• Sonuç bulunamadı

Üst Göz Kapağının Doğumsal Kolobomu: Cerrahi Tedavi Seçenekleri

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Üst Göz Kapağının Doğumsal Kolobomu: Cerrahi Tedavi Seçenekleri"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

E D İT Ö R E M E K T U P

ÜST GÖZ KAPAĞININ DOĞUMSAL KOLOBOMU: CERRAHİ TEDAVİ SEÇENEKLERİ

Sühan AYHAN, Tarık ÇAVUŞOĞLU, Fulya FINDIKÇIOĞLU, Kenan ATABAY

Gazi Üniversitesi Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Anabilim Dalı, Ankara

Gözkapağı doğumsal kolobomu, gözkapağının tüm yapılarım içeren defektidir. Yüz şekil bozuklukları ile seyreden sendromlara eşlik edebildikleri gibi, palpebral sınırda u fak çentiklenm elerden, tüm gözkapağı yokluğuna kadar olan klinik bir yelpazenin parçalan olabilir. Kolobomlarm en sık bulunduğu bölge üst gözkapağı, özellikle de medial kısmıdır. Yüz yarıklarının bir formu olarak kab ul edilebilecek bu anomali unilateral ya da bilateral olabilirD oğum sal kolobomlar sıklıkla izole anomaliler şeklinde görülse de, ek oftalmopatiler eşlik edebilir. Kolobomlarm çoğunda heredite önemli bir rol oynamamaktadır2.

Gözkapağı kolobomları sıklıkla unilateral izole anom aliler şek lin d e görülm ektedir. K ozm etik bozuklukların yanısıra, erken dönemde uygun tedaviye başlanmadığı takdirde, dış ortama sürekli maruz kalmaya bağlı ortaya çıkan keratopati sonucu gelişen görme bozuldukları büyük tehlike oluşturmaktadır3.

Ameliyatın zamanlamasında dış ortama maruz kalma süresi ve korneadaki hasarın oranı önemlidir. Bu tür kolobomlarm tedavisi için gözkapağı ve fomiks gelişimlerini tamamlaması ve cerrahi girişim için uygun hale gelmeleri beklenmelidir. Hastalar genellikle iki - üç yaşlarında ameliyata uygun olgunluğa gelmiş olurlar4.

Cerrahi onarım yöntemi, defektin boyutuna göre belirlenmektedir 3. Gözkapağındaki defekt orbikularis kaslarının horizontal vektörde çekişi ile olduğundan daha fazla görünmektedir. Gerçek defekt, defekt kenarlarının basitçe yaklaştırılması ile saptanabilir f

Defekt miktarı üst gözkapağının genişliğinin 1/

3’ünden küçült ise kama şeklinde eksizyon sonrası primer kapam a ideal tedavidir. D aha büyük defektlerin onarımmda ise, mutlaka lateral kantal ligamanın üst bacağının ayrılması gereklidir.

Boyut olarak gözkapağının 1/3 ’ünü aşan defektlerde daha geniş kapsamlı rekonstrüksiyon gerekir. Üst gözkapağının tam kat defektlerinin onarımmda Abbe flebe benzer şekilde, alt gözkapağmdan çevrilen tam kat rotasyon flebi, tercih edilen bir cerrahi tedavi girişimdir.

Mustarde tarafından geliştirilmiş olan bu flep (switch flep), dudak r ekons üüksiy onu n daki Estlander-Abbe flep tekniğine benzer olarak, 180° rotasyonla, marjinal arter bazlı olarak, 5-6 mmpedikül boyutu ile planlanmaktadır . Flep lateral ya da medial bazlı olarak planlanabilir. Bu flebin avantajları içinde gözkapağı defektinin benzer doku ile rekonstrükte edilmesi, levator kas devamlılığının sağlanabilmesi ve flep olarak kullanılan gözkapağı kısmının da kirpik içennesi sayılabilir. Üst gözkapağı

Şekil 1 A: Olgu 1: Doğmalık kolobom hastası, ameliyat öncesi görünüm. B: Olgu 1: Hastanın ameliyat sonrası 6. aydaki görünümü.

144

(2)

Türk Plast Rekonstr Es t Cer Derg (2003) Cilt: 11, Sayı:2

defektleri onarımmdaki diğer alternatifler bir seçenek kompozit gre fitleri, Tenzel’in semisirküler ilerletme flebi, C utler-B eard flebi ile elde edilen kozm etik ve fo nksiyonel sonuç g en e llik le “ sw itch fle p ” rekonstrüksiyonu ile elde edilenin altındadır. Üst gözkapağının total kayıplarında alın flebinin kullanılması mümkündür ancak dolgun bir gözkapağı kaçınılmazdır . Bunlara ek olarak Hauben tarafından, tek oturumda aynı gözkapağmdan hazırlanan bir kas-derİ transpozisyon flebi ve mukoza grefti ile gerçekleştirilen bir teknik tanımlanmıştır , Bu flep tek oturumlu bir cerrahi girişimin avantajlarına sahip olmasına karşın, elde edilen gözkapağı kirpiksizdir.

Alt gözkapağının tüm katlarından yararlanarak hazırlanan rotasyon flebinin, ender görülen gözkapağı kolobomlarmm tedavisinde hem kozmetik, hem de işlevsel açıdan tatmin edici sonuç veren bir teknik olduğu söylenebilir.

D r SÜhan AYHAN

Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi

Plastik ve Rekonstrüktİf Cerrahi Anabilim Dalı 06500 Beşevler, ANKARA

KAYNAKLAR

1. Mustarde J.C: Congenital SoftTissııe Deformities. Smith ’s OphtalmicPlastic andReconstructive Surgery, Eds: Nesi F.A., Lisman R.D., Levine M.R., T"1 edition, Mosby, St.

Louis, 977, 1998.

2. Morax S., Hurbli T.: The management of congenital malpositions of eyelids, eyes and orbits. Ey e 2: 207,1988.

3. Yeo L., W illshaw H.E.: Large congenital upper lid coloboma - Successful delayed conservative management.

J. Pediatr. Ophtalmol. Strabismus 34: 190, 1997.

4. Macdonald D.A., Schneîder K, Della Rocca R.C., Brazzo B.G.: Childhood Disorders o f the Orbit and Ocular Adnexa. Smith s Ophtalmic Plastic and Reconstructive Surgery, Eds: Nesi F.A., Lisman R.D., Levine M.R., 2I,d edition, Mosby, St. Louİs, 835, 1998.

5. Mustarde J.C: The use of flaps in the orbital region. Plast.

Reconstr. Surg. 45: 146, 1970.

6. Kwitko G.M., Nesi F.A.: Eyelid and Ocular Adnexal R e co n stn ıctio n . S m ith ’s O phtalm ic P lastic and Reconstructive Surgery, Eds: Nesi F.A., Lisman R.D., Levine M.R., 2,,d edition, Mosby, St. Louis, 576, 1998.

7. Hauben D.J., Tessler Z.: One-stage reconstruction of a large upper Hd defect in a newbom. Plast. Reconstr. Surg.

83: 337, 1989.

PERİNEAL YERLEŞİMLİ, EPİTELİOİD MALİGN PERİ FERİK SİNİR KILIFI TÜMÖRÜ: OLGU SUNUMU

Recep ANLATICI, Fazilet KAYASELÇUK, Turgut NO YAN, Cenk AKÇALI

Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Plastik ve Rekonstrüktİf Cerrahi AD, Dermatoloji AD, Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Adana Araştırma ve Uygulama Hastanesi Patoloji AD, Genel Cerrahi AD

Sayın Editör,

Epitelioidmalignperiferal sinir kılıfı tümörü malign schw annom anm o ldukça n ad ir görülen b ir alt formudur.1’2’3’4 Malign schwannomadan farklı olarak, çoğunluğu epitelioid görünümde schwann hücrelerinden oluşmuştur.1

Epitelioid malign periferal sinir kılıfı tümörü, kaynaklarda sınırlı sayıda olguda bildirilm iştir.1,2,4 Genellikle 20-50 yaşlarında ve erkeklerde daha fazla görülm ektedir. Tüm ör çoğunlukla siyatik, tibial, peroneal, fasiyaî gibi büyük çevresel sin irleri tutm aktadır.1’2'3 O lguların yaklaşık yarısında tam konulduğunda başta akciğerler olm ak üzere uzak metastaz saptanmaktadır.1,2 Biz bu çalışmada, perineal yerleşimli bir epitelioid malign periferal sinir kılıfı tümörü olgusunu sunduk.

Yaklaşık 6 aydır sağ kasıkta hızlı olarak büyüyen, pis kokulu bir kitle nedeniyle kliniğimize başvuran 38 yaşında bayan hastanın fizik muayenesinde; sağ perineal bölgede sağ labium majörü de invaze eden, 30x25x20 cm boyutlarında, üzeri ülsere ve enfekte kitle mevcuttu

(Şekil 1). Klinik ve radyolojik olarak lenfadenopati saptanmadı. Tomografide her iki akciğerde multipl m etastazla uyumlu görüntü tespit edildi. Hastanın hijyenik durumunu iyileştirm ek amacıyla kitlenin rezeksiyonu planlandı.

Genel anestezi altında ameliyata alman olguya, iskial kem iğin bir kısm ını da kapsayacak şekilde geniş rezeksiyon uygulandı. O luşan defekt 8x30 cm boyutlarında, aynı taraflı inferior epıgastrik arter pediküllü vertikal rektus abdominus kas-deri flebi ile kapatıldı.

Kitlenin histopatolojik incelenmesinde; fibröz bağ doku septalar ile ayrılan, solid hücre grupları şeklinde gelişmiş, geniş nekroz alanları içeren tümöral lezyon izlendi. Tümörün eozinofîlik sitoplazmalı, bol atipik mitoz içeren epitelyal görünümlü hücrelerden meydana geldiği görüldü (Şekil 2). İm m ünohistokim yasal incelemede pansitokeratin, düz kas aktini, desrnin, HM B-45 (m elonom a işa re tle y ic isi) ile tüm ör hücrelerinde boyanma saptanmadı. S-100 ile fokal pozitif boyanma tespit edildi. Bu bulgularla hastaya

145

Referanslar

Benzer Belgeler

Üst kat ayni

BULGULAR: İki grup arasında tümör boyutu, tümör yerleşimi ve lenf nodu tutulumu ve uzak organ metastazı açısından anlamlı fark yoktu.Tüm hastalarda makroskopik cerrahi

Sentinel lenf nodu pozitif olup tamamlayıcı lenf nodu diseksiyonu uygulanan hastalarla, takip grubunda yer alıp klinik lenf nodu bulunması durumunda tamamlayıcı

Epinörium veya periferik siniri besleyen vasküler yapılardan köken alanlar haricindeki tüm malign periferik sinir tümörleri veya sinir kılıfı farklılaşması

Malign periferik sinir kılıfı tümörü tanısı konan hastaya geniş eksizyon ve serbest radial ön kol flebi ile rekonstrüksiyon uygulandı.. İleri yaş hastalarda baş boyun

Bu makale- de, schwannom olduğu düşünülerek opere edilen ve patoloji sonucunda sinovyal sarkom ile malign periferik sinir kılıfı tümörü arasında ayırıcı tanı

Neps sayrna yontemlerini zaman gereksinimleri .iq- sindan kargilagt~rmak iizere ayni ornek a$rll$ kullanl- larak yapllan bir denemede en hizli olqum yontenlinin AFIS-N oldu&

Teknesyum 99m (Tc-99m) ya da galyum ile yapılan sintigrafide kafa tabanı ya da temporal kemikte art- mış radyoizotop uptake’yi, kulak akıntısında Pseu- domonas