Türkiye’nin ilk Milli Park özelliğini taşıyan ve 8 baraj projesi ile gündeme gelen Munzur Vadisi konusunda Kültür ve Turizm Bakanlığı bir skandala imza attı.
Türkiye’nin ilk Milli Park özelliğini taşıyan ve 8 baraj projesi ile gündeme gelen Munzur Vadisi konusunda Kültür ve Turizm Bakanlığı bir skandala imza attı. Bakanlığın, vadinin doğal SİT alanı olarak ilan edilmesi için açılan davayı görüşen mahkemeyi yanıltacak nitelikle savunma hazırladığı ortaya çıktı.
8 baraj projesi ile gündeme gelen Munzur Vadisi’nin, barajlardan kurtarılması için Avukat Barış Yıldırım, vadinin 1. dereceden doğal SİT alanı olarak ilan edilmesi istemiyle, 13 Mayıs 2008 tarihinde Kültür ve Turizm Bakanlığı
aleyhine Malatya Bölge İdare Mahkemesi’ne dava açmıştı. 2009 Ocak ayında mahkemeye savunma gönderen Kültür ve Turizm Bakanlığı, Munzur Vadisi’nin SİT alanı olarak ilan edilmesini gerektirecek özelliği bulunmadığını ileri sürdü.
RAPOR GÖRMEZDEN GELİNDİ
Avukat Barış Yıldırım’ın Bilgi Edinme Kanunu kapsamında elde ettiği bir belge, Bakanlığın mahkemeyi yanıltacak şekilde bir rapor hazırladığını ortaya çıkardı. Kültür Bakanlığı’na bağlı Elazığ Müze Müdürlüğü ekipleri, 2001 yılında Munzur Vadisi’nde inceleme yaptıktan sonra Bakanlığı gönderilmek üzere, 16 Kasım 2001 tarihinde hazırladıkları raporda, tüm Munzur Vadisi’nin 1. derece doğal SİT alanı olduğu kanaatine varıldığı belirtiliyor.
Ancak Munzur Vadisi’nin korunmasını sağlayacak bu raporun, Erzurum Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu Müdürlüğü ve Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından göz ardı edildiği belirlendi.
‘BAKANLIK ANAYASAYI İHLAL ETMİŞTİR’
Konuya ilişkin bir basın toplantısı düzenleyen Avukat Barış Yıldırım, Kültür ve Turizm Bakanlığına seslenerek, “Bakanlığınızın hukuk müşaviri mahkemeye yanıltıcı savunma sunmuştur” dedi.
Gelişmeyi, “Munzur Vadisi için son bir umut” olarak değerlendiren Yıldırım, bağımsız bir bilim kurulunun Munzur Vadisi’nde inceleme yapmasını isteyerek, “Bilim adamları eğer Munzur Vadisi doğal SİT alanı özelliği taşımıyor derlerse ben şerefim üzerine söz veriyorum mesleğimi bırakacağım. Lütfen anayasasal yükümlülüklerin gereğini yerine getirin” diye konuştu. Bakanlığın savunmasıyla birlikte kamu yararının zedelendiğine dikkat çeken Yıldırım, Kültür Bakanlığı’nın kendilerini bağlı bir birimin raporunu neden görmezden geldiğini sordu. Munzur Vadisi’nin tüm insanlığı ilgilendirdiğini belirten Yıldırım, “Biz belleğimizin silinmesine izin vermeyeceğiz” dedi.
BİLİRKİŞİ MADENE HAYIR DEDİ
MUĞLA’nın Marmaris ilçesi Osmaniye köyünde manganez madeni çıkartılması için 2007 yılında izin alıp, binlerce kızılçam ağacı kesen Neslişah firması ile çevreciler arasındaki hukuk savaşı bütün hızıyla sürüyor.
Son olarak davaya müdahil olan Turunç Belediye Başkanlığı’nca mahkemeye sunulmak üzere Ege Üniversitesi’ne yaptırılan inceleme sonunda hazırlanan bilirkişi raporlarında, ‘Dünya ve ülkemiz su durumu ve yörenin peyzaj değerleri, ekosistem yapısı, ekolojik durumu, özellikle de çambalı üretimi ile turizm olgusu ele alındığında, bu koşullar kapsamında maden işletmesinin kurulması Marmaris ve halkı ve ülkemiz için uygun olmayacaktır’ denildi. TAKİP EDİYORLAR
Uzun bir dava süreci yaşayan yöre halkı merakla mahkeme sonucunu bekliyorlar. Aydın İdare Mahkemesi’nden çıkacak çevre yanlısı bir kararla madenci şirketin topraklarından çıkmasını istiyorlar.
Öte yandan Marmaris Kent Meclisi ile davaya müdahil olan Dereözü ve Osmaniye köyü muhtarlıkları, Rehberler Derneği ve May-Bir üyeleri mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceklerini açıkladı.