• Sonuç bulunamadı

Kendini sabotaj ile psikolojik iyi olma arasındaki ilişkinin çeşitli değişkenler açısından incelenmesi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Kendini sabotaj ile psikolojik iyi olma arasındaki ilişkinin çeşitli değişkenler açısından incelenmesi"

Copied!
155
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)
(2)
(3)
(4)
(5)
(6)
(7)

ÖZET

(8)
(9)
(10)
(11)
(12)
(13)
(14)
(15)
(16)
(17)
(18)
(19)
(20)
(21)
(22)
(23)
(24)
(25)
(26)
(27)
(28)
(29)
(30)
(31)
(32)
(33)
(34)
(35)
(36)
(37)
(38)
(39)
(40)
(41)
(42)
(43)
(44)
(45)
(46)
(47)
(48)
(49)
(50)
(51)
(52)
(53)
(54)
(55)
(56)
(57)
(58)
(59)
(60)
(61)
(62)
(63)
(64)

görmektedir (Costa ve diğerleri, 1987). Diener ve Suh (1998), duygusal iyi olmanın yaşla birlikte azaldığını ancak bu durumun hoş olmayan duyguların artmasından değil zevk verici duyguların azalmasından kaynaklandığını açıklamıştır. Bu araştırmacılar yaşla birlikte olumlu duygulanımın azalmasının, tüm kültürler için geçerli olduğunu belirtmiştir.

R y f f i n (1991) yaptığı bir araştırmada bireyler genç, orta yaş ve yaşlı gibi bölümlere ayrılmış ve kendilerini altı psikolojik iyi olma boyutuna göre değerlendirmeleri istenmiştir. Katılımcıların yanıtları yaş farklılıkları konusunda anlamlı bir örnek ortaya koymuştur. Örneğin; sonuçlar çevresel hâkimiyet ve özerkliğin yaşla, özellikle de genç yetişkinlikten orta yaşa doğru yükseldiğini göstermiştir. Bireysel gelişim ve yaşam amacı özellikle orta yaştan yaşlılığa doğru azalmıştır. Diğerleriyle olumlu ilişkiler kurma ve öz-kabul noktasında üç yaş grubunda da yaş farklılığıyla anlamlı bir ilişki bulunmamıştır. Ryff bu sonuçları yorumlarken yaşlı bireylerin, kişisel gelişimlerini sürdürmeleri için sınırlı olanaklara sahip olduklarının dikkate alınması gerektiğini ifade etmiştir. Yaşlı bireylerin bireysel gelişim ve yaşam amacı konusundaki yineleyen düşük puanları yaşlılık yaşamının daha fazla ilgi gösterilmesi gereken önemli psikolojik sorunlar doğurabildiğini göstermiştir (Ryff, 1995).

Clarke, Marshall, Ryff, ve Rosenthal'ın (2000) araştırmasında benzer bulgular elde edilmiş ve yaşla birlikte yaşam amaçları ve bireysel gelişim boyutlarında azalma olduğu bulunmuştur. Ancak araştırmada bu sonuçlar genel popülâsyondan elde edilmesine rağmen bir grup psikoterapist aynı eğilimi göstermemiştir. Terapistler danışanlarının kişisel gelişimleriyle ilgili oldukları için, onların bireysel gelişim ve yaşam amaçları duyguları yaşlanmalarına rağmen devamlılık sergilemektedir.

Diğerleriyle olumlu ilişkiler ve öz-kabul alanlarında ise yaş açısından herhangi bir farklılık olmadığı görülmüştür. Ayrıca kadınlar diğerleriyle olumlu ilişkiler ve bireysel gelişim boyutlarında erkeklerden daha yüksek puan almıştır (Ryff, 1989a, akt. Akın, 2009).

Okma ve Veenhoven (1999), bilişsel iyi olmanın 18 ile 90 yaşları arasında göreli kararlı bir durum olduğunu bulmuştur. Aynı zamanda Diener ve Suh (1998) yaşam doyumunun, birçok kültürde yaş grupları açısından kararlı bir durum olmasına rağmen 20 yaşından 90 yaşına doğru ilerlendikçe hafif bir artış olduğunu gözlemiştir.

Benzer biçimde Inglehart (1990), gençlerin %80'inin, 65 yaş ve üzerinde olan bireylerin ise %81'inin yaşama yönelik doyumlarının yüksek olduğunu bulmuştur.

(65)
(66)
(67)
(68)
(69)
(70)
(71)
(72)
(73)
(74)
(75)
(76)
(77)
(78)
(79)
(80)
(81)
(82)
(83)
(84)
(85)
(86)
(87)
(88)
(89)
(90)
(91)
(92)
(93)
(94)
(95)
(96)
(97)
(98)
(99)
(100)
(101)
(102)
(103)
(104)
(105)
(106)
(107)
(108)
(109)
(110)
(111)
(112)
(113)
(114)
(115)
(116)
(117)
(118)
(119)
(120)
(121)
(122)
(123)
(124)
(125)
(126)
(127)
(128)
(129)
(130)
(131)
(132)
(133)
(134)
(135)
(136)
(137)
(138)
(139)
(140)
(141)
(142)
(143)
(144)
(145)
(146)
(147)
(148)
(149)
(150)
(151)
(152)
(153)
(154)
(155)

Referanslar

Benzer Belgeler

AraĢtırmada ele alınan sorular çerçevesinde ikinci bölümde ilk olarak, sanal zorbalığın tanımı, ebeveyn internet stilleri ve beĢ faktör kiĢilik

Araştırmada sosyal iyi olma ve duygusal dışavurum yapılarının birbiriyle ilişkili oldukları ve duygusal dışavurum ve alt boyutları olan olumlu ve olumsuz duygusal

Ebeveyn tutumları farklı olan öğrencilerin toplam psikolojik iyi olma puan ortalamaları arasındaki farkı belirlemek amacıyla yapılan varyans analizi sonucunda,

Gelir düzeyleri farklı olan öğrencilerin arasındaki farkı belirlemek amacıyla yapılan varyans analizi sonucunda, öğrencilerin bireysel gelişim, diğerleriyle olumlu ilişkiler,

Ebeveyn tutumları farklı olan lise öğrencilerin topluluk hissi düzeyleri açısından puan ortalamaları arasındaki farkı belirlemek amacıyla yapılan varyans

Araştırmanın sonucunda kız ve erkek öğrencilerin sosyal yetkinlik beklentisi düzeyleri arasında anlamlı bir farklılık olmadığı, sınıf düzeyi

Algılanan akademik başarıları farklı olan öğretmen adaylarının psikolojik iyi olma düzeyleri açısından puan ortalamaları arasındaki farkı belirlemek amacıyla

Gelir düzeyleri farklı olan öğrencilerin özerklik, bireysel gelişim, diğerleri ile olumlu ilişkiler, öz kabul ve toplam psikolojik iyi olma puan ortalamaları arasındaki