• Sonuç bulunamadı

Üniversite Öğrencilerinin Nükleer Santrallere İlişkin Görüşleri İle Çevre Okuryazarlık Düzeyleri İlişkisi*

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Üniversite Öğrencilerinin Nükleer Santrallere İlişkin Görüşleri İle Çevre Okuryazarlık Düzeyleri İlişkisi*"

Copied!
19
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Üniversite Öğrencilerinin Nükleer Santrallere İlişkin

Görüşleri İle Çevre Okuryazarlık Düzeyleri İlişkisi

*

Emine ŞENYUVA

1

, Gönül BODUR

2

Geliş Tarihi: 26.03.2014 Kabul Ediliş Tarihi: 20.01.2016 ÖZ

Araştırma, üniversite öğrencilerinin nükleer santrallere ilişkin görüşleri ile çevre okuryazarlıkları arasındaki ilişkinin belirlenmesi amacıyla ilişki arayıcı tasarım yöntemine dayalı olarak planlandı. Araştırmanın evrenini, 2010-2011 öğretim yılı güz döneminde İstanbul Üniversitesi’ne bağlı Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü’nde (n:69), Hasan Ali Yücel Eğitim Fakültesi’nde (n:686) ve Florence Nightingale Hemşirelik Yüksekokulu’nda (n:151) öğrenim gören toplam 906 4. sınıf öğrencisi oluşturdu. Örneklemini, oransız küme örnekleme yöntemi ile seçilen ve gönüllü olarak araştırmaya katılmayı kabul eden 296 öğrenci oluşturdu. Veri toplama aracı olarak bilgi formu, Nükleer Santraller İle Nükleer Enerji Kullanımına Yönelik Görüşleri Belirleme Ölçeği ve Çevre Okuryazarlığı Ölçeği kullanıldı. Veri analizi, SPSS ile yapıldı. Araştırmanın sonuçları öğrencilerin; orta düzeyde Türkiye’de nükleer santrallerin kurulması ve nükleer enerji kullanımına ilişkin olumsuz tutuma sahip olduklarını, orta düzeyde çevre okuryazarlığına sahip olduklarını, Türkiye’de nükleer santrallerin kurulması ve nükleer enerji kullanımına ilişkin tutumları ile çevre okuryazarlığı arasında istatistiksel olarak pozitif yönde zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki olduğunu gösterdi. Anahtar kelimeler: nükleer santral, çevre okuryazarlığı, nükleer enerji, çevre, üniversite öğrencileri

Views Of University Students Regarding Nuclear

Plants And Their Levels Of Environmental Literacy

ABSTRACT

The study was planned to determine the relation between views of university students regarding nuclear plants and their levels of environmental literacy based on the descriptive and relation-seeking design method. The study population consisted of totally 906 fourth grade students receiving education in İstanbul University Faculty of Engineering Department of Environmental Engineering (n:69), Hasan Ali Yücel Faculty of Education (n:686) and Florence Nightingale High School of Nursing (n:151) in the fall semester of the school year of 2010-2011. The sample involved 296 students, who were selected with the unproportional cluster sample method and accepted to participate in the study voluntarily. Information form, Scale of Determining the Views Regarding Nuclear Plants and the Use of Nuclear Energy and Scale of Environmental Literacy were used as data collection tools. The data analysis was performed with the SPSS. The study results showed that students had a moderate-level negative attitude towards the establishment of

1 Yrd.Doç.Dr, İstanbul Üniversitesi Florence Nightingale Hemşirelik Fakültesi, esenyuva@istanbul.edu.tr

2 Araş.Gör.Dr., İstanbul Üniversitesi Florence Nightingale Hemşirelik Fakültesi, gnlbodur@istanbul.edu.tr

(2)

nuclear plants in Turkey and the use of nuclear energy, a moderate-level environmental literacy, and there was a statistically positive, poor and significant relation between the attitudes towards the establishment of nuclear power stations in Turkey and the use of nuclear energy and the environmental literacy.

Keywords: nuclear plants, environmental literacy, nuclear energy, environment, university students

GİRİŞ

Günümüzde yaşanan hızlı nüfus artışı, kentleşme, sanayileşme, bilim ve teknolojideki değişme ve gelişmeler, bireylerin elektrik enerjisine duyduğu gereksinimi her geçen gün artırmaktadır (Palabıyık, Yavaş & Aydın 2010). Uluslararası Enerji Ajansı’nın (UEA), Dünya Enerji Görünümü Raporu’nda, 2007-2035 yılları arasında dünyada enerji tüketiminin % 49 oranında artacağı öngörülmekte, Devlet Planlama Teşkilatı’nın (DPT 2010) çalışmasında ise 2020 yılında Türkiye’de kişi başı enerji tüketiminin iki kat artacağı belirtilmektedir (TMMOB HES Raporu 2011).

Ülkeler enerji ihtiyaçlarını karşılayabilmek için kömür, petrol, doğalgaz, termik santral, hidroelektrik santrali gibi farklı enerji kaynaklarından yararlanmaktadır. Türkiye’de de uzun zamandır tartışılan fakat henüz proje aşamasından öteye geçemeyen alternatif enerji kaynağı, nükleer santrallerdir (Avcı 2005; Özyurt, Seyitoğulları & İyit 2005). Nükleer santraller, yüksek enerji üretimleri nedeniyle tercih edilmelerine rağmen, nükleer enerji işletimi esnasında ortaya çıkan enerji, atık ve güvenlik sorunlarının kontrol edilmesi gerekmektedir. Bu sorunlar kontrol edilemediği takdirde, nükleer santraller çevreye olan etkileri başta olmak üzere toplumu ve bu toplum içerisindeki her bireyin yaşamını ve sağlığını ölümcül boyutlarda etkilemektedir (Avcı 2005; Özdemir & Çobanoğlu 2008). Nükleer santrallerden çevreye yayılma ihtimali olan radyoaktif maddeler; hava, toprak ve su kirliliğine neden olabilmekte, ekosistemi olumsuz etkileyebilmekte, hücre ve hücre çekirdeğinin DNA’sını etkileyerek zamanla kanserojen etkinin, genetik bozuklukların, doğumsal anomalilerin ortaya çıkmasına, dolayısıyla insan sağlığının olumsuz etkilenmesine neden olabilmektedir (Palabıyık, Yavaş & Aydın 2010; Çakıcı & Yılmaz 2012). Özellikle 1986 yılında Ukrayna’da meydana gelen Çernobil kazasından sonra güvenlikleri bağlamında insan ve çevre sağlığına etkileri gündeme gelmiş, yoğun tartışmalara neden olmuştur. Bu etkileri nedeniyle kalkınmış ülkelerde nükleer santraller kullanılmakta, ancak yeni nükleer santrallerin yapımı azalmakta ya da hiç yapılmamaktadır. Kalkınmakta olan ülkelerde ise, nükleer santral yapımı giderek artmaktadır (Avcı 2005; Kaplowitz & Levine 2005).

Nükleer santrallerin insan ve çevre sağlığına etkilerine ilişkin sorunların en aza indirilmesinde ise, bireylerin/üniversite öğrencilerinin çevre bilincinin ve duyarlılığının dolayısıyla çevre okuryazarlıklarının geliştirilmesi önemlidir. Bu nedenle, yükseköğretim kurumlarında çevre eğitimi, çevre okuryazarlığı ve çevre ile ilgili değerlerin geliştirilmesi son dönemlerde yoğun olarak tartışılan

(3)

konulardan biri olmuştur (Kaplowitz & Levine 2005; Moody, Alkaff, Garrison & Golley 2005).

Çevre okuryazarlığı kavramını ilk kez kullanan Roth’a (1968) göre çevre okuryazarlığı; çevresel sistemleri anlama, yorumlayabilme kapasitesi ve çevresel sistemlerin devamlılığı, yeniden kurulması ya da iyileştirilmesi için yapılması gereken uygun davranışlardır. Bir başka ifadeyle çevre okuryazarlığı, bireyin çevre ile ilgili bilgilerini davranış olarak gösterebilme kapasitesidir (Disigner &Roth 1992). Roth (1968) aynı zamanda çevre okuryazarlığının bilgi, beceri, tutum ve davranış olarak dört bileşenden oluştuğunu ve nominal, fonksiyonel ve eylemsel olmak üzere üç düzeyinin olduğunu ifade etmiştir. Çevre okuryazarlığının bilgi, beceri ve tutum bileşenleri aslında çevre okuryazarlığının dördüncü bileşeni olan sorumlu çevresel davranışları sağlamaya yardımcı olan bileşenler olup sorumlu çevresel davranışlar; sorunları çözmeyi amaçlayan etkin ve planlanmış, düşünülmüş katılımı içermektedir. Orr’a göre; çevre okuryazarı bir birey bilim, teknoloji, kültür ve tarımsal faaliyetlerin doğal sistemlerin işleyişi üzerindeki etkisini bilmekte ve çevrenin sürdürülebilirliğini sağlayacak sağlıklı çevresel kararlar alabilmektedir. Disinger ve Roth (1992) ise, çevre okuryazarı bir bireyin geniş bir çevre bilgisine sahip olmasının yanı sıra, çevre sorunlarının tespitinde ve önlenmesinde çevresel davranış, inanç, görüş ve tutumlarını da kullanabilen bir birey olması gerektiğini ifade etmişlerdir.

Bu bağlamda üniversite öğrencilerinden mezun olduktan sonra toplumsal ve mesleki yaşamda aktif rol almaları, üniversite eğitimi sırasında kazandıkları çevre ile ilgili bilgi, beceri, tutum ve değerleri mesleki ve kişisel yaşamlarına ve çevrelerine taşımaları, çevre sorunlarının farkında olarak bu sorunların tüm kitlelere duyurulmasında ve ilgili önlemlerin alınmasında sorumluluk üstlenmeleri beklenmektedir (Kuterdem, Onacak & Evirgen 2007; Şenyurt Temel & Özkahraman 2011; Şahin, Ertepınar &Teksöz 2012; Bodur & Taşocak 2013). Bu yüzden, üniversitelerin hedeflerinden biri de, çalışma alanları ne olursa olsun tüm öğrencilerinin çevre okuryazarı olmalarına çalışmak olmalıdır. Çevre okuryazarlığı gelişmiş olan bireyler, dünyadaki doğal sistemlerin nasıl çalıştığı ve insan etkinliklerinin bu sistemlere etkisinin nasıl olduğu ile ilgili farkındalık, bilgi ve duyarlılığa sahiptirler (Teksöz, Şahin & Ertepınar 2010). Bu nedenlerle, çevre okuryazarlığının belirlenmesi ve geliştirilmesi ile ilgili değerlendirmeler yapılması, bu hedefe ulaşmada önemli bir adımdır.

Yapılan araştırmalarda da, çevre ve insan sağlığına ilişkin sorunların her geçen gün arttığı böyle bir dünyada gelecek nesillerin daha sağlıklı ve güvenilir bir ortamda yaşamaları için gelecekte bireylerin yaşamında önemli rol alacak olan meslek üyelerinin; çevreye duyarlı bireyler olarak yetiştirilmesi, enerji ihtiyacından çevre sorunlarına kadar uzanan sorunların çözümünde disiplinlerarası yaklaşımı sergilemesi, sosyal sorumluluk bilinci kazanması ve sorunların çözümünde sorumluluk üstlenmesi gerektiği vurgulanmaktadır (Ceritli 1996; Kavruk 2002; Özdemir, Yıldız, Ocaktan & Sarışen 2004; Erdoğan, Zeydan & Sert 2008; Özdemir & Çobanoğlu 2008; Ek, Kılıç, Öğdüm, Düzgün & Şeker 2009; Ediger & Kentmen 2010; Özalp, Kurdoğlu, Yüksel & Yıldırımer 2010;

(4)

Bodur & Taşocak 2013). Bu nedenle, sağlık ve hastalıkla mücadele yöntemlerini iyileştirme, sağlık karşıtı güçlerle mücadele ve sıkça karşılaşılan çevresel risklerle başa çıkma konularında uluslararası çabaların arttırılması ve bu zincirin bir halkası olan bireylerin/öğrencilerin, çevre ve insan sağlığına duyarlı davranışlarının arttırılması gerekmektedir.

Bu bağlamda araştırma, üniversite öğrencilerinin Türkiye’de nükleer santrallerin kurulması ve nükleer enerji kullanımına ilişkin görüşleri ile çevre okuryazarlık düzeyleri arasındaki ilişkinin belirlenerek ilgili eğitim etkinliklerinde dikkate alınması, gelecekte hedeflenen araştırmalara ve çevresel konulara ışık tutması açısından önemlidir.

Araştırmanın Amacı

Araştırmanın amacı, üniversite öğrencilerinin Türkiye’de nükleer santrallerin kurulması ve nükleer enerji kullanımına ilişkin görüşleri ile çevre okuryazarlık düzeyleri arasındaki ilişkinin belirlenmesidir. Bu amaç doğrultusunda araştırmada aşağıdaki sorulara cevap aranmıştır:

1. Üniversite öğrencilerinin nükleer santrallere ilişkin görüşleri nasıldır? 2. Üniversite öğrencilerinin Türkiye’de nükleer santrallerin kurulması ve

nükleer enerji kullanımına ilişkin görüşleri nasıldır?

3. Üniversite öğrencilerinin çevre okuryazarlığı düzeyleri nasıldır?

4. Üniversite öğrencilerinin Türkiye’de nükleer santrallerin kurulması ve nükleer enerji kullanımına ilişkin görüşleri ile çevre okuryazarlık düzeyleri arasında bir ilişki var mıdır?

5. Üniversite öğrencilerinin bazı demografik özellikleri ile Türkiye’de nükleer santrallerin kurulması ve nükleer enerji kullanımına ilişkin görüşleri ile çevre okuryazarlıkları arasında fark var mıdır?

YÖNTEM Araştırma Deseni

Araştırmada ilişki arayıcı tarama modeli kullanılmıştır.

Evren ve Örneklem

Araştırmanın evrenini, İstanbul Üniversitesi’nin bünyesinde bulunan ve eğitim programlarında çevre eğitimi konusuna yer veren bölümler oluşturmuştur. Araştırmanın örneklemini, 2010-2011 öğretim yılı güz döneminde İstanbul Üniversitesi’ne bağlı Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü’nde öğrenim gören 69, Hasan Ali Yücel Eğitim Fakültesi’nde öğrenim gören 686 ve Florence Nightingale Hemşirelik Yüksekokulu’nda öğrenim gören 151 olmak üzere toplam 906 dördüncü sınıf öğrencisi oluşturmuştur. Eğitim Fakültesi’nin birden fazla bölümü içermesi nedeniyle örnekleme alınacak öğrenci sayısı, fakülte bölümleri ölçüt alınarak tabakalı örneklem tekniğiyle hesaplanmıştır. Tabaka ölçütü olarak Eğitim Fakültesi bölümleri esas alınmıştır. Her bir

(5)

bölümden örnekleme alınacak öğrenci sayısı ise basit seçkisiz örnekleme tekniği ile belirlenmiştir (Özdamar 2001; Akgül 2005).

Örneklem, oransız küme örnekleme tekniği ile belirlenmiştir. Örneklem büyüklüğünün % 95 güven düzeyinde 270 kişi olması gerekmektedir. Ancak uygun doldurulmamış ve kullanılamayacak durumda olan anketler olabileceği düşüncesi ile 300 öğrenciye ulaşılmış, araştırma 296 öğrenci ile gerçekleştirilmiştir.

Veri Toplama Araçları

Veri toplama aracı olarak, Bilgi Formu, Türkiye’de Nükleer Santrallerin Kurulması ve Nükleer Enerji Kullanımına İlişkin Görüşleri Belirleme Ölçeği ve Çevre Okuryazarlığı Ölçeği kullanılmıştır.

Bilgi Formu. Araştırmacılar tarafından literatür ışığında geliştirilmiştir. Form’da

öğrencilerin; öğrenim gördüğü bölüm, cinsiyet, yaş, mezun olunan ortaöğrenim kurumu, yaşamın büyük bölümünün geçirildiği yer, eğitimleri süresince çevre ile ilgili herhangi bir eğitime katılma durumu, çevre ile ilgili herhangi bir derneğe üye olma durumu vb. bazı demografik özelliklerini ve nükleer santrallere ilişkin görüşlerini belirlemeye ilişkin 11 kapalı uçlu ve nükleer santrallerin insan sağlığına ve çevreye ilişkin görüşlerini belirlemeye ilişkin 2 açık uçlu soru yer almıştır.

Türkiye’de Nükleer Santrallerin Kurulması ve Nükleer Enerji Kullanımına İlişkin Görüşleri Belirleme Ölçeği. Özdemir ve Çobanoğlu (2008) tarafından

geliştirilen ölçek, 20 maddeden ve Türkiye’de nükleer santrallerin kurulması (8 madde), Nükleer santrallerin çevre üzerine etkisi (6 madde), Dünya genelinde nükleer silahlanma (3 madde), Türkiye’nin enerji politikaları (3 madde) olmak üzere dört alt boyuttan oluşmaktadır. Beşli Likert tipinde hazırlanan ölçeğin yanıt seçenekleri; Kesinlikle katılmıyorum (1)’dan Kesinlikle katılıyorum (5)’a doğrudur. Ölçekten alınabilecek en düşük puan 20, en yüksek puan 100’dür. Ölçekten alınan puanların artması, öğrencinin nükleer santrallere ilişkin olumsuz görüşe sahip olduğunu göstermektedir. Ölçeğin Cronbach Alfa güvenirlik katsayısı.88’dir (Özdemir & Çobanoğlu 2008). Ölçeğin bu araştırmadaki Cronbach Alfa güvenirlik katsayısı .75, Türkiye’de nükleer santrallerin kurulması alt boyutunda .67, Nükleer santrallerin çevre üzerine etkisi alt boyutunda .70, Dünya genelinde nükleer silahlanma alt boyutunda .76, Türkiye’nin enerji politikaları alt boyutunda .65 olarak belirlenmiştir.

Çevre Okuryazarlığı Ölçeği. Michigan State Üniversitesi’nde geliştirilen ve

Türkçe’ye uyarlaması Teksöz, Şahin ve Ertepınar (2010) tarafından yapılan Çevre Okuryazarlığı Ölçeği, dört alt boyuttan ve 48 maddeden oluşmaktadır.

Çevre bilgisi alt boyutu 14 çoktan seçmeli maddeden oluşmaktadır. Üniversite

öğrencilerinin güncel çevre konuları ile ilgili bilgi düzeylerini belirlemeyi amaçlamaktadır. Bilgi bölümündeki her madde “bilmiyorum” seçeneğini de içermektedir. Çoktan seçmeli sorulardan oluşan çevre bilgisi boyutunun

(6)

değerlendirilmesinde doğru yanıtlar için 1, yanlış yanıtlar için ise 0 puan verilmiştir. Çevreye yönelik tutum alt boyutu beşli Likert tipi 10 maddeden oluşmaktadır. Bu boyutun hedefi, katılımcıların çevre ile ilgili duyuşlarını belirleyebilmektir. Ölçeğin üçüncü alt boyutu çevre ile ilgili kullanımlar ile ilgili olup, beşli Likert tipi 19 maddeden oluşmaktadır. Bu boyut, öğrencilerin çevre konularına yönelik sorumlulukları ile çevre ile ilgili davranışlara yatkınlıklarını ölçmeyi amaçlamaktadır. Çevreye yönelik tutum ve çevre ile ilgili kullanımlar alt boyutlarının maddelerinin yanıt seçenekleri ise Kesinlikle katılıyorum (5)’dan Kesinlikle katılmıyorum (1)’a doğrudur. Son boyut olan çevre sorunlarına ilgi alt boyutu beşli Likert tipi 9 maddeden oluşmakta, öğrencilerin çevre sorunları üzerine bilgi edinmeye yatkınlıklarını belirlemeyi hedeflemektedir. Çevre sorunlarına ilgi boyutu ile ilgili maddelerin yanıt seçenekleri ise, Hiç

ilgilenmiyorum (1)’dan Çok ilgileniyorum (5)’a doğrudur. Öğrencinin her bir alt

boyuttan elde ettiği puanların yüksek olması bireyin ilgili alt boyutun değerlendirdiği özelliklere sahip olduğunu göstermektedir (Teksöz, Şahin & Ertepınar 2010). Ölçeğin tamamının Cronbach Alfa güvenirlik katsayısı .82, Çevre bilgisi alt boyutunda .54, Çevreye yönelik tutum alt boyutunda .53, Çevre ile ilgili kullanımlar alt boyutunda .81, Çevre sorunlarına ilgi alt boyutunda .86 olarak belirlenmiştir.

Verilerin Analizi

Öğrencilerin demografik özelliklerinin belirlenmesinde betimsel istatistikler; gruplar arasındaki farkın belirlenmesinde t-testi, tek yönlü varyans analizi (One-Way ANOVA), farkın kaynağının belirlenmesinde Tukey HSD ve değişkenler arasındaki ilişkinin belirlenmesi amacıyla Pearson korelasyon analizi kullanılmıştır. Sonuçlar % 95 güven düzeyinde değerlendirilmiştir (Özdamar 2001; Akgül 2005).

Araştırmanın Etik Yönü

Veriler, İstanbul Üniversitesi’nin ilgili bölümlerinin dekanlıklarından gerekli izinler alındıktan sonra, 2010-2011 öğretim yılı güz döneminde öğrencilerin gönüllü katılımı esas alınarak yüz yüze görüşme tekniği ve sözlü onay alınarak toplanmıştır.

Araştırmanın Sınırlılıkları

Araştırma, 2010-2011 öğretim yılı bahar döneminde İstanbul Üniversitesi’nin hemşirelik, çevre mühendisliği, eğitim fakültesi dördüncü sınıf öğrencileri ile sınırlıdır. Tüm üniversite öğrencilerine genellenemez.

BULGULAR

Bu kısımda öğrencilerin nükleer santrallere ilişkin görüşlerine, çevre okuryazarlıklarına ve Türkiye’de nükleer santrallerin kurulması ve nükleer enerji kullanımına ilişkin görüşlerine yönelik bulgulara yer verilmiştir.

(7)

Araştırmaya katılan öğrencilerin; % 51,0’i (151) Eğitim Fakültesi’nde, % 30,4’ü (90) Hemşirelik Yüksekokulu’nda, % 18,6’sı (55) Mühendislik Fakültesi’nin Çevre Mühendisliği Bölümü’nde öğrenim görmektedir.

Öğrencilerinin % 66,2’si (196) kadın, % 33,8’i (100) erkektir, yaşları minimum 20, maksimum 30 olup yaş ortalamaları 22,46 ± 1,36’dır. Öğrencilerin % 59,5’i (176) Anadolu Lisesi, % 33,8’i (100) genel lise, % 5,1’i (15) Teknik ve Meslek Eğitim lisesi mezunudur.

Öğrencilerin % 48,3’ü (143) yaşamlarının büyük bölümünü kentsel bölgede, % 38,5’i (114) büyükşehirde, % 13,2’si (39) kırsal bölgede geçirmiştir.

Öğrencilerin % 60,8’i (180) eğitimleri süresince çevre ile ilgili herhangi bir eğitime katılmadığını, % 84,5’i (250) çevre ile ilgili herhangi bir derneğe üye olmadığını % 15,5’i (46) üye olduğunu, üye olanların % 90,2’si (41) dernek çalışmalarına aktif olarak katılmadığını ifade etmiştir.

Tablo 1’de araştırmaya katılan üniversite öğrencilerinin nükleer santrallere ilişkin görüşlerine yer verilmiştir.

Tablo 1. Üniversite Öğrencilerinin Nükleer Santrallere İlişkin Görüşleri (n=296)

*Birden fazla seçenek işaretlenmiştir.

Öğrencilerin % 73,0’ü nükleer santraller hakkında bilgi sahibi olduğunu ifade etmiştir. Bilgi sahibi olduğunu ifade eden öğrencilerin % 58,1’i televizyon programlarından, % 54,1’i gazete ve dergilerden, % 44,9’u internet siteleri ve forumlardan bu bilgiyi edindiğini belirtmiştir (Tablo 1).

Öğrencilerin % 79,1’i nükleer santrallerin insan sağlığına zarar verdiğini, %21,9’u insan sağlığına zarar vermediğini ifade etmiştir (Tablo 1). Nükleer santrallerin insan sağlığına zarar verdiğini ifade eden bazı öğrencilerin görüşleri şu şekildedir:

n %

Nükleer santraller hakkında Bilgi sahibi olan 216 73,0

Bilgi sahibi olmayan 80 27,0

Nükleer santraller hakkında bilgi edinilen kaynaklar * Televizyon programları 172 58,1 Gazete ve dergiler 160 54,1 İnternet siteleri/forumlar 133 44,9 İlgili dernekler 17 5,7

Nükleer santrallerin insan sağlığına zarar verme durumu

Evet 234 79,1

Hayır 62 20,9

Nükleer santrallerin çevreye zarar verme durumu Evet 241 81,4

(8)

“Radyoaktif atıklar kansere sebep oluyor, kanser oranı artıyor…” “Genetik zararlarının olabileceğini düşünüyorum…”

Öğrencilerin % 81,4’ü nükleer santrallerin çevreye zarar verdiğini, %19,6’sı çevreye zarar vermediğini ifade etmiştir (Tablo 1). Nükleer santrallerin çevreye zarar verdiğini ifade eden bazı öğrencilerin görüşleri şu şekildedir:

“Çevre kirliliğine neden oluyor, ekolojiyi bozuyor”

“Patlama yaşanması sonucu yüksek radyasyon zarar verebilir.” “Nükleer sızıntılar ve atıklar yüzünden radyoaktif maddeler doğaya sızabilir.”

Tablo 2’de üniversite öğrencilerinin Türkiye’de nükleer santrallerin kurulması ve nükleer enerji kullanımına ilişkin görüşleri ve alt boyutlarına ilişkin puan ortalamalarına yer verilmiştir.

Tablo 2. Üniversite Öğrencilerinin Türkiye’de Nükleer Santrallerin Kurulması

ve Nükleer Enerji Kullanımına İlişkin Görüşleri (n= 296)

Üniversite öğrencilerinin Türkiye’de nükleer santrallerin kurulması ve nükleer enerji kullanımına ilişkin görüşleri ölçeğinden aldıkları en düşük puan 28, en yüksek puanın 105’tir. Ölçek ortalamasının ise 69,07±9,75 olduğu belirlenmiştir. Alt boyutlara ilişkin ortalama puanlar, Türkiye’de nükleer santrallerin kurulması alt boyutunda 24,87±5,09, nükleer santrallerin çevre üzerine etkisi alt boyutunda 21,37±4,38, Dünya genelinde nükleer silahlanma alt boyutunda 10,19±2,84 ve Türkiye’nin enerji politikaları alt boyutunda 10,60±2,96 olarak belirlenmiştir (Tablo 2).

Tablo 3’de üniversite öğrencilerin çevre okuryazarlığı ve alt boyutlarına ilişkin puan ortalamalarına yer verilmiştir.

Madde sayısı Minimum Puan Maximum Puan X S Türkiye’de nükleer santrallerin kurulması 8 10,00 40,00 24,87 5,09

Nükleer santrallerin çevre

üzerine etkisi 6 8,00 35,00 21,37 4,38

Dünya genelinde nükleer silahlanma

3 3,00 15,00 10,19 2,84

Türkiye’nin enerji

politikaları 3 3,00 15,00 10,60 2,96

(9)

Tablo 3. Üniversite Öğrencilerinin Çevre Okuryazarlığı Düzeyleri (n=296)

Öğrencilerin çevre okuryazarlık ölçeği alt boyutlarına ilişkin puan ortalamaları, çevre bilgisi alt boyutunda 20,87±2,76, çevreye yönelik tutum alt boyutunda 33,86±4,72, çevre ile ilgili kullanımlar alt boyutunda 68,32±9,51 ve çevre sorunlarına ilgi alt boyutunda 35,86±6,59 olarak belirlenmiştir (Tablo 3). Tablo 4’te üniversite öğrencilerinin Türkiye’de nükleer santrallerin kurulması ve nükleer enerji kullanımına ilişkin görüşleri ile çevre okuryazarlıkları arasındaki ilişkiyi belirlemek amacı ile yapılan Pearson korelasyon analizi sonuçlarına yer verilmiştir.

Tablo 4. Üniversite Öğrencilerinin Türkiye’de Nükleer Santrallerin Kurulması

ve Nükleer Enerji Kullanımına İlişkin Görüşleri ile Çevre Okuryazarlığı Düzeyleri Arasındaki İlişki (n= 296)

Çevre Okuryazarlığı

Türkiye’de Nükleer Santrallerin Kurulması ve Nükleer Enerji Kullanımına İlişkin Görüş Türkiye’de nükleer santrallerin kurulması Nükleer santrallerin çevre üzerine etkisi Dünya genelinde nükleer silahlanma Türkiye’nin enerji politikaları Toplam Puan Çevre Bilgisi r=.081 p=.167 r=-.103 p=.078 r=-.043 p=.460 r=-.099 p=.088 Çevreye Yönelik Tutum r=-.003 p=.958 r=.018 p=.756 r=.082 p=.158 r=.076 p=.191 Çevre İle İlgili

Kullanımlar r=-.003 p=.961 r=.080 p=.170 r=.164 p=.005** r=.150 p=.010** Çevre Sorunlarına İlgi r=.024 p=.681 r=.131 p=.024* r=.148 p=.011* r=.066 p=.257 Toplam Puan r=.142 p=.015* Üniversite öğrencilerinin Türkiye’de nükleer santrallerin kurulması ve nükleer enerji kullanımına ilişkin görüşleri ile çevre okuryazarlığı arasında istatistiksel olarak anlamlı, pozitif yönde ve düşük düzeyde bir ilişki saptanmıştır [r=.142 p<.05].

Çevre okuryazarlığı ölçeği çevre sorunlarına ilgi alt boyutu ile nükleer santrallerin çevre üzerine etkisi alt boyutu arasında [r=.131, p<.05] ve dünya genelinde nükleer silahlanma alt boyutu arasında [r=.148, p<.05] pozitif yönde ve düşük düzeyde ilişki belirlenmiştir.

Çevre Okuryazarlığı Madde

sayısı Minimum Puan Maximum Puan X S Çevre bilgisi 14 15,00 31,00 20,87 2,76

Çevreye yönelik tutum 10 16,00 44,00 33,86 4,72

Çevre ile ilgili

kullanımlar 19 24,00 86,00 68,32 9,51

(10)

Çevre okuryazarlığı ölçeği çevre ile ilgili kullanımlar alt boyutu ile dünya genelinde nükleer silahlanma alt boyutu arasında [r=.164, p<.01] ve Türkiye’nin enerji politikaları alt boyutu arasında [r=.150, p<.01] pozitif yönde ve düşük düzeyde ilişki saptanmıştır.

Tablo 5’te üniversite öğrencilerinin Türkiye’de nükleer santrallerin kurulması ve nükleer enerji kullanımına ilişkin görüşleri ve çevre okuryazarlık düzeylerinin bazı demografik özellikler açısından karşılaştırılmasına ilişkin bulgulara yer verilmiştir.

Tablo 5. Üniversite Öğrencilerinin Türkiye’de Nükleer Santrallerin Kurulması ve Nükleer Enerji Kullanımına İlişkin Görüşleri ve Çevre Okuryazarlığı Düzeylerinin Bazı Demografik Özellikler Açısından Karşılaştırılması (n= 296)

X ± SS X ± SS Öğrenim görülen bölüm Hemşirelik Fakültesi 90 161,32 ± 17,98 69,41 ± 11,17 Eğitim Fakültesi 151 159,09 ± 13,54 68,87 ± 9,99 Çevre Mühendisliği 55 154,50 ± 14,35 69,05 ± 6,03 F=3,465 p<0.05 F=.085 p>0.05 Cinsiyet Kız 196 160,08 ± 15,41 69,46 ± 9,26 Erkek 100 156,65 ± 14,86 68,30 ± 10,65 t=.013 p>0.05 t= ,196 p>0.05 Yaşamının büyük bölümünün geçirildiği yer Büyükşehir 114 158,07 ± 15,20 69,51 ± 8,84 Kentsel bölge 143 159,52 ± 14,32 68,33 ± 10,28 Kırsal Bölge 39 159,20 ± 18,92 70,46 ± 10,29 F=.293 p>0.05 F=.922 p>0.05 Çevre ile ilgili derneğe üye olma durumu Evet 46 12,18 ± 1,79 10,36 ± 1,52 Hayır 250 15,81 ± 1,00 9,65± ,61 t=.488 p>0.05 t=.514 p>0.05 Üniversite öğrencilerinin Türkiye’de nükleer santrallerin kurulması ve nükleer enerji kullanımına ilişkin görüşleri öğrenim gördükleri bölüme göre farklılaşmamaktadır [F=.085 p>0.05] (Tablo 5).

Öğrencilerin Türkiye’de nükleer santrallerin kurulması ve nükleer enerji kullanımına ilişkin görüşleri cinsiyet [t= 196 p>0.05], yaşamlarının büyük bölümünü geçirdikleri yer [F=.922 p>0.05], çevre ile ilgili derneğe üye olma durumu [t=.514 p>0.05] ve nükleer santraller hakkında bilgiye sahip olma durumuna [t=.215 p>0.05] göre değişmemektedir (Tablo 5).

(11)

Öğrencilerin çevre okuryazarlıkları ise öğrenim gördükleri bölüme göre farklılaşmaktadır [F=3,465 p<0.05]. Farkın hemşirelik yüksekokulu öğrencilerinden kaynaklandığı, hemşirelik yüksekokulu öğrencilerinin çevre okuryazarlıklarının, Eğitim Fakültesi ve Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü öğrencilerine göre anlamlı düzeyde düşük olduğu belirlenmiştir (Tablo 5).

Öğrencilerin çevre okuryazarlıkları cinsiyet [t=.013 p>0.05], yaşamlarının büyük bölümünü geçirdikleri yer [F=.293 p>0.05], çevre ile ilgili derneğe üye olma durumu [t=.488 p>0.05] ve nükleer santraller hakkında bilgiye sahip olma durumuna [t=.078 p>0.05] göre değişmemektedir (Tablo 5).

TARTIŞMA ve SONUÇ

Araştırmaya katılan öğrencilerin çoğunluğu kadın olup, yaşları 20 ile 30 arasında değişmektedir. Öğrencilerin çoğunluğu Anadolu/Fen Lisesi mezunudur. Öğrencilerin çoğunluğu eğitimleri süresince çevre ile ilgili eğitime katılmadıklarını, çevre ile ilgili bir derneğe üye olmadıklarını belirtmektedir. Araştırmada, öğrencilerin çoğunluğu nükleer santraller hakkında bilgi sahibidir, büyük çoğunluğu nükleer santrallerin insan sağlığına ve çevreye zarar verdiğini düşünmektedir. Öğrencilerin çevre okuryazarlık düzeyleri orta düzeyde olup, Türkiye’de nükleer santrallerin kurulması ve nükleer enerji kullanımına ilişkin olumsuz tutuma sahiptir. Öğrencilerin; çevre okuryazarlığı ile Türkiye’de nükleer santrallerin kurulması ve nükleer enerji kullanımına ilişkin görüşleri arasında istatistiksel olarak pozitif yönde zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki vardır. Araştırmada, öğrencilerin çoğunluğunun nükleer santraller hakkında bilgi sahibi olduğu, nükleer santrallere ilişkin bilgiyi ağırlıkla televizyon programları, gazete ve dergilerden edindiği saptanmıştır. Özdemir ve Çobanoğlu da (2008), üniversite öğrencileri ile yaptıkları araştırmada, öğrencilerin çoğunluğunun nükleer santraller hakkında ön bilgisinin olduğunu, bu bilgiyi ağırlıklı olarak yazılı ve görsel basından edindiklerini saptamıştır. Bu sonuçlar, öğrencilerin dünyada enerji üretiminde üst sıralarda yer alan, son yıllarda Türkiye’de kurulma çalışmaları gündeme gelen nükleer santrallerden haberdar olduklarını ve ilgili gelişmeleri takip ettiklerini düşündüren bir sonuç olarak değerlendirilebilir. Nükleer enerji kullanımı, çevre ve insan sağlığına olan etkileri başta olmak üzere toplumu ve bu toplumdaki her bireyin yaşamını etkilediği için önemlidir. Araştırmada öğrencilerin büyük çoğunluğu nükleer santrallerin insan sağlığına ve çevreye zarar verdiğini düşünmektedir. İnel, Evrekli ve Günay (2012) farklı iki üniversitede öğrenim gören öğretmen adaylarıyla yaptıkları araştırmada, öğrencilerin özellikle radyasyonun insan sağlığı üzerine olumsuz etkileri olduğunu düşündüklerini belirlemişlerdir. Bobat (2006) Mersin’de kurulması planlanan Akkuyu nükleer santrali ile ilgili Mersin’deki 100 öğretim elemanıyla yaptığı araştırmada, katılımcıların çoğunluğunun nükleer santrallerin

(12)

kurulmasıyla çevre kirliliğinin artacağını, radyoaktif atık sorunun olacağını ve hastalıkların artacağını ifade ettiklerini saptamıştır.

Altın (2000) nükleer santrallerin işletimi sırasında meydana gelebilecek kazalar sonucunda radyasyon sızmalarının yaşanabileceğini dolayısıyla sağlık sorunlarının yaşanmasının ve çevreye zararının kaçınılmaz olduğunu vurgulamaktadır. Hüppe ve Weber (1999) tarafından Almanya’da yaşayan 312 kişiyle yapılan araştırmada da, nükleer santrallerin kimyasal etkilerinin yanı sıra insan ruh sağlığını olumsuz etkilediği ve bedensel stresi artırmada risk oluşturabileceği saptanmıştır. Bu araştırma sonuçları ile benzerlik gösteren araştırma sonucu, öğrencilerin çoğunluğunun nükleer santraller hakkında bilgi sahibi olduğunu gösteren sonuçla birlikte ele alındığında, özellikle sağlık, çevre ve eğitim alanlarında öğrenim gören öğrencilerin nükleer santrallerin olası etkilerine karşı farkındalık sahibi olduklarını gösteren olumlu olarak yorumlanabilir.

Günümüzde çevre sorunlarının ciddi boyutlara ulaşması ve bireylerin/toplumların sağlığını önemli ölçüde tehdit eder hale gelmesi, başta hemşireler olmak üzere tüm meslek üyelerinin, çevreye karşı daha duyarlı olmasını, çevre sorunlarının küresel düzeyde bilincine vararak gerekli önlemleri almasını gerektirmektedir. Çevre okuryazarlığı da, öğrencilerin çevre sorunlarının farkında, sorunlar hakkında temel bilgiye sahip, çevrenin korunmasında katılımda bulunan ve bu sorunlara ilişkin stratejiler geliştiren ve çevreye yönelik olumlu tutuma sahip bireyler olmalarıdır (Kışoğlu, Gürbüz, Sülün, Alaş & Erkol 2010; Teksöz, Şahin & Ertepınar 2010). Araştırmada öğrencilerin çevre okuryazarlık düzeylerinin orta düzeyde olduğu belirlenmiştir. Bodur ve Taşocak (2013), Gürbüz, Alaş, Kışoğlu ve Sülün (2011), Şenyurt, Temel ve Özkahraman (2011), Yılmaz, Yıldız ve Arslan (2011), Çınar, Akduran, Dede ve Altınkaynak (2010), Teksöz, Şahin ve Ertepınar (2010), Özden (2008), Özmen, Çetinkaya ve Nehir (2005), Çabuk ve Karacaoğlu (2003), Tikka, Kuitunen ve Tynys (2000) farklı bölümlerde okuyan üniversite öğrencileri ile yapmış oldukları araştırmalarda, öğrencilerin orta düzeyde çevre okuryazarlığına sahip olduğunu saptamıştır. Bu durum mevcut araştırmanın bulguları ile paralellik göstermektedir. Bu sonuç, yükseköğretimde çevre eğitimi faaliyetlerini üstlenebilecek çevre mühendisliği, hemşirelik ve eğitim fakültesi öğrencilerinin ülkemizin sürdürülebilir gelecek hedeflerine ulaşmasında önemli rolleri olduğunu düşündüren bir sonuç olarak değerlendirilebilir.

1980-2005 yılları arasında Türkiye için nükleer enerji tahminlerinin analiz edildiği araştırma sonuçlarına göre milli gelir, enerji kaynakları, enerji yoğunluğu, nüfus yoğunluğu gibi etkenler ülkelerin nükleer enerjiye sahip olup olmama kararlarını etkilemektedir (Köksal & Civan 2010). Araştırma sonuçları öğrencilerin, Türkiye’de nükleer santrallerin kurulması ve nükleer enerji kullanımına ilişkin olumsuz tutuma sahip olduklarını göstermiştir. Yapılan araştırmalarda da, katılımcıların Türkiye’de nükleer santrallerin kurulmasını ve nükleer enerjiye geçilmesini desteklemedikleri vurgulanmaktadır (Bobat 2006;

(13)

Ediger & Kentmen 2010; Köksal & Civan 2010; Çakıcı & Yılmaz 2012; Kahyaoğlu & Kaya 2012). Bu bağlamda sonuç, öğrencilerin büyük çoğunluğunun nükleer santrallerin insan sağlığına ve çevreye zarar verdiğini gösteren sonuçlarla birlikte değerlendirildiğinde; öğrencilerin ülkemizde nükleer santrallerin kurulmasına yönelik endişe ve olumsuz tutumlarının ağırlıklı olduğunu ancak ülke politikaları ve enerji gereksiniminin artışının da bu tutumlarında kararsızlık yaşamalarına neden oldukları söylenebilir.

Öğrencilerin; Türkiye’de nükleer santrallerin kurulması ve nükleer enerji kullanımına ilişkin görüşleri ile çevre okuryazarlığı arasında istatistiksel olarak pozitif yönde ve düşük düzeyde ilişki vardır. Diğer bir deyişle, çevre okuryazarlık düzeyi yüksek olan öğrencilerin Türkiye’de nükleer santrallerin kurulması ve nükleer enerji kullanımına ilişkin olumsuz tutuma sahip oldukları belirlenmiştir. Literatürde öğrencilerin nükleer santrallerin kurulmasına yönelik tutumları ile çevre okuryazarlığı düzeyleri arasındaki ilişkiyi belirlemeye yönelik araştırmaya rastlanmadı. Ancak, Bodur ve Taşocak (2013), Teksöz, Şahin ve Ertepınar (2010), Ürey ve Şahin (2010), Yılmaz, Boone ve Anderson (2004) tarafından yapılan araştırmalarda yükseköğretim kurumlarının öğrencilerin çevre okuryazarı olma konusunda sorumluluklarına dikkat çekilmekte ve çevre okuryazarı olmanın çevre eğitiminin doğrudan etkilediği vurgulanmaktadır. Bu sonuç, öğrencilere çevre okuryazarlığı kazandırmak için verilen çevre eğitimlerinin öğrencilerin çevre okuryazarlıklarının ve nükleer enerjiye yönelik tutumlarının gelişiminde etkili olduğu şeklinde değerlendirilebilir.

Öğrencilerin Türkiye’de nükleer santrallerin kurulması ve nükleer enerji kullanımına ilişkin görüşleri öğrenim gördükleri bölüme göre farklılaşmamaktadır Öğrencilerin çevre okuryazarlıkları öğrenim gördükleri bölüme göre farklılaşmakta, hemşirelik yüksekokulu öğrencilerinin çevre okuryazarlıklarının diğer bölümlere göre anlamlı düzeyde düşük olduğu belirlenmiştir. Bu sonuç, araştırma grubunda yer alan öğrencilerin çevreyi farklı yönleriyle ele alan bölümlerde okuduğu düşünüldüğünde beklenen bir sonuçtur. Çevre, hemşireliğin temel kavramlarından biri olmasına, hemşirelik eğitiminin her alanında çevre kavramının önemi vurgulanmasına rağmen, çevre okuryazarlığı kavramı üzerinde yeterinde durulmamaktadır. Bu nedenle hemşirelik müfredat programlarında çevre okuryazarlığının farklı yönleriyle ele alınması gerektiği söylenebilir. Ayrıca, bu sonuçlar, hemşirelik eğitiminde çevreye yönelik hazırlanan herhangi bir eğitim etkinliğinin her iki özelliği de olumlu yönde geliştirebileceğini, bu nedenle bu özelliklerin bütünleşik biçimde ele alınabileceğini düşündürmüştür.

Öğrencilerin çevre okuryazarlıkları ile Türkiye’de nükleer santrallerin kurulması ve nükleer enerji kullanımına ilişkin görüşleri cinsiyete, yaşamlarının büyük bölümünü geçirdikleri yere, çevre ile ilgili derneğe üye olma durumuna ve nükleer santraller hakkında bilgiye sahip olma durumuna göre değişmemektedir. Gürbüz, Alaş, Kışoğlu ve Sülün (2011) ve Özdemir ve Çobanoğlu (2008) tarafından yapılan araştırmalarda da benzer sonuçlar elde edilmiştir. Bu sonuç,

(14)

öğrencilerin bu özelliklerinin Türkiye’de nükleer santrallerin kurulması ve nükleer enerji kullanımına ilişkin tutumlarını ve çevre okuryazarlıklarını istatistiksel olarak fark yaratacak düzeyde etkilemediği şeklinde yorumlanabilir. Araştırmanın sonuçları öğrencilerin;

 nükleer enerji santrallerinin insan sağlığına ve çevreye zarar verdiğini ifade ettiklerini,

 orta düzeyde Türkiye’de nükleer santrallerin kurulması ve nükleer enerji kullanımına ilişkin olumsuz tutuma sahip olduklarını,

 orta düzeyde çevre okuryazarlığına sahip olduklarını,

 Türkiye’de nükleer santrallerin kurulması ve nükleer enerji kullanımına ilişkin tutumları ile çevre okuryazarlığı arasında istatistiksel olarak pozitif yönde zayıf düzeyde anlamlı bir ilişki olduğunu,

 öğrenim gördükleri bölüm ile Türkiye’de nükleer santrallerin kurulması ve nükleer enerji kullanımına ilişkin tutumları arasında fark bulunmadığını, çevre okuryazarlıkları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunduğunu,

 cinsiyet, mezun oldukları eğitim programı, yaşamlarının büyük bölümünü geçirdikleri yer, yaşadıkları yer, çevre ile ilgili derneğe üye olma durumu ile Türkiye’de nükleer santrallerin kurulması ve nükleer enerji kullanımına ilişkin tutum ve çevre okuryazarlık puan ortalamaları arasında istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmadığını gösterdi.

Bu sonuçlar doğrultusunda;

 müfredat programlarında çevre eğitimine (zorunlu ya da seçmeli ders olarak) ağırlıklı olarak yer verilmesi,

 çevre konusunda konferans, panel, seminer, hizmetiçi eğitim programları vb. bilimsel çalışmalara öğrenci katılımının sağlanması,

 çevreye yönelik bilincin ve tutumun oluşturulmasında yükseköğretim kurumları ile çevresel kuruluşların (vakıf, dernek v.b.) rolü ve etkisine yönelik çalışmalara ağırlık verilmesi,

 araştırma farklı örneklem grupları ile tekrarlanması ve görüşlerinin niteliksel araştırmalarla derinlemesine incelenmesi önerilebilir.

Teşekkür

Bu çalışmadaki katkılarından dolayı Luiza Konnieva ve Zişan Oflazoğlu’na teşekkür ederiz.

KAYNAKLAR

Akgül, A. (2005). Tıbbi araştırmalarda istatistiksel analiz teknikleri “SPSS uygulamaları”. Ankara: Emek Ofset.

Altın, V. (2000). Nükleer enerji; dostumuz mu düşmanımız mı? TÜBİTAK Bilim Teknik Dergisi, 388: 48-52.

Avcı, S. (2005). Türkiye’de termik santraller ve çevresel etkileri. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Dergisi, 13: 1-26.

(15)

Bobat, A. (2006). Akkuyu Nükleer Santrali üzerine bir anket ve düşündürdükleri. Dünya Enerji Konseyi Türkiye 10. Enerji Kongresi. 10.06.2003 tarihinde aşağıdaki web adresinden indirildi: www.dektmk.org.tr/pdf/enerji kongresi 10/bobat.pdf , Bodur, G. ve Taşocak, G. (2013). Nursing students’ views about environmental sensitivity

in Turkey. International Journal of Human Science, 10 (1): 820-831.

Ceritli, İ. (1996). Çevre sorunları çevre için eğitim ve bir araştırma örneği. Yayınlanmamış yükseklisans tezi, Cumhuriyet Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Sivas.

Çabuk, B. ve Karacaoğlu, C. (2003). Üniversite öğrencilerinin çevre duyarlılıklarının

incelenmesi. Ankara Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 36 (1): 190-197. Çakıcı, A.C. ve Yılmaz, B.E. (2012). Mersin’deki otel çalışanlarının nükleer kaygıları,

çevresel yaklaşım ve çevreci tüketim eğilimleri üzerine bir araştırma. Çağ Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 9 (2): 1-22.

Çınar, N., Akduran, F., Dede, C. ve Altınkaynak, S. (2010). Hemşirelik bölümü son sınıf öğrencilerinin çevre sorunlarına yönelik tutumları. Maltepe Üniversitesi Hemşirelik Bilim ve Sanatı Dergisi, Sempozyum Özel Sayısı: 242-252.

Disinger, J.F. & Roth, C.E. (1992). Environmental literacy. 15.08.2012 tarihinde http://www.eric.ed.gov/ERICDocs/data/ericdocs2sql/content_storage_01/0000019 b/80/12/f4/a7.pdf adresinden alınmıştır.

Ediger, V.Ş. ve Kentmen, Ç. (2010). Enerjinin toplumsal boyutu ve Türk halkının enerji tercihleri. Mülkiye Dergisi, 34 (268): 281-300.

Ek, H.N., Kılıç, N, Öğdüm, P., Düzgün, G. & Seker, S. (2009). First and last grade students' attitudes towards environmental problems who studying in different academic areas at Adnan Menderes University and susceptibility, Kastamonu Journal of Education, 17 (1): 125-136.

Erdoğan, Z., Zeydan, Ö. & Sert, H. (2008). Climate change and effects of health. Journal of Istanbul University Florence Nightingale Nursing School, 16 (61): 71-76. Gürbüz, H., Alaş, A., Kışoğlu, M. ve Sülün, A. (2011). Biyoloji öğretmeni adaylarının

çevre okuryazarlıklarının farklı değişkenler açısından incelenmesi. E-International Journal of Educational Research, 2 (1): 1-14.

Hüppe, M. & Weber, J. (1999). Effects of distance, age and sex upozn attitudes toward nuclear power plants: an empirical study. International journal of hygiene and environmental medicine, 202: 331-344.

İnel, D., Evrekli, E. ve Günay, Y. (2012). Öğretmen adaylarının insan sağlığını etkileyen etmenlere ilişkin görüşlerinin farklı değişkenlere göre incelenmesi. Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 16 (1): 327-344.

Kahyaoğlu, M. ve Kaya, M.F. (2012). Öğretmen adaylarının çevre kirliliğine ve çevreyle ilgili sivil toplum örgütlerine yönelik görüşleri. Journal of Educational Research, 2 (1): 91-107.

Kaplowitz, M. D. & Levine, R. (2005). How environmental knowledge measures up at a Big Ten university. Environmental Education Research, 11 (2): 143–160. Kavruk, S.B. (2002). Türkiye”de çevre duyarlılığının artırılmasında çevre eğitiminin rolü

ve önemi. Yayınlanmamış yükseklisans tezi, Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ankara.

Kışoğlu, M., Gürbüz, H., Sülün, A., Alaş, A. & Erkol, M. (2010). Environmental literacy and evaluation of studies conducted on environmental literacy in Turkey, International Online Journal of Educational Sciences, 2 (3): 772-791.

Köksal, B. ve Civan, A. (2010). Nükleer enerji sahibi olma kararını etkileyen faktörler ve Türkiye için tahminler. International Relations, 6 (24): 117-140.

Kuterdem, K., Onacak, T. ve Evirgen, M.M. (2007). Artan sera etkisi ve küresel ısınma. Hacettepe Üniversitesi Çevre Bilimleri Dergisi, 3: 47-54.

(16)

Moody, G., Alkaff, H., Garrison, D. & Golley, F. (2005). Assessing the environmental literacy requirement at the University of Georgia. The Journal of Environmental Education, 36 (4): 3-9.

Özalp, M., Kurdoğlu, O., Yüksel, E.E. & Yıldırımer, S. (2010). Artvin’de nehir tipi hidroelektrik santrallerin neden olduğu/olacağı ekolojik ve sosyal sorunlar, III. Ulusal Karadeniz Ormancılık Kongresi. 20.01.2012 tarihinde http://www.artvin.edu.tr/karok3/II.Cilt/(677-687).pdf adresinden alınmıştır. Özdamar, K. (2001). SPSS ile biyoistatistik. Eskişehir: Kaan Kitabevi.

Özdemir, N. ve Çobanoğlu, E.O. (2008). Türkiye’de nükleer santrallerin kurulması ve nükleer enerji kullanımı konusundaki öğretmen adaylarının tutumları. Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 34: 218-232.

Özdemir, O., Yıldız, A., Ocaktan, E. ve Sarışen, Ö. (2004). Tıp fakültesi öğrencilerinin çevre sorunları konusundaki farkındalık ve duyarlılıkları. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Mecmuası, 57 (3): 117-127.

Özden, M. (2008). Environmental awareness and attitudes of student teachers: an emprical research. International Research in Goeographic and Environmental Education, 17 (1): 40-55.

Özmen, D., Çetinkaya, A.Ç. ve Nehir, S. (2005). Üniversite öğrencilerinin çevre sorunlarına yönelik tutumları. TSK Koruyucu Hekimlik Bülteni, 4 (6): 330-344. Özyurt, M., Seyitoğulları, Ş. & İyit, L. (2005). Nükleer enerji santrallerinin çevresel

etkilerinin değerlendirilmesi.10.06.2013 tarihinde

www.emo.org.tr/ekler/729dfa5cec3d7b3_ek.doc. adresinden alınmıştır.

Palabıyık, H., Yavaş, H. & Aydın, M. (2010). Türkiye’de nükleer santral kurulabilir mi? Çatışmadan uzlaşıya: Türkiye’de nükleer enerji projelerinde sosyal kabul sorunu ve halkın reddetme sendromunun araştırılması. Journal of Entrepreneurship and Development, 5 (2): 175-201.

Roth Charles, E. (1968). Curriculum Owerwiev for Developing Environmentally Literate Citizens. 11.06.2013 tarihinde http://files.eric.ed.gov/fulltext/ED032982.pdf adresinden alınmıştır.

Şahin, E., Ertepınar, H. & Teksöz, G. (2012). University students’ behaviors pertaining to sustainability: A structural equation model with sustainability-related attributes, International Journal of Environmental and Science Education, 7 (3): 459-478. Şenyurt, A., Temel, A.B. ve Özkahraman, Ş. (2011). Üniversite öğrencilerinin çevresel

konulara duyarlılıklarının incelenmesi. Süleyman Demirel Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Dergisi, 2 (1): 8-15.

Teksöz, G., Şahin, E. ve Ertepınar, H. (2010). Çevre okuryazarlığı, öğretmen adayları ve sürdürülebilir bir gelecek. Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 39: 307-320.

Tikka, P.M., Kuitunen, T.M. & Tynys, M.S. (2000). Effects of educational backround on students attitudes, activity levels and knowledge concerning environment. The Journal of Environmental Education, 31: 9-12.

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) (2011). Hidroelektrik Santraller Raporu., Ankara: Mattek Basın Yayın Tanıtım.

Ürey, M. ve Şahin, B. (2010). Akademik personelin çevre sorunları ve çevre eğitimine yönelik duygu, düşünce ve davranışlarının değerlendirilmesi. Çukurova Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 3 (38): 134-149.

Yılmaz, O., Boone, W.J. & Anderson, H.O. (2004). Views of elementary and middle school Turkish students toward environmental issues, International Journal of Science Education, 26: 1527-1546.

Yılmaz, V., Yıldız, Z. ve Arslan, T. (2011). Üniversite öğrencilerinin çevresel duyarlılıkları ile çevresel davranışlarının yapısal eşitlik modeliyle araştırılması. Dumlupınar Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 30: 271-278.

(17)

SUMMARY

The rapid population growth, urbanization, industrialization and the changes and developments in science and technology that we witness today increase the demand for electric power on a daily basis.

The purpose of this study is to identify the relationship between the environmental literacy of the university students and their views on the establishment and use of nuclear power plants in Turkey. A descriptive and relational scanning method has been employed in this study. Analyses were performed with 296 applicable data from among the collected data. Information Forms, Environmental Literacy Scale and the View Determination Scale for the Establishment and Use of Nuclear Power Plants in Turkey have been employed as the Data Collection Tools. Descriptive statistics have been used to identify the demographic characteristics of the students; and t test and one way ANOVA analysis have been used to identify the difference between the groups, and Turkey HSD has been used to identify the source of the difference, and Pearson correlation analysis has been employed for identifying the relationship between the various.

Of the students participating in the study, 51.0% of them (151) were studying at the Faculty of Education, 30.4% (90) of them were at the Nursing faculty, 18.6 (55) of them were at the Engineering Faculty’s Environmental Engineering Department.

60.8% of the students (180) stated that they had never participated in any lecture given on environment throughout their education, and 84.5% of them (250) stated that they had no affiliation with any environmental association while 15.5% of them (46) admitted to being a member of an environmental association, and of such members 90.2% of them (41) stated that they did not actively participated in the association activities.

73.0% of the students stated that they were informed about nuclear power plants. Of those students who declared being informed about nuclear stations; 58.1% of them stated that they gained such knowledge from television programs while 54.1% of them from newspapers and magazines, and 44.9% of them from internet websites and forums. 79.1% of the students stated that nuclear power stations were harmful to human health while 81.4% of them stated that they were harmful to the environment.

It was identified that the lowest point scored by the students on the environmental literacy scale was 73; and the highest point was 188, and the scale average was 158,92 ± 15,29. It was identified that the lowest point scored by the students on the views scale for the establishment and use of nuclear power plants in Turkey was 28; and the highest point was 105, and the scale average was 69,07 ± 9,75. It was found that there was a week level of statistically positive

(18)

relationship between the environmental literacy of the students and the establishment and use of nuclear power plants in Turkey (r= ,142 p= 0.015). It was found that the students’ views on the establishment and use of nuclear power plants in Turkey did not differ depending on their respective departments [F= ,085 p>0.05]. However it was found that the students' environmental literacy levels differed depending on their respective departments [F= 3,465 p<0.05]. It was found that the difference arose from the nursing high school students, as it was established that the environmental literacy of the nursing high school students were significantly lower than that of other department students [F= ,515 p<0.05].

It was established that a majority of the students were informed about the nuclear power plants and they gained such knowledge mostly from television programs, newspapers and magazines. Such findings can lead us to believe that students are aware of the nuclear power plants, which rank high in terms of energy production in the world and are currently being debated in Turkey as to their establishment, and follow the developments regarding such issues.

A majority of the students is of the opinion that nuclear power plants are harmful to human health and the environment. When such a finding is taken together with the finding suggesting that the majority of the students are informed about nuclear stations, it could be interpreted as a positive indication as to an awareness on the part of the students - studying in the fields of health, environment and education- regarding the possible effects of nuclear power plants.

The environmental literacy levels of the students were found to be at the intermediate level. This shows parallels with the findings of the present study. Based on this result one could argue that the environmental engineering, nursing and education faculty students that may assume the environmental education activities in higher education could have significant roles to play in achieving the sustainable development goals of our country.

The conclusions of this study suggest that students have a negative opinion towards the establishment and use of nuclear power plants in Turkey. When taken together with the finding suggesting that the majority of the students think that nuclear power plants are harmful to human health and the environment, such a conclusion suggests that students are mostly worried about and not in favor of the establishment of nuclear power plants in our county, but they are also feeling uncertain in their view due to state policies and increase in energy requirements. It was found that there was a weak level of statistically positive relationship between the environmental literacy of the students and the establishment and use of nuclear power plants in Turkey. Such a conclusion might suggest that the environmental education intended for giving environmental literacy to students

(19)

have been influential on the development of students' attitudes towards environmental literacy and nuclear energy.

Based on such conclusions; it could be suggested that environmental education (as compulsory or elective courses) be given more weight in the curriculum programs, and that the present study be repeated with a different sampling groups and the views of such groups be examined thoroughly through qualitative researches.

Şekil

Tablo  1’de  araştırmaya  katılan  üniversite  öğrencilerinin  nükleer  santrallere  ilişkin görüşlerine yer verilmiştir
Tablo  2.  Üniversite  Öğrencilerinin  Türkiye’de  Nükleer  Santrallerin  Kurulması
Tablo  4.  Üniversite  Öğrencilerinin  Türkiye’de  Nükleer  Santrallerin  Kurulması
Tablo  5.  Üniversite  Öğrencilerinin  Türkiye’de  Nükleer  Santrallerin  Kurulması  ve  Nükleer  Enerji  Kullanımına  İlişkin  Görüşleri  ve  Çevre  Okuryazarlığı  Düzeylerinin Bazı Demografik Özellikler Açısından Karşılaştırılması (n= 296)

Referanslar

Benzer Belgeler

• Askeri bir araştırma projesi olan Alsos görevi ile ortaya koyulduğu gibi Almanya bir atom bombası geliştirmek için aslında küçük bir ilerleme göstermişti.. •

• Yokluğu durumunda yaşamı sürdürmenin imkansız olacağı güneş ışığına ilave olarak tüm varlıklar dünya dışı uzaydan gelen kozmik radyasyona ve dünyada da

NÜKLEER ENERJİ; Nükleer Süreçlerin Kavramları, Sistemleri ve Uygulamalarına Giriş; Raymond L. Basımdan

“Macera pe şinde değiliz” diyen Enerji Bakanı Güler, Sinop’a Nükleer Teknoloji Geliştirme Merkezi’nin kurulaca ğını açıkladı.. Enerji Bakanlığı, Türkiye Atom

Japonya'da nükleer santral şirketleri, nükleer yakıt kollarının yanlış bir şekilde çalıştırılması sonucu meydana gelen baz ı kazaları halka duyurmadıklarını

Kemik iliklerinde bağışıklık sistemi ve kan hücreleri ürediğinden, 'stronsiyum 90' kan kanseri, göğüs ve prostat kanseriyle bağışıklık sistemi bozukluklarına ve

Nükleer santrallere dikkat çekmek için &#34;tabutlu&#34; eylem yapan Mersin Nükleer Karşıtı Platform aktivistleri, &#34;AKP kendi menfaatleri, ç ıkarları uğruna

Kılıç, Türkiye Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’ne bağlı elektrik, çevre, metalurji, kimya mühendisleri odaları gibi meslek örgütlerinin dahil olduğu Nükleer