4
7 OCAK 198f
Vakıfname okunuyor
—
120
—K ör AH İhsan Bey cevap verdi:
— M aksat paranın heder olm am asıdır.
— V âkıflar kim lerdir?
— Bendeniz ve M emduh
Şevket Bey. Keis:
— Y apılan suiistim alâtın
rezaletin, gelecek nesle bir
misal teşkil etm esi için v a k ıfnam eyi okutacağım . H er
kes görsün neler yapm ışsı
nız.
Kâtip, vakıfn am eyi okudu. Evvelâ arabca birçok cü m le lerden son ra kırk bir bin li
rası M em duh Şevket, yirm i
yedi bin lirası Hüseyin Hüs nü...
— Bu parayı kazananlar
bunu kabul etm em işlerdir.
Bunu yapan M ustafa Nuri
Efendiden sorunuz. B enden
iyi m ü dafaaya kaadîrdir. V a k ıfnam eyi yazan odur. M illet M eclisi âzayi kiram ındandır. Niçin ve nasıl yazmış, izah edebilir.
R eis:
— K endisine sorduk, “ Na sılsa olm uş” dedi.
R eis bu ndan sonra şöyle
devam etti:
— Bu para kendinizin m i?
Buna k ısaca cevap ver. Bu
para babanızdan kalm ış müs takil bir mal m ıdır?
— Hayır, değildir.
K âtip okum aya devam e t ti: V akıfnam ede İstanbul h e yeti m erkeziyesi âzasından
herbirinin yirm i beşer bin
liraya m alik oldukları yazı lıyor ve bunların birer m üte velli tayta ettikleri b ild irili yordu. Sonunda da bu vak
fın m illetin iktisadiyatına
yarar teşebbüslere ait old u ğu ilâve ediliyordu.
R eis:
— Şu halde sana da 27 bin küsur lira isabet etm iş olu yor?
— Hayır efendim . B ende- nizinfei ikinci üç yüz bin k ü sur liralık vakıftadır. On beş bin liralık kadar olacaktır.
— Siz bu vakf. şahsan n a sıl telâkki ediyorsunuz?
— E fendim bu şahsan k a bul edilm iş bir şey değildir. Bu parayı hayır işlerine sa rf
meselesidir. Bendeniz o z a
m an bunu caiz gördüm . Reis:
— İlk ifadenizde şayanı
dikkat b ir şekil vardı. Şimdi okutacağız.
Evrak okuruta. B unda vak fin m uvazaa olduğu, asıl vak fm K em al Beye ait olduğu bildiriliyordu.
İhsan Bey cevap verdi:
— B endeniz aylıkçıyım .
B ana kâr tem in etmez. Asıl kâr K em al’e aittir. V akıf me selesi o zam ana göre b ir n e vi ta ltif idi. Şu m uam elenin bu tarz cereyanına göre ben deniz m uvazaa diyorum .
Reis:
— Kabul ettik, fakat m ik tar üç yüz küsur bin değil, altı yüz küsur bindir.
İhsan B ey:
— Benim ifadem doğru
dur. Bu para m âliyeye ya zıl
m ıştır. A nadolu ’da yapağı,
yün fiyatı düşüyordu. A n a dolu tü ccarın ın sarra fla ra o - lan borçların ı ödedi. Sonra
tü ccarla uyuşup bunları A -
vusturya’lılara ve A lm an’Ia- ra sattılar. Bu artış o n d a n -
dır. Sonra hüküm et k a va -
im -i nakdiye çıkardı. B in n e-
tice eşya kıym eti yükseldi.
Her iki v a k ıf arasında üç s e ne vardır. V a k'fla rd a n biri 300, diğeri 400 bin olm ak ü- zere ikidir. Sonra bu parayı şirketlere hisse olarak tesblt ettiler. Tesisleri bu tarih e dü şer. M aam afih şirket işleriy le m eşgul olm adık.
Reis:
— M uhakem eyi d a ğ ıtıy o
ruz. Bu para vakfedildi. O n dan son ra aldığınız vaziyeti
söyleyiniz. Şirketleri nasıl
teşkil ettiniz?
— Evvelâ m ahalli m ah su lâ t şirketi tesis edildi. Sonra
kantariye şirketi. Bunlar,
m ütevallyen para kazanıldık ça teşkil edilm iştir.
Reisin b ir sualine îktisad Bankasının yedi yüz bin lira serm aye ile kurulduğunu söy ledi.
R eis:
— K em al Bey İaşe Nâzırı olduktan son ra şirketlerdeki vazifesine devam etti m i?
— K em al Bey bunlarda
b ir vazife alm am ıştır. İhsan Bey bunun üzerine İki bin
vagon şeker m eselesini a n
latm aya başladı. R eisin m ü saade etm em esi üzerine:
— E fendim , tarihî b ir ce l sedir. İstirham ederim , izah etm ek isterim.
Dem esi üzerine reis m ü sa ade etti. İhsan Bey, şeker İşi
ni bütün teferruatı ile anlat m ağa başladı.
R eis gülüm siyerek:
— Dirhem ine kadar bild i
ğin bu şeker işine sen mİ
bakıyordu n ? diye sordu. İhsan Bey, bunun cevabın ı değil, bildiklerini durm adan anlatıyordu.
M üddeium um i söz alarak
m eselenin A dliye m ah kem e sinde görülm ediğini, burada ihtikâr dâvasına bak ılm adı ğını söyledi ve: “ Y alnız b u gün m evkii iktidara gelm ek
isteyen insanların m ah iye
tindeki kötülüklerle bulaş
m ış olduğunu gösterm ek is tiyoruz’’ dedi.
R eis:
— K ara K em al 335 felâ k e tiyle beraber şirketlerden çe kiliyor. Sonra tekrar geliyor. Bunları izah edin iz?
— B endeniz Ankara’d a y
dım, Şirketlerin nukudu
1,400.000 liraya baliğ olu y or du. Bir gün D am at Ferid za m anında şirketlere el k on u yor. O kadar ki oradaki a - damlar, p altolarını bile a la m ıyorlar. Bunun üzerine M il
li T icaret Şirketi M üdürü
Said Bey T icaret! B ahriye
m ahkem esine m ü racaat e d i
yor. İş m üşkülleşiyor. K a
nunu m uvakkatle iki sene
m üddetle bu şirketlerin cih e ti adliyeden tedviri kararlaş tın lıy or. M üddetin son u n d a Evkaf, tekrar asıl m ü dü rleri n e veriyor.
— Kem al Bey n e y a p ıy or? — Y apılan şu idi: Düşünü
yorlardı ki, m em lekete bir
banka lâzım dır. Bunun e tra fın d a da m illî şirketler, birer grup yapacak. B unlar ih ra
ca t ve ithalâtta yek diğer
lerin e yardım edeceklerdi.
K em al Bey bu istişareyi id a re ediyordu.
İlk ifadesi okundu. B unda
şirket m üdürlerinin K em al
Beyin tavsiyesi h a ricin e çık m adığı söyleniyordu.
(Devamı var)'
gm ııım iM flıttıııııııım ifııııtıım ııııifiifim m m
İ Adana Asliye İkinci Hukuk | Hâkimliğinden
1 İ L Â N .
I Esas No: 956/832
| Hatice titan, İsmet lltan, jj Kemal İltan, Nihai Toraman, | İlhan Emil, Gülşen İltan ta- = rafından Şükrü Balamlr, Mu- = zaffer Duygun, Naciye, Mah- | mure, Hikmet aleyhine mah- = kememizde açılmış bulunan | tapu iptali dâvasının yapılan | duruşmasında:
| Dâvâlılardan Muzaffer, Na-| clye. Hikmet ve Mahmureye i davetiye tebliğ edilmiş ve ika- | metgâhlan belli olmadığm- I dan davetiyeler bllâ tebliğ | İade edildiğinden bu kere ken- i dilerine Adana ve İstanbul s gazetelerlle llânen davetiye 5 tebliğine karar verildiğinden | yukarda İsimleri yazılı bulu- s nan dâvâlıların duruşmanın i bırakıldığı 14/1/957 günü sa- z at 9.15 de mahkememizde ya | bizzat hazır bulunmaları ve- ş ya kendilerini bir vekil mari- İ fetlyle temsil ettirmeleri ak- | sl takdirde haklarında gıyap * kararı çıkarılacağı davetiye | yerine geçmek üzere İlân olu- | nur. 20/12/956 ^ıiHimiırıııııııııınııımmınıımıiHiiHiHHUMi ıı m ııı ııı ıı ıı ıı m ıt ıı ım ıı ıı ıı ıi Ji ıı ıı ıı ım ıı ıı tı m ıı ıı n m
8 OCAK 195T
İstanbul heyeti merkeziyesi
—
121
—Reis sordu:
— Kemal beyle şirketler ara sında tâbi« metbu vaziyeti kii vardı?
lhsan bey:
— Bendeniz korktum, af bu yurunuz, Fakat ben buna hatır ve nüfuzu şahsî diyeceğim.
Reis:
— Size isticvabınızda bu su ali sormuştuk: İttihat ve Terak ki hakkında bildiğinizi açık ola rak söyleyiniz, bu suali tekrar ediyoruz.
— İttihat ve Terakki mütare keden sonra vazifesine son ver mek zaruretinde kaldı. Teced düt Fırkasına inkılâp etti. O da bilâhare infisah etti. Bunun ri yasetine Ziraat Vekili Sabri bey intihap edilmişti. Bundan sonra İttihat ve Terakki namına tam bir faaliyet bilmiyorum. Yalnız bir defa İstanbul heyeti namı na bir içtima akdettik. Posta telgraf sicil müdürü Hamdi be yin evinde İstanbul mebusu Ah met Muhtar, Memduh Şevket, Ethem, Hüsnii vesaireden mü rekkep bir heyet. Bu heyet prog ram tanzim etti. Program tem silî meslekîye istinat ediyordu.
Faaliyete geçmek için hazır
lanmıştı. Hüseyin zade Ali bey de bu içtimaa iştirak etmişti.
— Birkaç arkadaş temsili
meslekî esasiyle bir program
hazırlıyorsunuz.. Ne vakit tat bik edilecekti program.
— Vaziyetin inkişafını ve
müsaadesini bekliyecektik. Reis:
— İttihat ve Terakki inhilâl ediyor, muhasım devletler işgal ediyorlar. Siz program yapıyro- suııuz.
— Ciir’etimizi kaybetmiyo
ruz, Biz harbi umumide merke zi umumiden ayrılarak cemiyet yapmak niyetinde idik.
— Harbi umumide mi yapı yordunuz? Kemal bey de başı nızda mı bulunacaktı?
— Evet, fakat Kemal bey bu
temsili meslekîye muhalifti.
Biz, demokratik fırka yapmak
istiyorduk. Paşalar müstakil
hareket ediyorlardı.
— İstanbul heyeti merkezi-
yesıyle merkezi umumî nasıl
giriyordu.
— Bir aylık gösteriyordu. 0- nunla bizim aramızda daima mübayeneti efkâr mevcuttu.
Reis:
— Memleketin siyaseti umu- miyesinde ahaliye hak verildi ğini görmüyorduk.
— Bendeniz Halepte bulun duğum zaman... Arzedeyim efen
dim, tarihten bahsedeceğim.
R eis:
— Sadedi kaybetmeyiniz.
Memleket perişan bir halde
iken her tarafı istilâya uğra mışken siz ne düşünüyordunuz diye soruyorum. Siz ne söylü yorsunuz?
İhsan bey:
— Bu sözlerim, işin anlaşıl
ması için lâzımdır. O zaman
Halepte makamı vilâyette bu lunan Celâl beyle vaziyeti tav zih için bunları anlatmağa lü
zum vardır diye merkezi uma” mîye yazdım. "Burada su n i biz heyet vardır. Halktan ibaret bir heyeti merkeziye lâzımdır" d e
dim. Türklerden mürekkep he* yeti merkeziye o sırada istifa etti ve ben Araplardan mürek kep bi rheyeti merkeziye top ladım ve intihabatı idare ettim, Halkın hukukunu müdafaa nok
tai nazarından teşebbıisat çok
müşkülâta uğradı. Oktrova tat bik edilmek isteniyordu.
(Devamı var)' ^lllllillllllll!llllllllIll|||!llllll[||llltlll!lllllll!HII)llll!!lilllllllll!llllllltll!llllllllllilllllllllllll)llllimi^
Yıldızınız ne d
M ı
KOÇ BURCU
<în Marl 19 Nisan) Bugün ne kadar sakin olursanız, işle riniz ve arkadaşları-1 mzla münasebetleri niz o kaaar iyi gi decek. Öğleden sonra biraz canınızın sıkılması muhte mel. î
GA BURCU
''.’11 Mlsan 20 Mavisi Lüzumundan fazla .ıassas ve alıngan davranıyorsunuz. Bu yüzden nem kendini zi, hem başkalarım üzüntüye sevkedebilirainlz.İKİAl.HR BURCU
(81 Mayıs 80 Hazi ranı
Çok kanşık hisler içinde bulunuyorsu nuz. Ne istediğiniz belli değil. Oturup düşünün ve his haya tinizi bir düzene koyun.
*r
FENGEÇ BURCU
<81 Haziran 82 Tem di nz)
Bugün alım satım işlerinde çansınız a- çık. Aileniz içerisinde bazı huzursuzluklar çıkması muhtemel.
|
ASLAN BURCU
3 (83 temimiz 88 A-nıstos) İnsanları seviyorsu nuz. Fakat bugünler de karşılaşacağınız bazı güçlCk’ ert, sevdi ğinlz o insanların yardımıyla atlatacaksınız.BAŞAK BURCU
(83 Ağustos 88 E y nı> Bugününüz pek parlak geçmlyecek, fakat gündüzü sı kıntılarınızın acısını akşam çıkaracaksınız. Başkalarının yardımlarını reddetmeyin.TERAZİ BIJK-CU
(83 Eylül 82 Ekim) 3 ihtiyatı hiç bir za man elden bırakma yın. Siz gayretlerini zi artırdıkça, şansınız ve kuvvetiniz de ar tacak.AKREP BURCU
|
(83 Ekim 21 Kasım) es Kendi kendinize 3 bulacağınız orijinal 3 fikirler ve tasavvur- == lar sız6 pek çok şey- 3ler kazandııabilir. İh == tıraşlarınızı kamçılamaktan 3
korkmayın.
YAY BURCU
|
<32 Kasım 81 Aralık) 3 Bir müddet önce 3 başlamış olduğunuz == bir işe devam etmek 3
ve bitirmenin zama- = nı gelmiştir Bugün- 3 den bir hamle yapmaya baş == layın. 3
OĞLAK BURCU
(89 Aralık m Ocak) 3 J ) Kötümserliğe kapı- ~ s l t iarak plânlarınızda 3 değişiklik yapmaya = /y ***^ J kalkışıyorsunuz. O- 2» nun için bugün hay- = îi kanşık bir durumda kala 3 bilirsiniz.
K O V A B U R C U
(20 Ocak 18 ?nbat> = Yaptığınız İşin ku- 3 sursuz olmasını İste- 3
diğlnlz için lüzumsuz = yere gayret harcıyor- 3
sunuz. Unutmayın = ki insanları ve hâdiseleri İs 3 tedlğtmiz şekle sokmak kaa — bil değildir.
BALIK BURCU
(19 Şubat 80 Mart) 3 Üzerinize arka ar- = * kaya İşler biniyor ve şr
ezilir gibi oluyorsu- 3
nuz. Fakat dtnlenml = ye de kâfi derecede 3
vakit ayırmayı İhmal etme- =■ meniz lâzım. 3
"S izden tem sili meslekî
kon feran sı istem iyoruz»
—
122
—Alj İhsan Bey devamla dedi ki:
Celâl bey sadrâzamı tarifeyi
tatbik etmek istiyordu. Bu,
azîm »haksızlıktı. Bendeniz dü şündüm. Hükümetler bizde dai ma politikacılar elinde bulunu yordu. İçtimaî ve İktisadî me- yanda taksimi âmal yoktu. Bu günkü coğrafî hudut üzerinde, yapılan intihabat dahilinde..
Beis müdahale etti:
— Temsilî meslekî hakkında konferans istemiyoruz. Sordu ğum sual İttihat ve Terakkinin mütareke esnasındaki vaziyeti dir.
— Efendim, toplandık, prog ramı hazırladık, intihabat baş ladı.
— Dur, oraya gitme, ben so rayım, sen söyle. Teceddüt Fır kası teşekkül etti.
İttihat ve Terakkinin son
kongresinde Talât paşa bir nu tuk irad etmişti. Kemal ve rü- fakası Teceddüt Fırkasının te şekkülünü İttihat ve Terakki nin infisahını kabul etti mi?
—■ Tabiî etti. Ondan sonra
Kemal Maltaya gitti. R eis:
— Benim aradığım Teceddüt Fırkası teşekkül ettiği zaman Kemal beyin vaziyeti ne idi?
— Kemal bey bunu kabul etti.
— îyi biliyor musun? — Zahiren kabul etmiş görü nüyordu.
— Ondan sonra..
— Şirketler vesaire ile meş
gul oldu, Maltaya gidinceye
kadar. Ondan sonra siyasetle iştigal etmedi.
— İstanbul heyeti merkezi- yesi nezdindeki nakid ve eşya ne oldu?
— Şirketlerde kaldı.
— Demek İstanbul heyeti
merkeziyesi şirketlerden iba
retti? — Hâşâ..
— Peki öyle söylüyorsun? — Efendim, bendeniz vakıf namedeki paraları zannettim.
— Istanbulu Talât paşa ve rüfakasınııı terki ne suretle va ki oldu?
— Mühim şahsiyetler düş
man tarafından yakalanacak,
bir müddet uzaklaşmaları lâzım dır diye karar verilmiş. Bir ec nebi vasıta ile olarak, çıktılar.
Reis:
— Dediler ki “siz iaşe mese lesinden dolayı tazyik edilecek
siniz, çıkınız.,’’ Ben muvafık
bulmadım. Bir takım adamları
müşkül mevkide bıraktıktan
sonra nereye gideyim.
— Kemal bey bazı paşalara ve merkezi umumî âzalaruıa: “ Sizin memleketi terketmeniz
lâzımdır. Bilâhare gelir, yine
faaliyete geçersiniz” demiştir. Ne dersin?
— Bilmiyorum.
— Mütarekeden sonra siz bir müddet kaldınız. Sonra Anka-
i'aya geldiniz. Burada siyasî
faaliyette bulundunuz mu?
— Hayır, yalnız Öğüd ve
Yeni Gün nüshalarında temsili meslekî etraf,nda bir program neşrettim. Etrafında propagan da yapmadım.
— Aııkaraya gelmiş olan Na il beyin siyasî faaliyetini anla tın?
— Nail bey, Trabzondan bir program getirdi. Kıymettar bir şey değldi. Bir defa mı böyle bir teklife maruz kaldım, yoksa Şükrü mü bana tekrar bir defa teklifte bulundu hatırlamıyo
rum. Yalnız birinde Nail bey
dahildi. Naim Cevat ve Abdül- kadir beylerin evinde içtima- lar yaptık. Bir program etra fında bulunarak yeni bir fııka
teşkil edelim diyorlardı. Ben,
Anadoiuda ikinci bir fırka teş kili aleyhinde idim, kabul etme dim. Ve zannederim bu mesele bir iki içtimadan ileri gidemedi.
Reis:
— Şu halde o zamandanberi
bunlar arasında yani Cevat,
Şükrü, Abdülkadir arasında bir iştirak bulunduğu anlaşılıyor.
— Elinizde bu hususfa bir
delil varsa bilmem..
— O zaman memleket Gazi nin riyasetinde bir mücadeleye girişmişti. O vakitleri bunların bu suretle birleşmiş oldukları anlaşılıyor.
— Bendeniz bilmiyorum, ben deniz Nail beyi ikinci grupa
mütemayil olduğunu bilirdim.
Fakat Terakkiperverlere müte
mayil olduğunu bilmiyorum.
Bendenize Nail bey programı
getirdi. Şükrü beyle görüştük. Nail beyin ikinci grupa mütema
yil olduğunu1 gördüm, bu ka
dar.
— Terakkiperverlerle çalış mış olduğunu kendisi söylüyor.
— Bendeniz bilmiyorum. — Nail beyin size getirdiği Program nerede yapılmıştı?
— Batumda yapılmış, soııra
Trabzondan getirilmişti. Zanne derim küçük Talât bey tarafta dan yapılmıştı. .
— Programda yemin esaa
var mıydı?
— Vallahi tam hatırımda de ğil, var mıydı, yok muydu, bil miyorum. Yalnız program de
mokrasi ve parlâmenterizme
istinat ediyordu. Fakat bu, esa sen memlekette tatbik edilmek- to olan bir tarzı idare idi.
Reis:
— İlk ifadenizi sıra ile anlat mıyorsunuz. Onun için ifadeni zi okuyalım. Onlara karşı diye ceğiniz olup olmadığını söyler siniz.
— Hay hay.. Çok muvafık
olur.
Reisin emriyle İhsan beyi»
ilk ifadesi okundu. Burada “ İt tihat ve Terakki Teceddüt Fır kası adım aldı. Bunu, alelâce* le kongrede alınmış bir kararla aldı.” deniyordu.
Reis:
— Talât beyden ne vakit m ek tup aldığınızı söylüyorsunuz.
( Devamı var) T e n in l^ D a im a ] ı. B a k ım a , Muhtaçdır
/
krem
¿P e rte ıf
CİN BAR’da
Her çarşam ba gjecesı zengin varyete topluluğuna ilâveten
SULUKULE EKİBİ CİN BAR Md. YENİ NEŞRİYAT :
Gazeteci arkadaşlarımızdan Nec det Göl tarafından Ankara’da aylık olarak neşrine başlanan Seçilmiş Şiirler Dergisinin ilk sayısı dolgun bir «nünderecatla satışa çıkmıştır.
Bütün tanınmış imzaların şiir ve yazılarından başka Türkiye’de ilk defa (Beğendikleri Dört.
10 Ocak İKH
Kör Âli İhsan bey: «Ben gizli
hiçbir faaliyete girmedim» dedi
— 123 —
A. Ihsan bey cevap verdi. — Evet^ lstaııbulda aldım. . ü ç mektup aldım. Mealleri şu idi: İttihat ve Terakki namına bir faaliyet tavsiyesi filân »ok
tu. Talât, komünizm fikrine
mütemayildi. Bunun ansını i'a- lâta yazdığım mektuplarda be
lirttim. Polis Müdürü Azmi
bey gelmek istemiş, Antalyauan geri döndürülmüş, duydum. Ta kat Talât paşanın mektupların da, Anadoluya gelmek istediği kaydı yoktu.
— Bunları nereden anlıyor sun?
— Efendim, mahsusatım, — Yalan.
Yazılı ifadesinin okunmasına devam edildi. Bunda, Batumda akdolunan kongrede tanzim edi len program Nail bey tarafın dan Trabzona getirildiği beyan ediliyordu.
Reis:
— Siz hakikî bir faalıvete
dahil olmadınız mı?
— Efendim, hakkımda neler öğrendiğinizi bilmiyorum. Şu
muhakkaktır ki. ben gizli hiç
bir faaliyete girmeğe rıza gös termedim. Bu nokta bugün sa bit olmuştur.
— Sana teklifte bulunanlar kimlerdi? Bu hususta kimimin malûmatı vardır?
Bunu bilen Vehbi beydir. Ba
lâ zeytinyağı ticareti vapan
Vehbi bey.
— Daha söyle.. Meselâ Ce mal, Ferhat, Ardahan mebusu Hilmi, Eyüp Sabri beyler..
— Bir fırka teşkili çin Evüp Sabri be» bana bir teklifte bu lunmadı. Eğcr bu teşebbüs Mal- tadan avdetten sonra 'se.
— Batum kongresinden ev
vel..
— Bilemez.. Çünkü Ankara- da idi. Zira, yeni teşebbüs var dır. Programla Nail beyin, orog ramsız olarak Şükrü neyin te şebbüs ettiği..
R eis:
— Açık söyle, senin dilinin altında çok şeyler var.. Söyle mek istiyorsun. Açık "söyle. ser best anlat..
— İlk sorguda da söyledim. Bu işi karıştırıyorlar zannede rim, bu ilk teklif olacak. Ben deniz uzun bir zamandır hapis ve münferit haldeyim.
— Ben söyleyeyim. Bir. prog ramlı, yani Abdülkadir ve Nail
beyle görüştüğünüz mesele..
Diğeri de Şükrü ile mevzuubahs plan mesele. O esnada İttihat
ve Terakki namına, merkezi
Batumda olmak üzere Halil pa şa, Nazım bey. Enver paşa ta rafından mektuplar gönderili yordu.
—■ Haberim yok.
— Batlımdaki kongreden ha berin yok mu?
— Var efendim, bunlar şah sî teşebbüsler. Bunlar iki, üç kişi kendilerini ittihat ve Te
rakkinin murahhasları olarak
orada toplanıp kararlar veriyor lar. Fakat bunların mektupla rı, zannederim meclise gönde
rilmişti. Bu mektuplardan E-
yüp Sabri beye gelen varsa onu bilmem.
Reisin emriyle tekrar ifadesi okundu. Bunda: "Kemal, arka daşları tarafından siyasete sev kedilmiştir.” diyordu.
R eis:
— Burasını biraz izah et İhsan bey:
— Berlinde bulunduğum za man serbest idi: “ Arkadaşla rınızın sükûnla hareket edt^ek hükümete müzaheret etmeleri lâzımdı.” diyordu. Istanbula cıön dükten sonra Şükrü vesaır ar kadaşlarla temas ettikten son
ra siyasete döndü. Rahat du-
raydı, böyle olmazdı. İkinci grupun istihalesi olan Terakki perverlere iltihak etmek arzu sunu izhar etmişti. Aimanyada
bulunduğu zamanki selâmet
fikri tstanbulda bozuldu. Terak kiperverler programı Şükrü ve rüfakası tarafından tanzim edil dikten sonra kemale gelmiştir.
— Bu içtimamızda Istanbu- lun hükümet merkezi olması mevzuubahs oldu mu?
— Vallahi bilmem, muhtelif içtimalar olmuştu.
— Cavit beyin evinde Terak kiperver programının müzake resini izah ediniz?
— Canbulat, Şükrü bu pıog- ramı Mes’adet hanına getirmiş lerdir. Cavidin evinde kâtipler, Ethem, Vehbi, Hüsnü, Kemal, Ahmet Nesimi, Cavit beyler,
ben ve Canbulat bey vardık.
Cahit bey bir iki içtimada bu lunmuştur. Bu içtimada buıuar bir fırka yapmak istediklerini
söylüyorlardı. ‘‘ Hılkuk dersi
değildir.” dedim. Terakkiperver fırkanın muhtelif maddeleri ko nuşuluyordu. iki meseleye te mas ettim. Temsili meslekiden bahsettim, O celselerde mevzuu bahs olan fırka programı idi. ikinci itirazım irticaa ait mad dedir.
— Cavit beyde ne vakit içti ma ettiniz?
— İçtimalar gündüz olmuş
tur. Bunlarla fırka programı
görüşülmüştür. Hattâ birkaş
defa öğle yemeği yedik. Bilâ hare Mes’adet hanında görü“ şüldü.
— Terakkiperver F ır k a » * programı hangi tarihlerde mü zakere edildi?
— Fırkanın teşekkülünde«
bir ay evvelki vakte aittir. >*• içtima olduğu farzolunursa üçü Mes’adet hanında olmuştur.
— Paşaların, Rauf beyin alâ kası ne idi?
— Hiç yoktu. Bu içtimalard» paşalar bulunmadılar.
— Bu arkadaşlara m a t n ı tâ"
maki® beraber muhalif fırka
teşkili nereden doğdu?
ı Devamı ver) ı ıı H m ı' ıt ı Mimi ıı m 1111 ınıı m ı ıı 1ı mı mı m<—n—2
%h,
küMtö/
Hayır," P R İ N C E S S ® Et- L O S Y O N U s a y e -' s in d e | s i z d e g ü z e ! e l l e r e y m a i lk i o l a b i l i r s i n i z . ^Türkiye toptan "satış yari • 1
İNCİ ITRİYAT
D E P O S U
İstanbul Marpuççular ft r iâ ı Gürün Han 29 M
--- --- ---
=5
İmtiyas Sahibi FALİH RIFKI ATAT
Neşriyatı Fiilen idare EdeS M esul Müdür A. İHSAN GÖ GÜ f Dizildiği v » Basıldığı yer f DÜ NYA Basın ve Yayınevi
11 Ocrft IBfPT
411 Ilışan Bey’iıı G. Antegj’te
M uhtar b ey e yazdığa m ek tu p
— 124 —
Kbr Ali İhsan bey:
— Bu fikir, Canbulat ve Şük rii beylerden doğmuştur, dedi.
Reis:
— Fakat o müzakerede bu
lunmuş olan Kemal ve Cavit
beylerin aynı fikirde oldukları nı kabul etmek icabeder.
— Hayır, henüz müzakerede idiler.
Reis:
— Kemal, bundan evvel ikin ci grupla da müzakerede bulu nuyordu. Hattâ Çolak Salâhat- tin beyin evinde de toplanmış
lardı. Demek ki bir taraftan
program hazırlanmakta iken,
diğer taraftan ikinci grupla te
masa girilmiş. Bundan başka
Mithat Şükrü beyin vaziyetini tesbit etmek istiyoruz. Hangi içtimalarda bulundu?
— Gazi paşaya hangi suretle iltihak ederiz diye yapılan içti malara iştirak ettiğini zannedi yorum.
— Daha kimler bulundu? — Rahmi bey bulundu. Zira
at Vekili Sabri bey bulundu.
Rusuhi bey de zannederim ki bir iki defa geldi.
Reis:
— Dokuz maddelik program ne demek?
— Kemal, Terakkiperver Fır ka ile tam birleşemedikten son
ra yeni bir program hazırla
mağa teşebbüs etti. Böyle bir programın tesbit edilerek arka daşlara verildiğinden haberdar değilim.
— Terakkiperver Fırka teş
kilâtının durmasından soııra
suikast etrafında vukubulan fa aliyete dair bildiğiniz nedir?
— Vallahi bir şey bilmiyo rum.
— Kara Kemalin alâkası? — Çok düşünceli görüyordum. Son günlerde pek dalgın bulu
nuyordu. Son defa tstanbula
gittiğimde Mes’adet hanında
bir içtima varmış. Hasip, odacı benim girmeme mâni oldu. Zi ya Hurşidin, Hafız Mehmedın,
vilâyatı şarkiye mebuslarının
da bulunduğunu söyledi. Bunu işittikten sonra Çok kalmadım. Vaziyeti düşündüm. “ Ne olabi lir ? ’’ dedim.
Reis:
— Sonra bunu tahkik ettin mi?
— Bunu öğrenmek istedim. Hanın önünde dolaştım. Hattâ bir gün Kara Kemale: “ Suikast yapılmalıdır’ ’ dedim. Odada do
laşıyordu. Düşündü, yüzüme
baktı. Menfî, müsbet bir cevap vermedi. Bilâhare bendenizde hasıl olan kanaat, bana vehim geldi şeklinde idi.
— Hangi tarihte olmuştur? — Babamın öldüğü tarih ol duğu için hatırlıyorum. Kış es nasında, 28 Teşrinisani ile Kâ nunuevvel başlangıcına tesadüf eder.
— Bir mektubunuz vardı. Ga-
ziantebe yazdığınız mektup,
bunda Kara Kemal namına müp hem bazı ifadeleriniz var.
— Muhtar beyden bir mek tup aldım. Beni vefasızlıkla it ham ediyordu. Cemal o sırada ağır hasta imiş. Bana telgrafla müracaat etti. Ben Kara Ke male malûmat verdim. Mektup ta bundan bahsediyordum: “ Biz I politikadan vazgeçtik. Faalıye-
it iktisadiyede bulunacağız” i
diyordum. Ondan sonra temsili meslekî programını istiyordu. Bunun için de: "Vaziyet müsa it değildir” diyordum.
Reis:
— Dur, mektubu okuyalım. Sonra izahat ver.
Mektup okundu. Reis:
— Mektupta Berlinden rama ra tahtında emirler tebliğ edi leceğini söylüyorsun. Bunu izah et.
— Bu tâtifeden ibarettir. Ke mal serttir. Kendisi inatçı bir adamdır. Küçük kâğıtlar üze
rinde dairedeki memurıanna
emir vermek âdetinde idi. Ben de mektubumda o âdete te'mih
ederek: "Berline geldi, şimdi emirler gelir.” diyordum.
—• Peki evrakın arasında ter zi imzasiyle mektuplar var, bu kimindir?, laşecilerden bir ter zi cemiyeti var, onun mu? Bun da Kara Kemalin methüsenâsı yapılıyor.
— Hayır efendim, bendeniz
îstanbuldaki evrakı tamamen
yakmıştım. Ondan.. Reis:
— Bunları bugün Ankara
valisi gönderdi, ^imdi, o şaka olarak yazılmış bir ibaredir di yorsunuz. Fakat size mükâfat verilecek deniyor.
— Nasıl olur?.. Bizi gene
vazifemize mi iade edecekler di?
— Batumda bulunanlardan
bahsediliyor Kimler vardı? — Halil paşa ve arkadaşları. — Halil paşa diyorsun. Hal buki Enver, Talât paşalar. A z mi, Nâzım beyler var. Bunları söylüyorsun. Maltadan efendini
kaçrımak suretiyle vazifeni yar piyonsun.
— Düşündüm, düşündüm, o mektubu buldum efendim. Çok zorla buldum. Bu mektubu yaz dığım vakit sonuna kadar T.B. koydum. Yani mektep dersi şek
lindedir. Doğrusu çok saçma
bir şey koymuşum.
— Kara Kemale gidip görüş tüğün zaman Hafız Mehmede tesadüf etmedin mi?
— Zannediyorum ki, bir defa tesadüf ettim.
— Hafız Mehmet senin arka daşındır.
— Evet, bendenize iltifat
eder. ,
— Peki ona müzakerelerini sormadın mı?
—■ Hayır, sormak aklıma
gelmedi.
— İntihap zamanında Hafız Mehmetle faaliyet göstermek istiyordunuz. (Devamı var) ^UIİIIIIIIlIlllllHllllllılllllliilllllllllllllllllllllHIIIIIIIIIIHIIIllllllllllllllllllllllllllllllllllIllIillllllllllllg
m
w
KOÇ BURCU
(20 Mart İP Nisan) Tembellik etmen ve evde uzanıp yat mak istiyorsanız, bu gün tam fırsatı I Zira dışarı çıkarsanız, her gittiğiniz yerde canınızı sı kacak hâdiseler geçmesi muhtemel.BOG V BURCU
(ZO Nisan 20 Mayıs) Bir İnsan yahut bir hâdisenin içyüzünü bugün Baha İyi anlı- yacaksınız. Ufak te fek şeyler İçin canı nızın sıkılması muhtemel.
İKİZLER BURCU
(21 Mayıs 20 Hazi ran)
Bugün çok önemli bir meselede karar vereceksiniz. Konu şacağınız kimseler sİ ze yeni görüş ufukla n açabilir.
YENGEÇ BURCU
(21 Haziran 22 Tem muz) Bugün, kaabillyet ve ustalığınızı göster menlze fırsat verecek bir vesile İle k akıla caksınız. Çabuk kız mak âdetinden kurtulmayaçalışın.
ASLAN BURCU
(23 Temmuz 2* A-ı’ Sustos)
Bilhassa 8»ık olanlar için bugün yeni ü- mitler doğacak. Ken dintzi bir güvensiz lik duygusuna kaptır mayın.
BAŞAK BURCU
(23 Ağnstos 22 Ey lül)
Bugün gerçek dost larınızla düşmanları nızın kim olduğun ı anlamanıza İmkân ve ren bir hâdise He karşılaşabilirsiniz Gözleri nizi açın.
TERAZİ BURCU
(23 Eylül 22 Ekim) İçinizde v» zihniniz dekıleri çok İyi İfade edebildiğiniz için si ze yardımı dokunabl lecek kimselerin sev gisinl kazanacaksınız.
AKREP BURCU
(23 Ekim 21 Kasım) Para yüzünden eli ntz kolunuz bağlam* ---- — yor. Fakat şansınız
a-çık, ümitsizliğe ka pılmayın.
Y A Y BURCU
(22 Kasım 21 Aralık)S İS
Hususi hayatınızda İyiliğe doğrUy büyük bir gelişme var. Fa kat geçmişten ders almazsanız, yine kö tü duruma düşebilirsiniz.OĞLAK BURCU
(22 Aralık )!) Ocak) S ı> Para İle İlgili ol- 3 mayan İş,erde büyük == İlerlemeler kaydede- =ş çeksiniz. Seyahate S çıkmayı düşünüyorsa 3 nız. bugünden hazırlığınızı ü yapın. ¡3
i l
V
KOVA BURCU
(20 Ocak 18 Şubat) I Gününüze enerji l A K ve lştahle başlıvaoak | f a k a t öğleden sonra ' v bazı sıkıntılarla kar şılaşacaksmız. İrade nizi sağlam tutun.BALIK BURCU
(19 Şubat 20 Mart) Nereye gitseniz İyi niyet ve teşvikle kar şılaşacaksmız. Teni İşlere başlamak İçin tam fırsat. öllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllHllllllllllllllllllllllllllllllllllllllHlllllllinilllllllllil
Az Emek...
Tam Temizlik!
b u n u t o n İZZATe n r°J AHC0£
^ B İL İR S İN İZ ’* T”"’ " f - ; > * - * « * * ' I tn in n K ııl V ilft v p fî D a im î12 Orak TOÎTf
Son Hariciye Nazırı Ahmet Ne
simi bey neler söyledi?
— 125 —
Kör A li İhsan bey cevap
verdi:
— Hayır, beyefendi, iyi ta hattur buyurursanız, bendeniz o vakit intihapla uğraşmıyoı- dum. Hattâ zatiâlinize bile te sadüf etmiştim,
— Fakat faaliyet vardı. Ga zeteler bahsediyordu.
— İttihat ve Terakki teşkilâ tı mevcuttu. Fakat bunlardan bir kısmı Halk Fırkasına gir mişti. Bendeniz geldiğimde rıiç bir faaliyette bulunmuyorlardı.
— Demek suikast meselesin den haberin yoktu?
— Hayır efendim, hiçbir va kit haberim yoktu.
— Canbulata tesadüf etmedin mi?
— Hayır efendim» hiç tesa düf etmedim.
Reis muhakemeye son verdi.
AHMET NESİMİ
BEYİN MUHAKEMESİ
Reis:
— Ahmet Nesimi bey, kalkı
nız, hangi mekteplerde tahsiî
ettiniz?
Ahmet Nesimi bey, Hanyada okuduğunu, Pariste hukuku si yasiye mektebinde tahsilini bi tirdiğini, tstanbulda sadrâzam Hakkı paşanın yanında çalıştı ğını, meşrutiyette İstanbul me busu olduğunu söyledi.
İttihat ve Terakki Fırkası
nın ne gibi vazifelerinde bulun duğu sualine, mebusluk ve he yeti merkeziye murahhaslığın da bulunduğunu, fırka heyeti idaresinde âza olduğunu söyle di. İttihat ve Terakki kabinesi ne, ilânı harpten sonra Ziraat ve Ticaret ve Hariciye Nazırı
olarak girdiğini, mütarekeye
kadar Hariciye Nazırı kaldığı nı söyledi.
Reis:
— Talât paşa kabinesi isfifa- faya mecbur oldu. Dahilî ve ha ricî sebeplerini iyice bilmemiz lâzımdır.
— Talât paşanın istifası» hem dahilî, hem de haricî sebepler den doğmuştur. Haricî sebep ler, Bulgarların bozgunluğu ve Vilson prensipleri idi. Bu pren
siplerin tatbiki halinde harbi
umumiden az bir zararla çıka cağımız tahmin ediliyordu. Bu prensipleri biz de kabul ederek müttefiklere bidirmiştik. îtilâf
devletleriyle sulh yapılırken
harp etmiş kabinenin iktidarda kalması muvafık görülmemişti.
Mütareke şartlarım mümkün
olduğu kadar kolaylaştırmak ve Vilson prensiplerinden isti fade etmek maksadiyle kabine riyasetini başka bir zata tev cih etmek münasip görülmüş tü.
Reis:
— Bulgar cephesi bozulma dan evvel, müttefiklerinizle be raber Vilson prensipleri dahi
linde sulha razı olduğunuza
dair bir muhabere v e teşebbü sünüz var mıdır? Yoksa, buyur duğunuz gibi Bulgarlar bozul duktan sonra mı prensipler da hilinde sulh imkânını müttefik lere sordunuz?
Ahmet Nesimi bey:
— Hatırlamıyorum. Herhalde evrak mevcuttur. Mütareke sıra lannda müttefiklerle bu husus ta müşterek kaldık.
Reis:
— Meclisi mebusandakî ifa denizde: “ Memleket dahilinde ki vaziyet ve ordunun vaziyeti harbe devamı imkânsız bırak tığını görüyordum ve sulh imkâ mm aramak için Talât paşayı gönderdik.” diyorsunuz
— Evet, öyledir.
— Dahilî sebepleri söyleyi niz.
— Harbin uzun müddet de vamı neticesinde kabine âzası
arasında tesanüt kalmamıştı.
Bu itimadın kalmamasının se bebini söyleyeyim: Evvelâ Suri ye cephesinde Enver paşa bir senedenberi oradaki orduları takviye etiğini ve Ağustos ayin da tecavüze geçeceğini kabine ye vait ve temin etmişti. Bunu
tekrarladığı bir gün bendeniz
hususî olarak aldığım malûma ta istinaden bu ısrarın yerinde
olmadığını emniyetsizlikle iz
har ettim. Enver paşa, çanta sından tecemmu noktalarım gös
teren haritayı çıkararak askerî kuvvetimizin kâfi geldiğini taf silât vererek isbat etti. Müte hassıs değildim. Sükût ettim.
Ahmet Nesimi Bey
Aradan zaman geçince vakti
nıerhıın hulul etti. Tecavüz ya pılmadı. Esbabını sordum: “ Düş man takviyesini ileri sürdü. Yalnız müdafaamız mükemmel dir, sizi temin ederim.” dedi. Yine beğenildi. Netice aksi V kınca evvelki iddiama hak ve
rildi. Fakat Enver paşadan diğer arkadaşlarının emniy
tamamen silinmişti. O Enver
paşa ki, en nüfuzlu ve başka* mandan mevkiinde bir âza idl(
R eis:
— Başka sebep nedir? Suiis timal, ihtikâr yapmadı mı?
— Evet, hakikaten iaşe v« Suriye mağlûbiyetleriyle A l manların muvaffak olamamala
rı mevcut tezebzübü arttırdı»
Bunun üzerine kabine âzası is tifanamelerini hazırlamışlardı. Maamafih Talât paşa kabinesi» başka bir şekle girerek kalabi lirdi.
— Merkezi umumîde mevzun bahs edildi mi?
— Hayır.. Esasen merkezi
umuminin nüfuzlu âzaları kabi nede idi. Merkezi umumîyi da vete lüzum görülmedi.
— İstifanızdan sonraki kabi ne nasıl teşekkül etti?
Ahmet Nesimi bey:
— Bu sebepleri Talât paşa Yahldettine izah etti. O da TeV fîk paşayı kabine teşkiline m«* mıır etti. Tevfik paşa, uzun za man arkadaş aradı, muvaffak olamadı. İzzet paşa memur edil
di. Bu suretle mütareke mü-
zakeratına girişildi.
Arkadaşlarınızdan bir kısma nın gerek kabine dahilinde, ge
rek haricinde memleketi terket- melerine nasıl karar verildi?
(Devamı var)!
^llllllilllllllllllilllllflIllllllllllllllllllllllflIlllHlllllllllllllllllllllllllllllllllllilIllIllIllIlllllllimtlilUllDA
K O Ç B U R C U
(20 Mart 19 Nisan) Bugün gönül işle rini bir tarafa bıra kıp, mesleki mesele lerinizle meşgul olun 3 ir patavatsızlık yapmanız muhtemel, bu yüzden kendiniz de sıkın tıya düşeceksiniz BOCİ A B U R C U
m
TERAZİ BURCU
<23 Eylül 22 Ekim) Bugünlerde ne ka dar az para sarfeder şeniz, sizin İçin o kadar hayırlı olacak.(20 Nisan 20 Mayıs) Sabırsız kimselerin tesiri altında kalma maya çalışın. Zamanı mzı iyi ku>lanın.
AKREP BURCU
<23 Ekim 21 Kasım) Aileniz yeya m esle ğinizle yakından İlgi
11 birisi, bugünlerde e.7\ birdenbire size çatma ' va ve hareketlerlnlzt». tenkid etmeye başlıyaoak.
=
İKİZLER BURCU
(21 Mayıs 20 Hazi ran) Hayatınızda bazı değişiklikler yapmak is-iyorsunüz, fakat, ihtiraslarınıza kapıla ıak esas değerleri fe da etmeyinYENGEÇ BURCU
Y A Y BURCU
<22 Kasım 21 Aralık) Dikkatli olun ve ■yİ niyetli olduğunu zu etrafınızdakilere açıkça göstermeye ça lışm o zaman para ve diğer İşlerle İlgili güçlük leri atlatabilirsiniz.
OĞLAK BURCU
-s
9 <21 Haziran 22 Tem muz) kendinizi, evinizi, eşyanızı ıslâh etmek için iyi bir devreye giriyorsunuz. Bu fır sattan faydalanın.(22 Aralık 1» Ocak) Bugününüzü çok hareketli geçireoeksl niz. Bir takım yeni işlere başlıyaoak, eğ lence fırsatları bula caksınız.
=
ASLAN BURCU
(23 Temmuz ğustos) 22A-KOVA BURCU
<20 Ocak 18 Çuha t)1*JE
daşınızla temasa geUzaktasl bir arka çecek ve bu temas tan sizin için çok ö- nemli bir netice ala caksınız. adr
|
BAŞAK BURCU
(23 Ağustos 22 Ey lül) Kazanacağınız bir muvaffakiyet, bun dan sonra daha güç işlere atı imanız için cesaretlendirecekEğer her duyduğu ’ nuza inanmak huyun dan vazgeçerseniz İÜ zumsuz bir takım sı kıntıları önlemiş o- ıursunuz.
BALIK BURCU
(19 Şubat 20 Mart) Hep ayni işleri yap 'm aktan bıkmış görü nüyorsunuz. Gayret ’ »»e hevesinizin artma sı için bazı yeni meş galeler bulun.
İŞÇİ KIZLAR ARANIYOR
-Nesimi bey, Maltadan geldikten
sonra ne yaptığını anlatıyor
— 126
—Ahmet Nesimi hey cevap ver di:
— Terket tiklerinden haber
dar değildim. İstiladan sonra
miikâlememiz esnasında îngi- liziere teslim olmamak için fi
rar niyetinde olduğunu Talât
paşa söylemişti. Diğer âza ile münasebetim yoktu. Firarların
dan malûmattar değilim. Bir
gün beni telefonla aradı ve ken
dişiyle birlikte firarım teklif
etti. Bendeniz şahsen buna ra zı olmadığımı ve burada kala rak hesap vermeğe âmade ol duğumu söyledim. O da: "Ben kendimi Ingilizıere ve itilâfçı- lara teslim etmem. Sonra gelir, hesap veririm" dedi ve firar etti. Son kongrede bulunmadım.
Nesimi bey. Reisin bir suali ne cevaben kongre neticesinde İttihat ve Terakkinin Teceddüt Fırkasına inkılâp ettiği haberi
ni gazetelerde okuduğunu, o
günlerde Kemal beyle hiç görüş mediğini söyledi. Sonra tevkif edilerek Maltaya gittiğini an lattı. Men’j ihtikâr komitesin de bulunmadığını, bu işle alâ kadar olmadığını ilâve etti.
Müddeiumumi, Nesimi beyin Ziraat ve Ticaret Nazırı olmak dolayısiyle men’i ihtikâr dola- yısiyle men’i ihtikâr meselesin de alâkadar olduğunu söyledi. Nesimi bey, böyle bir dâvadan haberi olmadığı cevabını verdi.
Reis sordu:
— Maltadan geldikten sonra nasıl vakit geçirdiniz?
— Orada esaret hayatı sıh hatim üzerinde tesir etmiş, za y ıf düşmüştüm. Avrupada teda vi edilebildim. Büyük bir ame
liyata muhtaçtım. Kuvvetlen
mek için Tirolda kaldım. Mü- nihte ameliyat yaptırdım.
Nesimi bey, hastalıklarını ve
ıstıraplarını anlatarak tedavi
tarzını uzun uzun anlattıktan sonra 1922 senesinde Istanbula geldiğini tedavisi bir seneden fazla devam ettiğini, morfin sa yeşimde yaşayabildiğini sözleri ne ilâyp etti.
Reis: R eis:
— Avrupada arkadaşlarınız la, Cavit ve Cahit beylerle gö rüştünüz mü?
— Hayır, yalnız Halil beyi gördüm.
— Kurtuluşu müteakip Istan- buldu Millî Hükümet kurulduk tan sonra eski İttihatçı geçinen lerden bir takımı sizi bir içti maa davet ettiler mi?
—• Evet efeııuim, bu sırada
idi ki günün biriııae Keraa bey den bir tezkere aldım. Gazi pa şa hazretleriyle vukubulan mü- lâkatı üzerine nazı meseleleri görüşmek için Cavit beyin evi
ne gitmekliğimi bldiriyordu.
Gazi paşanın beyanatını telâkki etmek üzere gittim. Kemal bey yoktu. On kişi kadar vardı. Gün
düzdü, öğleden ve yemekten
çok sonra idi. Canbulat, Cavit beyler vardı. Kemal bey gelme
mişti. Hüseyin zade A li bey,
Baba Hamdi vardı. R eis:
— Şükrü var mıydı? — Hatırlamıyorum. — Cahit bey? — Onu da..
— Ardahan mebusu Hilmi bey? — Vardı. — Rahmi bey. — Hatırlamıyorum. — Mithat Şükrü bey? — Hatırlamıyorum. Hüsnü
ve Zihni beyler vardı. — Nail bey?
— Hatırlamıyorum. Teşkilâ
tı esasiye kanunu yapılmıştı.
İntihabat arifesi idi. Bahis,
muhtelif hükümet sistemleri tt" zerinde cereyan etti. Ben ilmi ve nazarî malumat verdim.
— Reis kimdi?
— Reis yoktu.
— Bu içtimain sebebi ne id i? Hükümet, sistemimizin görüşül meşine ihtiyaç neden hasıl ol du?
— İntihabat münasebetiyiz
görüşüldü.
—• Sizi Kemal beyin toplama sının mânâsı nedir? Yani si* bir resmî teşekkül müsünüz?
— Hayır, oradaki insanlar
arasında büyük Dır insicamsız lık vardı. Esasen bir kısmından
hizmet beklenebilirdi. Fakat
Hamdi Baba gibn yaşını geçir miş insanlardan bir şey bekle nemezdi.
— Orada lâyiha filân tertip ettiniz mi?
— Hayır, yalnız bu sistemler hakkında bilhassa tevzini kuva hakkında Kemal bey Gazi paşa ya maruzatta bulunmuş, bunla rı söyledi. Belki muzır tasav- vuratı vardı. Orada benim bu lunduğum zamanda Kemal be
yin fikirlerinden bir şey his
setmedim. Sırf Gazi paşa haz retlerine hürmet ve iyi niyetten başka bir hisle mütehassis ol madım.
(Devamı Vajr)
KOÇ BURCU
(20 Mart 19 Nisan) İnsanlar ve hâdise ler hakkında aldığınız ilk intibalar doğrudur sezgilerinize güvene rek hareket ediniz.
BOĞA BUKCU
(20 Nisan 20 Mayıs) Başkaları size, ha yatınızın bambaşka şeylerle dolu olabile ceğim sbyler ve bu günkü halinizden mera ııun olmamaya sevketmek is terlerse, kulak asmayınaz.
İKİZLER BURCU
(21 Mayıs 20 Hazi ran)
Geçici zevkle* ve güzelliklere kendinizi kaptırmak ister gibisi niz. Fakat uzun vade li hedefler ve daimî kıymetlere bağlanmak çok daha akıllıca bir harekettir.
TERAZİ BURCU
(23 Eylül 22 Ekim) gg İçinizde bir sıkıntı gg C V -t t f V ı " " kötümserlik var, şş y K y l fakat bazı dertleri ve =■ * “^ - 1 talihsizlikleri gözünüz =ş de fazla büyütmeyiniz ~
AKREP BURCU
(23 Eklin 21 Kasım) O Bugün başkalarm-v"— — dan yardım istemeyin,
hiç bir şey elde edemi yeceksimz. Aile haya tmıada bazı sürprizler olacak.
Y A Y BURCU
(22 Kasım 21 Aralık) S Kadınlar için şanslı .Jş ve tatlı bir gün; nere- vşJ ye el atsalar kazançlı taş çıkatadllrker. FVkekler =~ için, günlük hayatla- I == rında hiç bir değişiklik olma- ~
Ahmet
N
esimi beyin
sorgusu
sona
eriyor
— 127 —
Reis:
— İyi söylüyorsunuz, fakat bir tezkere ile sizi içtim aa da
vet ediyorlar. Niçin toplandı
nız, maksadınız ne idi? Toplan mağa Hak ve salâhiyetiniz var
mıydı? »
— Hayır, bir gayretkeşlik. — Kara Kemalin arkasından daha ne zamana kadar gidecek siniz? Meclis var, size içtima etmek düşer mı? İçtimain so' nuna kadar butundunuz mu?
— Hayır, ağrılarım tutmuş tu, gittim.
— Zabıt tutuluyor muydu? — Hayır.
— Başka toplandınız mı? Bir teklif vaki oldu mu?
— Hayır..
— Ü ç d ö r t defa daha toplan
mışlar, sizin haberiniz oldu
mu?
— Hayır, hiç hatırlamıyo rum.
— B unlar İttih at ve T e
rakki nam ın a bir program
yapm ışlardır. Cahid Bey İti raz etti. M uvacehe ed ild iği
niz vakit m ahcup k alm ayı
nız, şim diden söyleyiniz. İttih at ve Terakki p rog ra
m ından katiyen haberim
yok.
— Belki sizin bulu n du ğu nuz içtim ada olm am ıştır. On
dan sonra K ara Kem al ve
bazı arkadaşlarınız T erak ki
perver program ını h a zırla
m ışlardır. M alûm atınız n e
dir?
— Bir gün K em al Beyin
yazıhanesine uğram ıştım . O
rada Canbulat ve Şükrü Bey ler vardı. M eclisin açılm ası n a pek yakındı. BSlmünasebe
yeni fırkanın m evcudiyeti
ve faydasından bahsederek:
«M ecliste teşekkül edecek
m untazam bir fırka olursa gi rerm isin ?» dediler. «G irm em » dedim ve siyasî hayattan ç e kildiğim i söyledim . Daha ile
ri gitm ediler. M esele orada
kaldı. Fakat b ir fırka teşki li etra fın d a bir faaliyet h is settim.
— Program ı gösterdiler
m i?
.— Hayır, katiyen.
— Terakkiperver ismini a- lan fırkayı sizin arkadaşları
nızın teşkil ettiğini gördük
ve işittik.’
— Fırka teşekkül ettikten son ra bir m ektupla m ü ra ca at edileceğin i hissetm iştim .
— İstanbul kâtibi um um i liği için m i?
— Evet.
— Bundan başka Ali Fuat Paşa’ dan da m ektup var.
Reisin em riyle m ektup ©- kundu ve reis tekrar sord u :
— Bu m ektubu Şükrü b e » m i getirdi?
— H atırlam ıyorum .
— İlk d efa reddettikten
sonra Şükrü Beyin sizinle gö rüşmesi ne için m evzubahis olsun?.
— Belki efendim emrivâfel yapm ak istiyorlardı.
R eis:
— Kem al Bey ilk d efa Med lis açılm adan sizi fırk aya d s vet ediyor. Demek ki o da fa
aliyette idi. V azife alm adı
mı, yoksa b ir de arkasız k a l ması m ı m ukarrerdi?
— B ilm iyorum efendim . B -
sasen gözlerim deki hastalık
ziyadeleşti. İki seneden beri
h iç kim se ile görüşm edim .
M ünzeviyane bir hayat yaşa dım . Bu inziva darbım esel » - lacak m ahiyetteydi.
R eis:
— Bu kadar, kâfi..
Dedi. A hm et Leşçi Bey çı* karıldı ve ikinci celsede H ü seyin zade A li beyin sorgu suna başlandı.
(Devamı Var)