GGY334
Afet Yönetimi ve Politikaları
İklim değişikliğine uyum ve ektilerini
azaltma, kuraklık, çölleşme vs.
İklim değişikliği
İklim; yeryüzünün herhangi bir yerinde uzun yıllar boyunca gözlenen hava koşullarının ortalama durumudur. Ancak
iklim yalnızca ortalamaya yakın değerleri değil, uç değerleri ve istatistiksel değişimlerini de kapsar.
İklim Değişikliği; İklim koşullarındaki büyük ölçekli ve
önemli yerel etkileri bulunan, uzun süreli ve yavaş yavaş
gelişen değişiklikler biçiminde tanımlanmaktadır.
Çok genel bir yaklaşımla, iklim değişikliği, “Nedeni ne
olursa olsun iklim koşullarındaki büyük ölçekli (küresel) ve önemli yerel etkileri bulunan, uzun süreli ve yavaş gelişen değişiklikler ” biçiminde tanımlanabilir. (Türkeş, 1997)
İklimdeki değişiklikler, buzul ve buzullarası çağlar arasında, dünyanın çeşitli bölgelerinde ortalama
sıcaklıklarda oluşan büyük değişiklikler şeklinde ortaya
çıktığı gibi, yağış değişimlerini de içermektedir.
İnsan faaliyetleri sonucunda atmosfere giren çeşitli emisyonlar, atmosferdeki doğal sera etkisine destek vererek etkisinin artmasına sebep olmaktadır.
Bu durumun sonucu olarak okyanus
yüzeylerinde ve yeryüzünde küresel ölçekte
sıcaklık artışları oluşmaktadır.
Meydana gelen bu küresel ölçekli sıcaklık artışları sonucunda aşağıdaki istenmeyen durumlar ortaya çıkmaktadır:
• Yeryüzü ile güneş arasında dengeli olan ışınım ve bunun sonucunda ısı enerjisi değişim dengesinin sera gazlarının ısı enerjisini yutmaları sebebiyle bozulması,
• Sera gazlarının müsaade ettiği yeryüzüne gelen küçük dalga boylarında yüksek enerjili ışınımların, yeryüzünden uzun dalga boyları ile yansıyarak uzaya geçmelerine
müsaade etmemesinden dolayı yeryüzü sıcaklığının
artması.
Fosil yakıtları ve tarımsal atıkların yakılmasıyla beraber büyük miktarda aeresollar ve parçacıklar atmosfere
salınıyor. Tarımsal faaliyetler için açılan alanlar, orman alanlarının yok edilmesi, ormansızlaşma ve
çölleşmeyle beraber gelen problemler, uçakların
neden olduğu kimyasallar ve diğer etkenler ile iklimleri değiştiriyoruz. Kuzeyin zengin ülkeleri yüksek
endüstriyel karbon üretimleri ile Güneyin fakir ülkeleri ise daha çok kötü arazi kullanımı ile bu probleme
katkıda bulunuyor.
Yer örtüsünü değiştirerek ve çok büyük miktarlarda fosil yakıtını yakarak iklimi hızla değiştiriyoruz. Diazot monoksitler, karbondioksit, metan ve halokarbonlar, klora flora karbonlar belli başlı sera gazlarıdır.
Bunlarda en büyük miktarı da karbondioksit
oluşturmaktadır. Karbondioksitin kaynağı petrol,
kömür ve doğalgaz gibi fosil yakıtlarıdır.
Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve
Sözleşmesi’nde “iklim değişimi” sadece atmosferin kimyasal bileşenini değiştiren (doğal değil, sadece)
insani nedenlerden dolayı iklimde görülen değişimlere atıfta bulunur. “Küresel ısınma” atmosferde artan sera gazlarının potansiyel etkilerinden sadece birini ifade eden bir terimdir. Diğer bir deyişle, şu anki küresel ısınma da yapay iklim değişiminin en belirgin
semptomlarından biri “ısınmadır”.
Kaynaklar
https://
www.undp.org/content/dam/turkey/docs/projectdocuments/EnvSust/UNDP-TR-Iklim_Degisi kligi_Risk_Yonetimi.pdf
http://dacd.artvin.edu.tr/en/download/article-file/422978 https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/178501 https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/564992 http://www.gefad.gazi.edu.tr/tr/download/article-file/77436 https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/518059
https://www.tubitak.gov.tr/tubitak_content_files/vizyon2023/csk/EK-7.pdf