ANTİPSİKOTİK İLAÇLAR
(NÖROLEPTİKLER)
Prof.Dr.A.Tanju ÖZÇELİKAY
Antipsikotik ilaçlar başta şizofreni olmak üzere manik depresif (bipolar) ve diğer psikotik
hastalıklarının belirtilerini azaltmada kullanılırlar.
Antipsikotiklerin seçiminde yarar/risk (hastalık belirtilerinin azalması/yan etkilerin ortaya
çıkması) oranı dikkate alınmalıdır.
İlaçlar halüsinasyon ve delüzyon (yanlış inanışlar) şiddetini azaltırlar ve hastaların sosyal yaşam fonksiyonlarını iyileştirirler.
Hastalığı tamamen tedavi etmezler.
Antipsikotikler birinci ve ikinci kuşak olmak üzere iki gruba ayrılırlar.
Birinci kuşak ilaçlar da düşük veya yüksek potentli olmak üzere ikiye ayrılır.
Bu sınıflandırma ilaçların klinik etkinliğini göstermez. Ancak daha çok Dopamin D
2reseptörleri için afiniteyi ifade eder, ilacın yan etki
profilini etkileyebilir.
Birinci Kuşak Antipsikotikler (Klasik, tipik veya geleneksel antipsikotikler)
Farklı tipteki reseptörlerin kompetatif blokerleridir.
Antipsikotik etkileri dopamin D2 reseptörlerinin kompetatif blokajından kaynaklanır.
Özelllikle dopaminerjik reseptörlere güçlü bağlanan ilaçlar (haloperidol gibi) ekstrapramidal belirtilerle kendini gösteren hareket bozukluklarına yol açarlar.
İlaca bağlı hareket bozuklukları dopaminerjik reseptörlere zayıf bağlanan ilaçlarla (klorpromazin gibi) daha az olasıdır.
Hiçbir ilaç klinik açıdan diğerinden anlamlı olarak daha etkili değildir.