• Sonuç bulunamadı

Küresel Kriz Sürecinde Türkiye’de Tarımsal Kredi Etkinlik Ve Uygulamaları

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Küresel Kriz Sürecinde Türkiye’de Tarımsal Kredi Etkinlik Ve Uygulamaları"

Copied!
7
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Küresel Kriz Sürecinde Türkiye’de Tarımsal Kredi Etkinlik Ve Uygulamaları

Erdoğan GÜNEŞ1 M. Metin ARTUKOĞLU2

ÖZET

Tarım sektörüne sağlanılan kredi ve girdi destekleri, tarımsal üretimi doğrudan etkilemektedir.

Tarımsal işletmelerde daha çok öz sermaye yetersizliği sürecinde başvurulan kredilerin üretimin devamlılığı ve kalitenin artışı için gerekliliği yadsınamaz. Son yıllarda tarıma yönelik kredi miktarı artmaktadır. Bu süreçte kamu yanında özel finans kuruluşlarının tarıma yöneldikleri görülmektedir. Fakat yaşanan küresel kriz, piyasaları olumsuz etkilemiş, tarımsal kredi kullandırmada bankaların yönelimlerini değiştirmiştir. Bu alanda azalan talep, kredi kurumlarının etkinlikleri yönlendirmiştir. Çeşitli çabalarla ve pazarlama teknikleriyle talebin canlı tutulmasına yönelik önlemler alınmıştır. Bankalar bir yandan işletmelerin geri ödemedeki sorunlarını kredi borçlarının ötelenmesi ve taksitlendirilme ile gidermeye çalışırlarken, diğer yandan kredi kartı uygulamalarında faiz indirimi, geri ödeme süresinin uzatılması gibi kolaylıklar sağlamışlardır. Bu yolla krizin talebe olumsuz etkileri önlenmeye çalışılmıştır.

Anahtar Kelimeler: Tarım, kredi, finansman, kriz, Türkiye.

Agrıcultural Credıt Effıcıency And Applıcatıons In Turkey Durıng Global Fınancıal Crısıs

ABSTRACT

Provided credit and input support to the agricultural sector directly affect agricultural production.

It is incontrovertible necessity that shortage of agricultural farms more equity loans in the process of application of the continuity and quality of production increased. In recent years, the amount of credit for agriculture is increasing. At this period, public and private financial institutions are directed to agriculture. Because of the global crisis, the market has reflected negatively and this situation is influence trends on agricultural credit banks. Declining demand in this area, credit institutions have affected their work. Various efforts and marketing techniques and measures have been taken to keep demand alive. One hand banks meet repayment problem of credit and payment, on the other hand especially the private sector credit agencies faced credit card applications, interest rates, repayment period extending such facilities. At this way, it was tried to prevent over demand of credit during finical crisis.

Key Words: Agriculture, Credit, Financial, Crisis, Turkey.

GĐRĐŞ

Günümüzde tarım sektörü önemini ve önceliğini korumaktadır. Dünyada yaşanan gıda krizi, açlık sınırındaki kitlelerin artması, gıda ürünlerine insan tüketimi dışında endüstriyel talebin fazlalaşması, tarımın önemini bir kez daha hatırlatmıştır. Bu süreçte tarımın krizlerden en az etkilenmesi için kamu ve diğer kurumların önlemler almasını da ortaya koymuştur. Tüm bu nedenlerden dolayı, pazarla bütünleşmesi sürecinin hızlandığı günümüzde, krizlerde son etkilenen, ancak bu sorunlardan da en önce çıkan, güvenli yatırımların yapıldığı sektörlerin başında tarım gelmiştir. Tarımın üretim ve yatırım sürecinde, öz sermayenin gideremediği yabancı sermayenin dış kaynaklardan karşılanmasına da sıkça rastlanılmıştır.

Tarım, devlet destek ve sübvansiyonları yanında, kredi kurum ve kuruluşlarıyla sürekli desteklenen bir sektördür. Tarıma kredi sağlayan kaynakların son yıllarda sayısında ve miktarında önemli artışlar yaşanmaktadır. Yerli ve yabancı bankalar kendi portföylerinde tarımsal kredilere artan oranlarda yer vermektedirler. Kurum ve kuruluşlar, yapılan çalışma ve ayrıcalıklı özendirmelerle, tarımın kredi gereksinimini sağlamayı amaçlamaktadırlar.

1 Doç. Dr. , Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü, Dışkapı-ANKARA.

2 Prof. Dr., Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü, Bornova-ĐZMĐR

(2)

Genel olarak tarımı finanse edenlerin artışı, sektörün en önemli sorunu olan finansal yetersizliğin paylaşımı ve bu alandaki seçenek artışının ortaya çıkması olumlu işaret olarak algılanabilir. Ancak yaşanan ekonomik, ekolojik ve sosyal sorunlar, bu gelişmeleri geriletmektedir. 2008 yılında hızla artan girdi fiyatları, kuraklık ve küresel ekonomik kriz tarım ürünlerinin ihracatında ve ürün fiyatlarındaki gerilemeler, bir yandan tarım işletmelerini diğer yandan da tarıma yönelik finansman faaliyetlerde bulunan kurumları olumsuz etkilemiştir. Tarım işletmeleri yabancı sermaye olarak edindikleri tarımsal kredilerden yararlanmada tereddütler yaşamakta, bankalar da geri ödeme ve risk açısından kaynak sıkıntısı çekmişlerdir. Tarım kredisi kullandırmaya yeni başlayan bankaların ise son yıllarda tarımda ve küresel kriz nedeniyle piyasalarda yaşanan olumsuz gelişmeler nedeniyle 2008 yılının özellikle ikinci yarısından itibaren tarımsal kredi kullandırmada isteksiz davrandıkları gözlenmiştir (Güneş 2009).

Bu araştırma, yaşanan küresel krizin kurum ve kuruluşların tarımsal kredi politikalarındaki değişimi, geri çekme veya özendirme etkinliklerini, kredileme davranışları ve alınan önlemleri (vade uzatma, taksitlendirme vb.), ortaya koymayı amaçlamaktadır. Bu süreçte tarım işletmelerinin kredi kullanımı ve yaşanan olumsuz sürecin bu kullanımı etkileme düzeyi, bankaların aldıkları önlemler değrlendirilecektir.

TÜRKĐYE’DE TARIMSAL KREDĐ PĐYASASI VE GELĐŞMELER

Dünyayı etkileyen 2008 finansal kriz sürecinde tarım sektörü, “tampon sektör”

görevi üstlenmiş ve diğer sektörlerdeki büyüme kayıplarının hızını yavaşlatmıştır.

Türkiye’de 2000'li yıllardan itibaren düşmekte olan tarım sektörü istihdamı, küresel ekonomik krizle birlikte artmış, 2007 yılında 4,8 milyondan 2009 yılında 5,3 milyona çıkmıştır. Kriz, işsiz kalanları tarım sektörüne geri yöneltmiştir. Tarım sektörü son yıllarda kuraklığında etkisiyle 2007 yılında ciddi bir küçülmenin ardından, 2008 ve 2009 yıllarında reel sektöre göre iyi bir büyüme performansı göstermiştir (Şekil 1). Hatta son yıllarda görülen bu büyeme sayesinde ekonomiyi tarım yönlendimiştir denilebilir.

Tarımdaki bu gelişmeler üreticinin tarımsal kredi talebini de etkilemektedir.

Türkiye’de tarımsal kredi sistemi, uzun yıllar T.C. Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatifleri aracılığıyla yürütülmüştür. T.C. Ziraat Bankası’nın özelleştirilmesine ilişkin öneriler, 1997 yılında Dünya bankası heyet raporuna konu olmuş, raporda tarım kredilerinin faiz oranlarının piyasa faiz oranları düzeyine çekilmesi gerektiği ifade edilmiştir. Tarımsal kredilerin sübvansiyonu yoluyla yapılan desteğin ortadan kaldırılması IMF’ye verilen niyet mektuplarında düzenli olarak yer almıştır. Güçlü Ekonomiye Geçiş Programı’nda ise T.C. Ziraat Bankası için Hazine’ye düzenli olarak rapor verecek siyasi- bağımsız bir Yönetim Kurulu oluşturulması önerilmiş olup, 2001 yılında gerekli atamalar yapılmıştır.

-10 -8 -6 -4 -2 0 2 4 6 8 10 12

1997 1998 1999 2000 2001 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 Reel Tarım

Şekil 1. Tarım Sektöründeki Büyüme Oranı ve Reel Büyüme ile karşılaştırılması

(3)

Kaynak: tuik.gov.tr 2009.

Tüm bu gelişmelerin arka planında, tarımsal kredi desteklemelerinin bir kara delik oluşturduğu düşüncesi yatmıştır. Süreç içinde, enflasyon ve faiz oranlarında yaşanan düşüşe paralel olarak, tarımsal kredilerin faiz oranları da düşürülmüştür. T.C.

Ziraat Bankası verilerine göre, 2002 yılında %59 olan tarımsal kredi faiz oranları, 2003- 2006 aralığında sırasıyla %39, %28, %20 ve %17,5 olmuştur (Özkaya vd. 2001). Son yıllarda tarımsal kredi cari faiz oranlarından kredi konuları itibarıyla belirlenen oranlarda indirim yapılmak suretiyle sübvansiyonlu tarımsal kredi kullandırılmaya başlanmıştır. Bu bağlamda uzun süre tarım kredilerini kesen Banka, piyasa faiz oranları üzerinden tarımı kredilendirmeye yeniden başlamıştır (Özkaya vd. 2010). Ancak özellikle organik tarım, hayvansal üretim, su ürünleri, tarımsal sulama, örtü altı yetişrtiricilik, tarımsal mekanizasyon gibi alanlarda bu faiz oranı %7-10,5 arasında uygulanmıştır. 2004 yılında, 25.02.2004 tarih ve 25384 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 2004/6840 sayılı Bankalar Kurulu Kararı, 2005 yılında, 18.01.2005 tarih ve 25704 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 2005/8378 sayılı Bankalar Kurulu Kararı, 2006 yılında, 31.12.2005 tarih ve 26040 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 2005/9839 sayılı Bankalar Kurulu Kararı, 2007 yılında, 01.12.2006 tarih ve 26363 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 2006/11201 sayılı Bankalar Kurulu Kararı, 2008 yılında, 30.12.2007 tarih ve 26742 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 2007/13045 sayılı Bankalar Kurulu Kararı kapsamında üreticilere Banka tarafından subvansiyonlu kredi kullandırılmıştır. 2004 yılında başlatılan sübvansiyonlu kredi uygulaması kapsamında üreticilere cari faiz oranlarından %25 ile %100 arasında değişen oranlarda indirim yapılmak suretiyle (yıllık %0 ile %13,125 arasında değişen faiz oranları ile) 2007 yıl sonuna kadar 835.685 üreticiye 9.999 milyon TL kredi kullandırılmıştır (Anonim 2010/a). Kriz ortamında, 2008/13881, 2009/14804, 2010/418 sayılı Bakanlar Kurulu kararında, düşük faizli yatırım ve işletme kredisi kullandırılması, borç ertelenmesi ve nakdi desteğin hibe şeklinde verilmesi, sel zararı ile siğorta kapsamı dışında don afetleri nedeniyle zarara uğrayanlara destek ve borç ertelenmesi gibi konular kapsama alınmıştır.

Türkiye’de 2004 yılında toplam tarımsal kredilerin %98’ini sağlayan T.C. Ziraat Bankası’nın tarım kredilerindeki payı 2007 yılında %47’ye kadar gerilemiştir. Aralarında tümüyle yabancı ya da yabancıların çeşitli oranlarda mülkiyet payına sahip olduğu bankaların da bulunduğu özel bankaların tarım kredi hacimleri ise 2007 yılında %47’ye ulaşmıştır (Günaydın 2009). Türkiye’de faaliyet gösteren bankaların toplam kredi hacimlerinin 2004 yılında 97.795 milyon TL, 2005 yılında 150.285 milyon TL, 2006 yılında 226.261 milyon TL ve 2007 yılında 297.039 milyon TL’dir (bbdk.gov.tr, 2010).

Genel olarak Türkiye’de bankaların tarım sektörüne kullandırdığı yurt içi kredilerin 2009 yılı sonu itibariyle %4,04’ünü, Mayıs 2010 itibariyle ise %4,03’ünü tarımsal krediler oluşturmaktadır (Çizelge 1).

Çizelge 1. Türkiye’de Banka Kredilerinin Dağılımı (000 TL)

31 Aralık 2009 28 Mayıs 2010

Ticari ve Bireysel Krediler 233.800.014 259.784.219

Tarımsal Krediler 9.440.971 10.467.450

Küçük. Esnaf ve Sanatkar Kredileri 6.497.493 6.529.471

Konut Kredileri 1.184.299 1.172.379

Diğer Krediler 1.400.167 1.543.290

TOPLAM YURT ĐÇĐ KREDĐLERĐ 252.322.944 279.496.809

Kaynak: (tcmb.gov.tr, 2010)

Anonim 2010. Üretici Banka Kredileriyle Yeniden Hayat Buluyor, Đzmir Ticaret Borsası Dergisi, s.13, Nisan-Haziran 2010.

(4)

Dünyada yaşanan gıda krizi ile birlikte tarım ve gıda fiyatlarındaki yükseliş, çevreye olan duyarlılık, sürdürülebilir çevre anlayışının gelişimi ve sağlıklı ürünlere ilginin artması sonucunda giderek daha da önemli hale gelen tarım sektörüne yatırım yapanların sayısı yükselirken, tarıma ilgisi artan bankaların ürün ve hizmetleri de fazlalaşmıştır. Bu gelişim, Türkiye’de tarım sektörünü finansal açıdan uzun yıllar kredilendiren T.C.Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatiflerinin yanına özel bankaların da gelmesini tetiklemiştir. 2001 ekonomik krizi ile ciddi olarak daralan ticari kesim finansal pazarı, tarım sektöründe yaşanan gelişmeler, tarım ve gıdanın stratejik öneminin kavranması ile özel bankaların tarıma daha çok kaynak ayırmaya ve bu alanda karlılıklarını artırmaya başlamışlardır. Diğer yandan bankalar tarafından birçok sektördeki daralmalar göz önüne alındığında, tarım çok daha bakir ve gelecek vaat eden bir sektör olarak da algılanmaktadır. Tarımsal alanda, özellikle üreticilerin borçlarını zamanında ödeme konusunda hassas davranmaları da, bankalar için diğer çekici bir unsur olarak da algılanmaktadır. Şüphesiz son yıllarda yatırımcıların tarım ve özellikle hayvancılık alanında yatırım yapma isteklerinde görülen artış da bu açıdan dikkate değerdir. Sözü edilen gelişmeler sonucunda, Türkiye’de tarım piyasası içerisinde özel bankacılığın uygulamaları artış göstermiştir. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre; tarım sektörüne yönelik krediler 6 yıl içinde 3 kat artmış, 2009 yılında toplam krediler 15,2 milyar TL düzeyine erişmiştir. Açılan nakdi kredilerin %65,97’si kısa vadeli, %34,03’ü ise orta ve uzun vadeli krediler olarak verilmiştir (Tablo 1). Bu arada son dönemde ekonomik krize paralel olarak piyasalarda yaşanan daralma ve ödemelerdeki gecikmeler üreticiyi zor durumda bırakırken, takipteki kredilerde de artışlara yol açmıştır. Nitekim 2004 yılında toplam nakdi kredilerin %4,10’u takipteki kredilerden oluşurken, ekonomik krizin ve kuraklığında etkisi ile bu oran 2009 yılında %5,73’e yükselmiştir (Çizelge 2).

Çizelge 2. Bankacılık Sektörünce Tarıma Verilen Krediler (000 TL) Yıl Kısa

Vadeli Nakdi (1)

Orta ve Uzun Vadeli Nakdi (2)

Açılan Nakdi Krediler

(1+2)

Takipteki Nakdi Krediler

(3)

Toplam Nakdi Krediler (1+2+3)

Gayri Nakdi Krediler 2004 2.427.377 2.467.623 4.895.000 209.228 5.104.228 341.001 2005 3.688.646 3.121.448 6.810.094 149.266 6.959.360 451.486 2006 4.908.775 2.574.141 7.842.916 329.683 7.812.599 1.001.973 2007 5.913.172 3.643.567 9.556.739 275.952 9.832.691 633.543 2008 7.330.797 5.107.117 12.437.914 411.835 12.849.749 876.644 2009 9.481.634 4.891.712 14.373.346 873.122 15.246.468 1.035.154 Kaynak: (bbdk.gov.tr, 2010)

Anonim 2010/b. ‘Üretici Banka Kredileriyle Yeniden Hayat Buluyor’, Đzmir Ticaret Borsası Dergisi, Nisan-Haziran s.13, 2010

Tarım sektöründe kamu yanında kredi verme yarışında birçok banka yer almaktadırlar. Bu alanda çok ciddi bir rakbet ortamı doğmuştur. arıma hizmet vermek üzere birbirleriyle rekabete girişmiştir. Banka bilançolarında tarım kredilerinin payı bugün önemli oranlara ulaşmış durumdadır (Çizelge 3). BBDK kayıtlarından 3’er aylık dönemlerle, 2009 sonu ve 2010 yılı başında banka ve finans kuruluşlarının, bakiye tutarlarına göre tarımsal kredilerdeki payları ve oransal dağılımı çizelge 3’de görülmektedir.

(5)

Çizelge 3. Türkiye’de Bankaların Tarımsal Kredi Kullandırma Değerleri (000 TL)

Kurumlar 30.09.2009 31.12.2009 31.03.2010 Toplam içindeki payları (%) TC. Ziraat Bankası 8.745.893 9.463.297 9.931.522 52,83 56,22 55,83 Tarım Kredi Koop. 1.927.125 1.878.455 2.243.943 11,64 11,16 12,61 Denizbank 1.234.219 1.233.758 1.320.148 7,46 7,33 7,42

T. Đş Bankası 596.729 619.651 620.304 3,60 3,68 3,49

Finans Bank 368.077 355.116 338.312 2,22 2,11 1,90

Yapı Kredi (Koç) 391.088 442.336 458.660 2,36 2,63 2,58

Şeker bank 326.509 293.882 278.041 1,97 1,75 1,56

Halk bank 1.052.512 810.005 868.078 6,36 4,81 4,88

Vakıfbank 372.080 187.490 201.977 2,25 1,11 1,14

Garanti 289.918 285.193 314.317 1,75 1,69 1,77

TEB 204.343 228.520 205.305 1,23 1,36 1,15

Diğer Banaklar 1.045.435 1.036.142 1.007.334 6,32 6,16 5,66 Toplam 7.808.035 7.370.548 7.856.419 47,17 43,78 44,17 Kaynak: (bbdk.gov.tr, 2010)

Buna göre son yıllarda %10 artışla T.C.Ziraat bankası’nın payı artarak %55 düzeyine çıkarken, kooperatif kredileri %13, diğer tüm özel bankalar da toplam olarak

%32 oranında pay almışlardır.

KRĐZDE TARIMSAL KREDĐLERE YÖNELĐK UYGULAMALAR

Küresel kriz, tarım sektörünün kredilendirilmesi ve desteklenmesine yönelik kamu ve özel sektör girişimcilerinin birçok uygulamalar yapmasını zorunlu kılmıştır.

Türkiye’de bu alanda kamu kredilendirmesine yönelik olarak T.C. Ziraat Bankası ve kooperatif kredileri için yukarıda sayılan birçok düzenleme ve kararnameler çıkartılmıştır.

Kriz ortamında kredi kurum ve kuruluşlarının aldıkları önlem ve çalışmalar şu şekilde belirtilebilir:

Tarımın en büyük kredi kurumu olan T.C. Ziraat Bankası, krizin etkilerinin azaltılması amacıyla kullandırılan ve/veya ertelenen kredilerin vadesinin, işletme kredilerinde 24 ayı, yatırım kredilerinde ise 7 yılı aşmayacak şekilde yeniden belirlenebileceği hükme bağlanmıştır. Bu kapsama giren üreticilerin Bankaya olan tarımsal kredi borçlarının vadesi indirimli faiz oranları üzerinden uzatılabilmektedir. Bu süreçte alınan birçok bakanlar kurulu kararı ile borç erteleme, ödemelerin taksitlendirilmesi, düşük faiz uygulamaları, kuraklık/selden zarar görenlere yönelik kredi faizi indirimleri vb. uygulamalar görülmüştür. Mevcut kredilerde, 2009 yılı faizlerinin ödenmesi şartıyla anaparanın ilave vade verilerek ödenmesi sağlanmıştır. Uzatılan vadelerdeki kredi borçlarına da sübvansiyonlu kredi faizi uygulanmaktadır.

Tarım Kredi Kooperatifleri, ortaklarının her türlü tarımsal girdi ve ihtiyaçlarını tedarik etmektedir. Kooperatif, kriz nedeniyle borçların yapılandırılmasına gitmiş ve haklarında icra takibine geçilen ortakların borçlarının %20’sini peşin ödemeleri kaydıyla ve taksit aralıkları 3 ayı geçmemek üzere 12 aya kadar taksitlendirme imkânı vermiştir.

Bu arada borcunu taksitlendirmek üzere müracaat ederek taahhütname veren ortaklarla ilgili olarak başlatılmış icra işlemlerini durdurmuştur.

Özel bankalar kamu kurumları için geçerli olan düzenlemelerden yararlanmamaktadırlar. Bu dönemde tarım sektörüne yönelerek kredi hacimlerini artırmışlardır. Sektöre yönelim krizle beraber artırmış, çeşitli kampanyalar, projeler,

(6)

popüler reklamlar, çiftçiye özel çeşitli kredi kartı uygulamaları ile krizde sektöre yönelik kredileri artırmayı hedeflemişlerdir. Amaç olarak tarımsal kredi pazarından aldıkları payı artırmayı ilke edinmişlerdir. Giderek artan sayılarda yabancı sermayeli bankaların da bu bankalar içinde yer aldığı görülmüştür. Bankalar promosyonel davranış ve kredi pazarlamasına bazen telefon şirketlerini de katmışlardır. Özel bankaları tarım içinde hayvancılık yatırımlarının finansmanına yönelik çalışmaları tercih etmektedirler (Gülsoy 2010).

Tarım ve Köy Đşleri Bakanlığı, krizin etkilerini azaltmak amacıyla 2009 yılında;

mazot desteği, kimyevi gübre desteği ve kırsal kalkınma desteklerini bir önceki yıla göre önemli oranda artırılmış, sertifikalı tohum üretimi ve baklagiller destekleme kapsamına almıştır. Kriz nedeniyle hazırlanan “Yeni Bölgesel teşvik Paketi” kapsamında tarım sektörüne yönelik olarak; gıda ürünleri ve içki imalatı, hayvancılıkta entegre işleme tesisleri imalatı desteklenmektedir. Basınçlı sulama sistemi yatırımlarında, %50 hibe ve sıfır faizli kredi uygulamaları başlatılmıştır.

SONUÇ VE TARTIŞMA

Dünyada gıda krizi atlatılmadan ortaya çıkan küresel ekonomik kriz tarım sektörünü de etkilemiştir. Soz zamanlarda küresel ısınma nedeniyle azalan üretim ve artan gıda fiyatlarıyla “ithalatı yasaklayan” ülkelerin ortaya çıkması, dünya tarım ticaretinde liberal yaklaşımları benimseyen ülkelerin giderek kendi kendilerine yeterlilik amaçlarını ön plana çıkarmıştır. Talep elastikiyeti az olan ve insan gereksinimi için mutlak ihtiyaç ürünü kapsamında değerlendirilen tarım ve gıda ürünlerinde yaşanan kriz,

“insanın en temel ve yaşamsal hakkı olan “beslenme” olgusu önünde bir sorun olarak görülmektedir. Özellikle gelişmekte olan ülkeler açısından girdilerin dövizle elde edildiği ülkelerde dışa bağımlılık, üretim maliyetlerini artırarak üretimin azalmasını ve fiyatların artışını ortaya çıkarmakta, krizle azalan gelire sahip olan tüketicilerin nitelikli beslenmelerini ötelemeleri sonucunu doğurmaktadır (Güneş ve Ataseven 2009). Küresel finansal kriz, ülkeleri iflasın eşiğine getirmiş, istihdam dengelerini alt üst ederek ülke yatırımınlarını azaltmış, ekonomik küçülmelerini artırarak milli gelir değerlerini küçültmüştür. Tarım sektörü temel gıda ihtiyacını karşılaması nedeniyle, bu olumsuzluklardan göreceli olarak daha az etkilenmiş ve krizde sınırlı da olsa daha sağlam kalmayı başarabilmiştir. Belirtilen özellikleri, vazgeçilmezliği ve konjonktürel bağlamda son yıllarda mevcut potansiyeli nedeniyle geçmişte kamu kesimin etki alanında olan tarım sektörü, günümüzde özel bankalar tarafından da bir kredi talep kaynağı olarak görülmeye başlanmıştır. Özetle günümüz tarımsal kredi piyasasında kamu etkinliği egemenliğini devam ettirmesine karşın, özel sektör bankalarının çalışmaları da artmaktadır. Çoğu zaman özel bankalar devlet desteği ile faaliyette bulunan T.C. Ziraat Bankası karşısında rekabette geride kalsalar bile, bu alandaki çalışmaları devam etmektedir. T. C. Ziraat Bankasının tarımsal kredi bakiyelerinin arttığı, ancak tarım sektörüne kullandırılan toplam kredilere bakıldığında, sektör içinde kullandırılan kredilerdeki payının giderek azaldığı, buna paralel olarak özel bankaların sektörde kredi kullandırımına ağırlık verdikleri görülmektedir. Bu arada subvansiyonlu kredilerle T.C. Ziraat Bankası artan rekabet koşullarında çeşitli stratejiler geliştirmekte ve kredi hacmini artırmaya çalışmaktadır. Banka, tarımın çevre ile uzlaşmacı üretimine destekte bulunarak sürdürülebilir tarımı özendirmede düşük faizli krediler açmaktadır. Özel bankalar içinde kredi hacmi olarak ilk sırada yer alan Deniz Bank ise krize rağmen büyük reklam kampanyaları düzenleyerek daha fazla çiftçiye ulaşmayı hedeflemekte ve pazardan aldığı payı artırmak istemektedir.

Mevcut tarımsal kredi piyasasında ortaya çıkan rekabetten tarım kesiminin kazanım sağlaması önemlidir. Bu süreçte her iki tarafın karlılık ilkesi ve özellikle de tarımın desteklenmesi ve sürdürülebilir olmasına yönelik yapıcı, kalıcı ve koruyucu yatırımları

(7)

teşvik edici uygulamaların artması gereklidir. Tarımsal kredilendirmede haksız rekabetin önlenmesini teminen, sadece Ziraat Bankası aracılığı ile kullandırılmakta olan sübvansiyonlu tarımsal kredi uygulamalarında, özel bankaların da bu kredileri kullandırabileceği şekilde bir düzenlemeye gidilmesi mümkün olmalıdır. Ancak bu süreçte özel bankaların da karlılık yanında sektörün sürdürülebilir geleceğinin sağlamak amacıyla sosyal bir misyon üstlenmeleri gerekmektedir.

KAYNAKLAR

Anonim 2010/a. TCZB Kayıt ve verileri, Ankara.

Anonim 2010/b. “Üretici Banka Kredileriyle Yeniden Hayat Buluyor”, Đzmir Ticaret Borsası Dergisi, Nisan-Haziran 2010.

Gülsoy, D., 2010, “Finans sektörü sütçülük için ne yapıyor?”, Süt Dünyası Dergisi, Yıl:

4, Sayı: 24, Ocak-Şubat 2010.

Günaydın, G. 2009. Türkiye Tarım Politikalarında ‘Yapısal Uyum’: 2000’li Yıllar”

Mülkiye Dergisi, sayı: 262, s.187, Ankara.

Güneş, E. 2009. Türkiye'de Tarımın Kredilendirilmesindeki Gelişmeler ve Tarım Sektörüne Yansımaları, Tarım ve Köy işleri Bakanlığı Dergisi Türk tarım, Mayıs- Haziran 187, 14-21, Ankara.

Güneş, E. ve Ataseven, Y.2009. Dünya Finans Sistemindeki Gelişmeler, Tarım ve Köy işleri Bakanlığı Dergisi Türk tarım, Mayıs-Haziran 187, 34-47, Ankara.

htpp://tcmb.gov.tr, 2010.

http://www. bbdk.gov.tr, 2010.

http://www.tuik.gov.tr, 2009.

Özkaya ,T. Günaydın, G., Bozoğlu, M., Olhan, E., Sayın, C. 2010. Tarım Politikaları ve Tarımsal Yapıdaki Değişimler, VIII. TMMOB Teknik Kongresi, Ocak 2010, Ankara.

Özkaya, T., O. Oyan, F. Işın ve A. Uzmay, 2001.Türkiye’de Tarımsal Destekleme Politikaları: Dünü-Bugünü-Geleceği, TZOB, s. 20-21, Ankara.

Referanslar

Benzer Belgeler

Her ne kadar bazı ülkelerde paranın gelir dolanım hızının oynak yapısı, standart para talebi fonksiyonlarının istikrarsızlığı gibi bulgular parasal

Gebelerin kanlar› aktif do¤um eylemi s›ras›nda, yeni do¤anlar›n kanlar› ise en geç postpartum 2 sa- at içinde al›narak HBsAg, HBeAg ve Anti-HBs yö- nünden analiz

• Önümüzdeki dönemde ülkelerin, borçluluk yükü düşük olanlar ve olmayanlar olarak ayrışacağı ve Türkiye’nin uyguladığı mali disiplin, sahip olduğu

Ankara radyosunda Evin Saati ismi altında yaptığı İçtimaî ve tıbbî musahabelerle tanılan kıy­ metli muharrirlerimizden Doktor Galip A taç’la mu­ harrir ve

Geçim sıkıntısına düşen köylüler iş bulmak için şehre göç edince bir çok hayalet köy ortaya ç ıktı.. Küresel kapitalizmin krizi ekonomik sıkıntı içinde

Aşama: Platform üyesi kamu, özel ve sivil toplum kuruluşlarının katkılarıyla “İlçe Tarım Envanteri” hazırlanmalıdır. Aşama: Bu aşamada diğer kamu ve ilgili sivil

- Merkez Bankası, bankalar arası döviz piyasasında bankaların birbirlerinden döviz borç alıp vermelerine akışkanlık kazandırılması ve döviz likiditesinin

Kredi Garanti Desteği ile büyüme aşamasındaki KOBİ’lere daha fazla kredi ve leasing imkanı sunabilmeleri için finansal aracıların garanti ve kontrgarantileri