• Sonuç bulunamadı

Beceri Temelli Türkçe Deneme Sınavı 2020

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Beceri Temelli Türkçe Deneme Sınavı 2020"

Copied!
6
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

1.Bu görselden hareketle oluşturula aşağıdaki metinlerden hangisinde kişisel görüşe yer verilmemiştir?

A) Sobalı evde yaşamak dünyanın en güzel nimetlerinden biridir. Çünkü orada samimiyet vardır.

B) Eskiden insanlar genellikle sobalı evde

otururdu. Bu sobanın hem ısıtma hem de üzerinde yemek pişirme gibi yararları vardı. Misafir gelince onlara ikram etmek için sobada patates veya kestane közlenirdi.

C) Dışarıda yağan kardan sonra arkadaşlarla naylonlar üzerinde kaymak çok eğlencelidir. Bu sırada soğuğu iliklerimizde hissederiz. Ondan eve koşup sobanın yanında ısınmak kadar güzle bir şey yoktur.

D) Soba insanların bir şeylerin kıymetini anlaması için gerekli bir eşyadır.

2.Aşağıda verilen örneklerden hangisi bu açıklamaya uygun şekilde düzenlenmiştir?

……I…… ….II…… ……III……

A) Soru Sual Cevap B) Genç Yaşlı İhtiyar C) Gitmek Gelmemek Gelmek D) Zengin Fakir Yoksul

3. Aşağıdakilerden hangisi bu metinden çıkarılamaz?

A)Sobalı evde büyüyen çocuk çalı çırpı çıtırtısını çok iyi bilmektedir.

B)Sobanın samimiyetini kombili evlerde bulmak mümkün değildir.

C)Sobalı evlerde bir arada olmanın verdiği samimiyet vardır.

D)Soba her ne kadar güzel olsa da kaloriferi evler daha iyidir.

Beceri Temelli Türkçe Deneme Sınavı 2020

Sobalı evde büyüyen çocuk, kış sabahları bazen üşümenin de anlamlı olduğunu, üstünde kaynayan çaydanlığın sesini seven, bahçede karda oynadıktan sonra üstüne ellerini tutup ısıtmayı seven, odun kokusu çalı çırpı çıtırtısı ateş gürlemesi nedir bilen çocuktur. Yıllar sonra büyüdükten sonra kaloriferli veya kombili bir evde bile halen oturma odasının kapısını kapayan rahatsız bir insandır. İlerleyen yıllarda patates közlemeye bayılan ama çocukluğundan hatırladığı tadı bulamayan bir insandır. Buğday tanesinin kavurgaya dönüşünü soba üstünde görmüş çocuktur...

Yün çoraplarını sobaya dayayarak ayaklarını ısıtmıştır bu çocuk. Geceleyin ateşin kırmızı ve sarı ışıklarını evin tavanında seyreden çocuktur. Sobanın kenarına pısıp dakikalarca ısınan sonra koşarak aynaya bakan ve kıpkırmızı yanakları görünce kendini beğenen bundan zevk alan çocuktur. Gece lambasının ışığı yerine sobanın alevlerine bakarak uyuyan çocuktur. Sobanın üstüne mantar koyup tuzlayıp sonra afiyetle yiyen çocuktur.

Sobanın sıcaklığını ne kaloriferle ne de doğalgazla ısınan evde bulabilmiş çocuktur. Sıcacık odada huzur bulmayı, sevdikleriyle zaman geçirmeyi, annesinin ördüğü kazağı o sıcaklıkta yinede giymeyi, özelliklede hasta olmayı çok iyi bilen çocuktur.

I ve II numaralı sözcükler anlam bakımından birbirinin yerini tutar.

II ve III numaralı sözcükler anlam olarak birbirinin tersidir.

(2)

4.Yukarıda verilen paragraf aşağıdaki metin türlerinden hangisinden alınmış olabilir?

A) Masal B) Hikâye C) Anı D) Fabl

5.Bu görselden aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz?

A)Verilen kentler arasında sadece İzmir’de yağış beklenmemektedir.

B)Sıcaklık ortalaması en yüksek olan il Adana’dır.

C)Bütün kentlerde gece sıcaklığı sıfırın altındadır.

D)Perşembe günü hiçbir yerde yağış yoktur.

Aşağıdaki tabloda Muhsin, Yiğit, Yaren, Gülşah, Tuğba adlı kişilerin çay, kahve ve ayran

seçenekleri ile ilgili tercihleri verilmiştir.

Kişiler Çay Kahve Ayran

1.Kişi İçer Kararsız İçmez

2.Kişi İçer İçer İçer

3.Kişi İçmez İçer İçmez

4.Kişi Kararsız İçer İçer

5.Kişi İçmez İçer İçer

• Gülşah çay yer.

• Muhsin’in üç seçeneğe karşı tutumu aynıdır.

• Yaren ve Yiğit’in kahve ve ayran karşısındaki tutumu aynıdır.

6.Bu bilgilere göre aşağıdakilerden hangisi kesinlikle doğrudur?

A) Yiğit 5. kişidir.

B) Gülşah kahve içer.

C) Tuğba çay ve ayran içmez.

D) Yaren 4. kişidir.

Tarlası eğimli bir arazide olan bir çiftçi varmış. Bu çiftçi bir gün tarladaki zararlı otları sökmeye gitmiş. Çünkü bu otlar tarlaya zarar veriyormuş.

Söktüğü otlardan biri arazi eğimli olduğu için yakınlardaki verimli bir bahçeye düşmüş. Bahçe sahibi buna pek aldırış etmemiş. Daha sonra ilgilenirim diyerek normal hayatına devam etmiş.

Aradan belli bir zaman geçtikten sonra bahçenin her tarafını bu zararlı otlar kaplamış. Bu zararlı otları temizletmek için işçi bile tutmuş. Her yeri saran bu otları temizlerken aklına şu söz gelmiş:

‟……….”

7.Bu metinde boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Ne ekersen onu biçersin.

B) Bugünün işini yarına bırakma.

C) Bağa bak üzüm olsun, yemeye yüzün olsun.

D) Elden gelen öğün olmaz, o da vaktinde bulunmaz.

Şahin, tatlı bir daire çizerek süzüldü, yüzyıllık çınar ağacının dalına kondu. Gerçi kendisini hafif hafif esen rüzgârın kollarına bırakmıştı ama yine de yorulmuştu inerken. Bir süre konduğu dalda soluklandı, üzerindeki tozları silkeledi ve "Biraz kestireyim." diyerek iyice yayıldı. Tam bu sırada bir ses duydu. Horozun biri bağırtıyla kaçıyordu. Çınarın altına geldiğinde soluk soluğa kalmıştı. Dönüp arkasına baktı, kimsenin

gelmediğini görünce rahatladı. Horozun kaçışını izlemiş olan şahin:

- Hah hah hah hah, diye gülmüştü. Horoz, "O da kim?"

diye çevresine bakınırken, şahin yukarıdan seslendi:

- Benim, dostum, ben, şahin, başını yukarı kaldır.

(3)

Bir kelimenin anlamlı en küçük parçasına kök denir. Kökten sonra gelen bazen yeni, kelime türen, bazen de yeni kelime türetmeyen ses birliklerine de ek denir.

Aşağıdaki tabloda verilen eklerin köklere eklenmesiyle yeni bir kelime türeyip türemediğiyle ilgili işaretleme yapılmıştır.

Kök Ek Kök+Ek Yeni Kelime Türedi Yeni Kelime Türemedi

I gül -ümse Gülümse

II bahçe -den Bahçeden

III çiçek -lik Çiçeklik

IV sınıf -ım Sınıfım

8.Buna göre tabloda kaç numaralı bölümlerde işaretleme ile ilgili yanlışlık yapılmıştır.

A)I ve II B) I ve IV C) II ve III D) III ve IV

9.Aşağıdakilerden hangisi olay ağırlıklı bir metindir?

A) O taş döşeli eski yol, şimdi bozulmuş, diz boyu çukurlarla dolmuştu. Gelen geçen olmadığı için her tarafını otlar sarmıştı. Burada eskiden her şey yerli yerindeydi. Ancak insanlar buradan göç edince ıssız bir yer haline gelmişti.

B) Bazı kimseler kitap okumaya karşı mesafelidir. Onlar için kitap okumak sıkıcı gelmektedir. Oysa kitap en iyi arkadaştır demişler. Kitabın insana sağladığı faydaların farkında olmak gerekir. Bizi her açıdan

tamamlayan, geliştiren kitapları hayatın merkezine almak lazımdır.

C) Osman'ın ailesi, geçimini tarım ve hayvancılıktan sağlıyordu. Hemen evlerinin aşağısında bir ırmak vardı.

Bu ırmak kışın donuyordu. Orada kaymayı çok severdi Osman. Buzun üzerinde yürüyüş yapmaya bayılırdı.

Yine bir gün, buzun üstünde yürürken yalnız olmadığını fark etti. Ardından gelen ayak seslerine kulak verdiğinde ürperdi. Korkudan kaçacaktı ki annesinin sıcacık sesini duydu.

D) Yağdonduran Sivas’ta bulunan bir geçidin adıdır. Orada kış aylarında çok sert ilkim koşulları

yaşanmaktadır. Birçok sürücü o bölgede yolda kalmıştır. Havası çok soğuktur, Sivas'ın rakımı en yüksek yerlerindendir. Kışın yağı bile dondurduğu için Yağdonduran denilir.

10. Yukarıda verilen haber metninde aşağıdaki sorulardan hangisinin cevabı yoktur?

A) Nerede? B) Kim? C) Ne? D)Niçin?

Bir okulun öğretmen ve öğrencileri ağaç dikmenin önemine dikkat çekmek

için “Doğaya Dost Çocuklar” projesi kapsamında, “Her Fidan Bir Hayat

Demektir” başlıklı bir etkinlik düzenledi.

(4)

11.Yukarıdaki paragrafta hikâye unsurlarından hangisi belli değildir?

A) Olay B) Yer C) Anlatıcı D) Zaman

• Bir sözcüğün sözlükte geçen ilk anlamına

“gerçek anlam” denir.

• Bir sözcüğün gerçek anlamından tamamen uzaklaşarak kazandığı yeni anlama “mecaz anlam” denir.

• Bir bilim, meslek ve sanat dalıyla ilgili özel bir kavramı karşılayan sözcüklere “terim anlamlı sözcük” denir.

12.Bu tanımlara göre ‟kök” sözcüğünün,

I. Bir sözcüğün aldığı ekler atıldıktan sonra geriye kalan anlamlı kısmına kök adı verilir.

II. Şiddetli esen rüzgârdan ağaç kökünden koparak devrilmişti.

III. Birlik beraberlik ruhu bu topraklarda yıllardan beri kök salmıştı.

cümlelerinde kazandığı anlam özelliği

aşağıdakilerin hangisinde doğru verilmiştir?

Gerçek Mecaz Terim A) I II III B) II I II C) II III I D) III II I

I.Ömer amca yaşlı olduğundan ona yardım ettim.

Eşyalarını taşımak için evine kadar yürüdüm.

II. Son günlerde Boncuk daha bir sessiz görünüyordu.

III. Aşının bulunması haberine Dünyalar kadar sevindim desem inanmazsın.

IV. Şimdi bir rüzgâr geçti buradan Koştum ama yetişemedim.

Nerelerde gezmiş tozmuş Öğrenemedim.

13. Verilen örneklerde büyük harflerin yazımı ile ilgili hangi kurala uymamaktan dolayı bir yanlışlık yapılmıştır?

A) Gezegen ve yıldız adları büyük harfle başlar.

B) Hayvanlara verilen adlar büyük harfle başlar.

C) Akrabalık bilirden kelimeler küçük harfle başlar.

D) Bir şiiri oluşturan dizler büyük harfle başlar.

14.Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?

A) Açıklayıcı anlatıma başvurulmuştur.

B) Karşılaştırma yapılmıştır.

C) Yargı, gerekçesiyle birlikte verilmiştir.

D) Örneklemeden yararlanılmıştır.

Dışarı çıktığımda bütün yollar ıslak vaziyetteydi. Uzun bir aradan sonra yürümenin ne demek olduğunu unutmuş gibiydi. Evlerin etrafında çocuklar oyun oynuyordu. Onlara bakarak yoluma devam ettim.

Karşıdan karşıya geçerken bir anda korna sesiyle irkildim. Hemen yanımdan çok hızlı bir araba geçti. O kadar dalmışım ki bunu fark temdim bile. Biraz kendime geldikten sonra markete girdim. Çeşitli ihtiyaçlarımı karşıladıktan sonra yavaş adımlarla evin yolunu tuttum.

Hafik, Sivas ilinin doğusunda, Kızılırmak havzasında kurulmuş olan ilçedir. Sivas il merkezine 37 km uzaklıktadır. Tarihi çok eskilere dayanan, gölleri ve ormanlık arazisiyle doğal zenginliği bol bir ilçedir. Bölge insanı sert ve uzun geçen kış mevsimi ile mücadele

içindedir. Kırsal alanda geleneksel yaşantı büyük ölçüde devam etmektedir. İlçe halkının temel geçim kaynağı tarım ve hayvancılıktır. Hafik’te karasal iklim hüküm sürdüğünden bitki örtüsü genel olarak bozkırdır. Yazın sıcak ve kurak, kışın ise kar yağışlı ve çok soğuktur. İlçede bol miktarda göl ve ırmak bulunmaktadır. Hafik Gölü bunlardan biridir.

(5)

15. Bu afişte numaralanmış cümlelerin hangisinde ormanların faydalarından söz edilmemiştir?

A) IV B) III C) II D) I

16. Aşağıdaki kelimelerden hangisi bu metinde boş bırakılan yerlerden herhangi birine getirilemez?

A) çünkü B) ise C) ancak D) ve

Sağanak yağmur başlayınca hemen yakındaki bir eve sığındık. Sobanın ateşinde ısınırken o ateş hakkında altın kadar kıymetli diye düşündük. Ev sahibi……….. bu sözler karşısında gülümsedi.

Biraz sonra bize çay ikram etti. ………..biz biraz da acıkmıştık. ……….saatlerdir midemize bir lokma ekmek girmemişti. Bunu söylemeye utandık.

(6)

17.Bu açıklamaya göre aşağıdakilerin hangisinde bağlaç, düşünceyi diğerlerinden farklı bir yönde değiştirmiştir?

A) Sınavlara çok iyi hazırlandı ama son denemede istediğini yapamadı.

B) Telefonun gözü gibi bakıyordu fakat zamanla o da bozuldu.

C) Maskenin yararına inanmıyordu lakin çevresindekiler hasta olunca işin ciddiyetini anladı.

D) Uykunun önemini biliyordu ancak erken bir saatte yatmadı.

18.Aşağıdaki cümlelerin hangisinde noktanın (.) bu işlevlerinden herhangi birinin örneği yoktur?

A) Mustafa Kutlu’nun “Hüzün ve Tesadüf” adlı hikâyesini okuduğumda ortaokul 6. sınıfa gidiyordum.

B) Bakanlık, koronavirüs tablosunu

https://covid19.saglik.gov.tr/ adresinden yayımlıyor.

C) Agâh Sırrı Levend, Türk Dilinde Gelişme ve Sadeleşme Evreleri, TDK Yayınları, Ankara, 1960.

D) Dr. Ahmet bu hafta gelmeyeceğini, izne ayrıldığını söyledi.

Bir sınıfta öğretmen söz sanatlarını anlatmıştır.

Konu anlatımı bittikten sonra birkaç öğrenciye örnek vermeleri için görev dağılımı yapmıştır.

Yaren, içinde abartma olan cümle söyleyecektir.

Enes, tezat sanatına örnek verecektir.

Muhsin içinde hem kişileştirme hem konuşturma olan cümle söyleyecektir.

Burhan, içinde benzetme ve kişileştirme olan cümle söyleyecektir.

19.Buna göre aşağıdakilerden hangisi Burhan’a ait bir cümle olabilir?

A)Zeytin gözlü tavşan doğayı kirleten insana küsmüştü.

B)Film çok duygusaldı, ağlamaktan göz pınarlarım kurudu.

C)Kendimi bulutlar kadar hafif hissediyorum.

D)Ben de gördüm güneşin doğarken battığını.

20.Bu şiirde aşağıdaki duygulardan hangisine yer verilmemiştir?

A) Beğenme B) Yakınma C) Özlem D) Şaşkınlık Türkçede düşüncenin yönünü değiştirmek için

“ama, fakat, lakin, ancak” gibi bağlaçlar kullanılır. Bu bağlaçlar, olumsuz düşünceden olumluya, olumlu düşünceden olumsuza geçişi sağlar.

• Bazı kısaltmaların sonunda kullanılır.

• Sayılardan sonra sıra bildirmek için kullanılır.

• Kitap ve dergi künyelerinin sonunda kullanılır.

Zamanla nasıl değişiyor insan

Hangi resmime baksam ben değilim

Nerede o günler, o şevk, o heyecan

Bu güler yüzlü adam ben değilim

Yalandır kaygısız olduğum yalan

Referanslar

Benzer Belgeler

P ., Büyük Kabinenin düşmesiyle iktidara gelen Kâmil Paşa kabinesinin, Avrupa devletlerinin teklif ettiği sulh şartlaıım kabul etmesi üzeri­ ne harekete geçen

A)Dalgaların sesi ona huzur veriyordu. Bir banka oturmuş kuş seslerini dinlerken geçmiş yıllarını hatırladı. Hafif bir rüzgâr esiyordu. Böyle havalarda çok iyi

Asal eksene paralel gönderilen bir ışık ışını şekildeki mercekte kırıldıktan sonra K noktasından geçmektedir.. K

Fakat ona sizin takvanız (Allah’a karşı gelmekten sakınmanız) ulaşır. Böylece onları sizin hizmetinize verdi ki size doğru yolu gösterdiğinden dolayı Allah’ı

A) Yalnız I. Bir insanın doğuştan sahip olduğu ve insanca yaşayabilmesi için gerekli olan haklara “temel hak” denir. Temel haklar devlet tarafından anayasa ile koruma

Oğuz.. Sekiz eşit parçaya ayrılan çarkın her parçasında bir tam sayı yazmaktadır. Çark iki defa çevrili- yor, birinci sayı pay ve ikinci sayı payda olarak

Kılıç balığının kuyruk uzunluğu ve gövde uzunluğu verilmiştir.. Verilen rakamlarla elli milyondan büyük ve rakamları farklı sekiz basamaklı en küçük doğal