CGM105 ÇOCUK GELİŞİMİNE GİRİŞ DERSİ
Gelişim Kuramları
Cinsel Gelişim Ahlak Gelişimi
PROF. DR. MÜDRİYE YILDIZ BIÇAKÇI
CİNSEL GELİŞİM
• CİNSİYET (erkek ve dişi olarak ayrım)
• TOPLUMSAL CİNSİYET(Doğuştan
getirilen biyolojik özelliklere bağlantılı
olarak toplum tarafından yüklenen roller, beklentiler vb.)
• CİNSELLİK (insanın erilliğini ve dişiliğini gösteren kalıtsal ve öğrenilmiş
davranışlardır)
Cinsel gelişim;
kişinin kendi cinsi ile ilgili üreme organlarının büyüyüp gelişmesi ve bundan doğan sorunlarla ilgili davranış değişikliklerini kapsar
Cinsel gelişim Cinsel gelişim
bireyin, bireyin,
Cinsel büyümesi Cinsel büyümesi
Cinsel büyümesine karşı Cinsel büyümesine karşı sağlıklı tutum takınması sağlıklı tutum takınması
Cinsel sorunlarını yenebilmesi ve olumsuz cinsel Cinsel sorunlarını yenebilmesi ve olumsuz cinsel
dürtülerini denetim altına alabilmesinde dürtülerini denetim altına alabilmesinde
bilgili ve becerikli olmasıdır bilgili ve becerikli olmasıdır
• CİNSEL GELİŞİM
Bireyin cinsel büyümesi, cinsel büyümesine karşı sağlıklı tutum takınması, cinsel
sorunlarını yenebilmesi ve olumsuz cinsel dürtülerini denetim altına alabilmesinde bilgili ve becerikli olmasıdır.
• CİNSEL OLGUNLUK
Üreme sisteminin ve organlarının üreme
düzeyine ulaşması, bireyin cinsel ilişki ve ilgilerinde, toplumsal ve ahlaki kurallara uygun biçimde davranabilmesidir.
• CİNSEL EĞİTİM
Bireyin üremeyle ilgili konu ve
sorunlarında, cinsel iç dürtü ve
güdülerini denetleyebilmesinde, cinsel konularda başkaları ile kuracağı
ilişkilerde ve cinsel ilgilerinde gerekli davranışları kazandırmak için yapılan eğitimdir.
• Cinsel gelişim dönemleri
• Cinsel eğitimin verilmesi
Cinsel gelişim dönemlere ayrılarak incelemektedir.
Her dönemde bir kritik gelişim söz konusudur.
Cinsel gelişim dönemlerini sağlıklı bir şekilde geçirmek
önemlidir.
FREUD’UN
PSİKOANALİTİK
(PSİKOSEKSUEL)
GELİŞİM KURAMI
FREUD
LİBİDO: Cinsel Enerji
EROJEN BÖLGELER: Elle
dokunulduğunda hoşlanım veren
duyarlı deri ve mukoza kısımlarıdır.
Cinsel gelişim dönemleri Cinsel gelişim dönemleri
Oral dönem (0-1 yaş) Oral dönem (0-1 yaş)
Anal dönem (1-3 yaş) Anal dönem (1-3 yaş)
Fallik dönem (3-6 yaş) Fallik dönem (3-6 yaş)
Gizil (latent) dönem (6-12 yaş) Gizil (latent) dönem (6-12 yaş)
Genital dönem (12-18 yaş) Genital dönem (12-18 yaş)
Oral Dönem (0-1 Yaş)
Yeni doğanın temel haz kaynağı emmedir ve eline
geçirdiği bütün objeleri ağzına götürme
eğilimindedir.
Zamanının büyük bir çoğunluğunu emerek,
ısırarak, çiğneyerek, dişleyerek, ses oyunları
yaparak geçirir.
Oral Dönem (0-1 Yaş)
Kişi kaygılı ve güvensiz olduğunda bu döneme
geri döner. (oral
bağımlılık) Tırnak Yeme
• Memeden erken kesilmesi
• Uzun süre emzirme
Anal Dönem (1-3 yaş)
Bu dönemde anal bölge haz merkezi durumundadır.
Çocukların idrar ve dışkı çıkarma ile ilgili oldukları bu dönemde, kendilerini ve çevrelerini kontrol etmeyi öğrenirler.
Anal Dönem (1-3 yaş)
Anal Tutucu Karakter (İnatçı, cimri, hayata belli kalıplarla yaklaşan,kendi
doğruları dışında doğruları kabul etmeyen) Anal Atıcı Karakter (saldırgan,
dağınık,kendine önem vermeyen)
Fallik Dönem (4-6 Yaş)
Bu dönemde, çocukların ilgisi cinsel organlara yönelmiştir,
Çocuklar yetişkinleri model alarak
cinsiyet rollerini kazanmaya başlarlar,
Kız çocuk babasına ilgi duyar ve annesini kıskanır,
Erkek çocuk da annesine hayrandır,
Fallik Dönem (4-6 Yaş)
Elektra kompleksi
Oedipus Kompleksi
Özdeşleşme
Cinsel kimlik
Mastürbasyon
Kendi cinsinden ebeveynle özdeşim kuran çocuk toplum rollerini, sosyal
değerleri, kuralları öğrenmeye başlar,
Bu dönemde, çocuklar cinsel konulara
karşı ilgilidirler; bu ilgi üç yaş civarında başlar, beş-altı yaşlarına kadar güçlü bir meraka dönüşür,
Bu dönemde, çocukların ara sıra, üreme organlarıyla oynadıkları ve bundan haz aldıkları dikkati çeker.
3-6 yaşlar arasında çocuklar kız ve erkek
olduklarının farkındadırlar.
3-6 yaşlar arasında
çocuklar çok soru sorarlar.
Latent (Gizil) Dönem (6-12 Yaş)
• Daha çok oyunla ilgilenir.
Çocuklar sevgi
gösterilerini arkadaşlarına yöneltirler.
• Bu dönem boyunca
çocuklar aynı cinsiyetten arkadaşlarla oynama
eğilimindedirler .
Bu dönemde, çocuğun cinsel dürtüsü Bu dönemde, çocuğun cinsel dürtüsü
gizildir, çocuk cinsiyetle ilgili konulardan gizildir, çocuk cinsiyetle ilgili konulardan
hoşlanmaz hoşlanmaz..
Genital Dönem (12-18 Yaş)
• Bu dönemde cinsel organlarda ve hormonlarda bazı değişiklikler
olmaktadır.
• Cinsel organlar tekrar haz bölgesi haline gelir.
• Bu dönemde, kişilik çocuk kişiliğinden yetişkin kişiliğine dönüşür. Fırtınalı bir dönemdir.
cinsel eğitim
Oldukça önemli olan bu konuda anne- babalar ve eğitimciler tarafından yapılabilecek bir hatanın gelecekte davranış bozukluklarına yol açabileceği
gerçeği unutulmamalıdır.
bireyin fiziksel, duygusal ve cinsel bireyin fiziksel, duygusal ve cinsel gelişimini anlaması
gelişimini anlaması
olumlu bir kişilik kavramı geliştirmesi olarak ifade edilmektedir
Cinsel eğitim
Cinsel eğitim
= =
Eğer çocuğa anne-babası ya da yakınındaki diğer yetişkinler tarafından cinsel eğitim
verilmezse, çocuk daha büyük bir ilgi ve merakla kendi başına başka kaynaklardan
öğrenme yolunu seçecektir.
Böylece de, zararlı, karışık, çelişkili bilgiler edinmeye başlayacaktır.
• Cinsel ilgi çocukların doğasında vardır.
• Bu aşamada, anne-babanın ve öğretmenlerin tutum ve davranışları çok önemlidir.
• Çocuklarda cinselliğe ilgi iki buçuk-üç yaşlarında ortaya çıkmaya başlar. Çocuk bu dönemde her şeyi merak ettiği gibi cinsellikle ilgili bir çok şeyi de merak eder.
• Çocukların sorduğu “yağmur nasıl oluşuyor?”
sorusu ile “bebek nereden geliyor?” sorusu arasında bir fark yoktur. Her ikisi de bilgi edinmek amacıyla sorulmuş sorulardır.
Çocuk cinsellikle ilgili ilk bilgilerini evinde ve anne
babasından almalıdır.
İlk Cinsel Bilgiler Ne Zaman Verilmeli?
Çocuklara cinsellik konusunda bilgiler gereksinim duydukça ve yeri geldikçe adım adım verilmelidir.
İstek geldiği ve gereksinim duyulduğu zaman bilgi vermek en uygunudur
Çocuğa istediği anda basit, kısa, gerçek, endişesiz cevap verilmelidir.
Çocuklar bu cevapları unutabilirler, ama tekrar etmek gereksizdir.
Çocukların yaşlara göre gereksinim duyduğu cinsel bilgiler değişir.
Çocuklar vücut, cinsel ilişki, duygular ve üreme gibi konulara karşı sürekli bir ilgi ve merak duyarlar.
Bu nedenle, cinsel eğitim kısa bir bilgi aktarımından çok doğumdan itibaren başlayan, uzun süreli bir süreç olarak görülmelidir.
Cinsel eğitim doğumla birlikte başlar ve yaşam
boyu devam eder.
Çocuklara cinsel eğitimi kim ya da kimler vermelidir
?
İdeal olanı, ailede ve okulda verilen eğitimin birbirini tamamlamasıdır.
Çocukların sorularını her iki ebeveyn birlikte cevaplayabilir.
Önemli olan anne-babaların onlara güven vermeleri, gerekli olan açıklamalardan
kaçınmamalarıdır.
Çocukların sorularına sordukları kadar cevap
verilmelidir.
Anne-babalara, Çocukların Sıklıkla Sordukları Sorular Ve Bu Sorularına Verilebilecek Cevaplar
“Benim de bebeklerim olacak mı?”
Elbette, büyüdüğünde seninde bebeklerin olacak.
“Neden erkekler bebek doğuramaz?”
Erkeklerin vücudunda bebeklerin büyüyebileceği özel bir oda yoktur.
Bebeğin çıkmasına izin verecek küçük geçit (vajina) de olmadığı için erkekler bebek doğuramaz.
“Anne okulda kız arkadaşımı öptüm, bana çok kızdı. Ben kötü bir şey yapmadım değil mi?
Kızlar bundan hoşlanmıyor olabilir. Bu nedenle de yaptığın şey doğru değil.
“Ben nasıl doğdum, dünyaya nasıl geldim?
Annenin bacakları arasındaki bir aralıktan doğdun (anne normal doğum yapmışsa)
Yeterince büyüdüğünde doktorlar ve sağlık çalışanlarının yardımı ile küçük bir işlemle anne karnındaki yerinden dışarı alındın (anne sezeryan doğum yaptı ise)
Cinsel eğitim verirken dikkat edilmesi gereken faktörler
• Cinsel eğitim büyüme ve gelişim sürecince aşama aşama verilmelidir. Bir anda çocuğa her şeyi öğretmek mümkün değildir.
• Çocukla konuşan birey ses tonunu iyi ayarlamalı, doğal bir ses tonuyla ve her zamanki konuşma hızı ile konuşmalıdır.
• Konuşurken sessiz ve rahat bir ortam seçilirse çocuk dikkatini vererek dinleyebilir.
• Çocuklarla cinsel konularda konuşulurken kurulacak göz kontağı önemlidir. Eğer çocuk küçük yaşta ise aynı seviyede olmak için diz
çökerek ya da çocuğu yüksek bir yere oturtarak aynı seviye gelinmelidir .
• Çocuklarda cinsel konularda konuşurken yetişkinin yüz ifadesi çok
önemlidir. Yetişkinlerin şaşırmış, rahatsız olmuş bir ifadeyle konuşması çocuklara cinsel konularda rahat konuşulamayacağı mesajını verir.
• Abartılı el-kol hareketleri yapmaktan heyecanlı konuşmaktan kaçınılmalıdır.
• Cinsel konulardaki sorulara yalın ve doğru cevaplar verilmelidir.
• Çocuğun kendi kendine cinsel doygunluk elde etmesi
(mastürbasyon) konusunda çocuk üzerinde baskı uygulanmamalı, çocuğun dikkati başka yöne çekilmelidir.
• Çocuğun güvenine ihanet edilmemelidir. Eğer çocuk, ebeveyninin gülerek büyükanneye “geçenlerde ne sordu biliyor musun”
dediğini duyarsa incinir ve tekrar güven duyması zaman alabilir.
• Müdahale edilmemeli ve sabırlı olunmalıdır. Çocuk bir şey
anlatırken sözü kesilmemeli, söyleyeceklerini çabucak söylemesi istenmemelidir. Eğer ebeveynin acelesi varsa “seninle sohbet etmeyi istiyorum, ancak şu anda kardeşini doktora götürmek
zorundayım. Sohbetimizi gelince sürdürsek olur mu?” denilebilir.
Böyle bir durumda da mutlaka verilen söz tutulmalıdır .
• Yüreklendirici olunmalıdır; “Önemli bir soru, bunu bana sorduğuna sevindim” denilebilir.
• Çocuk aşağılanmamalıdır; “Bunu bilmiyor musun? Nasıl olur?” Bu tür ifadeler çocuğu incitir.
• Çocuğun kullandığı dil istenmeyen şekilde ise ona kızılmamalıdır. Çocuk işittiği ama niteliğini bilmediği sözcükler kullanabilir. Önce çocuğun sorusu cevaplanmalı sonra dille ilgili konuşulmalıdır.
• Çocuk uygunsuz bir zamanda soru sorabilir, bu konuyu daha sonra
konuşmaktan hoşnut olunacağının söylenmesi ve sözün yerine getirilmesi önemlidir.
• Çocuk cinsellikle ilgili bir şey sorduğunda, “senin yaşındayken ben de
anneme sormuştum”, “sizin sınıftaki bir çok arkadaşında böyle düşünüyor sanırım” gibi ifadelerle başlamak yararlı olacaktır.
• Anne-babaların yalnızca kendi tecrübeleri ile yetinmeyip gerçeği
ayrıntıları ile öğrenmeleri gerekmektedir. Bu konuya yönelik seminerlere katılmak, kitaplar okumak oldukça önemlidir.
AHLAK GELİŞİMİ
• Ahlak gelişimi, kişilik gelişiminin en önemli öğelerinden biri olup, bireyin toplumsallaşma süreci içinde
davranışlarına yön verir ve neyin iyi, neyin kötü olduğu, yapılması hoş karşılanabilen ya da hiçbir şekilde kabul edilmeyen davranışlar konusunda bir bilinç geliştirmesi sürecidir.
• Ahlak (ethics, morals), çok genel anlamıyla,
belirli bir toplumun üyeleri için öncelikli anlam taşıyan değerler, kurallar ve davranışlar olarak tanımlanabilir.
• Töre, bir toplulukta benimsenmiş, yerleşmiş
davranış ve yaşama biçimlerinin, ahlak, inanç, gelenek ve göreneklerinin tümüdür.
• Törel davranış (moral behaviour) ise toplumun töresine uygun davranıştır. Başka bir deyişle toplumun ahlak, inanç, gelenek ve göreneklerine uygun davranıştır.
• Erdemler denilen en yüce ahlak ilkeleri ise evrenseldir, değişmezler. Yani ırk, din ve ülke sınırı tanımazlar.
• Törel Olgunluk; toplumun ahlak ilke ve kurallarına, inançlarına, gelenek ve göreneklerine uygun davranmak;
bencillikten ve öykünmecilikten uzak bir biçimde davranışların iyilik ya da kötülüğünü, haklılık ya da haksızlığını, doğruluk ya da yanlışlığını içsel olarak yargılamak; kendisi kadar başkalarının da yararını, iyiliğini düşünmek; ussal ve özgeci davranmaktır.
• Bencillik (egoism); başkalarını
umursamadan bireyin bütün eylem ve
işlerinin kendi yararına, çıkarına yönelik olması, bu tutumu temel güdüsü haline
getirmesidir.
• Öykünme (imitation), taklit etme, bireyin başkalarının davranışlarını kendine model alarak benimsemesi ve tekrar etmesidir.
• Vicdan (conscience), birey davranışları hakkında bir yargıda bulunmaya yönelten, kendi ahlak değerlerini dolaysız ve
kendiliğinden yargılayan, iç denetim mekanizmasıdır.
• Vicdanlılık; duygusal ve ussal (mantıksal) vicdan olmak üzere iki aşamalıdır.
• Duygusal vicdanlılık aşamasında, insan
davranışlarını duygusal inançlarıyla yargılar. Bu aşama on yaşından ergenliğe kadar sürer.
• Ussal vicdanlılık aşamasına geçen birey,
davranışlarını ussal inançlarıyla yargılar. Birey, törel ilke ve kuralları mantığının süzgecinden geçirerek ve sorgulayarak uygular.
• Özgecilik (altruism), karşılık beklemeden başkalarına iyilik yapmak, yardım etmek ve herhangi bir davranışı yaparken bunun
başkalarına zarar verip vermeyeceğini, onları üzüp üzmeyeceğini düşünmektir.
Psikanalitik Kurama Göre Ahlak Gelişimi
• Freud ahlak ve kişilik gelişimini
duygusal- güdüsel bir süreç olarak ele almış ve ahlak gelişimini id, ego ve
süperego ilişkilerindeki denge kavramına bağlamaktadır.
Psikanalitik Kuram
• Süperego, çocukluk devresinde, çocuğun büyükleri ile olan etkileşimi sonucu gelişir ve fallik dönemde güçlenir. Özellikle üç-beş yaşlar arasında görülen fallik dönem, ahlak gelişimi açısından önemlidir.
Eric Erikson’a Göre Ahlak Gelişimi
• Freud’un dar biyolojik gelişim çerçevesinin dışına çıkarak, sosyal etkinliklere de önem vermiştir. Erikson, ahlak gelişiminin yetişkinliğin ilk dönemlerine kadar sürdüğünü belirtmektedir. Erikson’a göre, süperego gelişimi, dört ile altı yaşları arasındaki “girişimciliğe karşı suçluluk” evresinde oluşmaktadır.
• Erikson bu evredeki ana-baba etkisinin kalıcılığına değinerek çocuğun süperegosunun ana-babayı memnun etmek için, ilkel, acımasız ve uzlaşmaz olabildiğini söylemektedir.
Eric Erikson’a Göre Ahlak Gelişimi
• “Kimlik kazanmaya karşı rol karmaşası” evresi de, ahlaki gelişim açısından ağırlığı olan bir
evredir. Ergenlik dönemine rastlayan bu evrede
“kimlik karmaşası” yer alır. Erikson bu evredeki gencin kimliğini bulma sorununu, bir takım grup ve kliklere (ideolojik ve dinsel gruplara) katılarak ya da yıkıcı etkinliklerde (uyuşturucu, alkol vb.) bulunarak çözmeye çalıştığını ifade etmiştir.
“Yakınlığa karşın yalnızlığın” çözümünün yer aldığı altıncı evrede ise genç yetişkin, toplumun
gerçekleriyle uyuşarak görev, yarışma ve cinsel beraberliğe ahlaki bir yorum getirerek yetişkinlik dönemine ilerler .
DAVRANIŞÇI KURAM
• Davranışçılar ahlaki davranışların şartlı öğrenme
yoluyla kazanılabileceğini savunmuşlardır. Davranışçı kuramlara göre ahlaki yargılar, bireyin dışındaki
etkenlere bağlı olarak ortaya çıkmaktadır.
• Genelde onay gören ve pekiştirilen davranışlar
“doğru”, hoş görülmeyen, cezalandırılan davranışlar ise “yanlış” olarak
değerlendirilmektedir.
Toplumsal Öğrenme Kuramına Göre Ahlak Gelişimi
• Ahlaki davranışları öğrenilen
davranışlar bütünü içinde ele alan
toplumsal öğrenme kuramcılarına göre, ahlak gelişimi, çocuğun sorumluluk
sahibi yetişkin davranışlarını model alarak ve taklit ederek öğrenmesiyle ortaya çıkar.
Dewey’in ahlak gelişim kuramı
• John Dewey, ahlak gelişimine, bilişsel gelişim paralelinde eğilen ilk kuramcıdır.
Dewey’e göre, davranışı etkileyen ve
geliştiren, onu daha iyi duruma getiren her fikir “ahlaki fikir” içine girer. Zamanla
karakterin bir yönü haline gelen “ahlaki fikirler” ahlaki yargının temel unsurudur.
Dewey’ e göre ahlak gelişimi bireyin eğitimi ile yakından ilgilidir. Eğitimin bireyde
değerler sisteminin gelişmesine yardımcı olacağını savunmuştur.
Dewey’in ahlak gelişim kuramı
• Ahlak ve gelenek öncesi dönem
• Geleneksel dönem
• Özerk dönem
Piaget’in ahlak gelişim kuramı
• Piaget, ahlaki akıl yürütmenin ilk
çocuklukla ergenlik arasında anlamlı bir biçimde değiştiği, değişimlerin düzenli ve kestirilebilir olduğu,
aşağı yukarı düşüncedeki gelişimsel değişimlerle aynı zamana
rastladığını belirtmiştir.
Piaget’in ahlak gelişim kuramı
• Dışsal kurallara bağlılık dönemi (heteronom dönem
• Ahlaki özerklik dönemi (otonom dönem)
Kohlberg’in ahlak gelişim kuramı
• Kohlberg’de ahlak gelişiminin, genel bilişsel yeteneklerdeki ikilemlere
dayandığını ve bilişsel ilerlemelerde olduğu gibi, ahlaki aşamaların da
birinden diğerine geçen ve bir
öncekinin yerini alan değişmez evreler içinde ortaya çıktığını kabul etmiştir.
Kohlberg’in ahlak gelişim kuramı
• Örnek 1:
• Joe’nun babası, Joe 50 dolar kazandığı taktirde onu kampa götüreceğine söz vermiştir. Ancak daha sonra fikrini değiştirmiş, Joe’dan kazandığı parayı kendisine vermesini istemiştir. Joe da yalan söyleyerek 10 dolar kazandığını
söylemiş; 40 doları kampta kullanmak üzere kendisine ayırmıştır. Joe kampa gitmeden önce, küçük kardeşi Alex’e babasına yalan söylediğini ve kazandığı para miktarını
söylemiştir. Alex bu durumu babasına söylemeli midir?
Kohlberg’in ahlak gelişim kuramı
Örnek 2:
• Avrupa’da bir kadın hasta ölmek üzeredir. Son zamanlarda hayatını kurtarabilecek ilaç, aynı kasabada oturan bir eczacı tarafından
bulunmuştur. Eczacı, ilacın maliyetinin 10 kat fazlası olan 2000 dolar istemektedir. Hasta
kadının kocası Heinz, tanıdığı herkesten borç para alarak ancak 1000 dolar toplayabilir. Heinz
eczacıya, karısının ölmek üzere olduğunu
söyleyerek, ondan ilacı ya daha ucuza vermesini, ya da paranın yarısını daha sonra vermeyi önerir.
Fakat eczacı, “bu ilacı ben buldum ve para
kazanmak istiyorum” der ve Heinz’in önerisini
kabul etmez. Bunun üzerine çaresi kalmayan Heinz, eczanenin camını kırarak karısı için ilacı çalar.
Heinz ilacı çalmakla haklı mıdır yoksa değil midir?
Her evredeki birey için farklılaşan cevaplar aşağıda verilmiştir.
Kohlberg’in ahlak gelişim kuramı
• 1. Evre: Heinz ilacı çaldığı için yetkililer onu cezalandırır.
• 2. Evre: Heinz çalmalıydı, çünkü karısı için üzülüyordu ve o iyileştiğinde kendini iyi hissedecekti.
• 3. Evre: Heinz çalmakta haklıydı, çünkü iyi bir kocanın
karısı hakkında endişeye kapılması normaldir. Zaten diğer insanlar karısının ölümüne göz yummasını hoş
karşılamazlar.
• 4. Evre: Heinz çalmamalıydı, çünkü çalmak kanunlara aykırıdır ve kanunlar kişisel zararlar pahasına da olsa korunmalıdır.
• 5. Evre: Heinz çalmalıydı, çünkü herkes gerçekten ihtiyaç olduğunda çalmanın kanunlara aykırı olduğuna
bakmaksızın ilaç edinme hakkına sahiptir.
• 6. Evre: Heinz çalmalıydı, çünkü insan hayatı diğer ahlaki ve hukuki değerlerin üzerinde yer alır.
Kohlberg’in ahlak gelişim kuramı
I. Gelenek-öncesi düzey (4-9 yaş), Ceza ve itaat eğilimi (4-5 yaş) Araçsal ilişkiler eğilimi (6-9 yaş) II. Geleneksel düzey (10-18 yaş)
Kişilerarası uyum eğilimi (İyi Çocuk Eğilimi) (10-15 yaş)
Kanun ve düzen eğilimi (15-18 yaş) III. Gelenek-ötesi düzey (18 ve yukarı
yaşlar)
Sosyal sözleşme eğilimi (18-20 yaş) Evrensel ahlak ilkeleri eğilimi (20 yaş
ve yukarısı)
Gilligan’ın Ahlak Gelişimine İlişkin Görüşleri
Gilligan'a göre, ahlak gelişiminde önemli olan şey Kohlberg'in belirttiği gibi bir sonraki gelişim düzeyine ulaşmak
değil, ahlak sevgisini kazanmaktır.
Gilligan’ın Ahlak Gelişimine İlişkin Görüşleri
Gilligan kadınların sosyal ilişkilere,
başkalarının duygularına ve yaşanan
hayata ilişkin ahlaki problemlere karşı daha hassas olduklarını ifade eder.
Kadınlar dikkat ve özenle bakımı
ahlakın temeli kabul ederler; erkekler ise ahlaki arayışın temelinin adalet
olduğuna inanırlar.
Kaynaklar
Ahmetoglu, E. Egitim Psikolojisi, Ulusal, Bölüm: Ahlak Gelisimi, Basim Türü: Basili, pp. 183-202, Istanbul, ISBN978-605-5863-24-1, Kriter Yayinlari, 2009.
Aral, N. ve G. Baran, (editör), Çocuk gelişimi. Ya-Pa Yayın Pazarlama Sanayi ve Tic. A.Ş., İstanbul, 2011.