Hatay’ın İskenderun körfezine kurulmak istenen termik santrallere karşı meslek odaları, siyasi partiler ve dernekler bir araya geldi. İskenderun’da Sarıseki beldesinde yapımı devam eden bir tane termik santral var. İki tanesi de proje aşamasında. İskenderun Meslek Odaları Koordinasyonu (İSMOK) tarafından yapılan toplantıda termik santraller hakkında bilgi verildi.
İskenderun Belediye Meclis Salonunda yapılan toplantıya CHP Hatay Milletvekili Mevlüt Dudu, İskenderun Belediye Başkanı Yusuf Civelek, belediye meclis üyeleri, çevre beldelerin belediye başkanları, siyasi parti temsilcileri,
akademisyenler, Sugözü ve Erzin’den termik santrale karşı mücadele eden kurum temsilcileri katıldı. Yaklaşık 350 kişinin katıldığı toplantıda farklı kesimlerden görüşler bildirildi.
ÇEVRE KATLİAMI KAÇINILMAZ
Toplantının açılış konuşmasını Mustafa Kemal Üniversitesi Öğretim üyesi ve İskenderun Çevre Koruma Derneği Başkanı Doç. Dr. Berkant Ödemiş yaptı. Yumurtalık’ta kurulu olan termik santralin günde 12 bin ton kömür yaktığını dile getiren Ödemiş, bacalardan çıkan partiküllerin çok geniş bir alana yayıldığına dikkat çekti. Ödemiş, Muğla Yatağan Termik santralinin izlerinin Samsun’da bulunduğunu dile getirdi. Bölge toprağının termik santraller kurulmadan bile kirli olduğunu söyleyen Ödemiş, sanayi kuruluşlarından kaynaklı oluşan kirliliğe bir de termik santraller eklenirse çevre katliamının kaçınılmaz olacağını vurguladı.
YENİLENEBİLİR ENERJİ ŞART
Sanayi için enerjiye ihtiyaç duyulduğunu aktaran CHP Hatay Milletvekili Mevlüt Dudu, bu enerjinin yenilenebilir enerji kaynaklarından elde edilebileceğini ifade etti. Türkiye’de yenilenebilir enerji kaynaklarından elde edilen elektrik enerjisinin toplam üretimin yüzde 6.7’si kadar olduğunun altını çizen Dudu, bu oranın yükseltilmesi için çaba
harcanması gerektiğini söyledi Dudu, proje aşamasında olan termik santrallerin yerinin demir çelik sanayine yönelik işletme açılması koşulu ile tahsis edilmesine karşın termik santral izni verildiğini ifade etti. İnsanların hayatlarını sürdürebilmesi için sağlıklı bir çevreye ihtiyacı olduğuna dikkat çeken İskenderun Belediye Başkanı Yusuf Civelek, Türkiye’nin de yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmesi gerektiğine dikkat çekerek, enerjide dışa bağımlılığında son bulması gerektiğini ifade etti.
‘BİZ GEÇ KALDIK SİZ KALMAYIN’
Sugözü Çevre Koruma Derneği Kemal Benli de kendi mücadele deneyimlerini anlattı. Kendilerinin termik santrale karşı mücadelede geç kaldıklarını İskenderunluların ise geç kalmaması gerektiğini söyledi. Sugözü termik santralinin Yumurtalık’ta hayvanların sakat doğmasına neden olduğunu dile getiren Benli, yaşamı yok eden termik santrallere karşı çıkmak gerektiğini belirtti.
ŞİRKET: ‘BEN KAZANACAĞIM PARAYA BAKARIM’
Sarıseki’de yapım aşamasında olan termik santrale karşı mücadele eden Gülnaz Kıllı, termik santral kurulmadan önce şirketin toplantılarına katıldığını aktararak, şirket yetkilisinin kendisine ‘Bana ne senin ailenin yaşamından. Ben tonlarca para döküyorum buraya. Kazanacağım paraya bakarım’ dediğini söyledi. Termik santrallere karşı mücadelede sonuna kadar olacağını ifade eden Kıllı, toplantıdaki kalabalığı görünce tekrar cesaretlendiğin dile getirdi.
ÇEVREYE ZARAR VERMEYECEKMİŞ!
Bölgeye termik santral kurmayı planlayan Tosyalı Holding yetkilisi Burak Başara, termik santral kurma planlarının olduğunu ancak bazı konularda netlik olmamasına rağmen çeşitli lafların dolaştığını belirtti. Termik santral yapmayı
hedefledikleri alanın büyük bir kısmının demir çelik üretimi ile kullanılacağını söyleyen Başara, devletin artık demir çelik üreten firmaları enerjilerini üretmeleri konusunda baskıladığını aktardı. Başara, kuracakları termik santralin çevreye ve doğaya zarar vermeyeceğini savundu.
‘Erzin Çevre ve Tarihi Varlıklarını Koruma Derneğe Başkanı Necdet Sökmen, santrallerin ölüm makinesi olduğunu
söyledi. Sökmen, termik santrale herkesin karşı çıkması gerektiğini ifade etti.
Emek Partisi İskenderun İlçe Başkanı Mevlüt Bulgur da sermayenin kâr etme pahasına insanların sağlığını ve çevreyi düşünmeyeceğini dile getirdi. Ne kadar teknolojik olursa olsun, dünyanın vazgeçtiği bir enerjinin Türkiye’ye sokulmak istendiğini vurgulayan Bulgur, bundan sonra kitlesel mücadelenin örgütlenmesi gerektiğinin altını çizdi. Bulgur,
komisyonların oluşturulup halka termik santralin zararlarının anlatılması gerektiğini belirtti.
YASALAR SANTRALİ KORUYOR
Adana Barosu Çevre Komisyon Üyesi Avukat İsmail Hakkı Atal, termik santrallere verilen ÇED raporlarının
yapılacak yerdeki diğer etmenleri dikkate alınmadan verildiğini belirterek, yasal olarak mücadelenin zorlaştırıldığını, termik santrallere karşı halkın birlikte hareket etmesi gerektiğini dile getirdi.
İskenderun Su ürünleri Kooperatifi ikinci başkanı Celal Bilen, ekonomide önemli bir yere sahip olan balıkçılığın termik santral ile birlikte yok olacağını söyledi. Mimar Ercüment Kimyon ise, İskenderun Körfezi’ne yapılmak istenen termik santralin gemi söküm tersaneleri gibi projelerin çevre sorunlarına neden olacağına dikkat çekti. Bu projelerin insanların yaşam alanlarını tehdit edeceğini ifade eden Kimyon, orman alanlarının devlet eli ile organize sanayi bölgesi adı altında enerji şirketlerine verildiğini belirtti.
Kavaklı Köyü Muhtarı Sedat Bakır ise termik santral ile ilgili çok bilgisinin olmadığını tek bilgisinin yıllar önce Yatağan termik santralinin yanından gündüz geçerken otomobilin farını yakmak zorunda kalması olarak aktardı.
Kurulacak termik santrallerden birinin kül havuzunun komşu köylerine kurulacağını bildiklerini söyleyen Bakır, külün nasıl taşınacağı, nasıl depolanacağını bilmediklerini ifade etti.
(Hatay/EVRENSEL)-25-3-13
