• Sonuç bulunamadı

BOSNIA AND HERZEGOVINA ECONOMY. Remzi BULUT 1

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "BOSNIA AND HERZEGOVINA ECONOMY. Remzi BULUT 1"

Copied!
5
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Remzi BULUT

1

ÖZET: Bosna – Hersek, iki ana bölgeden oluşmakta- dır. Bunlar Bosna ve Hersek olup, coğrafi olarak Doğu Av- rupa’da yer almaktadır. Ülkenin etnik yapısını ise % 50 Boş- naklar, % 31 Sırplar, % 15 Hırvatlar ve yaklaşık % 4 ise diğer etnik gruplardan oluşturmaktadır. Resmi dil olarak ülkede başta Boşnakça, Sırpça ve Hırvatça konuşulmaktadır.

Bosna – Hersek eski Yugoslavya’nın bir parçasını oluşturmuş olup, Doğu Bloku ülkeleri içinde yer almıştır.

Bağımsızlık yıllarına kadar merkezi planlama ekonomisi ile yönetilmiştir. 1992 – 1995 yılları arasında yaşanan iç savaş ekonomide pazar kayıpları ve sosyal sıkıntılar oluşturmuş- tur. Günümüzde en büyük ekonomik sorun ise işsizliktir.

Bu çalışmada Bosna – Hersek hakkında genel bilgi- ler verilmiştir. Ülkenin ekonomik yapısına kısa olarak deği- nilmiştir. Çalışmada Bosna – Hersek’in önemi ve konumu vurgulanmıştır.

Anahtar Kelimeler: Bosna – Hersek, Boşnak, Eski Yu- goslavya

SUMMARY: Bosnia and Herzegovina consists of two main regions. These are Bosnia and Herzegovina and are geographically located in Eastern Europe. The ethnic stru- cture of the country consists of 50% Bosnians, 31% Serbs, 15% Croats and about 4% other ethnic groups. Bosnian, Serbian and Croatian are spoken as official languages in the country.

Bosnia and Herzegovina formed part of the former Yugos- lavia and was included in the Eastern Bloc countries. It was managed with central planning economy until the years of independence. The civil war between 1992 and 1995 cau- sed market losses and social problems in the economy. The biggest economic problem today is unemployment.

In this study, general information about Bosnia and Herze- govina is given. The economic structure of the country is briefly mentioned. In the study, the importance and positi- on of Bosnia and Herzegovina was emphasized.

Keywords: Bosnia and Herzegovina, Bosnian, For- mer Yugoslavia

1 Dr. Öğretim Üyesi Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, İktisat Bölümü.

rbulut@mehmetakif.edu.tr ORCID No: 0000-0003-1169-2949

BOSNIA AND HERZEGOVINA ECONOMY

(2)

1. Bosna – Hersek Hakkında Genel Bilgiler

Bosna – Hersek olarak bilinen devletin adı resmi olarak uluslararası platformlarda üç dil ile ifade edilmek- tedir. Bunlar; Boşnakça ve Hırvatça dillerinde aynı anlama gelen, Bosna i Hercegovina (B i H) ve Sırpça olarak ise Kiril alfabesi kullanılarak Босна и Херцеговина (Б и Х) olarak tanımlanmaktadır.

Bosna – Hersek adından da anlaşıldığı üzere iki ana bölgeden oluşmaktadır. Bunlar; Bosna ve Hersek bölgeleri olup, coğrafi olarak Balkanlarda yer almaktadır. Komşuları ise, kuzey, güney ve batıdan hilal şeklinde kavrayan Hırva- tistan, doğudan Sırbistan ve güneyden Karadağ’dır. Adri- yatik Denizine sadece 20 km’lik kıyısı bulunmaktadır. Fakat denizlere açılabilecek limanı bulunmamaktadır. Ülke genel olarak dağlık ve tepeliklerden oluşmaktadır. Kuzeydoğu bölgesinde ise düzlük araziler yer almaktadır. En önemli şehri başkent olan Saraybosna ise dağlarla çevrilidir.

Bosna – Hersek’in toplam yüzölçümü 51 bin 197 km2 olup, nüfusu ise 2020 yılı verilerine göre 3 milyon 300 bin civarındadır. Ülkenin etnik dağılımı ise % 50’sini Boşnaklar,

% 31’ini Sırplar, % 15’ini Hırvatlar ve yaklaşık % 4’ünü ise diğer etnik gruplar teşekkül etmektedir. Dini inanış bakı- mından ülkede İslam dinine mensup olanlar büyük çoğun- luğu oluşturmaktadır. Resmi dil olarak Boşnakça, Sırpça ve Hırvatça kullanılmaktadır.

Ülkede iklim olarak Bosna bölgesinde karasal ik- lim hâkim olup, Hersek bölgesinde ise Akdeniz iklimi ya- şanmaktadır. Bosna bölgesinde kış mevsimi oldukça sert geçmektedir. Dinar Alplerinde oldukça sert iklim yaşan- maktadır. İklimden kaynaklı olarak orta ve doğu kesimler ormanlarla kaplıdır. Ülke yılın hemen hemen her mevsimi yeşilliklere sahne olmaktadır. Genel olarak bitki örtüsünü çam, kayın, meşe ve diğer değişik çalılıklar süslemektedir.

Bosna – Hersek yer altı tabii kaynakları bakımından çok zengin değildir. En önemli yer altı kaynaklarını kömür, bakır, demir, kurşun, manganez, gümüş ve cıva oluşturmak- tadır. Yer altı ve üstü su kaynakları bakımından ise oldukça zengin bir ülkedir.

Bosna – Hersek’in kısaca tarihi ise, Hint – Avrupa kaynaklı İlliryalılarla başlamaktadır. M. Ö. 1. yüzyılda Ro- malılar günümüz Bosna – Hersek topraklarında hâkimiyet kurmaya başlamıştır. M. S. 1102 yılında bölge Macarların eline geçmiştir. 1167 ila 1180 yıllarında bölge tekrar Bizans egemenliğinde kalmıştır. Osmanlılar ise 1382 ile 1386 yıl- larında Balkanlarda büyük kazanımlar yaşamıştır. Bulga- ristan, Arnavutluk ve Sırbistan toprakları fethedilmiştir.

Bosna ise 1463 yılında Fatih Sultan Mehmet tarafından

fethedilerek Osmanlı topraklarına katılmıştır. 1483 yılında ise Hersek fethedilmiştir. Bosna – Hersek’in fethiyle birlik- te Osmanlı İmparatorluğu Balkanlarda önemli güç haline gelmiştir. 1804 yılında Sırp Soyluları Osmanlıya karşı ayak- lanmışlardır. Ayaklanma neticesinde Sırplara 1807 yılında özerklik verilmiştir. 1812 yılında Osmanlı İmparatorluğu yönetimi Sırbistan üzerinde tekrar hâkimiyet sağlamıştır.

1875 yılında ülkede dini çekişmeler başlamıştır. Osmanlı İmparatorluğu’nun 1877 - 1878 yıllarında 93 harbi olarak tarihe geçen Ruslarla yapılan savaşı kaybetmesiyle Bosna, Avusturya – Macaristan İmparatorluğuna bırakılmıştır.

1918 yılında Bosna, Birinci Dünya Savaşı sonrası kurulan Sırp – Hırvat – Sloven Krallığının bir parçası olmuştur.

Şubat 1992 tarihinde Bosna – Hersek Yugoslav- ya’nın dağılmasıyla bağımsızlığını ilan etmiştir. 1 Mart 1992 tarihinde resmen kurulmuştur. 7 Nisan 1992 tarihinde baş- ta ABD olmak üzere batılı ülkeler tarafından bağımsızlığı ta- nınmıştır. 22 Mayıs 1992 tarihinde Birleşmiş Milletlere üye olmuştur. 1990 yılı seçimlerini kazanan Aliya İzzet Begoviç devlet başkanlığına gelmesi, Bosna – Hersek’in bağımsız- lık sürecinde önemli rol oynamıştır. Başbakan Hakkı Tu- rayliç’in Birleşmiş Milletlere ait arabadan indirilerek Sırplar tarafından şehit edilmesi büyük tepkilere yol açmıştır. Bos- na – Hersek’in bağımsızlık sürecinde Sırplar; kadın, çocuk demeden birçok sivil vatandaşı katlederek toplu katliamlar gerçekleştirerek soykırımlar yaşatmıştır.

Sonuç olarak Bosna – Hersek, Bilge Kral Aliya İz- zet Begoviç öncülüğünde bağımsızlığına kavuşmuştur. İç savaştan dolayı ülke bir harabeye dönerek maddi ve ma- nevi yıkımlar yaşamıştır. Bosna – Hersek ayrıca, Avrupa’nın ortasında Müslüman inanç ve kültürünün yaşandığı bir ülkedir. Ülkede Boşnak, Hırvat ve Sırp etnik yapının iç içe olmasından kaynaklı olarak Bosna için Avrupa’nın Kudüs’ü olarak nitelendirilmektedir.

Harita 1. Bosna – Hersek’in İdari Yönetimi

Kaynak: İnternet

(3)

1992 – 1995 yıllarında yaşanan iç savaşı sona erdiren Dayton anlaşması gereğince Bosna – Hersek’in yö- netimi üç farklı federasyon şeklinde gelişme göstermiştir.

Bunlar; toplam yüzölçümün % 51.46’sını oluşturan Bosna - Hersek Federasyonu, % 48.52’sini oluşturan Sırp Cumhu- riyeti ve % 0.02’lik kısmını oluşturan Brčko ilçesi bölgesidir.

Kısa ve öz olarak Bosna – Hersek Cumhuriyeti iki devletten oluşmaktadır. Brčko ilçesi bölgesi çok küçük olduğundan çok önem arz etmemektedir.

Bosna – Hersek halkı olan Boşnakların Osmanlı İm- paratorluğuna en sadık halklardan biri olduğu bilinmekte- dir. Boşnak halkı Fatih Sultan Mehmet’in özel fermanıyla ko- runmuşlardır. Yaklaşık 450 yıl Osmanlılarda kalan Boşnaklar karşılıklı kültürel etkileşim içinde olmuşlardır. Boşnaklar arasında ayrı bir Türk Milleti ve Türkiye sevgisi mevcuttur.

1878 yılında Bosna – Hersek günümüz Türkiye bayrağına benzer bayrak kullanmıştır.

Kaynak: İnternet

Türkiye, Bağımsızlıktan itibaren hep Boşnakların ve Bosna – Hersek’in yanında olmuştur. Özellikle 1993 katliamında maddi, manevi yardımlarla kalmayıp diplo- matik ilişkilerde önemli roller üstlenmiştir.

Bosna – Hersek başta Birleşmiş Milletler (BM) ol- mak üzere; IMF, Dünya Bankası, Avrupa Konseyi, Avru- pa Güvenlik ve İşbirliği Örgütü (OSCE), Bölgesel İşbirliği Konseyi (RCC), İslam Konferansı Örgütü ve daha birçok uluslararası kurum ve kuruluşlara üye olmayı başarmıştır.

2. Bosna – Hersek Ekonomisi

Bosna – Hersek eski Yugoslavya’nın bir parçasını oluşturmasından dolayı ekonomisi bağımsızlık yılları- na kadar merkezi kumanda ekonomisi ile yönetilmiştir.

Çevresinde bulunan eski Doğu Bloku ülkelere nazaran oldukça gelişmiş durumdadır. 1992 – 1995 yıllarında ya- şanan bağımsızlık mücadelesi ve iç savaş sırasında eko- nomide Pazar payı kayıpları, üretimde azalmalar, rekabet ortamında bozulmalar ve dolaylı olarak da ekonomik

sıkıntılar meydana gelmiştir. 2020 yılı verilerine göre, Bos- na – Hersek ekonomisinin ana sektörlere göre dağılımı ise;

hizmet sektörü % 65,6, sanayi % 26,5 ve tarım % 7,6 pay almaktadır.

Bosna – Hersek’in 2021 yılı tahmini verilere göre GS- YH’si (SAGP1) yaklaşık 52 milyar dolar olması beklenmekte- dir. SAGP’ne göre 2021 yılı tahmini Kişi Başı GSYH’si ise 15 bin 900 dolar seviyesinde olması tahmin edilmektedir. Para birimi olarak Konvertibl Mark (BAM) kullanılmaktadır. 2019 yılı verilerine göre İnsani Gelişme Endeksi (İGE) 189 ülke arasında 75. sırada olup, 0.780 ile yüksek düzeyde yer al- maktadır. 2015 yılı verilerine göre GİNİ katsayısı ise, 0.37 ile orta seviyede yer almaktadır. 2020 yılı verilerine göre 195 ülke arasında dünyanın 113. büyük ekonomisini oluştur- maktadır. Kısacası orta düzeyde ekonomik yapıya sahip bir ülkedir.

Bosna – Hersek’te en büyük sorunların başında iş- sizlik sorunu gelmektedir. Ülkede enflasyon oranı olduk- ça düşük olmasına rağmen, işsizlik oranı zaman zaman % 20’lere ulaşmaktadır. Genç nüfusta bu oran daha yüksek se- viyededir. Yine iç piyasada rekabet ve pazarlar istenilen öl- çüde oluşturulamamıştır. Ekonomik sorunların çözümünde AB üyeliği en önemli hedefler arasında yer almaktadır.

Bosna – Hersek’in en önemli dış ticaret ortakları ara- sında başta komşu ülkeler olan Hırvatistan ve Sırbistan yer almaktadır. Diğer ticaret ortakları arasında Almanya, İtalya, Slovenya ve Rusya Federasyonu ilk sıralarda bulunmakta- dır. Dış ticarete konu olan mallar arasında metaller, orman ürünleri, petrol, makine ve oto yedek parçaları, tekstil ürün-

1 Satın Alma Gücü Paritesi

(4)

leri ve kimyasallar ilk sıraları oluşturmaktadır.

Bosna – Hersek, Avrupa’nın gelişmiş ülkelerine ya- kın olmasından kaynaklı olarak toplam dış ticaretin önemli kısmını AB ülkeleri ile gerçekleştirmektedir. AB ülkeleri ile ticarette tarihi ve kültürel bağların da olması önemli rol oynamaktadır.

2.1. Turizm

Bosna – Hersek, turizm bakımından diğer ülkelere göre farklı turizm türleri arz etmektedir. En önemli turizm türleri arasında; savaş, tarih ve doğa turizmi ön plana çık- maktadır. Bağımsızlık sonrası yaşanan iç savaş ve katliamlar neticesinde toplu mezarlar birçok insanın ilgisini bu ülkeye çekmektedir. Buraya gelen turistler iç savaşın etki ve tah- ribatlarına şahit olmaktadırlar. Yine Osmanlı döneminden kalma camiler, çarşılar, panayırlar ve başka birçok eserler ülke turizmine ayrı bir ahenk ve katkı sağlamaktadır.

Baş Çarşı başkent Saraybosna’nın simgesini oluştur- maktadır. 15. yüzyıldan kalma camiler, sebiller, bedesten ve medrese Saraybosna’ya ayrı bir güzellik katmaktadır.

Umut tüneli ise, görülmeye değer önemli eserler arasında yerini almaktadır. Bağımsızlık döneminde iç savaş sırasında önemli rol oynayan tünel günümüzde müzeye dönüştürülmüş durumdadır. 800 metrelik tünel Bosna ile Saraybosna’yı bağlamaktadır. Tünelin inşası dönemin dev- let başkanı Aliya İzzet Begoviç ve kurulunun kararı ile yapıl-

mıştır. Savaş sırasında başta tıbbi malzeme, mühimmat ve gıda taşımacılığında önemli vazifeler üstlenmiştir.

Saraybosna’da bir önemli eser de 1889 yılında inşa edilen Saraybosna Katedralidir. Böyle bir yapının varlığı ise faklı inanç ve kültürlerin birliktelik içinde yaşadığını simge- lemektedir. Katedral Paris’teki Notre Dame Katedralinden esinlenerek inşa edilmiştir.

Bosna – Hersek’in önemli simgelerinden biri de Mostar Köprüsüdür. 1566 yılında Mimar Hayreddin tarafın- dan yapılan köprü harika yapısıyla ve sembolize ettiği mad- di ve manevisiyle dünyanın en önemli yapıları arasında yer almaktadır. İç savaş sırasında yıkılan köprü tekrar inşa edilip eski ihtişam ve ruhunu gözler önüne sergilemektedir.

Bosna – Hersek’te daha görülmeye değer birçok ta- rihi ve turistik yerler bulunmaktadır. En önemlileri arasında;

Kravice Şelaleleri, Blagaya Tekkesi, Türk Köyü, Karagöz Bey Camii ve toplu katliamların yaşandığı Srebrenica / Patoçari mezarlıklarını saymak mümkündür.

3. Türkiye – Bosna Hersek Ticari İlişkiler

Türkiye ile Bosna - Hersek arasında ilk Serbest Ti- caret Anlaşması 3 Temmuz 2002 tarihinde imzalanmış, 1 Temmuz 2003 tarihinde ise yürürlüğe girmiştir. İki ülke arasındaki gümrük vergileri 2007 yılında sıfırlanmıştır.

İki ülke arasındaki dış ticaret çok çeşitli olarak devam

(5)

etmektedir. En önemlileri olarak; Türkiye, Bosna – Her- sek’ten daha çok hammadde olarak başta orman ürünleri, ham alüminyum ve ham deri ithal etmektedir. Türkiye’nin ihracat kalemleri arasında ise mineral yakıt ve yağlar, gıda maddeleri, kara taşıtlar, plastik mamuller, tekstil ve makine ilk sıralarda yer almaktadır.

İki ülke arasındaki toplam ticaret hacmi son yıl- larda 700 milyon civarında seyretmektedir. İki ülke arasındaki ticaret hacmi istenilen hedeflere emin adımlarla ilerlemektedir. Yıllara göre ikili ticaret verileri incelendiğinde toplam dış ticaret dengesinin Türkiye lehine gerçekleştiği görülmektedir.

Sonuç

Bosna – Hersek tarih boyunca birçok devletlerin egemenliği altında kalmıştır. Osmanlı İmparatorluğu ta- rafından Bosna – Hersek’in fethedilmesiyle yeni bir tarih başlamıştır. 415 yıl bu topraklarda kalan Osmanlı devleti adalet, hoşgörü, emniyet ve sükûneti sağlamıştır. Osmanlı Devletinin bu topraklardan çıkmasıyla balkanlarda birçok karışıklıklar, katliamlar, soykırımlar ve birçok anlaşmazlıklar ortaya çıkmıştır.

Eski Doğu Bloku 1990’lı yıllardan sonra çözülmeye başlaması yeni bağımsız devletlerin ortaya çıkmasına ve- sile olmuştur. Tabi ki bağımsızlık mücadeleleri iç savaşla- ra sahne olmuş, toplumun ekonomik ve moral yapısında değişimlere yol açmıştır. Aynı durum 1991 yılı sonrasında Bosna – Hersek’in bağımsızlığını ilan etmesiyle Boşnak Müslümanlar, Eski Yugoslavya’nın hâkim gücünü elinde bulunduran Sırplar tarafından katliamlara maruz kalmıştır.

Başta Türkiye olmak üzere, tüm Müslüman ülkeler Bosna Hersek ile her türlü ilişkileri en üst seviyeye çıkarma- lıdır. Avrupa’nın ortasında yer alan Müslüman Boşnaklar unutulmamalı ve güçlü bir Bosna – Hersek’in oluşumu sağ- lanmalıdır.

Kaynakça

https://tr.wikipedia.org › wiki › Bosna-Hersek

https://www.cografya.gen.tr › siyasi › devletler › bosna-h...

https://gezivagonu.com › avrupa › bosna-hersek-hakki...

https://101bilge.com › ... › Bosna Hersek - 101bilge https://www.sozcu.com.tr › Hayat › Seyahat

https://www.mfa.gov.tr › turkiye-bosna-hersek-ekonom...

https://www.mfa.gov.tr › turkiye-bosna-hersek-siyasi-ili.

Referanslar

Benzer Belgeler

39 Deniz Özyakışır, İç Göç Hareketleri Ve Geriye (Tersine) Göçün Belirleyicileri: Tra 2 Bölgesinden (Ağrı, Kars, Iğdır, Ardahan) İstanbul’a Gerçekleşen Göç

Türkçe öğrenen yabancıların dinleme stratejileri kullanımına yönelik yapılan bir araştırmada dinleme eğitimi stratejilerinin hemen hepsini genel olarak

Bosna Hersek ile imzalanmış olan Serbest Ticaret Anlaşması bu ülke ile olan karşılıklı ticaretimizi arttırmamız açısından çok önemli bir vasıtadır.. Türk

 Bosna Hersek Dış Ticaret Odası (Foreign Trade Chamber of Bosnia and Herzegovina - FTCBH): Bosna Hersek Dış Ticaret Odası 1909 yılında kurulmuş olup,

Diğer taraftan, Bosna Hersek Dış Ticaret ve Ekonomik İlişkiler Bakanlığı kaynaklarına göre, Bosna Hersek’te teknik düzenlemeler kapsamında mevzuatta

İlâveten, yasa koyucu Bosna Hersek Anayasa Mahkemesi hâkimlerini seçme konusunda en çok yetkiye sahip olan makamdır ve yasa koyucunun Bosna Hersek Anayasa Mahkemesinin işinin

Počitelj, Bosna Hersek’in güney şehirlerindendir. Ülkenin Adriyatik Denizi’ne açılan kapısı konumundaki E73 yolu üzerinde, Mostar’ın 25 kilometre

Dergide, Doğu Akdeniz Jeopolitiği, Doğu Akdeniz’deki çözümlenmesi beklenen siyasi, ekonomik, hukuki krizler, Türkiye’nin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile bölgedeki