• Sonuç bulunamadı

AHLÂK EKSENLİ DİNDARLIK

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "AHLÂK EKSENLİ DİNDARLIK"

Copied!
9
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Ahlâk Dinin Vazgeçilmez Değeridir

Ahlâk; insann iyi veya kötü olarak vasflandrlmasna yol açan manevî nitelikler, huylar ve bunlarn etkisiyle ortaya koy- duùu iradeli davranülar bütünü olarak tanmlanabilir. Ahlâk ayn zamanda, insanda yerleümiü bulunan bir karakter yapsna da iüaret etmektedir. únsann düüünce ve niyetleri ile eylemlerini büyük çapta üekillendiren sahip olduùu karakter yapsdr. úüte ahlâk, öncelikle insann karakterini güzelleütirir. Onu iyi niyet ve düüüncelerin sahibi klar. úyi niyet sahibi olduùu sürece, insann eylemleri de her zaman iyiliùe yönelik olur.1

únsan iyiliùe yönelir ve yeteneklerini o yönde geliütirirse gü- zel ahlâkl, kötülüùü seçer ve kendini o yönde yetiütirirse kötü ahlâkl diye isimlendirilir. ûüphesiz úslâm dininin gayesi, insan

güzel ahlâk sahibi klmaktr. Güzel ahlâkl insann ayrt edici vasf, kötülüklerden kaçnp iyiliklere yönelmesi ve hayatta onla- r uygulamasdr.úyiliùin ve kötülüùün ne olduùunu soran kiüiye Hz. Peygamber’in verdiùi cevap üöyledir: 

“úyilik, güzel ahlâktr. Kötülük (günah olan üey) de seni içten içe rahatsz eden ve insanlarn fark etmesinden hoülanmadùn üeydir.”2 Bir baúka hadiste Resulullah Efendimiz, gönderiliú gayesini ahlâkî güzellikleri tamamlamak olarak belirtmiútir. Ab- dullah b. Amr úöyle der:

Bu metin Din úüleri Yüksek Kurulu Üyesi Dr. Yaüar YúøúT tarafndan hazrlanmütr.

1 Recep Klç, Âyet ve Hadislerin Iüùnda únsan ve Ahlâk, s. 1.

2 Müslim, “Birr”, 14-15.

(2)

ĢÓĜIJ ³ƴÓýéęÝĨ ŅIJ ƴÓýèÓĘ īġĺ ħĤ :

Ģijøò ĢÓĜ įĻĥĐ ľÒ ƥĀ ľÒ

: ħĥøIJ ƴÓĝĥì ħġĭùèÈ ħĠŞìÈ īĨ ĪÌ .

“Peygamber (s.a.s.) ne çirkin bir söz söyler, ne de kötü bir eylemde bulunurdu. O, bu konuda üöyle buyururdu: ‘En iyile- riniz, ahlâk bakmndan en güzel olanlarnzdr’.”3

Peygamberimizin güzel ahlâkn önemini vurgulayan bir baü- ka hadisi de üöyledir:

ħÐÓĝĤÒ ħÐÒÓāĤÒ Ùäòî įĝĥì īùŋ ĞòïĻĤ īĨËĩĤÒ ĪÌ .

“ûüphesiz insan güzel ahlâk ile geceyi ibadetle, gündüzü oruçla geçiren insann derecesine ulaür.”4

Güzel Ahlâk Dindarlıkta Zirvedir

Kâmil insan olma ya da Kur’an ve Sünnet zeminli dindarlk- ta zirve üüphesiz ahlâktr. Öyle ki, dinî geleneùimizde inanç ve ibadetin meyvesinin güzel ahlâk olduùu dile getirilmiütir. únsan- larn gelip geçtiùi yerden, onlar rahatsz edecek bir engeli kal- drmay imann bölümlerinden sayan; cennete girebilmek için iman, kâmil bir iman için de insanlar sevmeyi önemli bir üart olarak nitelendiren bir dinin mensuplarnn dinin ve ahlâkî de- ùerlerin kendilerine ne gibi güzellikler kattùn, bunlar kimlere karü sergilediùini sorgulamalar gerekir. Komüusu aç iken tok uyuyann, komüusu kötülüùünden güven içinde olmayanlarn, kendisi için hoü gördüùünü baükas için de hoü görmeyenlerin, oruç tuttuùu halde yalan konuümay, yalanla iü yapmay brak- mayanlarn dindarlklarnda kemalden/kaliteden bahsetmek kulluùun amaçlar açsndan ne derece isabetlidir? Dindarlk, dinin güzelliklerinin her koüulda gönül huzuru ile hayata yans-

3 Buhârî, “Edeb”, 39; Müslim, “Fezâil”, 68.

4 Ebû Dâvûd, “Edeb”, 8.

(3)

tlmasn gerekli klar. Bir baüka deyiüle dinin mesajlarnn içsel- leütirilmesi, dindarlùn oturduùu temel eksendir.

Güzel ahlâk, dindarlùn en üst noktasn teükil etmektedir.

Hemen bütün ibadetlerin temel amacdr güzel ahlâk… Bu iti- barla ibadetlerimiz her üeyden önce ahlâkmza ayr bir güzellik katmaldr. Ahlâk güzelleüen insan, dine ve onun mesajlarna inanmann haz ve anlamn iliklerine kadar hisseder. Nitekim Peygamberimiz (s.a.s.),

ĚņìŅÒ ĦòÓġĨ ħĩÜŅ ÛáđÖ ÓĩĬÒ

“Ben ahlâkî güzellikleri tamamlamak üzere gönderildim”5 buyurmuü, Kur’ân- Kerîm’de de,

ħĻ ƷčƲĐ ƹěƳĥ Ƴì ƽƥƲđƲĤ ƲğƲƼĬƸÒƲIJ

“ûüphesiz sen elbette yüce bir ahlâk üzeresin”6 âyetiyle onun ahlâknn yüceliùine vurgu yaplmütr. Onun bizler için örnek ve rehber siretine bakldùnda, insanlarla olan iliükilerinin hep güzel ahlâk zeminine oturduùu görülür. O, ahlâknda üüphe olmayan bir peygamber, bir aile reisi, bir lider, bir önder, bir imam, bir arkadaü, bir komüu, bir ticaret adamdr. Onun iliüki- lerinde ahlâkîliùin deùiümez esas olduùunu görürüz. Bu itibarla ahlâkn olmadù yerde sahih bir dindarlktan söz etmemiz abes- le iütigal olacaktr. Dindarlùmz iüimizi, ibadetimizi, insanlarla olan iliükilerimizi tezyin etmelidir, güzelleütirmelidir.

Geçek üu ki, dindarlùn en önemli tezahürü ahlâktr. Nitekim merhum Nurettin Topçu üöyle demektedir: “…Din ile ahlâk birbirinden ayrlmaz. Dini ahlâktan, ahlâk dinden ayrmak, insann iç dünyasn kendisinden ayrmak gibidir.”7

5 úbn Hanbel, Müsned, II, 381.

6 Kalem, 68/4.

7 Nurettin Topçu, úslâm ve únsan, úst. 1998, s. 82.

(4)

Dinin diùer temel unsurlarna önem vermeden veya ihmal ederek parçac ve sù bir yaklaümla da “ahlâkl” olmak imkânsz gibidir. Çünkü ahlâk, Kur’an’n mesajlarnn, dahas dinin bir bütün olarak içeriùinin ortalamasdr. Bunun için Hz. Âiüe vali- demize Peygamberimizin ahlâk sorulduùunda,

ƳĮÓ ƲĄƸóƸĤ ĵ ƲĄƱóƲĺƲIJ ³ƸįƸ× ƲąƲĕƸĤ ƳÕ ƲąƱĕƲĺ ³ƲĪÆƱóƳĝƱĤÒ ƳįƳĝƱĥ Ʋì ƲĪÓƲĠ

“Onun ahlâk Kur’an’d; Kur’an öfkelenirse o da öfkelenir, Kur’an hoünut olursa o da hoünut olurdu.”8 üeklinde cevap vermiütir.Güzel ahlâk, kiüideki imann olgun olup olmadùnn da göstergesi durumundadr. Hadiste üöyle buyurulur:

ƴÓĝĥ Ƴì ħƳıĭùèÈƴÓĬÓĩĺÌ ƲŷĭĨËĩĤÒ ƳģĩĠÈ ħƸıƸÐÓùĭĤ ħƳĠòÓĻì ħƳĠòÓĻìIJ .

“Müminlerin imanca en olgunu ahlâkça en güzel olanlardr.

En hayrlnz da ailesine en iyi davrananlarnzdr.”9

Hz. Peygamber’in güzel ahlâkla ilgili baüka hadisleri de var- dr. Konunun öneminin anlaülmas açsndan bu hadislerden bir ksmn nakletmemizin yerinde olacaù kansndayz:

ƲľÒ ƸěƲƼÜÒ ƲöÓƲƼĭĤÒ ƸěƸĤÓìIJ Óı ƳéĩÜ ƲÙƲĭ ƲùéĤÒ ƲÙÑƸƼĻ ƲƼùĤÒ Ƹď×ÜÈIJ ƲÛĭƳĠ ÓĨ ƳßĻè

ƹīùè ƹěƳĥŌ .

“Nerede olursan ol Allah’a karü saygl ol. Bir kötülüùün ar- kasndan onu yok edecek bir iyilik yap ve insanlara güzel ahlâk- la muamelede bulun.”10

ƲóƲÜ īĨ Ƹ öÓƲƼĭĤÒ ƸƼóü īĨ ƲƼĪÌ ƸįýéƳĘ ƲÅÓĝƲƼÜÌ ƳöÓƲƼĭĤÒ ƳįƲĐîIJ IJÈ ƳöÓƲƼĭĤÒ ƳįƲĠ

“Kötülüùünden çekinerek insanlarn terk ettiùi kiüi, insanla- rn en kötü (üerli)lerindendir.”11

8 Taberânî, el-Mu’cemu’l-Kebîr, XX, 255.

9 Tirmîzî, “Rada’”, 11; Ebû Dâvûd, “Sünnet”, 15.

10 Tirmîzî, “Birr”, 54.

11 Tirmîzî, “Birr”, 59.

(5)

ƲľÒ ƲƼĪÍĘ ƹīùè ƹěĥ Ƴì īĨ ƸÙĨÓĻĝĤÒ ƲĦijĺ ƸīĨËĩĤÒ ƸĪÒŤĨ īĨ ƳģĝàÈ ƵÅĹü ÓĨ ƲÅĸñ×ĤÒ Ʋû ƸèÓęĤÒ Ƴăĕ×ƳĻĤ ĵĤÓđÜ

“Kyamet gününde mümin kulun terazisinde güzel ahlâktan daha aùr bir üey bulunmaz. Allah Teâlâ çirkin hareketler ya- pan, çirkin sözler söyleyen kimseden nefret eder.”12

ƲÕèÓĀ ƲƼĪÌIJ Ƹěĥ ƳíĤÒ Ƹīù Ƴè īĨ ƳģĝàÈ ƸĪÒŤĩĤÒ ĹĘ Ƴď ƲĄijĺ ƹÅĹü ƱīĨ ÓĨ ƲÙƲäòî ƸįÖ ƳēƳĥ×ĻĤ Ƹěĥ ƳíĤÒ Ƹīù Ƴè ƸØņ ƲƼāĤÒIJ ƸĦij ƲƼāĤÒ ƸÕ ƸèÓĀ

“Kyamet gününde mümin kulun terazisinde güzel ahlâktan daha aùr bir üey yoktur. Güzel ahlâk sahibi, gündüz oruç tutup gece namaz klan kimselerin derecesine ulaür.”13

ƸŜĠƲÈ ƱīƲĐ ħƲƼĥ ƲøIJ ƸįƱĻƲĥƲĐ ƳľÒ Ƽƥ ƲĀ ƲƼľÒ ƳĢijøò ƲģƸÑ Ƴø öÓƲƼĭĤÒ ƳģìƱïƳĺ ÓƲĨ

ĢÓĜ µ ƲÙƲƼĭƲåĤÒ Ƴģ ƸìƱïƳĺ ÓƲĨ ƸŜĠƲÈ īĐ ƲģƸÑ ƳøƲIJ ěƳĥ ƳíĤÒ Ƴīù ƳèƲIJ Ƹ ƲƼľÒ ĴijƱĝƲÜ :

ƲĢÓƲĝƲĘ ƲòÓƲƼĭĤÒ ƲöÓƲƼĭĤÒ ƳâƱóƲęĤÒƲIJ ƳħƲęĤÒ :

“Hz. Peygambere insanlarn cennete girmesine en fazla vesile olacak amellerin hangisi olduùuna dair bir soru yöneltildiùinde, Allah Resûlü; ‘Allah’tan korkmak (O’na karü sorumluluk bilinci taümak) ve güzel ahlâktr’ üeklinde cevap verdi. Ayn üekilde

‘insanlarn cehenneme girmesine en çok neden olacak ameller hangisidir’ diye sorulduùunda Peygamber (s.a.s.), ‘aùz (snr ve kural tanmakszn ileri geri konuümak) ve ferçtir (namus ve iffeti muhafaza etmemektir)’üeklinde cevap verdi.”14

Görüldüùü gibi iman ile ahlâk arasnda kuvvetli bir iliüki vardr. Güzel ahlâk, kemal seviyesindeki olgun bir imann gös- tergesi durumundadr. Kötü ahlâk da imandaki zaafa iüaret eder. Çünkü úslâm’da, insanlarn sadece iman etmeleri deùil, ayn zamanda güzel davranülarda bulunmalar da istenir. Nite- kim bu husus deùiüik vesilelerle Kur’an’da çokça vurgulanr.

12 Tirmîzî, “Birr”, 61; Ebû Dâvûd, “Edeb”, 8.

13 Tirmîzî, “Birr”, 61.

14 Tirmîzî, “Birr”, 61.

(6)

“Asra yemin ederim ki, insan gerçekten ziyan içindedir.

Bundan ancak iman edip güzel eylemlerde bulunanlar, birbirle- rine hakk ve sabr tavsiye edenler müstesnadr.”15 âyetleri, hüsran ve anlamszlùn iman ile bitebileceùini ve imann salih amelleri gerekli kldùn dile getirmektedir. ûüphesiz bu davra- nülarn sergilenmesinde sabr ve haktan sapmama da önemli olgulardr. Ayrca iyi ve kötü her amelin deùerlendirileceùi k- yamet gününde en makbul ibadetin güzel ahlâk olacaù belir- tilmektedir. Zira bütün ibadetlerin yegâne hedefi, insan güzel ahlâk sahibi yapmaktr. Kldùmz namazlar, tuttuùumuz oruç- lar, ifa ettiùimiz hac, verdiùimiz zekât ve sadakalar hep bizi ol- gunlaütrmak, mükemmel ahlâka ulaütrmak için farz klnmütr.

Nitekim Kur’ân- Kerîm’de

ƲĤƸÒ ƲĹ ƸèǂIJƳÒ ƾÓƲĨ ƳģƱÜƳÒ ƸīƲĐ ĵƽıƱĭƲÜ ƲØijƽĥ ƲƼāĤÒ ƲƼĪƸÒ NjƲØijƽĥ ƲƼāĤÒ ƸħƸĜƲÒƲIJ ƸÔÓƲÝ ƸġƱĤÒ ƲīƸĨ ƲğƱĻ

ƲĪijƳđƲĭ ƱāƲÜ ÓƲĨ ƳħƲĥ ƱđƲĺ Ƴ ƽƼľÒƲIJ NjƳ ƲŚƱĠƲÒ Ƹ ƽƼľÒ ƳóƱĠƸñƲĤƲIJ NjƸóƲġƱĭƳĩƱĤÒƲIJ ƸÅƾÓ Ʋý ƱéƲęƱĤÒ

“Sana vahyedilen kitab oku ve namaz kl; çünkü namaz çir- kin ve kötü iülerden alkor. Allah’ zikretmek en büyük üey- dir…”16,

ƱīƸĨ Ʋīĺ ƷñƲƼĤÒ ƲƥƲĐ ƲÕƸÝƳĠ ÓƲĩƲĠ ƳĦÓƲĻ ƸƼāĤÒ ƳħƳġƱĻƲĥƲĐ ƲÕƸÝƳĠ ÒijƳĭƲĨƽÒ Ʋīĺ ƷñƲƼĤÒ ÓƲıƳƼĺƲÒ ƾÓƲĺ ǍƲĪijƳĝƲƼÝƲÜ ƱħƳġƲƼĥƲđƲĤ ƱħƳġƸĥƱ×ƲĜ

“Ey iman edenler! Oruç, sizden öncekilere farz klndù gibi, Allah’a karü gelmekten saknasnz diye size de sayl günlerde farz klnd…”17 ,

ƲƼĪƸÒ Nj ƱħƸıƱĻƲĥƲĐ ƸƼģ ƲĀƲIJ ÓƲıƸÖ ƱħƸıĻƷƼĠƲõƳÜƲIJ ƱħƳİƳóƸƼıƲĉƳÜ ƴÙƲĜƲï ƲĀ ƱħƸıƸĤÒƲijƱĨƲÒ ƱīƸĨ Ʊñ Ƴì ƵħĻ ƷĥƲĐ ƵďĻ ƷƲƓ Ƴ ƽƼľÒƲIJ Nj ƱħƳıƲĤ ƵīƲġ Ʋø ƲğƲÜijƽĥ ƲĀ

15 Asr, 105/1-3.

16 Ankebût, 29/45.

17 Bakara, 2/183.

(7)

“Onlarn mallarndan sadaka al. Onunla kendilerini temiz- lemiü ve tezkiye etmiü olursun”18 âyetleri, ibadetlerin kiüiyi güzel ahlâka ve bu baùlamda nefis tezkiyesine ulaütrmak için oldu- ùunu vurgulamaktadr.

úbadetlerin kiüiyi güzel ahlâka ulaütrmay amaçladùn Hz.

Peygamber de deùiüik vesilelerle dile getirmiütir. Örneùin,

Ďïĺ ĪÈ ĹĘ ÙäÓè ľ ÷ĻĥĘ ³įÖ ģĩđĤÒIJ òIJõĤÒ ĢijĜ Ďïĺ ħĤ īĨ įÖÒóüIJ įĨÓđĈ .

“Kim yalan söylemeyi ve yalanla iü görmeyi terk etmezse, Al- lah’n o kimsenin yemesini içmesini brakmasna ihtiyac yok- tur.”19 hadisi, ibadetlerdeki maksad yanstmas açsndan gayet dikkat çekicidir.

Allah’a iman eden kimse güzel ahlâk sayesinde ebedî kurtu- luüa erecektir. Nitekim Hz. Peygamber’e, “insanlar cennete en fazla götürecek üey nedir” diye sorulduùunda o, “Allah’a sayg

(takva) ve güzel ahlâktr”20 üeklinde cevap vermiütir. “Takva”

diye ifade ettiùimiz, kulun Yüce Allah’a gösterdiùi en üstün sayg

ile insanlarn karülkl münasebetlerini düzenleyen güzel ahlâk, cennete en fazla girmeye sebep olan iki hal ve davranütr. Takva ve güzel ahlâk sadece uhrevî kazanmlar açsndan deùil, dünyevî kazanmlar açsndan da oldukça önem arz etmektedir. Bu iki hasletin aùrlkta olduùu bireylerden teüekkül eden toplum, âdeta cenneti daha üimdiden bu dünyada yaüayacaktr. Zira o toplum- da güzellikler hâkim olacak, herkes “öteki”nin hak ve hukukuna riayet edecek, ilâhî bir kontrol mekanizmasnn onun her türlü

18 Tevbe, 9/113.

19 Buhârî, “Savm”, 8, “Edeb”, 51.

20 Tirmîzî, “Birr”, 62.

(8)

eylem ve davranündan haberdar olduùu bilinciyle olumsuz dav- ranülardan uzak kalacaktr.

Sonuç olarak ifade etmek gerekirse, ahlâk eksenli dindarlk, dindarlùn zirve noktasdr; onun yokluùunda geriye üekilci ve yanltc bir dindarlk kalr. Dini bir aùaca benzetecek olursak kökler inanç alann, gövde ve dallar ibadet alann ve meyve de ahlâk temsil eder. ûüphesiz aùaç meyve vermek için vardr.

Kök, gövde ve dallar olmadan meyve olamayacaù açktr. Kö- kün ve dallarn beslendiùi zemin ise, Kur’an ve Sünnettir. Bu itibarla;

-únanç boyutu dinin temeli, ahlâk ise amacdr.

-úbadet ve muamelat ise olmazsa olmaz birer araçtr.

Konumuzu güzel ahlâkn önemini ve güzel ahlâka sahip kim- selerin konumunu dile getiren bir hadisle bitirelim. Peygambe- rimiz (s.a.s.) üöyle buyuruyor:

ħƳġƲĭ ƸøÓ ƲèƲÈ ³ ƸÙƲĨÓƲĻƸĝĤÒ ƲĦijƲĺ ƴÓùĥ ƲƧ ƸƼƍƸĨ ƱħƳġƸÖƲóƱĜƲÈƲIJ ³ ƲƼĹĤƸÌ ħƳġƸƼ×ƲèƲÈ ƱīƸĨ ĪƸÌ ƴÓĜņìƲÈ ƸƼƍƸĨ ħƳĠïƲđƱÖƲÈƲIJ ƲƼĹĤƸÌ ħƳġ ƲąƲĕƲÖƲÈ ƲƼĪƸÌIJ .

ƲĪIJƳòÓƲàƱ ƲƼŜĤÒ ³ ƸÙĨÓĻƸĝƱĤÒ ƲĦijĺ

ÒijĤÓĜ ƲĪijƳĝ ƸıƱĻƲęƲÝƳĩĤÒƲIJ ƲĪijƳĜƸƼï ƲýƲÝƳĩĤÒIJ ƲĪIJƳòÓƲàƱ ƲŜĤÒ ÓƲĭ ƱĩƸĥƲĐ ƱïƲĜ ƲƼľÒ Ģijøò Óĺ :

ĢÓĜ µ ƲĪijƳĝƸıƱĻęƲÝƳĩĤÒ ÓƲĩƲĘ ³ ƲĪijƳĜƸƼï ƲýƲÝƳĩĤÒƲIJ ƲĪƳIJ ƸƼŚƲġƲÝƳĩĤÒ :

“úçinizde en çok sevdiùim ve kyamet günü bana en yakn mesafede bulunacak kimseler güzel ahlâk sahibi olanlarnzdr.

Güzel konuüuyor dedirtmek için uzun uzun konuüanlar, sözünü beùendirmek için avurdunu üiüire üiüire lâf edenler ve bilgiçlik etmek için lügat paralayanlar ise en sevmediùim ve kyamet günü bana en uzak mesafede bulunacak kimselerdir. Ashâb-Ç

‹”Ÿǣ

(9)

- Yâ Resûlallah! Güzel sohbet ediyor dedirtmek için uzun uzun konuüanlar, sözünü beùendirmek için avurdunu üiüire üiüire laf edenleri biliyoruz. Fakat bilgiçlik taslamak için lugat paralayanlar (mütefeyhik) dediùiniz kimlerdir? Diye sordukla- rnda:

- “Kibirlenen kimselerdir” buyurdu.”21

21 Tirmîzî, “Birr”, 71.

Referanslar

Benzer Belgeler

Peygamber’in (s.a.s) Medine’de Evs-Hazrec ile ensâr-muhâcirler ve bütünüyle İslâm toplumu arasında sağladığı kardeşlik, dayanışma, güven ve kazandırdığı

Açık renkli kumaşlar ışığı daha fazla yansıttığı için koyu renkli kumaşlara göre vücudu daha serin tutar.. Kullanılan kimyasal maddelerin ve boyanın cinsi de

A- Sürekli Göç : İnsanların siyasi, sosyal, ekonomik ve doğal nedenlerle bulundukları yeri sürekli terk etmeleridir.. Tarım İşçilerinin Göçü : Turizim

Bu çal›flmada, annelerin çocuklar›n›n ateflli durumu ile ilgili olarak neler düflündükleri, do¤ru veya yanl›fl neler yapt›klar›n›n araflt›r›lmas›, aksayan

Kutsal anamýz kilise, kesin olarak ve en büyük bir ýsrar ve sebatla belirtir ki, tarihe uygunluklarýnda hiçbir tereddüt olmayan Ýnciller, Tanrý'nýn oðlu Ýsa'nýn

Bu çalışmada tibia üst uçta yerleşimli osteoid osteoma olgusunda eksizyon sonrası kliniğin tamamen kaybolduğu izlenen ancak 7 yıl sonra aynı odakta yineleyen osteoid

Bilgisayar teknolojilerindeki geliflme- lerle beraber sanal gerçeklik terapisi de dünyada giderek daha fazla yayg›nlafl›yor.. Ancak bu yöntem kimi hastalarda bafl a¤r›s›

Y›llarca sigara içmifl olan in- sanlar bile sigaray› b›rakt›klar›nda çok k›sa bir süre içinde vücut kendisini toparlamaya bafll›yor.. 1 y›l içinde kalp ve