri emilirler değiştiren aminoasit değiştiricisiyle geri emilirler – Katyonik amino asitler bir nötral aminoasitle Katyonik amino asitler bir nötral aminoasitle
değiştrilerek değiştrilerek
– Nötral aminoasitler bir Na veya H birlikte taşıcısı ile Nötral aminoasitler bir Na veya H birlikte taşıcısı ile taşınırlar.
taşınırlar.
– Kapiller damarlara ise Na ile birlikte veya Kapiller damarlara ise Na ile birlikte veya kolaylaştırılmış diffüzyonla taşınırlar
kolaylaştırılmış diffüzyonla taşınırlar
Hücreye giren glukoz ve amino asitler Hücreye giren glukoz ve amino asitler konsantrasyona bağlı olarak kapillere konsantrasyona bağlı olarak kapillere
taşınırlar.
taşınırlar.
Aktif olarak geri emilen maddelerin Aktif olarak geri emilen maddelerin
taşınabilmesinin de bir sınır vardır. Buna taşınabilmesinin de bir sınır vardır. Buna
Tmax değeri denir.
Tmax değeri denir.
Tübüler sıvıya ulaşan madde miktarına Tübüler sıvıya ulaşan madde miktarına
tübüler yük denir.
tübüler yük denir.
Tübüler yükün T max yüksek olduğu Tübüler yükün T max yüksek olduğu
durumlarda madde reabsorbe olamayarak durumlarda madde reabsorbe olamayarak
tübüler sıvıda görülür.
tübüler sıvıda görülür.
En güzel glukozun reabsorbsiyonudur.
En güzel glukozun reabsorbsiyonudur.
Normal koşullarda idrarda glukoz görülmez.
Normal koşullarda idrarda glukoz görülmez.
Yetişkin bir insanda Yetişkin bir insanda
– T max 320 mg/dakT max 320 mg/dak
– Tübüler yük ise 125 ml/dak dır.Tübüler yük ise 125 ml/dak dır.
– İdrarda maddenin görüldüğü plazmadaki İdrarda maddenin görüldüğü plazmadaki
miktarına ise eşik değer denir. Glukoz için bu miktarına ise eşik değer denir. Glukoz için bu değer 220 mg/dak.dır.
değer 220 mg/dak.dır.
– Eşik değer ile T max arasındaki fark nefronların Eşik değer ile T max arasındaki fark nefronların kapasitelerinin farklı olmasından
kapasitelerinin farklı olmasından kaynaklanmaktadır.
kaynaklanmaktadır.
Pasif diffüzyonla reabsorbsiyon Pasif diffüzyonla reabsorbsiyon
Epitel hücrelerde Na’mun geri emilimine Epitel hücrelerde Na’mun geri emilimine
bağlı olarak bağlı olarak
– Klorür iyonları elektrik potansiyeli nedeniyleKlorür iyonları elektrik potansiyeli nedeniyle – Su ise osmatik basıncı dengelemek amacıyla Su ise osmatik basıncı dengelemek amacıyla
pasif diffüzyona uğrar.
pasif diffüzyona uğrar.
– Üre de pasif diffüzyona uğrar.Üre de pasif diffüzyona uğrar.
Proksimal tübüllerde tübüler reabsorbsiyonun % Proksimal tübüllerde tübüler reabsorbsiyonun % 65i gerçekleşir.
65i gerçekleşir.
– Proksimal tübülün başlangıç kısımındaProksimal tübülün başlangıç kısımında
Na ile birlikte glukoz, aminoasitler, bikarbonat iyonları ile geri Na ile birlikte glukoz, aminoasitler, bikarbonat iyonları ile geri emilir.
emilir.
Na/H değişimi ile geri emilir Na/H değişimi ile geri emilir
Proksimal tübülüsün diğer yarısında ise Na klor iyonları ile Proksimal tübülüsün diğer yarısında ise Na klor iyonları ile birlikte emilir.
birlikte emilir.
K aktif olarak %80-90 reabsorbe edilir.
K aktif olarak %80-90 reabsorbe edilir.
Ca’un %70 basit diffüzyona uğrar.
Ca’un %70 basit diffüzyona uğrar.
Proksimal tübülüslerde reabsorbsiyon aktif ve Proksimal tübülüslerde reabsorbsiyon aktif ve pasif transport mekanizmalarına bağlı olarak pasif transport mekanizmalarına bağlı olarak gerçekleşir.
gerçekleşir.
Distal tübülüslerin son kısmı ve toplayıcı Distal tübülüslerin son kısmı ve toplayıcı
kanallarda ise reabsorbsiyon vücudun ihtiyacına kanallarda ise reabsorbsiyon vücudun ihtiyacına göre hormonların kontrolünde gerçekleşir.
göre hormonların kontrolünde gerçekleşir.
Distal tübülüsler iki farklı kısımdan Distal tübülüsler iki farklı kısımdan
oluşmuştur.
oluşmuştur.
– Sulandırıcı segment : Henle kulpunun kalın Sulandırıcı segment : Henle kulpunun kalın kısmı ile aynı özelliklere sahiptir.
kısmı ile aynı özelliklere sahiptir.
– Son bölüm: Toplayıcı kanallarla aynı Son bölüm: Toplayıcı kanallarla aynı
özelliklere sahiptir. İki farklı hücre görülür.
özelliklere sahiptir. İki farklı hücre görülür.
Esas hücreler (P hücreleri):Aldosteron ve ADH Esas hücreler (P hücreleri):Aldosteron ve ADH aracılığı ile Na ve Su reabsobsiyonu yapar.
aracılığı ile Na ve Su reabsobsiyonu yapar.
İnterkaIat (I) hücreleri: HCO3 reabsorbe edip H İnterkaIat (I) hücreleri: HCO3 reabsorbe edip H iyonunu tubul lümenine sekrete ederek asit baz iyonunu tubul lümenine sekrete ederek asit baz dengesine yardımcı olur.
dengesine yardımcı olur.
Tubuler reabsorbsiyona etki eden Tubuler reabsorbsiyona etki eden
hormonlar hormonlar
Anjiotensin II ( NaCl ve su reabsorbsiyonu, H Anjiotensin II ( NaCl ve su reabsorbsiyonu, H sekresyonu)
sekresyonu)
Parathormon (Ca reabsorsiyonunu arttırır, fosfat Parathormon (Ca reabsorsiyonunu arttırır, fosfat reabsorsiyonunu azaltır)
reabsorsiyonunu azaltır)
Aldosteron ( NaCl ve su reabsorbsiyonu, K Aldosteron ( NaCl ve su reabsorbsiyonu, K sekresyonu)
sekresyonu)
ADH (su reabsorbsiyonu) ADH (su reabsorbsiyonu)
Atriyal natriüretik peptid (ANP;NaCl Atriyal natriüretik peptid (ANP;NaCl reabsorbsiyonunu azaltır)
reabsorbsiyonunu azaltır)
Tübüler sekresyon Tübüler sekresyon
Maddelerin peritübüler kapillerden tübül Maddelerin peritübüler kapillerden tübül
lümenine doğru hareketine tübüler lümenine doğru hareketine tübüler
sekresyon denir.
sekresyon denir.
– KK – HH
– Kolin, kreatinin gibi oluşan bazı metabolitlerKolin, kreatinin gibi oluşan bazı metabolitler – Penisilin gibi bazı ilaçlar böbreklerde Penisilin gibi bazı ilaçlar böbreklerde
sekresyona uğrarlar.
sekresyona uğrarlar.
Klirens Klirens
Böbrek fonksiyonlarını değerlendirmede Böbrek fonksiyonlarını değerlendirmede
kullanılan bir terimdir.
kullanılan bir terimdir.
Birim zamanda böbrekler tarafından bir Birim zamanda böbrekler tarafından bir
maddeden temizlen plazma hacmidir.
maddeden temizlen plazma hacmidir.
Her madde için farklıdır.
Her madde için farklıdır.
Klirens=Birim zamanda uzaklaştırılan Klirens=Birim zamanda uzaklaştırılan
madde miktarı/maddenin plazma madde miktarı/maddenin plazma
konsantrasyonu konsantrasyonu
Birim zamanda uzaklaştırılan madde Birim zamanda uzaklaştırılan madde
miktarı ise miktarı ise
– İdrar miktarı x idrardaki konsantrasyonuna İdrar miktarı x idrardaki konsantrasyonuna eşittir.
eşittir.
İnülin (bir polisakkarit), tübüler lümende İnülin (bir polisakkarit), tübüler lümende
ne sekrete ne de reabsorbe olan bir ne sekrete ne de reabsorbe olan bir
maddedir. Bu maddenin idrardaki değeri maddedir. Bu maddenin idrardaki değeri
Glomerüler filtrasyon miktarını gösterir.
Glomerüler filtrasyon miktarını gösterir.
Klinik amaçla daha çok tübüler Klinik amaçla daha çok tübüler
sekresyona çok az miktarda uğrayan sekresyona çok az miktarda uğrayan
kreatinin klirensi kullanılır.
kreatinin klirensi kullanılır.
Na ve su reabsorsiyonu ve Na ve su reabsorsiyonu ve
kontrolü kontrolü
Na ve su glomerüllerden kolaylıkla filtre olabilir Na ve su glomerüllerden kolaylıkla filtre olabilir
ve % 99’u tekrar reabsorbsiyona uğrar.
ve % 99’u tekrar reabsorbsiyona uğrar.
Proksimal tübülüslerde Na reabsorsiyonuna Proksimal tübülüslerde Na reabsorsiyonuna
bağlı olarak negatif iyonlar ve su molekülleri bağlı olarak negatif iyonlar ve su molekülleri
reabsorbsiyona uğradığı için ozmatik denge reabsorbsiyona uğradığı için ozmatik denge
korunur ve tübüler sıvı izotoniktir.
korunur ve tübüler sıvı izotoniktir.
Suyun reabsorsiyonunda aquaporin-1 adı verilen su Suyun reabsorsiyonunda aquaporin-1 adı verilen su
kanalları suyun geri emilimini kolaylaştırır.
kanalları suyun geri emilimini kolaylaştırır.
Henle kulpunda geri emilim zıt akımlı ozmatik Henle kulpunda geri emilim zıt akımlı ozmatik
çoğalma prensibine göre reabsorbsiyon çoğalma prensibine göre reabsorbsiyon
yapılır. Henle kulpunun inen ve çıkan yapılır. Henle kulpunun inen ve çıkan
kısımlarında zıt akım vardır.
kısımlarında zıt akım vardır.
İnici kolda tübüler sıvı ilerledikce hipertonik İnici kolda tübüler sıvı ilerledikce hipertonik
hale gelir. Çünkü hale gelir. Çünkü
– İnici koldaki hücreler İnici koldaki hücreler
Suya geçirgendir.
Suya geçirgendir.
Na, Cl ve diğer maddelere geçirgenlik çok azalmıştır.
Na, Cl ve diğer maddelere geçirgenlik çok azalmıştır.
– Suya geçirgenlik nedeniyle suyu kaybeden tübüler Suya geçirgenlik nedeniyle suyu kaybeden tübüler sıvı hipertonik hale gelir.
sıvı hipertonik hale gelir.
– Çıkan kısımda iseÇıkan kısımda ise
İlk kısmı olan ince kısımda az miktarda pasif olarak Na ve İlk kısmı olan ince kısımda az miktarda pasif olarak Na ve
Cl reabsorbsiyonu olur.
Cl reabsorbsiyonu olur.
Yukarıya çıkıldıkca geçirgenlik azalır. Üst kısımlar suya Yukarıya çıkıldıkca geçirgenlik azalır. Üst kısımlar suya geçirgen değildir.
geçirgen değildir.
Na, K ve 2 Cl iyonlarını hücrelere pompalayan aktif Na, K ve 2 Cl iyonlarını hücrelere pompalayan aktif
transport sistemi vardır.
transport sistemi vardır.
Hücreye alınan iyonlardan K ve Cl özel iyon kanalları ile Hücreye alınan iyonlardan K ve Cl özel iyon kanalları ile
hücreler arası mesafeye geçer.
hücreler arası mesafeye geçer.
Na ise Na/K pompası ile uzaklaştırılır.
Na ise Na/K pompası ile uzaklaştırılır.
– Çıkan kısımda tübüler sıvı iyonlarını kaybettiği için Çıkan kısımda tübüler sıvı iyonlarını kaybettiği için ozmolaritesi düşerek hipotonik hale gelir.
ozmolaritesi düşerek hipotonik hale gelir.
Ekstrasellüler sıvıya çıkan su (inen kısımda) ve Ekstrasellüler sıvıya çıkan su (inen kısımda) ve iyonlar (çıkan kısımda) henle kulpu etrafında iyonlar (çıkan kısımda) henle kulpu etrafında bulunan Vasa rektalara geçer. Böylelikle
bulunan Vasa rektalara geçer. Böylelikle
ortamın ozmolaritesinin dengesi sağlanmış olur.
ortamın ozmolaritesinin dengesi sağlanmış olur.
Distal tübülüslerin son kısımlarında ve Distal tübülüslerin son kısımlarında ve
kollektör kanallarda reabsorbsiyon kollektör kanallarda reabsorbsiyon
hormonların kontrolünde yapılır.
hormonların kontrolünde yapılır.
– Na reabsorbsiyonu aldosteron etkisiyle olur. Hücre Na reabsorbsiyonu aldosteron etkisiyle olur. Hücre içinde m RNA yapımını uyararak Na taşıyıcı
içinde m RNA yapımını uyararak Na taşıyıcı proteinlerinin sentezini arttırır. Bu da
proteinlerinin sentezini arttırır. Bu da
Membranda Na-ATP-az enziminin aktivitesini arttırır.
Membranda Na-ATP-az enziminin aktivitesini arttırır.
Membranın Na geçirgenliğini arttırır.
Membranın Na geçirgenliğini arttırır.
– Na reabsorbsiyonuna karşılık genellikle K iyonları Na reabsorbsiyonuna karşılık genellikle K iyonları lümene salgılanır ( nötraliteyi sağlamak için). Bazı lümene salgılanır ( nötraliteyi sağlamak için). Bazı durumlarda ise H iyonları salgılanır.
durumlarda ise H iyonları salgılanır.
Su reabsorbsiyonu iseantidiüretik hormonun (ADH) Su reabsorbsiyonu iseantidiüretik hormonun (ADH) (vazopressin) etkisiyle kontrollü olarak gerçekleşir.
(vazopressin) etkisiyle kontrollü olarak gerçekleşir.
Su reabsorbsiyonu ise etkisiyle kontrollü Su reabsorbsiyonu ise etkisiyle kontrollü
olarak gerçekleşir.
olarak gerçekleşir.
– ADH cAMP aracılığı ile aquaporin 2 içeren ADH cAMP aracılığı ile aquaporin 2 içeren
veziküllerin hücre yüzeyine taşınmasına neden veziküllerin hücre yüzeyine taşınmasına neden olurolur
– membranın suya geçirgenliğini arttırır.membranın suya geçirgenliğini arttırır.
– ADH hipofizin arka lopundan salgılanır.ADH hipofizin arka lopundan salgılanır.
– Salgılanmasını osmoreseptörler ayarlar.Salgılanmasını osmoreseptörler ayarlar.
ADH yokluğunda çıkarılan idrar miktarı artar.
ADH yokluğunda çıkarılan idrar miktarı artar.
Bu hastalığa diabetes insipidus denir.
Bu hastalığa diabetes insipidus denir.
K reabsorbsiyonu ve K reabsorbsiyonu ve salgılanması
salgılanması
GF geçen K tümü tübüllerde GF geçen K tümü tübüllerde özellikle proksimal olmak üzere özellikle proksimal olmak üzere aktif olarak reabsorbe edilir.
aktif olarak reabsorbe edilir.
Plazma K konsantrasyonunu belli Plazma K konsantrasyonunu belli bir değerde tutmak için distal bir değerde tutmak için distal tübülüslerden salgılanır.
tübülüslerden salgılanır.
K vucuttaki miktarına göre atılmalı veya K vucuttaki miktarına göre atılmalı veya
geri emilmelidir.
geri emilmelidir.
GF geçen K tümü tübüllerde özellikle GF geçen K tümü tübüllerde özellikle
proksimal olmak üzere aktif olarak proksimal olmak üzere aktif olarak
reabsorbe edilir.
reabsorbe edilir.
Plazma K konsantrasyonunu belli bir Plazma K konsantrasyonunu belli bir
değerde tutmak için distal tübülüslerden değerde tutmak için distal tübülüslerden
salgılanır.
salgılanır.
Esas hücreler tarafından Esas hücreler tarafından
– Kapiller taraftaki Na-K ATP-az tarafından Kapiller taraftaki Na-K ATP-az tarafından alınır.
alınır.
– K kanalı tarafından lümene aktarılır. Bu olayK kanalı tarafından lümene aktarılır. Bu olay
Hücre içi yüksek K konsantrasyonu Hücre içi yüksek K konsantrasyonu
Tübül lümenindeki negatif yükle desteklenir.
Tübül lümenindeki negatif yükle desteklenir.
– HiperkalemiHiperkalemi
Na-K ATPaz aktivitesini arttırır Na-K ATPaz aktivitesini arttırır
Aldosteron salgılanmasını uyarırı.
Aldosteron salgılanmasını uyarırı.
Hipokalemi sırasında Hipokalemi sırasında
– K geri emilimi olur.K geri emilimi olur.
İnterkale hücrelerin İnterkale hücrelerin
– Lümene bakan membranında H-K ATP-az ile H ile K Lümene bakan membranında H-K ATP-az ile H ile K değiştirilerek K hücre içine girer.
değiştirilerek K hücre içine girer.
– Kapillere bakan membranındaki K kanalları ile hücreden Kapillere bakan membranındaki K kanalları ile hücreden çıkarak geri emilir.
çıkarak geri emilir.
Esas hücrelerde hipokalemide Esas hücrelerde hipokalemide
– K salgılanmasını sağlayan proteinlerin transkripsiyonu K salgılanmasını sağlayan proteinlerin transkripsiyonu azalır.
azalır.
– Na-K ATP-azın aktivitesini azaltır. Na-K ATP-azın aktivitesini azaltır.
Asit-Baz dengesi Asit-Baz dengesi
Ekstrasellüler sıvının pH nın belirli değerde Ekstrasellüler sıvının pH nın belirli değerde
tutulması gerekir.
tutulması gerekir.
pH 7,4 den fazla olmasına alkaloz pH 7,4 den fazla olmasına alkaloz
pH 7,4 altına düşmesine asidoz adı verilir.
pH 7,4 altına düşmesine asidoz adı verilir.
Hidrojen iyonunu kaybına neden olan olaylar Hidrojen iyonunu kaybına neden olan olaylar
– KusmaKusma – İdrarİdrar
H iyonunu arttıran kaynaklar H iyonunu arttıran kaynaklar
– COCO22
– protein ve diğer organik moleküllerin protein ve diğer organik moleküllerin metabolizması
metabolizması
– Diyare (HCODiyare (HCO33 iyonların kaybına bağlı olarak) iyonların kaybına bağlı olarak) – İdrarda ( HCOİdrarda ( HCO33 iyonlarının kaybına bağlı iyonlarının kaybına bağlı
olarak) olarak)
Tampon sistemler Tampon sistemler
Hidrojen iyonlarını bağlayarak ortamın Hidrojen iyonlarını bağlayarak ortamın
pH’sının değişmesini engelleyen pH’sının değişmesini engelleyen
maddelerdir.
maddelerdir.
– COCO22/HCO/HCO33 – HemoglobinHemoglobin – ProteinlerProteinler
– Fosfatlar HPOFosfatlar HPO44/H/H22POPO44
HCOHCO33 geri emilimi geri emilimi
Büyük bir çoğunluğu proksimal ve Henle Büyük bir çoğunluğu proksimal ve Henle
kulpunda Na ile birlikte pasif olarak kulpunda Na ile birlikte pasif olarak
reabsorbe olur.
reabsorbe olur.
Kan pH alkaliye kaydığı durumlarda Kan pH alkaliye kaydığı durumlarda
emilimi azalır.
emilimi azalır.
Distal tübülüs ve kollektör kanallarda asit- Distal tübülüs ve kollektör kanallarda asit-
baz dengesine bağlı olarak reaksiyona baz dengesine bağlı olarak reaksiyona
girer.
girer.
Böbrekler HCO
Böbrekler HCO3 3 /H iyon /H iyon
konsantrasyonlarını sabit tutarlar. HCO konsantrasyonlarını sabit tutarlar. HCO33
ya idrarla atarlar yada kana yeni HCO ya idrarla atarlar yada kana yeni HCO33
verirler.
verirler.
Büyük bir çoğunluğu proksimal ve Büyük bir çoğunluğu proksimal ve
Henle kulpunda Na ile birlikte pasif Henle kulpunda Na ile birlikte pasif
olarak reabsorbe olur.
olarak reabsorbe olur.
Kan pH alkaliye kaydığı durumlarda Kan pH alkaliye kaydığı durumlarda
emilimi azalır.
emilimi azalır.
HCO3 reabsorbsiyonu tübüler H sekresyonu ile başlar.
HCO3 reabsorbsiyonu tübüler H sekresyonu ile başlar.
Hücre içine giren CO2 su ile birleşerek karbonik asidi Hücre içine giren CO2 su ile birleşerek karbonik asidi
oluşturur.
oluşturur.
Karbonik asit HCO3 ve H iyonlarına ayrılır.
Karbonik asit HCO3 ve H iyonlarına ayrılır.
HCO3 konsantrasyon farkına bağlı olarak kapillere HCO3 konsantrasyon farkına bağlı olarak kapillere
diffüze olur.
diffüze olur.
H iyonu ise lümene salgılanır.bu salgılama H iyonu ise lümene salgılanır.bu salgılama
– H-ATPaz pompasıH-ATPaz pompası – H/K –ATPazH/K –ATPaz
– Na/H zıt taşıyıcılar aracılığı ile olurNa/H zıt taşıyıcılar aracılığı ile olur..
Salgılanan H filtre edilen HCO3 ile birleşerek CO2 ve Salgılanan H filtre edilen HCO3 ile birleşerek CO2 ve
H20 oluşturur. Böylelikle H20 oluşturur. Böylelikle
– filtre olan HCO3 kaybolur.filtre olan HCO3 kaybolur.
– Plazmayada hücrede sentezlenen HCO3 geçer.Plazmayada hücrede sentezlenen HCO3 geçer.
– Plazmada net bir HCO3 değişimi görülmemiş olur.Plazmada net bir HCO3 değişimi görülmemiş olur.
Lümende filtre olan önemli miktarda Lümende filtre olan önemli miktarda
HCO3 iyonu olduğu müddetçe HCO3 iyonu olduğu müddetçe
salgılanan H iyonları HCO3 iyonları ile salgılanan H iyonları HCO3 iyonları ile
birleşerek CO2 ve suya dönüşür.
birleşerek CO2 ve suya dönüşür.
HC03 iyonlarının tümü emilmesine HC03 iyonlarının tümü emilmesine
rağmen lümende bulunan H iyonları rağmen lümende bulunan H iyonları
– Bir kısmı fosfat molekülleri ile birleşerek Bir kısmı fosfat molekülleri ile birleşerek H2PO4 halinde idrarla atılır.Bu durumda H2PO4 halinde idrarla atılır.Bu durumda
plazmaya yeni bikarbonat eklenir.Plazmayı plazmaya yeni bikarbonat eklenir.Plazmayı
alkali hale getirir.
alkali hale getirir.
Böbrek epitel hücreleri tübüler sıvıda bulunan Böbrek epitel hücreleri tübüler sıvıda bulunan
glutaminden amonyak sentez ederler.
glutaminden amonyak sentez ederler.
– Amonyak hücredeki H iyonu ile birleşerek Amonyak hücredeki H iyonu ile birleşerek amonyum oluşturur.
amonyum oluşturur.
– Amonyum Na/ NH4 antiportu ile lümene Amonyum Na/ NH4 antiportu ile lümene salgılanır. İdrarla atılır.
salgılanır. İdrarla atılır.
– Bu arada HCO3 iyonu da plazmaya geçer.Bu arada HCO3 iyonu da plazmaya geçer.
İdrar yapma (Miksiyon) İdrar yapma (Miksiyon)
Nefronlarda oluşan idrar, üreterler yolu ile mesanede Nefronlarda oluşan idrar, üreterler yolu ile mesanede
toplanır.
toplanır.
Mesane düz kaslardan (detrusor kas) oluşmuştur.
Mesane düz kaslardan (detrusor kas) oluşmuştur.
– Parasempatik sinirlerle innerve edilir.Parasempatik sinirlerle innerve edilir.
– PSS detrusor kasında kasılmaya neden olur.PSS detrusor kasında kasılmaya neden olur.
– Detrusor kası gevşediği zaman internal sfinkter kapanırDetrusor kası gevşediği zaman internal sfinkter kapanır – Detrusor kası kasıldığı zaman internal sfinkteraçılır.Detrusor kası kasıldığı zaman internal sfinkteraçılır.
Üretranın başladığı bölgede bu kas kalınlaşarak bir sfinkter Üretranın başladığı bölgede bu kas kalınlaşarak bir sfinkter
görevi görür (internal üretral sfinkter).
görevi görür (internal üretral sfinkter).
İnternal üretral sfinkterin etrafında eksternal sfinkter vardır.
İnternal üretral sfinkterin etrafında eksternal sfinkter vardır.
Çizgili kaslardan yapılmıştır.
Çizgili kaslardan yapılmıştır.
Mesaneye idrar geldikçe detrusor kası Mesaneye idrar geldikçe detrusor kası
gevşer.
gevşer.
Mesanedeki idrar belli bir hacme Mesanedeki idrar belli bir hacme
ulaşınca basınç artışı başlar.
ulaşınca basınç artışı başlar.
İlk idrar yapma hissi 150-200 ml idrar İlk idrar yapma hissi 150-200 ml idrar
toplanınca duyulur.
toplanınca duyulur.
300 ml olunca çok şiddetlenir.
300 ml olunca çok şiddetlenir.
• İdrar yapma refleks bir olaydır.
• Parasempatik-sempatik sinir sistemi ve korteks işbirliği ile yapılır.
• Mesane dolunca PSS uyarılır.
Detrusor kası kasılır .İnternal sfinkter gevşer.
• Aynı zamanda SSS de
uyarılarak sfinkterin daha fazla açılmasına yol açar.
• Ayrıca eksternal sfinkterin somatik motor sinirleri
baskılayarak sfinkteri genişletir.
• Her iki sfinkter genişleyerek
detrusor kasın kasılması ile idrar dışarı çıkar.