• Sonuç bulunamadı

Türk edebiyatında Şehr-Engîzler

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2023

Share "Türk edebiyatında Şehr-Engîzler"

Copied!
626
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T.C.

İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

TÜRK EDEBİYATINDA ŞEHR-ENGÎZLER “Şehirler ve Güzeller”

DOKTORA TEZİ DANIŞMANI

PROF. DR. SÜLEYMAN ÇALDAK HAZIRLAYN DERYA KARACA MALATYA 2018

(2)

T.C.

İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ

SOSYAL BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANA BİLİM DALI

DANIŞMAN

PROF. DR. SÜLEYMAN ÇALDAK HAZIRLAYAN

DERYA KARACA

TÜRK EDEBİYATINDA ŞEHR-ENGÎZLER “Şehirler ve Güzeller”

DOKTORA TEZİ

MALATYA-2018

(3)
(4)

iii

ONUR SÖZÜ

Prof. Dr. Süleyman Çaldak’ın danışmanlığında doktora tezi olarak hazırladığım

“Türk Edebiyatında Şehr-engîzler “Şehirler ve Güzeller”” başlıklı bu çalışmanın, bilimsel ahlâk ve geleneklere aykırı düşecek bir yardıma başvurmaksızın tarafımdan yazıldığını ve yararlandığım bütün yapıtların hem metin içinde hem de kaynakçada yöntemine uygun biçimde gösterilenlerden oluştuğunu belirtir, bunu onurumla doğrularım.

Derya KARACA

(5)

iv

BİLDİRİM

Hazırladığım tezin/raporun tamamen kendi çalışmam olduğunu ve her alıntıya kaynak gösterdiğimi taahhüt eder, tezimin/raporumun kâğıt ve elektronik kopyalarının İnönü Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü arşivlerinde aşağıda belirttiğim koşullarda saklanmasına izin verdiğimi onaylarım:

Tezimin/Raporumun tamamı her yerden erişime açılabilir.

Tezim/Raporum sadece İnönü Üniversitesi yerleşkelerinden erişime açılabilir.

Tezimin/Raporumun …… yıl süreyle erişime açılmasını istemiyorum. Bu sürenin sonunda uzatma için başvuruda bulunmadığım takdirde, tezimin/raporumun tamamı her yerden erişime açılabilir.

…../…../2018

_______________________________

Derya KARACA

(6)

v

ÖN SÖZ

Klasik Türk edebiyatında XVI. yüzyılda ortaya çıkan ve çok rağbet gören, XVIII. yüzyıldan sonra rağbetten düşen şehrengiz, bir şehrin güzellikleri ile güzellerini anlatan manzum edebî bir türdür. İçerisinde bir şehrin tarihî ve sosyo-kültürel dokusuna dair izler barındıran şehrengizler üzerine şimdiye kadar birçok çalışma yapılmıştır. Bizi bu çalışmaya sevk eden şey ise bugüne kadar mevcut tüm şehrengizler üzerine çalışma yapılmamış olması, ya tek bir şehrengiz ya da aynı şehir üzerine yazılmış birkaç şehrengiz üzerine çeşitli çalışmalar yapılması, makalelerde ve diğer yayımlarda şehrengiz ve yazarı hakkında bilgi verilip daha sonra metnin çeviri yazısı ile çalışmanın bitirilerek ayrıntılı bir şekilde metin incelemesi yapılmamasıdır.

“Türk Edebiyatında Şehr-engîzler ‘Şehirler ve Güzeller’” adlı çalışmamız, klasik Türk edebiyatında XVI. yüzyıldan XVIII. yüzyılın sonuna kadar yazılmış “şehr- engîzleri” ayrıntılı bir şekilde inceleyerek türün özelliklerini ortaya koyacak ilk çalışma özelliği taşımaktadır. Çalışmada mevcut şehrengizlerden yola çıkarak şehrengiz türünün içerik ve anlam dünyası kapsamlı bir şekilde incelenerek; hem konu edilen şehirlerin sahip olduğu güzelliklerin tasviri hem de daha çok çarşı esnafından olan meslek sahibi kişilerin şehrengizlerde nasıl anlatıldığı, güzeller bağlamında mesleklerin nasıl icra edildiği, isim ve lakap kullanımı ve sosyal hayata ilişkin unsurlar ortaya konulmuştur.

Metin merkezli bir muhteva incelemesi olan çalışmada şehrengiz kavramının anlamı, türün özellikleri, Türk edebiyatındaki ilk şehrengiz örneğine dair tespitler ve diğer mevcut tüm şehrengiz örnekleri, adına şehrengiz yazılan şehrin güzellikleri ve o şehrin güzellerinin tavsifi olmak üzere şehrengizlerdeki muhtevaya bağlı unsurlar tüm yönleriyle incelenmiştir.

Çalışmaya şehrengizle ilgili yapılmış tezler, yayımlanmış makale, bildiri ve kitaplar incelenerek başlanmıştır. Daha sonra klasik Türk edebiyatında yazılmış mevcut şehrengiz metinleri belirlenmiş ve henüz yayımlanmamış olanlara yönelik kütüphane katalog taraması yapılarak “Zâtî’nin Şehr-engîz-i Edirne, Cefâyî’nin Şehr-engîz-i Rize, Vechî’nin Şehr-engîz-i Gelibolu, Derzi-zâde Ulvî’nin Şehr-engîz-i Manisa, Şairi Bilinmeyen Şehr-engîz-i İstanbul, Şairi Bilinmeyen Şehr-engîz-i Siroz” başlıklı yayımlanmamış 6 şehrengiz metni tarafımızdan tespit edilmiştir. Çalışmada klasik Türk edebiyatında yazılan 75 şehrengiz hakkında bilgi verilmekle birlikte şehrengizlerden

(7)

vi elde edilebilen mevcut 46 şehrengiz metni tasnif edilerek fişlenmiştir. Bu fişlemeler sonucunda muhteva unsurları tasnif edilerek bölümler, ana ve alt başlıklar oluşturulmuştur. Çalışmamız Giriş Bölümü, Birinci Bölüm (Türk Edebiyatında Şehrengizler), İkinci Bölüm (Şehirler) ve Üçüncü Bölüm (Güzeller) olmak üzere dört bölümden oluşmaktadır.

Giriş bölümünde şehrengiz kavramı ve türün tarihi gelişimi üzerinde durulmuştur. Arap, Fars ve Türk edebiyatındaki türün başlangıcı, gelişimi ve örnekleri hakkında bilgi verilmiştir. Türk edebiyatında XVI. yüzyıldan XVIII. yüzyılın sonuna kadar yazılmış şehrengizler “şehir adı, müellifi, telif tarihi, eser adı, nazım şekli, vezni, beyit sayısı, güzel sayısı” başlıkları altında yüzyıllarına göre tablolaştırılmıştır.

“Türk Edebiyatında Şehrengizler” başlıklı birinci bölümde, Türk edebiyatında XVI. yüzyıldan XVIII. yüzyılın sonuna kadar yazılmış 75 şehrengiz ve şehrengiz özelliği taşıyan diğer eserler, alt başlıklar halinde yüzyıllara göre sıralanarak her bir şehrengiz hakkında tanıtıcı bilgi verilmiş ve şehrengizlerin güzeller tasviri yapılan bölümünde anlatılan güzeller, “meslek, baba adı/mesleği/lakabı, isim, lakap” başlıkları altında tablolaştırılmıştır.

“Şehirler” başlıklı ikinci bölümde adına şehrengiz yazılan bütün şehirler şehir isimlerine göre tablolaştırılmış ve Edirne, İstanbul, Bursa, Bağdat, Belgrad, Edincik, Gelibolu, Gümülcine, Halep, İştip, Manisa, Mostar, Moton, Rize, Rodos, Saray, Sinop, Siroz, Üsküp, Yenice/Vardar Yenicesi, Yenişehir olmak üzere 21 şehir hakkında yazılan şehrengizlerin şehir tasviri yapılan bölümleri incelenmiştir. Bu bölümde şehrengizlerin şehir tasviri yapılan bölümünde verilen bilgilere göre “Şehrin Genel Özellikleri, Şehrin Coğrafi Özellikleri (mevsimi, iklimi, suyu, havası, akarsuları, bahçeleri gibi), Şehrin Tarihî ve Mimari Özellikleri (kalesi, camisi, evleri gibi), Şehir Halkının Özellikleri (halkı, güzelleri, meslekler)” başlıkları altında şehre ait unsurlar beyit örnekleriyle açıklanmıştır. Bölüme, adına şehrengiz yazılan ilk şehir ve aynı zamanda adına en çok şehrengiz yazılan şehirlerden biri olmasından dolayı Edirne şehrinin tasviriyle başlanmıştır. Daha sonra adına en fazla şehrengiz yazılan İstanbul ve Bursa’nın şehrengizlerdeki şehir tasviri bölümleri anlatılmıştır. “Diğer Şehirler” başlığı altında da alfabetik sıraya göre adına şehrengiz yazılan diğer 18 şehrin tasvir bölümleri

(8)

vii yorumlanmıştır. Adına şehrengiz yazılan şehirler, tezin sonunda Ek bölümünde harita üzerinde gösterilmiştir.

“Güzeller” başlıklı üçüncü bölümde ise klasik Türk şiirindeki cinsiyeti belli olmayan sevgili ve şehrengizlerdeki erkek güzeller üzerinde durulmuştur. Çoğunluğu çarşı esnafından olan erkek güzellerin şehrengizlerde nasıl anlatıldığı ele alınmıştır.

Daha sonra “Mesleklerine, İsimlerine ve Lakaplarına” göre tasnif edilen güzeller, bu üç başlık altında sahip oldukları meslek, isim ve lakapları hakkında bilgi verildikten sonra beyitlerdeki meslek, isim ve lakaplarına yönelik unsurlar beyit örnekleriyle yorumlanmaya çalışılmıştır. Meslekleriyle anılan güzeller, “Esnaf, İlmiye ve Din Görevlileri, Diğer Meslek Grupları” olmak üzere üç alt başlıkta incelenmiştir. “Esnaf”

alt başlığı altında 79, “İlmiye ve Din Görevlileri” alt başlığı altında 13, “Diğer Meslek Grupları” alt başlığı altında ise 31 meslek grubu alfabetik olarak beyit örnekleriyle açıklanmıştır. Esnaf, ilmiye ve din görevlileri ile diğer güzeller başlıkları altında güzellerin isimlerine yönelik değerlendirmeler yapıldığı için bu başlık altında güzellerden sadece isimleri verilenler incelenmiş, tekrara düşmemek için aynı isme sahip güzellerden isimleri etrafında benzetme ve gönderme yapılanlardan örnekler seçilerek yorumlanmış, aynı isimli diğer güzellerin geçtiği şehrengiz şairi, eser adı belirtilmiş ve parantez içinde beyit numaraları verilerek gösterilmiştir. “Lakaplarıyla Anılan Güzeller” başlığı altında şehrengizlerdeki lakaplarıyla tanıtılan güzelleri lakaplarına ilişkin benzetme ve çağrışımlarla tasvir eden beyit örnekleri verilerek yorumlanmıştır.

Bu çalışmada kullanılan beyitler, yayımlanmış şehrengiz metinlerinden alıntılanmış olup henüz yayımlanmamış şehrengizlere ait olanlarda ise özgün şehrengiz metinlerinden faydalanılmıştır. Tezin sonunda Ek bölümünde beyitlerin alıntılandığı şehrengiz kaynakları tablo halinde gösterilmiştir. Şehrengizlerin hemen hemen hepsi mesnevi nazım şekliyle yazılmış olduğundan çalışmamızda alıntılanan beyitlerin künyeleri, şairin adı ve beyit numarası şeklinde; mesnevi nazım şekli dışındaki şekillerle yazılan şehrengizlerden alıntılanan beyitler ise şairin adı, nazım şeklinin adının kısaltması ve beyit numarası verilerek gösterilmiştir. Çalışmamızda Türk Dil Kurumu Yazım Klavuzu esas alınmış olup tezin adı olan “şehr-engîz” kelimesi sadece

(9)

viii eser başlıklarında orijinal haliyle yazılmıştır. Tezin sonunda “eser adları, özel isimler, yer isimleri, meslekler”i içeren dizine yer verilmiştir.

Bu tez çalışmasına Dr. Öğr. Üyesi Sadık ARMUTLU danışmanlığında başlandı;

fakat kendisinin yurt dışı görevinde olması nedeniyle resmî danışmanlık görevi tezin son aşamasında sona erdi. Lisans ve lisansüstü öğrenimimden bu aşamaya kadar karşılaştığım güçlükleri aşmamda yardımcı olan, bana rehberlik eden, beni bu çalışmaya yönlendiren, çalışmanın her aşamasında bilgi ve birikimlerini aktaran saygıdeğer hocam Dr. Öğr. Üyesi Sadık ARMUTLU’ya gönülden teşekkür ederim. Çalışmamın son aşamasında danışmanlığımı kabul eden, hoşgörü, bilgi ve desteğini benden esirgemeyen saygıdeğer danışman hocam Prof. Dr. Süleyman ÇALDAK’a sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. Ayrıca çalışmam esnasında yardım ve hoşgörülerini esirgemeyen, değerli fikirlerini benimle paylaşan saygıdeğer hocalarım Prof. Dr. Hasan KAVRUK, Prof. Dr.

Şener DEMİREL ve Doç. Dr. Cafer MUM’a teşekkürü bir borç bilirim. Bununla birlikte çalışmam boyunca her türlü yardım ve desteğini esirgemeyen arkadaşlarım Dr. Öğr.

Üyesi Handan BELLİ, Arş. Gör. Arife ÇAĞLAR ve Öğr. Gör. Özlem ÇAYILDAK’a teşekkür ederim. Ayrıca hayatımın her aşamasında yanımda olan, desteklerini benden esirgemeyen sevgili aileme; varlığıyla her anlamda bana destek olan sevgili eşim Hakan KARACA’ya sonsuz teşekkürler…

Derya KARACA MALATYA 2018

(10)

ix

ÖZET

Türk Edebiyatında Şehr-engîzler “Şehirler ve Güzeller” adlı bu doktora tezi, Klasik Türk şiirinde XVI. yüzyıldan XVIII. yüzyılın sonuna kadar yazılmış mevcut şehrengizlerden yola çıkarak şehrengiz türünün içerik ve anlam dünyasını kapsamlı bir şekilde incelemeyi amaçlamaktadır. Çalışmada hem konu edilen şehirlerin sahip olduğu güzelliklerin nasıl tasvir edildiği hem de daha çok çarşı esnafından olan meslek sahibi kişilerin şehrengizlerde nasıl anlatıldığı, güzeller bağlamında mesleklerin nasıl icra edildiği, şehrengizlerde isim ile lakap kullanımı ve sosyal hayata ilişkin unsurlar ortaya konmaya çalışılmıştır.

Metin merkezli bir muhteva incelemesi olan çalışmamızda kavramının anlamı, türün özellikleri, Türk edebiyatındaki ilk şehrengiz örneğine dair tespitler ve diğer mevcut şehrengiz örnekleri, adına şehrengiz yazılan şehrin güzellikleri ve o şehrin güzellerinin tasviri olmak üzere şehrengizlerdeki muhtevaya bağlı unsurlar tüm yönleriyle incelenmiştir. Bu çalışmayla zamanın muayyen bir kesitinde yaşamış ve belli nitelikleriyle ön plana çıkmış şahsiyetlerin (güzellerin) dolayısıyla dönemin sosyo- kültürel hayatının klasik Türk şiirinin şehrengiz türüne nasıl yansıdığı tespit edilmeye çalışılmıştır.

Anahtar Kelimeler: Şehr-engîz, Güzeller, Şehirler, Meslekler, Klasik Türk Şiiri

(11)

x

ABSTRACT

This doctoral dissertation named The Şehr-engîzes in Turkish Literature “Cities and Beauties” aims to examine the content and meaning world of the type of şehrengizs in a comprehensive way by going out from the existing şehrengizs written from XVI.

century to the end of the XVIII. century in the classical Turkish poetry. In the study, it was tried to show how the beauties of the mentioned cities are depicted and how as well as more people who have a profession from shopkeeper are described in the şehrengizs, how the professions are performed in the context of the beauties, the use of names and nicknames and elements of social life.

In our work, which is a text-based content review; elements, depended on the content in the şehrengizs as like the meaning of the concept of şehrengizs, characteristics, the determinations of the first şehrengizs in Turkish literature and other examples of şehrengizs, the beauties of the municipality which the şehrengizs is written in the name of municipality and portray the beauties of that city have been examined in all aspects. With this work, it was tried to determine how the persons (beauties) who lived in a certain section of time and whose characteristics were foregrounded, the period socio-cultural life were reflected to type of şehrengizs of the classical Turkish poetry.

Keywords: Şehrengiz, Beauties, Cities, Professions, Classical Turkish Poetry

(12)

xi

TABLO LİSTESİ

Tablo 1: Türk Edebiyatında Şehr-engîzler ... 17

Tablo 2: Mesîhî Edirne Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 23

Tablo 3: Zâtî’nin Edirne Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 26

Tablo 4: Kâtib’in İstanbul/Vize Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 28

Tablo 5: Yahyâ’nın İstanbul Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 30

Tablo 6: Yahyâ’nın Edirne Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 33

Tablo 7: Lâmi‘î’nin Bursa Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 36

Tablo 8: Hayretî’nin Belgrad Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 39

Tablo 9: Hayretî’nin Yenice Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 40

Tablo 10: Hayretî’nin Yenice Şehr-engîzi’ndeki (Ek bölümü) Güzeller ... 42

Tablo 11: İshâk Çelebi’nin Bursa Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 43

Tablo 12: İshâk Çelebi’nin Üsküp Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 44

Tablo 13: Usûlî’nin Yenice Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 45

Tablo 14: Cefâyî’nin Rize Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 48

Tablo 15: Fakîrî’nin İstanbul Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 50

Tablo 16: Za’fî-i Gülşenî’nin Vardar Yenicesi Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 52

Tablo 17: Za’fî’nin İştip Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 54

Tablo 18: Za’fî’nin Moton Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 56

Tablo 19: Za’fî’nin Abkır Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 56

Tablo 20: Za’fî’nin “Der Sitâyiş-i Mahbûbân” Adlı Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 57

Tablo 21: Kerîmî’nin Edirne Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 59

Tablo 22: Vechî’nin Gelibolu Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 61

Tablo 23: Nüvîsî’nin İstanbul Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 63

Tablo 24: Rahmî’nin Yenişehir Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 65

Tablo 25: Şairi Bilinmeyen İstanbul Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 71

Tablo 26: Cemâlî’nin İstanbul Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 73

Tablo 27: Cemâlî’nin Siroz Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 75

Tablo 28: Şairi Bilinmeyen Siroz Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 77

Tablo 29: Azîzî’nin İstanbul Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 79

Tablo 30: Câmi‘î’nin Manisa Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 81

Tablo 31: Ulvî’nin Manisa Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 83

Tablo 32: Beyânî’nin Sinop Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 86

Tablo 33: Sânî’nin Rodos Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 88

Tablo 34: Esîrî’nin Bağdat Şehr-âşûbu’ndaki Güzeller ... 91

Tablo 35: Gelibolulu Alî’nin Gelibolu Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 93

Tablo 36: Mânî’nin Bursa Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 94

Tablo 37: Maksadî’nin Yenice Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 97

Tablo 38: Maksadî’nin İştip Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 99

Tablo 39: Ravzî’nin Edincik Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 101

Tablo 40: Seyrî’nin Halep Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 102

Tablo 41: Hâdî’nin Saray Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 107

(13)

xii

Tablo 42: Neşâtî’nin Edirne Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 109

Tablo 43: Hacı Derviş’in Mostar Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 111

Tablo 44: İsmail Beliğ’in Bursa Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 119

Tablo 45: Vahîd Mahtûmî’nin Yenişehir Şehr-engîzi’ndeki Güzeller ... 121

Tablo 46: Adına Şehr-engîz Yazılan Şehirler ... 132

Tablo 47: Edirne Şehr-engîzlerindeki Meslek Grupları ... 143

Tablo 48: İstanbul Şehr-engîzlerindeki Meslek Grupları ... 158

Tablo 49: Bursa Şehr-engîzlerindeki Meslek Grupları ... 193

Tablo 50: Bağdat Şehr-âşûbu’ndaki Meslek Grupları ... 194

Tablo 51: Edincik Şehr-engîzindeki Meslek Grupları ... 199

Tablo 52: Gelibolu Şehr-engîzlerindeki Meslek Grupları ... 203

Tablo 53: Halep Şehr-engîzi’ndeki Meslek Grupları ... 210

Tablo 54: İştip Şehr-engîzi’ndeki Meslek Grupları ... 215

Tablo 55: Manisa Şehr-engîzlerindeki Meslek Grupları ... 221

Tablo 56: Mostar Şehr-engîzi’ndeki Meslek Grupları ... 223

Tablo 57: Rize Şehr-engîzi’ndeki Meslek Grupları ... 227

Tablo 58: Saray Şehr-engîzi’ndeki Meslek Grupları ... 232

Tablo 59: Sinop Şehr-engîzi’ndeki Meslek Grupları ... 241

Tablo 60: Siroz Şehr-engîzi’ndeki Meslek Grupları ... 244

Tablo 61: Yenice Şehr-engîzlerindeki Meslek Grupları ... 252

Tablo 62: Yenişehir Şehr-engîzlerindeki Meslek Grupları ... 261

(14)

xiii

KISALTMALAR

ABŞ : Adı Bilinmeyen Şair AKM : Atatürk Kültür Merkezi ASL : Agâh Sırrı Levend

b : Beyit

bk. : Bakınız

C. : Cilt

çev. : Çeviren

DTCF : Dil ve Tarih- Coğrafya Fakültesi

g : Gazel

haz. : Hazırlayan

Hz. : Hazret

MEB : Milli Eğitim Bakanlığı

ö. : Ölüm tarihi

r : Rubai

S. : Sayı

s. : Sayfa

t : Tarih manzumesi

T.C. : Türkiye Cumhuriyeti TDK : Türk Dil Kurumu TDV : Türkiye Diyanet Vakfı

TDVİA : Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi vb. : ve benzeri

vd. : ve diğerleri

Y : Yenice Şehrengizi Yay. : Yayınları

YKY : Yapı Kredi Yayınları

(15)

xiv

İÇİNDEKİLER

ONUR SÖZÜ ... iii

BİLDİRİM ... iv

ÖN SÖZ ... v

ÖZET ... ix

ABSTRACT ... x

TABLO LİSTESİ ... xi

KISALTMALAR ... xiii

İÇİNDEKİLER ... xiv

GİRİŞ ... 1

I. Şehr-engîz Kavramı ve Türü ... 1

II. Arap Edebiyatında Şehr-engîz ... 5

III. Fars Edebiyatında Şehr-âşûb ... 6

IV. Türk Edebiyatında Şehr-engîz ... 9

1.BÖLÜM ... 22

TÜRK EDEBİYATINDA ŞEHR-ENGÎZLER ... 22

1.1.XVI. Yüzyıl Şehr-engîzleri ... 22

1.1.1.Mesîhî, Şehr-engîz Der-Medh-i Cüvânân-ı Edirne ... 22

1.1.2. Zâtî, Şehr-engîz-i Edirne ... 24

1.1.3. Kâtib Davud, Şehr-engîz-i İstanbul/Vize ... 27

1.1.4. Taşlıcalı Dukakin-zâde Yahyâ Bey, Şehr-engîz-i İstanbul ... 28

1.1.5. Taşlıcalı Dukakin-zâde Yahyâ Bey, Şehr-engîz-i Edirne ... 31

1.1.6. Lâmi‘î Çelebi, Şehr-engîz-i Bursa ... 33

1.1.7. Hayretî, Şehr-engîz-i Belgrad ... 37

1.1.8. Hayretî, Şehr-engîz-i Yenice ... 39

1.1.9. Üsküplü İshâk Çelebi, Şehr-engîz-i Bursa ... 42

1.1.10. Üsküplü İshâk Çelebi, Şehrengîz-i Mahbûbân-ı Vilâyet-i Üsküb ... 43

1.1.11. Usûlî, Şehr-engîz-i Yenice ... 45

1.1.12. Usûlî, Şehr-engîz-i Edirne ... 46

1.1.13. Nihâlî, Şehr-engîz / Şehr-engîz-i Bursa ... 46

1.1.14. Cefâyî, Şehr-engîz-i Rize ... 46

1.1.15. Fakîrî, Şehr-engîz-i İstanbul ... 48

(16)

xv

1.1.16. Sâfî, Şehr-engîz-i İstanbul... 50

1.1.17. Za’fî-i Gülşenî, Şehr-engîz-i Şehr-i Yenice-i Vardar ... 51

1.1.18. Za’fî-i Gülşenî, Şehr-engîz-i Şehr-i İştife ... 53

1.1.19. Za’fî-i Gülşenî, Moton Şehr-engîzi ... 54

1.1.20. Za’fî, Şehr-engîz-i Âbkır ... 56

1.1.21. Za’fî, Der Sitâyiş-i Mahbûbân... 56

1.1.22. Âşık Çelebi, Şehr-engîz-i Bursa ... 57

1.1.23. Kerîmî, Şehr-engîz-i Edirne ... 57

1.1.24. Vechî, Şehr-engîz-i Gelibolu ... 60

1.1.25. Firdevsî, Şehr-engîz ... 61

1.1.26. Nüvîsî, Şehr-engîz-i İstanbul ... 61

1.1.27. Bursalı Rahmî, Şehr-engîz-i Yeni-şehr Rahmî Efendi Fermâyed ... 63

1.1.28. Halîfe, Şehr-engîz-i Âmid ... 66

1.1.29. Fikrî, Şehr-engîz-i İstanbul ... 67

1.1.30. Halîl-i Zerd, Şehr-engîz-i Bursa ... 67

1.1.31. Tab’î, Şehr-engîz-i İstanbul ... 67

1.1.32. Tâbi’î, Şehr-engîz ... 68

1.1.33. Kıyâsî, Şehr-engîz-i İstanbul ... 69

1.1.34. Sülûkî, Şehr-engîz ... 69

1.1.35. Feyzî, Şehr-engîz ... 70

1.1.36. Ahdî, Şehr-engîz ... 70

1.1.37. Şairi Bilinmeyen, Şehr-engîz-i İstanbul ... 70

1.1.38. Defterdâr-zâde Ahmed Cemâlî, Şehr-engîz-i İstanbul ... 72

1.1.39. Defterdâr-zâde Ahmed Cemâlî, Şehr-engîz-i Sîroz ... 74

1.1.40. Şairi Bilinmeyen, Şehr-engîz-i Siroz ... 76

1.1.41. Azîzî, Şehr-engîz-i İstanbul der-Hûbân-ı Zenân Yâhod Nigâr-nâme-i Zevk-âmîz der-Üslûb-ı Şehr-engîz ... 77

1.1.42. Câmi‘î, Şehr-engîz-i Manisa ... 80

1.1.43. Derzi-zâde Ulvî, Şehr-engîz-i Manisa ... 82

1.1.44. Beyânî, Şehr-engîz-i Sinop ... 84

1.1.45. Behiştî, Şehr-engîz-i Vize ... 87

1.1.46. Garâmî, Şehr-engîz-i Karaferye ... 87

(17)

xvi

1.1.47. Siyâmî, Şehr-engîz-i Antakya ... 87

1.1.48. Sânî, Şehr-engîz-i Rodos ... 88

1.1.49. Esîrî, Bağdat Şehr-âşûbu ... 89

1.1.50. Gelibolulu Mustafa Alî, Şehrengiz Berây-ı Hub-Ruyân-ı Gelibolu ... 92

1.1.51. Mânî, Şehr-engîz-i Bursa ... 93

1.1.52. Maksadî, Şehr-engîz-i Yenice ... 94

1.1.53. Maksadî, Şehr-engîz-i Yenice ... 96

1.1.54. Maksadî, Şehr-engîz-i İştip ... 98

1.1.55. Ravzî, Edincik Şehr-engîzi ... 99

1.1.56. Seyrî, Şehr-engîz-i Mahrûsa-i Haleb ... 102

1.1.57. Selâmî, Şehr-engîz-i Saray ... 103

1.1.58. Hâdî, Şehr-engîz-i Saray ... 103

1.2. XVII. Yüzyıl Şehr-engîzleri ... 107

1.2.1. Kemâlî, Şehr-engîz ... 107

1.2.2. Şairi Bilinmeyen, Şehr-engîz-i Berây-ı Taşköprü ... 107

1.2.3. İntizâmî, Şehr-engîz-i Budun ... 108

1.2.4. Neşâtî, Şehr-engîz-i Edirne ... 108

1.2.5. Hacı Derviş, Şehr-engîz-i Mostar ... 109

1.2.6. Fehîm-i Kadîm, Şehr-engîz-i Hezliyyât ... 112

1.2.7. Dürrî, Şehr-engîz-i Gümülcine ... 113

1.2.8. Dürrî, Şehr-i Motona İrsâl Olunan Şehr-engîzdür ... 114

1.2.9. Ârif, Şehr-engîz ... 115

1.2.10. Nâzik Abdullah, Terkîb-i Bend-i Berây-ı Bursa ... 115

1.3. XVIII. Yüzyıl Şehr-engîzleri ... 117

1.3.1. İsmâil Belîğ Şehr-engîz-i Bursa ... 117

1.3.2. İsmâil Belîğ, Şehr-engîz-i Cilve-resâ ve Âyîne-i Hûbân-ı Bursa ... 117

1.3.3. Vahîd Mahtûmî, Lâle-zâr (Yenişehr-i Fenâr Şehr-engîzi) ... 120

1.3.4. Lebîbî, Şehrengîz-i Lebîbî Cüvânân-ı Ebî Eyyûb-ı Ensârî ... 122

1.3.5. Şairi Bilinmeyen, Şehr-engîz-i Kıbrıs ... 123

1.3.6. Şairi Bilinmeyen, Şehr-engîz-i Keşan ... 124

1.3.7. Sûfî, Şehr-engîz-i İstanbul ... 124

1.4. Şehr-engîz Özelliği Taşıyan Diğer Eserler ... 124

(18)

xvii

1.4.1. Tâcî-zâde Cafer Çelebi, Heves-nâme ... 124

1.4.2. Taşlıcalı Dukakin-zâde Yahyâ Bey, Şehr-engîz-i İstanbul ... 125

1.4.3. Fakîrî, Ta’rifât ... 125

1.4.4. Veysî, Şehr-engîz-i İstanbul ... 126

1.4.5. Enderunlu Fâzıl, Defter-i Aşk ... 126

1.4.6. Enderunlu Fâzıl, Hûbân-nâme ... 126

1.4.7. Enderunlu Fâzıl, Zenân-nâme ... 127

1.4.8. Enderunlu Fâzıl, Çengî-nâme ... 127

1.4.9. Mahfî, Şehr-engîz Destanı ... 128

1.4.10. Sünbülzâde Vehbî, Şehr-engîz Berây-ı Çend Cüvânân-ı Meşhûr ve Mülakkab-ı İstanbul der-Defter-dârî-i Halîmî Paşa Berây-ı Latîfe Nüvişte Bud ... 128

1.4.11. Dâ’î/Sâ’î, Narh-nâme-i Dil-berân ... 128

2. BÖLÜM ... 130

ŞEHİRLER ... 130

2.1. Şehr-engîzlerde Şehir Tasvirleri ... 130

2.1.1. Edirne ... 133

2.1.1.1. Şehrin Genel Özellikleri ... 133

2.1.1.2. Şehrin Coğrafi Özellikleri ... 135

2.1.1.2.1. Mevsimleri ... 135

2.1.1.2.1.1. Bahar Mevsimi ... 135

2.1.1.2.1.2. Kış Mevsimi ... 135

2.1.1.2.2. Suyu ve Havası... 136

2.1.1.2.3. Nehirleri /Akarsuları ... 136

2.1.1.2.4. Toprağı ... 138

2.1.1.2.5. Bahçeleri ... 138

2.1.1.3. Şehrin Tarihî ve Mimari Özellikleri ... 139

2.1.1.3.1. Kalesi ... 139

2.1.1.3.2. Minareleri ... 139

2.1.13.3. Kubbeleri ... 139

2.1.1.3.4. Evleri ... 140

2.1.1.4. Şehir Halkının Özellikleri ... 140

2.1.1.4.1. Şehir Halkı ... 140

(19)

xviii

2.1.1.4.2. Güzelleri ... 141

2.1.1.4.3. Meslekleri ... 142

2.1.2. İstanbul ... 143

2.1.2.1. Şehrin Genel Özellikleri ... 144

2.1.2.2. Şehrin Coğrafi Özellikleri ... 146

2.1.2.2.1. Konumu ... 146

2.1.2.2.2. Mevsimleri ... 147

2.1.2.2.2.1. Bahar Mevsimi ... 147

2.1.2.2.2.2. Yaz Mevsimi ... 148

2.1.2.2.3. Mesire yerleri ... 148

2.1.2.3. Şehrin Tarihî ve Mimari Özellikleri ... 148

2.1.2.3.1. Kalesi ... 148

2.1.2.3.2. Padişah Sarayları ... 149

2.1.2.3.3. Cami ve Minareleri ... 149

2.1.2.3.4. Evleri ... 151

2.1.2.3.5. Mektepleri ... 151

2.1.2.3.6. Semtleri ... 152

2.1.2.4. Şehir Halkının Özellikleri ... 154

2.1.2.4.1. Şehir Halkı ... 154

2.1.2.4.2. Güzelleri ... 154

2.1.2.4.3. Meslekleri ... 157

2.1.3. Bursa ... 158

2.1.3.1. Şehrin Genel Özellikleri ... 158

2.1.3.2. Şehrin Coğrafî Özellikleri ... 160

2.1.3.2.1. Mevsimleri ... 160

2.1.3.2.1.1. Bahar Mevsimi ... 160

2.1.3.2.1.2. Yaz Mevsimi ... 162

2.1.3.2.1.3. Sonbahar Mevsimi ... 163

2.1.3.2.1.4. Kış Mevsimi ... 164

2.1.3.2.2. Nehirleri /Akarsuları/Gölleri ... 165

2.1.3.2.3. Mesire Yerleri / Bahçeleri ... 169

2.1.3.2.4. Dağları ... 174

(20)

xix

2.1.3.2.5. Yaylaları ... 177

2.1.3.2.6. Vadileri ... 179

2.1.3.2.7. Kaplıcaları/Hamamları... 180

2.1.3.3. Şehrin Tarihî ve Mimari Özellikleri ... 182

2.1.3.3.1. Kalesi ... 182

2.1.3.3.2. Sultan Sarayları ... 183

2.1.3.3.3. Padişah Türbeleri ... 183

2.1.3.3.4. Camileri ... 186

2.1.3.3.5. Pazar ve Çarşıları ... 189

2.1.3.4. Şehir Halkının Özellikleri ... 190

2.1.3.4.1. Şehir Halkı ... 190

2.1.3.4.2. Güzelleri ... 191

2.1.3.4.3. Meslekleri ... 192

2.1.4. Diğer Şehirler ... 193

2.1.4.1. Bağdat ... 193

2.1.4.2. Belgrad ... 194

2.1.4.2.1. Şehir Halkının Özellikleri... 194

2.1.4.2.1.1. Güzelleri ... 195

2.1.4.2.1.2. Meslekleri ... 195

2.1.4.3. Edincik ... 195

2.1.4.3.1. Şehrin Genel Özellikleri ... 196

2.1.4.3.2. Şehir Halkının Özellikleri... 198

2.1.4.3.2.1. Şehrin Güzelleri ... 198

2.1.4.3.2.2. Meslekleri ... 199

2.1.4.4. Gelibolu ... 199

2.1.4.4.1. Şehrin Genel Özellikleri ... 199

2.1.4.4.2. Şehrin Coğrafi Özellikleri ... 200

2.1.4.4.2.1. Konumu ... 200

2.1.4.4.2.2. Havası, Suyu ve Toprağı ... 200

2.1.4.4.2.3. Akarsuları ... 201

2.1.4.4.2.4. Bahçeleri ... 201

2.1.4.4.3. Şehrin Tarihî ve Mimari Özellikleri ... 202

(21)

xx

2.1.4.4.3.1. Kalesi ... 202

2.1.4.4.4. Şehir Halkının Özellikleri... 203

2.1.4.4.4.1. Güzelleri ... 203

2.1.4.4.4.2. Meslekleri ... 203

2.1.4.5. Gümülcine ... 204

2.1.4.5.1. Gümülcine Yaylası’nın Genel Özellikleri ... 205

2.1.4.5.2. Gümülcine Yaylası’nın Coğrafî Özellikleri ... 205

2.1.4.5.2.1. Çiçekleri ... 205

2.1.4.5.2.2. Ağaçları ... 205

2.1.4.5.2.3. Suları ... 206

2.1.4.5.3. Şehir Halkının Özellikleri... 206

2.1.4.6. Halep ... 209

2.1.4.6.1. Şehrin Genel Özellikleri ... 210

2.1.4.6.2. Şehir Halkının Özellikleri... 210

2.1.4.6.2.1. Meslekleri ... 210

2.1.4.7. İştip ... 211

2.1.4.7.1. Şehrin Genel Özellikleri ... 211

2.1.4.7.2. Şehrin Coğrafi Özellikleri ... 212

2.1.4.7.2.1. Mevsimleri ... 212

2.1.4.7.2.2. Havası ... 212

2.1.4.7.2.3. Toprağı ... 212

2.1.4.7.2.4. Akarsuları ... 212

2.1.4.7.2.5. Bahçeleri ... 213

2.1.4.7.2.6. Mesire Yerleri ... 213

2.1.4.7.3. Şehir Halkının Özellikleri... 214

2.1.4.7.3.1. Şehir Halkı ... 214

2.1.4.7.3.2. Güzelleri ... 215

2.1.4.7.3.3. Meslekleri ... 215

2.1.4.8. Manisa ... 215

2.1.4.8.1. Şehrin Genel Özelikleri ... 216

2.1.4.8.2. Şehrin Coğrafi Özellikleri ... 217

2.1.4.8.2.1. Mevsimleri ... 217

(22)

xxi 2.1.4.8.2.2. Akarsuları ... 217 2.1.4.8.2.3. Sahraları/Mesire Yerleri ... 218 2.1.4.8.3. Şehrin Tarihî ve Mimari Özellikleri ... 219 2.1.4.8.3.1. Kalesi ... 219 2.1.4.8.3.2. Sarayı ... 219 2.1.4.8.3.3. Camisi ... 219 2.1.4.8.3.4. Evleri ... 220 2.1.4.8.4. Şehir Halkının Özellikleri... 220 2.1.4.8.4.1. Şehir Halkı ... 220 2.1.4.8.4.2. Güzelleri ... 220 2.1.4.8.4.3. Meslekleri ... 221 2.1.4.9. Mostar ... 221 2.1.4.9.1. Şehrin Genel Özellikleri ... 222 2.1.4.9.2. Şehrin Coğrafî Özellikleri ... 222 2.1.4.9.3. Şehir Halkının Özellikleri... 222 2.1.4.9.3.1. Güzelleri ... 223 2.1.4.9.3.2. Meslekleri ... 223 2.1.4.10. Moton ... 224 2.1.4.10.1. Şehrin Genel Özellikleri ... 224 2.1.4.10.2. Şehrin Coğrafi Özellikleri ... 225 2.1.4.10.2.1. Konumu ... 225 2.1.4.10.3. Şehir Halkının Özellikleri ... 225 2.1.4.10.3.1. Şehir Halkı ... 225 2.1.4.10.3.2. Güzelleri ... 226 2.1.4.10.3.3. Meslekleri ... 226 2.1.4.11. Rize ... 226 2.1.4.11.1. Şehrin Coğrafî Özellikleri ... 226 2.1.4.11.1.1. Konumu ... 226 2.1.4.11.1.2. Bağ ve Bahçeleri ... 227 2.1.4.11.2. Şehir Halkının Özellikleri ... 227 2.1.4.11.2.1. Güzelleri ... 227 2.1.4.11.2.2. Meslekleri ... 227

(23)

xxii 2.1.4.12. Rodos ... 227 2.1.4.12.1. Şehrin Coğrafî Özellikleri ... 228 2.1.4.12.1.1. Konumu, havası, suyu ve baharı ... 228 2.1.4.12.1.2. Mesire Yerleri ... 228 2.1.4.12.2. Şehrin Tarihî ve Mimari Özellikleri ... 228 2.1.4.12.2.1. Kalesi ... 228 2.1.4.12.3. Şehir Halkının Özellikleri ... 229 2.1.4.12.3.1. Şehir Halkı ... 229 2.1.4.12.3.2. Güzelleri ... 229 2.1.4.12.3.3. Meslekleri ... 230 2.1.4.13.Saray ... 230 2.1.4.13.1. Şehrin Genel Özellikleri ... 230 2.1.4.13.2. Şehrin Coğrafi Özellikleri ... 230 2.1.4.13.2.1. Mevsimleri ... 230 2.1.4.13.2.2. Bahar Mevsimi ... 231 2.1.4.13.2.3. Sonbahar Mevsimi ... 231 2.1.4.13.2.2. Suyu ve Havası ... 231 2.1.4.13.2.3. Mesire Yerleri ... 231 2.1.4.13.3. Şehir Halkının Özellikleri ... 231 2.1.4.13.3.1. Güzelleri ... 231 2.1.4.13.3.2. Meslekleri ... 232 2.1.4.14. Sinop ... 232 2.1.4.14.1. Şehrin Genel Özellikleri ... 232 2.1.4.14.2. Şehrin Coğrafî Özellikleri ... 233 2.1.4.14.2.1. Konumu ... 233 2.1.4.14.2.2. Bahçeleri ... 234 2.1.4.14.3. Şehrin Tarihî ve Mimari Özellikleri ... 236 2.1.4.14.3.1. Kalesi ... 236 2.1.4.14.3.2. Kapıları ... 237 2.1.4.14.3.3. Camisi ... 238 2.1.4.14.3.4. Mektep ve Mescitleri ... 240 2.1.4.14.3.5. Evleri ... 240

(24)

xxiii 2.1.4.14.4. Şehir Halkının Özellikleri ... 240 2.1.4.14.4.1. Şehir Halkı ... 240 2.1.4.14.4.2. Meslekleri ... 241 2.1.4.15. Siroz / Serez ... 241 2.1.4.15.1. Şehrin Genel Özellikleri ... 241 2.1.4.15.2. Şehrin Coğrafi Özellikleri ... 242 2.1.4.15.2.1. Konumu ... 242 2.1.4.15.2.2. Suyu ve havası ... 242 2.1.4.15.2.3. Yayla ve Akarsuları ... 242 2.1.4.15.3. Şehrin Mimari Özellikleri ... 243 2.1.4.15.3.1. Evleri ... 243 2.1.4.15.4. Şehir Halkının Özellikleri ... 243 2.1.4.15.4.1. Güzelleri ... 244 2.1.4.15.4.2. Meslekleri ... 244 2.1.4.16. Üsküp ... 245 2.1.4.16.1. Şehrin Coğrafî Özellikleri ... 245 2.1.4.16.1.1. Mevsimleri ... 245 2.1.4.16.1.1.1. Bahar Mevsimi ... 245 2.1.4.16.2. Şehir Halkının Özellikleri ... 245 2.1.4.16.2.1. Güzelleri ... 245 2.1.4.16.2.2. Meslekleri ... 246 2.1.4.17. Yenice / Vardar Yenicesi ... 246 2.1.4.17.1. Şehrin Genel Özellikleri ... 246 2.1.4.17.2. Şehrin Coğrafî Özellikleri ... 247 2.1.4.17.2.1. Konumu ... 247 2.1.4.17.2.2. Suyu, havası ve bahçeleri ... 247 2.1.4.17.2.3. Mesire yeri ve yaylaları ... 248 2.1.4.17.3. Şehir Halkının Özellikleri ... 249 2.1.4.17.3.1. Şehir Halkı ... 249 2.1.4.17.3.2. Güzelleri ... 251 2.1.4.17.3.3. Meslekleri ... 252 2.1.4.18. Yenişehir / Yenişehr-i Fenar ... 252

(25)

xxiv 2.1.4.18.1. Şehrin Genel Özellikleri ... 253 2.1.4.18.2. Şehrin Coğrafî Özellikleri ... 253 2.1.4.18.2.1. Akarsuları ... 253 2.1.4.18.2.2. Mesire Yerleri ... 254 2.1.4.18.3. Şehrin Tarihî ve Mimari Özellikleri ... 256 2.1.4.18.3.1. Camisi ... 256 2.1.4.18.3.2. Bedesten ... 257 2.1.4.18.3.3. Evleri ... 257 2.1.4.18.4. Şehir Halkının Özellikleri ... 258 2.1.4.18.4.1. Şehir Halkı ... 258 2.1.4.18.4.2. Güzelleri ... 259 2.1.4.18.4.3. Meslekleri ... 261 3.BÖLÜM ... 262 GÜZELLER ... 262 3.1.Güzel Tasvirleri ... 262 3.1.1. Meslekleriyle Anılan Güzeller ... 275 3.1.1.1. Esnaf ... 275 3.1.1.1.1. Abacı ... 275 3.1.1.1.2. Arpacı ... 277 3.1.1.1.3. Attar ... 278 3.1.1.1.4. Ayakkabıcılar ... 285 3.1.1.1.4.1. Başmakçı ... 285 3.1.1.1.4.2. Çizmeci ... 288 3.1.1.1.4.3. Haffaf ... 291 3.1.1.1.4.4. Kefşduz ... 292 3.1.1.1.4.5. Nalçaçı ... 293 3.1.1.1.4.6. Pabuççu ... 293 3.1.1.1.5. Aynacı ... 294 3.1.1.1.6. Bakkal... 295 3.1.1.1.7. Berber ... 298 3.1.1.1.8. Bezzaz ... 306 3.1.1.1.9. Bıçakçı ... 308

(26)

xxv 3.1.1.1.10. Boyacı ... 310 3.1.1.1.11. Börekçi ... 312 3.1.1.1.12. Ciğerci ... 313 3.1.1.1.13. Çerçi ... 313 3.1.1.1.14. Çıkrıkçı... 313 3.1.1.1.15. Çömlekçi... 314 3.1.1.1.16. Çörekçi ... 315 3.1.1.1.17. Çukacı/Çuhacı ... 315 3.1.1.1.18. Debbağ ... 317 3.1.1.1.19. Demirci ... 319 3.1.1.1.20. Dülger/Neccar ... 321 3.1.1.1.21. Ekmekçi ... 323 3.1.1.1.22. Futacı ... 325 3.1.1.1.23. Hallaç ... 325 3.1.1.1.24. Hamamcı ... 328 3.1.1.1.25. Hasırcı ... 331 3.1.1.1.26. Helvacı ... 332 3.1.1.1.27. İğneci ... 338 3.1.1.1.28. Kadayıfçı ... 338 3.1.1.1.29. Kahveci ... 339 3.1.1.1.30. Kalaycı ... 340 3.1.1.1.31. Kasap ... 341 3.1.1.1.32. Kaşıkçı ... 343 3.1.1.1.33. Kavukçu ... 344 3.1.1.1.34. Kaymakçı ... 345 3.1.1.1.35. Kazancı ... 345 3.1.1.1.36. Kazzaz ... 346 3.1.1.1.37. Kebapçı... 356 3.1.1.1.38. Kebeci ... 356 3.1.1.1.39. Keçeci / Muytaf ... 357 3.1.1.1.40. Kethüda ... 360 3.1.1.1.41. Kılıççı ... 361

(27)

xxvi 3.1.1.1.42. Kovacı ... 365 3.1.1.1.43. Külahduz ... 365 3.1.1.1.44. Kürkçü ... 366 3.1.1.1.45. Macuncu ... 366 3.1.1.1.46. Mekikçi ... 369 3.1.1.1.47. Mestçi ... 370 3.1.1.1.48. Mivefüruş ... 371 3.1.1.1.49. Mumcu ... 374 3.1.1.1.50. Mücellit ... 375 3.1.1.1.51. Nacakçı ... 377 3.1.1.1.52. Mürekkepçi ... 377 3.1.1.1.53. Nakkaş ... 378 3.1.1.1.54. Nalbant ... 382 3.1.1.1.55. Pareci ... 385 3.1.1.1.56. Payberekçi ... 386 3.1.1.1.57. Sabuncu ... 388 3.1.1.1.58. Sarraf ... 389 3.1.1.1.59. Semerci ... 392 3.1.1.1.60. Serrac / Saraç ... 393 3.1.1.1.61. Simkeş... 397 3.1.1.1.62. Şekerci ... 402 3.1.1.1.63. Şerbetçi ... 402 3.1.1.1.64. Tahtacı ... 404 3.1.1.1.65. Takkeci ... 404 3.1.1.1.66. Tarakçı ... 411 3.1.1.1.67. Tavukçu ... 411 3.1.1.1.68. Tellak ... 412 3.1.1.1.69. Tellal ... 416 3.1.1.1.70. Terzi /Hayyat ... 416 3.1.1.1.71. Tirger / Kavvas ... 428 3.1.1.1.72. Tuzcu ... 430 3.1.1.1.73. Tütüncü ... 432

(28)

xxvii 3.1.1.1.74. Uncu ... 433 3.1.1.1.75. Ütücü ... 433 3.1.1.1.76. Valacı ... 434 3.1.1.1.77. Yağcı ... 435 3.1.1.1.78. Yorgancı ... 436 3.1.1.1.79. Zerger ... 437 3.1.1.2. İlmiye ve Din Görevlileri ... 442 3.1.1.2.1. Aşırhan ... 442 3.1.1.2.2. Cüzhan ... 443 3.1.1.2.3. Hafız ... 443 3.1.1.2.4. Hoca/İmam... 447 3.1.1.2.5. Kadı ... 449 3.1.1.2.6. Kâtip/ Divan Kâtibi/ Yazıcı ... 450 3.1.1.2.7. Kayyum ... 456 3.1.1.2.8. Muallim ... 458 3.1.1.2.9. Muarrif ... 461 3.1.1.2.10. Müderris... 461 3.1.1.2.11. Müezzin ... 462 3.1.1.2.12. Papaz ... 466 3.1.1.2.13. Sermahfil ... 466 3.1.1.3. Diğer Meslek Grupları ... 468 3.1.1.3.1. Ases ... 468 3.1.1.3.2. Aşçı ... 469 3.1.1.3.3. Beytülmal Emini ... 471 3.1.1.3.4. Cerrah/ ... 472 3.1.1.3.5. Çavuş ... 474 3.1.1.3.6. Çengi ... 476 3.1.1.3.7. Dizdar ... 476 3.1.1.3.8. Hisari ... 478 3.1.1.3.9. Hurdefüruş/Hurdacı ... 479 3.1.1.3.10. Kapıcı ... 480 3.1.1.3.11. Katırcı ... 482

(29)

xxviii 3.1.1.3.12. Keştî/Kaptan ... 483 3.1.1.3.13. Kopuzcu ... 484 3.1.1.3.14. Köçek ... 485 3.1.1.3.15. Kuloğlu ... 486 3.1.1.3.16. Kurşun Dökücü ... 489 3.1.1.3.17. Mimar ... 489 3.1.1.3.18. Mizan Emini ... 490 3.1.1.3.19. Muhtesib/Emin-i İhtisab ... 490 3.1.1.3.20. Naip... 492 3.1.1.3.21. Natır ... 493 3.1.1.3.22. Pehlivan ... 494 3.1.1.3.23. Sarban ... 495 3.1.1.3.24. Sazende ... 495 3.1.1.3.25. Silahdar ... 498 3.1.1.3.26. Sipahi ... 499 3.1.1.3.27. Subaşı ... 510 3.1.1.3.28. Tacir ... 510 3.1.1.3.29. Vezneci ... 516 3.1.1.3.30. Voyvoda ... 517 3.1.1.3.31. Yeniçeri ... 517 3.1.2. Sadece İsimleriyle Anılan Güzeller ... 521 3.1.3. Lakaplarıyla Anılan Güzeller ... 543 SONUÇ ... 556 KAYNAKÇA ... 565 DİZİN ... 580 EK ... 595 Ek 1: Adına Şehr-engîz Yazılan Şehirler Haritası ... 595 Ek 2: Şehr-engîz Beyitlerinin Alıntılandığı Kaynaklar ... 597

(30)

1 GİRİŞ

I. Şehr-engîz Kavramı ve Türü

Türk edebiyatında “şehr-engîz”, Fars edebiyatında ise “şehr-âşûb” olarak adlandırılan bu edebî tür, kelime olarak Farsça birleşik sıfat olup “şehr” ve “-engîz”

kelimelerinin birleşmesinden ortaya çıkmıştır. Şehir anlamına gelen “şehr” ile Farşça

“tahrik etmek, uyandırmak, heyecanlandırmak, ayaklandırmak” anlamına gelen

“engihten” fiilinin birleşik sıfat yapan “-engîz” kelimelerinden oluşan “şehr-engîz”,

“şehri tahrik eden, uyandıran, heyecanlandıran” demektir (Canım, 2011: 292).

Ferit Devellioğlu şehrengizi kelime anlamı olarak “şehir karıştıran”, edebî tür olarak ise “bir yerin tabiî ve sosyal özelliklerinden bahseden bir nazım türü (çoğunlukla bu çeşit eserler, sosyal hayat bakımından birtakım dedikodulara sebebiyet verecek mahiyette idi)” şeklinde tanımlar (2013: 1150).

İslam Ansiklopedisi’nde şehrengiz, “Farsça şehr ve -engiz (harekete getiren, karıştıran) kelimelerinden oluşan şehr-engîz bir şehrin güzellerini, doğal ve tarihî güzellikleriyle sanat ve meslek dallarında ün yapmış kişileri ve onların sosyal durumlarını anlatır” şeklinde tanımlanmıştır (Kaya, 2010: 461).

Şehrengizlerle ilgili Türk Edebiyatında Şehr-engizler ve Şehr-engizlerde İstanbul başlığıyla ilk çalışmayı yayımlayan Levend ise eserinde şehrengizin, “bir şehrin güzellerini tasvir etmek maksadıyla kaleme alınmış eserler” olduğunu belirtir (1958: 13)

Bursa şehrengizleri üzerine “Türk Edebiyatında Şehr-engîzler ve Bursa Şehr- engîzleri” adlı bir yüksek lisans tezi hazırlayan Akkuş ise “Edebî terim olarak şehr- engîz, ‘ma’şûk: sevgili’ anlamında kullanılmıştır. Edebî tür olarak şehr-engîz; ‘Bir şehrin güzellerini, tabiî ve sosyal özelliklerini tasvir maksadıyla yazılan nazım türü’”

olduğunu söyler (1987: 6).

Nuran Tezcan’a göre “Şehr-engîz, bir şehrin kendisine aşk duyulan güzel ve çoğu çarşı esnafından olan delikanlılarını tasvir eden ve öven şiirlerden oluşan eserdir”

(2001: 162).

(31)

2 Adnan Karaismailoğlu, Klasik Türk Şiiri İncelemeleri adlı eserinde Fars edebiyatçısı Zebîhullah-ı Safa’nın “Özetle; bir şehir ve mekânı, oradaki esnaf ve esnaf güzellerini tavsif ile bunlara karşı duyulan aşk veya nefreti dile getiren şiir mecmualarına genelde şehr-âşûb veya şehr-engîz denir” dediğini belirtir (2001: 140).

Bütün bu tanımlamalardan farklı olarak Pakalın ise şehrengizi “ortalığı velveleye salacak ve dedikoduya sebep olacak şeyler hakkında yazılan şiirlere verilen addır”

şeklinde tanımlar ve şair Sünbülzâde Vehbî’nin gençlere fazla iltifat eden zamanın Maliye Nazırı Defterdar Hilmi Paşa için yazdığı “Şehr-engîz berây-ı çend cüvânân-ı meşhûr ve mülakkab-ı İstanbul der-defter-dârî-i Halîmî Paşa berây-ı latîfe nüvişte bud”

başlığı ile yazdığı manzumenin buna bir örnek teşkil ettiğini belirtir (1983: 327).

Yapılan tanımlamalar değerlendirildiğinde, şehrengizlerin farklı içeriklerle yazıldığı ve en önemlisi yazılan bu metinleri inceleyenlerin kendi bakış açılarına göre yorumladıkları görülmektedir. Kimi bir şehrin güzelliklerini, kimisi de bir şehirde kendisine aşk duyulan delikanlıları tasvir eden hatta öven şiirler olduğunu vurgulamaktadır. Bütün bunlar şehrengiz kavramın ve türünün belli bir tanımının yapılmasını zorlaştırmaktadır. Fakat bütün tanımlarda ister bir şehrin güzellikleri olsun ister çarşı esnafı veya çırağının güzelliği olsun; “güzel/güzellik” kavramı şehrengizlerde ortak noktadır.

Şehrengiz şairlerinden bazıları da şehrengizlerinin özellikle sebeb-i telif ve hatime bölümlerindeki bazı beyitlerde “şehr-engîz” kelimesini de kullanarak eserlerini ne amaçla yazdıklarını belirten ifadelerde bulunmuşlardır. Bu ifadeler şehrengiz kavramının ve türünün tanımının anlaşılması açısından dikkate değerdir. Mesîhî’nin Edirne şehrengizinde “melekler vasfı”, Hayretî’nin Belgrad şehrengizinde “her bir nigâruñ vasfı”, Rahmî’nin Bursa şehrengizinde “ser-âmed dil-rübâsın tavsîf, kıyâmet dil-rübâsın medh eyle”, Ulvî’nin Manisa şehrengizinde “güzeller medhi”, Maksadî’nin ikinci Yenice şehrengizinde “vasf-ı cevânân ve hûbân vasfı”, Belîğ’in Bursa şehrengizinde “vasf-ı hûbân” geçmektedir:

İlâhî buldurup sözüme ragbet Bu şehr-engîze vir şehr içre şöhret Dimezven kim basit-i hâke irgür

Melekler vasfıdur eflâke irgür Mesîhî b/33-34

(32)

3 ***

Ümîd oldur ki ey yâr-ı şeker-rîz Diyesin sen dahi bir şehr-engîz Kılasın vasfını her bir nigâruñ

Kala bunda senüñ de yâdigâruñ Hayretî b/114-115

***

Temâmet şehrümüz oldıkda ta‘rif Ser-âmed dil-rübâsın eyle tavsîf

[…]

Kıyâmet dil-rübâsın medh eyle

Bu şehre ya‘ni şehr-engîz söyle Rahmî b/188, 190

***

N’ola bir nazm iderseñ bunda îcâd

Güzeller medh ile ola bünyâd Ulvî b/54

***

Dile geldi yine vasf-ı cevânân Mufassal yazmışam bir özge destân

[…]

Bu şehr-engîz içinde bunca hûbân

Yazıldı nâmı vasfı oldı destân Maksadî Y/2/b/38, 120

***

Tîg-i tab‘ını idüp sa‘yile tîz Didi eyle yine bir şehr-engîz Vasf-ı hûbânı idüp zîb-i rakam

Azmâyiş idesin tab‘uñı hem Belîğ b/ 51-52

Lâmi‘î Çelebi de Bursa şehrengizinin şehir tasviri bölümünde Bursa’nın her yerini anlatarak hemşehrilik hakkını yerine getireceğini; güzeller tasviri bölümünde de şehrin güzellerini vasfedeceğini söyler:

Getür hemşehrilik hakkın yirine K’işidüp Mısr u Şâm anı yirine İdüp ser cümle hâlin şaha ta’rîf

Felek san yirlerini eyle tavsîf Lâmi‘î b/71, 73-74 […]

Bu şehrün eyleyüp hûbânını yâd Kopa her gûşeden şevkile feryâd Ne vardur Bursa gibi şehr-i garrâ Ne hûbânı gibi mehler dil-ârâ Egerçi hasrı yokdur dil-berinün

Velî vasfın işit bu on perînün Lâmi‘î b/58-60

(33)

4 Şehrengiz şairleri, genel olarak eserlerinin içeriğini anlatırken şehrin güzellerini vasfettiklerini söylemekle birlikte şehrin sahip olduğu diğer güzelliklere de eserlerinde yer vermişlerdir.

Türk edebiyatında şehrengiz örnekleri genellikle mesnevi nazım şekli ile kaleme alınmıştır. Şehrengizler genel olarak münacat bölümüyle başlar, sebeb-i telif, asıl konunun işlendiği bölüm ile devam eder ve hatime ile sona erer.

Münacat: Mesnevi nazım şeklinin giriş bölümünde yer alan münacatta şairler, kulun güçsüzlüğünü, her konuda Allah’ın yardımına muhtaç olduğunu ifade ederler (Kartal, 2013: 116). Şehrengizlerde ise şairler, Allah’a olan namaz, oruç gibi kulluk görevlerini yapmayıp güzellerin peşinden koştuğunu söyleyerek pişmanlığını dile getirir ve Allah’tan kendisini affetmesini ister. Fakat şairin bunları söylemekteki asıl amacı güzelleri tasvir etmek için uygun zemin hazırlamaktır (Canım,2011: 293).

Sebeb-i telif: Mesnevilerde eserin yazılma sebebini açıklayan bölümdür.

Şehrengizlerde de şair, eseri yazma sebebini açıkladıktan sonra şehir övgüsüne geçer.

Bazı şehrengizlerde bu bölüm gece, gündüz, bahar vb. tasvirlerle başlamasına karşılık, doğrudan amaca girilen örnekler de vardır. Şair; güzelliğinden etkilendiği şehri över;

özelliklerini, diğer şehirlerden üstün olan yanlarını, eşsiz güzelliğini anlatır (Akkuş, 1987: 13). Daha sonra şair, güzeller tasvirine geçmeden önce konuya giriş yapmak amacıyla şehrin güzellerinin eşsizliğini, sayısız olduğunu ve suya girmelerini anlatır.

Asıl Konunun İşlendiği Bölüm: Şair, şehir tasvirinden sonra güzeller tasvirine geçer. Şairin amacı, belirli bir meslek erbabı ile onların uğraştıkları sanatları anlatmaktır. Anlatılan güzeller erkek olup isimlerine kafiyeli sözler eklenir, mesleklere uygun cinaslar yapılarak şehrin güzelleri anlatılır. Bazen güzellerin adları söylenir, bazen de adları belirtilmeden tasvir edilir (Canım, 2011: 293).

Hatime: Mesnevinin bitiş bölümüdür. Şehrengizlerde güzellerin anlatıldığı bölümden sonra gelen hatimede şair, kendisini över ve şehrengizini yazdığı şehrin güzellerinin saymakla bitmeyeceğini fakat şehrin güzellikte en meşhur olanlarını almış olmasıyla övünür ve bütün güzellere hayır dualarda bulunur (Akkuş, 1987: 14).

(34)

5 Şehrengizler içerisinde mesnevi dışında gazel, terkib-i bend gibi nazım şekilleriyle de yazılanlar vardır. Şehrengizler farklı nazım şekilleriyle yazıldıkları gibi farklı vezinlerle de yazılmışlardır. Mesnevi nazım şekliyle yazılanlar genellikle aruzun

“Mefāįlün /Mefāįlün /Feūlün” kalıbıyla oluşturulmuştur.

Türk edebiyatında şehrengizler, muhtevalarına göre dört grupta incelenebilir:

1. Bir şehrin güzelliklerini (gezilip görülecek yerlerini, doğal, tarihî, mimari özelliklerini) ve çeşitli meslek dallarındaki güzellerini/şehir halkını tavsif eden şehrengizler: Şehrengizlerin hemen hemen hepsi bu gruba girmektedir.

2. Bir şehrin sadece güzelliklerini konu edinen şehrengizler: Dürrî’nin Gümülcine ve Moton Şehr-engîzi, Nâzik Abdullah’ın Bursa Şehr-engîzi.

3. Sadece bir güzeli anlatan; fakat içerisinde bir veya birden fazla şehrin ve güzellerinin tasvirine de yer veren sergüzeşt-nâme tarzında yazılan şehrengizler: Kâtib Davud’un İstanbul-Vize Şehr-engîzi.

4. Tam bir şehrengiz özelliği göstermeyen fakat muhteva bakımından şehrengize benzeyen eserler: Enderunlu Fâzıl’ın Defter-i Aşk, Hûbân-nâme, Zenan-nâme, Çengî-nâme mesnevileri gibi.

II. Arap Edebiyatında Şehr-engîz

Arap edebiyatında şehrengiz, Türk ve Fars edebiyatlarında olduğu gibi bir kavram ya da tür olarak görülmemektedir. Fakat bazı Arap şairler bir şehir ya da ülkeyi yahut halklarını hicveden (Kays b. Amr’ın Kûfe şehrini ve halkını yerdiği şiir) veya öven şiir ve nesir türünde yazılar yazmış; yine hiciv konusunda yazılmış olan bazı eserlerde “şehir ve ülkeler hicvi” adıyla bölümler açılmıştır. Bunların örnekleri Yetîmetu’d-dehr, Mu’cemu’l-buldân, Vefeyyâtu’l-a’yan vb. ünlü İslami kaynaklarda görülmektedir (Çiftçi, 2003: 42-43).

Şehrengiz özelliği gösteren eserler, İranlı şairlerin Farsça yazılmış eserlerden bazı bölümleri Arapçaya tercüme etmeleriyle oluşmuştur (Akkuş, 1987: 28). Arap edebiyatında meslekler hakkında yazılan, meslek sahibi ile şair arasındaki aşkı anlatan yani şehraşub özelliği taşıyan ilk Arapça şiirler Farsça ve Arapça şiirler söyleyen İranlı şair Ebû Ali Hasan bin Ebî’t-Tayyib Bâharzî’ye aittir. Arapça olarak yazdığı şiirlerde şair genç sufiyi;

(35)

6

“Bir nice yavru ceylan sufiliğe soyunur ki güzelliğine huriler bile hayran olur. Onun zühdü/sufiliği benim yürek kanımı durulaştırır.

Yamalı abası tevbemi bozmama sebep olur.”

Terzi çırağını ise;

“Terzimize gizlice söyleyin bir sözüm var: Ey güzelliğiyle asrın yegânesi olan! Ayrılık, sabır elbisemi yırttı; vuslat dikişiyle (onu) muhkem yap (dik).”

şeklinde ifade etmiştir (Çiftçi, 2003: 53-54).

Sonuç olarak Arap edebiyatında şehir veya güzelleri konu edinen çeşitli nazım şekillerinde yazılmış şiirler olmakla birlikte Türk ve Fars edebiyatlarında olduğu gibi Arap edebiyatında şehrengiz türünde eserler bulunmamaktadır.

III. Fars Edebiyatında Şehr-âşûb

Fars edebiyatında şehrengiz yerine “şehr-âşûb” kelimesi kullanılmaktadır.

Şehraşub, Farsça “âşûbende-i şehr” ile aynı anlama gelen birleşik sıfat olup, “şehri birbirine düşüren, şehirde fitne ve kargaşa çıkaran” anlamına gelir. Bu anlamıyla şehraşub, İranlı şairler tarafından “maşuk”un sıfatı olarak kullanılmıştır (Karaismailoğlu, 2001: 140).

Edebî bir kavram olarak şehraşub, Fars edebiyatı araştırmacıları tarafından çeşitli şekillerde tanımlanmıştır. Muhammed Ca‘fer-i Mahcûb’a göre şehraşub, “bir şehir halkının övüldüğü veya yerildiği şiir”, Ahmed-i Gülçîn-i Me‘ânî’ye göre “şehr- âşûb veya şehrengîz, başında bu adı taşımasalar bile, bir şehrin sanatkârlarını anlatmak ve onların meslek ve sanatlarını övmek maksadıyla söylenen şiirlerdir”, içeriğinden methiyeyi çıkaran Abdulhuseyn Zerrînkûb’a göre “Bu tür şiir, molla, kadı, aristokratlardan tutun işçi, tüccar ve gündelikçiye kadar bir şehrin bütün kesimlerini alaya alan ve hicveden rubaî ve kıtalardan ibarettir (Çiftçi, 2002: 9). Ayrıca şehraşub, iktisadi, siyasi, dini vb. huzursuzlukların dile getirildiği manzumeler şeklinde de tanımlanmıştır (Karaismailoğlu, 2001: 140).

Şehraşub tanımlarında övgü ve yerginin öne çıktığı görülmektedir. Genellikle şehir övgüsü veya yergisine yer veren ilk Farsça örnekler, “şehr- âşûb/şehr-engîz”

türünün hazırlayıcı ilk örnekleri olarak düşünülebilir (Canım, 2011: 296). Örneğin;

Şihâb-ı Turşizî’nin Merv şehrini hicvettiği eseri iki beyittir. Çoğu kısa ve hiciv ağırlıklı olup Enverî’nin Belh şehrini hicvettiği şehraşubu bunlardan biridir. Şair, Nişabur, Merv

(36)

7 gibi şehirleri överken, Belh şehrini yermiştir. Hatta bu nedenle Belh halkından kötü muamele görmüştür (Akkuş, 1987: 22).

Fars edebiyatında genellikle şehraşub adıyla anılan tür için “âlem-âşûb, dehr- âşûb, cihân-âşûb, felek-âşûb” az da olsa “şehr-engîz” kelimeleri de kullanılmıştır.

Örneğin; Takiyüddin Evhadî şehraşub muhtevalı kasidesine “âlem-âşûb”, Yektâ-i Lâhorî, Âlem-gîr Pâdşâh’ın mersiyesinde yazdığı mesnevisine “cihân-âşûb” ve Âşûb-i Şâhcihânâbâdî (Mîrzâ Muhammed Bahş) bir kasidesine “felek-âşûb” adını koymuştur.

Ayrıca bir şiirin veya şiir mecmuasının şehraşub tarzına girmesi için başında böyle bir ismi taşıması da şart değildir. Öyle ki Seyfî-i Buhârî’nin şehraşubu “Sanâyi‘u’l-bedâyi

‘”, Lisânî-i Şîrâzî’ninki ise “Mecma‘u’l-esnâf” adını taşımaktadır (Çiftçi, 2002: 12-14).

Fars edebiyatında şehraşub, övgü ve genellikle yergi içerikli beyit, kıta gibi kısa nazım şekilleriyle başlamış daha sonra gazel, kaside, mesnevi, rubai gibi diğer nazım şekilleriyle yazılmaya devam edilmiştir. Seyfî-i Buhârî gazel, İbn Anîn-i Dımaşkî kaside, Senâî-i Gaznevî mesnevi, Mehsitî-i Gence’î rubai ve Mes’ûdî kıta nazım şekilleriyle şehraşub örnekleri vermişlerdir (Akkuş, 1987: 20). Özellikle sanatkârlar ve onların sanatını konu alan şehraşublar daha çok rubai ve kıta, bir şehir halkının hicvi veya övgüsü hakkında yazılanlar ise genellikle kıta, kaside ve mesnevi şekilleriyle yazılmışlardır (Çiftçi, 2002: 17).

Fars edebiyatında şehraşub özelliği taşıyan (sanatkârlar ve onların mesleklerinden bahseden) veşehraşub adıyla anılan ilk düzenli örnek, Mes’ûd-i Sa‘d-i Selmân’ın hicri V. yüzyılda yazdığı divanında kıtaların toplandığı bölümdür (Akkuş, 1987: 20, 24). Reşîd-i Yâsemî tarafından neşredilen divanında şehraşub başlığı altında çeşitli meslek sahipleri için yazılmış beyit sayısı 2 ile 9 beyit arasında değişen 92 kıta bulunmaktadır (Karaismailoğlu, 2001: 143). Şairin farklı vezinlerde yazdığı kıtaları, amber satıcı, rakkas, sufi, güreşçi, saki, asker, şair, çiftçi, kuyumcu, kimyager, fakih, dülger, nakkaş, okçu, çalgıcı, demirci, kasap, attar, bahçıvan, doktor, müneccim vb.

sevgili veya dilber hakkında olup demirci güzel;

“Eğer demircilik ise senin mesleğin; teslim et bana tenini ey gönül çelen. Benim gönlümden ve senin gönlünden yap; işten sonra ocak demir. Çünkü yoktur, senin gönlün gibi sert bir demir; benim gönlüm gibi sıcak bir ocak.”

(37)

8 şeklinde vasfedilmiştir (Çiftçi, 2002: 15).

İlk şehraşublardan biri de Hakîm-i Senâî-i Gaznevî’nin mesnevi nazım şekliyle yazdığı Kârnâme-i Belh adlı eseridir. Şair, mesneviye rüzgâr tasviriyle başlar, Sultan Mesud’u över, şehzadeler, divan erkânı ve kendisi de dâhil olmak üzere birçok kişiden ve Belh şehrinden bahseder (Karaismailoğlu, 2002: 143).

Hicri VI. yüzyıl kadın şairlerinden olan Mehsitî-i Gence’î de ilk defa rubai tarzında şehraşub söylemiştir. Mehsitî şehraşub tarzında yazdığı rubailerinde, çömlekçi, ayakkabıcı, terzi, kasap, marangoz, nalbant, müezzin, okçu çırakları vb. Gence pazarı esnafı ve şehrin sanatkârlarını tasvir etmiştir. Örneğin; kasap hakkında yazdığı rubaide hayvanın yere yatırılarak kesilmesi ve hayvanın hareket etmesini önlemek için kasapların ayaklarıyla hayvanın boynuna basmaları ve derisinin daha rahat soyulması için hayvanın çeşitli yöntemlerle şişirilmesi âdetinden yararlanmıştır:

“Âdeti olduğu üzere, kasap beni yere yatırdı, kesti ve “Çünkü âdetimiz böyledir” (dedi).Özür dileyerek, ayağıma baş koydu, derimi soyuncaya kadar kendimi şişiriyordum” (Çiftçi, 2002: 16).

Ahmed-i Gülçîn-i Me‘ânî, “Şehr-âşûb der Şi’r-i Fârsî” adlı eserinde şehraşub sahibi 39 şair olduğunu belirtmiştir (Çiftçi, 2002: 14). Gazel nazım şekliyle Seyfî-i Buhârî, Gilan halkını hicveden ve bu yüzden dili kesilen Harîfî-i Isfahânî, Yezd erkekleri hakkında Zeynüddin Ali Nikî-i Isfahânî, Dımaşk şehri ve ileri gelenlerini hicveden ve şehirden kovulan İbn Anîn-i Dımaşkî, rubai nazım şekliyle Belh şehrini hicveden, Nişabur, Merv ve Heri şehirlerini öven Enverî, Vahîd-i Kumî (Tebriz), Hayretî-i Tûnî, Harmî (Gilan), Zârî-i Isfahânî, Hâletî-i Tebrîzî, Kelîm-i Kâşânî, Kemâleddin Kûtâhpây, Emir Hüsrev-i Dihlevî (?), Hândmîr, Lisânî-i Şîrâzî (Tebriz), Hakîm Şah Muhammed, Hakîm Fağfur Lâhicânî (Gürcistan?), Reşkî-i Hemedânî, Takiyüddin Evhadî, Neşâtî Muhammed, Muhammed Nasr Mirza, Behiştî, Âgehî-i Horâsânî, Aşkî-i Hâkî (Tebriz), Sâmî, Şihab-ı Turşîzi (Belh), Hekîm Hemedânî, Mirza Tahîr Vahîd ve adı bilinmeyen bir şair şehraşub yazmışlardır (Akkuş 1987: 24-26).

Fars edebiyatında şehraşub, önce bir şehir veya halkı için övgü veya yergi muhtevalı kısa beyit ve kıtalarla başlamış, daha sonra geleneksel hale gelmiştir.

Bunların çoğu Türk edebiyatındaki şehrengiz örneklerinden farklı olarak hiciv ağırlıklı olup belli bir nazım şekli ve vezni yoktur. Fars edebiyatında sosyal içerikli şehraşublar

(38)

9 da yazılmıştır. Yazılan şehraşubların özellikle yergi içerikli olmaları ise kelime anlamı olarak şehraşubun şehri karıştıran anlamını öne çıkarmaktadır. Çünkü birçok şair yazdıkları sebebiyle kötü muameleler görmüş ve cezalandırılmıştır. Bunun sebebi ise özellikle şehrin ileri gelenlerinin eleştirilmesidir.

IV. Türk Edebiyatında Şehr-engîz

Klasik Türk edebiyatında şehrengizin ilk örnekleri XVI. yüzyılın başında görülmeye başlamış; XVIII. yüzyılda sona ermiştir. Agâh Sırrı Levend’e göre

“Şehrengizler, gazavat-nameler, sûr-nameler, ta‘rif-nameler gibi tamamiyle yerli mahsuller” olup Türk edebiyatında ortaya çıkmıştır (1958: 14). Mesîhî’nin Şehr-engîz-i Edirne adlı eseri ise ilk şehrengiz örneği olarak kabul edilmektedir. Gibb, Osmanlı Şiir Tarihi’nde “Mesîhî’nin Türk edebiyatına en hatırı sayılır ve en orijinal katkısı budur”

dediği şehrengiziyle ilgili;

“Bu eser iki yönde orijinaldir. Birincisi, Mesîhî’nin kendi icadı olması, konunun ve işleyiş tarzının tamamen kendi fikri olması; İran edebiyatında benzer konuda bir eser olmadığı için de Farsça model bulunmaması, kısaca tamamen şairin kendisine ait olmasıdır. İkincisi ise Türkçede mîzâhî şiirin ilk teşebbüs edilen örneği olmasıdır.”

(1999: 448-449).

şeklindeki sözleriyle Mesîhî’nin bu türü icat ettiğini ve Mesîhî’den önce Fars edebiyatında bu türde eser yazılmadığını ifade etmiştir. Fakat XII. yüzyılda Fars edebiyatında ilk şehr-âşûb örneklerini Mes’ûd-i Sa‘d-i Selmân kıta, Hakîm-i Senâî-i Gaznevî mesnevi ve Mehsitî-i Gence’î de rubai nazım şekliyle yazmıştır (Çiftçi, 2002:

15; Karaismailoğlu, 2002: 143). Metin Akkuş, “Türk Edebiyatında Şehr-engîzler ve Bursa Şehr-engîzleri” adlı yüksek lisans tezinde Seyyid Abdulah’ın Mebâhis adlı eserinde şehrengiz türünün kökenini Hint kültür ve edebiyatına dayandırdığını ifade eder:

“Yazar, şehr-engiz türünün Hindistan sahasındaki varlığı ve Urdu diliyle yazılmış eserlere ağırlık vererek şu tezi ileri sürer: Şehr- engiz “şehr-âşûb” adıyla Lahor’da yaşayan bir şâir tarafından yazılmıştır. Şairin milliyetine dâir bilgi vermeyen yazar, bu şâirin eserinden sonra türün birkaç yüzyıl boyunca adının kaybolduğundan ve türün kayıplara karıştığından bahseder. Türün ikinci defa ortaya çıkışı İranlı ve Farsça olarak şiir yazan birçok şâirin, Safevîler döneminde Şiîlik baskıları dolayısıyla Hindistan’a geçişinden sonradır.” (1987: 17).

(39)

10 Akkuş, Türk edebiyatında şehrengizlerin kökeni ve ortaya çıkışı konusundaki sözlerine şu şekilde devam eder:

“Şehr-engiz türü, Türk edebiyatında Sebk-i Hindî üslubunun ortaya çıkışına benzer bir seyirle ortaya çıkmıştır. Şehr-engîz türündeki eserler, Fars diliyle şiir yazan şairler tarafından övgü ve yergi şeklinde bazı küçük çaplı manzumelere konu olmuştur. Çeşitli siyasî baskılar dolayısıyla Hindistan ve İran arasında zaman zaman meydana gelen geçişmeler sebebiyle tür, karşılıklı tesirlerle gelişimini sürdürmüştür. Tür, olgunlaşma döneminde Türk edebiyatına geçmiş, Anadolu sahasında şekil ve muhteva değişikliklerine uğrayarak yeni boyutlar kazanmıştır. Daha sonra Seyahat-nâmeler gibi şehir tarihi ve tasvirine yer veren türlere kaynaklık etmiş ve kaybolmuştur.” (1987:

19).

Nuran Tezcan, Ahmet Ateş’in “Hicrî VI-VIII. (XII-XIV.) Asırlarda Anadolu’da Farsça Eserler” adlı çalışmasında tanıttığı Selçuklu döneminde yazılmış Farsça bir rubailer mecmuasından (Macma‘ar-rubâ‘iyât) seçilerek aktarılan rubailer arasında,

“kasap, kebapçı, külahçı, kemankeş, nakkaş, nalbant, boyacı, ekmekçi, seyis, saraç, hallaç, terzi, hacamatçı” olmak üzere gerek meslek erbabı, gerekse adı verilerek anılmış bazı erkekler için söylenmiş rubailerin yer almasına dayanarak esnaf üzerine yazılan şiirlerin Anadolu’da da eski bir geleneğinin olduğunu söyler (2001: 163).

Redifleri erkek ismi olan gazellerin şehrengiz türüyle türsel bir ilişki sergilediğini söyleyen Selim Sırrı Kuru ise Türk edebiyatında yazılan şehrengizlerin kökeninin Fars edebiyatından değil, gazellerde erkek isimli rediflerle başlayıp daha sonra türleştiğini ifade etmektedir:

“Üçüncü sav olarak öne sürdüğüm şehrengiz türü ile gazellerde erkek isimlerinin kullanımı arasındaki ilişki gayet açıktır. Fars edebiyatındaki şehraşub türünden ziyade, şehrengizin belli erkek isimlerini redif olarak alan gazel söyleme modasına daha yakın olduğunu düşünüyorum” (2007: 86, 87).

Fars edebiyatında XII. yüzyılda bir şehir veya halkı için yergi ya da övgü muhtevalı kısa beyit ve kıtalarla başlayan, daha sonra geleneksel hale gelen şehraşubların büyük bir çoğunluğu hiciv ağırlıklı olup belli bir nazım şekli ve vezni yoktur. Klasik Türk edebiyatında da çeşitli nazım şekilleriyle bir şehri veya esnafını anlatan şiirler yazılmış, şairler erkek isimlerini redif olarak kullanmıştır. Fars edebiyatında bir şehri ve halkını çoğunlukla yergi üslubuyla anlatan şehraşub Türk edebiyatında övgü üslubuyla kendine has muhteva ve nazım şekliyle bir şehrin

Referanslar

Benzer Belgeler

Lâkin Anadoluda XVIII inci asırda yapılan eserleri gözden geçirirsek ondan önceki XVII ve XVI nci asırların ka- rakterlerini taşıyan süslere rastlıyoruz, bu arada garp- tan

Kent merkezindeki dereler başta olmak üzere 26 de- renin ıslahını periyodik olarak sürdürdüklerini ifade eden Başkan Altepe, hedeflerinin her açıdan daha sağlıklı

Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, Bursa’nın daha yaşanabilir bir kent olması için tüm yaşam alan- larının yeniden tasarlandığını anlatarak, “Büyükşehir

Camilerin açılış törenlerinde konu- şan Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, Büyükşehir Belediyesi ve Bursa olarak Balkan ülkelerinde restorasyon ve düzenleme

Yunus Emre Mahallesi’nde yaptırılan Şahin Başol Spor Kompleksi’nin Büyükşehir Belediyesi’nin spor tesisleri zincirine yeni bir halka olarak eklendiğini ifade

Tarihi ve kültürel mirası ayağa kaldırma çalışmalarını ecdada vefa borcu olarak gördüklerini dile getiren Büyükşehir Beledi- ye Başkanı Recep Altepe, bunun aynı

rolünü üstleniyoruz Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, gerek ecdat yadigarı eserlerin yeni- den ayağa kaldırılması, gerek- se somut olmayan kültürel

Türkiye’nin en büyük külliyeleri arasında yer alan Muradiye Külliyesi’ndeki restorasyon çalışmaları- nın başlangıç törenine Büyükşehir Bele- diye Başkanı