• Sonuç bulunamadı

Santral Venöz Kateter Embolizasyonu: Olgu Sunumu

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Santral Venöz Kateter Embolizasyonu: Olgu Sunumu"

Copied!
3
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Santral Venöz Kateter Embolizasyonu: Olgu Sunumu

CENTRAL VENOUS CATHETER EMBOLIZATION: CASE REPORT

Nazmiye Selçuk Kapýsýz, Hasan Fahri Kapýsýz, Orhan Veli Doðan, *Cahit Kocakavak, Ertan Yücel

SSK Ankara Eðitim Hastanesi, Kalp Damar Cerrahisi Kliniði, Ankara *SSK Ankara Eðitim Hastanesi, 1. Dahiliye Kliniði, Ankara

Ö

Özzeett

Santral venöz kateter uygulama sýklýðý son yýllarda hýzla artýþ göstermektedir. Kýsa süreli santral kateterizasyona baðlý komplikasyon oraný %5'den fazla olup, kateterizasyon süresine baðlý olarak bu oran artmaktadýr. Kateter fragmanlarýnýn embolizasyonu ile birlikte yaygýn santral venöz trombüs geliþmesi nadir ve ciddi bir komplikasyondur. Bu yazýda, diyaliz için sað subklavyan ven kateterizasyonu yapýlan iki ayrý hastada görülen kateter embolizasyonu incelenmiþ ve bu olgulardan yola çýkýlarak santral venöz kateter embolizasyonunun oluþ biçimi, bulgularý ve tanýsý, tedavisindeki cerrahi ve perkütan teknikler literatür gözden geçirilerek tartýþýlmýþtýr.

Anahtarr kelimelerr: Kateter, embolizasyon, venöz tromboz, subklavyan ven

Türk Göðüs Kalp Damar Cer Derg 2003;11:54-56

S

Su

um

mm

maarry

y

Central venous catheterization has been increasing very rapidly in recent years. Complication rate related with a short duration of catheterization is approximately 5%, but this rate can increase depending on the duration of catheterization. Embolization of catheter fragments with extensive central vein thrombosis is a rare and serious complication that has been unusual in the literature reviewed. We examined two cases with embolization who were catheterized in the right subclavian vein for dialysis and reviewed the literature for etiology and prevention, symptoms and diagnosis, surgical and percutaneus treatments of central venous catheter embolization.

Keyyworrds: Catheter, embolization, venous thrombosis, subclavian vein

Turkish J Thorac Cardiovasc Surg 2003;11:54-56

54

Adrres: Nazmiye Selçuk Kapýsýz, Kentkoop mahallesi, 5. Cadde, Güvenç Sitesi 36/8, Batýkent, Ankara e-mmail: hkapisiz@ixir.com

G

Giirriiþþ

Santral venöz kateter uygulama sýklýðý son yýllarda artýþ göstermektedir. Kateterlerin yerleþtirilmesi sýrasýnda sýklýkla görülen komplikasyonlar damar yaralanmalarýna baðlý kanamalar, hemotoraks, pnömotoraks, malpozisyon, “guide wire” ve hava embolileridir. Bunlarýn yaný sýra enfeksiyon,

tromboembolik olaylar, komþu nöronal oluþumlarýn

zedelenmesine baðlý nörolojik defisitler de görülebilir. Uzun dönemde ise kateterin uygulama yerine ve kalýþ süresine baðlý olarak arteriyel ve venöz anevrizma, arteriyo-venöz fistül, venöz tromboz ve bunlara baðlý komplikasyonlar (tromboemboliler ve enfeksiyonlar) görülebilir. Kateter fragmanlarýnýn embolizasyonu nadir ve ciddi bir komplikasyondur, insidansý %0.1-1 olarak rapor edilmiþtir [1-4]. Aritmi, kardiyak arrest, septik ve tromboembolik olaylar, perforasyon gibi komplikasyonlara baðlý mortalite riski oldukça fazladýr (%50). Bu nedenle hemen müdahale edilmesi gereken ciddi bir durumdur. Bu yazýda iki kateter embolizasyonu vakasý sunulmuþ ve bu vakalardan yola çýkýlarak literatür bilgileri gözden geçirilmiþtir.

O

Ollg

gu

u 1

1

Yirmi beþ yaþýnda bayan hastaya 3 ay önce baþvurduðu baþka

bir merkezde diyaliz için sað subklavyan kateter takýlmýþtý. Bir hafta sonra hastada çarpýntý ve sað hemitoraksta aðrý þikayeti geliþmesi üzerine yapýlan tetkiklerinde kateterin ucundan 3-5 cm'lik bir parçanýn koparak sað ventriküle yerleþtiði görülmüþ. Hastaya medyan sternotomi ile yaklaþýlmýþ, sað atriyuma “purse” dikiþleri konularak sað ventriküldeki yabancý cisme ulaþýlmaya çalýþýlmýþ, ancak baþarýsýz olunmasý üzerine kardiyo-pulmoner bypassa geçilerek atriyotomi yapýlmýþ. Sað ventrikül ve sað atriyal kavitede kateterin ucu bulunamayýnca sað plevra açýlmýþ, yabancý cisim sað akciðer alt lob arteri içinde palpe edilmiþ. Buradan cisme ulaþmak mümkün olamadýðýndan, torakotomi ile ikinci bir seansta çýkarýlmak üzere, hastanemize sevk edilmiþti. Kliniðimize baþvuran hastanýn geldiðinde nefes darlýðý, öksürük, çarpýntý, sað üst ekstremitede aðrý ve þiþlik þikayetleri mevcuttu. Fizik muayenesinde genel durumu orta, soluk görünümlü ve kaþektikti. Taþikardi ve perikardiyal frotman mevcuttu. Akciðer sesleri sað bazalde azalmýþtý. Karaciðer kot altýnda 2-3 cm palpable idi. Sað üst ekstremitede ödem mevcuttu. Elektrokardiyografide sinüs taþikardisi, ekokardiyografide minimal mitral yetmezliði, sol ventrikül arkasýnda 3-4 cm'lik perikardiyal mayi mevcuttu. Postero-anterior akciðer filminde sað akciðer orta lobda transvers yerleþimli, yaklaþýk 4 cm uzunluðunda kateter fragmaný görülmekteydi. Sað akciðer alt lob düzeyinde laterale lokalize konsolidasyon mevcuttu (Þekil 1). Hasta öncelikli olarak

Turkish J Thorac Cardiovasc Surg 2003;11:54-56 Kapýsýz et al

(2)

giriþimsel kateterizasyon yöntemleriyle yabancý cismin çýkarýlmasý için anjiyografi laboratuvarýna alýndý. Sað ve sol femoral venlerden rekanalize trombüs nedeniyle kateter ilerletilemedi. Ayný þekilde sað brakiyal venden de giriþim subklavyan ven trombozu nedeniyle baþarýsýz oldu. Sol subklavyan venden girilerek floroskopi altýnda sað atriyum ve sað ventrikül geçildi. Pulmoner artere ve sað pulmoner arterin trunkus anterior dalý ile uyumlu lokalizasyondaki kateter parçasýna ulaþýldý (Þekil 2). “Loop snare” yardýmýyla çýkarýldý (Þekil 3). Hastanýn takibinde sað akciðer alt lob düzeyindeki ultrasonografi ile tanýsý konan plevra mayisi boþaltýldý. Hasta üçüncü günde genel durumu iyi ve akciðerleri ekspanse olarak taburcu edildi.

O

Ollg

gu

u-2

2

Otuz altý yaþýnda bayan hasta yaklaþýk bir yýldýr kronik böbrek yetmezliði nedeniyle baþka bir merkezde diyalize girmekteymiþ. Fistülün týkanmasý üzerine sað subklavyan

venden çift-lümenli kateter takýlarak diyaliz programýna devam edilmiþ. Yaklaþýk on gün sonra, hastanýn çarpýntý ve sað kolunda aðrý þikayetleri baþlamýþ. Göðüs aðrýsý olmasý üzerine çekilen akciðer filminde, sað hiler bölgede kateter ucuna ait görüntü tespit edilen hasta kliniðimize sevk edilmiþ. Hasta kliniðimize baþvurduðunda sað kolu sola göre hafif þiþti, ancak aðrýsý yoktu. Akciðer grafisinde yabancý cismin sað akciðer üst zona yerleþimli olduðu görüldü. Doppler ultrasonografide sað subklavyan vende rekanalize trombüs saptandý. Parçanýn perkütan olarak çýkarýlmasý için hasta anjiyografi laboratuvarýna alýndý. Floroskopi altýnda yabancý cisime ulaþýlamadýðýndan kateter parçasýnýn cerrahi olarak çýkarýlmasý için hasta ameliyata alýndý. Sternotomiyi takiben sað plevra açýldý ve horizontal fissürden kateter parçasýna ulaþýldý. Palpasyonla kateter ucunun sað akciðer üst lob posterior segment arteri içinde olduðu tespit edildi. Arter kateter parçasýnýn proksimal ve distalinden teypler ile dönülerek kanama kontrolü saðlandý. Transvers arteriyotomi yapýlarak kateter parçasý çýkarýldý ve arter primer olarak kapatýldý. Postoperatif takibinde sorunu olmayan hasta kronik böbrek yetmezliði tedavisine devam etmek üzere þifa ile taburcu edildi.

T

Taarrttýýþþm

maa

Kateter embolizasyonunun oluþ mekanizmasý ile ilgili kabul gören birkaç görüþ vardýr. Bunlardan en önemlisi kateterin yerleþtirilmesi sýrasýnda yeterince dilate edilmeyen cilt ve cilt altý dokusu nedeniyle kateterin aþýrý zorlanmasý, katlanýp kývrýlmasýdýr. Diðer bir neden ise omuz eklemine iyi pozisyon verilememesine baðlý olarak kateter ucunun kosta klaviküler sahadan geçerken zorlanmasýdýr [5]. Subklavyan vene yerleþtirilen venöz kateter sistemleri birinci kot ile klavikula arasýnda dar bir sahadan geçmekte ve omuz ekleminin hareketiyle bu noktada kateter sürekli olarak sýkýþýp gevþemektedir. Ancak takýlýrken hiçbir zorlanmaya maruz kalmayan, iyi fonksiyon gören kateterlerde de emboli görülmektedir. Bu durum özellikle kronik hastalýðý olan hastalarda görülür. Bunlarda kateterin yerleþtirilmesi sýrasýnda zedelenme olmasa da, sonradan kateter kýrýlmasý ve embolisi 55

Þekil 1. Sað akciðerde kateter fragmaný ve laterale lokalize konsolidasyon.

Þekil 2. Sað pulmoner arterin trunkus anterior dalý ile uyumlu lokalizasyonda loop snare ile yakalanan kateter parçasý.

Þekil 3. Loop snare yardýmýyla çýkarýlan kateter fragmaný.

Kapýsýz ve Arkadaþlarý Santral Venöz Kateter Embolizasyonu Türk Göðüs Kalp Damar Cer Derg

(3)

geliþebilmektedir. Enjeksiyonun güçleþmesi ve kolun pozisyonuyla enjeksiyonun rahatlamasý, geri akýmýn azalmasý ve lokal aðrý kateterde zedelenmeyi düþündürmelidir. Kateterlerde zedelenmeyi engellemek için bazý yazarlar subklavyan ven kateterizasyonu yerine internal juguler venin kullanýlmasýný, subklavyan ven kullanýlacaksa da daha lateralden veya aksiller venden giriþim yapýlmasýný önermektedirler [2,6]. Ancak internal juguler yol ile takýlan kateterde de emboli vakasý olduðu bildirilmiþtir [7]. Eðer malpozisyon, kýrýlma veya katlanma bulgularýndan herhangi birisi saptanýrsa kateterin derhal yerinden çýkarýlmasý gerektiði bildirilmektedir [6]. Pulmoner arter dallarýna yerleþen embolik parçalarýn bronþlara basýsý sonucu öksürük ve nefes darlýðý da görülebilir. Ancak hasta asemptomatik olsa dahi, aritmi, ani kardiyak arrest, sepsis ve tromboemboli gibi major kompolikasyonlar nedeniyle yabancý cisim taný konulduktan sonra derhal çýkarýlmalýdýr [4]. Taný için genellikle akciðer grafileri yeterli olmaktadýr. Lokalizasyonun tam tespiti için ekokardiyografi ve daha ileri tetkikler yapýlabilir.

Embolize olan kateter fragmanlarýna karþý yaklaþým önceleri tartýþmalý olsa da artýk belirli bir fikir birliðine ulaþýlmýþtýr. Baþlarda embolize olan parçalarýn cerrahi tekniklerle çýkarýlmasý savunulmaktaydý [4]. Giriþimsel kateterizasyon tekniklerinin geliþmesi ile embolik yabancý cisimlerin femoral venden girilerek perkütan çýkarýlmasý popüler hale gelmiþtir. Perkütan yaklaþýmýn cerrahiye göre pek çok üstünlükleri vardýr ve diðer komplikasyonlarý da cerrahiye göre çok daha azdýr. Bununla birlikte perkütan teknikle yabancý cismin çýkarýlmasý mümkün olmayan vakalarda, cerrahi son seçenek olarak deðerini devam ettirmektedir.

Bizim vakalarýmýzda görülen bir-iki haftalýk süre oldukça kýsadýr ve embolizm muhtemelen kateterin yerleþtirilmesi sýrasýnda yeterince dilate edilmeyen cilt ve cilt altý dokusundan geçerken kateterin aþýrý zorlanmasýna ve diyaliz sýrasýnda kateterlerin kuvvetli enjeksiyonlarla travmatize edilmesinin yýrtýlmayý hýzlandýrmasýna baðlýdýr. Birinci vakada yaygýn venöz tromboz nedeni ile transfemoral yol kullanýlamadýðýndan embolize parça sol subklavyan venden transkateter yolla, ikinci vakada ise embolize olan kateter parçasýnýn pulmoner arter dalýnýn distaline lokalize olmasý nedeniyle cerrahi yolla çýkarýlabilmiþtir.

Santral venöz katetere baðlý venöz tromboz riski %4-28 civarýndadýr ve kateterin uygulama yerine ve süresine baðlý olarak deðiþmektedir [8]. Subklavyan ven kateterizasyonuna baðlý venöz trombüs geliþme riski ikinci haftadan sonra artarken, 12 günden önce çýkarýlan kateterlerde bu risk çok azdýr [9]. Birinci vakada gördüðümüz sað subklavyan, sað ve sol femoral venlerden iliyaklara kadar uzanan rekanalize

trombüsün direk katetere mi baðlý olduðu, yoksa

embolizasyondan sonra mý geliþtiði tam olarak açýk deðildir. Literatürde kateter embolizasyonuna baðlý bu denli geniþ tutulumlu santral venöz trombüs vakasýna rastlanýlmamýþtýr. Oysa bu vakada kateter embolizasyon nedeniyle birinci haftada çýkarýlmýþ, ancak embolize parça çýkarýlamamýþtý. Bize baþvurduðunda yaklaþýk olarak 2.5 aylýk bir embolizayon süresi geçmiþti. Trombozun bu süre içinde emboliye sekonder geliþmesi muhtemeldir. Hastanýn bu süre içinde almýþ olduðu intravenöz heparin ve antibiyotik tedavisinin trombüsün

komplike olmasýný engellediðini ve rekanalizasyonunu hýzlandýrdýðýný düþünmekteyiz.

Kýsa ve uzun süreli santral venöz kateterizasyon prosedürleri, hastalara saðladýðý konfor ve saðlýk personeline saðladýðý müdahale kolaylýðý nedeniyle vazgeçilmez bir prosedürdür. Ancak bunun major komplikasyonlarýna karþý uyanýk olunmalýdýr. En önemlisi uzun süreli kateterizasyondan kaçýnýlmalýdýr. Kateterizasyona gereken özen gösterilmeli, uygun pozisyonda yeterince dilatasyon saðlandýktan sonra kateter fazla zorlanmadan yerleþtirilmelidir. Kateter takýldýktan sonra akciðer grafileri ile mutlaka kateterin yeri ve bütünlüðü kontrol edilmelidir. Uzun dönemli kateterizasyonlarda periyodik aralýklarla ön-arka ve yan akciðer filmleri çekilerek kateter bütünlüðü ve yapýsý takip edilmelidir. Eðer kateterde katlanma ve kýrýlmadan þüpheleniliyorsa, kateteri açmak için kuvvetli enjeksiyonlardan kaçýnýlmalýdýr. Kateter embolizasyonu tespit edildiðinde derhal kateter ve embolize olan parça çýkarýlmalý, bunun için etkinliði kabul görmüþ ve daha az komplikasyon riski olan perkütan giriþimler ilk olarak tercih edilmelidir. Bunun mümkün olmadýðý durumlarda gecikmeden cerrahiye gidilmelidir. Bu süre içinde antibiyotik ve antikoagülan tedavi verilmesi, sepsis ve tromboz riskini azaltmak için faydalý olabilir.

K

Kaay

yn

naak

kllaarr

1. Seelig SK, Klingler PJ, Waldenberger P. Spontaneous rupture and embolization: A rare complication after port catheter implantation. Dtsch Med Wochenschr 2000;125:628-32.

2. Mazel JW, Idenburg FJ, Van Delden OM. Catheter fracture and embolization: A rare complication of a permanent implanted intravenous catheter system. Ned Tijdschr Geneeskd 2000;144:1360-3.

3. Groebli Y, Wuthrich P, Tschantz P, et al. A rare complication of permanent venous access: Constriction, fracture and embolization of the catheter. Swiss Surg 1998;4:141-5.

4. Marie O, Leverger G, Douard MC, et al. Intravascular migration of fragments of central venous catheters. 3 cases. Presse Med 1986;15:1270-2.

5. Zieren J, Thul P, Romaniuk P, Muller JM. Intravascular disruption of central venous ports. Clin Nutr 1998;17:89-91. 6. Hou WY, Sun WZ, Chen YA, et al. "Pinch-off sign" and

spontaneous fracture of an implanted central venous catheter: Report of a case. J Formos Med Assoc 1994;93:65-9.

7. Di Carlo I, Randazzo V, Di Stefano A, et al. Migration of the catheter of a totally implantable venous system. A rare mechanical complication. Minerva Chir 2000;55:367-9. 8. Martin C, Viviand X, Saux P, et al. Upper-extremity deep

vein thrombosis after central venous catheterization via the axillary vein. Crit Care Med 1999;27:2626-9.

9. Black MD, French GJ, Rasuli P, et al. Upper extremity deep venous thrombosis. Underdiagnosed and potentially lethal. Chest 1993;103:1887-90.

56

Turkish J Thorac Cardiovasc Surg 2003;11:54-56 Kapýsýz et al

Referanslar

Benzer Belgeler

Santral venöz kanülasyon girişimleri sırasında uygun olmayan damarlara yönlenme olabilir (homolateral/ kontralateral internal juguler vene, innominat kontrala-

Sağ subklavyan vene uygulanan hemodializ kateteri ile hemodiyaliz programına alınan hastanın hemodializ amaçlı arteriyovenöz fistül oluşturulmasını takiben, kateterin

Santral venöz kateter yerleştirilmesi sırasında, kateter ucunun vena cava süperior alt 1/3’ünde veya vena cava süperior ile atriumun bileşkesinde olması önerilir..

Cinsiyet, mezun olunan okul, çalışılan yoğun bakım, yoğun bakımdaki yatak sayısı, günde bakım verilen hasta sayısı, yoğun bakımdaki toplam hemşire sayısı, mezuniyet

Bunun yanı sıra kateter bölgesinin pansumanında el hijyenin uygun bir şekilde sağlanması ve pansuman değiştirilmesi sırasında temiz veya steril eldiven giyilmesi,

Bizim çalışmamızda da santral kateter ilişkili kan dolaşım enfeksiyon oranları, kateterlerin takıldığı servislere göre ayrı ayrı hesaplandığında; ameliyathane ile

Rehberlere dayalı önlem ve bakım paketlerinin yoğun bakım ünitesinde santral venöz kateter enfeksiyonları üzerine etkisi. Türk Yoğun Bakım

The following are the concepts used in this study: ● Deep learning ● Neural networks ● Image captioning ● CNN ● RNN ● LSTM ● Transfer learning Deep Learning.. Deep