Üyelerinin birçoğu aynı zamanda HES yatırımcısı da olan Türkiye İnşaat Sanayicileri İşveren Sendikası'nın (İNTES) Ankara’daki toplantısında konuşan Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, HES karşıtlarını dışa bağımlı kalmayı isteyen ‘enerji lobilerinin adamı’, HES firmalarını ise ‘ortağı’ olarak niteledi. Bir HES şirketi yetkilisinin kendisine “merhaba ortağım” diye seslendiğini anlatan Bakan Eroğlu, “ne kadar çok ortağımız varsa onlara teşekkür ediyoruz” dedi.
Eroğlu HES müteahhitleriyle buluştu
İNTES’in geleneksel toplantısında konuşan Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, HES karşıtlarına yüklendi. HES'ler olmazsa Türkiye’nin enerjide dışa bağımlı olacağını ileri süren Bakan Eroğlu, enerji ithali için 66 milyar dolar ödendiğini kaydederek, yerli kaynakların hızla harekete geçirilmesi gerektiğini söyledi. Yapılan yasal düzenlemelerin ardından 110 milyar kilowatt-saatlik potansiyeli bulunan HES’lerin özel sektör tarafından inşa edileceğini belirten Bakan Eroğlu, bu alanda 65 milyar dolarlık yatırım yapılacağını kaydetti.
‘Türkiye’nin dışa bağımlı olmasını isteyen bir grup var’
Bakan Eroğlu, konuşmasında geçmişte de dile getirdiği HES karşıtlarına ilişkin iddialarını da yineledi. ABD, Japonya ve Finlandiya gibi ülkelerin hidroelektrik potansiyelinin büyük kısmını kullandıklarını anlatan Bakan Eroğlu, “biz daha şu anda toplam 186 milyar kilowatt-saatin 70 milyar kilowatt-saatine ulaşabildik. Yani potansiyelimizin yüzde 46'sı. Dolayısıyla bunlar niye karşı çıkıyorlar diye baktığımız zaman gayet basit. Yurt dışında enerjiden, pastadan pay alanlar var. Türkiye'nin hep yurt dışına bağımlı kalmasını arzu eden bir grup var” iddiasında bulunarak, “Dolayısıyla bunun mutlaka önüne geçmemiz gerekir diye düşünüyorum. Bu konuda sadece bakanlıklara değil, diğer kurumlara, EPDK başta olmak üzere özel idarelere, valiliklere herkese önemli görev düşmektedir” diye konuştu.
‘İnsanımız HES’lere karşı tahrik ediliyor’ iddiası
Başlangıçta bazı firmaların vahşi şekilde çalıştığını ve bu konuda uyardıklarını dile getiren Bakan Eroğlu, “Aslında şu anda firmalar dikkatli çalışıyor. Biliyorum, yüzde 95'i dikkatli çalışıyor. Ama geçmişte 1-2 firmanın yaptığı hata sürekli gündeme geliyor. İnsanımız HES'lere karşı tahrik ediliyor” dedi.
HES firması, Bakan Eroğlu’na ‘merhaba ortağım’ dedi
Konuşmasında HES müteahhitlerine seslenen Bakan Eroğlu, HES’lerde bürokrasinin azaltılması konusunda birlikte heyet oluşturma çağrısında bulundu. Müteahhit firmalarının hasımları olmadığını ve birlikte çalışmaya özen
gösterdiklerinin altını çizen Bakan Eroğlu, “onlar bizim ortaklarımız. Geçenlerde HES'i yapan bir firma geldi, ‘merhaba ortağım' dedi. Ben birden bire şok oldum. ‘Ortağım' dedi. Dedi ki, ‘yok öyle şahsi ortaklık değil. Biz HES'lerden dolayı ihale yapıyoruz, katkı payı veriyoruz. Neredeyse yüzde 50'sini devlete ödüyoruz. Dolayısıyla ortaklık bu ortaklık'. Ondan yana da sevindim yani. Gösterdi rakamları, sevindim. Neredeyse kw/saat ba şına 6 kuruş
DSİ'ye para veriyor. O bakımdan ne kadar çok ortağımız varsa onlara teşekkür ediyoruz” diye konuştu. Yukarı Köprüçay Platformu: ‘Halk enerjiye değil, yıkıma karşı’
Bakan Eroğlu’nun HES karşıtlarına ilişkin iddialarının ardından Yukarı Köprüçay Koruma Platformu’ndan yapılan açıklamada ise yaşam alanlarını savunanlara yöneltilen ithamlar kınandı. Bakan Eroğlu’nun iddialarının yeni olmadığının altı çizilen açıklamada, “bir süredir benzer iddiaları gündeme getirerek ve elinde belgeler olduğunu öne sürerek kamuoyunu yanıltan Bakan Eroğlu, devletin olanaklarını kullanarak halkı itham etmekten vazgeçmelidir. Elinde belgeler varsa kamuoyuna bunları açıklamalı ve suyunu, toprağını savunan insanları suçlamaya son vermelidir. Karadeniz’den Toroslar’a, Ege’den Doğu Anadolu’da deresinin başında nöbet tutan Anadolu halkı, enerji lobilerinin yönlendirmesiyle değil, bağımsızlığını koruma savaşımı için HES’lere karşı çıkmaktadır. Halkın tepkisi enerji üretilmesine değil, enerji üretiminin yıkım aracına dönüştürülmesinedir” denildi.
‘Kabile demokrasisi’nin yıkımı ağır olacak’
Bakan Eroğlu’nun ve yetkililerin HES karşıtlığı konusunda önyargılı bir tutum içinde olduğunun altı çizilen
açıklamada, “HES şirketlerinin toplantısında müteahhitlere ‘ortağım’ ifadelerini kullanabilen bir bakan, o şirketlerin denetlenmesi ve uygulanan projelerin sağlıklı yürümesi konusunda tarafsızlığını kaybetmiştir. Bilimi ve hukuku hiçe sayan, bürokrasiyi baskılayan, halkın tepkisini görmezden gelen yatırımların büyük bir dayatmayla ve ‘halka rağmen halk için’ iddiasıyla yıkıma devam etmesi tam bir kabile demokrasisi örneğidir. Kabile demokrasisiyle yaşamın dengesiyle oynayanlar bir gün o görevlerde olmayacaklar ancak inşa edilen yıkım projelerinin bedelini bütün Türkiye
ağır biçimde ödemek zorunda kalacaktır” görüşüne yer verildi. Yusuf Yavuz-23-2-13
