Şiir
• Dilin; anlam ve ses unsurlarını, sıradanlıktan uzak bir biçimde, duygusal ve düşünsel yoğunlukta kullanma yoluyla yapılan anlatıma şiir denir.
• Zengin ve farklı imgelerin, ritim taşıyan söz ve seslerin uyumlu kullanımıyla oluşturulmuş anlatım biçiminde de tanımlanabilir.
Şiir – Nazım Farkı
Şiirde sanat öncelikli amaçtır ve gerçeklik dilin olanakları ve imge aracılığıyla yoğunlaştırılır.
Nazım ise özetlenebilen, olaya dayalı bir anlatımı ahenkli söyleyişle ifade etmedir.
Ayrıca kelimelerin düzenli dizilişi nedeniyle şiir biçimindeki parçalara nazım denmiştir.
• Şiirlerde dilin sanatsal (şiirsel) işlevi kullanılır.
• Şiir duygu temellidir, bireysel algılama ön plandadır.
• Şiirler coşku ve heyecanı dile getiren sanat metinleridir.
• Nazım, dizmek (düzenlemek) anlamına gelir.
Eskiden nazım biçimindeki yazılara manzum, küçük şiir parçalarına da manzume denirdi.
• Şiir, nazım birimlerinden oluşur: dize (mısra), beyit, dörtlük, bent.
• Şiirler ölçülü de oluşturulabilir: aruz, hece, serbest.
Mensur Şiir
Ölçüsüz, uyaksız, mısrasız duygu yoğunluğunun hâkim olduğu şiir kadar ahenkli ve sanatlı metinlere mensur şiir denir.
Şiir ve Zihniyet
Belirli bir zaman diliminde, bir toplumda, sosyal, kültürel dinî, siyasi, ekonomik
koşulların oluşturduğu (biçimlendirdiği) edebî anlayış ve zevk bütününe "zihniyet” ya da
“mantalite” denir.
• Dönemin zihniyeti sanatçıları etkiler.
• Bir eser, oluşturulduğu dönemin zihniyetiyle birlikte incelenmelidir.
Şiirde Biçim Unsurları
1. Nazım Birimi: Dizelerin kümelenişi nazım birimini oluşturur.
a) Mısra (Dize): Tek satırlık (dize) nazım birimidir. Kimi zaman tek dizeden oluşmuş şiirler de yazılmıştır. Bunlara "mısra-ı azade" yani "bağımsız mısra" denir.
Örnek: Fark eylemeyen cevheri sarraf değildir.
Nev'i Ey gam yine meydan-ı muhabbet sana kaldı…
Şeyh Galib
b) Beyit: İki dizeden oluşan birimdir. Divan edebiyatında yoğun olarak kullanılmıştır.
Örnek: Ger derse Fuzulî ki güzellerde vefa var.
Aldanma ki şair sözü elbette yalandır.
Fuzulî
Arif isen bir gül yeter kormağa Cahil isen gir bahçeye, yıkmağa
Laedri (Anonim)
c) Dörtlük: Dört dizeden oluşan bir nazım birimidir. Tüm dönemlerde kullanılmıştır.
Örnek: Sevgileri yarınlara bıraktınız Çekingen, tutuk, saygılı.
Bütün yakınlarınız Sizi yanlış tanıdı.
Behçet Necatigil
d) Bent: 3 veya 4'ten fazla dizeden oluşan nazım birimidir. Divan edebiyatında ve modern Türk şiirinde kullanılagelmiştir.
Örnek: …
Sen kaptan Çımacı ben Rüzgârımız aşk
Kılavuzumuz poseydan … Haydi baştan!
Durma,
Aganta burina burinata…
Gülseren Onay
Uyarı: Dörtlükler de "bent" diye adlandırılabilir. Bu nedenle "bent" denildiğinde aklımıza hem dörtlük hem bent gelmelidir.
2. Nazım Biçimi (Şekli): Nazım birimi ve ölçüsü, uyak örgüsü kullanılarak oluşturulan ortak yapıya nazım biçimi denir.
Uyarı: Tüm koşmalar, 11'li hece ile dörtlükler hâlinde yazılır. "Koşma" bir nazım biçimi adıdır. Bir koşmayı, konularına göre güzelleme, koçaklama, taşlama, ağıt biçiminde isimlendirdiğinizde "nazım türü"nü söylemiş olursunuz.
3. Ölçü (Vezin):
a) Hece Ölçüsü: Dizelerdeki hece sayısı eşitliğine dayanan ulusal ölçümüzdür.
Nefes almak, vurgu ve tonlamayı gerçekleştirmek amacıyla durulan yerlerdir.
Örnek:
4 + 3 = 7 / 4 + 4 = 8 6 + 5 / 4 + 4 + 3 = 11 Kar yağıyor / inceden 4 + 3 Gül açılır / goncadan 4 + 3 Ben yâri / kıskanırım 3 + 4 Yerdeki / karıncadan 3 + 4
• Bir şiirde ölçü aynı ama duraklar farklı olabilir.
• Bir dizede en fazla 5 kez durak yapılabilir.
• Hece ile yazılmış dizede 2 – 20 arasında hece vardır.
• Durak içindeki hece sayısı 1 – 10 arası değişir.
b) Aruz Ölçüsü: Dizelerdeki hecelerin uzunluk ve kısalıkları temeline dayanan ölçüdür.
• Açık (kısa) heceler, ünlülerle biter.
• Kapalı (uzun) heceler ünsüzlerle ve dilimize Arapça ve Farsçadan geçmiş (â, î, û ile biten) hecelerdir.
• Aruzda hece sayısının denkliği aranmaz.
• Bir şiirde bir tek kalıp kullanılır.
• Kafiye göz içindir yani kafiye olacak seslerin yazılış ve okunuşlarının aynı olması gerekir.
Kafiyeyi oluşturacak sözcüklerin türü de aynıdır.
Aruz Kusurları:
İmale (çekme – uzatma): Kısa olan hecenin ölçüye uydurulması için uzun okunmasıdır.
Zihaf (kısma): İmalenin aksine Arapça ve Farsça sözcüklerdeki uzun heceyi, ölçünün gerektirdiği yerde kısa okumaktır.
Örnek: Açılmaz ne bir yüz ne bir pencere Bakıldıkça vahşet çöker yerlere
fa'ûlün fa'ûlün fâ'ûlün fa'ül
4. Uyak (Kafiye) ve Uyak Çeşitleri
Dize sonlarındaki anlamları ve görevleri farklı olan ses benzerliklerine uyak (kafiye) denir.
Örnek: Bursa'da bir eski cami avlusu Küçük şadırvanda şakırdayan su Ahmet Hamdi Tanpınar
İç Uyak: Dize içindeki sözcüklerin, dize sonundaki sözcüklerle uyaklanmasıdır.
Örnek: Kamu bîmârına cânân / deva-yı derd eder ihsan Niçün kılmaz bana derman / beni bîmar sanmaz mı
Fuzulî
a) Yarım Uyak: Tek ses benzerliğiyle oluşur.
Örnek: Evlerinin önü çardak Elif'in elinde bardak Sanki yeşil başlı ördek Yüzer Elif Elif diye
Karacaoğlan
b) Tam Uyak: İki ses benzerliğiyle oluşur.
Örnek: Benim gönlüm bir kelebek Dolaşıyor çiçek çiçek Tükenecek ömrü böyle Çırpınarak titreyerek
Orhan Seyfi Orhon
c) Zengin Uyak: En az üç ses benzerliğine dayanan uyak çeşididir.
Örnek: Olur mu, dünyaya indirsem kepenk:
Gözyaşı döksem, Nuh tufanına denk?
Uyarı: Bir ünlü ve bir ünsüz harften oluştuğu hâlde ünlü harfin üzerinde uzatma işareti varsa zengin kafiye sayılır.
Örnek: Şöyle olmuş câm-ı aşk-ı yârdan mest ü harâb Kendisin dîvârdan dîvara urmış âfitâb
Bâki
(Güneş sevgilinin aşkının kadehinden öylesine kendinden geçmiş ki kendini duvardan duvara vurmuş.)
Tunç Uyak: Bir sözcük diğer bir sözcüğün içinde aynen bulunursa tunç uyak adını alır.
Tunç uyak, zengin uyağın bir çeşidi olarak kabul edilir.
Örnek: Bir eşek var idi zâif u nizâr, Yük elinden katı şikeste vü zâr.
d) Cinaslı Uyak: Dize sonlarındaki yazılışları aynı (sesteş), anlamları farklı sözcüklerin oluşturduğu uyaktır.
Örnek: Madem çoban değildin Arkandaki sürü ne Beni yârdan ayıran Sürüm sürüm sürüne
Redif: Dize sonlarındaki anlamları ve görevleri aynı olan seslerdir. Ek ya da sözcük, hâlinde olabilirler. Türkçe sondan eklemeli bir dil olduğu için redif, uyaktan sonra gelir.
Örnek: Halk içinde bir nesne yok devlet gibi
Olmaya devlet cihânda bir nefes sıhhat gibi
5. Uyak Örgüsü
a) Düz Uyak: "aa", "aaaa", "aaab", "aabb" biçiminde oluşturulur.
b) Çapraz Uyak: "abab" biçiminde oluşturulur.
c) Sarmal (Sarma) Uyak: "abba" biçiminde oluşturulur.
d) Örüşük Uyak: "aba, bcb, cdc …" biçiminde oluşturulur.
e) Mani Tipi Uyak: "aaxa" biçiminde oluşturulur.
6. Batı Edebiyatı Nazım Biçimleri
İlk kez Servetifünûn Dönemi’nde kullanılmaya başlanan, daha sonraları bir anlamda kullanımdan düşen Batı kökenli nazım biçimleri; sone, terzarima ve triyole’dir. Bunların yanı sıra Fransa’da doğmuş ve yine Servetifünûn Dönemi’nde Tevfik Fikret tarafından ilk kez denenen mensur şiir de vardır.
Sone
İtalyan edebiyatına ait ancak Fransız edebiyatından bize geçmiş; iki dörtlük ve iki üçlükten oluşan 14 dizelik nazım şeklidir.
Terzarima
İtalyan edebiyatına ait, üç dizelik bentlerden oluşan, örüşük uyak adı verilen nazım biçimidir.
Triyole
Bir ikilik, iki dörtlükten oluşan İtalyan edebiyatına ait nazım biçimidir.
Mensur Şiir
Fransız edebiyatında doğmuş; bizde Tanzimat’ın ikinci döneminden itibaren
kullanılmış, ölçü ve uyağa bağlı kalınmadan düz yazı yapısıyla oluşturulan şiirlerdir.