• Sonuç bulunamadı

Basit böbrek kistlerinin tedavisinde USG eşliğinde aspirasyon ve aspirasyonla birlikte skleroterapi sonuçlarının karşılaştırılması

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Basit böbrek kistlerinin tedavisinde USG eşliğinde aspirasyon ve aspirasyonla birlikte skleroterapi sonuçlarının karşılaştırılması"

Copied!
4
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Enrl.-1.ııp. ve Miııiııınl İııvnziv Cerrnlıi 1997; 4:20-23 ÜROLO İ

Basit böbrek kistlerinin tedavisinde USG eşliğinde aspirasyon ve aspirasyonla birlikte skleroterapi sonuçlarının karşılaştırılması

Osman GÜL(•), Özkan POLAT(•), İsa ÖZBEY (••), Okan BİÇGİ (,.,.,.), Yılmaz BAYRAKTAR(,.,.,.,.), Ayhan AKÇALI(••)

ÖZET

Basit böbrek kisti tespit edilen hastalarda, ultraso­

nografi eşliğinde sadece kist aspirasyonu ile kist as­

pirasyonu ve skleroterapi uygulamalarının sonuçlar açısından karşılaşbnlması yapılmıştır. 1993-1995 yıl­

lan arasında çeşitli amaçlar için çekilen ultrasono­

grafi, intravenöz pyelograJi ve üst batın bilgisayarlı tomografilerinde basit böbrek kisti tespit edilen 163 hastadan 46'sı çalışma grubuna alınmışbr. 1. gruba ultrasonografi eşliğinde sadece kist aspirasyonu, 2 ..

gruba ise kist aspirasyonu ile beraber kist içine % 95'lik etanol enjeksiyonu yapı.lımşhr. Bir ytllık ta­

kipler sonucu 1. grupta % 47.8, 2. grupta ise % 21.7 nüks orarılan tespit edilmiştir. Basit böbrek kist­

lerinin ultrasonografi eşUğinde perkütan aspiras­

yonu ve ethanol enjeksiyonu etkinliği yüksek ve komplikasyon oranı düşük minimal invaziv bir te­

davi yöntemidir.

Anahtar keUmeler: Basit böbrek kistleri, perkütan aspirasyon, ultrasonografi, skleroterapi

GİRİŞ

Basit böbrek kisti, böbreklerin en sık kistik has­

talığıdır. Sıklıkla hiçbir semptom vermezler ve başka amaçlarla çekilen ultrasonografi (US), int­

ravenöz pyelografi (İVP) ya da bilgisayarlı to­

mografide (BT) insidental olarak teşhis edilirler

(1-4)

(•) Atati.iik Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim

Dalı, Y. Qoç. Dr. ..

( .. ) Atatürk üniversitesi Tıp Fakültesi Uroloji Anabilim

Dalı, Y. Qoç. Dr. ..

(• .. ) Atatürk Universitcsi Tıp Fakültesi Uroloji Anabilim

Dalı, Ara_ş. Gör. ..

(•-•) Atatürk Universilcsi Tıp Fakültesi Uroloji Anabilim Dalı, Pro(. Dr.

20

SUMMARY

Tlıe coınparison of ııltrasoııography gııided simple reıı.al cı1st aspiratfoıı only a,ıd aspiratioıı witlı sclerotlıerapy results

We have compared cyst aspiration only and aspira­

tion with sderotherapy results in simple renal cysts.

Incidenlally diagnosed simple renal cysts with com­

puterized tomography, intravenous pyelography and ultrasonography, between 1993-1995 yars were induded the study group. Using ultrasonic gui­

dence; first group had only cyst aspiration, second group had cyst aspiration and 95 % ethanol in­

jection. ln the one year follow-up, the relapse rate was 47.8 % in. the fust group 21.7 % in the second group. Cyst aspiration with ethanol sclerotherapy, is affective, less complicative and minimal invasive procedure for the treatrnent of simple renal cysts.

Key words: Simple renal cysts, percutaneous aspiration, ultrasonography, sclerotherapy

GenelJikle tek böbrekte ve soliter olarak, na­

diren de bilateral ve multipl olarak bulunurlar ve polikistik böbrek hastalığı ile karışırlar 0,5,6).

Basit böbrek kistlerinin, distal tubulus ve kol­

lektör kanallann dilatasyonuna bağlı olarak ge­

liştiği düşünülmektedir. Konjenital mi, yoksa akkiz mi oldukları ise kesin olarak bilinme­

mektedir (5,7).

Genellikle berrak bir mayi içerirler. Buna karşm

% 5-6'sı hemorajik mayi içerir. Bunların ise % 31'inde malign hücreler bulunabilir 0,5)_ Kor­

tikal yerleşimli, 4 cm'den küçük ve asemp­

tomatik kistler için herhangi bir tedaviye gerek yoktur. Alh aylık US kontrolü ile izleme alırur.

4 cm'den daha büyük çapa ulaşarak kapsül ge-

(2)

O. Giil ve ark. Basit böbrek kistleriiıı tedaııisiııde USG eşliğiııde aspirasyoıı ve aspirasyoıı/a birlikte skleroterapi sonııçlarıııııı kıırşılaştırılıııası

rilmesi sonucu lomber ağrıya neden olan kistler ile hipertansiyon ve nedeni açıklanamayan he­

matüri varlığında kistler aspire edilmelidir. Pe­

ripelvik yerleşimli kistler ise üriner obstrüksi­

yona neden oldukları ve US eşliğinde aspiras­

yon oldukça riskli olduğu için açık cerrahi ek­

sizyon gereklidir (1,3,4).

Bu çalışmada basit böbrek kisti tanısı konula11 163 hastadan tedavi edilen 46'sında uygulanan sadece kist aspirasyonu ve aspirasyonla birlikte skleroterapi sonuçları karşılaştırılmıştır.

GEREÇ ve YÖNTEM

1993-1995 yılları arasında çeşitli amaçlarla çe­

kilen US, İVP ve BT'lerde basit böbrek kisti ta­

nısı konulan 163 hastadan, tedavi uygulanan 46'sı çalışma kapsamına alınmışhr. Yaş or­

talaması 41.7 (31-78) olan hastaları.mızın 28'i erkek ve 18'i kadmdı. Tedavi uygulanan has­

taların semptomları Tablo 1 'de gösterilmiştir.

Bunların hepsinde kistler kortikal yerleşimli ve çapları 4 cm'den büyüktü.

Çalışma 2 grup halinde planlandı. 1. grup sa­

dece kist aspirasyonu, 2. grup kist aspirasyonu ve kist volümünün % 20'si kadar % 95'lik etanol enjeksiyonu. Ardışık olan her hasta bir gruba alındı ve sonuçta 2 grupta da eşit sayıda hasta bulunması sağlandı.

Rutin hematolojik ve biyokimyasal tetkikleri yapılmış olan hastaların kist aspirasyonu öncesi cilt temizliği yapıldıktan sonra lokal anestezi yapılmıştır. Standart transduser ile ultrasonik görüntüleme kılavuzluğunda, anestezi yapılan bölgeden cilt kesisini takiben 22 G Chlba iğnesi ile kist içine girilmiş ve kontrast madde ve­

rilerek kistografi çekilmiştir (Resim 1).

Tablo 1. Basit böbrek kistlerinin semptomları

Semptom

---

Hasla sayısı (n) Oran (%)

Künı lomber ağn 40 86.9

Hiperlansiyon

----·---

6

--r--

13.1

Toplam 46 1()()

Resim 1. Kist içine kontrası madde verilerek çekilen kislo­

grafi ..

Resim 2. Aspirasyun öncesi kistin ultrasonografik görünü- mü.

US ile kistin çapları ölçüldükten sonra V='i[.r3 formülü ile volüm hesaplanmıştır. Sadece aspi­

rasyon yapılan grupta aspirasyon sonrası kiste ilave bir işlem uyguJanmamış, skleroterapi gru­

bunda ise, volümü11 % 20'si kadar steril % 95'lik ethanol kist içine verilmiştir. Her iki grupta da aspire edilen kist sıvısından kültür alınmış, si­

tolojik inceleme yapılmış ve biyokimyasal na­

türü tesbit edilmiştir.

Aspirasyon öncesi ve sonrası ultrasonik resim­

leri çekilmiş ve karşılaşhnlrnışhr (Resim 1,2).

Hastalara 12 ay süreyle 3 aylık aralarla ilave bir işlem yapmaksızm US kontrolleri yapılmış ve nüks oranları karşılaştırılmıştır.

21

(3)

Resim 3. Aspirasyon sonrası kistin ultrasonografik görünü­

mü.

SONUÇLAR

Basit böbrek kisti tanısı konulan 163 hastadan kist aspirasyonu uygulanan 46 hastanın hiç­

birinde daha önce kiste yönelik bir girişim uy­

gulanmamıştı. Perkütan kist aspirasyonu uy­

gulanan hastalarda kistlerin lokalizasyonu Tablo 2'de gösterilmiştir.

Aspire edilen kistlerin volümü 70-1500 rol ara­

sında değişmiştir. Kırkbeş olguda berrak sıvı, bir olguda ise pü vasfında sıvı alınmıştır. Bu ol­

gunun pü kültüründe psödomonas aerugenes üremiştir. Sitolojik tetkikte hiçbirinde malign hücre bulunmamıştır. Biyokimyasal değerlerin plazmaya göre düşük olduğu tesbit edilmiştir.

Kistografilerde kist konturlarının düzenli ol­

duğu ve kalisiyel sistemle iştiraksiz oldukları tesbit edilmiştir. Sadece kist aspirasyonu ya­

pıJan hastaların 11'inde (% 47.8) nüks tesbit edilmiştir. Ethanol verilen grupta ise 5 hastada

(% 21.7) nüks görü1müştür. Olguların hepsinde genellikle 3. ayda yapılan ilk kontrol US'lerinde nüks tesbit edilmiş, 12. ay sonunda kist volümü aspirasyon öncesi volüme eşit hale gelmiştir (Tablo 3). Künt lomber ağrı şikayetleri de nüks­

le birlikte tekrarlamıştır.

İşleme bağlı olarak bütün hastalarda görülen ağrı ve 2 hastada (% 4.34) görülen mikroskopik hematüri dışında erken ve geç, majör ya da minör hiçbir komplikasyon görülmemiştir.

22

End.-l.ııp. ve Minimal lnvaziv Cerralıi 1997; 4:20-23

Tablo 2. Aspirasyon uygulanan kistlerin lokalizasyonlan ve sayılan

LokaHzasyon ve sayı Hasta sayısı Oran

(n) (%)

---

Sol böbrek -tek 13 28.3

Saf böbrek -tek 12 26.1

So böbrek -multipl 4 8.7

Sağ böbrek -muhip! 3 6.5

Bilateral -tek 8 17.4

Bilatcral -multipl

---

6

---

13.0

Toplam 46 100

Tablo 3. Nüks oranlan

Uygulama(%) Hasta sayısı

(n) Nüks oranı

---

Aspirasyon 23 11

47.8

Aspirasyon+% 95 ethanol

121.7 23 5

---

Toplam 46 16

69.5

TARTIŞMA

Basit böbrek kistlerinin perkütan aspirasyonu, ilk defa 1939'da Dean tarafından uygulanmıştır.

Linblom ise 1952'de ilk defa kist içine kontrast madde vererek kistografi çekmiştir. Ancak 1970'lerde Chiba iğnesinin kullanıma girmesiy­

le perkütan kist aspirasyonu yaygın kullanım alanı bulmuştur 0,8,9>. US, floroskopi ve BT bu amaçla kullanılan görüntüleme yöntemleridir

(8)

Ayırıcı tanısı yapıJamayan renal kitleler, kistle birlikte açıklanamayan hematüri varlığı, kist duvannda kalsifikasyon görülmesi, lokal semp­

tomlar ve hipertansiyon basit kortikal renal kistlerin aspirasyon endikasyonlarını oluştur­

maktadır (2,8).

Basit böbrek kistleri, sıklıkla 40 yaşından sonra lokal ya da hipertansiyon gibi sistemik semp­

tomlar verirler. Bası ve renal iskemi sonucu olu­

şan aşın renin üretimi yoluyla basit böbrek kist­

leri hipertansiyona yol açabilirler. Yapılan otopsilerde 50 yaşm üzerinde % 50 oranında basit böbrek kisti \)ulunduğu bildirilmiştir <4>.

(4)

O.Giil ve ark. Basil böbrek kistleriiıı ledavisiııde USG eşliğiııde aspirasyoıı ve nspirasyoıı/a birlikte sklero/erapi sonuçlanmn karşılaşhrrlnıası

Bizim 6 olgumuzda da başka bir etyolojik sebep olmaksızın hipertansiyon vardı. Ancak kist as­

pirasyonunundan sonra hipertansiyon düzel­

memiştir.

Sadece kist aspirasyonu yapılan olgularda % 30-96 arasında nüks oram bildirilirken, % 0-19 arasında kistin tamamen kaybolduğu bildiril­

mektedir. Yine bunların % 15'inde en az % 50' lik volüm azalması bildirilmektedir (5,10,11).

Bizim olgularımızda 12 aylık takip sonunda % 47.8 oranında nüks görülmüştür. Nükseden ol­

guların hepsinde de kist volümü aspirasyon ön­

cesi volüme ulaşmışhr. Takip süresinin artma­

sıyla bu oran daha da artmaktadır.

Bugün, kist aspirasyonuyla birlikte kist içine sklerozan madde verilerek nüks oranının azal­

hlması amacıyla tophendylate, ethanol, bis­

muth-phosphate gibi maddeler kullanılmakta­

dır (5,12). Bunlardan hangisinin daha etkin ol­

duğu kesin olarak bilinmemektedir. Fakat en yaygın kullanım alam bulanı % 95 ethanoldü.

Vestby, tophendylate kullandığı hastalarında % 56 oranında kistlerin tamamen kaybolduğunu,

% 28 oranında da kist volümünün küçüldüğü­

nü bildirmektedir 03>. Hobarth ve Krotzis ise,

% 95 ethanol ile 6 aylık takipte % 24 nüks oranı bildirmişlerdir 04>. Bizim % 95 ethanol kul­

landığımız grupta, 12 aylık takipte % 21.7 nüks görülmüştür.

Perirenal hematom, pnömotoraks/hemopnö­

motoraks, arterio-venöz fistül ve ürinoma per­

kütan kist aspirasyonunun majör komplikas­

yonlarıdır ve% 0.75-1.4 oranında görülürler (6).

Hematüri, kontrast madde ekstravazasyonu, ağrı ve yüksek ateş ise minör komplikasyonlar­

dır (15). Bizim olgularımızın hepsinde ağrı ve 2'sinde geçici mikroskpik hematüri görülmüş­

tür. Başka hiçbir komplikasyonla karşılaşmamış olmamızın nedeni hasta ve uygulama sa­

yımızın oldukça sınırlı olmasına bağlı olabilir.

Abndığı tarih: 20 Aralık 1996 ..

Yazışma adresi: Dr. Osman Gü_l, Atatürk Universitesi Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesi, üroloji KHniği, Erzurum

Sonuç olarak basit böbrek kistlerinin perkütan aspirasyonu ve özellikle ethanol gibi kolay bu­

lunan ucuz, etkinliği yüksek ve komplikasyon oranı düşük sklerozan madde kullanımı mi­

nimal invaziv bir tedavi yönte!J1idir.

KAYNAKLAR

1. Şafak MS. Ürogenital sistemin enstrümental mu­

ayene.�i, endoürolojik yöntemler ve laser. Anafarta K (ed). Uroloji. Güneş Kitabevi Yayınları, Ankara 1990;

s.95-8.

2.Ralph VC, Louis RK. Endosurgical techniques for the diagnsis and treatment of noncalculous disease of the ureter and kidney. ln Walsh PC, Retik TA, Sta­

mey TA, Vaughan ED (eds). Campbell's Urology.

Phidal�phia, Saunders 1992; 2229-61.

3.Lang EK. lnterventional uroradiology. ln Tanagho EA, McAningch JW (eds). Smith's generaJ urology.

CaJifornia, Appleton and Lange 1984; p.114-14_._ 4.Merder E, Mutlu N, Baykal M, Çulha M, Ozel S, Canbazoğlu N. Basit böbrek kisti olgularında sadece kist aspirasyonu ile aspirasyon ve .. skleroterapi so­

nuçlarının karşılaştırılması. Türk Urol Derg 1995;

21 :140-3.

5. Glassberg Ki. RenaJ dysplasia and cystic disease of the kidney. in Walsh PC, Retik TA, Starney TA, Vaughan ED (eds). Campbell's urology. Phi­

ladelphia, Saunders 1992; 1443,87.

6. Sa.ndler CM, Houston J, Hall T, Morettign LB.

Guided cyst puncture and aspiration. Radiol Clin North Am 1986; 4:527-37.

7. Grantham JJ. Pathogenesis of renal cyst expensi-on:

Opportunities for therapy. Am J Kidney 1994; 2:210- 12.8. Magilner AD, Ostrum BJ. Computed tomography in the diagnosis of renal masses. Radiology 1978;

126:715-6.

9.Bean JW. Renal cysts: Treatment with alcohol. Ra­

diology 191; 138:329-31.

10. Stevenson JJ, Sherwood T. Conservative ma­

nagement of renal masses. Br J Urol 1971; 46:646-7.

11. Elyaderani MK, Gabriele OG. Comparison of various methods of diagnosis of renal cystic masses.

South Med J 1983; 79:341-8.

12. Mindell HJ. On the use of pantopaque in renal cysts. Radiology 1976; 119:747-8.

13. Halmberg G. Oiagnostic aspects, functional sig­

nificance and therapy of simple renal cyst. A clinical radiologic and experimental study. Scand J Urol Nephrol 1992; 145:1-48.

14. Wettlaufer JN, Modarelli RO. Triple contrast percutaneous nephrocystography and anaJysis of cystaspirate. Urology 1978; 12:373-6.

15. Lang EK. Renal cyst puncture and aspiration. A survey of complications. Am J Roentgenol 1977;

128:723-7.

23

Referanslar

Benzer Belgeler

Laparoskopinin skleroterapiden daha etkili bir tedavi yöntemi olduğu da saptanmıştır (8). Laparoskopik kist dekortikasyonu ile ilgili çalışmalarda laparoskopik

Bu çalışmada Atnalı böbreği olan böbrek taşlı bir hastada başarısız ESWL tedavisi sonrası yapı- lan laparoskopik piyelolitotomi olgusunu literatür eşli- ğinde

Sönmez (10), Kıl keçileri için süt emme dönemindeki günlük canlı ağırlık artışını en düşük ikiz dişilerde 0.102, en yüksek ikiz erkeklerde 0.113 kg, Saanen x

Adölesan varikosel ve tedavisinde Sılay ve ark.’nın yayımla- dığı son güncel derlemede randomize kontrollü çalışmala- rın sonucuna göre varikoselektomi sonrası

Gereç ve Yöntem: Ocak 2011 ve Temmuz 2013 tarihleri arasında semptomatik böbrek kisti nedeniyle retroperitoneal laparoskopik kist dekortikasyonu uyguladığımız 35

Kronik anal fissür tedavisinde, botoks ve lateral internal sfinkterotomi uygulanan hastaların tedavi sonuçlarının karşılaştırılması.. Comparison of botox and lateral

Bu nedenle çalışmamızın amacı, inme geçirmiş hemiparetik bireylerde sanal ve gerçek boks eğitiminin kognitif fonksiyonlar, üst ekstremite fonksiyonları, denge

“Konutta Değişim: Mekânsal ve Estetik Kalitenin İzmir Örneği Üzerinde İncelenmesi” adlı tezin amacı günümüz şartlarında yaşam koşullarındaki değişimin konut alanına