ETKİLİ VE GÜZEL KONUŞMA Ders:8 Konu:8
HIZ DENETIMI
Olağan bir konuşma hızı dakikada 125–
175 sözcük arasında dönenir.
Hız denetimi alıştırmalarına, aşağıdaki
tümceleri anlamlarının gerektirdiği
hızda okuyarak başlayalım.
HIZ DENETIMI
Önüne bak, düşebilirsin.
Sen otur, ben getiririm.
Çocuklar, çabuk yanıma gelin!
Keten tohumunun sindirime yardımcı olduğunu işittim.
Sabah saatlerinde yelkenlileri izlemek çok keyifli oluyor.
HIZ DENETIMI
Şimdi de Salah Birsel’in
“Doğru Düşünce İplikleri”
adlı denemesinden aldığım kısa parçayı
durmadan, duraklamadan, ama anlaşılır
biçimde, tonlamanın da hakkını vererek
olanca hızınızla okuyun.
HIZ DENETIMI
“Dostumu tanımazsınız. Ama dilinden düşürmediği fıkrayı bilirsiniz sanırım.
İsterseniz bir de benden dinleyin:
Bir gemi batmak üzeredir. Daha doğrusu, geminin teknesi denize gömülmüş de, suyun yüzünde
sadece mizana direği kalmış. O da battı, batacak.
HIZ DENETIMI
Direğe sığınmış iki kişiden biri, arkadaşına
sorar: ‘Sen yüzme bilir misin?’ Ötekinin verdiği
karşılık şu: ‘Neye sordun? ”Bu, ölüm karşısında
bile düşünce çıkrığını işletmesini beceremeyen
bir insanın acıklı konuşmasıdır. Dostum bu
fıkrayı hem anlatır, hem de katıla katıla güler.
HIZ DENETIMI
İnsanlar, bu türlü öykülerden, nedense çok
hoşlanırlar. Hoşlanırlar ya, sırası gelince, çene kavaflığını, sağa sola koşuşmayı,
düşünmekten yeğ tutarlar. Gerçi sonunda,
ussuz başlarının cezasını ayakları çekmez
değil.
HIZ DENETIMI
Ama gene de, bir sorunun nedenine inmeyi, bir işe yönelmeden önce, o işin enini boyunu arşına vurmayı istemezler. Zorlarına gider bu. Konfüçyüs “Eyleme geçmeden, iki kez düşünmek yeter” demiş. İnsanların işlerine bakın, onlarda, uzun boylu düşünüldükten sonra ortaya konmuş iş niteliği şöyle dursun, herhangi bir düşünce belirtisine bile güç rastlarsınız.”
HIZ DENETIMI
Haldun Taner’in “Konçinalar”ından alınan
aşağıdaki parçayı sözcükleri yayıp uzatmadan,
elinizden geldiğince yavaş bir tempo ile
okuyun.
HIZ DENETIMI
“Resimli kâğıtlar içinde kanım en çok kupa kızına kaynar. Kupa kızı, etine dolgun, duru-beyaz, hanım hanımcık bir tazedir. Üniversiteyi filan bir kalem geçin, güç hal ile bitirdiği ortadan sonra, liseyi bile okuyamamıştır. Olsa olsa sanat enstitüsü mezunudur. Herkesin okumaya merakı olmaz a, buncağızın da başka marifetleri var: Dikişle nakışın her türlüsü, örgü işlerinin daniskası…
HIZ DENETIMI
Eteği belinde, bütün evi o çevirir. Yeni yetişirken mahalledeki oğlanlarla mektup alıp verdiği olmuş gerçi. Cahillik işte. Hoş görmeli. Ama evlenince eşi bulunmaz bir hayat arkadaşı olacaktır. Buna eminim.
Bir kere kocasına ukala ukala karşılık vermez. Sonra
bu cins kadınlar çocuklarına da düşkün olurlar. Daha
ne?”
HIZ DENETIMI
Şimdi de ilk parçayı yavaş, ikinci parçayı da çok hızlı okuyalım ve hız değişiklikleri
sonucunda ortaya çıkan etki farklılıklarını
ayrımsamaya çalışalım.
HIZ DENETIMI
Sait Faik’in “Hişt, hişt!” adlı öyküsünden
alınmış aşağıdaki tümceleri bir çizgi
boşluğunda kısa, iki çizgi boşluğunda orta, üç
çizgi boşluğunda uzun duraklar yaparak
okuyun.
HIZ DENETIMI
“Yürüyordum -- yürüdükçe de açılıyordum --- evden kızgın
çıkmıştım -- belki de tıraş bıçağına sinirlenmiştim - olur, olur - mutlak tıraş bıçağına sinirlenmiş olacağım --- otların yeşil
olması -- denizin mavi olması -- gökyüzünün bulutsuz olması, pekâlâ bir meseledir - kim demiş mesele değildir diye ---
budalalık - ya yağmur yağsaydı --- ya da otların yeşili mor -
denizin mavisi kırmızı olsaydı --- olsaydı o zaman mesele olurdu işte --- çukulata renginde bir yaprak - çağla bademi renkli bir keçi gördüm -- birisi arkamdan - hişt dedi --- dönüp baktım.”
HIZ DENETIMI
Şimdi de Hugo Von Hoffmannstahl’ın “Her
İkisi” adlı şiirini, sesli harflerin boğumlanma
sürelerine dikkat ederek, hızı düşürecek
biçimde okuyun.
HIZ DENETIMI
Bir kadeh taşıyordu kız elinde,
Ağzı ve çenesi benziyordu kadehe…
Tüy gibi hafif ve emin yürürken kız,
Dökülmüyordu kadehten bir damla bile.
Öylesine rahat ve emindi,
Genç bir ata binmiş erkeğin eli, Kayıtsız bir tavırla çekince dizgini Altındaki at yerinde titredi.
Ama alması gerekince kızdan, Tüy gibi hafif kadehi.
Zorda kaldı her ikisi.
Öylesine titriyorlardı ki, Bulamadı eller birbirini,
Ve dökülen şarap akıp gitti.
HIZ DENETIMI
Aşağıdaki ilk paragrafı tekdüze bir sesle,
ikincisini olağan konuşma sesinin değişkenliği
ile okuyun.
HIZ DENETIMI
“İmla veya yazım, ne dersek diyelim. En köklü değişiklik 1965’de çıkan imla kılavuzunda oldu. Düzeltme yani şapka işareti bazı sözlerin kullanımında kaldırıldı. Ayrı yazılan
bazı sözler birleştirildi. Fakat bu düşünülmeyen noktalara gitti. Uluslararası sözü ayrı yazılıyordu, birleştirildi. Bu
sefer de arası sözünün her yerde bitişik yazılması gerekir gibi bir izlenim uyandı. Üniversitelerarası, şehirlerarası gibi…
Türk Dil Kurumu, düzeltme işaretini hiçbir zaman tamamen kaldırmadı. Bunlar bir defa Türkçe sözcüklerde değil,
yabancı kaynaklı sözcüklerde. K, g, l ünsüzlerinden sonra a, u ünlüleri geliyorsa ve bunların ince okunması
gerekiyorsa bunlar korundu, buralarda kullanılıyor.”
HIZ DENETIMI
Son olarak elinizdeki kitaptan seçtiğiniz bir
sayfayı saat tutarak okuyun, bakalım dakikada
125–175 sözcük aralığını tutturabilecek
misiniz?
SES PERDESI DENETIMI
Ses perdesi denetimini sağlayabilmek de en az hız
denetimi kadar önemlidir. Bunu sağlayabilmek için
de bazı alıştırmalar önerilir. Önce her zaman
kullandığınız sesinizle “a” deyin. Sonra kademe
kademe değiştirerek, en tiz ve en pes perdelere
ulaşmaya çalışın.
SES PERDESI DENETIMI
Pes ton çıkarmak için başınızı çok az öne eğebilirsiniz.
Ama fazla değil. Yoksa ses telleriniz gereğinden fazla
zorlanabilir. Bu alıştırmayı yinelerken, kendinizce en
uygun, en güçlü tınıyı bulmayı çalışın. Alıştığınızdan
farklı bulduysanız, yani sizce her zaman
kullandığınızdan daha düşük ya da yüksek olduğunu
düşünüyorsanız başkalarının fikrini almanızda da
yarar var demektir.
SES PERDESI DENETIMI
Sonra Ziya Osman Saba’nın 1944 yılında yazdığı
“Mesut İnsanlar Fotoğrafhanesi”nden alınmış paragrafları sırasıyla önce tek ses perdesiyle;
ardından, aynı perdede hafif değişiklikler yaparak;
sonra belirgin değişikliklerle okuyun. Hem siz, hem de
sizi dinleyenler bu üç okuma arasındaki başkalıklara
dikkat edin.
SES PERDESI DENETIMI
“Bir fotoğrafhanenin önünde bir otomobil durmuş ve etrafında bir meraklı kalabalığı hâsıl olmuş. Yaklaşıyorum, otomobilin içi, camların kenarları bütün çiçeklerle süslü.
Demek gelinle güvey fotoğrafhanedeler.
SES PERDESI DENETIMI
Ben de bu fotoğrafhaneye girer, hem fotoğrafımı çıkartmış olur, hem de hayatlarının en mesut zamanlarından birini yaşamakta olan bu çifti, kapıdan çıkmak üzere iken olsun,
bir defa selamlarım.
SES PERDESI DENETIMI
Bütün duvarları fotoğraflarla kaplı holde bekliyorum.
Bütün fotoğraflardaki insanlar tebessüm ediyorlar. İşte, yeni rütbesinin verdiği gurur ve emniyetle istikbaline gülümseyen genç subay. Büyük bir lastik topu dünyanın en büyük hazinesiymişçesine sıkı sıkı tutmuş, yanaklarından sıhhat fışkıran gürbüz çocuk.
SES PERDESI DENETIMI
Bir fakültenin mezunlar hatırası: Hocalar
memnunluk ve iftihar içinde; yeni mezunlar da
hocalarının etrafında, sırtlarından bir yükü
atmış, uzun bir yolu bitirip bir ağaç altına
oturmuş insanların saadetiyle gülüyor, hep
gülümsüyorlar.
SES PERDESI DENETIMI
Sonra, yeni evliler yan yana dururlarken, sevinçten,
hazdan titredikleri adeta hissedilen, çiçekler içinde
yeni evliler. Bütün şu delikanlılar hep evlenmişler,
saadet duymuşlar ve mekteplerini bitirdikleri zaman
fotoğraflarını çekmiş olan fotoğrafçıya koşup, işte
evlendik, bu sefer de evlenme saadetini tadıyoruz,
yine fotoğrafımızı çekin, demişler.”
GÜRZAP, C. Söz Söyleme Ve Diksiyon/Konuşan İnsan.
Remzi Yayınevi. İstanbul 2019
ŞENBAY,N. Söz Ve Diksiyon Sanatı. Yapı Kredi
Yayınları. İstanbul 2012
ÜNSAL, F., Şahin, H. 80 Yılın Sesi 1927’den 2007’ye
Spikerlik. TRT Yayınları. Ankara 2007
“Başka Dillerdeki Her Bir Sözcüğe Karşılık Olarak Dilimizde En Az Bir Sözcük Bulmak Ya Da Türetmek Gerekir. Bu Sözcükler Kamuoyuna Sunulmalı, Böylece, Yaygınlaşıp Yerleşmesi Sağlanmalıdır.”
Mustafa Kemal ATATÜRK…