SINIF YÖNETİMİ
Doç. Dr. Çiğdem APAYDIN Eğitim Bilimleri Bölümü, Eğitim Yönetimi, Denetimi,
Ekonomisi ve Planlaması Anabilim Dalı
Aypay, A. (Ed.) (2013). İlkokul Öğretmenleri için Sınıf Yönetimi.
Ankara: Nobel Yayıncılık.
Turan, S. & Şişman, M. (Ed.) (2014) Sınıf Yönetimi. Ankara: Pegem Yayıncılık.
SOSYAL BİR SİSTEM OLARAK SINIF
Bu bölümün amacı, sınıfı sosyal bir sistem
olarak çözümleyerek sosyal sistemlerin,
üyelerin davranışları üzerindeki etkisini
irdemeleye çalışmaktır.
Sistem kavramı
Genel sistemler kuramı Ludwig von Bertalanffy (1920’li yıllar):
Her sistem yakın çevresiyle doğrudan, uzak çevresiyle dolaylı olarak etkileşim içindedir.
Evren birbiriyle sürekli ilişki içinde olan
alt sistemlerin bütününden oluşur.
Sistem kavramı
Sistem yaklaşımında tek bir neden tek bir sonuç yoktur. İnsanları davranışa yönelten çeşitli neden vardır. Bu nedenler hem örgütler hem de bireyler için dinamik bir denge öngörmektedir.
Her sistemin bir sınırı vardır. Bu sınır içinde
parçaların birbirine bağlılığı ve birbirleriyle
olan ilişkileri onların sınır dışında, sistemin
çevresindeki ögelerle olan ilişkilerinden daha
kuvvetlidir. Aslında sistemi ayakta tutan da
çizilen bu hayali sınırlar içindeki kuvvetli
ilişkilerdir.
Sistem kavramı
Sistemler ancak toplumsal bir çevre içerisinde var olabilmekte ve çevreleriyle kurdukları ilişkilerin derecesine bağlı olarak açık / kapalı sistemler olarak nitelendirilmektedirler.
Bütün sosyal sistemler, çevreleriyle kuvvetli
ilişkileri olduğundan açık sistemlerdir.
Örgütlerin açık sistemler olduğu görüşü, örgütün formel ve informel boyutlarının analiz edilmesini gerekli kılmaktadır.
Formel örgüt işgörenlerin örgütü mantıksal ve rasyonel yollarla algılamalarını sağlayan resmi, yasal ve somut örgüt yapısıdır.
Amaç ve hedefler, politika ve prosedürler, iş
tanımlamaları, finansal kaynaklar, yetki
yapısı, iletişim kanalları, ürünler ve
hizmetler…
İnformel örgüt resmi olmayan daha az görünür olan örgüttür.
İnançlar ve varsayımlar, algı ve
tutumlar, değerler, duygular (korku,
kızgınlık, güven, umut…), grup
normları ve informel liderler…
Sistem kuramı ve sistemlerin sınıflandırılması
Sistem kuramını ilk ortaya atan Ludwig von Bertalanffy.
Hoy ve Miskel bunu sistemleri üçe ayırmakta;
1. Rasyonel sistemler yaklaşımı 2. Doğal sistemler yaklaşımı
3. Açık sistemler yaklaşımı
Rasyonel sistemler yaklaşımı:
Örgütleri, belirli, örgütsel amaçların gerçekleştirilmesi amacıyla tasarlanmış formel araçlar olarak görür. Buna göre örgütlerin davranışı amaçlı disiplinli ve mantıklıdır.
Bu yaklaşım bilgi, verimlilik, etkililik,
optimizasyon, uygulama, rasyonalite,
yapı ve tasarım üzerine odaklanır.
Doğal sistemler yaklaşımı: Rasyonel sistemler yaklaşımına ters bir bakış açısına sahip. Kökleri insan ilişkileri yaklaşımına dayanır.
Örgütler belirli amaçları gerçekleştirmek üzere kasıtlı olarak kurulmuş yapısal düzenlemeler değil;
öncelikli olarak kendi özel koşulları içinde
uyum sağlama ve varlığını sürdürme
ihtiyaçlarını karşılamaya çalışan sosyal gruplar (neoklasik yaklaşım…) olarak görülür.
Açık sistemler yaklaşımı: Örgütlerin dış
faktörlerin etkisinden soyutlanmış olduğu
düşüncesine tepki olarak gelişmiştir. Çevreden
kaynaklı rekabet, kaynaklar ve politik baskılar
örgütün içsel süreçlerini etkiler.
12
Sosyal Sistem Kavramı
Sistem, aralarında anlamlı ilişkiler bulunan parçalar bütünüdür.
Sosyal sistemler, insanlardan ve insanlar arası etkileşimlerden oluşur. İnsanların oluşturduğu hastane, fabrika, okul gibi örgütler birer sosyal sistemdir.
13
Sosyal sistemin özellikleri şunlardır:
Sosyal sistemler birbirine bağlı, bütüne katkıda bulunan ve bütünden yararlanan parçalardan ve etkinliklerden oluşur.
Sosyal sistemler insanlardan ve rollerden meydana gelir.
Sosyal sistemler yapılandırılmıştır.
Sosyal sistemler kural koyucudur.
Sosyal sistemlerin yaptırımı vardır.
Sosyal sistemler aynı zamanda açık sistemlerdir.
Sosyal sistemler görecelidir.
–
Sosyal sistem ile doğal (dış) çevre birbirinden ayrıdır. Sosyal sistem çevresiyle olan sınırını korur ancak çevresine de “uyum” sağlar.
–Sosyal sistemin parçaları da birbirleriyle uyum
içindedir, bu parçalardan biri diğerleriyle
belirgin bir şekilde çatışırsa, diğer parçalar
buna uyum sağlarlar.
Sosyal sistemin temel özellikleri
–Sosyal sistem, bir araya geldiklerinde bir bütün meydana getiren, birbirine bağımlı ve birbiriyle ilişkili “parçalardan” (sosyal yapı, kurum, rol gibi) oluşur.
–Sosyal sistemin tüm parçaları, bir düzen içinde bütünün sorunsuz bir şekilde işlemesi için çeşitli “işlevleri” yerine getirirler.
–Sosyal sistem “durağan” bir durumda
olabileceği gibi, bir değişim sürecinin içinde,
yani “dinamik” bir durumda da olabilir.
–Sosyal sistemin amacı “denge” durumuna ulaşmak ve dengesini korumaktır. Denge durumundaki toplum, çatışmanın olmadığı, herkesin kendi rollerinden ne beklendiğini bildiği ve bu beklentilerin sürekli olarak karşılandığı bir toplumdur. Toplumun parçaları bu dengeyi korumak, toplumun denge halindeki doğal işleyişini sürdürmek amacıyla işlev görürler. Ancak sistemin bütün parçaları her zaman mükemmel bir şekilde birleşmez, zaman zaman bütünleşmedeki sorunlar nedeniyle
“gerilimler ve toplumsal sapma” meydana gelir.
–Sistemin sınırları: Örgütlerin dikey, yatay, dışsal veya coğrafik açıdan kendilerini sınırlayan bir anlamda örgütün duvarları ya da kültürel duvarları bulunur. Bütün bu sınırlar örgütün değişen koşullara ve çevreye uyumunu zorlaştırır.
–Homeostasis: Bir grup düzenleyicinin sistemin bileşenleri arasında kararlı bir durumu sürdürmek için eylemde bulunma sürecidir. Soğuk ortamda vücuttaki denge mekanizmalarının harekete geçmesi gibi…
–Denge: Bir sistemde hiçbir parçanın durumunu veya diğer parçalarla olan ilişkisini değiştirmeyecek şekilde sistemin sosyal ve biyolojik parçalarının birbiriyle ilişkiyi sürdürmesi durumunda denge oluşur.
Sosyal Sistemin Özellikleri
–Entropi: Tüm sistemler güç kaybeder. Entropi, sistemlerin zamanla yaşadıkları enerji kaybı dolayısıyla ya sona ya da yok olmaya gitme eğilimidir.
Açık sistemler çevrelerinden enerji alarak entropiyi engellemeye çalışır. Bazı sistemler entropiye kapılmamak adına daha fazla yedekleme ya da enerji depolayarak hazırlık yaparlar. Bu tedbirler negatif entropidir.
–Sinerji: Sinerji, bütünün parçaların toplamından çok daha fazlasını ifade ettiğini anlatır. Bir sistemin başka bir sistemle birleştiğinde, etkinin ikisinin etki gücünün toplamından daha fazla olması. 2+2 = 5 gibi… Bir elin nesi var, iki elin sesi var!
–Eş sonluluk: Açık sistemlerde aynı sonuca farklı başlangıç noktaları ya da değişik yollar izleyerek ulaşmanın mümkündür (Hoy ve Miskel, 2010). Bir amaca ulaşmak için tek ve ideal bir yol yoktur.
Örneğin okullarda öğrenci başarısını artırmanın pek çok yolu vardır.
20
Okullar, toplumdan çeşitli girdileri alan,
girdinin niteliğine uygun olarak belirli bir
süre işleyen (eğiten), çıktı (nitelikli insan)
olarak yine toplumsal çevrenin hizmetine
sunan, ürününün niteliğini artırmak için
programlarını ve süreçlerini denetleyen,
gerektiğinde değişiklik yapmak için geri
bildirim almaya çalışan açık sistemlerdir.
Sosyal Sistem Olarak Okullar
–Girdi: Açık bir sistemin, materyal, insan kaynağı, finansal kaynaklar ve bilgi olmak üzere 4 temel girdisi bulunur. Sosyal bir sistem olarak okulun girdileri, çevresel sınırlamalar, insan ve sermaye kaynakları, görev ve eğitim politikaları, materyal ve yöntemler ile ekipmanlar şeklinde özetlenebilir.
–Süreç: Sistemin süreçleri ürün ya da hizmetlerin gerçekleştirilmesi için gerçekleştirilen etkinlik ve işlevlerin tümüdür. Süreç içerisinde okulun yapısı, kültürü, bireyler, örgütsel sosyalleşme, politikalar, teknoloji, öğretme ve öğrenme süreçleri başat rol oynarlar.
- Süreç
•Birey: Örgütün en değerli varlığı insan kaynağıdır.
Örgütlerde insan kaynağına yapılan vurgu giderek atmaktadır. Sosyal sistemin dengeli bir şekilde varlığını sürdürebilmesi bireyin ve örgütün amaçlarının uyum içerisinde karşılanabilmesine bağlıdır. Bu noktada bireysel ve örgütsel değerlerin uyumu ön plandadır.
•Yapı: Örgütsel amaçların gerçekleştirilmesi için gerekli olan işlerin farklı görevlere ayrılması ve bunların arasında koordinasyonun sağlanması örgüt yapısının amacıdır. Bu durumda örgütte farklı statü ve pozisyonlar arasındaki ilişki örüntülerine yapı denir.
•Teknoloji: Örgütte ürün ya da hizmetlerin tasarım, üretim ve dağıtım süreçlerinde kullanılan bilgi, beceri, araç, makine, bilgisayar ve donanımların bütünü teknoloji kapsamında ele alınabilir.
–Çevre: Sosyal bir sistem olarak okullar çevrelerinden bazı girdiler alır, bunları eğitim hizmetine dönüştürür ve tekrar çevreye sunar. Çevrenin beklentilerindeki değişimler okulun yapı ve işleyişini de etkiler. Sosyal bir sistem olarak okulların en önemli özelliklerinden biri çevrenin değişen şartlarına uyum gösterme becerileridir.
–Çıktı: Bir sistemin dönüşüm sürecinden geçen girdiler çıktı olarak yeniden çevreye sunulur. Okul açısından performans sonuçları amaçların ne derece etkili gerçekleştiğinin göstergesidir. Okulun bireysel ve toplumsal çıktıları çok yönlü karmaşık ve toplum üzerindeki etkileri ve ortaya çıkması da uzun vadelidir.
Okul
sosyal bir etkileşim sistemi olarak organik bir bağ içinde etkileşimde bulunan kişilik ve özelliklerin oluşturduğuörgütlü bir bütündür.
Sosyal bir sistem olarak okul;
Parçaların karşılıklı bağlılığı
Açıkça tanımlanmış bir insan topluluğu ya da okul toplumu
Çevreden ayrılan bir yapı
Karmaşık bir sosyal ilişkiler ağı
Kendine özgü kültüre sahip olma
Okul, açık bir toplumsal sistem
olarak çevresinden ve bir alt
okuldan girdiler alır, bunları
işleyerek çevreye ve üst okullara
verir
Sosyal bir sistem olarak okulun işlevleri
Okulun toplumsal bağlamda 3 farklı işlevi:
1. Öğrencileri dış çevrenin zorluklarından korumaktır. Okula yaşam dış çevreden daha kolay olmalıdır.
2. Dış çevrenin istenmeyen unsurlarını okul içerisine sokmayarak öğrenci davranışlarını temizlemektir.
3. Dengelemedir. Okula gelen her öğrenci farklı yaşam şartlarına sahiptir. Okulda herkes bir araya gelir ve öğrenciler birbirlerinden etkilenirler…
–Coleman (1987): Tarihsel süreçte okula ve eğitim-öğretim sürecine 2 farklı yönelim vardır:
•Öğrencilerin doğumlu birlikte ailelerinden kaynaklı olumsuzlardan kurtararak, onların sınırlılıklarını ortadan kaldırıp onlara yeni ufuklar açmak… Düşük sosyoekonomik düzeyden kurtarmak.
•Okulun toplumun aynası olmasıdır… Okul, ailenin istek ve beklentilerini karşılamak üzere toplum tarafından yetkilendirilen ve korunan bir yapıdır.
Sosyal bir sistem olarak okulun işlevleri
–Farklı kültürel değerlere ve beklentilere sahip toplumsal katmanlar, okulda yer bulmaya çalışmakta, eğitim sürecinde söz sahibi olmayı istemekte ve kararlara katılmayı arzulamaktadır. Çünkü okul, güçlü bir sosyal sistem olarak toplumu etkileme gücüne sahiptir.
Sosyal bir sistem olarak okulun işlevleri
•Açık ve Sağlıklı Okul sistemi
–Açık ve sağlıklı bir okul için örgütler amaçlarını gerçekleştirmeli, yaşamlarını sürdürmeli ve geliştirmelidirler. Bunun içinde aşağıdaki 4 şart sağlanmalıdır (Hoy, Tarter, Kottkamp,1991):
1. Yeterli kaynak sağlama ve çevreyle uyum içinde yaşama
2. Amaçlarını belirleme ve gerçekleştirme 3. İçsel bütünlüğü koruma
4. Kendine özgü bir değer sistemi oluşturma ve sürdürme
•Gevşek yapılı sistemler olarak okul
–Weick 1976’da okulları gevşek yapılı örgütler olarak tanımlamıştır. Her ne kadar okullarda bürokratik örgüt yapıları bulunsa da bütün eğitim-öğretim sürecindeki eylemleri katı kurallara bağlamak zordur. Çünkü:
–Öğretmenlik mesleği, uzmanlığın öne çıktığı, merkezi düzeydeki temel ilke ve hedeflerin başarılmasında kişisel inisiyatif ve uygulamalara da güven duyulması gereken bir meslektir.
–Akademik etkinliklerin, öğretmenlerin kendilerine özgü stil ve yaklaşım geliştirmeleri, farklı öğretim yöntem ve teknikleri kullanmaları, okul yöneticileri tarafından denetlenmeleri ve gözlemlenmelerinin zor olması, tüm bunlar dolayıyla öğretmen performanslarının etkili bir şekilde değerlendirilmesinin güç olmasından dolayı gevşek yapılı olmalarıdır.
32
Sosyal Sistem Olarak Sınıf
Antropolojik boyut
Kurumun Özellikleri Gelenekler Değerler
Sınıfın kültürüne vurgu yapar. Her okulun ve sınıfın kültürü birbirinden farklıdır. (Örn: Genel Lise &
Askeri Lise)
33
Kurum Boyutu
Sınıf Rol Beklentiler
Amaçları gerçekleştirmek için belirlenmiş roller ve rol beklentilerinden oluşur.
İklim Boyutu
Öğrenci Grupları İklim Niyetler
Sosyal sistemin üyelerinin etkileşimde bulunduğu ortamın bireyler tarafından nasıl algılandığıyla ilgilidir.
34
Kişilik Boyutu
Öğrenci Kişilik İhtiyaçlar Bireyin kişilik ve ihtiyaçlarından oluşur.
Biyolojik Boyut
Organizma Yapı Potansiyel Öğrencilerin bireysel farklılıklarına vurgu yapar.
E
KOLOJİCanlıların birbirleri ve çevreleriyle ilişkilerini inceleyen bilim dalıdır.
Sınıfa ekolojik bakış açısı, öğrenciyi merkeze alan, onu etkileyen ve ondan etkilenen bütün sistemleri inceleyen kapsayıcı bir yaklaşımdır.
Sınıfa Ekolojik Bir Yaklaşım
Ekolojik bakış açısı öğrenciyi merkeze alan ve onu etkileyen bütün değişkenleri içerir.
TARİH
GELİŞME
ZAMAN
DEĞİŞME
SOSYAL DEĞERLER
MEDYA
YÖNETİM
AKRAN GRUBU SOSYAL İNANÇLAR
SOSYAL İLİŞKİLER
AİLE
OKUL ÖĞRENCİ
SINIF İKLİMİ
ÖĞRETMEN
SINIF ARKADAŞLARI
SINIF ARKADAŞLARI
K
ÜLTÜRBirey açısından kültür, bireyin düşünme, hissetme ve inanma biçimidir.
Toplumsal açıdan kültür, bir toplumun ürettiği maddi ve manevi değerlerin bütünüdür.
Kültür, bir problem çözme biçimidir.
38
Sınıf Kültürü
Kültür
Birey açısından bireyin düşünme, hissetme ve inanma biçimidir.
Toplumsal açıdan kültür, bir toplumun ürettiği maddi ve manevi değerlerin bütünüdür.
Davranışları düzenleyen normatif bir sistemdir.
Bir problem çözme biçimidir.
İnsanın oluşturduğu her şeydir.
39
Sınıf kültürü, sınıfta öğrencilerin ve öğretmenin algılarını, tutumlarını ve davranışlarını etkileyen, o sınıfa özgü değerler, gelenekler, semboller, beklentiler gibi öğelerin bütünüdür.
40
Sınıf İklimi
Sınıf iklimi, sınıf ortamındaki öğrencilerin kendi
aralarındaki ve öğretmenle öğrenciler arasındaki
etkileşim örüntüsünü algılamasıyla işlerlik kazanan,
göreceli olarak süreklilik gösteren, sınıfın bir
niteliğidir.
Soru
Olumlu sınıf iklimi başlatabilmek ve sürdürebilmek için gerekli yollar nelerdir?
Liste yapın ve arkadaşlarınızla tartışın.
Sınıf kültürü nasıl sağlanabilir?
42
Sınıfın Kültür ve İklimini Etkileyen Değişkenler
Öğretmen
Öğrenci
Arkadaş Grupları
Okul Müdürü
Aile
Teknoloji
Öğretmen Özellikleri
Çalışkan, özenli ve düzenli olması
Sabırlı olmak
Kendine ve öğrencilerine güvenme
Eğitsel amaçlara ulaşmayı sağlayacak, verimliliğe katkıda bulanacak bir sınıf iklimi oluşturmak.
Öğrenci
Sosyal
Ekonomik
Psikolojik farklılıklar
Copywright PegemaYayıncılık 44
Arkadaş Grupları
Sınıf arkadaşları, öğrencinin etkileşim içinde bulunduğu öğrencilerdir.
Olumlu
işlevleri, olumsuz
işlevlerinden çok daha fazladır.
Okul Müdürü
Öğretmenler için
kolaylaştırıcı,destekleyici ve yardım edici bir ortam oluşturmalıdır.
Öğrencinin kişiliğine saygı duymalı, öğrenciyle iletişim kurmalı ve
öğrencileri
desteklemelidir.
Copywright PegemaYayıncılık 45
Aile
Bir öğrenci, ailesinin kültürünü, değerlerini, problemlerini kendi sınıfına taşır.
Aile, çocuğun yanında öğretmeni
eleştirmemeli,
öğretmene olan
güvenini sarsmamalıdır.
Teknoloji
Teknolojik gelişmeler, sınıf ortamında görsel, işitsel
açıdan bir zenginlik sağlamakla birlikte,
çocukların okul dışında da zamanlarının önemli bir
kısmını bilgisayar karşısında geçirmeleri, onların sosyal etkileşimini ve iletişimini zayıflatmakta,
yaratıcılıklarını
geliştirmelerini engellemektedir.
46
Olumlu İklimin Sonuçları
Demokratik Bir Sınıf Ortamı
Öğrenci Merkezli Öğrenme
Yaratıcı ve Eleştirel Düşünme
Sorumluluk
Özgüven
Bağlılık
Bireyin Çok Yönlü Gelişimi
47
Demokratik Sınıf Ortamının Özellikleri
Öğrenci merkezli eğitim
Öğrenciler arasında saygı ve paylaşma
Öğrenme konusunda birbirine yardımcı olma
Birlikte öğrenme ve sınıf etkinliklerine katılım
Çoğunluğun aldığı kararlara saygı
Kendi davranışlarını kontrol etmeyi öğrenme
Sınıfta olmaktan memnun ve mutlu olma
Arkadaşlarını sevme
48
Öğrenci Merkezli Öğrenme
Sınıfın yönetiminde, öğretim programlarının seçiminde, hazırlanmasında ve uygulanmasında, öğrencilerin ilgi ve yeteneklerini dikkate alan, bireylerin biricikliğini kabul eden bir yaklaşımdır.
49
Yaratıcı ve Eleştirel Düşünme
Eleştirel düşünme;
▪
olguları analiz etme
▪
düşünce üretme
▪
üretilen düşünceleri örgütleme
▪
savunma
▪
düşünceler arasında karşılaştırmalar yapma
▪
çıkarımlarda bulunma
▪
tartışmaları değerlendirme ve problem çözme
yeteneklerini içerir.
50
Sorumluluk
Sorumluluk, insan yaşamına değer vermek, insanlara yararlı olmak, başkalarına ve kendi öz varlığına saygılı olmak, başarı ve mutluluğa ulaşmaya çaba göstermektir. Sınıf ikliminde sorumluluk duygusu demokratik yöntemlerle kazandırılabilir.
(örnek olay2)
Sorumluluk sisteminiz sizi ve öğrencilerinizi öğrenmeyi ve içinde bulundukları öğrenme sürecini sorgulamaya götürmelidir. Eğer öğrencilerinizin yazılı ödevlerini her gün kontrol ediyor ama u ödevleri yapmakla öğrencilerin ne kazandığını eleştirel bir gözle sorgulamıyorsanız, akademik çalışma yapmanın amacı kaybolmuş olabilir.
Öğretim yılı boyunca öğrencilerinize sınıf içinde ya da evlerinde tamamlamalarını beklediğiniz ödevler vereceksiniz. Konuya bağlı olarak, ödevler; keşif, özgün düşünce, pratik ve uygulama ya da içeriğin tekrarına olanak sağlar. Bu tür deneyimler öğrencilerin öğrenmesi için çok önemlidir.
Bu nedenle, sorumluluk sisteminiz öğrencilerinizi bağımsız ve güdülenmiş öğrenciler olmaya teşvik etmelidir.
Öğrenciler çalışmalarını ve öğrenmelerini umursamaz ya da bunlardan sorumlu tutulmazlarsa birçok sorun ortaya çıkabilir.
Özgüven
Özgüven, bireyin düşünce ve davranışlarını kendi iradesiyle ortaya koyması ve yaşama dair bağımsız kararlar alabilmesidir.
Çocuğun;
▪ Akademik başarısını
▪ Girişimciliğini
▪ Değer gelişimini etkiler.
Özgüveni gelişmiş bireyler, kendi ihtiyaçlarını açıkça ortaya koyan, başkalarının haklarına saygılı, sabit fikirli olmayan bireylerdir.
Özgüveni gelişmiş bireyler övgüyü kabul edebilir, başkalarını övebilir, yapıcı eleştiriler alabilir ve başkalarını eleştirebilirler. Bütün bunları yaparken saldırgan bir tavır değil, güvenli bir tavır sergilerler.
Özgüveni yüksek olan birey, kendisiyle barışıktır, dolayısıyla iç huzura sahiptir, çevredeki kişilere ve olaylara yaklaşımı pozitiftir.
Yapıcı Özgüven
▪ Problem veya sorunun açık bir şekilde ifade edilmesi;
▪ Net bir vücut dili ;
▪ Problemin çözülmesi için uygun davranışta ısrar etme davranışlarını içerir.
Özgüven şunlar değildir:
▪ Düşmanlık, gerginlik ya da umursamazlık;
▪ Eleştiren ya da rica eden;
▪ Esnek olmayan davranışlar
Kendine güvenme becerisi:
Öğrencilerinize öğretimde ne kadar ciddi olduğunuzu ve herkesin hakkına saygı duyulan bir sınıf ortamını sürdürme konusundaki ısrarınızı göstermenize izin verir.
Kendine güvenen öğretmen, öğrencilerin ve öğretmenlerin birbirlerine destek sağlamasını sınırlayarak engellemez.
Kendine güvenen için aşağıda sıralanan yönlerin öğretmenler için özel bir önemi vardır.
1. Problemi ya da meseleyi belirlemek
2. Beden dili
3. İstenen davranışı elde etmek
Problemi ya da meseleyi belirlemek
Öğrencinin uygun olmayan davranışları genellikle dersin işlenişini zorlaştırır, etkinlikleri yavaşlatır, sınıfın düzenli işlemesini sağlayan rutinleri bozar ve diğer öğrencilerin çalışmasını engeller.
Uygunsuz davranış ısrarla devam ettiğinde, öğretmen öğrencisine kendi açısından sorunun ne olduğunu bildirmelidir.
Problemi belirlemek iki bölümden oluşur:
1. Davranışı tanımlama
2. Etkilerini belirtme
Örnek cümleler
Kütüphane köşesindeki konuşmalarınız diğer öğrencileri rahatsız ediyor.
Sizi görebilmem için elinizi kaldırmanız gerekiyor.
Sınıf içinde dolaşmanız arkadaşlarınızı rahatsız ediyor.
Diğer öğrencilere küfür etmek onları derinden etkileyebilir.
Davranışa ve davranışın etkilerine odaklanma, öğrencinin savunmaya geçme potansiyelini azaltır ve duruma tatmin edici bir çözüm bulma şansını artırır.
Beden Dili
Yapıcı özgüven üç alanda uygun vücut dili kullanımı gerektirir.
1. Göz teması
2. Tetikte duruş ve vücudunuzu öğrenciye yöneltmedir. Oturarak ya da ayakta durarak dik bir duruş sergilemek, yüzünüzün öğrenciye dönük olması sizin konuşmaya katılımınızı ve dikkatinizi gösterir.
3. Yüz ifadelerinizin söylediklerinizin içeriği ve tonu ile eşleşmelidir.
Bilmem anlamına gelen omuzları kaldırma hareketi
Göz kenarları kırışmıyorsa o gülüş sahtedir
Kaşları kaldırdıysa belli ki bir şeyden rahatsız
Parmak ile işaret ederek üstünlük gösterme hareketi
Ses tonunuzdaki değişiklik konuya duyduğunuz
ilgiyi gösteriyor
Eğer karşınızdaki sizin hareketlerinize benzer
hareketler yapıyorsa her şey yolunda demektir
Göz kontağı her türlü önemli
Güç ve başarma göstergesi
Kenetli bir çene, kasılmış bir boyun ve kalkan bir kaşla karşı karşıyaysanız ortada tatsız bir iş
vardır
Liderlik belirten otoriter hareketler
Titreyen bir bacak titreyen bir ruhu temsil eder
Kollarını bağlamak ise yerine göre bir savunma
göstergesidir
İstenen davranışı elde etmek
Özgüven, öğretmenin uygun davranıştaki ısrarından vazgeçmemesidir.
Öğrencilerin yanlış davranışları için pek çok sebep vardır ama hiçbir bahaneleri yoktur.
Diğerlerinin de probleme katkısı olmasına rağmen, öğrenci kendi davranışının sorumluluğunu kabul etmelidir.
73
Bağlılık
Bağlılık, birine karşı sevgi ve saygıyla yakınlık duyma ve göstermedir. Okul kültüründeki farklılıklardan ve öğretmenlerin örgütsel bağlılık derecelerinden etkilenir.
Bireyin Çok Yönlü Gelişimi
Bireyin bedensel, zihinsel, duygusal ve sosyal gelişimini ifade eder. Okullar, bireylerin sahip oldukları ilgileri, yetenekleri ortaya çıkarabildikleri ve geliştirebildikleri ölçüde bireyin çok yönlü gelişimine hizmet edebilir.
ETKİNLİK 3
Herkes kişisel imajlarının ya da geçmişinin olumsuz bazı yönlerinin farkındadır ve bunlara karşı hassastır. Boy, ağırlık, görünüş vb. endişe kaynağı olabilir.
Öğretmenlik halka açık bir meslektir. Öğretmenler öğrencileriyle kendileriyle ilgili bilgileri çok fazla paylaşırlar ve öğrenciler onları üzmek/kızdırmak için doğru düğmeyi bulduklarında öğretmenleri tepki gösterir.
Sizin için güvensizlik kaynağı olan bir özelliğinizi düşünün ve bir arkadaşınızla aşağıdaki yanıtları tartışın.
Hangi öğretmenlik alanı sizin için güvensizlik kaynağıdır? Bu güvensizliğin etkilerini aza indirmek için ne yapabilirsiniz ya da daha da iyisi bunu artıya nasıl dönüştürebilirsiniz?
Bir öğrenci sizi üzecek/kızdıracak bir şey yaptığında öğrenciyle olan iletişiminiz nasıl etkilenir?
Öğrenciler yaptıkları uygunsuz davranışları ile hangi güvensizliği belirtiyor olabilirler?