• Sonuç bulunamadı

HAK KAZANMADIĞI YILLIK ÜCRETLİ İZNİNİ KULLANAN İŞÇİ İŞYERİNDEN AYRILIRSA İŞVEREN İŞÇİDEN İZİN ÜCRETİ TALEP EDİLEBİLİR Mİ?

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "HAK KAZANMADIĞI YILLIK ÜCRETLİ İZNİNİ KULLANAN İŞÇİ İŞYERİNDEN AYRILIRSA İŞVEREN İŞÇİDEN İZİN ÜCRETİ TALEP EDİLEBİLİR Mİ?"

Copied!
10
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Ocak-Şubat 2011

HAK KAZANMADIĞI YILLIK ÜCRETLİ İZNİNİ KULLANAN İŞÇİ İŞYERİNDEN AYRILIRSA İŞVEREN

İŞÇİDEN İZİN ÜCRETİ TALEP EDİLEBİLİR Mİ?

Erol GÜNER*

I.GİRİŞ:

Anayasanın 50. Maddesinin çalışanlara tanıdığı dinlenme hakkının bir kısmını yıllık ücretli izin hakkı oluşturmaktadır. Yıllık ücretli izin, işçile- rin yılın belirli bir döneminde dinlenerek güç kazanmaları açısından bü- yük önem taşımaktadır. İşçilerin tek gelir kaynaklarının ücret geliri olup, dinlenme amacının gerçekleşmesi için işçinin ücret kaybına uğramama- sı gerekmektedir. Bu sebeple, yıllık ücretli izin hakkının temelinde, işçi ücretinin ödenmesine devam edilerek işçinin dinlenmesinin sağlanması bulunmaktadır. İşçinin, yıllık ücretli izin hakkından vazgeçmesi mümkün değildir (4857 sayılı İş Yasası 53-II. Md. ).

Makalemizde yıllık ücretli izin ile ilgili yasal çerçeve içinde bilgi ve- rildikten sonra makalemizin başlığını oluşturan konuyu irdelemeye çalışa- cağız.

II. YASAL DÜZENLEME:

Yıllık ücretli izin ile ilgili yasal düzenlemeler 4857 sayılı İş Yasası’ nın 53 – 61. maddeleri ile 60. maddeye istinaden çıkarılan Yıllık Ücretli İzin Yönetmeliğinde düzenlenmiştir. Söz konusu yasa ve yönetmelik hükümle- ri bağlamında yıllık ücretli izin ile ilgili bilgi vermeye çalışacağız.

a- Yıllık Ücretli İzne Hak Kazanma; İşçinin, yıllık ücretli izin hak- kından yararlanabilmesi için işyerinde deneme süresi de içinde olmak üze- re ilk çalışmaya başladığı günden itibaren en az bir yıl çalışmış olması gereklidir (4857/53-I. Md. ). “Yıllık ücretli izne hak kazanma ve izni kullanma dönemi “ başlıklı 54. maddesine göre;

“ MADDE 54. - Yıllık ücretli izine hak kazanmak için gerekli sürenin hesabında işçilerin, aynı işverenin bir veya çeşitli işyerlerinde çalıştıkları

* Baş İş Müfettişi

(2)

Ocak-Şubat 2011

süreler birleştirilerek göz önüne alınır. Şu kadar ki, bir işverenin bu Kanun kapsamına giren işyerinde çalışmakta olan işçilerin aynı işverenin işyerle- rinde bu Kanun kapsamına girmeksizin geçirmiş bulundukları süreler de hesaba katılır.

Bir yıllık süre içinde 55 inci maddede sayılan haller dışındaki sebep- lerle işçinin devamının kesilmesi halinde bu boşlukları karşılayacak kadar hizmet süresi eklenir ve bu suretle işçinin izin hakkını elde etmesi için ge- reken bir yıllık hizmet süresinin bitiş tarihi gelecek hizmet yılına aktarılır.

İşçinin gelecek izin hakları için geçmesi gereken bir yıllık hizmet sü- resi, bir önceki izin hakkının doğduğu günden başlayarak gelecek hizmet yılına doğru ve yukarıdaki fıkra ve 55 inci madde hükümleri gereğince hesaplanır.

İşçi yukarıdaki fıkralar ve 55 inci madde hükümlerine göre hesapla- nacak her hizmet yılına karşılık, yıllık iznini gelecek hizmet yılı içinde kullanır.

Aynı bakanlığa bağlı işyerleri ile aynı bakanlığa bağlı tüzel kişilerin işyerlerinde geçen süreler ve kamu iktisadi teşebbüsleri yahut özel kanuna veya özel kanunla verilmiş yetkiye dayanılarak kurulan banka ve kuruluş- lar veya bunlara bağlı işyerlerinde geçen süreler, işçinin yıllık ücretli izin hakkının hesaplanmasında göz önünde bulundurulur. “

İşverenin İş Yasası kapsamına giren işyerlerinde çalışmakta olan işçi- lerin, aynı işverenin işyerlerinde İş Yasası kapsamına girmeksizin geçirmiş oldukları süreler de hesaba katılacaktır (4857/54-I. Md. ). Ayrıca, bir iş- yeri İş Yasası’ nın kapsamı içinde yer alırken İş Yasasının uygulama alanı dışına çıktığında, önceden kazanılmış olan yıllık ücretli izin hakkı ortadan kalkmayacak, işçi yıllık izin hakkını kullanmışsa, izin ücreti geri istenme- yecektir.

Yıllık ücretli izne hak kazanmak için İş Yasası’ nın aradığı bir hizmet yılıdır. Bununla birlikte, İş Yasası’ nın 55. Maddesinde düzenlenen süreler bir yılın hesaplanmasında çalışılmış gibi dikkate alınacaktır.

Bir yıllık süre içinde İş Yasasının 55. Maddesindeki haller dışında iş- çinin devamının kesilmesi halinde, devamsızlık süresi izine hak kazanmak için dolması gerekli bir yıllık süreye eklenir ve bu şekilde işçinin izne hak kazandığı tarih ortaya çıkar (4857/54-II. Md.).

(3)

Ocak-Şubat 2011 İş Yasasına göre, süreksiz işlerde çalışanlara yıllık ücretli izin hüküm- leri uygulanmaz (4857/10-II. Md.). Ayrıca, niteliklerinden ötürü bir yıldan az süren mevsim ve kampanya işyerinde çalışanlara da yıllık ücretli izne ilişkin hükümler uygulanmayacaktır (4857/53-III. Md. ).

Kısmi süreli ya da çağrı üzerine iş sözleşmesi ile çalışanlar, yıllık üc- retli izin hakkından tam süreli çalışanlar gibi yararlanacak ve farklı işleme tabi tutulmayacaklardır (Yıllık Ücreti İzin Yönetmeliği 13-I. Md. ).

b- Yıllık Ücretli İzin Süresi; İşçinin yıllık ücretli izin hakkı, işyerinde çalışma süresine yani kıdemine bağlı olarak değişiklik göstermektedir. İş Yasasının 53. maddesinde bu süreler açıkça düzenlenmiştir. “ Yıllık ücret- li izin hakkı ve izin süreleri “ başlıklı 53. maddesine göre;

“ MADDE 53. - İşyerinde işe başladığı günden itibaren, deneme süresi de içinde olmak üzere, en az bir yıl çalışmış olan işçilere yıllık ücretli izin verilir.

Yıllık ücretli izin hakkından vazgeçilemez.

Niteliklerinden ötürü bir yıldan az süren mevsimlik veya kampanya işlerinde çalışanlara bu Kanunun yıllık ücretli izinlere ilişkin hükümleri uygulanmaz.

İşçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi, hizmet süresi;

a. Bir yıldan beş yıla kadar (beş yıl dahil) olanlara ondört günden, b. Beş yıldan fazla onbeş yıldan az olanlara yirmi günden,

c. Onbeş yıl (dahil) ve daha fazla olanlara yirmialtı günden, Az olamaz.

Ancak onsekiz ve daha küçük yaştaki işçilerle elli ve daha yukarı yaştaki işçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi yirmi günden az olamaz.

Yıllık izin süreleri iş sözleşmeleri ve toplu iş sözleşmeleri ile artırıla- bilir.”

İş Yasasına göre, işçi her hizmet yılına karşılık yıllık iznini gelecek hizmet yılı içinde kullanacaktır (4857/54-IV. Md.). Yıllık ücretli izin sü- resine denk gelen ulusal bayram, hafta tatili ve genel tatil günleri yıllık ücretli izin süresinden sayılmaz. İşveren bu süreleri yıllık ücretli izin süre- sine eklemek zorundadır. İşveren tarafından işçiye bir yıl içinde verilmiş bulunan diğer ücretli ve ücretsiz izinler ile dinlenme ve hastalık izinleri yıllık ücretli izinden mahsup edilmeyecektir (4857/56-IV, V. Md. ).

(4)

Ocak-Şubat 2011

Yıllık ücretli izin süreleri işveren tarafından bölünemez. Yıllık ücretli iznin işveren tarafından sürekli bir şekilde verilmesi zorunludur. Yıllık üc- retli iznin amacı, işçinin dinlenmesidir. Bu sebeple, bu sürelerin bir bütün olarak kullanılması esastır. Ancak, Yasa bir konuda esneklik tanımış ve izin sürelerinin tarafların anlaşması ile bir parçası on günden az olmamak üzere ve en çok üçe bölünebileceğini düzenlemiştir.

İşçi, istediği ve iznini işyerinin kurulu bulunduğu yerden başka bir yer- de geçireceğini belgelemesi koşulu ile işveren dört güne kadar ücretsiz yol izni vermek zorundadır (4857/56-VI. Md.). Ancak dört günlük ücretsiz yol izninin işçinin hakkı olan izin süresinin tamamında dikkate alınması yerinde olacaktır. Aksi halde işçi iznini 3 parça halinde kullandığı zaman her izin dönemi için 4 günlük ücretsiz yol izni isteyebilecek ve toplam 12 günlük ücretsiz izin kullanacaktır ki, böyle bir düzenleme işyeri ve işve- renler için olumsuz sonuçlar doğuracak ve madde hükmünün ruhuna uy- gun düşmeyecektir.

İşçinin yıllık ücretli izin hakkından vazgeçmesi söz konusu değildir.

(4857/53-II. Md. ). Dolayısıyla, işçiye sadece yıllık ücretli izin süresine ait ücretin ödenmesi ve işçinin yıllık ücretli izin süresinde çalıştırılması söz konusu olmayacaktır.

c- Yıllık Ücretli İznin Kullanılması; Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından İş Yasasının 60. Maddesine dayanılarak “ Yıllık Üc- retli İzin Yönetmeliği “ çıkarılmıştır (R.G., T. 03.03.2004, S. 25391). Bu yönetmeliğe göre, işçi sayısı, yüzden fazla olan işyerlerinde işveren veya işveren vekilini temsilen bir, işçileri temsilen iki kişi olmak üzere toplam üç kişiden oluşan izin kurulu oluşturulacaktır (Yıllık Ücretli İzin Yönet- meliği 15-I. Md. ). İşçi sayısı yüzden az olan işyerlerinde, izin kurulunun görevleri, işveren ve işveren vekili veya bunların görevlendireceği bir kişi ile işçilerin kendi aralarında seçecekleri bir temsilci tarafından yerine ge- tirilecektir (Yıllık Ücretli İzin Yönetmeliği 18. Md.). Yıllık Ücretli İzin Yönetmeliği’ ne göre, işçi hak ettiği yıllık ücretli iznini, kullanmak istedi- ği zamandan en az bir ay önce işverene yazılı olarak bildirecektir (Yıllık Ücretli İzin Yönetmeliği 7-I. Md.). İzin kurulu veya işveren, işçinin iste- diği izin kullanma talebi ile bağlı değildir. İzin sırasını ve nöbetleşmesini göstermek amacıyla düzenlenecek çizelgede işçinin talebi ve iş durumu

(5)

Ocak-Şubat 2011 dikkate alınacaktır. Aynı tarihe denk gelen izin isteklerinde, işyerindeki kıdem ve bir önceki yıl iznini kullandığı tarih dikkate alınarak öncelikler belirlenecektir. Yol izni alanlar bu süreyi kullanmadan işe dönecek olurlar- sa, işveren bu işçileri anılan sürenin bitiminden önce işe başlatmayabilir (Yıllık Ücretli İzin Yönetmeliği 8. Md ).

İşveren veya işveren vekili Nisan ayı başı ile Ekim ayı sonu arasındaki süre içinde, işçilerin tümünü veya bir kısmını kapsayan toplu izin uygula- masına başvurabilir (Yıllık Ücretli İzin Yönetmeliği 11-I. Md ). İşyerinde bakım, onarım gibi işlerin yapılabilmesi için toplu izin uygulaması yoluna başvurulabilmektedir.

İşveren işyerinde çalışan işçilerin yıllık ücretli izinlerini gösterir izin kayıt belgesi tutmak zorundadır(Yıllık Ücretli İzin Yönet. 6. Son Md ).

Çocuk ve genç işçilere (15 yaşını tamamlamış, 18 yaşını bitirmemiş kişi) verilecek yıllık ücretli izin süresi 20 günden az olamaz. Çocuk ve Genç İşçilerin Çalıştırma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin 10.

maddesine göre; Yıllık ücretli iznin kesintisiz kullandırılması esastır. An- cak, yararına olduğu durumlarda çocuk ve genç işçinin isteği üzerine en fazla ikiye bölünerek kullandırılabilir. Okula veya eğitime devam eden ço- cuk ve genç işçilere yıllık ücretli izinlerin okulların tatil olduğu, kursa ve diğer eğitim programlarına devam edilmediği dönemlerde verilir.

d- Cezai Müeyyideler; 4857 sayılı İş Yasası’nın Yıllık Ücretli İzin Hü- kümlerine Aykırılık başlıklı 103. Maddesi yıllık ücretli izin düzenlemeleri ile ilgili idari para cezası yaptırımlarını hüküm altına almıştır. Bu madde hükmüne göre; Yıllık ücretli izni bu kanunun 56. Maddesine aykırı olarak bölen veya izin ücretini 57. Maddenin üç ve dördüncü fıkralarında belirti- len usule aykırı olarak ödeyen veya eksik ödeyen veya 59.maddedeki hak edilmiş izni kullanmadan iş sözleşmesinin sona ermesi halinde bu izne ait ücreti ödemeyen veya 60. Maddede belirtilen yönetmeliğin esas ve usulle- rine aykırı olarak izin kullandırmayan veya eksik kullandıran işveren veya işveren vekiline bu durumda olan her işçi için 01.01.2010 tarihi itibariyle 204 YTL. idari para cezası verilecektir.

e- İzin Sürelerinin Tespitinde Hakkazanılan Tarih İle Kullanılan Tarihin Önemi; Yukarıda belirtilen yasa ve yönetmelik hükümleri göz önünde bulundurulduğunda; yıllık ücretli izin sürelerinin tespitinde hak-

(6)

Ocak-Şubat 2011

kazanılan ve kullanılan tarihin önemi, işçilerin kıdemine ve belli yaşlarına göre kullandırılacak yıllık ücretli izinlerde önemli olmaktadır. 4857 sayılı İş Yasası’ nın 53. maddesine göre; Yıllık ücretli izin süresi, hizmet süresi; a- Bir yıldan beş yıla kadar (beş yıl dahil) olanlara 14 günden, b- Beş yıldan fazla ve on beş yıldan az olanlara 20 günden, c- On beş yıl (On beş yıl dahil) ve daha fazla olanlara 26 günden az olamayacaktır. Kanun, koruyucu yapısı içinde bir istisna getirmiştir. Buna göre, on sekiz ve daha küçük yaştaki işçilerle elli ve daha yukarı yaştaki işçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi yirmi günden az olmayacaktır (4857/53-V. Md. ). Kanun- daki bu süreler asgari olup, toplu iş sözleşmeleri veya iş sözleşmeleri ile artırılabilir (4857/53-Son Md.).

Uygulamada işveren, işveren yetkilileri ve işçiler şu soru ile karşımıza çıkmaktadırlar.

Soru: İşçinin izin kullandırılan tarihteki kıdemine ve yaşına göre mi, yoksa hakkazandığı tarihteki kıdemine ve yaşına göre mi izin süresini be- lirleyip kullandıracağız ?

Cevap: 4857 sayılı İş Yasası’ nın 53. maddesi ile bir yıllık süre içinde İş Yasasının 55. Maddesindeki haller dışında işçinin devamının kesilmesi halinde, devamsızlık süresi izine hak kazanmak için dolması gerekli bir yıllık süreye eklenir ve bu şekilde işçinin izne hak kazandığı tarih ortaya çıkar yönündeki 54. maddesi hükümleri dikkate alındığında; hakkazandığı tarihteki kıdemine ve yaşına göre yıllık izin süresinin belirlenmesi gerek- tiği sonucuna ulaşılmaktadır. İş Yasasının, işçi her hizmet yılına karşılık yıllık iznini gelecek hizmet yılı içinde kullanacaktır yönündeki hüküm de bu durumu desteklemektedir(4857/54-IV. Md.).

10 yıl çalışan ve hiç izin kullanmayan bir işçiye yıllık ücretli izin sü- resine ilişkin ücretinin belirlenmesinde 5 yıla kadar 14, 5-10 yıl arasındaki süre için ise her yıl için 20 gün dikkate alınması gerekmektedir.

6 yıl hiç izin kullanmayan işçiye izin kullandırılması durumunda, 6 yılın izni her yıl için 20 gün değil, 1 -5 yıl için her yıl 14 gün, 6. yıl izni ise 20 gün olarak kullandırılıp ücreti ödenecektir.

On sekiz ve daha küçük yaştaki işçilerle elli ve daha yukarı yaştaki işçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi 20 günden az olamayacaktır. İşçi yıllık ücretli izne hakkazandığı tarihteki yaşı belirtilen bu yaş sınırları için-

(7)

Ocak-Şubat 2011 de ise yıllık ücretli izin süresi de 20 günden az olamayacaktır. Örneğin, 17 yaşında yıllık ücretli izne hakkazanan bir işçiye izni 19 yaşında kullan- dırılıyor ise izne hakkazandığı tarihte 17 yaşında olması nedeni ile yıllık ücretli izin süresi 20 günden az olamayacaktır. Diğer bir örneğe göre ise, işçi 49 yaşında yıllık ücretli izne hakkazanmasına rağmen iznini 51 ya- şında kullanıyor ise yıllık ücretli izin süresi 20 gün değil, kıdemine göre belirlenecek süre kadar olacaktır.

Bu tespit ve değerlendirmeler bağlamında; yıllık ücretli iznin kullan- dırılmasında kullanıldığı tarihe göre değil, hak kazandığı tarihe göre izin hakkının ve sürelerinin belirlenmesi düşünülmektedir.

Yıllık ücretli izinlerin kullandırılmaması ve işçiye izin ücretinin öden- mesi durumunda yapılan hesaplama ( ki bu hesaplama idari ve yargı karar- larınca da kabul edilmektedir. ) konuya açıklık getirmektedir. 4857 sayılı İş Yasası’ nın 59. maddesinde açıkça belirtildiği üzere, işçi hiç izin kullanma- dan işyerinden ayrılması durumunda kıdemine göre belirlenen toplam izin süreleri ile son günlük ücreti çarpılarak tahakkuk ve tediye edilmektedir.

III. HAK KAZANMADIĞI YILLIK ÜCRETLİ İZNİNİ KULLANAN İŞÇİ İŞYERİNDEN AYRILIRSA İŞVEREN İŞÇİDEN İZİN ÜCRETİ TALEP EDİLEBİLİR Mİ?

İşçinin, yıllık ücretli izin hakkından yararlanabilmesi için işyerinde de- neme süresi de içinde olmak üzere ilk çalışmaya başladığı günden itibaren en az bir yıl çalışmış olması gereklidir (4857/53-I. Md. ).

4857 sayılı İş Yasası’ nın 54. maddesine göre; İşçinin gelecek izin hak- ları için geçmesi gereken bir yıllık hizmet süresi, bir önceki izin hakkının doğduğu günden başlayarak gelecek hizmet yılına doğru ve 54 ve 55 inci madde hükümleri gereğince hesaplanmaktadır.

İşçi 54 ve 55. maddesindeki hükümlere göre hesaplanacak her hizmet yılına karşılık, yıllık iznini, gelecek hizmet yılı içinde kullanacaktır.

İşçiye yıllık ücretli izni işveren tarafından kendi insiyatifi veya işçinin talebi ve kendisinin de onayı ile izne hak kazanmadan önce kullandırılma- sında yasal bir engel bulunmamaktadır. Böyle bir durumda sadece, işçinin gelecek izin hakkı kullandığı tarihe göre değil, izin hakkının doğduğu tari- he göre hesaplanacaktır.

(8)

Ocak-Şubat 2011

Yıllık ücretli izne hak kazanmadan izni kullandırılan işçi izne hak ka- zanma tarihinden önce işyerinden ayrılması durumunda, işveren kendi in- siyatifi veya işçinin talebi ve kendisinin onayı ile işçiye kullandırdığı ve ücretini ödediği izin ile ilgili olarak işçiden herhangi bir talepte bulunabi- lecek midir? Bu soruya vereceğimiz cevap belirteceğimiz durumlara göre iki şekilde olabilecektir. Birinci cevap; işveren işçiye hak kazanmadığı izni kullandırırken işçiden imzasını taşıyan bir dilekçe alması ve hak kazan- madan kullandırılan izin için ödenen ücretin, izne hak kazanma tarihinden önce işyerinden ayrılması halinde ödeneceği taahhüdünün alınması halin- de izin ücretinin talep edilebileceği şeklinde olacaktır. İkinci cevap ise;

işverenin yukarıda belirtildiği şekilde bir dilekçe ve taahhüt alınmaması durumunda işçiden herhangi bir talepte bulunamayacağı, hak kazanılma- dan kullandırılan iznin 4857 sayılı İş Yasası’ nın 55. maddesinde belirtilen

“ işveren tarafından verilen diğer izinler “ kapsamında değerlendirileceği şeklinde olacaktır.

Birinci cevapta belirttiğimiz ve işçiden alınacak taahhütname kanuna aykırı bir düzenleme değildir. Ayrıca, 4857 sayılı İş Yasası’ nın 45. mad- desinin “ Saklı haklar “ başlığında düzenlenen hükümlerine de muhalefet edildiği düşünülmemektedir.

“ MADDE 45. - Toplu iş sözleşmesi veya iş sözleşmelerine hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatillerde işçilere tanınan haklara, ücretli izinlere ve yüzde usulü ile çalışan işçilerin bu Kanunla tanınan haklarına aykırı hükümler konulamaz.

Bu hususlarda işçilere daha elverişli hak ve menfaatler sağlayan ka- nun, toplu iş sözleşmesi, iş sözleşmesi veya gelenekten doğan kazanılmış haklar saklıdır. “

Yıllık ücretli izne hak kazanmadan iznin kullandırılması yasa ile tanı- nan bir hak değildir. Yasa da belirtilen bir hak, işçilere daha elverişli olacak şekilde değiştirilebilir veya yasaya aykırı olmayan yeni bir hak yaratılabi- lir. Makale konumuzda, yasada yer almayan bir hak tarafların ortak iradesi ile sağlanmakta ve ancak bu hak belirli şartlara bağlanmaktadır. Bu şartlar içinde işçinin henüz hak kazanmadığı yıllık izni kullandırılmakta ve ücreti ödenmekte, hak kazanma tarihinden önce işçinin ayrılması durumunda ise ödenen izin ücretinin isteneceği taahhüde bağlanmaktadır.

(9)

Ocak-Şubat 2011 IV. SONUÇ:

Yıllık ücretli izin Anayasa ve yasalarımız ile çalışanlara tanınmış önemli bir haktır. Bu hak konusunda yasal düzenlemeler bağlamında bilgi vermeye ve önemli gördüğümüz bir konuya da dikkat çekmeye çalıştık.

İşverenler ve çalışanlar bu yasal düzenlemeler doğrultusunda yıllık izinlerini kullanmalıdırlar. Yıllık ücretli iznin kullandırılması ile ilgili ola- rak her iki tarafa belli hak ve yükümlülükler tanınmıştır. İşverenlere tanı- nan yükümlülük çalışanlarına yıllık ücretli izinleri yasada belirtilen süreler çerçevesinde kullandırarak kayıt altına almak, çalışanlara tanınan yüküm- lülük ise kullandığı yıllık izin süresi içinde başka bir işte ücretli veya üc- retsiz çalışmamak, izin hakkından feragat etmemek, izni dinlenme amacı doğrultusunda kullanmaktır. İşverenlerimizce, yıllık ücretli izin ile ilgili usul ve esaslara uyulmaması halinde istenecek idari para cezasının bu du- rumdaki işçi başına bir ceza olması nedeni ile bazen çok yüksek miktarlara ulaşabileceği unutulmamalı ve yasal prosedüre uygun hareket edilmesi yerinde olacaktır.

Yıllık ücretli izne hak kazanmadan izni kullandırılan işçi izne hak kazanma tarihinden önce işyerinden ayrılması durumunda, işveren kendi insiyatifi veya işçinin talebi ve kendisinin onayı ile işçiye kullandırdığı ve ücretini ödediği izin ile ilgili olarak işçiden herhangi bir talepte bulu- nabilecek midir? sorusu ve makale konusu ile ilgili olarak ise; Bu soruya vereceğimiz cevap belirteceğimiz durumlara göre iki şekilde olabilecektir.

Birinci cevap; işveren işçiye hak kazanmadığı izni kullandırırken işçiden imzasını taşıyan bir dilekçe alması ve hak kazanmadan kullandırılan izin için ödenen ücretin, izne hak kazanma tarihinden önce işyerinden ayrılması halinde ödeneceği taahhüdünün alınması halinde izin ücretinin talep edile- bileceği şeklinde olacaktır. İkinci cevap ise; işverenin yukarıda belirtildiği şekilde bir dilekçe ve taahhüt alınmaması durumunda işçiden herhangi bir talepte bulunamayacağı, hak kazanılmadan kullandırılan iznin 4857 sayılı İş Yasası’ nın 55. maddesinde belirtilen “ işveren tarafından verilen diğer izinler “ kapsamında değerlendirileceği şeklinde olacaktır.

KAYNAKÇA

T.C. Yasalar (10.06.2003). 4857 sayılı iş kanunu. Ankara : Resmi Ga- zete (25134 sayılı)

(10)

Referanslar

Benzer Belgeler

Sınav Yeri Beykoz Üniversitesi KAVACIK YERLEŞKESİ. Vatan Caddesi No: 69 PK: 34805 Kavacık - Beykoz

Sınav Yeri Beykoz Üniversitesi KAVACIK YERLEŞKESİ. Vatan Caddesi No: 69 PK: 34805 Kavacık - Beykoz

TTK’da çeklere özel olarak çekin muhatabı olabilme ehliyeti düzenlenmiştir. Çekin muhatabı olabilme, çekin üzerine düzenleneceği kişi olabilme imkânı anlamına

Para ile ölçülebilen haklar mal varlığı hakkı, mülkiyet hakkı, fikri haklar, alacak hakkı.. Mal varlığına girmeyen haklar ise para ile ölçülemeyen kişiye sıkı

İnayet Aydın-Lisans programı SEB237 kodlu "Meslek Etiği" dersi açık ders materyali olarak

 Negatif Statü Hakları: Devlet tarafından aşılamayan özel alana ilişkin haklar..  Pozitif Statü Hakları: Devletten olumlu bir davranış, hizmet talep etmeyi

• BELİRLİ BİR SİYASİ DÜZENİN, TOPLUMUN YA DA DEVLETİN POZİTİF YASASINDAN BAĞIMSIZ OLARAK VAR OLAN YASADIR. • DOĞA TARAFINDAN BELİRLENDİĞİ

Bir yıllık bekleme süresini doldurmamış olan bir işçinin yıllık ücretli izne hak kazanması mümkün değilse de işçi ve işverenin anlaşmasıyla, daha sonra doğacak